• Sonuç bulunamadı

Red globe sofralık üzüm çeşidinde salkım ucu kesme ve yaprak gübresi uygulamalarının üzüm verimi ve kalitesine etkileri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Red globe sofralık üzüm çeşidinde salkım ucu kesme ve yaprak gübresi uygulamalarının üzüm verimi ve kalitesine etkileri"

Copied!
50
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ

RED GLOBE SOFRALIK ÜZÜM ÇEġĠDĠNDE SALKIM UCU KESME VE YAPRAK GÜBRESĠ

UYGULAMALARININ ÜZÜM VERĠMĠ VE KALĠTESĠNE ETKĠLERĠ

FATMA DEMET YILMAZ

YÜKSEK LĠSANS TEZĠ

BAHÇE BĠTKĠLERĠ ANABĠLĠM DALI

Aralık-2013 KONYA Her Hakkı Saklıdır

(2)
(3)
(4)

ÖZET YÜKSEK LĠSANS

RED GLOBE SOFRALIK ÜZÜM ÇEġĠDĠNDE SALKIM UCU KESME VE YAPRAK GÜBRESĠ UYGULAMALARININ ÜZÜM VERĠMĠ VE KALĠTESĠNE

ETKĠLERĠ

Fatma Demet YILMAZ

Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Bahçe Bitkileri Anabilim Dalı

DanıĢman: Doç. Dr. Aydın AKIN 2013, 41 Sayfa

Jüri

Prof. Dr. Mustafa PAKSOY Doç. Dr. Mehmet AKBULUT

Doç. Dr. Aydın AKIN

Özet: Bu çalışma, 2012 yılı vejetasyon periyodunda Muğla ili-Milas ilçesi’nde 140 Ruggeri

anacı üzerine aşılı Red Globe üzüm çeşidinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmada, Kontrol (K), 1/3 Salkım Ucu Kesme (SUK), TARİŞ-ZF (3 Kez), 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez), TARİŞ-ZF (5 Kez) ve 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez)’nin yapraktan uygulamalarının Red Globe üzüm çeşidinde üzüm verimi ve kalitesi üzerine etkileri incelenmiştir. Sonuçta, en uzun salkım (21.02 cm) Kontrol uygulaması ile; en yüksek 100 tane ağırlığı (800.18 g) 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) uygulaması ile; en yüksek pH (4.27)

TARİŞ-ZF (3 Kez) ve (4.26) 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) uygulamaları ile; en yüksek oBriks (17.00) 1/3

SUK ve (16.62) Kontrol uygulamaları ile; en yüksek TA (0.68 g TAE/100 ml) 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) ve (0.63 g TAE/100 ml) TARİŞ-ZF (5 Kez) uygulamaları ile; en yüksek olgunluk indisi (32.97) 1/3 SUK ve (28.79) Kontrol uygulamaları ile; en yoğun L* renk değeri (39.46) TARİŞ-ZF (5 Kez) uygulamaları ile elde edilmiştir. Uygulamaların üzüm verimi, salkım ağırlığı, salkım genişliği, tane uzunluğu, tane genişliği, tane uzunluğu/tane genişliği, şıra randımanı, a* ve b* renk yoğunluk değerleri üzerine etkisi önemli bulunmamıştır.

Anahtar Kelimeler: Red Globe Üzüm Çeşidi, 1/3 Salkım Ucu Kesme, TARİŞ-ZF Yaprak Gübresi,

(5)

ABSTRACT

MS THESIS

EFFECTS OF CLUSTER TIP CUTTING AND LEAF FERTILIZER APPLICATIONS ON GRAPE YIELD AND QUALITY OF RED GLOBE TABLE

GRAPE VARIETY

Fatma Demet YILMAZ

THE GRADUATE SCHOOL OF NATURAL AND APPLIED SCIENCE OF SELÇUK UNIVERSITY

THE DEGREE OF MASTER OF SCIENCE IN DEPARTMENT OF HORTICULTURAL SCIENCE

Advisor: Assoc. Prof. Dr. Aydın AKIN

2013, 41 Pages

Jury

Prof. Dr. Mustafa PAKSOY Assoc. Prof. Dr. Mehmet AKBULUT

Assoc. Prof. Dr. Aydın AKIN

This study was conducted Red Globe (Vitis vinifera L.) grape cultivar and its vine which was grown on 140 Ruggeri rootstocks in a vegetation period of 2012 in Muğla province. In this research, , it was examined the effects on Control (C), 1/3 Cluster Tip Reduction (1/3 CTR), TARIS-ZF foliar fertilizer (3 times), 1/3 CTR+TARIS-ZF foliar fertilizer (3 times), TARIS-ZF foliar fertilizer (5 times) and 1/3 CTR+TARIS-ZF foliar fertilizer (5 times) on grape yield and quality of Red Globe grape variety. The results were obtained as the longest cluster (21.02 cm) with C; the highest 100 berry weight (800.18 g) with 1/3 CTR+TARIS-ZF foliar fertilizer (3 times); the highest pH (4.27) with TARIS-ZF foliar

fertilizer (3 times) and (4.26) with 1/3 CTR+TARIS-ZF foliar fertilizer (3 times); the highest oBrix

(17.00) with 1/3 CTR and (16.62) with C; the highest TA (0.68 g TAE/100 ml) with 1/3 CTR+TARIS-ZF foliar fertilizer (5 times) and (0.63 g TAE/100 ml) with TARIS-ZF foliar fertilizer (5 times); the highest

maturity index (32.97) with 1/3 CTR and (28.79) with C; the highest intensity of L* color (39.46) with

TARIS-ZF foliar fertilizer (5 times). No significant effects were found on grape yield, cluster weight, cluster width, berry length, berry width, berry length/berry width, must yield, a* and b* color intensity values.

(6)

ÖNSÖZ

Bu çalışmayı yapmama fırsat veren, tez çalışmalarımı yönlendiren bana araştırmalarımda bilgi ve tecrübeleri ile yol gösteren, her zaman destekleyen, karşılaştığım sorunların çözülmesinde yardımlarını esirgemeyen değerli hocam Sayın Doç. Dr. Aydın AKIN’a teşekkürlerimi sunmayı bir borç bilirim.

Arazi çalışmalarımın her aşamasında bana yardımcı olan İlhan Gencer ve ailesi, Hüseyin Bayır, Tolga Dalga ve Atakan Saçak’a teşekkürlerimi ve şükranlarımı sunarım. Yaşamım boyunca her aşamada olduğu gibi tez çalışmam süresince de bana destek olan, ilgilerini ve yardımlarını esirgemeyen değerli Annem Gülderen YILMAZ ve Babam Yahya YILMAZ’a en içten teşekkürlerimi ve sevgilerimi sunarım.

Fatma Demet YILMAZ KONYA-2013

(7)

ĠÇĠNDEKĠLER ÖZET ... iv ABSTRACT ... v ÖNSÖZ ... vi ĠÇĠNDEKĠLER ... vii SĠMGELER VE KISALTMALAR ... ix 1. GĠRĠġ ... 1 2. KAYNAK ARAġTIRMASI ... 3 3. MATERYAL VE YÖNTEM ... 11 3.1. Araştırma yeri ... 11

3.1.1. İklim ve toprak özellikleri ... 15

3.2. Materyal ... 15

3.3. Yöntem ... 16

3.3.1. 1/3 Salkım Ucu Kesme ... 16

3.3.2. Yaprak Gübresi Uygulaması ... 17

3.4. Üzümde İncelenen Değerler ... 18

3.4.1. Üzüm verimi; ... 18 3.4.2. Salkım ağırlığı ... 18 3.4.3. Salkım uzunluğu ... 18 3.4.4. Salkım genişliği ... 18 3.4.5. Tane ağırlığı ... 19 3.4.6. Tane uzunluğu ... 19 3.4.7. Tane genişliği ... 19

3.4.8. Tane uzunluğu/Tane genişliği ... 19

3.4.9. pH ... 19

3.4.10. oBriks ... 19

3.4.11. Titrasyon asitliği ... 19

3.4.12. Olgunluk indisi ... 20

3.4.13. Şıra randımanı ... 20

3.4.14. Renk parametrelerinin belirlenmesi ... 20

3.4.14.1. Tane kabuk rengi ... 22

3.5. Verilerin değerlendirilmesi………...22

4. ARAġTIRMA SONUÇLARI VE TARTIġMA ... 23

4.1. Üzüm Verimi ... 23

4.2. Salkım Ağırlığı ... 24

4.3. Salkım Uzunluğu ... 25

4.4. Salkım Genişliği ... 26

(8)

4.6. Tane Uzunluğu ... 28

4.7. Tane Genişliği ... 29

4.8. Tane uzunluğu/Tane genişliği ... 29

4.9. pH ... 30 4.10. oBriks ... 31 4.11.TA ... 32 4.12. Olgunluk İndisi ... 33 4.13. Şıra Randımanı ... 34 4.14. Renk Değerleri ... 35 5. SONUÇLAR VE ÖNERĠLER...36 5.1 Sonuçlar ... 36 5.2 Öneriler ... 37 KAYNAKLAR ... 38 ÖZGEÇMĠġ ... 41

(9)

SĠMGELER VE KISALTMALAR Kısaltmalar g : Gram kg : Kilogram mm : Milimetre cm : Santimetre

pH : Hidrojen İyonu Konsantrasyonu % : Yüzde

0

Briks: Toplam Suda Çözünebilir Kuru Madde TA: Titre Edilebilir Asitlik

FAO : Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü TÜİK : Türkiye İstatistik Kurumu

K: Kontrol

1/3 SUK : 1/3 Salkım ucu kesme AÖF: Asgari Önem Farkı

Ö.D: Önemli Değil L*: Parlaklık

a*: Yeşil-Kırmızı Renk Yoğunluğu b*:Mavi-Sarı Renk Yoğunluğu

(10)

1. GĠRĠġ

Asma, dünya üzerinde kültürü yapılan en eski meyve türlerinden birisidir. Yeryüzünde bağcılığın tarihçesi M.Ö. 5000 yılına kadar dayanır. Asmanın anavatanı Anadolu’yu da içine alan ve Küçük Asya denilen bölgedir. Bu bölge Kafkasya’yı da kapsamaktadır. Asma, diğer meyvelerle kıyaslandığında en fazla çeşide sahip olan türlerden biridir. Dünyada 10.000’nin üzerinde üzüm çeşidi olduğu tahmin edilmektedir. Yurdumuz ise asmanın anavatanı olması nedeniyle 1200’ün üzerinde üzüm çeşidine sahiptir. Fakat bunlardan ancak 50-60 kadarının ekonomik önemi olup, geniş çapta yetiştirilmektedir (Anonim, 2012a).

Dünya’da 7.086.022 ha bağ alanı, 69.654.926 ton üzüm üretimi olup, verim ise 982.99 kg’dır (Anonim, 2011). Türkiye’de ise 462.296 ha bağ alanı, 4.185.126 ton üzüm üretimi olup, dekara verim ise 905.29 kğ’dır. Muğla’da 8.187 da alanda bağcılık yapılmakta ve bu alandan ise 7.656 ton üzüm üretimi gerçekleştirildiği bildirilmiştir (Anonim, 2012b). Bağ alanının büyük çoğunluğunu sofralık çekirdekli çeşitler oluşturmaktadır. Yetiştirilen çeşitlerin çok az bir kısmı ise kurutmalık-çekirdekli ve kurutmalık-çekirdeksizdir. Red Globe üzüm çeşidi ise turizm bölgesi olan Muğla’da sofralık çeşitler arasında yerini almaktadır.

Red Globe; Son yıllarda hızla yayılan en önemli sofralık üzüm çeşididir. Taneleri kırmızı renkli, çekirdekli ve geç olgunlaşan bir çeşittir. Taneleri güneş yanıklığına oldukça hassastır. Bu nedenle ben düşmeye kadar yaprak seyreltmesi yapılmamalıdır. Asmaları orta kuvvette gelişir. Tane iriliğini arttırmak için tane tutumundan 2 hafta sonra ya da tane çapı 15 mm olunca 40 ppm gibberellik asit çözeltisine salkımlar bandırılmalıdır. Bu uygulama tanelerin renklenmesini geciktirebilir. Gibberellik asit asmalara püskürtme şeklinde verilmemelidir (Uzun, 2003).

Ülkemiz üzümün anavatanı olması, 50-60 kadar ekonomik önemi olan çeşidin geniş çapta yetiştirilmesi, üzümün insan sağlığına olan faydalarının bilinmesi gün geçtikçe üzüm tüketimini artırmaktadır. Üzüm tüketimi ile birlikte birim alandan verimi artırma yolları üzerinde de çalışmalar yapılmaktadır. Fakat verim artırmaya yönelik kullanılan kimyasallar gereğinden fazla kullanıldığında doğanın dengesinin bozulmasına yol açmaktadır.

(11)

Bu çalışma, Red Globe üzüm çeşidinde salkım ucu kesme ve yaprak gübresi uygulamalarının üzüm verimi ve kalitesi üzerine etkilerini belirlemek amacıyla gerçekleştirilmiştir.

(12)

2. KAYNAK ARAġTIRMASI

Erdem ve ark., (1995), Manisa İli Alaşehir ilçesinde, 1989-1993 yılları arasında Yuvarlak Çekirdeksiz üzüm çeşidine ait taban ve kırtaban bağlarında uygulanacak N1P2O15 ve K2O gübrelerinin en uygun dozlarının belirlenmesi amacıyla yürütülmüştür.

Denemelerde Azotun 0, 5, 10, 15, 20 kg/da, fosfor ve potasyumun ise 0, 5, 10, 15 kg/da’lık dozları uygulanmıştır. 5 yıl sürdürülen deneme sonuçlarına göre gübre dozları ürün kalitesinde genelde önemli farklılıklar yaratmasına karşın verimde bazı önemli artışlar sağlanmıştır.

Noyaner (1996), Yuvarlak çekirdeksiz üzüm bağlarının organik (ORG-E-VIT) gübresi, sentetik gübreler ve bunların karışımı gübreler ile beslenmesinin üzüm verimi ve kalitesine etkileri üzerine araştırmalar yapılmıştır. Menemen'de Ayvacık Handere mevkiinde bulunan kumlu-tınlı bünyedeki yaşlı bir bağda 1995 yılında yapılan bir çalışmada, bağ toprağına ORG-E-VIT, sentetik gübre ve ORG-E- VIT ile sentetik gübreler uygulanmıştır. Topraktaki ve yapraktaki makro besin elementleri tane tutum ve ben düşme dönemlerinde saptanmıştır. Ayrıca bu araştırmada asmanın yaş üzüm, kuru madde, asit ve çubuk miktarları belirlenmeye çalışılmıştır. Uygulamalar sonucu toprakta azot miktarı başlangıca göre artmakla birlikte yetersiz kalmış, fosfor başlangıçta fakir iken yeterli miktarlara yükselmiştir. Yapraklardaki beslenme durumu 1995 yılı ben düşme döneminde azot için iyi, fosfor için fakir, potasyum için fakir ile iyi arasında olduğu; üzüm verimi, kuru madde birikimi, asit değerleri, çubuk ağırlığı ve kuru üzüm ekspertizi değerleri ise önemli değişiklikler göstermemiştir.

Akyüz (2000), 1998-1999 yıllarında İzmir’in Bayındır ilçesi Kavakalan köyündeki Yuvarlak Çekirdeksiz bağında yapılan araştırmada, Mono amonyum fosfat (MAP), Potasyum nitrat (KNO3) ve TARİŞ-ZF yaprak gübreleri ve Ethrel ile bunların

farklı kombinasyonlarını kullanılmıştır. Yaprak gübreleri tane tutumu döneminde verilmiş, Ethrel ise ben düşme döneminde uygulanmıştır. Hasatta yaş üzüm verimi ve üzümlerde %SÇKM miktarı, titrasyon asidi miktarı (g/l), pH değeri, 100 tane ağırlıkları, üzüm şırasındaki organik asitler, şeker fraksiyonları, vitaminler, ayrıca bağın beslenme durumunu incelemiş; yapraklarda makro ve mikro besin elementleri belirlenmiştir. Elde edilen bulgulara göre E, MAP+E, TZF+E ve KNO3+E uygulamalarının 24.0-25.6 kg en

yüksek verimi verdiğini en düşük verim ise 14.7 kg kontrol uygulamasından elde edildiği belirtilmiştir.

(13)

Çoban (2001), Yuvarlak çekirdeksiz üzüme farklı kültürel uygulamalar yapmış olduğu çalışmada, ince koruk döneminde salkımın ucunun kesilmesi, bayraktan bilezik alınması ve her ikisinin birlikte uygulanması şeklinde gerçekleştirildiği uygulamalarının 5-7 gün erkencilik sağlanmıştır. Bilezik alma uygulaması, salkım ağırlığını ve salkımdaki tane sayısını en fazla arttıran uygulama olmuştur. En yüksek tane ağırlığı, tane hacmi ve tanenin saptan ayrılma kuvveti değerleri ince koruk döneminde uygulanan bilezik alma + salkım ucu kesme kombinasyonundan elde edildiğini belirtmiştir.

Yağmur ve ark., (2002), Ödemiş koşullarında çinko gübrelemesinin Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşidinde verime etkisini belirlemek için yaptıkları çalışmada, 1997 yılında 0-5-10 kg/da, 1998 yılında 0-5-10-15 kg/da ZnSO4.7H2O düzeyinde topraktan

çinko uygulanmıştır. 1999 yılında ise %0.2, 0.3 ve 0.4 dozlarında yapraktan ve ayrıca aynı dozlarda yaprak+toprak şeklinde uygulanmıştır. Araştırmada çinko uygulamaları meyve verimini istatistiki olarak önemli düzeyde etkilemiştir. 1998 yılında en yüksek ürün 10 kg/da dozunda, 1999 yılında ise toprak+yaprak uygulaması ile %0.3 dozunda kaydedilmiştir. Kontrolle karşılaştırıldığında ise verimde %39’luk bir artış olduğu gözlenmiştir.

Türkkan (2003), Ankara koşullarında yetiştirilen, 7 yaşında, 2x3 m aralıkla dikilmiş değişik terbiye sisteminde ve anaçlar üzerinde aşılı bulunan standart sofralık üzüm çeşitlerinden Alphonse Lavallee, Cardinal, Razakı, Gül üzümü ve Çavuş'da değişik yaz budamalarının etkilerini araştırmak üzere yapılmıştır. I. Uygulama grubunda; aynı anaç (41B) üzerine aşılı Alphonse Lavallee, Cardinal ve Razakı'da uç alma, tepe alma, salkım seyreltme ve tane seyreltmenin değişik tiplerinin etkileri incelenmiştir. II. Uygulama grubunda; farklı anaçlar üzerinde yetiştirilen beş üzüm çeşidinde bu yaz budamalarının etkileri ve bunların anaçlara göre etkilerinin değişimleri incelenmiştir. Denemelerde verim ve 11 kalite parametresi üzerine uygulamaların etkileri araştırılmış; denemeler faktöriyel düzende tesadüf bloktan deneme desenine göre kurulmuştur. 2001-2002 kış döneminde oluşan şiddetli donlar nedeniyle ilk yıl denemeye alınan üç çeşitten ikisi (A. Lavallee ve Cardinal) denemeden çıkarılmış; ikinci yıl denemeye Gül üzümü ve Çavuş üzüm çeşitleri alınmıştır. Uygulamaların etkileri, çeşit, anaç ve uygulama tiplerine göre farklılıklar göstermiştir. Özellikle uygun zamanlarda yapılması koşulu ile arzu edilen verim ve kalitenin oluşmasını sağlayan tepe ve uç alma uygulamaları tavsiye edilebilir nitelikte bulunduğunu tespit etmiştir.

