• Sonuç bulunamadı

TIMING OF THE WOUND : A CASE REPORT

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "TIMING OF THE WOUND : A CASE REPORT"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

~EBNEM

KORUR FiNCANCI a), M.~EVKi S6ZEN a), OZDEMiR KOLUSA YIN b,c), CO$KUN iMRAG a), CEV AT OZER b)

a)

to.

istanbul TIp Fakiiltesi Adli TIp Anabilim Dait t;apa, 34390 istanbul b) Adli TIp Kummu Ba~kanhgl, Cerrabpa~a 34246 istanbul

c)

to.

Cerralip31a TIp FakUltesi Adli TIp Anabilim Dah Cerrahp~a 34303 istanbul

TIMING OF THE WOUND: A Cast: Report

Summary

In cases of death by physical violence, a major problem of whether the injurles were inflicted be:fore

death

or after it

arises to

be determined

during autopsy. It is

important

to

time the

wound

for the reconstruction of events, and this should be determined by using all means of recent researches, particularly about wound healing and repair.

The case examined was a suicide by hanging, associated with skull, rib and vencbrae fractures without any macroscopic

or

microscopic evidence

of

haemorrhage. Further investigation revealed

a

postmortem trauma during transportation of the deceased, and these fractures were attributed to the postmortem trauma, with reference to the investigation together with naked eye and histological examinations. However these data may not be available in all of the cas~s, and haemorrhage alone is not a reliable indicator of the antemortem origin

of

the wound.

The distlilction bctween antemortem alld postmortem injUries, and reeem researches about growth factors and their role in wound heal ing and repal r are studied, and discussed in consequence of this case.

Ozet

Zorlamall olUmlerde, otopsiyi yapan ad!i tip uzmamnm kar~lla~t1gl en onemli sorunlardan hin vucutta saptanan travmatik lezyonlann olu~um zamalUllIn. dolaYlslyla tHUmden once ya da soma olu~turulup

olu~turulmadlgl1lm belirlenmesidir. Ozellikle yara iyilqmesi ve Onarl!lll ile ilgili yeni ara~tlnnalar yara ya~m!ll belirlenmesinde

yararli

olabilir.

lncelenen olgu

aSI

yontemi

kullamlml~

bir intihar o\gusuydu. Otopside

a<;1

bulgularma ek olarak.

bfutasl, kot ve vertebralarda kmklar goriilmU~, ancak klllk u"lannda ne makroskopik ne

de

mikroskopik kanama saptanamalm~t1. Adli soru~lUrma derinie~tirildiginde, cesedin ta~mmasl sirasmda travmaya mann kaldlgl ogrenilmi~ ve olopsi bulgulan da degerlendiri1erek bu klflklar postmortem travmaya baglal1lTll~tl.

Bu olgu

1~lgmda

antemortem

ve

postmortem yaralann aymml

tartl~llarak, biiyiime

faktorlelinin

yara iyile~mesindcki

roW

Uzerillde durulmu~tur.

(2)

104 ~. KORUR FiNCANCI, M.~. SbZEN, b.KOLUSA YIN, C. iMRAG

GiRi~

Otopsi slrasmda antemortem ya da postmortem yara aymmmm gerekliligi ilk kez

1786 ylhnda Plenk'in

(1)

"Elementa Medicinae et Chirurgiae Forensis" adh eserinde

vurgulanarak, vital reaksiyonlarm tanlsl ve postmortem fenomenden aymml tizerinde

durulmu~tur.

Otopsinin ilk basamagmda yer alan, yaralarm makroskopik incelenmesi

~evre

dokularda kanama varhgl ile alUm ancesindeki travmamn ilk delili olabilirse de (2,3),

disseksiyon artefaktlannda kan ekstravaze olarak -amegin boyun organlarmm

~lkarI!masl

slrasmda boyun derin dokularma SlZlP-

bir zor belirtisi izlenimi

verebileceginden organlarm in situ incelenmesi ve bu ilk delilin otopsinin diger

a~amalannda

derlenecek verilerle birlikte degerlendirilmesi zorunludur (3-8). Mueller

(9) ve Laiho (10) kanamanm yanl SIra fibrin

olu~umunun

da artlk gUvenilir bir alUm

ancesi yaralanma gastergesi saYllamayacagml

belirtmi~lerdir.

Yapllan bir

~ah~mada

da

cesetlerin kafalannm lateral ve dorsal bolgelerine

ta~mma

slrasmda

olu~abilecek

nitelikte postmortem travmalar uygulandlgl ve 30 cesedin lS'inde ciltaltl, 14'Unde ise

kas

i~i

kanama meydana geldigi

bildirilmi~tir

(11).

Makroskopik ve mikroskopik olarak

kanama varhgmm alUm ancesi bir yaralanmanm kesin delili olmamaSI yam ma,

kanama yoklugunda da zamanlama

i~in

kesin karar

degi~ik

etkenler gaz aniinde

bulundurularak tUm verilerin toplanmasmdan sonra verilmelidir. Sunulan bu olgu da

ceset

ta~mmasl

slrasmda meydana gelen lezyonlar ve olaym bilinmemesi durumunda

ortaya

~Ikacak

yamlgIJar yaniinden literatUr bilgilerinde

kar~IJa~Ilan

bu tilr sorunlarl

i~erdigi dU~UniiJerek

yaymlanmasl uygun bulunmu§tur.

OLGU BiLDiRisi :

Ya§: 61

Cinsiyet: Erkek (D.~)

Olay: Evinde avizeye lelevizyon anten kablosu ile aSlh olarak bulundugu, oda yuksekliginin 2.60 m, avizenin ust Iasmma televizyon kablosunun ge~irildigi asl noktasl ile tavan arasl mesafe 30 em ve aSI noktasl ile zemin araSI mesafenin 2.30 m ol~ii1diigii, cesedin yere oturur durumda oldugu, odantn ortasmda muhtemelen kablonun avizeye baglanmasl i~in kullamlan bir koltugun durdugu olay yeri ke~if tutanagmda belirtilmi§ olup, bu olaydan yakla§lk 15 gun onee de §ahsm ila<;: i~mek suretiyle intihar giri§iminde bulundugu ve hastaneye kaldmldlgl bildirilmi§tir.

Otopsi: DI§ muayenede 155 em boyunda, 60-65 kg aglrhgmda tepesi a<;:lk klr sa<;:h, 2-3 giinliik sakalh erkek cesedinin sag ayak bilegi on yiiziinde Ix3 em'lik eski yara nedbesi, oksipital solda 2 em uzunlugunda raddi vaslfta yara ve <;:evresinde eilt erozyonu, boyunda larinks iizerinde derin olarak b3§laYlp her iki kulak arkasma dogru yUkseltiei ve yiizeyelle~iei ozellik gostererek ense ortasmda sa<;:h deri arasmda sonlanan 1 em geni§liginde telem, boyun on sag boliimiinde telemden 1.5 em yukanda 2 em.lik cilt erozyonu ve hiperemi goriilmii§ttir.

(3)

uzunlugunda kink hattl saptanml§, beyin §i§ ve iidemli bulunmu§tur. Boyun bOlgesinde hyoid kemik her iki boynuzu ve tiroid klklrdak her iki boynuzunda lo.nk, lo.nklar yevresinde 0.5 em genWiginde ekimoz goriilmii§tiir. Gogiis bOlgesinin ineelenmesinde 9.-10. vertebralar arasmda aynlma ve lo.nk saptanarak kink yevresinde kanama §iiphesi olan yumu§ak dokulardan histopatolojik ineeleme ir;in parr;a almml§!!r. Solda 2'den Tye kadar olan kotlann paravertebral hatta kink oldugu, gogiis bo§lugunda 100 ee kadar serbest kan bulundugu saptanml§, akeigerlerde subplevral pete§iyal kanamalar, kesitlerinde kopiikhi iidem SIVlSl, kalpte kubperikardiyal pete§iyal kanamalar goriilmii§tiir. Batm organlanmn ineelenmesinde, karaeigerin staz karaeigeri goriiniimiinde oldugu saptanrm§l!r. Kanda alkol ve herhangi bir toksik madde bulunmarm§ur. Histopatolojik ineelemede akeigerde hiperemi ve iidem, boyun derinde laze kanama alam saptanml§ olup kink yevresinde ozellik goriilememi§tir.

Sonur;: Oiay ile ilgili olarak yapllan ileri soru§turma eesedin ta§mmasl Slfasmda sedyeden kayarak merdivenlerden dii§tiigii anla§llml§ ve bu bilgiler l§lgmda, boyunda yiikseliei nitelikte telem ve teleme uyan eilt al!! ve derin adalelerde makroskopik ve mikroskopik olarak kanama ve organlarda anoksiye bagb degi§imler saptandlgmdan aSI eyleminin ki§i eanI! iken gerr;ekle§tirilmi§, ve oliimiin aSlya bagh mekanik asflksi sonueu meydana gelmi§ oldugu kafatasl, vertebra ve kot klnklan r;evresinde histopatolojik ineelemede de kanama saptanamadlgmdan olay ile ilgili bilgiler de dikkate almdlgmda bu lo.nklann ohimden sonra olu§tugu karanna vanlml§tlr.

TARTI~MA

Zorlamah ollimlerde, otopsiyi yapan adli hp uzmamnm

kar~lla~hgl

en onemli

sorunlardan biri vlicutta saptanan travmatik lezyonlarm

olu~um

zamamnm, dolaYlslyla

oltimden once ya da soma

olu~turulup

olu§turulmadlgmm belirlenmesinde

kar~lla§llan

glic;:lliklerdir. Olaym sentezinde yara ya§l bliylik onem

ta~lyacagl

gibi makroskopik ve

mikroskopik bulgularm yorumlanmasl yonlinden de olay ile ilgili tUm bilgilerin

derlenmi§ olmasl zorunludur.

Bir yaralanmada lokal reaksiyonlann

~iddeti,

yaralanmanm aglrhgl, gec;:en slire,

yaralanan dokunun vasktilarizasyonu, enfeksiyon veya yabanci cisimlerin varhgl gibi

etkenlere bagh olarak degi§eceginden slire ve/veya yara boyutlanmn doku

reaksiyonunun geli§imi ic;:in yeterli olmamasl yaranm ollimden sonra olu§tugunu

dli§lindlirebilir. Klic;:lik kontUzyonlarda hlicresel zarann azhgl nedeniyle lOkosit goc;:li

yetersiz olabilecgi gibi, aglr yaralanmalarda da dola§lm yetmezligi yamh engelleyerek

ya da tam tersine oltimden sonra olu§an yaralarda smuh olmakla birlikte gortilebilecek

bir marjinasyon ve lokosit goc;:li aymcl tamYl glic;:le§tirebilir (3,5,7,12,13).

Aymcl tanl ic;:in arhk daha ileri incelemeler gerekmektedir. Yara iyile§mesindeki

tUm evreler

ara~hnlarak

adli hpta yararlamlabilecek olanlar benimsenmelidir. Yalmz

makroskopik ve mikroskopik inceleme He kanama ve inflamasyon varhgmm

kamtlanmasl

yeterli

olamamaktadlr.

Hlicre

dlizeyindeki

yanltm

saptanmasl,

Raekallio'nun (14-19)

c;:ah~malarmda

belirtilen enzim reaksiyonlannm mikroskopik

olarak gosterilebilmesi, klasik histolojik incelemelerin yanl Slra yapIlacak histokimyasal

(4)

106 ~. KORUR FiNCANCI, M.~. SOZEN, O.KOLUSAYIN, e. iMRAG

ve immilnohistokimyasal incelemeler ve giderek yara

iyile~mesinin

molekiller dUzeyde

tammlanmasl aymcI tam

i~in

zorunluluktur.

Y

ara

iyile~mesi

ve onarlm silreci yaralanmaYI izleyen en klsa silrede

ba~lar

ve

dokuda iyilqmeyi, OnarIml aktive eden kimyasal mediatOrier ve aktif makrofajlardan

a~lga ~lkan

makrofaj kokenli bUyilme faktOrieri vaskiller permeabiliteyi arttJrarak

anjiogenezin ilk basamagml

olu~turur

(12,13,20,21).

Plhtlla~ma

SIrasmda

a~lga ~lkan

fibrinapeptidler kemotaktik etki gosterirken (22), fibrinoliz srrasmda

a~lga ~lkan

fibrin

Ylklm ilrilnleri ve makrofajlardan

a~lga ~Ikan

bazik fibroblast biiyiime faktoriiniin de

anjiogenezde onemli rol oynadIklarI yapIlan

~ah~malarla gosterilmi~tir

(12,13,23). Go,

yani duragan hiicrelerin hiicre siklusuna katJlmasml saglayan, hilcre proliferasyonunu

etkileyen epidermal biiyiime faktOril, trombosit kokenli biiyiime faktOrii, fibrinoblast

biiyiime faktOrieri, sitokinler yaralanmadan klsa siirede sonra dokuda

a~lga ~lkmaktadlr

(12,13). Parafin bloklarmdaki dokularda epidermal biiyilme faktoril

r

eseptoriiniin

immiinohistokimyasal yontemlerie, radyo-ligand baglama testleri ile sapta

n

dlgl

bildirilmi~

(24), immiinohistokimyasal yontemlerle ilgili ileri

~ah~malar

yapJlml§tir

(25).

Sunulan olguda olaym bilinmesi travmatik degi§imlerin

OI

Lim

sonrasma

tarihlenmesini ve boylece orijinin intihar olarak belirienmesini

saglaml~

olmakla

birlikte, bu tilr bilgiler varolmadlgmda eldeki otopsi bulgularmm

b

u

sonu~ i~in

yeterli

olamayacagl goriilmektedir. Son

~ah§malarda

belirlenen, doku hasarma hiicresel ve

molekiller dilzeydeki yamtlarm yara ya§l

i~in

kullamlab

i

liriigi, b

u

yonde adli tibbi

ara~hrmalara giri~me

ve kullamlabilirlik slmriarIm

~izme

geregini ortaya koymaktadlr.

KAYNAKLAR

1 Plenk (1786) Elementa Medicine et Chirurgiae Forensis, Locus cit: Orsos, F(1935) Beitr.Pathol., 95: 163-.

2 Pelty, C.S. (1980) in Modern Legal Medicine, Psychiatry, and Forensic Medicine (Curran, W.J.,

McGarry, AL., Pelty, C.S., ed.s) pp.363-489, F.A Davis Company, Philadelphia.

3 Raekallio, 1. (1977) in Forensic Medicine VoU (Tedeschi, e.G., Eckert W.G., Tedeschi, L.G., ed.s) pp.22-28, W.B. Saunders Company, Philadelphia.

4 Fatteh, A (1973) Handbook of Forensic Pathology, pp.66-81, 1.B. Lippincott Company, Philadelphia.

5 Gordon, I., Shapiro, H.A, Berson, S.D. (1988) Forensic Medicine A Guide to Principles, 3 rd edn., pp.242-248, Churchill Livingstone, Edinburgh.

6 Simpson, K., Knight, B. (1985) Forensic Medicine, 9th edn., pp.48·70, Edward Arnold Ltd., London. 7 Moritz, AR. (1942) The Pathology of Trauma, pp.93-99, Lea Fesiger, Philadelphia.

(5)

9 Mueller, B. (1964) Acta Med.Leg.Soc., 17: 43 (L.cit.Raekallio, J.) 10 Laiho, K. (1967) Ann. Acad.Sci.Fenn., 128: 1 (L.cit.Raekallio, J.) 11 Naeve, W., Bause, H.W. (1974) Z.Rechtsmed., 74/3: 187-195

12 Cotran, R.S., Kumar, V., Robbins, S.L. (1989) Robbins Pathologic Basis of Disease, 4th edn., pp.39-86, W.B. Saunders Company, Philadelphia.

13 Kumar, V., Cotran, R.S., Robbins, S.L. (1992) Basic Pathology, 5th edn., pp.47-60, W.B. Saunders Company, Philadelphia.

14 Raekallio, J. (1960) Nature 188: 234-235.

15 Raekallio, J. (1961) Ann. Med.Exp.Biol.Fenn., 39 (Suppl.6): 1-105. 16 Raekallio, J., Makinen, P.L. (1067) Ann. Med.Exp.Fenn., 45: 224-229. 17 Raekallio, J. (1969) Acta Pathol.MicrobioI.Scand. (A), 75: 415-422. 18 Raekallio, J. (1972) Forens.Sci., 1: 3-16.

19 Raekallio, J. (1973) ZRechtsmed., 73: 83-102.

20 Knighton, D.R., Fiegel, V.D. (1989) Am. Rev.Respir.Dis., 140 (4): 1108-1111. 21 Tracey, K.J., Vlassara, H., Cerami, A. (1989) Lancet, 1: 1122-1126. 22 Rowland, F.N. (1985) Curr.Eye Res., 4: 537-553.

23 Thompson, W.O., Harvey, J.A., Kazmi, M.A., Stout, AJ. (1991)1.Pathol., 165: 311-318.

24 Gullick, W.J., Hughes, C.M., Mellon, K., Neal, D.E., Lemoine, N.R. (1991)1.Pathol., 164: 285-289. 25 Scott, R.J., Hall, P.A., Haldane, 1.S., Noorden, S., Price, Y., Lane, D.P., Wright, N.A. (1991) IPathol.,

Referanslar

Benzer Belgeler

locales of quick shift in the arrangement close to the end Focuses or some inside Focuses with width O(1) as 0 in the uniquely irritated two-point limit esteem

In conclusion, chest wall tumors, particularly those arising from bones, require histologic assessment to be considered benign since the differential diagnosis of

In this article, we report a case of mucous gland adenoma arising from the left upper lobe bronchus, which was initially misdiagnosed as pneumonia in the light of

Cardiac magnetic resonance imaging (MRI) showed lipomatosis and thickening in the interatrial septum and subepicardial region (Fig.. Lipomatous hypertrophy of the interatrial

On bir yaşında erkek hasta boyun orta hatta iki adet şişlik yakınmasıyla başvurdu, iki yıl önce dış merkezde tiroglossal kanal kisti total eksize

In conclusion, glial heterotopia represents a rare entity and should be included as one of the dif- ferential diagnosis of a congenital lesion of the tongue

Şeker piyasasını çok ciddi ve et­ raflı bir kontrole tabi tutarak, fırsat tan İstifade yapılmaya kalkılacak ka­ raborsayı daha uyanırken bastırmak!. # Ahmet

In an old female patient presenting with a large cystic pelvic mass, lymphangioma of the fallopian tube should be considered as a possible diagnosis. And