GÖZLEM o
IJĞUR MUMCU_____________
(Baştarafı 1. Sayfada)
nuşmuştu:
— inceleteceğim teftiş heyetine veyahut ilgili muhakkike ve
receğim. Eğer soruşturma sonucunda kendisi aleyhine bir şey çıkarsa görevinden istifa edecek. Ercan ayrılmak istemezse onu ben atarım..
Özal, Başbakanlık Danışmanı İbrahim Düzyol’u bu konuyu
soruşturmak üzere görevlendirmişti.
Düzyol, raporunu hazırladı.
10 Mart 1988 günü rapor Başbakana sunuldu. Düzyol, rapo runda, Ercan Vuralhan’ın da aralarında bulunduğu Dışişleri me murlarını sorumlu bulmuştu.
Bu durumda, Özal’ın Vuralhan’a "Haydi, artık görevinden ayrıl" demesi beklenirdi. Çünkü, böyle bir açıklama yapmış; söz ver mişti.
Başbakan, bu sözüne karşı Vuralhan'ı korumaya devam etti. TBMM’deki bütçe görüşmelerinde "Düzyol raporu” nun so nucunu soran SHP Genel Sekreteri Deniz Baykal'a şu yanıtı verdi:
— ..Biz verdiğimiz her sözü yerine getiririz. Bundan da kim senin şüphesi olmasın. Dışişleri Bakanlığı müfettişleri mesele hakkında soruşturma açmışlardır. Ben de bize verilen raporu, müfettişlere herhangi bir şekilde tesir etmemek için açıklamıyo rum..
Özal, raporun açıklanmasını isteyen milletvekillerini de şöy
le yanıtladı:
— Efendim, raporda o manada herhangi bir şey olsa herhalde
tutmayız; o kadar (TBMM, B 60, 20.4.1988, O: 2, S 87).
Sayın Özal’ın bu konuşmayı yaptığı sırada raporda "o mana
da bir şey” değil “çok şey" saptanmış ve kendisine bildirilmiş
ti.
Başbakan sözünü tutsa, Vuralhan'ın İbrahim Düzyol tarafın dan düzenlenen bu rapordan sonra görevinden çekilmesi ge rekirdi.
Demek Başbakan sözünü tutmuyor. Belki de tutamıyor.
Düzyol’un raporundan sonra Dışişleri Bakanlığfnda üç kişi
den kurulu bir “inceleme komisyonu" çalışmalarını tamamladı ve zırhlı araç ve gereç alımlarında Vuralhan ve arkadaşlarının
“usulsüzlüklerini" saptadı.
Hani, sorumluluk saptanırsa Vuralhan’ı tutup kendisi bakan lıktan atacaktı?
Ne Vuralhan görevinden çekildi ne kendisi Vuralhan'ı tuttu attı. Bundan sonra Dışişleri Bakanlığfnda üç büyükelçiden ku rulu “ Memurin Muhakemat-ı Komisyonu" görevine başladı. Bun dan sonra artık kimse bu komisyona karışamaz. Komisyon sorgu yargıcı yetkileri ile gereken soruşturmaları tamamlayıp, dosya yı Danıştay ikinci Dairesi’ne gönderecek. Usul bu.
Ceza Yasası’nda “usulsüzlük” diye bir suç yok.. “Görevi kö
tüye kullanma" ve “savsaklama" diye suçlar var. Görev kötüye
kullanılmışsa, niçin kullanılmış? Bunları da soruşturmak, mah kemelere düşen görevdir.
Başbakan’ın "Aleyhinde bir şey çıkarsa istifa edecek, yoksa
ben atarım” sözü, Başbakanlık Danışmanı İbrahim Düzyol’un
raporu için söylenmiştir.
Düzyol’un raporunda Vuralhan ile ilgili bir sorumluluk sapta
nırsa, Milli Savunma Bakanı’nın görevinden hemen ayrılması gerekmekteydi. Başbakan böyle söz vermişti.
Düzyol raporunda Vuralhan sorumlu bulundu. Ama Başba
kan sözünü tutmadı. Tutmadığı gibi, TBMM de bu raporda ya zılanları gizleyerek milletvekillerini ve kamuoyunu yanıltmış ol du.
Sayın Özal'ın Türk müziğine düşkün olduğunu biliyoruz. Bu yüzden, kendisine bu konuda şimdilik, “Ne demiştin, niçin cay
dın sözünden” şarkısını anımsatmakla yetiniyoruz.
Sonra daha çok söyleyeceklerimiz olacak, çoook, çoook!
İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi