...
Y
f
| TARİHTEN
SAHÎFELER |
1
K a r a a ğ a ç Y a l ı s ı
Yazan:
Haiûk Y. Şshsavaroğlü
Eski İstanbullular ilk ve son b a h ar m evsim lerini Haliç y alı larında geçirirlerdi. K ıyılar renk 'r e n k yalılarla, çiçek bahçelerile
süslüydü.
16 ncı asırda Eyüb, Bahariye, K araağaç ve Sütlüce sem tlerin de m eşhur devlet ve ilim adam larının yalıları, bahçeleri vardı. Sokullu Mehmed Paşa, E büs- suud Efendi K araağaçta o tu ru r lardı. Ebüssuud Efendi, çam a- ğaçlarile, gül tarh larile süslü bağında m eşhur tefsirini yaz mıştı.
Haliçte Tersane Sarayı ismile de anılan A ynalıkavaktan, K â- ğıdhane kasırlarından ve B aha riyedeki Sahilsaraydan başka Osmanlı padişahlarına m ahsus bir de K araağaç yalısı vardı.
Bir karaağaç korusile çevrili olduğu için bu ismi alan saray, evvelce D efterdarzade İbrahim P aşanın bahçesiydi. IV. M urad, b urayı sever ve sık sık karaağaç korusuna tenezzühe giderdi.
K oru padişahlara intikal e ttik ten sonra ve zam anla güzel ve ilâve inşaatla süslendi. Haliç k ı yılarının pek rağbet gördüğü 18 inci asır zarfında K araağaç sa rayı da m üteaddid ilâvelerle ve tam irlerle daim a bakım lı bir halde kaldı.
III. Ahmed bahar m evsim le rinde b ir m üddet Tersane S ara yına ve sonra da K araağaç yalı sına giderdi. Karaağaç Sarayı, H ırakişerif odası, Hâsoda, H a rem , S ilâhtarağa dairelerinden
başka Hazineli koğuşunu. H a zine K ethüda dairesini, K ilârlı A ğalar koğuşunu, K ilâr K eth ü dası odasını, Seferler koğuşunu, Hâsoda koğuşunu, K apıcılar dai resini vesair binaları ihtiva e diyordu.
H er daire ayrı bir şekilde plân lanm ıştı. S ilâhtarağanm d aire sinde süslü bir oda, deniz ü s tü n d e sofa, bahçe tarafında da odalar vardı. Sarayın bazı d aire lerinde ocaklı odalar da b u lu nuyordu.
Sarayın heyeti umumiyesi yük sek d u v arlarla hududlanm ıştı. H arem dairesinin (derya ta ra fında, du v ar üzerinde de havale duvarı) m evcuddu. H arem ta ra fındaki kasırlardan biri (H âka- niye k asrı) ismini taşıyordu.
Deniz tarafında ön kısm ı k a zıklar üstüne kurulu olan D ai- rei H üm ayunun direkli bir d i
vanhanesi, m üteaddid odaları vardı. K agir olan alt k atta pen cerelere de yarım kafesler ko nulm uştu. Alçak olan üst kat pencerelerine nakışlı kepenkler takılıydı. K asrın m eydana n a zır cephesinde, aşı boyalı bir parm aklık bulunuyordu.
Sarayın padişaha m ahsus h a m am ından başka, Hazineli h a mamı, K ilârlı hamamı, m ü tead did su depoları ve bahçesinde çeşm eler vardı. Hazineli koğu şundan sonra ve dağ tarafında bulunan Hazine K ethüdası ağa yerine gitm eden evvel üzeri ça tılı, geniş saçaklı b ir çeşme b u lunuyordu.
Hâsoda koğuşu yanında (Ci- hannüm alı daire) iki katlıydı. K apıcılar dairesi kara tarafın - daydı. K apının yanında koğuş ağalarının odaları vardı.
S arayın ön kısm ında güzel bir taş rıhtım m evcuddu. R ıhtım ü
zerinde dairei hüm ayuna giri lecek parm aklıklı b ir kapı y a
18. asırda Haliç kasırlarından biri
pılmıştı. R ıhtım ın yeri İbrahim H anzadelenn yalısı tarafında, diğeri de (D airei H üm ayun) ö nündeydi. B unlardan birincisi
(K azıklı iskele) diğeri de (İs- kelei Cedid) diye anılıyordu.
S arayın harem dairesinde bir kapının üstünde III. Ahm edin şu beyti yazılıydı:
Kad dilber gibi dil eğlencesi Gamküsarım Karaağaç bahçesi
S aray m uhtelif devirlerde ta m irler'g ö rd ü . 1744 de Hacı M eh med Rakını Efendi tarafın d an yapılan tam irde b ir çok d aire lerin çatıları, ham am ların k u b beleri değiştirildi. Pencere k e- penklerinin, tavanların, döşeme tah taların ın da ekserisi elden geçirildi. Babüssaade b u esnada esaslı b ir onanm a tâbi tutuldu. B inalar aşı boyasile yeniden ho- yanmış, nakışlar tazelenm işti.
H âkaniye kasrının tam iri m ü- nasebetile Rakım Efendi b ir de tarih düşürm üştü.
1769 tarih in d e K araağaç Sa ray ı yeniden tam ir edildi ve b u nu 1776 senesinde ufak b ir ta m ir takib etti.
P adişahlar b ir saraydan bir saraya göç ettik leri vakit sad râzam lar kendilerine hediyeler verirlerdi. I. A bdülham id 1777 yılında K araağaç sahilsarayına gittiğinde Sadrâzam Mehmed Pa şa ile, D arüssaade Ağası k endi sine güzel at takım ları hediye etm işlerdi.
K araağaç sarayı III. Selim dev rinin sonlarına k ad ar devam e t ti. Bu devirde tu tu lan b ir bos- tancıbaşı defterinde saray ve e t rafındaki b in alar şu şekilde gös terilm ektedir (K araağaç saray-i hüm ayunu, İb rah im Hanzade Beyin yalısı, İbrahim Hanzade Osman Beyin yalısı, B ahir Efen di yalısı, Sütlüce iskelesi.)
İbrahim H anzadelerin yalısı, Sokullu M ehmed Paşadan k a l m aydı. T ürlü tam irlerle, tâ d il lerle şeklini değiştirm iş bulunan binada torunları, Paşanın bir göm leğini, kılıcım ve sadaret m ühürünü m uhafaza ediyorlar dı. Yalı, bir yangın neticesinde yanm ıştı.
III. Selim zam anına k ad ar p a dişahların b ah arları göç ettik leri K araağaç sarayı sonradan ra ğ bet görmez olmuş ve h arab ol m ağa başlam ıştı. II. M ahm ud devrinde K âğıdhane im ar edilir ken K araağaç sarayının enkazın dan istifade edilmiş ve bu su retle saray tam am en yıkılm ıştı.
A sakir-i-M ansure-i Muhammedi ye için yapılan kışlalara lüzum lu taşlard an b ir kısm ı da K araağaç sarayından alınm ış ve b u su re t le burası boş bir arsa halinde kalm ıştı.
Bostancıbaşı H alil Ağa sonra dan, Sarayın bahçesinin bir k ıs m ında bir kışla bina ettirdi. S a ray ın bir ham am ı h arab bir h al de uzun zam anlar kalm ıştı.
II. M ahm ud zam anında tu tu l m uş b ir bostancıbaşı defterinde eski saray ve civarındaki bin alar şu şekilde zikredilm ektedir: (Ba hariye kasrı, K araağaç sarayı arsası, M üceddeden bina ve ihya b u yurulan K araağaç Bostanyan K u lları Ocağı, em lâk -i H üm a yundan Yusuf Efendi bahçesi, Üç Çeşm Beylik Şalopeler k a yıkhanesi, İbrahim Hanzade Y u suf Bey yalısı, tüccardan H asır- cıbaşı Em in Ağa yalısı, Kormoz Değirmeni, Sütlüce iskelesi )
K araağaç sarayının bir de (A r zuhal taşı) denilen b ir sütunu vardı. Padişahların, K araağaca göç ettikleri m evsim lerde h acet leri olanlar arzuhallerini getirip bu taş üzerine k o y arlar ve m a beyinciler de bu arzuhalleri alıp padişaha takdim ederlerdi.
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi