• Sonuç bulunamadı

Balkan harbinde Türk donanması

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Balkan harbinde Türk donanması"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

llll|ltlllll||İH IIIIIim ililllllllll!lllllllllllllllllllllllllllllllltm illlllllti4 lllllllllllllllllllllllllllllllllll|llll

I

T A R İ H

iiiiE iiiiim iim iiim m im iim m m u m m im im im iim iiM iiiiiiiiiiiiiiiim m m iiiiiiiiiiiiim m iiiiiiE 1111

B a lk a n H a r b in d e

T ü rk D onanm ası

B a lk a n harb in d e T ü r k d o n an m a­ sının gördüğü va­ zife h a k k ın d a şim­ diye k a d a r çok şey söylenmiş ve yazılm ıştır, Bazı zamnın

Y A Z A N

— I

Halûk Y. Şehsuvaroğlu

ı

m ü v e r rih l e r o k u m a n d a n la rın ı şiddet­ le ten k id etm iş le r, Balk an h a rb i­ nin k a y b ın d a o n lara ağır m es’uli- y e tl e r y ü k le m iş le r ve T ü rk donan­

masının deniz h arek âtın d a atıl

kalm asının so r u m lu lu ğ u n u onla ra y ü k le m iş le rd ir. F ak at o günle rde k u m a n d a mev kiin de b u lu n a n l a r, donanm anın d u ru m u n u b e li r t m e k ­ te, personelin kifayetsizliğine işa­ r e t etm ek te, b ü tü n b u n la r a rağ­ m e n vazifenin g ö rü ld ü ğ ü n ü ileri s ü r m e k te d i rl e r,

«Bu h arb e ka tılm ış olanlardan biri b u lu n a n , ra hm etli Amiral Va­ sıf Tem el de 1925 de «Balkan h a r ­ binde T ü r k donanmas ının icra ey­ lediği h a re k â t a dair» yazdığı m u h ­ tırad a, bu deniz harbinin ne su­ r e tle cere yan ettiğini tafsilâtı ile a n la t m a k t a d ır :

Filonun ha rb e ihzarı h u susunda h a t a ve te r a h i m evcuddu. H arbin ilânın dan evvel h ü k ü m e te geçen m u h a lif fırka, bazı siyasi m a k s a t­ la r la o rd u y u te rhis eylemiş ve bu hal donanm ada yetişmiş kimsele­ rin hem en yüzde yetmişinin k ay­

bo lm asına, bilhassa topçunun ek­

silmesine sebep olm uştu.

Filo ve filotillğyi teşkil eden b ir çok te k n e ta m ir edilmem iş d u ru m da idi. Bu ara d a Mes’u d iy e’nin

kondensesi ça tlak, B arbaros ve

T u rg u d u n topları henüz ge lm e­ mişti ve k ö m ü r yoktu ,

B alkan harb inde, filo b ir ve filo­ tilla, eskiden olduğu gibi üç fır­ ka d a n m ü r e k k e p b u lu n u y o r , y a r­ dımcı g em ile ri ise Reşit P aşa has­ ta n e gemisi ile T irim ü jg â n ta m ir ve G iresun depo gemiler i te şkil ediy ordu.

Bu fırk a la r, donanm a karargâh-ı um um is in in em ri alt ın da b ulunu yordu. Vazifeleri, Çata lcadaki or­

d u n u n sağ cenahını muhafaza,

E ksam el tepesiy le civarını taras- su d ve bo m b ard ım an etm e k ve üçüncü G elibolu ordusuna yardım ile Köste nceden gelen cephane ve levazım-ı ha rb iy e gemilerine kon- v o y lu k y a p m a k , Bulgar sahilleri­ ne nüm ayiş ve tehdit etm ek ten 1-

b a re tti. Bu surette donanm anın

bir lik le ri esas filodan a y rılm a k ta ne yaptıkla rı, nere de old ukları ku rnandanlıkca b ilin m em ekte idi.

B a şk u m an d an lık v ekâle ti ile Do­ n a n m a k um andanlığ ının vaziyet-i

m ütekabilesi görünüşte pek fena

ve âdeta iki düşm an ord usu ka­ ra r g â h la rı arasın daki hissiyata benzem ekte idi. D onanm a k u m a n ­ danı, k a ra r g â h la olan m u h a b e r a tı­ nı ya bizzat kendisi tesbit ve ida­ re eyle m ekte veya b ir kısmını k a ­ lem h eyetine te r tip ettir m e k te ol­ d uğundan ve m u h tev iy atın d an di­ ğer mai yetini de pek h a b e rd a r et­ m ediğinden ara la rın d a düşman de­ recesine v a ra n b i r zıddiyet

husu-ACI BİR KAYIP

A lb a y V e d a t A k a t’m an n esi, S a im e Ç izen v e S a b ih a U s a l'ın k a r d e ş i s a lih a tı n is v a n d a n

NAZİME

ALEV

26/12/1960 g ü n ü e lim b i r k a z a n e tic e s in d e v e f a t e tm iş tir . A l­ la h r a h m e t e y le s in .

le gelmişti. Cere yan eden hâdise­ le rden, k a ra r g â h -ı u m um inin, Bah

rıye r e ı t t e ı i ve Donanma k u m a n ­

danlığının, ây la r d a n beri düşm an ile değil b ir b ir l e r i y le harbettik- leri an laş ılm ak tad ır.

İm roz m uhareb esin d ek i başa rı­ sızlığın asıl sebebi ise «attığını v u ram am ak » keyfiyetidir Zira bu h a rb d e k u lla n ıla n cephane m ikta - rı a k ılla r a h a y r e t verecek derece­ dedir, F a k a t atışa n azaran isabet yüzde, h a tt â binde bir veya ikidir. B unun da iki sebebi v ard ır: p e r­

sonel ve m atery al. İmroz deniz

m u h areb esin d ek i başarısızlığın baş lıca sebebi atışdaki isabetsizlik o- lup uzun menzilli to r p il le r olma­ dığından A verof’un to rpil menzi­ line girdiğ inden hasıl olan telâş, işare t h u sus undaki noksanlık , kö­ m ü r le ri n çok dum an lı cinsinden olması m ünasebetiyle verile n b a ­ zı em irlerin görü lem em esi ve d üş­

man , seri seyrin den bilistifade

m evki ve menzilini in tih a p ta ser­ best oluşu ve b il â h a re dahi h a re ­ kâtı kâfi görü p ateş m enzilinden uzakla şm ası ikinci dere cedeki se­ bep le r d ir .

Mondros m u h areb esin d ek i m ağ­ lû b i y e t dahi attığını v u r a m a m a k ­ ta n doğm uştu r. H a ttâ b u h arbde ki e n d a h tl a r eskisine na z a ra n , In ­

giliz tâbir-i m ahsusunca daha

«Vaylo» b ir tarzd a idi. D üşmana en yakın düşen m e r m i en az bin m e tre ileri veya geride kalıyordu. Esasen bu ha rb d e donanm anın, t a ­

m am en neden batm adığ ı şayanı

h a y re t ti r. Zira bu h arbde T ü r k fi­

losunun atışd aki kudretsizl iğ ine

d üşm anın atı ştaki is abeti ta m m esi v e h a tt â h a ri k u lâ d e atışı inzimam ediy ordu.

E n d a h tt a k i m a h a r e te ateş inti­ hab ın d ak i pre nsip de in zim am edi­ yord u. B una rağm en, böyle ke­ sif ve şedit b ir ateş alt ın da filo­ nun, h em en dört saate yakın b ir m ü d d e t te şkilâtını m uhafaza ede­ bilmesi ve son m e r m iy e k a d a r a- teşe devam eylemesi ve hiç b ir pa nik husul bulm am as ı ve hâsıl o- la n m ü t e a d d it y a n g ın la rın söndü- rü lm esin d ek i s o ğukkanlılık öğül» aıe ğe değer.

Bu h a rb i n b ellib aşlı safh aların ­ dan birin i teşkil eden Ş arköy ih­ raç h a re k â tın a gelince: b u n a ha­ rek âtı h arb iy ed en ziyade fecia-i acibe dem ek daha m ünas iptir. Bu h a r e k â t a m e m u r o r d u n u n m ü k e m ­ mel iy et in e, henüz ateş e girmem iş

ve diğerle ri gibi bozgunlu k gör­

memiş efradın m e ş h u r olan şevk ve şecaatine, teçhizat-ı harbiyenin m ü k em m eliy etin e ve k u m a n d a he­ yeti ile zabitanm ın g a y re t ve he/n- âhenkliğin e rağm en v u k u b u la n h ü sran ve m uvaffakiyetsizlik pek

acıdır. Buna da sebep, o rd unun

bah riy ey e ve b a h riy e lile re eh e m ­ m iyet atfe tm emesidir.

D eb a rk m a n h a r e k â t ı vazife ve

mes’uliyetinin , başlangıç ta yüzd^

doksanı, y arıy a yakla şın ca yüzde ellisi, sona e rd ik te n t a r e t to p ları menzilinden çıkıncıya k a d a r da yüzde hem en otuzu donanm aya i- sabet ettiğ i ve bu h a re k â tın , s ü r a t ve kola ylık la yapılmas ı donanm a­ nın him ay esi alt ın da cereyan et­ mesi lâzım geldiği halde, Istanbul- daki u zu n hazır lı k zam anın da

de-İNGİLİZCE BİLEN BAYAN

DAKTİLO Al INACAK

«Milli bir bankanın A n k a ra ’daki Umum M ü d ü rlü k t e ş ­ kilâtında çalıştırılmak üzere İngilizce bilir bir bayan daktilo aran m ak tad ır Maaşı kabiliyeti ile m ütenasip olarak tesbit olunaca ktır Taliplerin, hâl terc ümeleri ile birlikte P. K. 169 A nkara’ya müracaatleri tice olunur.»

ğıi h a tt â bilfiil çık a r ta m a d a n an­ cak b ir sa at ev­ veline kadar, dü- nan m a k u m a n d a n lığı böyle . b i r ihraç h a rek etin d en h a b e r d a r ed il­ mem iştir. Müstacel ve şifreli bir te lg rafla M arm a ra y a ha re k e ti bil­ dirilen donanma, ra n d ev u m a h a lli­ ne gelince, sabaha k ad ar b ir çok ta h m in l e r ve fa raziyeler ile vakit geçirdik ten sonra, uz a k ta n evvelâ Peyk-i Ş e v k e t’i, onu ta kiben Yö­ r ü k v a p u rl a rı n ı ve ufukta dahi b i r çok k ü çü k ve b ü y ü k gemi ve te f e r r u a t ın d a n m ü r e k k e p bir a r­ m adayı gö rm ü ştü r.

K u m a n d a n gemisine yanaşan

P e y k ’ten, erk â n ı harbiye binbaşısı A ra p Tevfik Beyden, ilk defa o- la rak , bu esrare ngiz h a re k â tın e- sas çerçevesi anlaşılmış ve m ü t e a ­ kiben gelen Y örük v a p u r u n u n ge­ tirdiği ord u kum andanı H urşit P a ­ şa ile e rk â n t harbiye reisi E n v e r Bey gerekli tafsilâtı verince evvel- ki hayret, k o rk u ve telâşa in kılâp etm iştir.

Bu ifadele rden, y e k û n u otuz beş bini geçen ve gem ile re b in d iril­ miş olan b ir ordunun, b a t a r y a l a ­ rın, m u h t e li f cephane, h arb ede­ vatı ve erzakın henüz sa hillere is­ kandil edilmem iş, n e re l e re iskele ­ le r yapılıp ne te r tip üzere sevki- y a t yapılacağının k a r a r la ş t ır ılm a ­ mış olduğu öğre nilm iştir E rkânı

Harbiye-i U m um iyenin plâ n ve

k a ra r ı gereğince, o sabah seherle b e r a b e r bu ordu Şark ö y e ç ık arıla­ cak, G eliboludaki F a h ri Paşa or­ dusu da ayni anda ta a r r u z a geçe­

rek, B olayırd aki B ulgar ord usu

iki ateş aras ın a alınıp m ahvedile çekti. Bu plâ nın gayri kabil-i t a t ­ bik old uğu izah edilmiş ve T e v ­ fik Bey, Geliboluya, o rd u n u n t a ­ a rru za geçmemesi h u su s u n d a ha­ b e r g ö tü r m e k üzere, yola çıkmış­ sa da, derinden derine gelen top seslerinden Gelib oludak i ordunun, evvelk i em ir gereğince ha re k e te geçtiği anlaşılmış, bir çok kayıp v e r e r e k m ağlûp olmuş ve ricat ey­ lemiştir.

D onanma Şarköye gelince, İlk İş ola rak, çık arm a m a h a llin i keşf ve civarını düşm andan tem iz lem ek

için b om bardım ana başlam ıştır.

F a k a t b u n u n tesirli olmadığı gö­ rü le re k , ih raç olunan efradın, B ul­

gar m uhaf ız kuvvetlerine karşı

h a r b e d e r e k onları temizleyinciye kadar, kadem e kadem e ta a r ru z a geçmeleri hususuna k a r a r v e ri l­ miştir.

D onanmanın kendi teşkilâtı ile

inşa edilen iskeleye ihraç h a re k e ­ tine başlanm ıştır. F e v k alb eş er bir çalışma sonunda, ancak b i r fırk a k a d a r asker çıkarıldığı görü lmüş ve ord u heyeti, ha ta la rın ı ik r a r zoru nda kalm ışla rd ır. Gece de çı­ k a rm a y a devam edilmişse de, Ge­ libolu o rdusunun mağlûbiy eti ha­ b eri b ir kararsız lık hâsıl etmiş ve düşm an k u v v etlerin in b ir kısmı­ nın Ş arköy sı rtlarına gelip ateşe

başlam ası sebebiyle ih r aca son

verilm iştir . Düşman, yapıl an iske- keleyi ta h r ip ettiğinden, gece ka­ ra d a k i askerin t e k r a r gemilere bindirilm esi em ri verilm iştir.

S a b a h a k a d a r dev am eden düş m an ateşi, donanm ada b u lu n a n O rd u Erkân-ı harb iyesin i ü m i t s i z ­ liğe şevketmiş, sabahın da ya k la ş­ ması nazarı itib are a lınarak, ka­ rad a b u lu n a n kuvv etin gemilere b in dirilm esi kabil olmadığı t a k ­ dirde, yerine b i r vekil b ı r a k a r a k hem en dönmesi, k a ra d a b u lu n a n E r k â n ı H arbiy e Reisi E n v e r Beye helyos ta ile e m r o lu n d u ğ u h ald e askerin başından ve ateş h a tt ın ­ dan ayrılm am ası ve ricati kadem e k adem e ta k ip etmesi ve son asker, son filikaya bininceye k a d a r ka­ r a d a kalm ası şayanı ta k d i r b ir hare k e ttir.

Netice ola rak denilebilir ki, e- ğer K arargâh -ı U m um î böyle bir D ebarkm anı üç gün önceden Do­ n anm a K u m an d an lığ ın a bildir m iş ve D ebarkm an ordusu E rk â n ı har- biyesi ile Donanma k u m a n d a n lığ ı­ nın tem asını temin eylemiş olsay­

dı, hiç olmazsa h arita üzerinde

gerekli te r ti b a t ve teşkil ât iş a re t­ le nir ve plânı tesbit edilere k çı­ k a rm a b ir kaç saat içinde y ap ıla­

bilirdi. Bu su retle donanman ın

top ateşi him ayesinde, tepeleri

tehlikes iz b ir tarzda tutabileceği aşikârdı. Gelibolu ordusu da t a a r ­ ruza geçip düşm an ın , iki b ü y ü k a-

teş altın da muzm ahil olacağı ve

böylece birle şe n iki zinde ve m u ­ zaffer o rd unun te bdili cephe ile

Çatalca B ulgar istilâ o rdusunun

gerisine sarkacağı ve b u n u n hattâ Balkan h arbinin um um î safhasını bile değiştirmeğe yardım edeceği memuldu.» dem ektedir.

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Ta h a Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Modern et kıyma makinaları en büyük boylara kadar, patates yıkama, soyma,, doğrama makinaları, sebze doğrama, püre yapma makinaları, ka- fe, kök, dane, öğütme

* Mütenevvi eklerin, diş açılmasına lüzum olmadan, muhtelif kuturdaki borular için tedarik edilebilen hususi boru aksamile (somunla sıktırma veya şariyet esasına dayanan

Sokak cephesinde kabul kısmı ile servis toplanmış ve arka cephe üze- rine yatak odaları konulmuştur.. Binanın ortasında büyük bir aydınlık

A n c a k Liman idaresi o gün için maçunayı veremediği ve bizim de beklemeğe vaktimiz müsait olmadığı için kesonun mesnet kazıklarını birbirlerine kablo bağlayarak ve

Zemin katında plânından anlaşılacağı veçhile kabul dai- resi ve servis kısmı vardır, üst kat doğrudan doğruya yatak odalarını ve banyoyu ihtiva edip ailenin hususî

Burada dört tane yatak odası, bir banyo, ayrıca hizmetçiler için servis merdiveni vardır.. Binanın etrafı kâmilen

Tezde öncelikli olarak genel misak için hazırlık niteliğinde olan, Balkan Devletleri arasında yapılan ikili anlaşmalar işlenmiş, daha sonra altı Balkan Devleti

Türk kültüründe önemli bir yeri olan veli / evliya, eren / ermiş kültü çevresinde gelişen inançlar doğrultusunda ulu olarak nitelendirilen bazı şahıslar