• Sonuç bulunamadı

Aydın/toplum iletişimi açısından Türk modernleşmesinde küçük burjuva etiği

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Aydın/toplum iletişimi açısından Türk modernleşmesinde küçük burjuva etiği"

Copied!
8
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Marmnrailetipim

irnriqiMi

..

AQISI,NDaN

TURK.,

MOOBRNLESMESIN.

DE

r(uguK:::-,:.

'

BURJUVA'E.TIGI

'':.',.

,.,

,

...,.

,,..

,,,;:,. ,,,,,..

Arg,Gtir., GokSel

AVMAZ;

AYDINITOPI,

,

"Ki.igi.ikburjuvahk",Ttirkiye'de

:

aydrn ziimreye

iliqkin

bir ti.ir "beqeri

'

zaaf"r tantmlamaya Yanyor. Buna

:

gcire, ktigtik burjuva aydrnrn kusuru

:

"kiiEiik burjuva"

olmak,

halkrn

er-,,

demi de

"halk"

olmak.

KiiEiik

bur-,r juvarun drqandan biling getirmek gi-rr

bi

dnemli bir rolti varken, halkrn da,

,

kiigtik

burjuvanrn getirecefii bilince

,,

ihtiyacr var. Yaygrn anlayrg bu.

::,

Ashnda

bu

anlayrg,

Ti.irk

mo-,,, dernle$mesinin tarihini belirleyen

bir

,:,

temel

durumun

da

tizlti

ifadesidir.

:::

Bu

temel durum,

Tiirkiye'de

mo-,., dernlegmeyi,

izledifi

hat

boyunca :,, siirekli bir gerilim igine hapseder;

iki

',

taraf da aynr anda hem

bir

agaltltk

",,

kompleksi, hem de

bir

tisttinliik

,:,

kompleksi

igindedir ve bu

komP-r,,,

leksli

algrlayrq,

siirekli

olarak,

ay-r:, drn-toplum iletiqiminde

salhkh bir

:,::

yapl ve

igleyiqin

inqasrnr

geciktir-,,,

*i$,

dahasr, imkanstzla$tfim$tlr.

,.,,

"Rydtn" vg "halk"

kavramlarr,

...,. bizdeh kullanrlma bigimleriyle birer

,,, ahlaki dtizeyi ifade ederler. Ama

ifa-::

de ettikleri ahlaki dizey, asla kendi-,,, liEinden olugmug, ve bu anlamda da

..i.;. soyut

defildir.

Oncelikle, somut

ik-"1". tisadi ve toplumsal kttkleri olan birer

::: sosyal

kategoriyi ifade

ederler. Bu

:,

iki

kategori

arastnda varolan

geri-:1:'.:.

limli

ve kompleksli iletiqim,

mo-.,. dernle$me tarih ve tarzrmrzrn

kendi-,:,,, lerine kargrhkh bigmig

oldu[u

roller-,:r, den

ileri

gelir. Osmanh'dan beri pek

,;,'.,'..

farkhhk

g6stermeyen modernlegme

',,t',, tarzrmtz

iginde

bu

iki

kategorinin

,,:

birbirleriyle

iletiqimindeki

deliqme-,,,, yen rollerine bakrldrlrnda, bunlann

;:':,:;' etik rrsryetinden de sriz edilebilir.

::::::

...

Misyoner

Aydrn

t,',,,',

(2)

ortak

bir kriter

bulma

"gitinlt lakim

olmugtur. Bu

kriter

arayrgrnda en

klasik drneklemelerden

6in

canei

ile Giordano

B;;;;;rnod

yuf,ru.,

kryastrr. Bunun nedeni, aydrn tammrndaki

t

n'"i

uii

lo"srurc,

gidermek

igin,

"bilim

adamr/okumug insan"la

"aydln"

a.arrnoaiii'iarti

_"uir ayoin

tanrmrna o.og.} yaklagma gayretiyre- oitaya

koyrl

giriqimioir.

B"'gi,i-itTd,::,:k:1T,1!

cilretinin iddiatanna

t"rriri9"n"riti.i".i-id"n uurg"g-"_

orgr rgrn engrzlsyonun,emriyle yakrlan Giordano Bruno'nun,

alni

ou_

rumda "inkar"l tercih eden

Galilii

kargrsrnda "gergek oyoin Lu.r',n1 tem_

sil

ettili

sciylenir.

^,,."\C:!il_ri)

oydrr,olr*run

belli kesimle.rle rildeSleStirilemeyece{inin ti_ qt.t5.oi1

t;rytegidir.lalilei,

gok dnemri

bir

bitim

aaimt

olmastni'karsrn.

Duunt yatruzca

hrtm uiruna

y.apmakla., bilimin s.onttg.lannt btittin disa_

nen insanltk adma de{erlendirmemekle,

bir

aydtn

oioioi'iendini

n;;"

s iirtikle mis

tir.

B

elli

kes iml e rden o ranrarm

-yizarlarm,

itti*

orta*toir

-ntn, sa.nalctlg\ry,ftl;sefe.clleriy- aym

zannniabirer

aydtn

kimti{itastri_

[ar1.

do{al bir

beklentidir. Amd bu

beklenti,

arto

iti

iois'aytma, sdzii edilen kesimlerden olanlarm zaten aynr zam;anda

bir*

a.iitn

olduklart

inanctna

ddniistiirtilmemtlidir."

(Ahmer

CEMAL,

tqqo, ir.-

ts)

Bir bilim

adamr kendi dar uzmanhk alanrnda "bilimsel dtiqtiniig" ku_

ralllTna uydulu

hald.e, bu alan.dr$nda tam bir "srradan

;;;'

grui,

rrot-ta old,kqa da t,tucu davranabilir. Ballayrcr bir.aydrn

tuniriu",ir"[ p"t

q,iTl.yn

gcirtinmese de buradan trarEt<due aydrna

ili$[in

uagroy,.,

diii

niteliklerden sciz etmek pek ala mtimk{in. Aydrnr uydrn

vupin

en temel

niteliklerden

biri

"elegtirel tutumu"dur.

Aydin

eylemi, odnfuyr, mevcur

ve dnerilmiE kahp.lardan baEr ms r z sorsuiamayi cingd.en

Siieylemdir;

onun evrensel nireligi buradidrr.

..

Bat''da aydrn kavramr, hergey.den rince dtigiinsel bir

yetkinlik

ve

faa-liyet

alanrnda tarumlandrgrndan "entelektiiel'i kauramrgu

uirritt" d;F_

n iili.ir. Eleg tirel tutum a vuigu yap m asl bakrmrndan

rnt"i"rrti"ti'

tammla-yrcr kriteri de resmilsiyasal otoriteyle olan iligkileridir.

pnteGttueli

,'stir_

Fuy.' . y".

" m arjinal

"

olarak tanrm [ayan- Edward

sAID'e grirl,

o

toritqre

bafhhklanm

ilan etmeleri, entelekitiellerin asli

gorevleriii

terketmeleri anlamrna gelmektedir. (Bkz. Edward

SAID,

199"5)

.

Tiirk 1vdr1l_!u gibi

evrensel

kriterlerden

ziyade, adeta rrsrregmiq olan yerel cizellikleri.yle tanrmlanabiliyor; varolugunu bigimlendiren un-surlar, onun modernlegme sertivenimi2 iginde kaiandrEr verel karakteri_ ne ait unsurlardr. Ornegin.aydrn,

Batr'di

elegtirel

tuiu?iryiu

6ne grkar-ken,

bizde.o{g

riy-19e

"misyonerlifi"

ile

tine grkmaktaoti.

trlooeioteE-me tarihimizin her drineminde_aydrn gcireve ga[nlmrq ve galnlmaktadlr.

osmanh'nrn son yrllannda aydrnrn baEhca

gorwl "htiniyit

"mticadelesi"

vermekti; Cumhuriyet'in tek

partili

dtineminde " devrim-ilkelerini halka anlatmak" oldu gdrev; gok partili dijnemden itibaren de "gergekler"i dile

(3)

Marmnrailetrsim

Bizim

gibi aydrndan slk srk gdrev.be!<l.ey9.n,ya da aydrnlan bdyle

bir

soivrbi;at

ilitlenen toplumlai, tarihsel baflam.d.a "patriarkal", ve buna

8;gii

;i"rrk

da modernligmg politikalarrnda

"elitist"

olln

toplumlardrr' Os"ratrn'Aan bugiine,

kii;uk

burjuva aydtmmtzt,

kitleler

kargrsrndaki

""i"r"s

sev de, (ona aynr zamanda g(irev uiEimind"e ve onlarla iletiqimind-eki siiyleminae hop,gjg.nlegtirensorumlululunu da veren) halkr

sahip-i"i*"ii'tutumundaki

"patriarkal etik", ve bu etik uyannca g<irev ve

so-i"*l"f"f.f"nnt

yerine

ietirdigi

andaki en

"popiilist"

lavnnda dahi saklt kalan

"elit"

karakteridir.

Modernlegme kavramr, Ti.irkiye

tarihi

iEin, |$aEr

yukarr

1.8-

yiizyrl-aun

ltitut"n

agrklayrcr bir'anahtar sijzctiktiir. Modernlegmenin faal

6n-J"if".i

oiurat<, tstatrat ve Tanzimat Fermanlarr'nrn

btirokratik.uygulayt-;;r;;?;;

lninut

ve Terakki' nin m

ilis

gti9lerine.,. C u m

hylivet'in

Anado

-lu

avdrnlanmaslnl iistlenen "aydtn iifretrnenler"inden '68'in eylemci

si-;;t-ilffi;iil;

kadar

Tiirf

modernleqmesinin

biittin aktijrleri, bir

i"r.irA"

i".1tt""

geten bu

etifin,

p atriarkalizmin, kendi dijnem lerindeki

i"rrir.i".ivOif"i

Onrur,

Ahtrei

i{amdi Tanprnar'rn deyimiyle, "yeni -bir

7;;;;;;; plii

e r esinden bakarak konusuyo riardt ; fa,ka t, mensup

oldukla-n

ierleniyet

ve onun zihniyetinden kurtulmuS de{iLler"dr'

Patriarkal Etik

Mukataat;,#:':,:',:l;i'::;';t,tt;:;;;:':,':t:;i;:,',:':*Y;::::

Nizam-0l M:Jl.Jr-' S iY as e t name

" Etik " s o zcti

[ii,

an siklo pedilerde, sdzltiklerde " ahlalan temellerini

in-."f"yrn-f"fi"i"

fiuit" olarali tanrmlanryor.

ikinci

bir tanrm;

"Bir

kimsenin davianrqlanna temel olan ahlak

ilkeierinin

tiimii"-qeklinde

dile-getirili-uor. ;;g,tit

"p,

kiEilerin davranrqlannr belirleyen, uh.luk ilkelerinden

baE-t;;

i"il"*

;rt

ii4titerin

drgiitlenmesiyle, ekonomik. ve. siya.sal yagamla

itsiii iuraltar

da s6z konuiudur. Bu da,

bizi,

oplumdaki geqitli stntflara

tiigti, t,""rer

ya

da

farkh "etik"lerin

olduEu ger-eg[ing

yaklagtrtyor.

;E:kiiopfo*i

(L.H.

Morgan), "Totem

vsTabu"

(S. Freud), "Ya-ban

OtiSti"."[

fC.L.'strauss;

v"e datra

bir

gok- sosyal antropoloji yaprtlan,

t"pi"..^r

iiiqki

bigimlerini, ya da da oZel

bir

adla

"etik"i

belirleyen

ku-;;iffiffiGlt.

g"yt".

olmayrp, ortak tarih ve

kiilttirden

gelen gok

sa[-lam m an trkli dayan aklann ln b ul u ndufun u kanrtlar'

Patriarkal

etilin

belirleyici

iifesi,

Anadolu tarihindeki, kcikleri

Bi-,un, i* dayanan'rdo gululolC' tur;

yani,rkonomik,

-sosyal ve siyas al

yapt-O"ti

r.*"ziyetgilf

ve btirokrasidir. Toprak- miilkiyet ve t4amrfu ile_

ge-iiifo"

el koyftrabiEiminin, bu tarz bir ikiis.adrn, siyasal ve

kiilttirel

alan-da var

ettili

ve Oogu/natr geriliminde geli.len ttim bir modernlegme sii-recini bigimlendiren birqeydir patriarkal etik.

(4)

Tarihinin krsa dcinemleri.drgrnda, bir imparatorluk ropralr

oldu Ana_

dolu.

Aynr

zamanda,

birbirine

zrt

iki uygairigrn,^D"g,iffi

ve Bafi,nrn

savaE

alanrydr;

iskender Seferi'yle uzun- sur6h

olarili

nuir'yu

baflan_ mry, Helenistik ve RgTo gallannda ve bir

bak;;da

Blrlui.

oon"o'ino"

bu.baglr

hk

stirmtigrti. Anad-oru'nun,

Dolu'dan

g;i;

biG;;

olan Tiirk_

ler'in

eline

secmel],

ancak

l

l.

yiizyrid"a,

i.r.""no"i;o"n

"oi'

oor,

yizyrl

sonra gergeklegmiqti.

Anadolu,

Dolu'nun

Batr ile kaynastrEr, ancak bu kaynaqmanrn

golu

zaman krnldrEr bir

colrafya

orarak

teiirieneuili;.

B;;;

d[ip

edebilmek

iqin,

gtl!

nofras'n, u

il

id

a u

ny;il

;;;f

ffi

g:rt

"i,

iffi]

u,un is inde

vdnerildi! i g.alda aram ak.gerekiyor.

yani,

bu'iki d

ii;t;;;

;ir,,

Akdeniz

diinvasr"

birlilinde

biittinleqti[i

[{oma u"

6i.otgrio;-i.

iil;;",gafrnda.

_

'_Akdlniz.diinyasJnrn siyasar

birti{i, M.o.

birinci

yiizyildan itibaren R o ma h I a

r

ta rafmdan g e rg.e kr e,s r i r ii d i.

. ( ....) Ro ma

iirp-ii ito,

t, g u

; n u

i

G a I v a' d a n o rtada E u'y a"

kai

a

r

u2*

oi-

i

i

"

t"i'

ui*

i

i'i{

i

ri

i

" a,s, cr t ize n,

a r& nda. H e t e nis t {k dan e md e n

iin,

ii"r

r lr

i

s,

iii

;

i";"t

;

;

ii re ti m ta r _

zmt. ge.nellestirerek, aynt

tiirden

ekonomik

yhprtiir,

yint iayar

miitki_

y_etle,

siMos,

kdleterin mey(qna

getirclili

isgacani

b;;;"i;r'.',,i5;;rlnos

YERA_

?,

Cilt

t,

sr.z

l)

"

---o- 'ro--"

Rgrq.lryplratorluEu

rarafindan kurulan bu

birlilin

ayn$ma

nokrasr-na gelindifinde,

iktida'n,

merkezi bir di.izen-igin

bii'in;li'bii

nogu

i.i.i

hinde tru I u nd.ue gn

11

gqrii{iz.

Zira,

ekonomit've

;6iil

r"l

yaprlar, bu-rada "kerim devler" igin daha olanakh

bir

ortam sunmaktaydr.

nliiigln

aynsma

kogulla',

ashnda

4.

yizytr

bagla'ndan

,nb;.*;igunlaEmak_

taydr.

"Ddrdtincii viizvtl,

ilk

basra.rdn, iki

farktr

gdrtlntisre karst karsryadtr:

Bir

yanda,

Bin'nin

s-r1cri

,t

o"oiii ie

sosyar karereri oran

merkezi

gticiin biittin miidahale.rerine.

kary

clirenen

biyak

ialiiaii)ri;

dte yan-da, Do{.u'da,

ilk iste{i

u.ergi

t.piamak

ve

orir, ,lr;ii;;;k";thn

bir

im_

paranrluk

igin bigilryis koftan,

fu'sa! cemnatrerin

gri)ir:tiiigi'ui,

siniiii,

adr,Biiyl

e ce Roma imparato rI u{u,nun bri|

iiniisi

friiit

i

fina,

i

Oe t i ii _

y o.r.(u.

.l mp a rato r D io k le t i e n' in y a p tr E t s a de c e, da h a 6n c e" o rtay a c t km,r

:l!t,,:,:.t

i :!

!

a s 1 t ^ay

y

a k o t d u.

"B

i

n,

i'

m b a y uk r.n a t i ka n

i

i

e ; ;

;;;

i

;;;;

;

torluk

tgin

-go.ktan kaybed_ilmirr

oldu[unu sezdi{i igin

de

kendini

Do_

Eu'yu

aytrdt"

(Srefanos

yERASiMdS, Cilt t,

Jizii-

---

'"

tvte{<gzj yapmln kurumlaqmasr dorukran baqradr. Toprumsal

yaprra-rm o gi.inkti-kog_ullan, merkezin lehine katr bir biirokrasinin

oluqmalna

olanak tarudr. Merkezi btirokrasinin bir tek amacr vardr:

ntitti"

halkr

de-netim_ve gcizetim altrnda

l}lt'n.ok suretiyle, vergi kaynagi iiarine

g.iii_

mek.

Bunun

lek

yolu da, "herkesi ken<ii

hayat"gartla"ni

peiginleinek,

btittin kagrg yolanm fikamak"tr. Bu nedenle ittcin

itim

arrari,Left

bti$lit

(5)

Marmnrailetisim

Miidahaleci ve sert bir devleti kaldrrabilen yaprlann daha dnceden var ofOugu nnuOolu,da OL'"V

f.rr*en

baganya

ulaqit.'Herkesi

kendi hayat

i""ii"",

;ergintemet i-dUrturu, po*y. Roma'nin (Bizans'rn) g.Eebe.ve

i;;;d

g;;.aatiere

yonetlt;;Ei;

verlilendirme sistemivle toplumsal

bir

gerEek olarak kurumsallagu.

Bizans,ta feodal unsurlan temsil eden

biiytik

toprak.satripleri, kendi

"iii";;.

,,

'*oiiori

iii"

.rit"zi

otoriteyle gauqma h.alindeydi. Burada

paroikos " denen V

J[i"i

tO'ltiler, dolabilecek

her

tiirlii

kargaqa. ve

be-liilrl;k

[uriisinOi itiiOo"n

en sallam davanaklanYdrlar' Bizans'm

top-lum s al evrimi,

i"oOuii^

i.

Oo

guyi

ftut kric em aatiLe d

ayal

merkeziyetEi

devler anlayrgr

oru.inO^ti

*f"iO"t"nin

tarihiclir. B

iiyiik

malikanelerin

*.iiii*l""_f,uyoft

f*auff;t;9,

bagartstz

bir

tarih yaqadr Bizans'ta'

Qtin-i;.il;;ii;iii*

O"t t"gi

ni

oto

t

iy on feodalleqme siirec i,^baqka bir

.ta-d;

".

J;;i;;;;

dgii;i

;.k

E,r

r

yav aq .eel i Ei yo r, n i h aye r feodal izmde n

;;;;.bii"refimiz

6ir

anda

di

Bizans i-mparatorlulu,

yerini bir

baqka

.ett"rly"tgilrte,

Osmanh imparatorlufu'na braktyorctu'

Biz.ans'tn

dofulululu,

Selguklular'tn muhafazasryfS' Osmanh

impa-rat,irffi

urnA;

r"";.ii

;EitOi. Mert ezi o toritenin feod alleqm eye k arqt p

a-;i[,rrlil

d;ya1

gticii, Osmanlt'da " reaya" ya

dayal

olacaktt.

Yoksul

ReaYanrn

Tutucululu

Topra[rnmiilkvetasarruft-,igiTi,idareninmerkezileqmesinisafilaya-cak

bir

diizen

yarat;fi;

Anadolu'da. Anadolu'yu fethe grkan Selguklu-lar,

fethettifferi

topiaiitariizerinde merkezi bir yapllu.1maya gakgrrkql, Bizans'tan

mfun

uiiVupiya ait ueriteri kullandriaf. Kullandrklarr

bir

di-;;;;;;il"

[endi

r.ol,ir'" yaprlarryd.r..selguklu Bey.i

Tufrul'un,

bu yapt

ift;ffi;'il

;ii-i*i

iiiri

p,orrt"

(eqitier arasrnda

birinci)

olarak

h.i-ktmdar

ilan etmesi, Uit Uof.tti'to, devieiin hukiimdar ailesinin

mtilkii

ol-ilp;;;"

itanrydr.

8",

;rk;;iyetEr

devletin kuruluqu yolunda

belirli bir

"ii*tuOt.

Bunu baqka aqamalar izleyecekti'

O.n"gin, toprak yiinetiminde islamiyet'in "katl'a" sisteminden

devEi-rilen -ve datra

sonii

Ottnonft',fo "tlmari'a ilham verecek olan-

"ikta"lar'

brrakrlan kiqiye o topiuf.fu"n

miilkiyet

hakkrnr

9"gil'vergi

alma haklant

;;;;.ii.

Drhii",trpf.ri"ulet

gibi,

topt4

da i.izerindeki insanlarla

birlikte

iiiiIti.Ao.

ailesinin

'-ouf,

ifo"n edildi.

Toprafr,

i.izerindeki insanlarla

bir-i*i.

t""Oi

miilkii

ofoiof. gciren bu anlayiq, patriarkalizmin

doruludur'

Osman[

da

patriarkalizmin

aynr doruklannda-

gezindi'

Devlete ait ,,)nioklo.rn

*

Uf

tiyeti,

Osm anh'df tiim im p aratorluk to p rakl anrun ytizde

8}id*

B;roOo

Olsti"min

temel amacr, baghca tiretim aracr olan

toPP-Ein

O"n"ti*ivdi. pivtetin

igiyse, ahaliyi kendi yaqam qartlann-a

perqinle-ii;

;;tilfift;k.

tu

Eeigeuede

dalrtrlan

"irmar",. SelEuklu'nun

(6)

Trmar'rn osmanh i$leyiginde kazandrlr resmi

nitelik,

toprumsal

bir

:l::,:T

r^?:Ig.fp'larrn

hareketsiz

krhimar,"au

ou

"tiiiibro".

Giei

Drgrmlnde er

koydulu

lgp.r*

rantryla. geginen btirokrasi, toptumun Jn gtiqlu kesimiydi. Ama

higbir

ran

ai

sijtemi

y,km^k;

dEisiir.."f.

"gili_

mine girmedi. Bunlarrn t-ek amacr, en yiiksek

meutii

eie gegirmek ve onu si.irekli

krlmaktr.

Olasr

bir

deEisim

belki,

giranr;ia

Sf,iugu giUi, aristokratlasma, feodal.

! gvlqr or

arai

varolabilm"

r,"""rino"ki

merkez-kag giiglerlg ggrgeklegebilirdi. Ama yine Birans;ta orougu

Jrui patriarkal

yapr ve

iliqkiler

buna elvermedi.

drnelin

y.oksu_l

i"ula,?.isiotruriv"

kargr mticadelesinde -Bizans'rn.paroikosian giur-

oui,-i,il"ir."ri

otorire_

nin, devlerin yarunda yer ardr. ii<i nedenle'

tio"r".riri

il.lrrrrg,

g"iiirn

birincisi, mevcut sistemde olasr bir defigim reayarun, duEfk

de olsa va_

::tfl^r:.?ly::ly

lok

edecek, onu bir

iriehule

iri.iiri"v.l,*t,i.

t

i*is,

paor$ahrn varrrgr ve scimi.iri.isi.i,.eEyanrn tabiatr

gibi olalan

gortirriyoiou.

Reaya, padiEahlannrn hakkrnr baEka bi.tne verrneyr rstemezdi. Burada

reaya, Tann'run buyruluyla

iilkenln

tek haki.mi

orin

paJisat a gatrqmayr

olul..uqligl

bir gey olarak.kabul eder; yoksulru!unu

"io.riii'uti

uatran6_

ye oonu$turerek onure orur. Durum bciyre olunca,

baEka

birine

;;i;$

mak, reaya igin son derce onur krrrcr

oluidu-Bu nedenle, osmanh'da toplumsal taban azamibir hareketsizlik igin_

{eydi,

Dolulu

Marks'rn

ded$i

gibi, kbndi harinde gcirtinen bu

a;re;"

cemaarler

ororirenin,

ppg"

despotizminin

tEmelyoi.

s"uiiirgener,

os-TTh

roplum piramidinin tabanrndaki bu d.urguni"E",

F;ilJti,

t"rpit_ le."mesafe-

lggru" ile

agrklar. ulgener'e

gori

bu

'!uoi;,

r"kanda

,,ce_ miye.t

tirkeklili",

zamanda "gelecJk

kavgrirzhlr', q"iJino.

"Erg" gik

v"i

ly.,^',I:

I:!,,! !?rpr,"k

tefraslartndin-

dtesiii

kaale

almimak,

yahut

bugiinden

iIerisini

diisiinmemet. " Buna grire, osmanh

ahiakrn.i

io"ot

insan - " insan-r kamil

"- ulgenecin.tarifiyie,',

u

odii it;"y'i, it,

dev amlt

te ntas

larm

do {uraca { t h er

ttirrti

ihti

rai tagkmh{tndii,'iiito,

g e Ie c e k

liay g r sl n d an uz.qk, i g

.a l e mi n e g e ki t mi s, te r as s t z

"',

i,

in

i

iil"'

e mi

n,,

oran

rnsanor. rJu

tant'

br

hayat r,,rzrnt

t]la_ya koyuyordu: "Kendi igine kapart

dar ve.statik.yasayry n.r_2,1;,pii.n(e,,tj!

llilg_r;ktarile

iiaiin

*ts

basit organik gegim seviyesi!,'(Sabri

UlCgNpn,

l99l

.f.

6t_7il

Bdyle5ine durgun ve

aill

bir hayarrn getirdigi kapah ve

disiplinli bir

toplumda temel sosyal. organizasyon bigi-m i,

".JrooitrE,n."

eiui

bir

"ka_

za ve kader

ortakhlr"

.1l1n?tnl dayanryordu. Kaza u"

[ool,

Srnkhlrnrn

yarattrF srkrtopluluk iliEkileri, drganya do[ru kapah

u"rn"rof"li

tjmat

i.izere igerde biis biittin srkrlagm ayi yagryordu.

S.on-u g-ta,, osm anh im paratorlufu'nda

iktidar

kanadrndaki " otorite,,

palr?r\al

elitizmi,. ydnerilen kan ad rn daki.h1lk, b ciyle

bir ororiteyi

torn

sadakati r.esglleEqrloi..Ne toprakra kdklegmig bir aristokrasi, ne de ticaret

s.ermayesinin

birikimi

d.ciniigriiri.icti bir rol oynayabilecek dtizeye gelebil_

di. Boylece "Devlet

Bolq'l

ile reayasr arasrnda i<ayda

deler bir

ara

taba-ka grkmadr.

otoriter

varhlrnr " ba6acan"hgryla megrulaEtirmasr, "iktidar"

(7)

Marmnrailetisim

denen olgunun

bir

ttirevi

lulilg

geldi..iktidar kanadrndaki stirekli

kay-;;;

u"-gtiEf"r

O"ng"r*J"ti

hi'reketliliEe raEmen, toplumun yaprsal

ii;ilil;,iff

oiii"oria

.iik

;;

*ont'r.

oe!iqm;digr1o91, 000

yrllft

os-*-*

f ,

ir"pratorl

ugu kendi

statit

yaprsr. iEinde

geli gi m.i ni tamam

layama-i

fi

'

;,k'l'il;;;E'i

I

J

uff.

**

"Oo'hi'b ir kan idrn,

tab akaru n o lu I m

adr-;L.'fi

;J"

d;ril;k"nl

i

*.*

uru oiarak. yeti gen Osmanlt m linevveri,

f, ;

;iJ;;;;ltqr.i

"

t"io.t"r

u"

tqp4:4'

m odernleemev i sereekleqti recek

;;kil;;;*t

ruro,.

zii",

ortLo'o

il"tteme

ve

venillt

adr alrrnda vaprlan

her

tiirlii

girigime

$"pli;it;

tillugott,

hatta

"de[i$im"i

"bozulma"yla

;;;"ili,

-gOr"n Uir

frilt

varkcn, modernleqme adina uygulamaya

koyu-ffi

'il

;ir,if),

i,

Ai""i-

d"viet kadrolarrnc u

ie

iinerme/dayatm a us

uliiyle

yaprlabilirdi.

Ancak, yiinetime aday olan aydrnlar da devraldrklan siyasal

ktilttirii

siirdiirmek durumundaYdtlar'

Anadolu tarihinin Osmanh aydrnr iizerindeki

belirleyici

rolii'

merke-,iy;tai;;$iincenin

;v;;

;it.t"iino"

de 6n planda ver almasr biqiminde

;;iil

;d;.

N i

r.r.iil

**iiO

iro"

i,i

r"".

m uhilefe ttc irl s un. osm an1 ayd

r-;iliriJil;r;;"D;;i"t

Ali

osmani'nin bekasr"

idi'

Modernleqme

gi-riqimlerini yiiriiten

,o.roi

tirr.enli

osmanl

aydmr, Bauhlagma'yt bir st-nrf

tavn

olmaktan

E"f.,-nfi Otmani'nin bunf ihtiyacr

oldu[u

kanrsryla

giOd"ttt savunmugtur; yani Kaprkulu mantrfiryla'

Devrahnan patriarkal s iyasal

kiiltiiriin

temel 6 zelli gi halka hi zmetteki

sahiplenmeci,

tarafgir-iot,irour.

Bu da, aydrn-toplum

iletigimil9"

po.

ilii;il;i'r"Ei

r^i

ililt*

in rtottrl am r qir- D ol avr srvla, halka hizm e ti

i;ilt;;

goi""

tiif""

o'Or-*i^

tiim

bir

mbdernleqme stirecinde popiilist

.fiii*

icitiOedir. Bu

"liiitn

onun patriarkal elitizmiyle

asla qeliEmez'.

Ak-;in.ififfiil;1,Ei

yine goreu bilincinin kendisine verdigi elit

karakter-0""

ii".i'giri.;

vinlLo

tfil,1rt

kozmerik bir miidahale yaprlmrgttl, I?q.si

b;.'A;a; topfii;;;giirei,in

etitist yo.rumuntlan baska bi.r s1y dedildir.

iii'iiiititi

ar.

,'iiolirinde,

'-'halki karv xiinah isleme korkusuvla

ta-vtr

de{iStir^it

,riiffiiir.-;

tMuror

BELGE,

1983,.sf. 86) Bunun

bir

r1elili olarak, ottoO'o,-oslnda aynr anlama_ gelen

"halkqtltk"

ve

-noqii-lizm"

kavramta.rii1

iutlfifoq1ntq iqlevsel

lullanrmr

durmaktadtr' Bu kavramlar ororrnOu yuiattfon i'St'tiitimtine giire'.!'Ygun

biri

o.lumlu'

di[eri

iilun'.u,

anlamda

Liilanrhyor.

"Ben halkqryrm" diyen bir elitin karqrstna ona

belirli

Ulr mesai"aen tioton bir baqkf dlit 91t<rp "Bu.bir

popiilist".di-vor.

Kim

kime ne

Jeiie

Oesin, elit kesimin halkla btiti.inlegme

retori[i

ve

ti;

"rkily"n

;noif.t*rz"

hitabr, halkgryr da

popiilisti

de patriarkal

eti-fin

aynr segkin potasrnda eritiyor'

(8)

KAYNAKLAR

Murat B^EI.GE;

"Tarihten Giincellife,,,

Alan

yayrnlarr

l9g3

Ahm er C EMAL ; " Ayd r n v arsay rm lan-"-,

i

o

i

i,1,,' suni itie

,')evr

ui r

r996

N1"orn--ul

Mqlk;

"Siyasetname",

Dergah

yayrnlan

I 995

Edward-S

AID

" Enier ek tii

"r

",

f, " u.

i,in.

oy'n

i.tun,

av".rn u

yayrn-Ahmer

Hamdi

TAN'INAR;

"r9.

Asrr

Tiirk

Edebiyah

rarihi,,,

.

_.Q_a!_layan Kitabevi, 1976

Sabri

ULGENER;

"iktisadi

eiiziilmenin

Ahlak

ve Zihniyet

Dii_nyasr", .Der

yayrnlari,

199 I

sreranos

'ERASiMoS:

i'Az

Geriqmiqrik

_siirecinde

Tiirkiye

l-2-3"

,

eev:

Babtir Kuzucu, "nef ge

Vuyrniu",

f

^

-'

Referanslar

Benzer Belgeler

The researchers studied the chemical activities of the Oregano essential oils Thymol and Carvacrol in different phases (gas, water, blood) and also Carvacrol with ethanol

The outcome variable was dichotomous, either skeletal metastasis or non-skeletal metastasis, using the results of Tc-99m MDP whole body bone scintigraphy as interpreted by the

In each image in this sequence, the beam of the laser pointer is tracked, and the written word is recognized from the extracted trace of the laser beam.. Recognition is based on

İkinci bölümde ise, çalışmamızın esasını teşkil eden markaya tecavüz halinde hak sabinin talepleri konusu 556 sayılı KHK çerçevesinde incelenecek olup, buna

[r]

Bu yüzden toplum, hiçbir sosyal kurala uymayan, farklı değerlerle biçimlendirilmiş kurumların yardımı ile kendi isteği sorulmadan değiştirilmeye çalışılmıştır

Çeşitli araştırıcılar tarafından bu tür teknolojilerin tarihsel etkisi üzerine gerçekleştirilmiş olan çalışmalar, bu teknolojilerin daha hızlı biçimde ve daha uzak

The results of “the creation of the model of the rehabilitation of Buddhist way workers” was found that 5.1) The rehabilitation of rehabilitation disabled people of workers in