(14)

Akın (2003), Horoz Karası (Ermenek) üzüm çeşidinde yapmış olduğu ürün yükü ve TARİŞ-ZF yaprak gübresi uygulamasında, yaş üzüm verimi, salkım ağırlığı, 100 tane ağırlığı, tane sap bağlantı kuvveti, şıra randımanı ve çubuk ağırlığı değerlerini arttırmıştır. Fakat tane eni, tane boyu, tane boy-en oranı, toplam şeker, toplam asit, olgunluk indisi, uyanmayan göz sayısı değerlerinin azaldığını bildirmiştir.

Akın ve Kısmalı (2004), bazı sofralık üzüm çeşitlerinde farklı şarj ve yaprak gübresi uygulamalarının gelişme, üzüm verimi ve kalitesine etkileri araştırılmıştır. Araştırma 2001-2002 yıllarında Konya ili, Hadim ilçesi’nde 5BB anacı üzerine aşılı, goble şeklinde terbiye edilmiş Ekşikara, Ermenek ve Hesap Ali üzüm çeşitlerinden kurulu 8 yaşındaki bağlarda yapılmıştır. Araştırma sonucunda; Ekşikara üzüm çeşidi 2. şarj yerine, 3. şarj seviyesinde budanmalıdır. Yaprak gübre uygulaması da tavsiye edilir. Ermenek üzüm çeşidi 2. şarj yerine, 1. şarj seviyesinde budanmalıdır. Yaprak gübresi uygulaması da tavsiye edilir. Hesap Ali üzüm çeşidi 2. şarj yerine, 3. şarj seviyesinde budanmalı ve TARİŞ-ZF yaprak gübresi uygulaması tavsiye edilir.

Çelik ve Kısmalı (2004), 1613 C ve 1616C üzerine aşılı ve aşısız Yuvarlak Çekirdeksiz üzüm çeşidinin, topraktan makro besin maddelerini [% Azot (N), Fosfor (P), Potasyum (K), kalsiyum (Ca), Magnezyum (Mg), ve Sodyum (Na)] alma yetenekleri ile verim durumları incelenmiştir. Araştırma bağı 9 yaşında olup, Y terbiye sistemi verilmiş ve 52 göz/asma budama şarjında budanmıştır. Yaprak analizlerinde K dışında diğer makro elementler yeterli seviyede bulunmuştur. 1613 C ve 1616 C üzerine aşılı ve aşısız asmalarda, % N, P, K, Ca, Mg elementleri alımı yönünden farklılık görülmez iken, % Na alımı etkilenmiştir. 1613 C ve 1616 C üzerine aşılı asmaların yapraklarında aşısızlara göre daha düşük % Na bulunmuştur.

Aydın ve ark. (2005), Alaşehir yöresi bağlarında yapraktan potasyum (K) uygulamalarının verim ve bazı kalite özellikleri üzerine etkisi araştırılmıştır. Sonuç olarak; Yapraktan KNO3 uygulamaları ile her iki bağ alanında (Akkeçili ve Tepeköy)

yaş üzüm veriminde, suda çözünebilir toplam kuru madde (%) ve titre edilebilir asitlikte (%) kontrole göre önemli artışlar belirlenmiştir. Buna karşın sadece Tepeköy’deki bağ alanında uygulamaların meyvenin pH’sına etkisi önemli bulunmuştur. Yaş üzüm verimi açısından her iki bağda da (Akkeçili ve Tepeköy) uygulamalara bağlı önemli düzeyde artışlar birinci uygulamadan (%1.0 KNO3) olarak elde edilmiştir. Bununla birlikte hem

Tepeköy hem de Akkeçili bağ alanlarında en yüksek KNO3 uygulaması (%2.0) ile en

(15)

edilmiştir. Bütün bu bulguların ışığında, Manisa Alaşehir yöresi çekirdeksiz üzüm çeşidinin yetiştirildiği bağ alanlarında toprak ve bitki analizlerinin sonucunda yaprak gübresi olarak KNO3 uygulamasının verim ve bazı kalite parametreleri üzerine olumlu

yönde etkili olduğu rapor edilmiştir.

Çoban ve ark. (2005), bağ alanlarının geniş yer kaplayarak bağcılık merkezlerinden biri olan ve Yuvarlak çekirdeksiz üzüm çeşidinin (Vitis vinifera L.) yoğun olarak üretildiği Manisa’nın Alaşehir ilçesinin Kemaliye yöresinde yapraktan farklı dozlardaki demir (Fetrilon-13) uygulamalarının verim ile bazı kalite özellikleri üzerine etkilerini belirlemek amacıyla araştırma yapılmıştır. Tesadüf blokları deneme desenine göre beş tekerrürlü olarak kurulan denemede Fe uygulamaları Fetrilon-13 şelat formunda yapraktan 4 farklı seviyede ( 0-%0.05-%0.10-%0.15 Fe ) 3 farklı dönemde uygulanmıştır. Yapraktan farklı dozlarda demir uygulamaları kontrole göre yaş üzüm verimi (kg), suda çözünebilir toplam kuru madde (%), 100 tane ağırlığı (g), pH ve titre edilebilir asitlik (%) özellikleri üzerinde olumlu yönde etkiler yapmıştır. Verim, 100 tane ağırlığı ve suda eriyebilir toplam kuru madde açısından demir dozlarına bağlı önemli düzeyde artışlar iki nolu dozda (% 0.10) elde edilmiştir. Ayrıca yapraktan Fe uygulamalarına bağlı olarak yaprağın (aya, sap) toplam Fe ve yaprak ayasının aktif Fe içeriklerinin de arttığı saptanmıştır.

Ateş ve Karabat (2006), Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü’ndeki bağda, Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşidinde kaliteyi arttırmaya yönelik uygulamalar yapmışlardır. Sonuç olarak; Somaklar 5-10 cm ve 15-20 cm olduğu dönemde 20’şer ppm’lik iki defa GA3 uygulaması, 1. uygulama çiçeklenme dönemindeki (%50-80) 20

ppm’lik tek GA3 uygulaması, 2. Uygulama taneler saçma tanesi iriliğine (4-5 mm)

ulaştığında 2 kez 40 ppm GA3 uygulaması, Tane tutumundan sonra salkımın ucunu

kesme ve çilkim çıkarma işlemi ile koruk döneminde 21 gün ara ile potasyum içerikli yaprak gübresi uygulanması önerilmektedir.

Akgül ve ark. (2007), yapraktan çinko uygulamalarının Sultani Çekirdeksiz (Vitis vinifera L.) üzüm çeşidinde üzüm verimi ile bazı kalite özelliklerine etkisi araştırılmıştır. Araştırma 2002-2003 yılları arasında, Alaşehir ilçesi Tepeköy mevkiindeki 18 yaşındaki aşısız bağda yürütülmüştür. Araştırma sonucunda; ZnSO4.7H2O gübresinin %0.50 doz seviyesinde en yüksek suda çözünebilir kuru

madde miktarı ve en iyi tane hacmi elde edilmiştir. Kalite parametrelerinden en yüksek pH ZnSO4.7H2O gübresinin %0.25 doz seviyesinden elde edilmiştir. Buna karşılık

(16)

%0.25 doz seviyesinde en yüksek tane sertliği sonucuna ulaşılmıştır. Ancak en yüksek yaş üzüm verimi Zn şelat gübresinin %0.50 doz ve ZnSO4.7H20 uygulamasında %0.25

doz seviyesinde görülmüştür. Bölge deneme koşulları içerisinde bu sonuçlara göre Zn Şelat gübresinin %0.50 doz ve ZnSO4.7H2O gübresinde %0.25 doz seviyeleri

önerilebilir. Ayrıca çinko elementi açısından beslenme durumu farklılık gösteren bağ bölgelerinde çalışmanın tekrarlanması tavsiye edilebilir.

Tangolar ve ark., (2007), Organik bağcılıkta önerilen çiftlik gübresi, yeşil gübre bitkileri, saman malçı ve asmanın öğütülmüş budama artıkları ile bunlarla oluşturulan kombinasyonlar uygulanmıştır. Bu uygulamaların bağlarda herhangi bir ticari gübre kullanılmaksızın Çiloreş üzüm çeşidinde fenolojik gelişme tarihleri ile salkım, tane ve şıra özelliklerine olan etkileri araştırılmıştır. Bu amaçla asmaların fenolojik gelişme tarihlerinden; uyanma, tam çiçeklenme, ben düşme ve olgunluk, salkım özelliklerinden; salkım ağırlığı (g), salkım hacmi (ml), tane özelliklerinden; tane ağırlığı (g), tane hacmi (ml), kabuk oranı (%), şıra özelliklerinden ise şıra oranı (%), SÇKM (%) ve asitlik (%) değerleri belirlenmiştir. Araştırma sonucunda elde edilen veriler incelendiğinde, yapılan uygulamalar arasında fenolojik devrelere gelme bakımından önemli farklılıkların olmadığı saptanmıştır. Deneme sonucunda organik bağda ortalama salkım ağırlığının 198.9 g, salkım hacminin 216.4 ml, tane ağırlığının 2.59 g, tane hacminin 2.50 ml, kabuk oranının %12.8, şıra oranının %70.5, SÇKM %14.1 ve asitliğin %0.501 olduğu belirlenmiştir. Denemenin yapıldığı her iki yılda da incelenen salkım, tane ve şıra özelliklerinden salkım ağırlığı, salkım hacmi, tane ağırlığı, tane hacmi ve kabuk oranında uygulamalar arasında önemli bir farklılık olmazken ikinci yılda SÇKM ve asitlik değerleri uygulamalara göre önemli farklılık göstermiştir.

Ateş (2008), Cardinal üzüm çeşidinde tane tutumu döneminde sürgün başına bir salkım kalacak şekilde salkım seyreltme ve %25 oranında yaprak alma, ben düşme döneminde 1000 ppm ethrel uygulaması; Pembe Gemre ve Sultani Çekirdeksizde tane tutumu döneminde 1/3 oranında salkım ucu kesilmesi şeklinde uygulamalarının üzüm verimi ve kalitesi ile vegetatif gelişmeye etkileri araştırılmıştır. Cardinal çeşidinde yapılan uygulamalar sonunda üzümlerde salkım ağırlığı, SÇKM, olgunluk indisi, renklenme ve kış gözlerinde verimlilik artmış, üzümlerde asit miktarı, sap bağlantı kuvveti, tane eti sertliği azalmış ve 13 günlük erkencilik sağlanmıştır. Üzüm verimi, salkım eni, salkım boyu ve salkım en/boy oranı, tane eni, tane boyu ve tane en/boy

(17)

oranı, 100 tane ağırlığı, asmanın vegetatif gelişmesi ve dalların yedek besin maddesi içeriği ise etkilenmemiştir. Pembe Gemre çeşidinde yapılan uygulamalar sonunda üzümlerde, üzüm verimi, salkım ağırlığı, salkım boyu ve en/boy oranı, 100 tane ağırlığı, SÇKM, olgunluk indisi, renklenme ve kış gözlerinde verimlilik artmış, üzümlerde asit miktarı, sap bağlantı kuvveti, tane eti sertliği azalmış ve 10 günlük erkencilik sağlanmıştır. Sultani Çekirdeksiz çeşidinde yapılan uygulamalar sonunda üzümlerde, salkım ağırlığı, 100 tane ağırlığı, SÇKM, olgunluk indisi, renklenme ve kış gözlerinde verimlilik artmış, üzümlerde asit miktarı, sap bağlantı kuvveti, tane eti sertliği azalmış ve 11 günlük erkencilik sağlanmıştır. Üzüm verimi, salkım eni, boyu ve en/boy oranı, tane eni, boyu ve en/boy oranı, kış göz verimliliği, asmanın vegetatif gelişmesi ve dalların yedek besin maddesi içeriği ise etkilenmemiştir.

Yener ve ark. (2008), yapraktan potasyum (K) uygulamalarının Sultani Çekirdeksiz (Vitis vinifera L.) üzüm çeşidinde üzüm verimi ve yaprakların N, P, K içerikleri üzerine etkisi araştırılmıştır. Araştırma Manisa İli, Alaşehir İlçe’sinde Sultani üzüm çeşidinde 2 yıl süreyle gerçekleştirilmiştir. Sonuç olarak; Yapraktan K uygulamaları her iki yılda verimde artış sağlamıştır. En yüksek artışlar %2 KNO3

uygulaması ile elde edilmiştir. Yaprak örneklerinin en yüksek K içeriğine yine %2 KNO3 uygulaması ile ulaşılmıştır. Bu sonuçlara göre yeterli potasyum içermeyen

topraklardaki bağlarda meyve tutumundan sonra 15’er günlük aralarla %2 KNO3 uygulaması önerilebilir. Ayrıca yapraktan gübre uygulamasına NH4H2PO4 ve KH2PO4

gübrelerinin de eklenmesi yaprak örneklerinin P içeriğini arttırmıştır. Bu uygulamalar verimde de kontrole göre artış sağlamıştır. Bağlarda P eksikliğinin tespit edilmesi durumunda bu gübrelerin de yapraktan uygulanması faydalı olacağı tespit edilmiştir.

Çengel ve ark., (2009), İki farklı lokasyonda yürütülen (Manisa- Horozköy ve Alaşehir–Yeşilyurt) organik bağ denemelerinde; arpa+fiğ (A+F), bakla+fiğ (B+F) ve çiftlik gübresi (ÇG) uygulamalarının topraktaki mikrobiyal aktivite üzerine etkisi araştırılmıştır. Araştırmada yeşil gübre olarak uygulanan bakla+fiğ 10+4 kg/da; arpa+fiğ ise 5+6 kg/ da olarak çiftlik gübresi ise 1 t/da olarak uygulanmışlardır. Denemeler 2000-2004 yılları arasında yürütülmüştür. Deneme süresince her yıl Eylül ayında 0-25 cm derinlikten toprak örnekleri alınmış ve bu örneklerde mikrobiyolojik analiz olarak toprak solunumu, mikrobiyal biyomas, proteaz enzim aktivitesi ve azotobakter sayımları yapılmıştır. Ayrıca toprakların toplam organik karbon (TOK), azot ve humik madde miktarları da belirlenmiştir. Manisa-Horozköy denemesinde,

(18)

çalışmanın üçüncü yılında, diğer denemede ise dördüncü yılda TOK değerleri önemli düzeylerde yükselmiştir. Topraktaki TOK miktarının artışında en fazla etkili olan uygulama A+F, humik madde artışında ise A+F ve B+F uygulamaları olmuştur. Topraktaki mikrobiyolojik aktiviteyi de en fazla uyaran uygulamalar yeşil gübreler olmuştur. Alaşehir-Yeşilyurt topraklarında diğer denemeye oranla uygulamaların olumlu etkisi çok daha az oranlarda ortaya çıkmıştır. Bu toprakların kumlu tın bünyeye sahip olması, büyük olasılıkla söz konusu organik gübrelerin toprakta hızlı bir şekilde ayrışarak, etkisinin azalmasına neden olmuştur.

Ferrara ve Brunetti (2010), İtalya üzüm çeşidinde tam çiçeklenme döneminde dört kez 100 mg/l dozunda yapılan hümik asit uygulaması, tane genişliği, tane ağırlığı, titre edilebilir asit ve olgunluk indisi değerlerini önemli oranda artırmıştır. Araştırıcılar, organik ve sürdürülebilir bağcılıkta sofralık çeşitlerde tam çiçeklenme döneminde hümik asit uygulaması ile kalite ve kantitenin artabileceğini ifade etmişlerdir.

Akın (2011), Müşküle sofralık üzüm çeşidinde yapmış olduğu çalışmada, kontrol (K), 1/3 Salkım Ucu Kesme (SUK), 1/3 SUK+Hümik Asit (HA) uygulamalarının üzüm verim ve kalitesi üzerine etkileri incelenmiştir. 1/3 SUK uygulaması ile üzüm verimi, salkım ağırlığı, 0Brix, TA ve L* renk değeri artmıştır. 1/3

SUK+HA uygulamaları ile üzüm verimi, tane uzunluğu/tane genişliği ve b*renk değerinin arttığını belirtmiştir.

Akın (2011)’ın Horoz karası ve Gök üzüm çeşitlerinde yapılan bir çalışmada, kontrol (K), 1/3 salkım ucu kesme (SUK), 1/3 SUK + Hümik asit (HA) uygulamalarının üzüm verimi ve kalitesi üzerine etkileri incelenmiştir. 1/3 SUK uygulaması ile Gök üzüm çeşidinde üzüm verimi, olgunluk indisi değerleri; 1/3 SUK + HA uygulamaları ile Horoz Karası çeşidinde üzüm verimi, tane ağırlığı, tane kırmızı ve mavi renk yoğunluğu değerlerini artırdığı bildirilmiştir.

Akın ve Sarıkaya (2012), Ankara koşullarında Hasandede üzüm çeşidinde salkım ucu kesme ve hümik asit uygulamalarının üzüm verimi ve kalitesine etkileri araştırılmıştır. 1/3 SUK VE 1/3 SUK+HA uygulamaları ile olgunluk indisi değeri artarken, tane ağırlığı, 0Brix ve titre edilebilir asit (TA) değerleri azalmıştır.

Uygulamalarının üzüm verimi, salkım ağırlığı, salkım uzunluğu ve tane uzunluğu/tane genişliği değerlerine etkisi ise önemli olmamıştır.

Akın ve ark. (2012), Gök üzüm çeşidinde TARİŞ-ZF yaprak gübresi uygulaması ile tane uzunluğu, tane ağırlığı, olgunluk indisi, şıra miktarı ve kuru üzüm randımanı

(19)

artmıştır. 16, 21 ve 26 göz/asma olarak uygulanan ürün yükünde ise, ürün yükü artışına bağlı olarak üzüm verimi ve şıra miktarı artarken, olgunluk indisi ve kuru üzüm randımanı azalmıştır. Sonuç olarak; TARİŞ-ZF yaprak gübresi uygulamadan 26 göz/asma veya TARİŞ-ZF yaprak gübre uygulayarak 16 göz/asma uygulaması önerilmiştir.

Topuz ve Akın (2013), Konya ili’nde kendi kökü üzerinde yetiştirilen 7 yaşındaki Kara Dimrit (Vitis vinifera L.) üzüm çeşidinde salkım ucu kesme ve TARİŞ-ZF yaprak gübresi uygulama uygulaması ile üzüm verimi ve kalitesine etkileri araştırılmıştır. En yüksek üzüm verimi (2.07 kg/asma) 18 Göz Asma-1+Gübreli

uygulaması ile; en uzun salkım (14.57 cm) 14 Göz Asma-1+Gübreli uygulaması ile; en

yüksek olgunluk indisi (30.35) 18 Göz Asma-1+Gübreli uygulaması ile; en yüksek şıra

randımanı (736.67 ml) 10 Göz Asma-1+Gübreli uygulaması ile; en yüksek kuru üzüm

randımanı (238.61 g) 18 Göz Asma-1+Gübreli uygulaması ile; en yoğun L* renk değeri

(32.51) 14 Göz Asma-1+Gübresiz uygulaması ile elde edilmiştir. Kara Dimrit üzüm

çeşidinde, üzüm verimini artırmak için 18 Göz Asma-1+Gübreli uygulaması tavsiye

edilmiştir.

Akçay ve Akın (2013), Manisa ilinde kendi kökü üzerinde yetiştirilen 13 yaşındaki Sultani çekirdeksiz (Vitis vinifera L.) üzüm çeşidinde gerçekleştirilen bir çalışmada, yaprak alma, potasyum humat ve mikronize kalsit uygulamalarının üzüm verimi ve kalitesi üzerine etkileri incelenmiştir. En yüksek üzüm verimi (22.30 kg/asma) ÇYA+PH+MK uygulaması ile; en yüksek salkım ağırlığı (430.63 g) ÇYA uygulaması ile; en yüksek 100 tane ağırlığı (230.83 g) AYA uygulaması ile; en uzun tane (17.66 mm) K uygulaması ile, en geniş tane (14.09 mm) ÇYA+MK uygulaması ile; en yüksek olgunluk indisi (55.19) AYA uygulaması ile; en yüksek şıra randımanı (798.89 ml) K uygulaması ile; en yüksek kuru üzüm randımanı (253.20 g) AYA uygulaması ile; en yoğun L* renk değeri (49.22) ÇYA+PH, (49.13) NYA+PH ve AYA+MK uygulamaları ile; en yoğun a* renk değeri (-5.46) K ve (-5.11) ÇYA+PH uygulamaları ile; en yoğun b* renk değeri (18.45) NYA+PH ve (18.21) K uygulamaları ile elde edilmiştir. Sonuç olarak, Sultani çekirdeksiz üzüm çeşidinde, üzüm verimini artırmak için ÇYA+PH+MK uygulaması önerilebilir.

(20)

3. MATERYAL VE YÖNTEM

3.1. AraĢtırma yeri

Muğla ili Güneybatı Anadolu’da yer alır. Menteşe yöresinin güneyi ile Teke yöresinin batı kesimini kapsar. Akdeniz bölgesinde yer alan Teke yöresi ile Ege bölgesinde yer alan Menteşe yöresini ayıran sınır; Marmaris’in doğusunda yer alan Karaağaç limanından başlayıp NE-SW yönünde Namnam çayı vadisini takip eder. Batıdan Ege Denizi, güneyden Akdeniz ile çevrili olan Muğla’nın kuzeyinde Gökbel Dağı (1422 m.) ve Oyuklu Dağı, kuzeydoğusunda Sandıras Dağı (2295 m.), Gök tepe (2407 m.), doğusunda ise Dumanlı Dağı (1973 m.), Akdağ (3024 m.)’ın oluşturduğu yüksek sahalar bulunur.

Muğla ilinin kuzey, kuzeybatı kesimini oluşturan Menteşe yöresi, oldukça arızalı topografyası ile dikkati çeker. Birçok yerde akarsular ile yarılmış yüzeyi hafif dalgalı ve düzce bölümler bulunduğu gibi sırt ve tepelerin birbirine yakın yükseltilerde olması, bu yörenin bütünüyle bir aşının yüzeyi üzerinde şekillendiğini gösterir. Yörenin dağları bu aşının yüzeyi üzerinde yükselmekte, depresyonlar da bu yüzey içerisine yerleşmiş durumda bulunmaktadır (Anonim, 2012c).

Milas ilçesi ise; Muğla ili sınırları içerisinde şehir merkezine 63 km mesafede Türkiye'nin güneybatı ucunda yer almakta ve 37°18'10” kuzey enlemleri ile 27°46'51” doğu boylamları arasında 216.700 hektarlık bir alanı kapsayan uzun bir sahil şeridine sahiptir. Milas, Muğla ilinin ikinci büyük yerleşim bölgesidir. Sodra Dağının eteklerinde kendi adıyla anılan ova üzerinde kurulmuştur. Milas düzlük olup, çevresi orta yükseklikte dağlarla çevrilidir. Batıda; tahminen 600 m yükseklikte Sodra Dağı, Doğuda; 1000 m yükseklikte Aksivri dağı, Kuzeyde; 1000 m yükseklikte Beşparmak dağı, Güneyde 200 m yükseklikte Beçin tepesi bulunmaktadır.

Milas Ege denizinin iki önemli körfezi olan Gökova ve Mandayla körfezinde kıyılarıyla yat turizm açısından önemli bir konuma sahiptir. Milas’ın kuzeyinde, bir kısmı Aydın ili sınırları içinde kalan Muğla’nın en geniş alanlı doğal gölü olan bafa gölü bulunmaktadır. 60 km genişliğinde ve deniz seviyesinden yüksekliği 2 m dir. Bafa Gölü Büyük Menderes ırmağının, eski Latmos Körfezinin batısını alüvyonlarla doldurması sonucu oluştuğu için kıyı set gölü olarak nitelendirilir (Anonim, 2013a).

(21)

Bağ alanı resimleri Şekil 1., Şekil 2., Şekil 3., Şekil 4.,’ Şekil 5.,’de görülmektedir.

ġekil 1. Milas ilçesi haritası

(22)

ġekil 3. Red Globe Asması

ġekil 4. Etiketleme yapılmış Red Globe Asması

(23)

ġekil 5. Hasat işlemleri

(24)

ġekil 7. Laboratuvar işlemleri

3.1.1. Ġklim ve toprak özellikleri

Milas ve çevresinin uzun yıllar yapılan analiz neticesinde Akdeniz yağış rejiminde, yani Akdeniz İklimi özellikleri taşımaktadır. Akdeniz ikliminde göze çarpan özellikler kışları ılık ve yağışlı, yazları sıcak ve kurak olmasıdır. Yağışlar genellikle Ekim ve Nisan periyodunda görülür. Bu aylar arasında ekseriye serin ve yağışlı hava etkisini sürdürmektedir. Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarında daha az yağış görülür. Milas’ta en sıcak mevsim Temmuz, Ağustos aylarıdır. Bu aylar ekseriye yağışsız kurak ve sıcak geçer. Tarım arazisi, alüvyal topraklar, kolüvyal topraklar, kırmızı Akdeniz toprakları ve kireçsiz kahverengi orman topraklarından oluşmaktadır (Anonim, 2013a).

3.2. Materyal

Bu araştırma, 2012 yılı vejatasyon döneminde, Muğla ili, Milas İlçesi, Ağaçlıhüyük köyünde üreticiye ait 140 Ruggeri anacı üzerine aşılı, kordon terbiyeli, damlama sulama yapılan 3 yaşındaki (4.vegetasyon döneminde) Red Globe üzümünde yürütülmüştür.

Red Globe; sofralık olarak değerlendirilen, pembemsi-kırmızı tane kabuk renkli, çekirdekli, Ağustos sonu-Eylül başında olgunlaşan, yuvarlak-hafif eliptik tane şekilli,

(25)

konik salkımlı ve kısa budamaya uygun bir üzüm çeşididir. Çalışma materyali, 3 X 1.5 m mesafelerle dikilmiş olan ve eşit vejetatif gelişme gösteren bağ parselinde, tesadüf parselleri deneme planına göre kurulmuştur.

3.3. Yöntem

Deneme deseni; 1) Kontrol, 2) 1/3 Salkım Ucu Kesme (1/3 SUK), 3) TARİŞ-ZF (3 Kez) Yaprak Gübresi Uygulaması , 4) 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 kez), 5) TARİŞ-ZF (5 kez), 6) 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 kez) olmak üzere 6 farklı uygulama olarak yapılmıştır. Deneme planında her parselde 4 asma olmak üzere her tekerrürde 24 asma, 3 tekerrürde ise toplam 72 asmada çalışma yürütülmüştür. TARİŞ-ZF uygulamaları yapraktan sıvı formda püskürtme şeklinde sabah serin saatlerde yapılmıştır.

3.3.1. 1/3 Salkım Ucu Kesme

1/3 salkım ucu kesme işlemi, tane tutumu döneminde, salkım ucu kesilmesi gereken parsellerdeki omcaların üzerindeki tüm salkımların 1/3 oranında uç kısımları 26.05.1012 tarihinde kesilmiştir. Şekil 8’de görülmektedir.

(26)

3.3.2. Yaprak Gübresi Uygulaması TARĠġ-ZF BileĢimi; Azot (N); %18, Üre (N); %8.65, NO 3 (N); %8.96, NH 4 (N); %0.39, Fosfor (P 2O5); %4, Potasyum (K 2O);%0.33, Magnezyum (MgO); 2250 ppm, Kükürt (S); 750 ppm, Demir (Fe-EDTA); 1000 ppm, Çinko (Zn-EDTA); 1000 ppm, Mangan (Mn-EDTA); 1000 ppm, Bakır (Cu-EDTA); 375 ppm, Molibden (Mo); 25 ppm’dir.

TARİŞ-ZF yaprak gübresi deneme deseninde belirtildiği gibi, toplam 3 defa yapılmıştır.

I. Uygulama; çiçeklenmeden bir hafta önce 100 litre suya 200 g,

II. Uygulama; çiçeklenmeden hemen sonra tane tutumunda 100 litre suya 300 g, III. Uygulama; iri koruk döneminde 100 litre suya 300 g olacak şekilde;

hazırlanmış ve 15’er gün aralıklarla hasada kadar (25.09.2012) toplam 5 uygulama yapılmıştır.

(27)

ġekil 9. Yapraktan gübreleme uygulaması

3.4. Üzümde Ġncelenen Değerler 3.4.1. Üzüm verimi;

Parsellerdeki omcalardan elde edilen üzümün tümü tartılarak omca sayısına bölünmek sureti ile omca başına ortalama üzüm verimi (kg/omca) olarak saptanmıştır.

3.4.2. Salkım ağırlığı

Her parseldeki toplam üzüm verimi, toplam salkım sayısına bölünerek ortalama salkım ağırlığı bulunarak g cinsinden ifade edilmiştir.

3.4.3. Salkım uzunluğu

Her parselden tesadüfen alınan 10 salkımda, salkımda dallanmanın başladığı nokta ile salkımın uç kısmı arası cetvel ile ölçülmüş ve toplam sayının 10’a bölünmesi ile ortalama salkım uzunluğu cm cinsinden bulunmuştur.

3.4.4. Salkım geniĢliği

Her parselden tesadüfen alınan 10 salkımda, salkımın her iki tarafındaki en geniş dallanma noktalarının uzunlukları cetvel ile ölçülerek ve toplam sayının 10’a bölünmesi ile ortalama salkım genişliği cm cinsinden belirlenmiştir.

(28)

3.4.5. Tane ağırlığı

Amerine ve Cruess (1960) metodu ile (salkımların 1/3’lük her kısmından tanelerin alınması) toplanan 100 tane tartılmış ve (g) cinsinden 100 tane ağırlığı belirlenmiştir.

3.4.6. Tane uzunluğu

Amerine ve Cruess (1960) metodu ile toplanan 100 tane kumpas ile ölçülerek mm cinsinden tane uzunluğu belirlenmiştir.

3.4.7. Tane geniĢliği

Amerine ve Cruess (1960) metodu ile toplanan 100 tane kumpas ile ölçülerek mm cinsinden tane genişliği belirlenmiştir.

3.4.8. Tane uzunluğu/Tane geniĢliği

Amerine ve Cruess (1960) metodu ile toplanan ve kumpas ile ölçülerek mm cinsinden tane uzunluğu ve tane genişliği belirlenmiştir.

3.4.9. pH

pH, bir çözeltinin asitlik veya bazlık derecesini tarif eden ölçü birimidir. Çözeltide bulunan H+

iyonu konsantrasyonunu ifade eder (Anonim, 2013b).

3.4.10. oBriks

Amerine ve Cruses (1960) metoduna göre toplanan tanelerin sıkılması ile elde edilen üzüm şırasında el refraktometresi ile belirlenmiştir (Nelson, 1985).

3.4.11. Titrasyon asitliği (TA)

Amerine ve Cruses (1960) metoduna göre toplanan tanelerin sıkılması ile elde edilen üzüm şırasından 5 ml pipetle alınıp beherde 50 ml saf suya tamamlanmış 0.1 N NaOH ile titrasyona tabi tutulmuş ve tartarik asit cinsinden (g TAE/100 ml) verilmiştir (Nelson, 1985).

(29)

3.4.12. Olgunluk indisi

Elde edilen 0Briks değerinin titrasyon asitliğine bölünmesi ile saptanmıştır.

3.4.13. ġıra randımanı

Parseldeki omcalardan toplanan üzümlerden tesadüfen 1’er kg üzümün sıkılması ile elde edilen şıra miktarı ml cinsinden verilmiştir.

3.4.14. Renk parametrelerinin belirlenmesi

Konika Minolta CR400 (Minolta, Osaka, Japan) model renk ölçüm cihazı ile örneklerin CIE LAB L*, a* ve b* değerleri ölçülmüş (Akbulut ve Çoklar, 2008). Şekil 10’da L*, a*, b* renksellik diyagramı Şekil 11.’de ise üç boyutlu renk diyagramı yer almaktadır.

(30)

ġekil 11. Üç boyutlu (ton, parlaklık ve doygunluk) renk diyagramı (a ve b)

(31)

3.4.14.1. Tane kabuk rengi

Renkleri üç boyutlu koordinatlarda CIEL LAB (Commision Internationele de I’E Clairage) L*, a*, b* tanımlanmıştır. L* değeri; parlaklık, a* renk koordinatları yeşil-kırmızı, b* renk koordinatları mavi-sarı renkleri vermektedir. L* değeri, 0-100 arasındaki rakamlarda, 100’e yaklaşması rengin beyazlaştığını, yani parlaklığın arttığını, 0’a yaklaşması ise siyah rengin arttığını göstermektedir. a* değeri, +60 ile -60 arasındadır, + değerlerin artması kırmızı rengin arttığını, - değerin artması ise yeşil rengin arttığı anlamına gelmektedir. b* değeri ise, , +60 ile -60 arasındadır, + değerlerin artması sarı rengin arttığını, - değerin artması ise mavi rengin arttığı anlamına gelmektedir (Minolta 1994). Renk ölçümü için tane kabuğunda meydana gelen renk değişimleri CR-400 Minolta marka renk cihazı ile ölçülecektir. Renk ölçümü için asmaların her iki tarafındaki salkımlardan her parsel için 10 salkım incelenmiş ve bunların ortalaması verilmiştir.

3.5. Verilerin Değerlendirilmesi: Elde edilen sonuçlar JMP (7.0 versiyon, SAS

(32)

4. ARAġTIRMA SONUÇLARI VE TARTIġMA

Bu çalışmada, 2012 yılında Muğla’nın Milas ilçesi’ne bağlı Ağaçlıhöyük köyünde, Red Globe üzüm çeşidinde salkım ucu kesme ve yaprak gübresi uygulamalarının üzüm verimi ve kalitesi üzerine etkileri incelenmiştir. Elde edilen ölçüm ve bulgular 3 tekerrür ortalaması olarak çizelgelerde ve grafiklerde verilerek yorumlanmıştır.

4.1. Üzüm Verimi

Çizelge 4.1’deki verilere göre, yapılan uygulamaların üzüm verimi üzerine etkisi

istatistiki olarak önemli bulunmamıştır. Yapılan benzer çalışmalarda; Pembe Gemre üzüm çeşidinde Tane tutumu döneminde 1/3 oranında salkım ucu kesilmesi ile üzüm veriminin artmasına rağmen, Sultani Çekirdeksiz çeşidinde üzüm verimi etkilemediği (Ateş, 2008); Müşküle sofralık üzüm çeşidinde 1/3 SUK ve 1/3 SUK+HA uygulamaları ile (Akın, 2011); Hasandede üzüm çeşidinde 1/3 SUK ve 1/3 SUK+HA uygulamaları ile üzüm verimine etkisinin önemli olmadığı (Akın ve Sarıkaya, 2012), Yuvarlak Çekirdeksiz çeşidinde E, MAP+E, TZF+E ve KNO3+E uygulamalarının üzüm verimini

artırdığı (Akyüz, 2000), Ödemiş koşullarında çinko gübrelemesinin Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşidinde meyve verimini istatistiki olarak önemli düzeyde etkilediği (Çoban ve ark., 2002) , Manisa İli, Alaşehir İlçe’sinde Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşidinde 2 yıl süreyle gerçekleşen yapraktan potasyum (K) uygulamalarının verimde artış sağladığı (Yener ve ark., 2008) bildirilmiştir.

Çizelge 4.1. Uygulamalarının üzüm verimi üzerine etkileri

UYGULAMALAR Üzüm verimi (kg/asma)

KONTROL 1.35 1/3 SUK 0.94 TARİŞ-ZF (3 Kez) 0.73 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) 1.00 TARİŞ-ZF (5 Kez) 0.80 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) 0.68 AÖF %5 Ö.D. Ö.D.:Önemli değil

(33)

0 0,2 0,4 0,6 0,8 1 1,2 1,4 K o n tr o l 1 /3 S U K T A R İŞ -Z F (3 K e z) 1 /3 S U K + T A R İŞ -Z F ( 3 K e z) T A R İŞ -Z F ( 5 K e z) 1 /3 S U K + T A R İŞ -Z F ( 5 K e z) Uygulamalar

ġekil 13. Uygulamaların üzüm verimi üzerine etkileri

4.2. Salkım Ağırlığı

Çizelge 4.2’deki verilere göre, yapılan uygulamaların salkım ağırlığı üzerine etkisi istatistiki olarak önemli bulunmamıştır. Yapılan benzer çalışmalarda; Horoz Karası ve Gök üzüm çeşitlerinde yapılan 1/3 SUK uygulaması ile salkım ağırlığı artmıştır (Akın, 2011).

Çizelge 4.2. Uygulamaların salkım ağırlığı üzerine etkileri

UYGULAMALAR Salkım Ağırlığı (g)

KONTROL 301.55 1/3 SUK 278.69 TARİŞ-ZF (3 Kez) 207.78 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) 260.31 TARİŞ-ZF (5 Kez) 202.75 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) 168.97 AÖF %5 Ö.D. Ö.D.:Önemli değil

(34)

0 50 100 150 200 250 300 350 K o n tr o l 1/ 3 SU K T A R İŞ-Z F (3 K ez) 1/ 3 SU K +T A R İŞ-Z F (3 K ez) T A R İŞ-Z F (5 K ez) 1/3 SU K +T A R İŞ-Z F (5 K ez) Uygulamalar

ġekil 14. Uygulamaların salkım ağırlığı üzerine etkileri

4.3. Salkım Uzunluğu

Çizelge 4.3’deki verilere göre, salkım uzunluğu istatistik anlamda önemli bulunmuş; buna göre en yüksek salkım uzunluğu 21.02 cm ile kontrolden elde edilirken, en düşük salkım uzunluğu 14.78 cm ile 1/3 SUK+TARİŞ-ZF ( 5 Kez ) elde edilmiştir. Diğer uygulamaların değerleri bu uç değerler arasında kalmıştır. Yapılan benzer çalışmalarda; Kara Dimrit üzüm çeşidinde farklı seviyede şarj (ürün yükü) ve yaprak gübresi (TARİŞ-ZF) uygulamaları salkım uzunluğunu artırdığı rapor edilmiştir (Topuz ve Akın, 2013). Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşidinde, yaprak alma, potasyum humat ve mikronize kalsit uygulamaları ile salkım uzunluğunun arttığı ileri sürülmüştür (Akçay ve Akın, 2013).

Çizelge 4.3. Uygulamalarının salkım uzunluğu üzerine etkileri

UYGULAMALAR Salkım Uzunluğu (cm)

KONTROL 21.02 a 1/3 SUK 15.28 bc TARİŞ-ZF (3 Kez) 19.02 ab 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) 15.06 c TARİŞ-ZF (5 Kez) 15.40 bc 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) 14.78 c AÖF %5 3.80

(35)

0 5 10 15 20 25 K o n tr o l 1/ 3 SU K T A R İŞ-Z F (3 K ez) 1/ 3 SU K +T A R İŞ-Z F (3 K ez) T A R İŞ-Z F (5 K ez) 1/3 SU K +T A R İŞ-Z F (5 K ez) Uygulamalar

ġekil 15. Uygulamaların salkım uzunluğu üzerine etkileri

4.4. Salkım GeniĢliği

Çizelge 4.4’deki verilere göre, yapılan uygulamaların salkım genişliği üzerine

etkisi istatistiki olarak önemli bulunmamıştır.

Çizelge 4.4. uygulamaların salkım geniĢliği üzerine etkileri

UYGULAMALAR Salkım GeniĢliği (cm)

KONTROL 11.85 1/3 SUK 12.79 TARİŞ-ZF (3 Kez) 13.05 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) 11.27 TARİŞ-ZF (5 Kez) 11.71 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) 10.47 AÖF %5 Ö.D. Ö.D: Önemli değil

(36)

0 2 4 6 8 10 12 14 K o n tr o l 1 /3 S U K T A R İŞ -Z F (3 K e z) 1 /3 S U K + T A R İŞ -Z F ( 3 K e z) T A R İŞ -Z F ( 5 K e z) 1 /3 S U K + T A R İŞ -Z F ( 5 K e z) Uygulamalar

ġekil 16. Uygulamaların salkım genişliği üzerine etkileri

4.5. 100 Tane Ağırlığı

Çizelge 4.5’deki verilere göre, 100 tane ağırlığı istatistik anlamda önemli bulunmuş; buna göre yapılan uygulamalarda en yüksek 100 tane ağırlığı 800.18 g ile 1/3 SUK+TARİŞ-ZF(3 Kez) uygulamasından elde edilirken, en düşük 100 tane ağırlığı 533.55 g ile Kontrol’den elde edilmiştir. Diğer uygulamaların değerleri bu uç değerler arasında kalmıştır. Yapılan benzer çalışmalarda; Yuvarlak çekirdeksiz üzüm çeşidinin yoğun olarak üretildiği Manisa’nın Alaşehir ilçesinin Kemaliye yöresinde yapraktan farklı dozlardaki demir uygulamaları 100 tane ağırlığını artırmıştır (Çoban ve ark., 2005); Horoz Karası üzüm çeşidinde yapmış olduğu ürün yükü ve TARİŞ-ZF yaprak gübresi uygulamasında 100 tane ağırlığının arttığını (Akın, 2003); Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşidinde, yaprak alma, potasyum humat ve mikronize kalsit uygulamaları ile 100 tane ağırlığının arttığı bildirilmiştir (Akçay ve Akın, 2013).

Çizelge 4.5. Uygulamaların 100 tane ağırlığı etkileri

UYGULAMALAR 100 Tane Ağırlığı (g)

KONTROL 533.55 b 1/3 SUK 782.11 ab TARİŞ-ZF (3 Kez) 650.55 ab 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) 800.18 a TARİŞ-ZF (5 Kez) 649.98 ab 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) 716.86 ab AÖF %5 255.03

(37)

0 200 400 600 800 1000 K o n tr o l 1/ 3 SU K T A R İŞ-Z F (3 K ez) 1/ 3 SU K + T A R İŞ-Z F (3 K ez) T A R İŞ-Z F (5 K ez) 1/3 SU K + T A R İŞ-Z F (5 K ez) Uygulamalar

ġekil 17. Uygulamaların 100 tane ağırlığı üzerine etkileri 4.6. Tane Uzunluğu

Çizelge 4.6’deki verilere göre,yapılan uygulamaların tane uzunluğu üzerine etkisi

istatistiki olarak önemli bulunmamıştır.

Çizelge 4.6. Uygulamalarının tane uzunluğu üzerine etkileri

UYGULAMALAR Tane Uzunluğu (mm)

KONTROL 21.43 1/3 SUK 23.67 TARİŞ-ZF (3 Kez) 23.84 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) 24.38 TARİŞ-ZF (5 Kez) 22.80 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) 22.58 AÖF %5 Ö.D. Ö.D.: Önemli değil 19 20 21 22 23 24 25 K o n tr o l 1 /3 S U K T A R İŞ -Z F (3 K e z) 1 /3 S U K + T A R İŞ -Z F ( 3 K e z) T A R İŞ -Z F ( 5 K e z) 1 /3 S U K + T A R İŞ -Z F ( 5 K e z) Uygulamalar

(38)

4.7. Tane GeniĢliği

Çizelge 4.7’deki verilere göre, yapılan uygulamaların tane genişliği üzerine

etkisi istatistiki olarak önemli bulunmamıştır. Yapılan benzer çalışmalarda; İtalya üzüm çeşidinde tam çiçeklenme döneminde dört kez 100 mg/l dozunda yapılan hümik asit uygulaması tane genişliğini önemli oranda artırmıştır (Ferrara ve Brunetti, 2010).

Çizelge 4.7. Uygulamalarının tane geniĢliği üzerine etkileri

UYGULAMALAR Tane GeniĢliği (mm)

KONTROL 20.39 1/3 SUK 22.57 TARİŞ-ZF (3 Kez) 22.51 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) 23.42 TARİŞ-ZF (5 Kez) 21.76 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) 20.69 AÖF %5 Ö.D. Ö.D.: Önemli değil 18 19 20 21 22 23 24 K o n tr o l 1 /3 s u k T a ri ş -Z F (3 K e z) 1 /3 S u k + T a ri ş -Z F ( 3 K e z) T a ri ş -Z F ( 5 K e z) 1 /3 S u k + T a ri ş -Z F ( 5 K e z) Uygulamalar

ġekil 19. Uygulamaların tane genişliği üzerine etkileri 4.8. Tane uzunluğu/Tane geniĢliği

Çizelge 4.8’deki verilere göre, yapılan uygulamaların Tane uzunluğu/Tane

(39)

Çizelge 4.8. Uygulamaların tane uzunluğu/tane geniĢliği üzerine etkileri

UYGULAMALAR Tane Uzun. / Tane Gen.

KONTROL 1.05 1/3 SUK 1.05 TARİŞ-ZF (3 Kez) 1.06 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) 1.04 TARİŞ-ZF (5 Kez) 1.04 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) 1.10 AÖF %5 Ö.D. Ö.D.: Önemli değil 1 1,02 1,04 1,06 1,08 1,1 K o n tr o l 1/ 3 U K T A R İŞ-Z F (3K ez ) 1/ 3 SU K + T A R İŞ-Z F (3 K ez ) T A R İŞ-Z F (5 K ez ) 1/ 3 SU K + T A R İŞ-Z F (5 K ez ) Uygulamalar

ġekil 20. Uygulamaların tane uzunluğu/tane genişliği üzerine etkileri 4.9. pH

Çizelge 4.9’deki verilere göre, pH istatistik anlamda önemli bulunmuş; buna

gören en yüksek pH 4.27 ile TARİŞ-ZF (3 Kez) ve pH 4.26 ile 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) uygulamalarından elde edilirken, en düşük pH 3.99 ile Kontrol’den elde edilmiştir. Diğer uygulamaların değerleri bu uç değerler arasında kalmıştır.

Çizelge 4.9. Uygulamaların pH üzerine etkileri

UYGULAMALAR pH KONTROL 3.99 c 1/3 SUK 4.11 bc TARİŞ-ZF (3 Kez) 4.27 a 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) 4.26 a TARİŞ-ZF (5 Kez) 4.19 ab 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) 4.03 b AÖF %5 0.14

(40)

3,8 3,9 4 4,1 4,2 4,3 K ontr ol 1/ 3 S U K TA R İŞ -ZF (3 K ez ) 1/ 3 S U K + TA R İŞ -ZF (3 K ez ) TA R İŞ -ZF (5 K ez ) 1/ 3 S U K + TA R İŞ -ZF (5 K ez ) Uygulamalar

ġekil 21. Uygulamaların pH üzerine etkileri

4.10. 0Briks

Çizelge 4.10’deki verilere göre; 0Brikssalkım uzunluğu istatistik anlamda önemli

bulunmuş; buna göre en yüksek 0

Brix değeri 17.00 ile 1/3 SUK ve 16.62 ile Kontrol’den elde edilirken, en düşük 0

Brix ise 14.07 ile 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) ile elde edilmiştir. Diğer uygulamaların değerleri bu uç değerler arasında kalmıştır. Benzer çalışmalarda; Alaşehir ilçesi Tepeköy mevkiindeki 18 yaşındaki aşısız bağda yürütülen çalışma sonucunda; ZnSO4.7H2O gübresinin %0.50 doz seviyesinde en yüksek suda

çözünebilir kuru madde miktarı ve en iyi tane hacmi elde edildiği (Akgül ve ark., 2007) bildirilmiştir.

Çizelge 4.10. Uygulamaların 0

Briks üzerine etkileri

UYGULAMALAR 0 Briks KONTROL 16.62 a 1/3 SUK 17.00 a TARİŞ-ZF (3 Kez) 15.93 ab 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) 16.40 ab TARİŞ-ZF (5 Kez) 16.33 ab 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) 14.07 b AÖF %5 2.36

(41)

0 5 10 15 20 K o n tr o l 1 /3 S U K T A R İŞ -Z F (3 K e z) 1 /3 S U K + T A R İŞ -Z F ( 3 K e z) T A R İŞ -Z F ( 5 K e z) 1 /3 S U K + T A R İŞ -Z F ( 5 K e z) Uygulamalar ġekil 22. Uygulamaları 0

Briks üzerine etkileri

4.11. TA

Çizelge 4.11’deki verilere göre, TA istatistik anlamda önemli bulunmuş; buna

göre en yüksek titre edilebilir asit 0.68 g TAE/100 ml ile 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) ve 0.63 ile TARİŞ-ZF (5 Kez)’den elde edilmiştir, en düşük titre edilebilir asit ise 0.52 g TAE/100 ml ile 1/3 SUK ile elde edilmiştir. Diğer uygulamaların değerleri bu uç değerler arasında kalmıştır. Yapılan benzer çalışmalarda; Alaşehir yöresi Akkeçili ve Tepeköy her iki bağ alanında yapraktan KNO3 uygulamaları titre edilebilir asitlikte

kontrole göre önemli artışlar belirlenmiştir (Aydın ve ark., 2005).

Çizelge 4.11. Uygulamaların TA üzerine etkileri

UYGULAMALAR TA (g TAE/100 ml) KONTROL 0.58 ab 1/3 SUK 0.52 b TARİŞ-ZF (3 Kez) 0.60 ab 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) 0.61 ab TARİŞ-ZF (5 Kez) 0.63 a 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) 0.68 a AÖF %5 0.09

(42)

0 0,1 0,2 0,3 0,4 0,5 0,6 0,7 Kontrol 1/3 SUK

TARİŞ-ZF (3Kez) 1/3 SUK+

TARİŞ-ZF (3 Kez) TARİŞ-ZF (5 Kez) 1/3 SUK+ TARİŞ-ZF (5 Kez) Uygulamalar

ġekil 23. Uygulamaların TA üzerine etkileri

4.12. Olgunluk Ġndisi

Çizelge 4.12’deki verilere göre, olgunluk indisi istatistik anlamda önemli

bulunmuş; buna göre en yüksek olgunluk indisi 32.97 (0

Briks/TA) ile 1/3 SUK uygulamasından elde edilirken, en küçük olgunluk indisi ise 21.40 (0

Briks/TA) ile 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) uygulamasından elde edilmiştir. Diğer uygulamaların değerleri bu uç değerler arasında kalmıştır. Yapılan benzer çalışmalarda; Gök üzüm çeşidinde TARİŞ-ZF yaprak gübresi uygulaması ile olgunluk indisinin arttığı (Akın ve ark., 2012); Kara Dimrit üzüm çeşidinde farklı seviyede şarj (ürün yükü) ve yaprak gübresi (TARİŞ-ZF) uygulamaları ile olgunluk indisinin arttığı (Topuz ve Akın, 2013); Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşidinde, yaprak alma, potasyum humat ve mikronize kalsit uygulamaları ile olgunluk indisinin arttığı rapor edilmiştir (Akçay ve Akın, 2013).

Çizelge 4.12. Uygulamaların olgunluk indisi üzerine etkileri

UYGULAMALAR Olgunluk Ġndisi (o

Briks/TA) KONTROL 28.79 a 1/3 SUK 32.97 a TARİŞ-ZF (3 Kez) 26.78 ab 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) 26.95 ab TARİŞ-ZF (5 Kez) 26.08 ab 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) 21.40 b AÖF %5 7.20

(43)

0 5 10 15 20 25 30 35 K o n tr o l 1/ 3 SU K T A R İŞ-Z F (3 K ez) 1/ 3 SU K + T A R İŞ-Z F (3 K ez) T A R İŞ-Z F (5 K ez) 1/3 SU K + T A R İŞ-Z F (5 K ez) Uygulamalar

ġekil 24. Uygulamaların olgunluk indisi üzerine etkileri 4.13. ġıra Randımanı

Çizelge 4.13’deki verilere göre, yapılan uygulamaların şıra randımanı üzerine

etkisi istatistiki olarak önemli değildir.

Çizelge 4.13. Uygulamaların Ģıra randımanı üzerine etkileri

UYGULAMALAR (ml) KONTROL 740.00 1/3 SUK 793.33 TARİŞ-ZF (3 Kez) 765.00 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) 750.00 TARİŞ-ZF (5 Kez) 718.33 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) 745.00 AÖF %5 Ö.D. Ö.D.:Önemli değil 680 700 720 740 760 780 800 K o n tr o l 1/ 3 SU K T A R İŞ-Z F (3K ez ) 1/ 3 SU K + T A R İŞ-Z F (3 K ez ) T A R İŞ-Z F (5 K ez ) 1/ 3 SU K + T A R İŞ-Z F (5 K ez ) Uygulamalar

(44)

4.14. Renk Değerleri

Çizelge 4.14’deki verilere göre, renk değeri istatistik anlamda önemli bulunmuş; buna göre en yüksek L* renk değeri 39.46 ile TARİŞ-ZF (5 Kez) uygulamasından elde edilirken, en düşük L* renk değeri ise 35.40 ile 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) uygulamasından elde edilmiştir. Diğer uygulamaların değerleri bu uç değerler arasında kalmıştır. Yapılan benzer çalışmalarda; Kara Dimrit üzüm çeşidinde farklı seviyede şarj (ürün yükü) ve yaprak gübresi (TARİŞ-ZF) uygulamaları L* renk değerini artırdığı (Topuz ve Akın, 2013); Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşidinde, yaprak alma, potasyum humat ve mikronize kalsit uygulamaları ile L* renk değerinin arttığı (Akçay ve Akın, 2013) bildirilmiştir.

Çizelge 3.14’deki verilere göre, yapılan uygulamaların a* ve b* renk değerleri üzerine etkisi istatistiki olarak önemli bulunmamıştır.

Çizelge 4.14. Uygulamaların L*, a*, b* renk değeri üzerine etkileri

UYGULAMALAR L* RENK DEĞERĠ a* RENK DEĞERĠ b* RENK DEĞERĠ KONTROL 38.58 ab 6.94 2.00 1/3 SUK 38.88 ab 6.56 2.08 TARİŞ-ZF (3 Kez) 37.87 ab 6.41 2.22 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) 35.40 b 7.20 2.13 TARİŞ-ZF (5 Kez) 39.46 a 6.47 2.19 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) 37.46 ab 6.85 2.95 AÖF %5 3.56 Ö.D. Ö.D.

a, c: Aynı sütunda farklı küçük harfi alan ortalamalar arasındaki fark önemlidir. Ö.D.: Önemli Değil

(45)

0 5 10 15 20 25 30 35 40 K ontr ol 1/ 3 S U K TA R İŞ -ZF (3 K ez ) 1/ 3 S U K +TA R İŞ -ZF (3 K ez ) TA R İŞ -ZF (5 K ez ) 1/ 3 S U K +TA R İŞ -ZF (5 K ez ) L* Renk Değeri a* Renk Değeri b* Renk Değeri

ġekil 26. Uygulamaların L*, a*, b* renk değerleri üzerine etkileri 5. SONUÇLAR VE ÖNERĠLER

5.1 Sonuçlar

Muğla ili’nin Milas ilçesine bağlı Ağaçlıhüyük köyünde 2012 yılı vejetasyon döneminde yürütülen bu çalışmada, sofralık olarak değerlendirilen Red Globe üzüm çeşidinde 1/3 Salkım Ucu Kesme, Tariş-ZF yaprak gübresi ve bunların birlikte uygulamalarının üzüm verimi ve kalitesine etkileri araştırılmıştır. Çalışmada Red Globe üzüm çeşidi için üzüm verimi, salkım ağırlığı, salkım uzunluğu, salkım genişliği, tane ağırlığı, tane uzunluğu, tane genişliği, tane uzunluğu/tane genişliği, pH, 0

Briks, titrasyon asitliği, olgunluk indisi, şıra randımanı, tane kabuk rengi (L* renk değeri, a* renk değeri, b* renk değeri) gibi verim ve kalite kriterleri üzerine elde edilen veriler değerlendirilmiştir.

Yapılan uygulamalarda en uzun salkım 21.02 cm ile Kontrolden elde edilirken, en kısa salkım ise 14.78 cm ile 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) uygulamasından elde edilmiştir. En yüksek 100 tane ağırlığı 800.18 g ile 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) uygulamasından elde edilirken, en düşük 100 tane ağırlığı 533.55 g ile Kontrolde belirlenmiştir. En yüksek pH 4.27 ile Tariş-ZF (3 Kez) ve pH 4.26 ile 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) uygulamalarından elde edilirken, en düşük pH 3.99 ile Kontrolden elde edilmiştir. En yüksek o

Briks değeri 17.00 ile SUK elde edilirken, en düşük oBriks ise 14.07 ile 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) ile elde edilmiştir. En yüksek titre edilebilir asit

(46)

0.68 g TAE/100 ml ile 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (5 Kez) elde edilmiştir, en düşük titre edilebilir asit ise 0.52 g TAE/100 ml ile 1/3 SUK ile elde edilmiştir. En fazla olgunluk indisi 32.97 (oBriks /TA) ile 1/3 SUK uygulamasından elde edilirken, en küçük olgunluk indisi ise 21.40 (oBriks /TA) ile 1/3 SUK+Tariş-ZF (5 Kez) uygulamasından elde edilmiştir. En yüksek L* renk değeri 39.46 ile TARİŞ-ZF (5 Kez) uygulamasından elde edilmiştir, en düşük L* renk değeri ise 35.40 ile 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) uygulamasından elde edilmiştir.

Uygulamaların üzüm verimi, salkım ağırlığı, salkım genişliği, tane uzunluğu, tane genişliği, tane uzunluğu/tane genişliği, şıra randımanı, a* ve b* renk yoğunluk değerleri üzerine etkisi önemli bulunmamıştır.

5.2 Öneriler

Red Globe üzüm çeşidinde, 100 tane ağırlığını artırmak için 1/3 SUK+TARİŞ-ZF (3 Kez) uygulaması önerilmektedir. Fakat, daha sağlıklı öneri yapılabilmesi için çalışmanın ileriki yıllarda tekrarlanması tavsiye edilebilir.

Şekil

ġekil 2. Deneme alanı görüntüsü
ġekil 3. Red Globe Asması
ġekil 10. L*, a* ve b* renk alanı renksellik diyagramı
ġekil 12. Renk Ölçüm Cihazı
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

incelendiğinde, çeviklik performansı ile düz zemin, köpük zemin ve toplam denge skorları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki olmadığı tespit... Ayrıca

Çalışma grubunu ise, Bekir Küçükay’ın “Klasik Gitar İçin Başlangıç Metodu”, John Mills’in “Temel Gitar Metodu”, Kemal Belevi’nin “Gitar

Using the obtained images, 4 defects that are common in sewe pipes, such as impurities, additional aperture, residues and capillary fraction, were tried to be detected by

One controversial tension in urban development process of holy cities is the tension between urban growth, on the one hand, and adapting city structure to the needs of pilgrims on

La classe des présentatifs regroupe les monèmes ou les synthèmes suivants: voici/ voilà, c'est/ce sont, il y a, soit, vive, il était une fois, il est, dire que..

This hypothesis is accepted; educational level is an important factor on the perceive effectiveness of Facebook advertisement, this is because graduate students are

all, three goals of the thesis are (1) to find the optimum program necessities of municipality buildings, (2) to set an energy consumption standard and (3) to evaluate