• Sonuç bulunamadı

View of Organik Vadi Olma Yolunda “Doğu Karadeniz Bölgesi”

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "View of Organik Vadi Olma Yolunda “Doğu Karadeniz Bölgesi”"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

GİRİŞ

Türkiye, coğrafi yapısından dolayı farklı iklimlere ve ekolojik koşullara sahip olması nedeniyle tarımsal üretimde ürün çeşitliliği ve miktar yönünden büyük bir potansiyele sahiptir. Sahip olunan bu mevcut kaynakların akılcı ve planlı kullanılması, uluslararası rekabet ortamında sürdürülebilir şekilde varlığını kanıtlaması, mevcut şartlara uyum gösterebilen politika seçeneklerinin belirlenmesi ve uygulanması ile mümkün olacaktır. Mevcut durumun bölgeler bazında ele alınması ile sahip olunan kaynakların gerek ulusal gerekse uluslararası rekabet açısından daha verimli değerlendirilmesi mümkün olacaktır. Bölgeler için yapıcı politikaların belirlenmesi ve harekete geçirilmesinde her bölge için kaynak niteliği taşıyan ve kılavuz görevi görecek olan projelerin hazırlanması gerekliliği ön plana çıkmaktadır [1]. Bölge ile ilgili olarak, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından 2007 yılında TR90 Kodu ile Doğu Karadeniz Bölgesi Tarım Master Planı hazırlanmıştır. Master Planı’nda “tarımsal üretim sistemi” içerisinde, bölgedeki bitkisel, hayvansal ve su ürünleri üretiminin yanı sıra “iyi tarım” ve “organik tarım” gibi yeni uygulamalara ve “tarımsal pazarlama sistemlerine” yer verilmiştir [1].

Dünyada 120 ülkede 37.2 milyon hektar alanda organik tarım yapılmaktadır [2, 3]. Her geçen gün organik tarım

konusunda arz ve talep artmaktadır. Avrupa Birliği Ülkeleri’nde 2005-2010 yılları arasında mevcut alanın %40’ının organik tarıma çevrilmesi planlanmaktadır. İsveç, tarım arazisinin yüzde 10'unu organik üretime ayırma yasasını çıkarmıştır [2]. Türkiye’de ise organik tarım süreci bazı Avrupa ülkelerinin ekolojik ürün talebi üzerine ciddi olarak 1980’li yıllarda az sayıda çiftçi ile başlamıştır [4]. 1990 yılında 8 üründe 313 çiftçi 1.037 ha alanda üretim yaparken, 2008 yılında bu sayı 247 üründe 9.384 çiftçi ile 141.752 ha alana ulaşmıştır. Buna rağmen, günümüzde organik tarım üretimi toplam tarımsal üretimin 1/1000’i düzeyinde seyretmektedir [5]. Türkiye, 20 milyar dolarlık dünya organik ürün pazarında, yaklaşık 37 000 000 dolarlık paya sahiptir. Ülkemiz, sahip olduğu ekolojik özellikler nedeniyle, organik tarımsal üretim açısından önemli üstünlüklere sahiptir; ancak, dünya pazarlarından aldığı pay çok düşüktür [2].

Doğu Karadeniz Bölgesi, insektisit, herbisit ve fenni gübre kullanımı verilerine göre Türkiye’de en az endüstriyel kirlenmenin olduğu bakir alanlardan biridir. Bölge’nin kimyasal gübre ve ilaçlar ile kirlenmemiş olması bilinçli olarak çevreci bir yaklaşımın ürünü değildir. Aksine, bölgenin dağlık coğrafik yapısı, arazilerin küçük ve parçalı olması ve maddi imkânsızlıklar sebebi ile kimyasal gübre ve ilaç kullanılamaması nedeni iledir. Bu bakımdan Bölge, organik tarım açısından önemli bir potansiyel arz etmektedir [6]. Türk Bilimsel Derlemeler Dergisi 6 (1): 113-117, 2013

ISSN: 1308-0040, E-ISSN: 2146-0132, www.nobel.gen.tr

Organik Vadi Olma Yolunda “Doğu Karadeniz Bölgesi”

Mustafa YILDIRIM1* Halil YOLCU2 Vecihi AKSAKAL2 Bahri BAYRAM2 Özgün KALKIŞIM3 Faik KANTAR4 1)

Gümüşhane Üniversitesi, Organik Tarım Uygulama ve Araştırma Merkezi 2)

Gümüşhane Üniversitesi, Kelkit Aydın Doğan MYO 3) Gümüşhane Üniversitesi, Gümüşhane MYO 4)

Akdeniz Üniversitesi, Ziraat Fak., Tarımsal Biyoteknoloji

*Sorumlu Yazar: Geliş Tarihi: 05 Mayıs 2012

E-posta: myildirimkm@gmail.com Kabul Tarihi: 06 Temmuz 2012

Özet

20. yüzyılın ortalarında başlayan yeşil devrim ile bitkisel ve hayvansal üretimde yoğun üretim tekniklerinin kullanımı tarımda önemli verim artışları sağlamıştır. Verimi artırmak amacıyla kullanılan aşırı kimyasal girdiler toprağı, suyu ve havayı kirletmiş, ekosistemi tehdit ederek çevre ve insan sağlığının hızlı bir şekilde bozulmasına neden olmuştur. Bu yüzden, dünyanın birçok yerinde ve ülkemizin batı ve güney bölgelerinde tarımsal açıdan sürdürülemeyen bir gelişmenin eşiğine gelinmiştir. Doğu Karadeniz Bölgesi, tarımsal amaçlı kimyasal girdi kullanımı ve çevreyi tehdit eden türden sanayileşmenin en az olduğu bölgelerden biridir.Bununla birlikte, Doğu Karadeniz Bölgesi farklı coğrafik yapısı, korunmuş zengin flora ve faunası yanında kültür bitkisi çeşitliliği ile organik tarım açısından önemli bir potansiyele sahiptir. 2010 yılı verilerine göre, organik tarımla uğraşan çiftçi sayısının ülke genelinin %5.4’ünü (2.289 çiftçi) oluşturduğu Doğu Karadeniz Bölgesi, süt ve süt ürünleri, çay, fındık, kivi, yem bitkileri ve bal gibi ürünlerin organik üretiminde ülke genelinde lider konumdadır. Ayrıca, yeşil coğrafyası, temiz suları ve çok sayıda yaylası ile Türkiye’nin eko-turizm yapılabilecek yerlerinin başında gelmektedir. Bölge,mevcut yapısı, organik bitkisel ve hayvansal üretim potansiyeli ile gelecekte Türkiye’nin organik vadi olma yolunda en önemli adayıdır.

(2)

Doğu Karadeniz Bölgesi’nin mevcut kaynaklarının,

fırsatlarının ve zayıf yönlerinin analiz edilmesi suretiyle; kalkınma ihtiyaçlarının belirlenmesi ve bölgenin organik tarım potansiyelinin optimal düzeyde kullanılması gerekmektedir. Bu amaca yönelik stratejiler geliştirilerek, bölgeye uygun tarımsal program ve projeler yapılmalıdır.

MATERYAL VE YÖNTEM

Doğu Karadeniz Bölgesi (TR90) coğrafik konum olarak 36o41' ve 42o42' doğu meridyenleri ile 39o50' ve 41o31' kuzey paralelleri arasındadır [1]. Doğu Karadeniz Bölge’nin yüzölçümü 35.174 km2

olup, Türkiye yüzölçümünün %4.48’ini teşkil etmektedir [7, 8]. Bölgede rakım, deniz seviyesinden başlayıp 3.932 m’ye kadar yükselmektedir. Karadeniz ikliminin hakim olduğu TR90 Bölgesi, İç Anadolu ve Doğu Anadolu Bölgeleri ile sınır olan iç kesimlerinde ise geçit iklimine sahiptir.

TR90 Bölgesi’nde yağışlar topoğrafik yapıya göre kısa mesafelerde değişmektedir. En fazla ve şiddetli yağışlar kıyı kesiminde görülmektedir [9]. Bölge’de topoğrafik yapının kısa mesafelerde değişiklik göstermesi, Kuzey’den Güney’e doğru 150 km’lik mesafede yağış miktarının 6 kat daha düşük olması ile oluşan DOKA Üçgeni’nde mikro klima alanları oluşmaktadır (Şekil 1).

Bölge’nin en yüksek yağışa sahip ili Rize olurken, Güney’de Gümüşhane ise en düşük yağış miktarına sahip ildir (Çizelge 1).

Bölge'nin sahil illerinde kar yağışlı günler sayısı 11 iken iç kesimde bulunan Gümüşhane’de 47,6 gün ve Artvin’de 25,9 gündür. Kar örtülü günler sayısı ise sahil kesimi illerinde ortalama 9 gün, Gümüşhane’de 66,7 ve Artvin’de 40,7 gündür [9].

Şekil 1. Doğu Karadeniz Bölgesi’ne Giren İller ve İl Kodları

Çizelge 1. Doğu Karadeniz Bölgesinin ortalama iklim verileri

Yer Orta la ma ca kl ık ( 0C) Orta la ma A çı k nl er Sa T o p la m Y ış (mm ) Orta la ma N isp i Ne m (%) Trabzon 15.0 59.3 897,3 73 Ordu 14.7 60.6 1.018,5 68 Giresun 14.8 50.7 1.264 71 Rize 14.7 66.1 2.292,9 77 Artvin 12.3 82.8 726,2 61 Gümüşhane 9.7 77.3 451,1 67 DSİ,2010

Bölge’nin 464 milyon m³/yıl olarak tahmin edilen yeraltı su potansiyeli, Türkiye’nin su kaynakları potansiyelinin %2’sinioluşturmaktadır. Doğu Karadeniz Bölgesi illerine ait su potansiyelleri Çizelge-2’de verilmiştir. Çizelgede de görüldüğü gibi, Artvin ili toplam su potansiyeli bakımından en yüksek değere sahip iken (6.824m³), Gümüşhane ili ise en düşük toplam su potansiyeline (1.404 m³) sahiptir [10]. Çizelge 2.Doğu Karadeniz Bölgesi İllerine Ait Su Potansiyeli

Yer Y ıl lık Orta la ma Y üz ey su yu (mi ly o n m 3) Y er al su yu (mi ly o n m 3) T o p la m S u Po ta n si y el i (mi ly o n m 3) Trabzon 3.774 130 3.904 Ordu 3.046 59 3.105 Giresun 6.264 135 6.399 Rize 4.469 100 4.596 Artvin 6.799 25 6.824 Gümüşhane 1.389 15 1.404 DSİ,2010

Bölgenin organik tarım açısından mevcut durum ve potansiyelini araştıran bu çalışmada; FAO, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Doğu Karadeniz Bölge Planı (TR90-DOKA), Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü (Zirai Meteoroloji), DSİ ve TÜİK’ten alınan veriler kullanılmıştır.

BULGULAR VE TARTIŞMA

Doğu Karadeniz Bölgesi’nde Konvansiyonel Tarımın Durumu

Konvansiyonel Bitkisel Üretim

TR90 Bölgesi 664.494 ha toplam tarım alanına sahiptir. Bu alanınbüyük bir kısmı meyvelik alanlardan oluşmaktadır (Çizelge 3). Meyvelik alanların Türkiye’deki toplam meyve üretim alanına oranı %15’tir [5]. Bölge’nin toplam ekilen tarla alanları miktarı 150.442 ha’dır. Bu alanın yaklaşık 1/5’i kadar da nadas alanları bulunmaktadır (37.217 ha). Sebzecilik genelde sahil şeridinde ve küçük parçalar halinde yoğunlaşmıştır. Bölge, Türkiye’nin toplam tarım alanının %2.7’sine sahiptir olup, bu alanın büyük kısmı Kelkit, Şiran ve Köse havzasında bulunmaktadır.

Çizelge 3. TR90 Bölgesi Konvansiyonel Tarım Arazilerinin Dağılımı (ha) İller Toplam Tarım Alanı (1) Tarla Alanı Sebze Bahçeleri (2) Meyvelikler (3) Ekilen Nadas TR90 664.494 150.442 37.217 9.355 458.375 Türkiye 24.435.985 16.459.505 4.249.026 801.566 3.052.748 TR90/TR (%) 2,7 0,9 0,9 1,2 15

(1) Tarıma elverişli olup kullanılmayan araziler dahil değildir.

(2) Sebze= bahçeleri + süs bitkileri + örtü altı sebze ve süs bitkileri ekiliş alanları dahildir. (3) Meyveliklerin içerisine zeytin alanı, bağ alanı dahil değildir.

(3)

Konvansiyonel Hayvansal Üretim

Türkiye genelinde ortaya çıkan büyükbaş ve küçükbaş hayvan varlığındaki sayısal azalmaya paralel olarak, Doğu Karadeniz Bölgesi’nde de önemli azalmalar ortaya çıkmıştır [11, 12]. Bunun sonucunda, Doğu Karadeniz Bölgesi hayvan sayıları bakımından Türkiye ortalamasına göre, arı kovanı ve sığır sayısı hariç diğerlerinde önemli bir yere sahip değildir. (Çizelge 4).

Çizelge 4. TR90 ve Türkiye KonvansiyonelYetiştiriciliği Yapılan Hayvan Sayıları

Hayvan Sayısı TR90 TR90/TR (%) Türkiye (TR) Koyun 363.074 1.57 23.089.691 Keçi 32.600 0.52 6.293.233 Sığır * Kültür 68.330 1.63 4.197.890 K.Melezi 245.407 5.21 4.707.188 Yerli 112.364 4.56 2.464.722 Toplam 426.101 3.75 11.369.800 Manda * 2.831 3.34 84.726 Kanatlı T. Etçi 12.215 0.00 163.984.725 T. Ymrt. 374.347 0.52 70.933.660 Hindi 1.375 0.05 2.942.170 Ördek 1.634 0.41 396.851 Kaz 833 0.11 715.555 Toplam 390.404 0.16 238.972.961 Arı Kovanı 837.528 14.95 5.602.669

TUİK (2009): Mezbaha, kombina ve kurban bayramı kesimlerini kapsar.

Konvansiyonel Su Ürünleri

Türkiye, su ürünleri yetiştiriciliği bakımından önemli bir potansiyele sahiptir. 2010 yılı su ürünleri üretimi bir önceki yıla göre %4.8 artış göstererek yaklaşık 653 bin ton’aulaşmıştır [13]. Üretimin yaklaşık %61.2’si deniz balıklarından, %7.1’i diğer deniz ürünleri, %6.16’ı içsu ürünlerinden ve %25.6’sı yetiştiricilikten elde edilmiştir. Çizelge-5’te görüldüğü gibi Bölge, Ülkemizin su ürünleri kültür üretimi içinde, içsu alabalık üretiminde %7.6, deniz alabalıkçılığında %8 ve levrek üretiminde ise %2.6’lık paya sahiptir [13].

Çizelge 5. Türkiye’de veDoğu Karadeniz Bölgesi’nde Konvansiyonel Su Ürünleri Kültür Üretimi (ton)

Yer Alabalık İç Su Alabalık Deniz Levrek Gümüşhane 1.898 - - TR9 5.781 4534 1231 TR9/ TR (%) 7,6 88 2,6 TÜRKİYE 75.657 5.229 46.554 TÜİK, 2010

Doğu Karadeniz Bölgesi’nde Organik Tarım Organik Bitkisel Üretim

Doğu Karadeniz Bölgesi’ndeki toplam 72 üründe, 2.289 çiftçi ile 6.118 hektar alanda organik bitkisel üretim faaliyeti yapılmaktadır [5, 12]. Bu üretim faaliyetlerinden 20.135 ton bitkisel ürün alınmıştır (Çizelge 6). Bölge, bu bitkisel üretim miktarı ile Türkiye organik bitkisel üretimin %1.5’lik kısmını oluşturmaktadır. Organik üretim yapan çiftçi sayısı ise Türkiye toplam organik çiftçi sayısının %5.4’ünü oluşturmuştur. Bölge’nin ülke organik bitkisel üretimindeki payına nispeten çiftçi sayısının yüksek olmasının nedeni, zaten kısıtlı araziye sahip olan Bölge’de miras hukuku nedeni

ile de küçülen arazilerde çok sayıda çiftçi ile organik bitkisel üretimin yapılmasıdır.

