• Sonuç bulunamadı

Basın tarihinden renkli sayfalar

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Basın tarihinden renkli sayfalar"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Sri A K E R S O N G Ü Ç LÜ A K T A R G Ü N E R EREN Temsilcilikler ANKARA: O R H A N T O K A T L I:

Tel 119 u 00 (7 Katı Teleks 42 3<9

İZMİR: N U R E T T İN T E K İN D O R :

Tel: 19 10 20.13 hali Teleks 52 32« ADANA: M U Z A F F E R B A L :

Tel 14 38 40/41 Teleks 62 762 GÜNEYDOĞU ANADOLU: '

E R TU Ğ R U L P İR İN Ç Ç İO Ğ L U .

Diyarbakır. Tel 18 141 Teleks 72 074 DOÛU ANADOLU: TU R A N D U R D A Ğ :

Erzurum, Tel 15 191 Fa* 15 296 Ka r a d e n i z İS M A İL B A Ş A R A N :

SAMSUN. Tel 118 175 Teleks 62 003 ORTA ANADOLU: Ş E M S E T T İN Ç E T İN S Ö Z

Kayseri Tel 12 65 00 11 78 52. Fax: 11 79 95

B a s ı n t a r i h i n d e n . . .

R e n k l i s a y f a l a r

7 TEMMUZ 1991 PAZAR vakit Güneş öğle Ikındı Akşam vasatı 5.32 13.14 17,13 20.45

X

Hicri 1412 zilhicce 24 Rumi 1407 Haziran 24

BUGUNKU HAVA DURUMU

Adana 30* a b Paris 31* y Ankara 27* P b Londra 24* y Diyarbakır 35* a b Frankfurt 32* y Erzurum 28* • û y Roma 28* P b İstanbul 24* P b Atina 2 6 * b « İzmir 2 8* a b Amsterdam 26* y. ■* Samaun 2 8* •fi-y

İN S A N L A R

HASAN PULUR

EÇENLERDE basın tarihiyle il­ gili bir konuyu araştırıyorduk, ____ kitapları açıp çevirdikçe, nelere rastladık nelere: bazılarını daha önce okuduğumuz için hatırladık, bazıları ise belleğimizden uçup gitmiş...

Sayfaları çevirirken birden aklımı­ za geldi, basın tarihimizin bu çok ilginç ve rengârenk tablolarından birkaçını yazsak, pazar günü için herhalde ilginç yazı olur, dedik...

y y IFZI Topuz, Padişah Abdülha-

J - i mit dönemini anlatırken şöyle .— — — I demiş:

“ Yerli basını susturmak ve gaze­ teleri satın almak için çeşitli formüller uygulanmıştır.” (i)

Bunların başında gazetelere ve gazetecilere çeşitli kaynaklardan öde­ nekler sağlamak gelirmiş...

Zaten aziz ve muteber üstatlar da bu paraları almak için yalvar yakar olurlarmış ya!

Servetifünun kurucusu Ahmet Ih­ san, anılarında hükümetten gördüğü yardımları hiç çekinmeden açıklar ve şöyle dermiş:

“ Aldanmıyorsam, Babıali kararıy­ la, bir nezaret bütçesinden yardım gören İlk gazete Servetifünun’dur. Di­ ğerleri Hazine-i Hassa’dan ve Ceb-I Hümayun’dan (Padişahın cebi) himaye olunurdu. Halbuki birkaç sene sonra bütün gazetelere maaş bağlanmıştı."

Bu arada padişahtan başka şeyler İsteyenler de varmış: Mesela “ Tarik” gazetesi sahibi Filip Efendi, İstanbul'da mezbaha kurmak İçin İmtiyaz isterken,

“ Levant Herald” gazetesinin sahibi Ed-

gar Vıtaker de saraydan para kopar­ mak için şantaj yapmış, sefalet içinde olduğunu belirterek yardım istemiş ve

"Aksi halde OsmanlI ülkesinde 35 yıl İçinde topladığı bilgileri başka ülkeler­ de yayınlamam gerekecektir" diye

yazmış...

Saray, hem İstanbul'da yabancı dille yayınlanan gazetecilere, hem de Paris'te yayınlanan gazetelere yüklüce paralar ödemiş..'.

tZT- 1 İR de “ Basiretçi Ali Efendi" var 1 5 ki; Allah Allah!

— — Rahmetli Tarık Zafer Tu-naya, onun "İstanbul’da elli yıllık

önemli olaylar” adlı anı kitabına yazdı­

ğı önsözde, “ Basiretçi Ali Efendi,

Alman- Fransız 1870 Savaşı’ndan ka­ zançlı çıkan tek Osmanlı sayılabilir”

der...

“ Ne alakası var?” diyeceksiniz, “ Almanlarla Fransızlar savaşacak, bir Osmanlı nasıl kâr edecek?”

"Basiret” gazetesi, o savaşta Al-

rnânları tutup, yayın yapınca, şahibı Ali , Efendi, Prens Bismarck tarafından Ber­ lin'e davet edilir, Prens özellikle Ali • Efendi'nin fıkralarını, köşe yazılarını çok beğenmiştir, yol masrafı olarak 10 bin franklık bir çek göndermiştir.

Ali Efendi, Almanya’da yer içer,

ağırlanır, dönerken de kapalı bir zarf alır, tren hareket eder etmez, zarfı açar...

Ali Efendi, anılarında bu sahneyi şöyle anlatır:

.“ İçinden her biri yüz lira olarak on tane banknot çıktı, oh ne âlâ diyerek cüzdanıma yerleştirdim.”

Afiyet olsun!

Dahası var, Basiretçi Ali Efendi'­ nin elinde prensin bir mektubu vardır, bu mektubu bir fabrikatöre verince ne olur bilir misiniz?

Koskoca bir matbaa, basımevi, makinesiyle, hurufatıyla “ Basiretçi Ali EfendP’nin olur, prensin hediyesidir...

Rahmetli tunaya, onun için “ Bu

savaştan kârlı çıkan tek Oamanlı” der­

ken, haksız değilmiş, demek.,. (2) devirde bir de “ Arlfakl” varmış, asıl adı “ A rifm iş ama, Rumca- --- yı çok iyi bildiğinden “ Arlfakl” derlermiş...

Münir Süleyman Çapanoğlu onu şöyle anlatır:

“ Arlfakl aslında ne gazeteciydi, ne memurdu, ne bir şey. Adeta bir serse­ riydi. Mesleği mesleksizlik, düşüncesi çıkarıydı. Daima pusuda bekler, aldatıp ağına düşürdüklerini kendine esir, İs­ terse kahreder ve yok ederdi. İndinde mukaddesat, din, milliyet, insaniyet, ırz, namus, vatan, aile birer müphem nokta İdi, âlemde mukaddes bildiği tek şey para idi. Ekser teşebbüslerinde muvaffak dahi olursa da eline geçirdiği paraları kumarda telef ettiğinden müd­ deti ömründe refah ve rahat, huzur görmemiştir.”

Münir Süleyman Çapanoğlu, “ Ba­

sın Tarihimizde Parazitler" (3) adlı '

kitabında bunlardan bazılarını şöyle anlatır:

“ İyi giyinirler, temiz gezerler, lüks yerlerde otururlardı. Sigaranın en pa­ halısını içerler, kravatın en zarifini takarlar, kunduralarını en meşhur kun­ duracılara ısmarlarlardı. Kostümlerini Ingiliz kumaşından kestirirler ve ün sal­ mış terzilere diktirirlerdi.”

Hele içlerinde bir “ Bab^ Tahlr” varmış ki, anlatılmadan, geçilemez- ama, yerimiz bitti, o da başka bir sefe­ re...

AA, işte böyle...

Bizim şu meslekte de, me- ____ ğer neler varmış, neler!

Bilirsiniz, biz, pazar günleri ço­ ğunlukla "Kıssadan Hisseler” başlığı altında bir şeyler yazarız; ama bu hatta böyle oldu...

Eğer uygun görürseniz, yakıştırır- sanız, bu yazdıklarımızı da yine “ Kıssa­

dan Hisseler” başlığı altında yorumla­

yın... *” ™ “ ‘

Takdir, aziz okuyucunundur. (1) 100 S o ru d a T ü rk B a s ın T a r ih i/H ıfz ı T o p u z-G e rç e k Y a ym e vi-1 9 7 3

( İ ) S a n d e r Y a y ın la r ı C e p D ızisi-1 9 7 6 (3) G a z e te c ile r C e m iy e ti Y a y ın la rı-1 9 6 7

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

運動傷害類型?

藥學科技上課心得 藥 A B114096026 張瑋婷

Osmanlı, Sultanı Fatih Mehmet tarafından 1459 yılında yaptırılan cami, 1766 yılında meydana ge­ len depremde yıkılmıştır.. OsmanlI Sultam

Kadınların cinsel yaşam öyküsüne ilişkin özelliklerine göre CYKÖ-K puanları incelendiğinde; postpartum cinsel ilişkiye girme sıklığı ayda beş ve üzerinde olan,

Literatürde yer alan bazı çalışmalarda, benzer olmanın ötesinde Orhon yazıtlarında kağan ile ilgili dile ge- tirilen niteliklerin bazılarının (bilgelik gibi)

bir arada oynadığı manili bir oyundur. Oyun, topluluğun özel günlerinde ya da bir arada olduklarında eğlence amaçlı oynanmaktadır. Oyun esnasında söylenen maniler; sö-

Çalışmada dinî ve geleneksel bir kutlama biçimi olarak Hıdırellez’in geçmişten bu- güne fiziksel olarak ve ona yüklenen anlamlar bağlamında değiştiği gözlenmiştir..

MIG-MAG kaynağında duman oluşum hızı (miktarı) üzerine çalışmalar yapan araştırmacılar, farklı koruyucu gaz kompozisyonlarının ve debilerinin, akım şiddetlerinin,