• Sonuç bulunamadı

Milli birlik

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Milli birlik"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

r

“t T

MİLLÎ BİRLİK

P aray ı aldık. T ekneyi m ükem m el s u re t­ le tam ir e ttik . T ekneyi bu sefer S a lıp a /arı önünde bir y ere dem irledik. T eknenin kaderi h âlâ b itm em işti. O rada da "S ey r-i S efain" ad ın d ak i D evlet Deniz Yolları ('em ilerinden biri bizim tek n ey e çarp tı ve teknem iz gene y aralan d ı. O zam an Seyr-i Sefain (Deniz Yolları) M ü d ü rü İngiliz H üseyin Bey ad ın d ak i zâtı tan ırd ık . H üsey in Bey, bizim tek n ey i tersan ed e bir güzel ta m ir e ttird i ve bize teslim etti. T ekne uzun zam an bize hizm et ettiy d i.

B ü tü n bu sıra la rd a ben Ü s k ü d a r'd a n taş ın m a k zo runda kaldım . B iraderim m erhum 1922'de v efat etti. K ışın karşı ta ra fta bir yere taşın d ık . Ü sk ü d a r’a, o da B a g la rb aşı'n d a k i köşküm üze (Selim iye Polis S a n a to ry u m u olan bina) gider ve üç ay k a d ar orada kalırdık. M ısır'd a olan am cam ız da yazı geçirm eye bu köşke gelirdi. Peder m erhum b u ra d a v efat etti. B en şahsen k u lü p işleriyle u ğ ra la m a d ığ ım için b aşkanlığı b ırak tım . V ah d et a d ın d a bir arkadaşım ız — ki. H alk P a rtis i'n d e n belediye âzâsı o lm u ş tu — başk an lığ a geldi. Ben 192.3’te T ü rk iy e İd m an C em i­ yetleri İttifa k ı k u ru cu ları a ra sın d a vazife alarak bu k u ru c u la r Ali Sam i Yen, Y usuf Ziya m erhum ve ben duacınız) k u lüp b aşk an lığ ı seviyesinden daha ayrı vazifeler aldım . V ahdet m erhum o zam an k u lübün işgal etm e k te olduğu karakol binasını h ü k ü m etin em riyle ter- kctti. D aha so n ra kulü b ü n profesyonel olduğunu öğrenerek üzüldüm dü.

A nadolu K u lü b ü 'n d ek i hizm etlerim ve h atıralarım b u ra d a b iterk en , bu yazılu n neden yazdığım ı izaha fırsat buldum .

B undan bir ay k a d ar evvel b an a bir genç m ühendis telefon ederek, A nadolu K ıılübü'nün b aşk an ı o lduğunu ve kulü b ü n geçm işi h ak k ın d a kendisine m alû m at verm em i istedi. Eve geldi, k o n u ştu k . K ulüp idaresinin hâlâ m uzbut ve m u n ta ­ zam olduğunu, Ü sk ü d arlıların kulübe sahip çık tık ların ı haltıı geçenlerde A n a ­ dolu Sitesi sah a sın d a E d irn e tak ım ıy la o y n an an m aça 30 binden fazla seyirci geldiğini, bir kısm ının d ışa rıd a kaldığını an la ttı. Sevindim ve şim di g ü llün şa rtla rı

içinde m u n ta z am bir k u lü p halinde olan eski k u lü b ü m ü n bu k ısa tarihçesini yazdım .

B ununla, 1908'de resm en k u rulm uş olan T ü rk iy e 'n in bu en eski kulüplerinden A nadolu K ulübü ne bir hizm et edebil- diysem ne m u tlu bana!

Bu sa tırla r, v ak tiy le Ü sk ü d ar gibi nisb eten fakir bir sem te m u n tazam bir kulüp k u rm an ın ve iyi sp o r yap m an ın ne gibi z o rlu k lar ve engellerle k arşılaştığ ın ı gö sterm esi b a k ım ın d an çok öğreticidir. B u işlerle u ğ raşan ların o kum alarını ta v s i­ ye ederim .

Bu yazım ı o k u d u k ta n so n ra A nadolu K ulübü B aşk an ı b an a işgal senelerinde kulübün A nadolu h a re k â tın a yardım cı o lduğunu öğrendiğini söyledi. B u gizli bir h akikatin şim di açık lan m ası hakkım b an a v erm işti.

E v et! dedim , b ilh assa Rıza S ueri’nin küçük kardeşi Ş e v k e t b u işte çalışm ıştır. Şim di bu çocuğun ru h u n a rah m etler diliyorum ! dedim .

NASUHİ KAPTAN

T

Ü R K İY E gibi hele son yüzyılda her tü rlü siyasa) ve çeşitli değişik likiere. sayısız sık ın tılara u ğ r a ­ m ış, m esela 1908’den bu y an a 4-5 defa harb<* g irm iş ve senelerce h arp halinde y aşa m ış bir m em leketin e v lâtları içinde pek ço ğunun biyog ra fy a sı , yani hayat hikâyesi birer m acera rom anı teşk il eder.

Benim ra stg ele 5-10 a rk ad a şım var ki, bunları ara sıra a n la ta ra k " h a tıra la r serisi’ ni z en g in leştiriy o ru m . İşte b u n la r­ d an birini b u g ü n , kendi iznini alm ad an ele aldım . E ğ er bu n d an dolayı bana herhangi bir sebeple kızarsa hem en özür diler, b a ­ ğışlam asın ı rica ederim .

Ü sk ü d ar'd a D oğancılar sem tinde iki d e rg âh (tekke) v ard ı. Birisi N asuhî Der g âh ı. O d a h a y u k a rıd a , P a şa k a p ıs ı’nın hemen y a n ın d ay d ı. H âlâ bina d u ru r. Sanırım d e rg â h binası ailenin şahsî m alıy ­ m ış.

geçmiş zaman olur ki...

BURHAN

FELEK

S

D iğer d e rg ah D o ğ a n c ıla rd a , küçük D oğancılar (ö m ii y a n ın d a y d ı. Ben bu d e rg âh a hiç g itm ed im . A m a her iki d erg âh ın çocukları a rk a d a şım d ı. N asuhî - D ergâhı nın şeyhi A la â ttin Bey m eşhur a v u k a t ve Ü sk ü d ar m ezarlıklarını lâyık olduğu h ü rm ete k a v u ş tu ra n çalışkan, h ay ırsev er bir z a ttı. K üçük kardeşi R ü k n ettin N asu h o ğ lu , A dliye B a k a n lığ ı­ na k a d a r y ü k se ld iy d i. A ğ ab ey leri, z en n e - rim Ş em settin Bey le y a ş aykırılığım ız sebebiyle m ünasebetim iz pek y o k tu .

D iğer d e rg âh a gelin ce... O nun şeyhi, sanırım a y n ı zam an d a bir d evlet m em uru olan S a it Efendi ism inde pek h o şso h b et bir z a ttı. Uç oğlu v a rd ı. —İsim lerde y anılabilirim — V eysî. N asu h î, M esut. Veysî d ev let m em u ru y d u . M e su t da m im ar o ld u .

H ikâyesini yazacağım N asu h î benim le y a ş ıttır. Ü s k ü d ar İd ad isin d e b erab er okud u k , b erab er b itird ik . B abam m erhum beni de. onu d a z a t işleri m ü d ü rü olduğu E v k af N ezareti'n e (V akıflar B ak an lığ ın a) m ü lâzim eten (kadrosuz m em ur) a lm ıştı. N asu h î, hangi ruhî teşv ik in tesiriyle o lduğunu benim ve onun k eşfed em ed iğ i­ miz bir hevesle e v k aftak i işini te rk e tti ve o zam an adı " T ica ret B ahriye M ek teb i" olan K a b a ta ş 'ta k i Sivil K a p ta n lık M ek te­ bi'ne k a y d o ld u .

N asuhî bu i<* y ap ark en v ey a y ap m ad an evvel, bizim Ü sk ü d a r'd a m e ş ru tiy e tte n evvel k u rm u ş • olduğum uz " O rta o y u n u " k o lunda "Z enne A n n esi" denilen kocakarı rolüne ç ık a rd ı. B unları sayıp dökm em in sebebi, N asu h î ile ark ad aşlığ ım ızın sadece m ek tep ve sem t a rk ad a şlığ ın d a n da ileri o lduğunu a n la tm a k tır. N asu h î bu sö y le­ d iğ im rolde çok m uvaffak olurdu.

N asuhî T ic are t B ahriye M ektebi nde sanırım 3 v ey a 4 sene okudu ve m ülazim k a p ta n olarak m ezun oldu. N asu h î'n in bu m esleği seçm esinde tesiri olup olm adığını kestirem ed iğ im bir bahriyeli ak rab a sı v a rd ı. Bu z a t Nezir K a p tan adıyla B ahriye de ün salm ış deniz su b ay ların - d a n d ı. B ir el k alınlığında bileği olan N ezir K a p tan , d em ir boruları bükecek k a d a r k u v v e tliy d i. Belki, N ezir K a p ta n 'ın k u v ­ veti ve şö h re ti, N a su h î'n in de k a p ta n olm asında etkili olab ilm iştir.

N asu h î B ey, m ektebi b itird ik te n sonra bir h u su sî a rm a tö rü n hizm etine üçüncü k a p ta n o larak gird i. Bu k u m p an y a n ın adı “ (iü m ü ş y a n K u m p an y ası" idi. Gem i bir nakliye leb iy d i. G em inin adını b iliy o r­ d u m am a u n u ttu m . İngilizce bir isim o lduğunu iyi biliyorum . O halde, belki de b ay rağ ı d a İn g iliz’di.

N asu h î K a p tan , bu gem ide üçüncü veya m ülazim k a p ta n olarak h izm et ed erk en bir seferinde g aliba B u lg a ris ta n ’d an veya K arad en iz'in o tara fla rın d a bir lim anından gem iye sığ ır y üklem işler. G em ilerle h a y ­ van naklinin ayrı bir Usule tâbi olduğunu h arp esn a sın d a ö ğ re n m iştik . Bu ayrılık şundan ib a re ttir: H a y v an la r a y rı ayrı b a k slara , yani iki tara fı k apalı yerlere iyice b a ğ la n ac a k . Bizim N a su h î'n in bindi ği gem ide buna riayet edilm em iş. Kim etm e m iş? T abiî n ak liy a tı y a p tıra n kişi veya şirk e t. H a y v a n la n ra stg ele a m b a rla ­ ra d o ld u rm u ş la r ve b a şların d an b irer iple b ağ lam ışlar.

D evam ı var

Referanslar

Benzer Belgeler

Bunun için Akşemsettin gibi her gün yüreğimizi pirüpak etmeli, Rabb'imize ram olmalıyız. Bunun için Fatih gibi hedefimize ulaşana kadar durmadan, dinlenmeden, fitneye

Bu seçimlerde, CHP oyların yüzde 36,7’sini alarak 173 milletvekili çıkarırken, DP’nin devamı niteliğinde olan Adalet Partisi oyların yüzde 34,7’sini alarak 158

06-08 Şubat 2002 Bildiri, Günümüzdeki Sosyo-Ekonomik Sistem İçerisinde Yerel Yönetimlerde Değişen Çevre-Yitirilen İnsan, Çağdaş Kentler ve Yerel Yönetimler

İskenderun Teknik Üniversitesi Rektörlüğüne İstanbul Arel Üniversitesi Rektörlüğüne

SİİRT ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜNE SİNOP ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜNE SİVAS BİLİM VE TEKNOLOJİ. ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜNE SİVAS CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ

Doğal Sayılar Basamak Değeri-3. Kaç tane

Doğal Sayılar Basamak Değeri-5. Nesneleri sayınız,

A) Devlet, gücünü millî birlik ve beraberlikle sağlar. B) Milli birlik ve beraberlik, bireyleri ayrıştırır, ötekileştirir. C) Milli birlik ve beraberlikle, ülkeyi bölmek ve