• Sonuç bulunamadı

Çocuk Suçluluğunda Göç Faktörü: Adana Örneği

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Çocuk Suçluluğunda Göç Faktörü: Adana Örneği"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ÇOCUK SUÇLULUĞUNDA GÖÇ FAKTÖRÜ:

ADANA ÖRNEĞİ

ÖZET

Amaç:

Çocuk suçluluğunun nedenleri ve önleme yollarının sağlana-bilmesi adına suçluluğun teme-linde yatan etmenlerin araştırıl-ması ve çözüm yollarının tespit edilmesi gereklidir. Bu nedenler içerisinde, çocuğun içinde yer aldığı ve etkilediği-etkilendi-ği sosyal yapı ve unsurlar önde gelen etmenlerken, bu sosyal yapının şekillenmesinde önemli etkenlerden biri de göç ve iç nü-fus hareketleridir. Bu nedenle, Adana Emniyet Müdürlüğü Ço-cuk Şube Müdürlüğüne gelmiş suça sürüklenen çocukların suç davranışlarında, göçle gelmenin rolü olup olmadığı irdelenecek ve bir takım çözüm önerileri su-nulacaktır.

Yöntemler:

Adana Emniyet Müdürlüğü Ço-cuk Şube Müdürlüğü’nün 2008 yılı Ocak-Temmuz ayları

ara-sında gözaltına alınmış 470 ço-cuğa karşılıklı görüşme tekni-ği ile doldurtmuş olduğu ‘Suç İşlediği Belirtilen Çocukların Sosyodemografik Özelliklerinin Değerlendirilmesi Anketi’ form-ları, Adana Valiliği’nden alınan izin ile retrospektif olarak ince-lenmiştir. Çalışmada suça sü-rüklenen çocukların göçle ilgili verileri ile işledikleri suç türü verileri SPSS paket programın-da Spearman/ Pearson Korelas-yon Testi ile değerlendirilmiştir.

Bulgular:

Bu araştırmada, olguların %96,4’ünün erkek çocuğu ol-duğu, %64,3’ünün malvarlığına yönelik suçlardan geldiği gö-rülmüştür. Olguların %77,7‘si-nin 16-17 yaşlarında olduğu, %58,5’inin okulunu terk ettiği, %64,9’unun düşük gelire sahip olduğu ve %17,4’ünün gece-konduda yaşadığı anlaşılmıştır. Çalışmaya dahil olan çocukların %55,8’i Adana’ya göçle geldikle-rini söylemişlerdir.

Sonuç:

Çalışma sonucunda göç ve iş-lenen suçlar arasında anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Göç art-tıkça, mala karşı suçların düşük bir korelasyonla arttığı, şahsa karşı suçların ise göç arttıkça, düşük bir korelasyonla azaldığı saptanmıştır. Bu anlamda, gö-çün malvarlığına yönelik suçları pozitif yönde etkilediği söylene-bilir ancak çalışmadaki verilere göre bu etki zayıftır. Yapılan bu araştırmanın da ortaya koyduğu şekilde, göçün çocuğun suç iş-lemesinde etkenlerden biri ol-duğu öne sürülmektedir. Anahtar Kelimeler: çocuk suç-luluğu, suç, göç, Adana

1 İstanbul Emniyet Müdürlüğü, Çocuk Şube Müdürlüğü, İstanbul, Türkiye 2 Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı, Adana, Türkiye

Burak Miraç Gönültaş1, Ahmet Hilal2

Sorumlu Yazar: Burak Miraç Gönültaş

Sivas Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü 58100 Sivas - Türkiye, e-posta: burak098@gmail.com Alındı: 16.04.2012 / Kabul: 09.07.2012

ABSTRACT

Objective:

Analyzing the underlying reasons and determining the solution methods are necessary for being able to provide real solutions for juvenile delinquency. Social struc-ture and other social patterns in which the child has a place are leading factors while immigration and all other in-country popula-tion movements are important factors determining the social structure. Thus, the role of im-migration on juvenile delinquency has been planned to be analyzed and some solution suggestions has been aimed to be presented through the features of crimina-lized children referred to Adana Provincial Security Directorate Juvenile Branch Office.

Methods:

Forms of the “Survey for the Eva-luation of Sociodemogragraphical Characteristics of Children

Alle-ged to Commit Crime” which have been conducted through mutual interview by the Adana Provin-cial Security Directorate Juveni-le Branch Office to 470 children detained between January-July 2008 were reviewed retrospecti-vely after taking permission from the Governorship of Adana. In the study, the criminalized children’s data related with immigration and the type of crime that they had committed has been evalua-ted with SPSS packet programme performing Spearman Pearson Correlation Test.

Results:

In this study it has been found that 96.4% of the participants were boys, and 64.3% of the cri-mes were against property. 77.7% of the participants were between 16-17 years of age. 8.7% of the-se children have never gone to school and 58.5% have left the school system. When the income levels were considered, it has been found that, 64.9% of the

par-ticipant children were living with a low income level and 17.4% of these children were found to live in slums. 55.8% of these children stated that they had come to Ada-na through immigration.

Conclusion:

A significant correlation has been found between immigration and committed crimes. Crimes aga-inst propertry have been found to increase and crimes against individuals have been found to decrease with a low level correla-tion when immigracorrela-tion increased. Thus, it can be concluded that immigration has a positive effect on crimes against property but according to the statistical results of this study, this effect is weak. As it is revealed in this study, im-migration is put forward as one of the factors for child delinquency.

Key words: juvenile delinquency,

crime, immigration, Adana

THE ROLE OF IMMIGRATION ON JUVENILE DELINQUENCY:

ADANA EXAMPLE

1 Juvenile Branch Office, Istanbul Security Directorate, Istanbul, Turkiye

2 Department of Forensic Medicine, Medical Faculty, Cukurova University, Adana, Turkiye Burak Miraç Gönültaş1, Ahmet Hilal2

Correspondence to: Burak Miraç Gönültaş

Sivas Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü 58100 Sivas - Türkiye, e-posta: burak098@gmail.com Received: April 16, 2012 / Accepted: July 9, 2012

(2)

GİRİŞ VE AMAÇ

Çocuk suçluluğu, bir çocuktaki antisosyal eğilimlerin yasa mü-dahalesi gerektirecek bir duru-ma dönüşmesidir (1). Aynı kav-ram başka bir kaynakta, yaşı yasal limitlerin altında olan biri-nin, yasadışı davranışlara yönel-mesi olarak tanımlanmıştır (2). Çocuk suçluluğu tüm toplumsal düzensizlikler, eşitsizlikler, hak-sızlıklar, yoksunluklarla sıkı sıkı-ya bağlı toplumsal bir sorundur (3) ve tüm dünyada olduğu gibi ülkemiz için de hem sosyolojik hem de hukuksal açıdan önemli bir problemdir.

Ekonomik, sosyal veya siyasal nedenlerle bireylerin yer değiş-tirmesine “göç” denmektedir. Göç eden kesime bakıldığında, yapılan göçün plansız ve ani bir şekilde gerçekleşmesi, bu insan-ların can ve mal korkusu ile baş-ka yerleri aramaları gibi sebep-ler, göç edilen yerlere vasıfsız insan topluluğunun gelmesine neden olmuştur (4). Göç edilen illerin yeterli alt yapıya sahip olmaması gecekondulaşmaya, çarpık kent düzenine, suçlu alt kültürlerin oluşmasına ve terör olaylarında kolaylaştırıcı etkiye neden olmuştur (5).

Nüfusun bölgesel dağılımı, iç göçler ve çarpık kent düzeninin suç ve suçluluğu etkileyip etki-lemediği önemli araştırma konu-larından biridir. Burada şu soru akla gelmektedir: Çocuk ve ço-cuğun sosyalizasyon süreci göç-ten ne kadar etkilenmektedir? Bu soru ile ilgili, sosyal yapı

te-orilerinden Merton’un Anomi Teorisine bakılabilir. Anomi, bir toplumun, hızlı sosyal değişim süreci veya sosyal kriz dönemle-ri boyunca, değerler, gelenekler ve normlar gibi davranış kural-larının bozulmasıdır (2). Anomi, sosyal kontrol fonksiyonlarını za-yıflatır. Bu şartlar altında, kural-lara uyma iradesi bozulur ve suç gibi alternatifler daha çekici hal almaya başlar. Göç sonrası ge-len hızlı sosyal değişim ve sosyal uyumsuzluk bu anlamda, anomi-nin oluşumuna etken olmaktadır. Merton’un anomi teorisine göre, kültürün iki unsuru potansiyel anomik koşulların oluşmasında birbirini etkiler. Bunlar, kültü-rel olarak belirlenmiş amaçlar ile toplumca onaylanmış vasıta-ların birbiri ile çakışmasıdır (6). Bu anlamda, amaçlar ve vasıta-lar arasında uyumsuzluk varsa anomi gerçekleşir. Çocuk suç-luluğunda, anomi teorisine göre, sosyal eşitsizlik, anomiye öncü-lük eder. Bazı çocuklar, gerilim duygusunu para gasp ederek ya da çalarak, bir kısmı alkol ve uyuşturucu kullanarak, bir kıs-mı çeteler oluşturup başkaldıra-rak, bir kısmı da dini görevlerin yerine getirildiği ritüelistik dav-ranışlarda yer alarak amaçlar/ vasıtalar çatışmasını çözmek ve gerilimi hafifletmek isterler (7). Düzensizlik ve karmaşa ortamı, suçta ve anormal davranışlarda temel etkenlerdendir (8). Bireyin suça yönelmesinde hazırlayıcı rol oynamaktadır. Çocuk suçluluğu ile ilgili olarak yapılan çalışma-larda, göçlerin ve gecekondulaş-manın büyük şehirlerde sosyal

gerilimlere, sosyal gruplar arası çatışmalara, sonuç olarak çocuk suçlarının özellikle mala yönelik suçların artmasına neden olduğu belirtilmiştir (9,10).

Türkiye’de iç göçün yönü “doğu-batı” şeklindedir (4). GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı’nın 1994’te hazırladığı rapora göre, güneyde en çok tercih edilen yerler arasında Antalya, İçel ve Adana gelmektedir (11). Ada-na, iki milyona yakın nüfusu ile Türkiye’nin 5. büyük kentidir. Geçtiğimiz otuz yıl içerisinde, do-ğusundan göç almıştır. Adana’nın göçten sonra kurulan mahalle-lerinin yoğun olarak bulunduğu yerleşim yerlerinde yapılan bir çalışmada göçe ve göç sonucu meydana gelen yoksulluğa vurgu yapılmıştır (12).

Bu çalışmada, Adana’da Çocuk Şube Müdürlüğünce uygulanan, suça sürüklenen çocukların sos-yodemografik özelliklerini belir-lemeye yönelik anket formlarının sosyokültürel yapı ve göçle ilgili verilerinin değerlendirilmesi ve çocukların suç teşkil eden dav-ranışlarında göçün etkisinin ir-delenmesi amaçlanmıştır.

GEREÇ VE YÖNTEM

Adana Emniyet Müdürlüğü Ço-cuk Şube Müdürlüğü’nce, 2008 yılı içerisinde, suça sürüklenen çocukların sosyodemografik özelliklerinin tespit edilmesi ve çocuk suçluluğunun önlenmesi çalışmalarına katkı sunulması amacı ile bilgilendirilmiş onam-ları alınmış suça sürüklenen Çocuk Suçluluğunda Göç Faktörü: Adana Örneği

çocuklara, yüz yüze görüşme yöntemi ile uygulanan ‘Suç İş-lediği Belirtilen Çocukların Sos-yodemografik Özelliklerinin De-ğerlendirilmesi Anketi’ formları incelenmiştir.

İlgili anket formu, çocukların kişisel bilgilerini, eğitim durum-larını, alışkanlık durumdurum-larını, işledikleri suç tiplerini, ebeveyn-lerinin yaş-sağlık-eğitim ve eko-nomik durumlarını, oturdukları yerleri, geçimlerini ne şekilde sağladıklarını ve Adana’ya göçle gelme durumlarını tespit etme-ye yönelik sorulardan oluştu-rulmuştur. Plansız ve imarsız olarak yapılmış, tapusuz evler gecekondu olarak değerlendi-rilmiştir. Gelir durumu ile ilgili veriler değerlendirilirken 2008 Eylül ayı asgari ücreti baz alın-mıştır. 2008 Eylül ayındaki asgari ücret brüt 638,7 YTL’dir. Bunun altındaki gelir, düşük gelir olarak değerlendirilmiştir.

2008 yılının Ocak ve Temmuz ayları arasında uygulanmış olan

470 anket formu bu çalışmada retrospektif olarak değerlen-dirilmiştir. Çalışma için Adana Valiliği’nden izin alınmıştır. Ayrı-ca bu çalışmada, göçün suçluluk üzerindeki etkisini görebilmek amacı ile veriler yüzde oranlar kullanılarak tanımlanmıştır. Ya-pılan karşılaştırmalarda p değeri 0,05 altında olanlar anlamlı ka-bul edilmiştir.

BULGULAR

Bu çalışmada, olguların %96,4’ ünün (n=453) erkek olduğu ve katılımcıların %77,7’sinin (n=365) 16-17 yaşları arasında olduğu görülmüştür.

Eğitim düzeyleri incelendiğinde, çocukların %8,7’sinin (n=41) hiç okula gitmediği görülmüş, gi-denlerin %58,5’inin (n=288) de okulunu terk ettiği saptanmıştır. Olguların %64,9’unun (n=305) düşük gelire sahip olduğu, ço-cukların %44,8’i (n=210) 3-6 kar-deş sayısına sahipken, %4,7’sinin

(n=22) 10 ve üzeri kardeşi oldu-ğu, ayrıca çocukların anne ve babalarının %17,4’ünün (n=82) ayrı olduğu görülmüştür. Ço-cukların, %7,3’ünün (n=34) ailesi ile birlikte yaşamadığı, ailesi ile birlikte yaşamayan çocukların da, %45’inin (n=18) bir akraba-sının yanında, %10’unun (n=4) yurtta, %30’unun (n=12) sokakta, %15’inin (n=6) ise bir arkadaşının yanı gibi “diğer” yerlerde yaşadı-ğı anlaşılmıştır.

Çalışmaya dahil olan çocuklar-dan aileniz başka bir yerden göç-le mi geldi? Sorusuna evet di-yenlerin oranının %55,8 (n=266) olduğu (Tablo1), %17,4’ünün (n=82) ise gecekonduda yaşadı-ğı ve çocukların % 80’e (n=375) yakınının göçten sonra kurulan mahallelerde oturdukları gö-rülmüştür. Anketin uygulandığı grubun %64,3’ünün (n=302) mal-varlığına yönelik suçlar sebebiyle emniyet birimine getirildiği tespit edilmiştir (Tablo 1).

Suç türü Göç var Göç yok Toplam n % n % n %

Mala yönelik 164 %34,9 138 %29,4 302 %64,3

Şahsa yönelik 102 %21,7 66 %14 168 %35,7

Toplam 266 %55,8 204 %43,4 470 %100

Tablo 1: Göç ve suç ilişkisi Gönültaş BM, Hilal A

(3)

Göçle gelme durumu ile mala karşı suçlar arasındaki ilişki in-celendiğinde korelasyon değe-ri 0,019 bulunmuştur (Tablo 2). p=0,001 olduğu için göçle mala karşı suçlar arasında anlamlı bir ilişki görülmüştür. Bu ilişki aynı yönlüdür. Göçle gelme durumu ile şahsa karşı suçlar arasında-ki ilişarasında-ki incelendiğinde korelas-yon değeri -0,085 bulunmuştur. p=0,001 olduğu için göçle şahsa karşı suçlar arasında anlamlı bir ilişki vardır. Bu ilişki ters yönlü bir ilişkidir. Çocuk Şube Müdür-lüğüne suça sürüklenme iddia-sı ile getirilen çocukların göçle gelme durumlarının işlemiş ol-dukları suçları etkilediği

anlaşıl-mıştır. Çalışmadaki verilere göre göçün malvarlığına yönelik suç-ları arttırdığı söylenebilir ancak bu etki zayıftır.

Olguların madde kullanım du-rumları incelendiğinde, en sık olarak (%54, n=249) sigara kul-lanımının olduğu, çocukların %7,8’inde (n=36) hem madde (uçucu bally – tiner, uyuşturu-cu ve uyarıcı maddeler) hem de sigara kullanımının bir arada olduğu, %4,1’inde (n=19) sigara ve alkolün bir arada kullanıldığı, %3’ünün (n=14) ise sigara, al-kol ve madde kullandığı ortaya konmaktadır. Olguların madde kullanım oranları göçle gelme

durumlarına göre tablolaştırıl-mıştır (Tablo 3).

Olguların madde kullanım oran-ları ile göçle gelme durumoran-ları arasında herhangi bir ilişki olup olmadığına bakılmıştır (Tablo 4). Yapılan analiz sonucu, olguların madde kullanım durumları ile göçle gelme durumları arasın-da herhangi bir anlamlı ilişkiye rastlanılmamıştır (p>0,05). Ayrıca bu çocukların madde kul-lanım oranları ile işlemiş olduk-ları suçlar arasında herhangi bir ilişki olup olmadığına da bakıl-mıştır (Tablo 5). Hem malvarlığı-na karşı hem de şahsa karşı suç

Mala karşı suçlar Şahsa karşı suçlar

GÖÇ

Korelâsyon katsayısı (r) 0,019 -0,085

Anlamlılık ,001 ,001

n 299 171

Tablo 2: Olguların göçle gelme durumu - suç türü ilişkisi

Madde kullanım durumu Göçle gelme durumu Toplam

Evet Hayır

Madde kullanıyor 8 (%1,7) 1 (%0,2) 9

Sigara kullanıyor 126 (%27,3) 123 (%26,7) 249

Alkol kullanıyor 1 (%0,2) 0 1

Hem madde hem sigara kullanıyor 16 (%3,5) 20 (%4,3) 36

Hem sigara hem alkol kullanıyor 11 (%2,4) 8 (%1,7) 19

Hem madde hem sigara hem de

alkol kullanıyor 6 (%1,3) 8 ( %1,7) 14

Madde kullanımı yok 81 (%17,6) 52 (%11,3) 133

Cevap vermek istemeyenler 4 (%0,9) 5 (%1,1) 9

Toplam 253 (%54) 217 (%46) 470

Tablo 3: Olguların madde kullanımı - göçle gelme durumları

işleyen çocukların suçu ile mad-de kullanımı arasında anlam-lı bir ilişki olduğu görülmüştür (p=0,001).

Suça karışmış olan bu çocukla-rın madde kullanımı ve göç iliş-kisi değerlendirildikten sonra, Adana’ya göçle gelme durumla-rının, işlemiş oldukları suç türü ile ilişkisine bakılmıştır. Bu ilişki Tablo 5’te gösterilmektedir.

TARTIŞMA

Çalışmamızda, suça sürükle-nen olguların çoğunlukla 16-17 yaşlarında oldukları görülmüş-tür. Olguların %96,4’ünün erkek olduğu saptanmıştır. Bu sonuç

Türkiye’de yapılan diğer çalış-malar ile uyumlu bulunmuştur (13,3). Yapılan çalışmalarda ço-cukların ekonomik sıkıntılardan doğrudan etkilenen grup oldu-ğu, ekonomik anlamda kazancın düşük olması ailenin beslenme, kira, eğitim, yakacak, sosyal vs. gibi gereksinimlerini tam olarak karşılayamamasına neden ol-duğu belirtilmektedir (14,15,16). Bununla uyumlu olarak çalış-mamızda çocukların evlerinin gelir durumlarına bakıldığında, %4,5’inin hiç gelirinin olmadığı, yarısından fazlasının gelirinin ise asgari ücretten düşük olduğu görülmektedir.

Madde kullanımı konusunda, yapılan bir çalışmada, suç

iş-leyen çocukların %36,4 ile en çok sigara kullandıkları bildi-rilmektedir (17). Benzer olarak çalışmamızda suç işleme iddiası ile gelen çocuklara herhangi bir madde (zararlı alışkanlık) kulla-nıp kullanmadıkları sorulduğun-da, bu çocukların %53,4 ile en sık olarak sigara kullandıkları, bunu %8,1 ile hem madde hem siga-ra izlediği görülmektedir. Madde kullanan olguların göçle gelme durumlarına bakıldığında, göçle gelen olguların daha fazla mad-de kullanmakta oldukları görül-mektedir. Bu oranlar Pearson Ki-Kare analiz yöntemi ile de-ğerlendirildiğinde ise olguların madde kullanımları ile göçle gel-me durumları arasında herhangi bir anlamlı ilişkiye

rastlanma-Tablo 4: Olguların madde kullanımı - göç ilişkisi

Tablo 5: Olguların madde kullanımı - suç türü ilişkisi

Değer df Asymp. Sig.(2- sided)

Pearson ki-kare 11,110a 6 0,085

Likelihood ratio 12,229 1 0,057

Linear by linear association ,737 1 0,391

n of valid cases 470

Değer df Asymp. Sig.(2- sided)

Pearson ki-kare 28,864 4 0,001

Likelihood ratio 29,633 4 0

Linear by linear association 1,38 1 0,24

(4)

mıştır. Bizim çalışmamıza göre suç işleyen çocukların madde kullanımları ile göçle gelme du-rumları arasında bir ilişki yoktur. Ayrıca bu çocukların madde kul-lanım oranları ile işlemiş olduk-ları suçlar arasında herhangi bir ilişki olup olmadığına bakılmıştır. Hem malvarlığına karşı hem de şahsa karşı suç işleyen çocukla-rın suçu ile madde kullanımı ara-sında bir ilişki olduğu anlaşılmış-tır (x2=28,864; n=470;p=0,001). Ancak, bu sonuca bağlı olarak madde kullananlar, suça daha fazla eğilimlidir ya da değildir; ya da madde kullananlar daha fazla suç işlemektedir, şeklinde bir çıkarım yapılamamaktadır. Bu anlamda bulgumuz Elliott ve arkadaşlarının madde kullanımı ve suçluluk ile ilgili çalışmasın-daki çıkarımlar ile uyuşmaktadır (18). Uyuşturucu madde kullanı-mı ile soygun, hırsızlık ve mala zarar verme suçları arasındaki ilişkiyi saptamak adına yapılan bir çalışmanın sonucunda, mad-de kullanımının suç işleme eğili-mini arttırdığı görülmüştür (19). Yine başka bir çalışmada, madde kullanan çocukların suçlu olma ihtimallerinin, kullanmayanlara göre daha fazla olduğu saptan-mıştır (20). Çalışmadaki veriler ışığında, bu çocukların suç iş-lemesinde madde kullanımının etkisinin ön planda tutulması gereken bir husus olduğu ayrıca görülmektedir.

Çocukların yaşadıkları evlerin du-rumlarına bakıldığında, Elibol’un çalışmasında, çocukların %46’sı apartmanda, %17’si müstakil evde otururken, %20’sinin

gecekon-duda oturduğu belirtilmektedir (3). Benzer olarak çalışmamız-da suça sürüklenen çocukların %17,4’ünün evi gecekondudur. Elibol’un mala karşı suç işleyen çocuklar üzerine yaptığı çalış-mada, çocukların İstanbul’da oturdukları yerlerin göç olayının ve gecekondulaşmanın yoğun olduğu yerler olarak belirtmek-tedir (3). Bu çalışmada olgula-rın Adana içerisinde oturdukları mahallelere bakıldığında, %80’e yakını daha çok göçten sonra kurulan mahalleler olduğu, bu açıdan da araştırma sonuçlarının literatür ile uyumluluk gösterdiği görülmüştür.

Türkiye’de asayiş suçlarının ço-ğunluğunu (%55) mala karşı suç-lar oluşturmaktadır. Mala karşı suçlar içinde hırsızlık suçları %81,1 gibi yüksek bir orandadır (10). Çalışmamızda suç işlediği iddiası ile getirilen çocukların %64,3’ünün mala karşı suçlar-dan getirildiği, %35,7’sinin şahsa karşı suçlardan getirildiği görül-müştür. Bu, Türkiye ortalaması ile uyumlu bulunmuştur.

Şahsa karşı suçlar Türk Ceza Kanunu’na göre; öldürme, yara-lama ve şahıs hürriyeti aleyhine suçlardır (insan kaçırma, rehin alma, tehdit, aile fertlerine kötü muamele, hakaret, cinsel saldırı, taciz, fuhuş ve kumar gibi). Tür-kiye genelinde şahsa karşı suçlar içerisinde en çok yaralama olay-ları (%42,2) meydana gelmekte-dir (10). Çalışmamızda da şahsa karşı suç iddiası (%35,7) ile gelen çocukların büyük çoğunluğu ya-ralama suçundan gelmişlerdir.

Elibol’un suçlu çocuklar üzerin-de yapmış olduğu çalışmasında, çocukların %86’sının İstanbul’a belli süreçlerde göçle geldikleri-ni belirtmektedir (3). Ozen ve ar-kadaşlarının yapmış olduğu ça-lışmada da, çocukların %28’inin Diyarbakır’a göçle geldiği bildi-rilmektedir (17). Çalışmamızda, çocukların göçle gelip gelmedik-lerine bakıldığında, çocukların %55,8’inin Adana’ya göçle gel-diğini söylediği görülmektedir. Sosyoekonomik şartlara göre Adana Diyarbakır’a göre, İstan-bul da Adana’ya göre daha geliş-miş durumdadır. Göç hareketleri de sosyoekonomik anlamda ge-lişmiş ve sanayileşmenin olduğu bölgelere gerçekleşmektedir. Ülkemizde de yine aynı şartla-ra bağlı olaşartla-rak, göç doğudan batıya doğrudur. Bizim bulgu-larımız ve diğer çalışmalarda-ki bulgular karşılaştırıldığında, Diyarbakır’dan İstanbul’a doğru, göçle gelen çocuk suçluların oranı artmaktadır. Görüldüğü gibi bu oran Diyarbakır’da %28, Adana’da %55,8, İstanbul’da ise %86’dır. Son otuz yıl içerisinde Diyarbakır Güneydoğu bölgesin-den, Adana Doğu ve Güneydo-ğu bölgelerinden, İstanbul ise Türkiye’nin her yerinden göçe maruz kalmıştır (10). Çocuk suç-luluğu üzerine olan bu çalışma-larda elde edilen bulgular ile göç hareketlerinin paralel oldu-ğu görülmektedir. Yine Erkan ve Erdoğdu’nun, çocuk suçluluğu ve göç üzerine yapmış olduğu çalış-mada da, çocuk suçluluğu ile göç arasında anlamlı bir ilişki bulun-muştur (21).

Çocuk Suçluluğunda Göç Faktörü: Adana Örneği

SONUÇ

Veriler değerlendirildiğinde Ço-cuk Şube Müdürlüğüne suça sürüklenme iddiası ile getirilen çocukların göçle gelme durum-larının işlemiş oldukları suçları etkilediği anlaşılmıştır. Çalışma-daki verilere göre göçün malvar-lığına yönelik suçları arttırdığı söylenebilir ancak bu etki zayıf-tır. Bu nedenle çocuk suçlulu-ğunun önlenmesinde yapılacak mücadele çalışmalarına, göç faktörü de katılmalı ve bu nuda yeni çalışmalar ortaya ko-nulmalıdır. Göçün ve göç sonrası meydana gelen toplum düzeninin kişiyi suça ne derecede yönlen-dirdiği, bu ortamların çocukları genellikle ne tür suçlara sürük-ledikleri ve göç-sosyoekonomik-sosyokültürel etkenlerin birbiri ile etkileşimi ile ilgili çalışmalar literatüre önemli katkı sağlaya-caktır. Ayrıca, devletin göçle ilgili politikalarında öncelik, çocukla-rın gelişimi ve göç edilen yerlere adaptasyonu üzerine olmalıdır (22).

Burada şu husus ayrıca belirtil-melidir: Yapılan analiz modeline de bağlı olarak, bu verilere göre, göçün doğrudan suçluluğun ne-deni yahut göç edenlerin suça daha çok eğilimli oldukları veya suç işleyenlerin göçle geldikleri türünde bir çıkarsama yapıla-maz. Bu amaçla, uzun süreçli çalışmalar ve yeni veriler ile gö-çün ve göç sonrası meydana ge-len sosyal ortamın kişideki suça karşı eğilimi ne oranda arttırdığı gibi ayrı çalışmalara ihtiyaç var-dır.

(5)

1. Burt CL. The young deliquent, Appleton: New York; 1925. p.400

2. Siegel L, Welsh B. Social structure, process, culture and delinquency. Juvenile Delinquency: Theory, Practice and Law; 2009. p.115

3. Elibol S. The sociodemographical features of guilty children, age of 11-15, commiting property crimes: İstanbul Üniversitesi, Adli Tıp Enstitüsü; 1998. p.7 4. Çelik F. Interior immigration:1980-2000. Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi 2007; 22(1):87-109

5. Gönültaş MB. Putting forward of sociodemographical features of children, committing property crimes and violent crimes in Adana: Çukurova Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2009.p.67 6. . Hilbert R. Durkheim and Merton on anomie: An unexplored contrast in its derivatives: Social Problems 1989;36:242-56.

7. Merton R. Social structure and anomie. In: Siegel L, Welsh B. Social structure, process, culture and delinquency. 10th ed. Juvenile Delinquency: Theory, Practice and Law; 2009. p.126-8.

8. Ögel K. Drug abuse and addiction, child and adolescent disruptive behaviours: Yeniden Sağlık ve Eğitim Derneği Yayınları; 2007. p.253

9. Hancı H, Aktaş E, Akçiçek E. The effect of interior immigration on juvenile delinquency: Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yayını 1996:173-83

10. Yılmaz A, Güneyergün S. Urban

crimes in Turkey: Distribution and main characteristics: Milli Eğitim Dergisi 2006:170

11. GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı. Population movements in South Anatolian Project (GAP) zone: Ankara; 1994. p.24 12. Cafrı R. Analysis of poverty in Adana: A research with limited dependent variables: Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü; 2009. p.85-94 13. Hancı İH, Dülger E, Toy E, Demirçin S, Ertürk S, Coşkunol H. Sociodemographical features of delinquents claimed to commit crime in Elazığ: 1988-1991. Ege Tıp Dergisi 1993;32(3):354

14. Gün Z, Bayraktar F. The role of migration on the adjustment of adolescents in Turkey. Türk Psikiyatri Dergisi 2008;19(2):167-76 15. Beyazova U. Poverty and child health. Turkiye Klinikleri Journal of Pediatry Sciences 2008;4(6):41-4

16. Bezirci Ö, Orhon FŞ. Children living on the street. Türkiye Klinikleri Journal of Pediatric Sciences 2008;4(6):46-51. 17. Ozen S, Ece A, Oto R, Tirasci Y, Goren S. Juvenile delinquency in a developing country: A province example in Turkey. International Journal Of Law And Psychiatry 2005;28(4):430-41.

18. Huizinga D, Menard S, Elliott D. Delinquency and drug use: temporal and developmental patterns. Justice Quarterly 1989;6:419-55.

19. Mocan N, Tekin E. Drugs and juvenile crime: Evidence from a panel of siblings and twins. Advences In Health Economics And Health Services Research 2002;16:91-120

20. Tumban JG, Gil AG, Wagner EF. Co-Occuring substance use and delinquent behavior during early adolescence: Emerging relations and implications for intervention strategie. Criminal Justice and Behavior 2004;31:463-88

21. Erkan R, Erdoğdu Y. Immigration and juvenile delinquency. Aile ve Toplum - Eğitim Kültür ve Araştırma Dergisi 2006;3(9):79-91 22. Polat S, Evliyaoğlu N. Immigrant children. Türkiye Klinikleri Journal of Pediatric Sciences 2004;4(6):52-5

Referanslar

Benzer Belgeler

Etkileşim riskinin yüksek olduğu (4. kademe) bölge içinde ana aks ni- teliğinde olan Kalyoncu Kulluğu Caddesi hariç tüm sokaklar ortalama arazi değeri altında değere sahip

Hem suçun huku- ki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneği gelişmiş grupta hem de tekrarlayıcı suç öyküsü olan grupta istatistiksel anlamlı

Tablo 4’e göre mahkemenin aldığı tedbirler ile suça sürüklenen çocukların yaş ortalamaları değerlendirildi- ğinde, çocukların suç işleme yaş ortalamaları ile

Fiili işlediği sırada 12 yaşını doldurmuş olup da 15 yaşını doldurmamış çocukların işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamaması veya

5- Eğitim kurumu müdürlüğü, başvuru formunu onayladıktan (imza-kaşe-mühürlü) sonra istenen diğer evraklar ile birlikte İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne teslim

Genel olarak çocuğu suça sürükleyen etkenler başta çocuğun yaşadığı aile olmak üzere sosyal çevre dediğimiz çevresel faktörler olabileceği gibi; minimal

Elde edilen veriler ışığında; birçok nedenin çocukları suça sürüklediği, çocuk adalet sistemi içinde çocukların birçok aşamadan geçtiği ve çocuk

• Çocuk koruma kanununa göre suça sürüklenen çocuk, “kanunlarda suç olarak tanımlanan bir fiili işlediği iddiasıyla hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılan ya