Çizelge 6’da görüldüğü gibi, Bölge illeri içerisinde Artvin, organik ürün sayısı (26 adet), çiftçi sayısı (959 adet) ve toplam organik bitkisel üretim alanı (3.029 ha) bakımından ön plana çıkarken, Gümüşhane ili ise toplam organik bitkisel üretim bakımından (9.679 ton) ön plana çıkmıştır.

Türkiye, Doğu Karadeniz Bölgesi ve illerinde organik sebze üretim miktarları Çizelge7’de verilmiştir. Bölge, Türkiye’ye oranla organik yeşil fasulye üretiminin %16.5’sini üretmektedir. Bunun yanında, Bölge’de küçük çapta organik biber, kabak, patlıcan, domates, maydanoz ve lahana üretimi yapılmaktadır.

Doğu Karadeniz Bölgesi, bazı tarla bitkileri üretiminde üretim miktarları bakımından Türkiye toplam üretim miktarının önemli bir kısmını oluşturmaktadır (Çizelge 8).

Bu ürünlerin başlıcaları; Kuru fasulye (%94.3), tritikale (%48.5), mısır (%47), ayçiçeği (%45.4) ve yem bitkisidir (%43.4). Bölge illeri arasında organik tarla bitkileri üretiminde Gümüşhane en yüksek üretim potansiyeli ile ilk sırada yer almaktadır. Gümüşhane’de üretimi yapılan organik tarla bitkileri üretiminin büyük kısmı organik yem bitkileri üretimi oluşturmaktadır. Üretimde Gümüşhane’yi Artvin izlemektedir. Trabzon, Giresun ve Rize’de arazi yapısı ve iklim şartlarından dolayı organik tarla bitkileri üretimi bulunmamaktadır.

Çizelge 6. Organik Bitkisel Üretim Alanında Doğu Karadeniz Bölgesi İllerinde 2010 Yılı İtibari ile Ürün Sayıları, Çiftçi Sayıları, Üretim Alanları ve Miktarları

İller O rg an ik Ü rü n Sa yı sı Ç if tç i S ay ısı To p la m A la n (h a) Ü re ti m M ik ta rı (t o n ) Trabzon 13 242 340 643 Ordu 9 345 1.529 2.345 Giresun 2 11 60 45 Rize 3 663 219 1.803 Artvin 26 959 3.029 5.620 Gümüşhane 19 69 941 9.679 TR90(%) 72 2.289 6.118 20.135 TR 216 42.097 510.033 1.343.737 TR90/TR(%) 33.3 5.4 1.20 1.5 (TKB, 2010)

Çizelge 7. Türkiye, Doğu Karadeniz bölgesive İllerinde Organik Sebze Ürünlerinin Üretim Miktarları (ton)

Tr ab zo n O rd u Gi re su n R iz e A rt v in G ümü şh an e TR 9 0 TR TR 9 0 /T R ( %) Biber - 0.5 - - - - 0.5 2650.5 0,0 Kabak - 0.5 - - - - 0.5 405.7 0,1 Patlıcan - 0.5 - - - - 0.5 413.9 0,1 Domates - - - - 4.10 - 4.10 12185.3 0,0 Fasulye - 1.6 - - 88.0 2.9 92.4 559.7 16,5 Maydonoz - 0.03 - - - - 0.03 84.5 0,0 Lahana - - - - 1.30 - 1.3 854.6 0,2 (TKB, 2010)

(4)

Çizelge 8.Türkiye, Doğu Karadeniz bölgesive İllerinde

Organik Tarla Ürünlerinin Üretim Miktarları (ton) Ürünler O rd u A rt v in G ümü şh an e TR 9 0 TR TR 9 0 /T R ( %) Arpa - 3.6 199.7 203.3 3283.6 6,2 Buğday - 13.7 138.0 151.7 23984.6 0,6 Yulaf - - 22.0 22.0 251.1 8,8 Çavdar - - 3.5 3.5 438.1 0,8 Tritikale - - 16.0 16.0 33.0 48,5 Çeltik - 23.4 - 23.4 161.6 14,5 Mısır 2.30 322.8 6597.0 6922.1 14722.1 47,0 Yonca - 864.8 1303.0 2167.8 17700.5 12,2 Korunga - - 518.8 518.8 7705.0 6,7 Fiğ - 75.1 121.8 196.9 10918.4 1,8 Çayır - 396.9 1.0 397.9 10218.2 3.9 Yem Bitkisi - 2.2 218.0 220.2 507.0 43.4 Fasulye (Kuru) - 135.8 - 135.8 144.0 94,3 Patates - 2.6 - 2.6 1658.9 0,2 Mercimek - - 0.6 0.6 8363.2 0,01 Ayçiçeği - - 377.0 377.0 830.7 45,4

Çizelge 9. Türkiye veDoğu Karadeniz bölgesiOrganik Meyve Ürünlerinin Üretim Miktarları (ton)

Ü rü nl er T ra b zo n O rd u G ire su n Ri ze A rt v in G üm üş ha ne T R 9 0 TR TR 9 0 /T R (% ) Çay 196 - - 1776 - - 1972 1972 100 Kivi 29 - - 16 - - 45 59 76,6 Fındık 414 2340 2 11 2488 - 5254 7945 66,1 Ceviz - 0 - - 384 - 384 1087 35,3 Armut - - - - 218 17 235 1717 13,7 Elma - 0 - - 519 106 625 39360 1,6 Diğer 4 0 3 0 76 26 110 80853 0,1 Toplam 643 2340 5 1803 3685 149 8624 132992 6,5 (TKB, 2010)

Bölge’nin organik çay üretiminde söz sahibi iller Rize (1776 ton) ve Trabzon (196 ton)’dur. Bölge’de organik fındık üretiminde Artvin (2448 ton) ve Ordu (2340 ton) iller ilk sırada yer almıştır.

Türkiye toplam organik meyve üretiminde Doğu Karadeniz Bölgesi önemli bir potansiyele sahiptir (Çizelge 9). Doğu Karadeniz Bölgesi, Türkiye’deki toplam organik çay (%100), kivi (%76.6) ve fındık (%66,1) üretiminin önemli bir kısmını karşılamaktadır [5, 15].

Bölge iller içerisinde Artvin organik ürün çeşidi ve üretim miktarı açısından ilk sırayı almıştır.Artvin ili, Türkiye organik ceviz üretiminin %35.32’sini, fındık üretiminin %31.32’sini, armut üretiminin %12.7’sini ve ayva üretiminin %3.14’ünü karşılaması ile bu ürünler bakımından önemli bir potansiyele sahip olduğunu göstermektedir. Gümüşhane’de ise elma hariç diğer ürünlerin üretimi kayda değer görülmemektedir.

Organik Hayvansal Üretim

Bölge’de organik büyükbaş hayvan yetiştiriciliği sadece Gümüşhane ilinde yapılmaktadır (Çizelge 10). Gümüşhane ili Türkiye’nin organik süt üretiminin %95’ini karşılamaktadır

[6]. Doğu Karadeniz Bölgesi’nde organik küçükbaş hayvan yetiştiriciliği bulunmamaktadır.

Doğu Karadeniz Bölgesi’nde 2010 kayıtlarına göre, sadece Rize ve Artvin illerinde 57 çiftçi 1.744 kovanla organik arıcılık faaliyeti yapmıştır [12]. Bu faaliyet sonucu 14.5 ton organik bal üretilmiştir (Çizelge 11). Doğu Karadeniz Bölgesi’nde organik arıcılıkla uğraşan çiftçi sayısı, kovan sayısı ve üretilen bal miktarı, Türkiye’de organik arıcılıkla uğraşan çiftçilerin %29.85’ini, kovan sayısının %11.87 ve üretim miktarının ise %6.97’sini oluşturmaktadır.

Çizelge 10. Türkiye, TR90 Bölgesi ve Gümüşhane’de Bulunan Organik Büyükbaş Hayvan Sayıları (adet)

Ürünler Gümüşhane TR 90 TR

Buzağı 327 327 758

Dana 22 22 516

İnek (süt) 1353 1353 2146

(TKB, 2010)

Çizelge 11. Türkiye, Doğu Karadeniz bölgesive İllerindeki Organik Arıcılıkla Uğraşan Çiftçi Sayısı, Kovan Sayısı ve Üretim Miktarları (ton)

Ü rü nl er R iz e A rt v in TR 9 0 TR TR 9 0 /T R ( %) Çiftçi 16 41 57 191 29,85 Kovan 475 1269 1744 14699 11,87 Üretim 4 10.5 14.5 208.2 6,97 (TKB, 2010) Organik Su Ürünleri

Doğu Karadeniz Bölgesi temiz su kaynakları ile organik balık yetiştiriciliği konusunda önemli bir potansiyele sahiptir. Henüz tüm illerde organik balık yetiştiriciliği konusunda yeterli adımlar atılmamıştır. Ancak, Rize’de organik alabalık projesi çalışmaları başlamıştır. Hazırlanan proje, Türkiye’de ilk ve tek organik alabalık projesi olma özelliği taşımaktadır. 1 adet Çayeli İlçesi’nde, 2 adet Çamlıhemşin İlçesinde olmak üzere toplam 3 işletmede organik alabalık üretimi yapılmaktadır. Çamlıhemşin ilçesinde 1 işletme organik alabalık üretiminde henüz geçiş sürecindedir [14].

SONUÇ VE ÖNERİLER

Tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de üretim ve tüketim çılgınlığı başlamıştır. Bunun sonucunda, artan talebi karşılamak için arz artmıştır. Arzın artışında kimya sanayinin rolü küçümsenmemelidir. Ülkenin her köşesinde az girdi yüksek gelir yaklaşımı sergilenirken, doğada hızla kirlenmektedir. Gelinen bu aşamada, gelecek nesillerin nefes alacağı bazı alanların oluşturulması, korunması ve sürdürülebilirliğinin sağlanması kaçınılmazdır. Türkiye’de bu amaca uygun alanların başında Doğu Karadeniz Bölgesi gelmektedir. Bölge’nin sahip olduğu engebeli coğrafyası nedeniyle, tarımda mekanizasyondan uzak geleneksel üretim metotlarının kullanılması, ekonomik nedenlerden dolayı tarım alanlarında kimyasal girdi (Gübre, ilaçv.b.) kullanımının düşük olması, zengin flora ve faunasının bulunması, sanayi tesislerine dayalı kirliliğin az olması, korunmuş temiz su havzalarının ve organik içsu balıkçılığına uygun alanların bulunmasından dolayı organik tarıma uygun bir bölge konumundadır. Bölge’nin halen organik olarak üretimi yapılan çay, fındık, kivi, bal, balık ve süt gibi tarımsal ürünlerde ülke

(5)

genelinde söz sahibi olması nedeniyle; mevcut tarımsal

potansiyelini geliştirerek kullanmakve dinamiklerini harekete geçirmek mümkündür. Bu sayede, Doğu Karadeniz Bölgesi’nde büyük oranda organik tarıma geçişin sağlanmasıyla; Bölge’nin sahip olduğu organik tarım potansiyeli ve ürün zenginliği göz önüne alınarak, çevreci ve insan sağlığına önem veren bir yaklaşımla; bitkisel ve hayvansal üretimde miktar ve kaliteyi yükseltmek, iç ve dış pazarda Bölge’nin rekabet gücünü yükselterek ekonomik gelir düzeyini arttırmak mümkün görülmektedir. Bu amaç için, bölge üniversiteleri, illerin tarım teşkilatları, sivil toplum örgütleri, yerel yönetimler ve DOKA işbirliği kaçınılmazdır. Kurulacak işbirlikleri ile Doğu Karadeniz Bölgesi’nin organik tarım açısından mevcut problemleri ve sahip olunan güçlü yönlerinin ortaya konulması üzerinebir stratejinin geliştirilmesi gerekli görülmektedir. Şartların olgunlaştırılması durumunda, Doğu Karadeniz Bölgesi’nin ülkemiz için ilk organik vadi modeli olması mümkün olacaktır.

KAYNAKLAR

[1] Anonim, 2007. TR9 Doğu Karadeniz Bölgesi Tarım Mastır Planı. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığı, Ankara.

[2] Anonim, 2004. Bitki Yetiştiriciliği, Bitki Koruma ve Çevre Sağlığı. 2. Tarım Şurası, 3. Komisyon. Ankara

[3] Anonim, 2011a. FiBL/IFOAM Survey, based on datafromgovernments, theprivateorganicsectorandcertifiers.

[4] Ak, İ., 2008. Ekolojik/Organik Tarım ve Çevre. Ekolojik Yaşam Derneği Yayınları. No:1, Bursa.

[5] Anonim, 2010a. Genel organik tarımsal üretim verileri (Geçiş süreci dahil). Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı (http://www.tarim.gov.tr).

[6] Anonim, 2011b. Ketkit Vadisi Organik Tarım Potansiyeli. Gümüşhane Üniversitesi ve Yerel Yönetimler Bölge Raporu.

[7] Anonim, 2010b. TR90 Doğu Karadeniz Bölge Planı (Trabzon, Artvin, Giresun, Gümüşhane, Ordu, Rize). Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA).

[8] Anonim, 2012a. Meteoroloji Genel Müdürlüğü (Erişim: www.mgm.gov.tr).

[9] Anonim, 2012b. CPA Sınıflandırmasına Göre Tarım Alanları. Türkiye İstatistik Kurumu (http://www.tuik.gov.tr).

[10] Anonim, 2011c. Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü (Erişim: www.dsi.gov.tr).

[11] Anonim, 2009. Organik hayvansal üretim verileri. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı (http://www.tarim.gov.tr).

[12] Anonim, 2010c. Organik Hayvansal Üretim Verileri. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı (http://www.tarim.gov.tr).

[13] Anonim, 2012c. Su Ürünleri Üretimi. Türkiye İstatistik Kurumu (http://www.tuik.gov.tr).

[14] Anonim, 2012d. Rize’de Organik Alabalık Yetiştiriciliği Çalışmaları. Rize Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü. Rize Organik Tarım Çalıştayı Sunumları.

[15] Anonim, 2012e. Bitkisel Üretim Verileri. Türkiye İstatistik Kurumu (http://www.tuik.gov.tr).

Referanslar

Benzer Belgeler

Müzelerdeki çalışmalarım sırasında yardımlarını eksik etmeyen Samsun Arkeoloji ve Etnoğrafya Müzesi Müdürü Muhsin Endoğru ve arkeolog Salih Kurudere,

Sternum koyu kahverengi; opisthosoma açık renkte olup orta yerinde boşlukları olan siyah yapraksı bir folium bulundurur……….... Larinioides cornutus

Bu raporda değerlendirilen Dünyada çilekten sonra üretimi yaygın olan diğer üzümsü meyve türleri ise kivi, böğürtlen, ahududu ve maviyemiş, dut ve

Türkiye balıkçılığı büyük ölçüde deniz balıkları avcılığına dayalı olarak gelişme göstermiş ve özellikle 1980’li yıllardan sonra, başta balıkçı filosu

GZFT analizinde belirtilen bölgede tarım alanlarında kimyasal girdi kullanımının çok düşük olması ve sanayi tesislerine dayalı kirliliğin az olması, organik

DOKAP Bölgesi illerinde organik tarıma ilişkin gerçekleştirilen ve sonuçları Mevcut Durum Analizi Raporu’nda sunulmuş olan anketler, Tokat ili merkezli ve organik asma

Artvin ili yüzey altı (20-40 cm) topraklarının bazı fiziksel ve kimyasal özellikler ile verimlilik özelliklerine ait korelasyonlar.... Artvin ili toprakların bazı ağır

Tarım dışı gelire sahip olma durumu illere göre karşılaştırıldığında Samsun ve Tokat illerindeki organik üretim yapan işletmelerin tarım dışı gelire sahip