"TT- âOObua
'¿Milliyet
29 Temmuz 2000DAMAK TADI
Sayı: 192
Hasır da yemek fiyatları
Handan BAYINDIR
hbayi ndi r@mi 11 iyet.com.tr
H
asır beş yıldan beri ValikonağıCaddesi'nde. Şıkır şıkır ışıklarıyla ağırbaşlı ama davetkar bir görüntüsü var. Dışandan öyle şık görünüyor ki, insan ister istemez üstünü başım kontrol ediyor, kıyafetim buraya uygun mu diye. Hiç endişe etmeyin. Zaten artık hiç bir mekanda ne giymeli sorunu yok. Konu "klasikler" olunca da durum değişmiyor. Olduğunuz gibi ya da özene bezene hazırlanıp gidebilirsiniz Hasır'a. Burası giriş dahil üç katlı bir restoran. İçeriye girdiğinizde kapıdaki şatafattan uzak, sade, temiz bir mekan ve güleryüzlü garsonlar karşılıyor. Yerler halı. Artık çok farklı yer döşemeleri var ama hiçbiri halının klasik havasmı taşımıyor. Halılar derin ve koyu sohbetlerin habercisi gibi getir bana, sıcaklık ve samimiyet vaad eder sanki. Masalar geniş ve dip dibe değil. Ferah ferah oturulabiliyor. Müzik bir yerlerden geliyorya da hiç çalınmıyor. Uzun sohbetti yemekler için tasarlandığından olsa gerek müzik kaygısı yok Hasır'da. Öyle rahat bir ortam ki hiç çekinmeden çoluk çocuk bile gidebilirsiniz. Ya da en ciddi iş
yemeklerinizi burada yiyebilirsiniz. Mekân üç katlı, üçyüz kişilik, servis şefi tecrübeli. Herkese uygun bir masayı ve ortamı hemen düzenliyor.
35 yıllık marka olan Hasır altı ay önce el değiştirmiş. Yeni sahibi Avukat Yaşar Ağsu. Avukatlığa devam ediyor ama hemen her akşam onu Hasır'da görmek mümkün. Burayı aldığında ilk iş olarak Hasır'ın mutfağına 9 yıl emek vermiş, sonradan ayrılmış aşçıbaşı Ramazan Çelik'i geri çağırmış. Hasır'm et çeşitleri pek meşhur. Mengenli Ramazan Usta, etleri 3 gün dinlendirmeden mutfağına sokmuyor. Aslında dinlendikten sonra da etler kolay kolay girmiyor mutfağa, çünkü artı beş derece sabit ısıdaki özel odada işleniyor. Etler ancak pişirileceği zaman mutfağa getiriliyor. "Sağlık en önemlisi" diyor
Ramazan Usta, "Çok lezzetti bir yemeği yedikten sonra mideniz bozulabilir. Ama bu koşullarda işlenen bir etin zararlı bakteri taşıması mümkün değil".
Hasır'm mönüsü etle sınırlı değil. Dünya mutfaklarından kabul görüp benimsenmiş lezzetlere de yer verilmiş. Yaşar Ağsu'ya göre klasik olmak yeniliklere kapalı olmak anlamım taşımıyor.
Künefelerin, şekerparelerin arasında tiramisu veya tutmaçın sucuk ızgaramn yarımda Çin böreği de var. İşyerleri Nişantaşı'nda olanları da düşünmüş Hasır. Öğlen servisi için hazırlanan 10 ayn mönü daha ekonomik fiyatlarla sunuluyor.
Başlangıç için içti köfte ve merakımdan havuç köfte seçtim. İçti köftenin içi de lezzetliydi ama en iyi tarafı dışıydı. Öyle inceydi ki hamuru ağızda zor dağılan o ağır kıvam yoktu. Havuç köftesi ise tam bir bilmece, havucun rengi var kokusu yok, harika bir lezzeti var havuç tadı yok... Hoştu... Denediğim "Kıytırık Kebap" ise
Br
Adres: Hasır Restaurant, Valikonağı Caddesi, No: 65 Nişantaşı Tel: (0212)2254545
klasiği
Zeytinyağlılar 2 milyon 500 bin lira Döner kebap 4 milyon lira Telkadayıf 2 milyon 250 bin lira Fırında mantar 2 milyon 500 bin lira Hasır kebap 4 milyon 800 bin lira Künefe 2 milyon 600 bin lira Çin böreği 1 milyon 800 bin lira Kuzu şiş kebap 4 milyon 800 bin lira Tiramisu 2 milyon 500 bin lira Keşkek 2 milyon 500 bin lira Karışık et tabağı 6 milyon 800 bin lira Kola 1 milyon 500 bin lira İçli köfte 1 milyon 600 bin lira Kıytırık kebap 4 milyon 800 bin lira Türk kahvesi 1 milyon 250 bin lira Havuç köfte 1 milyon lira Piliç ızgara 4 milyon lira Filtre kahve 2 milyon 500 bin lira Sucuk ızgara 1 milyon 300 bin lira TBone steak 7 milyon lira Tek rakı 1 milyon 800 bin lira Şef salata 2 milyon 750 bin lira Dana külbastı 5 milyon 800 bin lira 35d rakı 3 milyon 500 bin lira Hasır salata 2 milyon 500 bin lira Fırın sütlaç 2 milyon 250 bin lira Küçük bira 2 milyon 200 bin lira
Servis son derece
profesyonel, dokuz
yıllık eski aşçısına
da kavuşmuş. Evet
lüks ama rahat.
Klasik tarzı
sevenler için iyi bir
seçenek Hasır
Restaurant
lavaş ekmeğinde acı soslu bonfile soteydi. Eti lezzetliydi, sote meselesi
biraz aceleye gelmiş gibiydi. Hasır Kebap ise kuzu kaburgasından
pişirilmiş tam bir et şöleniydi. Üç parça et ve yanında patates püresi ve garnitürle servis ediliyor. Üç parça etten oluşan bu porsiyon gözünüze küçük gelebilir ama yine de doyacağınızdan emin
olabilirsiniz. Hele salata sipariş ettiyseniz doymaktan yana hiç endişeniz olmasın çünkü Amerikan porsiyonlarım aratmayacak büyüklükte servis ediliyor. Yaşar Ağsu "bu porsiyonlar aslmda gıda tüzüğüne uygun gramajda, buna uyan pek olmadığı için bizimkiler Amerikalı kalıyor" diyor. Ben "Şefin Salatası"nı istedim. Bu şefin salatası durumu aşçıyı ele veriyor. O salatadan aşçının tavrı çıkıyor ortaya. Ramazan Usta eti bol, gönlü zengin anlaşılan. Bol yeşillikti salatanın üzerinde
bir Şütte sandöviçine yetecek kadar jambon, peynir ve yeşillik var. Haşlanmış tavuklar ise başlıbaşma bir porsiyon oluşturuyor. Bence et yemeye kararlıysanız şefin salatasmı istemeyin, doyarsınız, ete yer kalmaz. Tatlıları denemeden
kalkmadım yemekten. Şekerpare ve profiterolün tadı iyiydi ama yazın hamur tatlılarını yememek sadece ağırlığından değil (ki hiç de ağır değildi denediklerim) oda ısısında muhafaza edilemediğinden konuldukları buzdolabının azizliğine uğrayıp bir miktar sertleşmelerinden kaynaklandığım bir kez daha hatırladım. Siz en iyisi tiramisu deneyin. Ve kahveler için yan taraftaki Hasır Cafe'ye geçmenizde fayda var. Burası harika bir sokak kafesi. Serviste kaliteden ödün verilmiyor. Üstelik Hasır Cafe keyfi yağmurlu günlerde de devam edecekmiş. Çünkü Yaşar Ağsu'nun "kışlık sokak kafesi" projesi yalanda hayata geçecek.
Nişantaşı
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi