M A G A Z İN o
16 ARALIK 1980 O
--- — --- — --- -
"ÎT. T20
o
TV
Oktay Rifat: «Şiir bir özdür,
düzyazıyla da verilebilir»
O KTAY RİFAT
DAĞIN
ARDI
GÜNEŞLE YÜKLÜ TAK A YELESİ AK KÖPÜKLÜ A T BANA DENİZİ A N LAT TO P R A Ğ A GİREN DEMİR TR A K TÖ R YA DA SABAN BANA BALÇIĞI G ETİR İNSAN ETİNİ YAPAN NED EN YANARSIN ORMAN VE SEN G Ö K TE SÜZÜLEN B U LUT ÖLDÜM DÜŞELİ DERDİNE AŞIR BENİ DAĞIN ARDINA
(BİR CİGARA İÇİMİ’NDEN)
D o İran HIZLAN
S
edat Slmavi Vakfı yat Ödülü'nü «Bir Cigara Edebi İçimi» adlı şiir kitabıyla kazanan Oktay Rifat Cumhur! yet'in sorularını yanıtladı.■ Şiir nedir Tanımını ya par mısınız?
— Nurullah Ataç bir gün ba na şöyle demişti: «Otobüs bek ledik durakta sözü şiir değil dir. Ama otobüsler bekledik duraklarda deyince birdenbire şiir oluverir.» İnsanın İnsana kulluğu yok edilmelidir, bu çağ rı bizdendir sözü şiir değildir. Buna karşılık, yok edin insanın insana kulluğunu / Bu davet bizim sözü şiirdir. Neden? Çûn kü otobüs bekledik durakta eö züyle insanın insana kulluğu yok edilmelidir, bu çağrı biz dendir sözleri her türlü duygu sal yükten yoksundur, kurudur, öbürleriyse heyecan yüklüdür. İnsanın Ic yapısına bakılırsa bir akıl vardır başta, kavram lar arasında İlişkiler kurulan yer, soğuk ve heyecansız ül ke. düzyazının diyarı. Düzyazı aklın dilidir. Doğrular bu dille aranıp bulunur, tartışmalar bu dille yapılır. Akıldan yüreğe doğru İnmeye başladınız mı. diyeceğim, kavramlar ülkesin den çıktınız mı, dil susar, ca nın en üst perdeden en alt per deye dek uzanan titreşimleri, öfkeleri, sevgileri tutkuları dı şa vurmak için sanatın dilini
bekler. Az daha aşağılara İner seniz bir bataklığa saplanırsı nız. Bilinçaltıdır orası. Tümüy le suskundur. Ancak gerceküs tücülerln automatisme psyc hique dedikleri yolla ham ola rak boşaltılır. Bu tekerleme den sonra gelelim şiirin tanımı na. Şiirin tanımı sanatın tanı mına bağlıdır. Çünkü şiir güzel sanatların bir koludur. Mallar mé en yücesidir, ilkidir, diyor. Hegel'se değişik sözcüklerle sa natı hep bir biçimde tanımlar. Birinci tanım: Varlığının ama cı ruhu yansıtmak olan her nesne sanat yapıtıdır. (Bernard
Teyssödre’in Hegel estetiği, Presses Universltaires de Fran ce, sahife 1). Ayni kitaptan ikinci bir tanım: Sanat, ruhun duyu organlarıyla algılanooilir hale dönüşmesidir. Başka bir tanıma geçmeden önce Hıristi yanlığa özgü bir kavramdan söz etmemiz gerekir: incarna- tion. Bu Tanrı'nın ete kemiğe bürünerek İsa Peygamber ha line dönüşmesi demektir. He gel, sanatı bu olaya benzeti yor. Sanat ruhun maddeleşme si, nesnelleşmesi, incarnation’- udur diyor. Yonudo mermer o- luyor ruh. müzikte ses,
mjmor-lıkta uyum ve ölçü, şiirde söz. Bilirim, ruh sözcüğü sevilmez. Can diyebilsek keşke bunat Bu tanımı kabullenmek için İl le de ruhçu ya da Ideacı olma ya gerek yoktur. Biz bu tanımı kabullenirken ruh madde mi dir, yoksa başka bir İlkeden mi kaynaklanır sorununu bir yana itiyoruz. Ruh ister madde nin ürünü olsun, İster ayrı bir ilkeden kaynaklansın, ruh de nilen bir olaylar zinciri vardır ve ruhbillm bu olayları İnceler. Hegel’e göre şiir ruhun söze dönüşerek nesnelleşmesi, algı
lanabilir hale gelmesidir. Va léry Baudelaire'in Şer Çiçek- leri'ne yazdığı önsözde: «Tarih, bilim, oktöre ruhun diliyle sergi lenmekle hiç bir kazanç elde etmez.» derken şiiri ruhun dili olarak tanımlar. Çok uzattık, ikinci soruya geçelim.
■ Bir Cigara İçimi’nde ve yeni yayınlanacak kitabınız E - lifli'de düzyazı bir örneklerimiz ayrı bir ustalık lezzet taşıyor, Düzyazı şiir üzerine düşünce leriniz?
— Yukordaki konuşmaları mızdan sonra düzyazı ve şiir ayrımının bir vezin ve uyak işi olmadığı anlaşılmıştır sanırım. Şiir bir özdür, düyazıyia da ve- rilebifir. İçeriktir önemli olan. İçerik derken kavramsal içeriği, başka bir deyimle, anlamı de ğil duyarlılık yükünü anlatmak istiyorum. Hegel şöyle diyor: «Her türlü insan işinde olduğu gibi sanatta da içeriktir son sözü söyleyen.» Ancak yukar- dak| tanımlar göz önünde tu tulursa anlaşılır Hegel'in ne demek istediği.
• Sedat Simavl Vakfı Ede biyat Ödülü’nü kazandınız, ö - düilerin şairi ve yapıtını geniş okur yığınına ulaştırmada bir işlevi olduğu kanısında mısı nız?
— Ödüllerin yapıtlarrmızm daha çok okunmasında bir et kisi olacağını sanıyorum. Bu bakımdan aldığım ödül yararlı olmuştur.
• Şiirinizi besleyen kaynak lar nedir diye sorsak bir açık lama yapabilir misiniz?
— Kitaplar diyebilirim kısa ca.
«Donumdaki Pora» oyunundan
bir
sahne-Ankara Oyuncuları, perdelerini yarın açıyor
İSTANBUL, — Ankara Oyuncuları per delerini yarın Muzaffer İzgü’nün Türk Dil Kurumu Mizah Ödülü’nü kazanan «Do numdaki Para» adlı yapıtından sahneye u- yarlanan yapıtıyla açıyor.
Oktay Güzeloğlu’nun Izgü’nün yapıtın dan sahneye uyarladığı oyun güncel konu lan. pahalılık, işsizlik gibi toplumsal olgu lorı güldürü biçiminde ele alıyor. Topluluk etkinliklerini cumartesi-pazar günleri Erdem Kültür Merkezi’nde 7 Cüce Tiyatrosu’nun
çocuklara yapacağı gösteriler ve her gün saat 14.00 te Çocuk Sineması'nda gösterile cek filmlerle de sürdürecek. Çocuk sinema sında bu dönem gösterilecek filmler şun lar: Tom Amca’nın Kulübesi, Heidi ile
ter, Heidi’nin Dönüşü, Kaldırım çocukları, iki Sene Mekt6p Tatili..
Ankara Oyuncuları «Donumdaki Para»yı pazartesi dışında her gün 20.15, çarşamba 15.30-20.15, cumartesi-pazar da 15.30-17.15’ te sergileyecek.
İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi