Yeşilköy'de 19
.
yazyıldahkalan ve ÈianbulmimsininpaŸçülànttiïùiï biri olan mekânın kıymetini bilemedik9
\
\
Tarihi mezarlık çöplüğe döndü
Mezarlığın içindeki küçük ‘şapel’ yıkıntı halinde. Kont Amadeo Preziosi ve aynı aileden bir kontesin taşı düşmüş mezarları. (Fotoğraf: İbrahim Günel)
Tarihi Latin
Mezar lığı’nda,
günümüzde tabloları
müzayedelerde satılan
Kont Amadeo Preziosi
ve Pietro Bello gibi
ünlü ressamların
mezarları da
bulunuyor.
Yeşilköy’deki Latin
Katolik Kilisesi
rahipleri, öncelikle
mezarlığın
mülkiyetinin kime ait
olduğunun
belirlenmesini
istiyorlar.
ASLI KAYABAL_____
İstanbul’un Marmara kıyısın daki şirin banliyösü Yeşilköy’de PTT’yi arkanıza alır, Yeşil Zey tin Sokağı’na yönelirseniz kar şınıza otların ve pazar artıkları nın içinde yok olmuş bir mezar lık çıkacak: Latin Katolik Me zarlığı. Bu küçük köyün adının Ayastafanos olduğu günlerden kalma bir mezarlık...Girişinde Latince ‘Beati Mor-
tui / Qui In Dominio Moriun- lur 1876” yazılı levhaya bitişik
paslanmış demir kapının ardın da ‘ürkütücü’ bir mezarlık du ruyor.
Plastik poşetler, pet şişeler, sağa sola saçılmış zeytinyağı te nekeleri ve tahta sandıklarla do lu bir mezarlık. Bugün bütünüy le yıkık durumundaki şapelin üzerine ise ‘Bad Boys Mekan’ yazılmış.
Yeşilköy’de yabancılara ait tek toplu mezarlık bu. Günümüzde yapıtları müzayedelerde satışa sunulan ünlü oryantalist ressam lar Kont Amadeo Preziosi ve Pi etro Bello burada gömülü. Me zar taşları, hemen yakındaki pa zar yerinin artıkları ve otlar ara sında kaybolmuş, devrilmiş.
Latin Katolik Mezarlığı’nın öyküsünü Arkeoloji ve Sanat dergisinin yöneticisi Nezih Baş-
gelen şöyle aktarıyor: “1843’ten itibaren ‘Journal de Constantinople’ ve ‘Levant Herald’ gazetelerini tarıyordum; 28 Eylül 1882 tarihli ‘Levant He- rald’da Preziosi’nin 27 Eylül 1882 günü Yeşilköy’de bir av ka zası sonucu öldüğünü okudum. Cenazesinin Yeşilköy’den kalka cağı yazıyordu.” Başgelen, araş
tırmaları sonucu 1975’te ‘Latin Katolik Mezarlığı’nı buluyor.
Preziosi’nin mezarı o dönemde de bugünkü kadar olmasa da bakımsız.
İtalyan ressam Amadeo Pre ziosi 1816’da Malta’da doğmuş. 1851’de iki yıllığına İstanbul'a gelmiş. Ölene dek bu kentte kal mış. İstanbul’la bütünleşen res sam, 19. yüzyıl başı ve sonu İs tanbulu’nu resmetmiş.
Ressam Pietro Bello ise Sanayi-i Nefise’nin ilk hocala rından biri. Ayrıca İstanbul Ar keoloji Müzeleri’nin ek binası nın mimarı. Bello’nun da mezarı bugün, artık yığını altında.
Neden? Nezih Başgelen,
“Böylesine önemli sanatçılar Batılı ülkelerde toplumun göz bebeği sayılır. Yaşadığı mekân lar ve atölyeleri müzeye dönüş türülür. Sözkonusu mezarlık, İs tanbul'un kültür ve sanat yaşa mına katkıda bulunmuş levan ten ve Osmanlı tabiyetindeki ya
bancıların gömüldüğü yer olma sı açısından önemli ve korunması gerekir”'diyor.
Başgelen’e göre artan nüfus tüm dengeleri altüst ediyor. Bu gün belediyelerin olanaklarının artmış, semtte yüksek gelir dü zeyinde bir kesimin oturmasına karşın, var olan tahribat, ülke genelinde kültür-sanat konusun da yaşanan çarpıklığı gösteriyor. Mezarlığın dışına çıkıp, PTT tarafından tanı karşıya bakınca
“TC Bakırköy Belediyesi Yeşil köy Daimi Halk PazarT’nın lev
hası görülüyor. Pazar alışverişini yapanlar mezarlığı ‘kestirme
yol’ gibi kullanarak evlerine dö
nüyor. Hem pazar hem de semt halkı için “ Latin Katolik
Mezarlığı” açık bir çöplük ol
muş.
Yeşilköy’deki Latin Katolik Kilisesi’nin rahipleri mezarlığın
üç bölümden oluştuğunu akta rıyor. Rahiplere göre pazarın kurulu olduğu alan Rum ve Er meni azınlığa ayrılmış alanlar mış. Ancak her iki azınlık grup vergilerini ödemedikleri için bu alanları belediye almış. Üçüncü alan ise İtalyanların. Rahipler 60 yıldır düzenli vergi ödediklerini ve belediyenin son 10-15 yıldır kendileri ile uğraşmadığını belir tiyor.
Kiliseye yeni atanan peder Gi ovanni, “Mezarlığın sahibi kim?
Öncelikle bu açığa kavuşsun”
diyor. Pederler, geçen kış boyun ca metruk şapelin ahır işlevi gör düğüne, içinde arabacıların atı nın durduğuna dikkat çekiyor lar.
İstanbul Belediyesi Zabıta Müdürlüğü yetkilileri Yeşilköy1 de çarşı içinde 16 dükkândan oluşan daimi pazardan haber
dar, ancak hemen bitişikte yer alan mezarlık üzerine bilgileri yok. Uyarımız sonucu mezarlı ğa gelen zabıta memurları çöp leri toplarken “Burası mezarlık
mı?” diye şaşkın bir ifadeyle
naylon artıkları topluyorlardı. İstanbul Belediyesi Mezarlık lar Müdürlüğü’nde görevli bir yetkili ise “Sözkonusu mezarlı
ğın mülkiyet hakkı İstanbul Be- lediyesi’ne, kullanma ve koruma hakkı ilgili cemaate ait” diyor.
Yetkili, çöp atılan, koyun otla tılan mezarlığın korunması için İstanbul’daki İtalyan Konsolos luğumu haberdar ettiklerinden söz ediyor.
İtalyan Konsolosluğu’nda gö revli konsolos sekreteri Laura
Erınan de Sandre de şu açıkla
mayı yapıyor: “Bu konuda İs
tanbul Belediyesi’nden bir yazı geldi. Açıklamada mezarlığın yeri açıkça belirtilmivordu. Yer
konusunun açığa kavuşması için belediyeye yeni bir yazı yazdık.”
Yeşil Zeytin Sokağı’ndaki La tin Katolik Mezarlığı, çöp yığın larına gömülü, bir başına duru yor. Mezarlığın bekçisi de yok. Bitişik müştemilatta 22 yıldır ki racı olarak oturduğunu söyleyen Yaşar Şen ise rahiplere göre me zarlığın bekçisi.
Latin Katolik Mezarlığı’na İtalyan ressamların yanında çe şitli levanten ailelerden kişiler de gömülmüş. Nezih Başgelen, ta rihçilerin mezarlığın kayıtlarını incelemelerinin, İstanbul tarihi ne yönelik bilgilerin sağlanma sına etkiyeceğini söylüyor.
“ Latin Katolik Mezarlığı’nm mezarlık olduğunu gösteren tek belge, belki de giriş kapısında Ermeni Ohannes Boghos Dadi- an tarafından mezarlığın Capu cins pederlerine verildiğini yazan 1876 tarihli levha...
( O •
/
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi