r * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * ' * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * *^ * A * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * <
1389 Hicrî
Günün
1385 Rumî
j
Rebiül’evvel
uzaması
MAYîS
1
17
1 dakika
21
J
Yd: 1969,
Ay: 6,
Gün: 154,
Hızır: 29 |
H A Z İ R A N
Güneş
4 28Öğle
12
12
İkindi
16 12
Akşam
19
.15
Yatsı
21
35
İmsak
2 16
Güneş
8
54
Öğle
4
37
İkindi
8
37
Akşam
12 oo
Yatsı
2
00
İmsak
6
42
Gtinûn devamı: 15 S. 07 D. Gecenin devamı: 8 S. 53
S A L I
(Fırtına 8 gün)
X 4-* » *D .Í
* 4 -4 - 4-4-"Kendini tanı” sözü çok kere fazla bir İşe yaramaz. J "Başkalarını tanı" sözü daha pratik değil midir?...
4-Memaııder J
Büjiik Saatli Maarif Takvimi
Pencereden ses gelir, — Derelerden su gelir. Neyleyim öyle yftri, — Ayda yılda bir gelir.
Yemek listesi: 154 — Söğüş, şehriye» pilav, salata.
154 — N E A Ğ LIY O R S U N !...
Vaktiyle mirasyedi iki kasabalı genç, İstanbul lokan talarından birine girmiş. En pahalı yemeklerden ısmarla mışlar. Derken, birinin göztlne diğer bir masada duran bü yük hardal çanağı ilişmiş. Garsonu çağırmışlar:
— Bana bak... Biz Istanbuia para yemeye gelmiş, iki hovardayız... Şu sarı çanağı önümüze getir., demişler.
Garson, çanağı getirmiş. Mirasyedi kardeşlerden biri, kaşığını çanağa iyice daldırdıktan sonra ağzına atmış. Gö zünden yaşlar boşandığını gören kardeşi:
— Ne ağlıyorsun be Memiş... demiş, yetmezse, biraz dnbn getirtiriz. Allaha şükür, cebimizde paramız çok!...
B E ST E K A R A L İ R IZ A Ş E N G E L
1880'de İstanbul'da doğmuştur. Mehmet adında bir mu sikişinasın oğludur. Eyüp Nişancasında Uâhiciler sokağın daki evinde babası haftanın belli günlerinde musiki meşk ederken dikkat etmiş ve musiki zevkini burada almıştır. Eyüpte açılan Musiki dershanesinde hocalık yapmıştır. Uzun yıllar Belediye Konservatuvarında İcra Reisi İdi. Bestelen miş 1000’den fazla eseri vardır. 28 eylül 1953’te ölmüştür.
Bir bayat! araban şarkısı:
Sen ben o büyük dert ile dılhûn iki kuştuk Bir gün yolumuz düştü vlrün bağda buluştuk Gezdik yürüdük kol kola bilmem ne konuştuk Birden tutuşup içli gönüller gibi coştuk 108 — T E R B İY E V E N E Z A K E T K U R A L L A R I
Bir şey almaya niyetimiz olmadığı halde bir mağazanın eşyalarını uzun uzadıya muayene etmemiz münasebetsiz bir harekettir. Büyük mağazaların fiyatları ekseriyetle maktu- dur. Bu gibi mağazalarda pazarlık edilmez.
54 — TÜRK T A R İH İN D E N İLG İN Ç O L A Y L A R Sultan Abdülaziz tahta çıktığı 25 haziran 1861’de dev rin seraskeri Rıza Paşaya:
— Beni işe alıştırın, ben mühimmat ve gemi teçhizi İle meşgul olayım... demişti. Fakat Osm an» imparatorluğu mail bir buhran içinde bulunuyordu. Mâliyeye çeki düzen veril meden, esaslı tasarruf tedbirleri alınmadan ordunun ve do nanmanın kuvvetlendirilmesi pek kolay olamayacaktı.
Sultan Aziz, İlk iş olarak tersane tahsisatına altmış bin kese zam yapılmasını emretmişti.____________ (Devamı yarın)
14 haziran akşamı İngiltere büyükelçisi. Reynaud’yu ziyaret etti. 28 martta imza edilmiş olan antlaşmanın
bü-Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi