Ankara ıjıııv VeL Fak Derg. 48, 123-12X. 20()J
Bromokriptin ve GnRH'nın laktasyondaki ratlarda serum prolaktin
ve LH konsantrasyonları
üzerine etkisi
Mustafa
KA YMAZ
Ankara Ünıversitesi. Veteriner F"kültesi. Oogum ve Jinekoloji Anabilim Dalı. Ankara
Özet: SUlHIlan çalı~manın amacı. laktasyon sürecindeki raılarda GnRH ve bromokriptin uygulamalarının senıın Lll ve PRL dıızeylerine etkisini ara~lIrmaktır. Çalışmada materyalolarak postpartum 0- i i. günler arasında bulunan 28 Sprague-Dawley ırkı r,1l (n=28) kullanıldı. Ratlar her grupta 7 anne bulunan (n=7) 4 gruba aynldı. Grup i(n=7) kontrol grubu olarak ayrıldı ıe ıııtraveniil. yolla serum fizyolojik uygulandı. Grup Il'de bulunan ratlara (n=7). 25 ng GnRH, Grup IIl'e (n=7) 500 Ilg bromokripıin ve Grup IV'e (n=7) aynı dozlarda GnRH +bromokriptin intravenöz yolla uygulandı. Yavrularından 6 saat süre ilc ayrı ıııııılan annelerin A. caroıis l'Oııııııunis'lerine kanlil yerleştirildi ve bu yolla emzirıne öneesi i O. dakikada ve hemen sonrasında kan alındı. Ilaç uygulamalarını "Ieyen 15. 30.45 ve 60. dakikalarda kan alımına devam edildi. Senım PRL ve LH ölçümleri EIA yöntemine göre yapıldı. KOJllrol gnıbunü,ı emzırme esnasında senım PRL konsantrasyonu 58.7:t 9.7 ilgli ile 63.7:t 13.2 ilgli arasında degişkenlik gösterdi. On beşincı dakibda PR L'nın 692.3:to 7. i ilglI seviyesine çıkllğl gözlendi. Serum I.H konsantrasyonu ise emıırme sııresınce 18.4:tl.1 pg/l ıle 21 (ı:t4.2 !lg/l sevıyeleri arasında seyreııi ve emzirmeyi izleyen dönemde (15. dakika! 6.1 :tO.9 Ilgll'den 00. dakikada 4.R:tO.6 pg/l seı. iyesine indı. GnRH uygulaınasıııın (Grup ii) PRI. konsantrasyonu iizerindeki etkisi oldukça belirgin ve ünemlı oranda bulundu. Serum U~konsantrasyoıııınun ııygulama öncesi 22.5:t3.9 ilgli olan seviyesi
ı
5 .. 30. \'e 45. dakikalarda artarak sırasıyla 33.7:t2.5pgll. 4(1.1:t4.3Ilg/l. 51.4:t4.9 ııgıl'ye çıktı ve 60. dakikada 38.9:t7.2 ilgli 'ye diişüş gösterdi. Bromoknptin uygulaması (Grup iii)
prolakıin salınımıııı uygulama anında 48.5:t3.6Ilg/l'den 60. dakikada 13.4:t4.3 Ilgll'ye düşiirdii. Aynı şekilde. LH salınımında cb diişıi~ s:ıplandı. CınRH+bromokriptın (Grup IV) PRL konsantrasyoıııınu O. dakikada 52. 9:t 7.
ı
ilgli 'den 15. dak ikada 23. l:t 16 pgll'ye 45. dakibda i 1.5:t5.2pg/l'ye diİ~ürürken. serum LH konsantrasyonunda da belirgin bir artışa neden oldu. Sonuç oLırak. emıııe sıiıııulusu ve PRL'nin laklasyon siirecinde gonadoıropin salınımıııı baskıladığı. bromokriptin'in tek ba~ına veya (,nRH ile bırlıkte koıııbine uygıılamalan sonucunda senım PRI. konsantrasyonunun azaldığı. dol"yısı ile bu etkinin r,ıtlard;ı galakıopoezısuı sonl.ıııdırılmasında kııllanılabileceği kanısına varıldı.Anahıar kelimeler: Dopamin, gonadotropinler. laktasyon
The effects of bromocryptine
and GnRH on serum prolactin
and LH concentrations
in lactating
rats
SummHry: 'Int' aim of the stlldy to deteet the effeetivcness of exogenous GnRI [ and bromoeryptine adminıstration during ıhe nursing period on serıım prolacıin and luteinizİng honnone coneentraıions. Twenty-eight Sprague-Dawley rats being in postparı,ı!
()-I
ı
etays were med as materıals. Rats were divided inlo 4 groups cach eontained 7 mothers. Seven rats whieh were in conırol groııp (Group i) only hal'e reeeived saline solution via intral'enously. 25 ng gonadorelın (Ovarelın@. DIF) lo Group II (n=7). 500 pg bromocrypıine IParlodel@. S,ındoz) to Group III (n=7) and GnRH+hromoeryptine ıo rats in Group LV In=7) were applied vı,ı ınlr;ıvenously. \1olhers separated from ıheir pups for 6 hours and at the end of this period. the pups hal'e been eome ıogeıher wııh ıheir mothers ror ıhem lo suek ror iO minlltes and separated again. Blood samples were collecıed at the beginning of nıırsing i-lOmin) and i O minules after lO-min). Immediately the second sample were collected dnıgs were injeeted. Blood ıvas withetrawn ıhroııgh the eannula al 15. 30. 45 and 60 min after all the pups had separated. PRI. and LH coneentrations were measured hy EIA ınethod. In control group (Group I). PRI. eoneentration was tluetuating hetween 58.7:t <).7 flg/l - 63.7:t13.2pg/l aı -lO-ının and O-ının. respeeıı\ely. Iı ıvas ohserved thaı PRI. rose sharply to 692.3:t67.lllg/I at 15 min. Durİng the nursıng pcrıod L.H coııcenlr;ııioıı was hetıveen ISA:t3.1 pg/l - 2.1.6:t4.2pg/l. I.H \cvds were o. i :tO.9flg/l al i 5-min ,ınd remained suppression througboııı ıhe (ıO-lnın (4.R:tO.6pg/l). In Group IL. GnRH has elearly stiınulated the inerease of PRL release. LH concentratioıı w;ıs 22.5:t3.9.ug/1 dıırıng ı!ıe nllrsinr period. Af ter the injeeıion or GnRH. Lll Iel'els was e\cvated at 15.30 and 45 minutes to 33.7:t2.5mg/l. 40.1:!:4.3pgl and514:t4.9pg/l. respecıil'ely aııd slight deerease show n at 60-min to 38.9:t7.2pg/l. 13romocryptine (Ciroııp
ııı)
induced ,i pronıpt sııppre,sıon of PRL rrom 4X.5:t3.opg/l al the injeetion time lo 13.4 :t4.3Ilg11 at 60-min. LH release was sımilarly decrease in respolise ıo hrol'ıocrypline. Comhined hromoeryptine and GnRH treatment (Group IV) suppressed the PRI. rise from 52.9:t 7.1 pg/l al O-mın lo 21.1:t 1.6pg/l at 15-min and 13.5:t5.2Ilg/1 at 45-min. respeetil'ely. However, LH eoneenıration was clemly elevaıed in ıhis groııp. As a consequent. iı has heen estahlished that prolactın aııd suckling stinıulaıion inhibit gonadotrophin secretion during lactaıion period ;lıld admiııısıralion or ıhe hromocrypıine ,done or comhined with GnRH may terminaıe the galacıopoiesis iii Ihe rats. as ;ı resulı or dcerea:,ed prolaclİn levcls.124 Mustafa Kayınaz
Giriş
'Birçok nıemelide, postpartum laktasyon döneminde
ovaryum aktivitesinin baskılanması, hiperprolaktinemi ve
bununla hirlikte emme uyarısının gonadotropin
se-vıyesinde meydana getirdiği gerileme nedeniyle
ol-maktadır (4.7.17,19.20). Deneyselolarak uyarılan
hi-perprolaktinemilerde (1, ii, i9) veya eksojen PRL
uygulamalarından sonra gonadotropin seviyc1eri
has-kı1anahilmektedir. Bunun nedeni, hipofizin GnRH'ya
kar~ı azal::ın cevabından kaynaklanmaktadır. Bu da,
PRL'nin hipofiz gonadotropları üzerindeki etkisini ortaya
koymaktadır. Hiperprolaktinemik durumlarda ve
lak-tasyon sırasında hipotalamusun düşük miktarda GnRH
salgı)amasından dolayı. hipofi/.de GnRH'ya karşı oluşan
reseptör1erde yetersiz cevap meydana gelecek ve LH
dalga sıklığında bir azalma görülecektir (5.16,19).
Lak-tasyon sırasında yüksek orandaki prolaktin
kon-santrasyonu gibi hazı faktörler tuberoinfundibular
do-pamjn nöronlarında artı~a neden olmakta ve GnRH
regülasyonunda etkili rolü olan dopamin gihi
nö-rntransmilterlerin salınımı uyarılarak hipotalamustan
GnRH'nın salınımını baskılamaktadır (3.20,25).
Hipotalamusun tuberoinfundibular nöronlarından
sa-lınan dopaminin prolaktin salınımını inhibe edici bir
fak-tör olduğu doğrulanmıştır (2,4,6,15,20).
Hiperprolaktinemik durunılarda, prolaktinin yüksek
seviyesine bağlı olarak tubuloinfundibular dopamin
nö-ranlarında artı~ söz konusu olmaktadır (26). Bunun
ya-nında. daha önceki dönemlerde yapılan araştırmalarda
(9. i5, i X.20) hu nöronların prolaktin karşısında azalan
ak-tivıtesi veya duyarsızlığı. prnlaktin ve dopamin arasında
basit bir negatif ilişkinin varlığına bir kanıt olmasa da
artan dopaminerjik aktivite yüksek prolaktin
konsantras-ymıu siiz konusu olduğu durumlarda LH'nın
supresyo-nundan sonımlu değildir.
Enızirme sırasında PRL'deki süratli yüksc1me,
hi-potalamik dopaminin haskılanmasından
kaynaklanmak-tadır. Bununla birlikte. bu olgu muhtemelen PRL
sek-resyonunda potansiyel stimulatör olan endojen opioid
peptidler ve tirntropin salıverici hormon (TRH) gibi
pro-laktin salıverici faktörlerin (PRF) salınımındaki artıştan
da kaynaklanmaktadır (R.23). Bu faktörler, aynca
go-nadotropik hormon salınımının inhibitörleridirler.
Pro-lakıin ve gonadotropin sekresyonu üzerindeki bu etkiler
bir opioid reseptör antagonisti olan naloxon tarafından
hloke edilir (13.21). Buna ilave olarak, naloxon yalnız
ba-şına prnlaktini baskılarken, gonadotropin sekresyonunu
da artırmaktadır (I 2,24).
Emme stiımılusu gihi bazı potansiyel uyarılann
he-yinden opiyatların salınımını artırabildiği düşünülmüşti.ir.
Bu tip artışlar laktasyonda karakteristik olan yüksek
pro-laktin ve düşük gonadotrnpin seviyelerini açıklamaktadır
(I 0.21). Araştırnıalar, di~i ratlarda emzirme sırasında
en-dojen opiyaıların prolaktini kontrol altında tuttuğunu
(PRL'in naloxon tarafından baskılanması) ve muhtemelen
heyin opiyatlannın emme stimulusu yolu ile arttığını
or-taya koymuşlardır (14,27).
Bu çalışma, dopamin ve endojen opicidlerin
lak-tasyon sırasında (emziren ratlarda) PRL ve gonadotropın
sekresyonu üzerindeki ilişkinin varlığını ortaya koynıak
amacıyla bir dopamin reseptiir agonisti olan hra
mokriptin'in serum PRL ve LH seviyelerı üzerındekı
et-kilerini araştırmak üzere yapılmıştır. [ndojeı! opioidlerin
gonadotropin sekresyonu üzerinde GnRJ-I yolu ilc
olu~-turması muhtemel etkisi. cksojen GnRH'nın hromokriptin
ile hirlikte kuııanılmasıyla araştırılmıştır.
Materyal ve Metot
Ara~tırma. 28 adet 250-300 gr \'Ucut ağırlığındaki
Sprague-Dawley ırkı raılarda postpartum (ı-i i. günler
arasında yapıldı. Ratlar. uygun nem ve oda ',ıcaklığında
(22:!: iOC) ve 14 saat aydınlık. iO saat karanlık (sabah
6:30'da ışık yanaeak şekilde) ortamında bırakıldı. Ratlar
standart pelet yem ve musluk suyu ile beslendi. Doğum
sonrası 4. günde tüm annelerin A. carotis
commu-nis'lerine, daha sonra ilaç uygulaması vc kan toplaımıası
için gerekli olan kanül yerleştirildi. Kanüııer günlük
ola-rak içerisinde 250 LUheparin içeren seruın i'i/yoll)lik (SF)
ile yıkandı. KanUI uygulaması sonrasında. ,;alı~llla sü
resince hayvanlar stres ortanıından uzak. ses almayan
odalara yerleştirildi.
Gruplar her hirinde 7 adet rat olacak şekilde 4'e
hö-lündü. Birinci grup kontrol gruhu olarak ayrıldı (n= 7) ve
ilaç uygulama sürelerinde sadece senını J'izyolojik enjekte
edildi. Grup II'yi oluşturan ratlara (n= 7) 25 ng dozunda
GnRH (Gonadorelin, Ovare1in@. DIF). enjekte edildi
Grup II1'deki ratlara (n=7) 500 ~ıg (1 mg/ını) dozunda
hromokriptin (Parlodel@, Sandoz) enjekte cehldi.
Kom-bine olarak bromokriptin (500 l1g) ve GnRH (25 ng)
kul-lanılan ratlar (n= 7) Grup IV'ü oluşturdu.
Altı saat süreyle yavrularından ayrı tutulan an
nelerden kan alındı. On dakikalık emzirmc siiresinin
bi-tinıinde, emzirnıenin LH ve PRL horıııonları üzerj~ıe et
kilerini araştırmak üzere ikinci kan örnekleri alındı ve
hemen ardından ilaç uygulamasına ge~ildi. Ila~
uy-gulamasını izleyen IS., 30 .. 45. ve ÔO. dakıkalarda her
an-neden kan örnekleri toplandı. Yavruların anneden uzak.
laştırıldığı an O. dakika olarak tanımlandı. Her kan
alı-mından sonra kanüle 0.5 ml senım fizyolojik
(SF)+he-parin uygulandı. Uygulamaların sonunda anneden alınan
kan SF ile kompanze edildi ve kanliller ıı/.akla~tırıldı.
Ilaçlar 0.5 ml volümde daha önceden yerle~tirilen ka.
nülden uygulandı. Kan örnekleri oda ısısında 1 saat
hek-lcdikten sonra, santriflije edilerek senımları ayrıldı ve la
boratuvara gönderilmek üzere -20 "Celc saklandI.
Prolaktin ve LH konsantrasyonları EIA (Enzyme
Immuno Assay) yöntemiyle Sirinathsinghji ve Martini
(20l'nin belirttiği ~ekilde yapıldı.
Istatistiksel analizler sıudent t-test yöntemine göre
Ankara Üniv Vet Fak Derg, 48.2001 125
Bulgular
Grup i(Kontrol)
Serum PRL konsantrasyonu, sadece serum
fiz-yolnjik uygulanan bu grupta, yavruların anneden
uzak-la!itınldığı anda (O. dakika) 63.7:!: i3.2 ııgıl'den izleyen
15. dakikada 692.3:!:67.1 ııgıl'ye yüksCldi. Otuzuncu, 45.
ve 60. dakikalarda elde edilen sonuçlara göre serum PRL
konsanırasyonunun yüksek değerini bu süreçte koruduğu
tespit edildi (Tablo 1) Serum LH seviyesi ise, yavruların
anneden uzaklaştınldığı anda (O. dakika) n.6:!:4.2 ilglI
iken, l:ı. dakikada 6. i:!:0.9 ııgıl'ye düştü. LH salınımında
meydana gelen bu baskılanmanın emzirmı;yi izleyı;n 30.,
45. ve ıSO.dakikalarda da dı;vam ettiği görüldü (Tablo 1).
Kontrol grubunda PRL ve LH konsantrasyonundaki
de-ğişiklikler tnplu nlarak sunulmu!itur (Şekil I).
Grup liI
Yirmi beş ng dozundaki GnRH uygulaması serum
LH konsantrasyonunu 22.5:!:3.9 ııgıl'den 45. dakikada en
yüksek seviyesi olan 51 .4:!:4.9 ııgıl'ye yükselttiği görüldü
(Tablo 1). On beşinci, 30., 45. ve 60. dakikalarda serum
LH knnsantrasyonunda meydana gelen artışın kontrol
gruhu ile karşıla!itırıldığında sırasıyla (p<O.OI),
(p<o.mı), (p<O.OOI) ve '(p<O.Oi) oranında önemli olduğu
tespit edildi. Serum LH seviyesinde GnRH uygulaması
sonrasında meydana gelen artış Şekil 2'de izlenmı;ktedir.
Serum PRL konsantrasyonu O. dakikada 5ıl.3:t 7.rı
ilglI iken 30. dakikada 634.7 :!:13.6 ııgıl'ye yükselmiş ve
bu seviyesini 60. dakikada da korumu!itur (Tablo. i, Şekil
2).
Grup III
Emme süresının sonunda 48.5:!:3.6 ilgli düzeyinde
olduğu belirlenen PRL'nin 500 Ilg bromokripıiıı
uy-gulamasını izleyen 15. dakikada i9.2:!:3.1 Ilg/1 seviyesine
gerilediği helirkndi. Uygulamayı izleyen 30 .. 45. ve 60.
dakikalarda elde edilen değerlere göre (Tahlo 1) PRL
konsantrasyonunun 60 dakikalık süreçte baskı altında
kal-dığı (Şekil 3) ve bu düşüşün kontrol grubu verileriyle
kar-!iılaştınldığında istatistikselolarak önemli bir oranda
(p<O.OOI) farklı olduğu tespit edildi.
Serum LH konsantrasynnundaki baskılanma konırol
grubundaki değerlere parakllik gösterdi. Ll-I horınonu
uy-gulamadan hemen önee 20.1 :!:3.3 ilglI değerinde bulundu.
On beşinci dakikada 4.7:!: 1.3 ııgıl'ye düşıüğü \'C 60.
da-kikada bu değerini koruduğu (4.2:t 1.7 ilglI) tespit edi Idi
(Tablol, Şekil 3).
Tablo i.Grurlar.! göre rrolaktin ve LH konsantrasyonundaki deği~iklikJer.
Table I. Changes in rrolactin and Lll eoncentrations according to grours.
(;rupl"r Pnılaktin (ıııg/I) LH (mg/I)
-lO o ı5 3fJ 45 00 -15 O l'i 10 ~'i ()i)
(irlipI :,X 7:r.LJ 7 0:17",112 ()ı)2~::t67_1tl 51 ~4",21.3h 4715",17.Y' 360.2",35 3J IX4",3 i 2.H,,,,~2 6.1"'0 Y" -ı.ırtu.:h -!7:t1 i' 4 X::tO.f1'1 (Kıınımı)
(jrup l, 51 4,d 1.3 'iX.1", 7 6 'i372",154 6347",136 51 X.s",17.7 453 X'"ı 12 174",2 ..' 22'iot1~ .ı.l7",2.5" 40.10,,4.1' 'i 14",4Y~ ~X_Y:t 7~tı
« ~"1<1,)
(inıp III 507",42 4X5",3(ı 1 Y2:t1, i~ 16.Y::t6.4f ı 53",55~ ı 34",43h IX 6",6 ı 20.1 ",1.3 4hı..ı1 41 ",201 42=14' 4_~:t 1 ,k (BRe)
(;n;pLV 'i.H,,,,Y.4 52Y",71 231"'1.0' 1').4",35' (,''1<11+BRe)
db rdl.O()l. 1'11' r<O.OOI. e:g pdl.OOI. d:h pd).OOI
aı p<fl.OOI. bı p<OOOJ. CJ pdUlOJ. dk pdJ.OOI
a:1 p<O.OJ. h:ııı p<O.()O!. c:n r<O.OOJ. do rdJ.OI ı:1 p<O.OJ. i:ııı p<().OO!.j:n p<O.O!. ko r<O.OI
IKontrol ---i 3
-2.5
.•...
t
(i)2
--.--.-'g>
•
~ 1.5 Ocı
1 O ....ı0.5
O __o._- -"1 O -10 15 30 45 60 zaman (dakika) - - - --- --- --- --- --- --~Şekil I. Kontrol grubunda (Grup i)proJaktin ve Lll konsantrasyonunda meydana gelen değışıklıkler
126 Mustafa Kaymaz
Grup LV
GnRH ve hromokriptin uygulanan hu grupta serum
LH konsantrasyonu O. dakikada 21.6:t4.9 ilglI hulundu.
On beşinci dakikada SO.S:t 71\ ilgli 'ye, 45. dakikada ise
63.S:t3.1 ııgıl'ye yükseldi (Tahlo i l. Kontrol grubu ilc
karşılaştırıldığında. aradaki fark özellikle 4S. dakikadaki
LH değeri istatistiksel olarak önemli (p<O.OO i) bulundu.
Bu seviyeler arasındaki fark aynca iS .. 30 ve 60.
da-Şekil 2. Grup Il'de prolaktin ve Lll konsantrasYOIlunda meydana gelen de~i'iıkJikler. Figure 2. Changes in pro!aetin and LH conceııtratİons İn Group Il.
r-G~plı-I-- --
---
- --
--8-_~n(lJG'I)= • _L~(~-- -- --- ---- - - - \i :: ~- ~~-
-A--
d --- ------iı:: _~.. _~__~
__
-;_-~~_~~~_~n-•..• 0.6 ---0.'1 --- ----0.2 --- -O 60 45 30 15i
a-n~~b)J
---- - - --- - -- ---- ---- --- --- _. ---10 ii
i
1-Şekıl 3. Grup ııı'de proJaktin ve LH konsantrasyonunda meydana gelen değişiklikler. Figııre 3. Changes in prolactin and LH eoneentrations in Group iii.
r---- ---
---Grupiv
1,8 1.6 1,4 ~ 1,2 '2'."o-i
D.B ...• 60 0.6 0.4 0.2 -10 O 15 30 Zaman (daldka) 45i
\ı
__________
-.J
Şekil .:l. Grup ll'dc prolaktın ve LH konsantr,lsyonunlia ıııeydaıw geleıı dcği~ikliklcr. Figure 4. Changes in pro!aetin and LH concentrations in Group IV.
Ankara Gni\' Yel Fak Dcrg. 48. 2()OL 127
kikalard" da sırasıyla p<O.OI. p<O.OOJ ve p<O.OI
ora-nında ön,~mli bulundu.
LH konsantrasyonunda meydana gelen hu
de-ği~ikliklcr. bromokriptinin tek başına kullanıldığı Grup
III ilc karşılaştırıldığında Grup IV'te 15. (p<OO I). 30.
(p<O.OO ı). 45. (p<O.Oi) ve 60. dakikalarda (p<O.O i) daha
yüksek e,randa tespit edilmiştir.
PRL konsantrasyonunda meydana gelen düşüş
sa-yısal olarak Tablo i'de gösterilmi~tir. Buna göre PRL
konsantı asyonu Grup III ve Grup IV'ün her ikisinde de
henzer hir şekilde 45. dakikaya kadar düşüş gösterse de.
Grup IV'de PRL konsantrasyonu 60. dakikada
yük-selmiştir (Tahlo I. Şekil 4).
PR L konsantrasyonunun kontrol grubundaki
de-ğerlerle karşılaşırıldığında 15 .. 30.,45. ve 60. dakikalarda
helirgin bir şekilde (p<O.OO l) haskılanmış olduğu tespit
ec!ildi.
Tartışma ve Sonuç
Emme stimulusu nedeniyle prolaktindeki büyük
sa-lınım v,~ LH seviyesindc meydana gelen azalma yapılan
çalışmada da açıkça gözlendi ve laktasyon sırasında
pro-laktin ve gonadotropinlcr arasında hir ilişkinin varlığı
doğnılanmış oldu.
U-I'da emme nedeniyle mcydana gelen hızlı düşüş
araştırıcıların (14.20,21) hulgularını destekkmekte ve
hi-pofizdeki LH salınımının hızlı inhibisyonunu
açık-lamaktadır. Yapılan çalışmada LH'nın ortalama
ya-rılanm,ı ömrü yaklaşık 7.5 dakika olarak saptanmıştı!'. Bu
bulgulz.r Sirinathsinghji ve Martini (20)'nin hulgularıyla
paraleliik göstermek tedir.
Elde edilen verilerin ışığı altında. emme
sti-muluslll1un kendi başına yüksek prolaktine oranla
lak-tasyon sırasında LH'nın supresyonundan sorunılu
ola-hilecefj sonucuna ulaşılmıştır. Bu olgu. bromokriptinin
prolakıini tam anlamıyla haskılaması ve emzirme
pe-riyodu süresince düşük seviyede kalan LH'da herhangi
hir yükselmeye neden olmamasıyla desteklenmiştir.
Bul-gular. ratlarda ve insanlarda bromokriptin ile yapılan
ça-lışmalarda elde edilen hulgular ile aynıdır (7.ı 6,22).
Ay-rıca. yüksek prolaktin seviyeleri laktasyon süresince
gonac!ı)tropin salınımının haskılanmasından sorumludur.
Yüksek proJaktinle birlikte artan dopaminerjik aktivitenin
gonad'Jtropin sekresyonunun baskılanmasından öncelikli
sorumlu olması Demarest ve ark. (9) ile Weber ve ark.
(25)'l1)n bulgularıyla benzerlik göstermektedir.
Emme sıiı11l1lusu, hipotalamik bölgelerden endojen
opiyatların salınımını artırmaktadır. Böylece. prolaktinin
seviyesi ne olursa olsun bromokriptin tarafından
has-kılanrnakta ve emzirme nedeniyle salınan opioidler LH'yl
baskı altında tutmaktadır. Ratlarda laktasyon sırasında
prolaklin ve LH'nın regülasyonunda endojen opiyatlar
temel rolü oynamaktadır. Klinik çalışmalar opioid
pep-Lidlerin menstrual siklus ve hiperprolaktinemik
du-rumIarda (20.22) gonac!otropin sekresyonunun
re-gülasyonunda roloynadığını göstermiştir. Kadınlarda
na-lokson uygulaması hiperprolaktinemik durumlarda LH
se-viyesinde artışı indüklemiş ve LH'nın dalga sıklığında
düşüşe neden olmuştur (22). Bu veriler
hiperprolakti-nemilerde endojen opinid aktivitesinin arttığını
açıkla-maktadır.
Emme stinıulusunun hulunduğu durumlarda LH'nın
GnRH'ya verdiği cevaptaki yavaşlık hipofi/.in GnRH'ya
karşı olan duyarlılığındaki azalmadan kaynaklanmaktadır.
Bunun ötesinde. aynı duruma (LH'da GnRH'ya cevap
az-lığı) prolaktin seviyelerinin hromokriptin ile baskılandığı
olgularda da rastlanmakta. bu da. emme stimulusul1un
yalnız başına hipnfizin GnRH'ya karşı olan cevahında
supresif etkiye sahip olduğunu ortaya koymaktadır.
Ay-rıca. enıme uyarısı nedeniyle opioid tonusunda hir artı~
meydana gelmekte ve kullanılan 25 ng'lık GnRH.
opi-yatıarın GnRH ve LH üzerindeki haskılayıu etkisi için
yeterli olmamaktadır. Bu çalışmada elde cdilen sonuçlar
şunu göstermiştir ki; GnRH üzerindeki opioid in
hihisyonu naloxonla sonlandırıldığında hipolü ön lobu
GnRH'nın küçük dozlarına bile duyarlı hal c gelmektedir:
hu. endojen opioidlerin GnRH salınımını hasklJayarak
LH'yl inhibe ettiği sonucunu doğurmaktadır.
Çalışmada elde edilen sonuçlar. emmc stiımılusunun
yalnız haşına veya bu nedenle salınan opiyatların
lak-tasyon sırasında prolaktin ve gonadotropinlcrin arasındaki
ilişkide temel bir roloynadığını göstermiştir. Bunun
ya-nında. gonadotropin sekresyonunun baskılanma
me-kaniznıasında prolaktinin yalnız haşına olan rolü tam
ola-rak tammlanamamıştır. ProJakıin muhtemelen
hipola-lamik seviyede GnRH salınımını inhibe etmektedir. Yük
sek prolaktin seviyelerinin hipotalamik nöronlarda GnRH
depolanmasını artırdığı. hipofizcal. portal do!aşımda
GnRH seviyesini azalttığı ve hununla birlikte hipol'iz
GnRH reseptörlerinin azalmasına neden olduğu
bil-dirilmiştir (25).
Prolaktin'e duyarlı nöronların GnRH nöronlarıyla
si-naps yaparak muhtemelen GnRH ve gonadotropin
sa-lımmını regüle ettiği düşünülmektedir (20).
Sonuç olarak; hu çalışmada; laktasyon sırasında pro
laktin ve gonadotropinler arasında hir ilişkinin varlığı
doğrulanmış ve bromokriptin'in tek haşına veya GnRH ile
hirlikte kombine uygulamaları sonucunda serum PRL
konsantrasyonunun azaldığı. dolayısı ile bu etkinin
rat-larda galaktopoezisin sonlandınlmasında
kullanılahikee-ği kamsına varılmıştır.
Teşekkür
EIA test kitlcrinin temin edilmesinde ve hormon
analizlerinin yapılmasındaki yardımlarından dolayı sayın
Prof. Dr. Ecz. Kd. Alh. M. Kemal Erbil'e ve mikrocerrahi
yöntemiyle intraarterial kanü! yerleştirilmesindcki
yar-dımlarından dolayı sayın Dr. Sğl. Yzb. Ergin Yüce'ye
128 Mustafa Kaymaz
Kaynaklar
i. Akema 1', Mitsugi N, Tadokoro Y, Kimura i' (1985):
D/f}erenıial changes in the medumisms controlling
lu-ıeinimıg hllrJ/ıone tlnd proltlclin seerellOn hı middle-aged feıı](/Ie mIS Eneloerinol J pn. 32. 153-
ı
6ı.
') Arita.l. Porter .lC (I (84): Relatiıımhip helween
do-paıııine reletlse infO hrpııphysial pıırlill hlo(){1 and proloctin re/ease afier ııııırphine Ireatmeııts in rats. Ncurocndocrıno!. 38.62-67
3. Bhanot R, Wilkinson M (ı984): The hıhıhifOry efFeer of
IıplUıes rm gııntldııımphin seereıion ıs dependent UPOlI go-Ilfl<lol.\tf'l"lılds. J Eneloer. 102.133-141.
4. Bieknell RJ (ı(85): Enriııgeııııus ııpiıııri peptides and
hyplll/llllil/nic Ileumenrioeriııe neuroııes. J Eneloer, 107. 437-446.
5. Chao CC, Moss GE, "Ialven PV (ı986): Direcıııpioid
re-gulatiOlI ofpııuilar\" release ıif hovhıe luıeiniziııg hıırmOlıe. Lifc Sei. 39. 527-534.
6. Clayton R;\/, Bailey LC (I (84): Dııı}(Imine agOlıist and
rııırogOlıısl-iııduced ıııııdulotiıın ri pituililry Koı](/dotmphiıı relell.liııg IWrJ/1!me recepııın are indl'pendent IıfchanJ.ies in serıliiı pmlaerin. J Eneloer. H12. 2i5-223.
7. Currie DW. Rawlings CN (I (87): Naloxone mhwlCl's /1f
Imı 11111 FSlJ reletlse dunnJ.i vcırioııs phases of the estrus cnle ın tlu:, "wl' Life Sei. 41. 1207-i2i4.
K. de Greef W.l, Visser 1'.1 (1981): f~ı'idf!llce li)r the
in-mlveıııeııı ıif h\potlwlwııic dopamine and !.\Tııırophin-releasing horıııliil" in suckliııg-indueed release uf pro-leutiıı J Endoer. 91. 213-223.
9 Demarest KT, MeKay DW, Riegle GO, Moore KE
(I 983): 8iochemıccı/ indices ıif tııheminfUlıdilmlar
do-paııııııergie neurOlwI activi!.\" duriliK lac/{ltioıı: a lack of response to prolacııı/. NeuroeneloerinoL. 36,
ı
30-i37.i (). Ehrenrcieh H, Rüsse M, Sehams D, Hammerl .I, Hen A (1985): An opioid tlntoJ.iOlıist stimulales myıımetrial ac-ııı.ity in eorly posıparıunı cows. Theriogenology. 23.
309-324.
ii. Hizume '1', Watanohe H, Yoneda M, Suda T, Sehioth
HB (2()OO): /lıı'ıılvement ıif pmlaeriıı releasilıJ.i peptide hı
the preovıriaıory luteinizing hıırmone and prolacıiıı surKes
inth" mı Bıochem Biophys Res Comımm. 279. 35-39.
12. Kalra SP (198 I): Neuml loci inl'lI/l'ed in
Ilalo.ıone-induCl'd U-J rl'ietlse:effeers of ııorepinephrine synthesis in-hihiwr Enelocrino!. 109. i80S-i8io.
13. Koves K, Marton .I, Molnar.l, Halasz B (198 I):(D-Met2,
Pro5 )-bıkefalil](/lI1/de-ıılduced hloekade of Ol'ulatiOlI and lls rel'er.\(/I br nalo.ıoııe in the rat. !':eıırocndoerinol. 32. 82-86
14. Maeda K, 1'sukamura If, Uehida E, Ohkura N,
Yo-koyama A (198')): ClwnKes in the pulsatile seere/ion uf
LH af ter ıh" remııval ofwıd suhsequent resucklillK hrpups
iii lIl'{/rieClOnıi;ed laclating ralS. J Endoerino!. 121.
277-2X3
15. :Ylaeda K, Uehida E, Tsukamura H, Ohkura N, Olıkura
S. Yokoyama A (I (90): Pmlaclin does not mediate ıhe
suppressive e/feet of ıhe sııekling stimulus 0/1 luıeinizıııg
hOrinoııe seeretimı in ovarieetomiznl laclaıing ruıs. En-doerinol Jpn. 37. 405-4 i
ı.
16. ~alven PV, Bossut DFB, Diekman "lA ( 1(84) Ufeels ıif
lıalOXOlıe and eleetroacııpwıcıııre Ireal/l1elıl 0111'/(lI117({
cllll-("entratimıs oflJf in sheep. J Endoer. IIlI. 75-8().
17. MeNeilly AS (198ll): Pmlacıiıı ond ıhe emırrol oj
gıı-fl(ıdoırophin SNT"tiOlI in ıhe .lemole. J Reprod Fen. 58. 537-549.
18. I\eil .TO (ı980): Neuroendoerin Regulaıioıı ol Pmlue//ıı
Secretim/. 129 155. In: WF Gunong and L \Ilanini (Eds).
Frontıers in Neıırocndoerinology. Raven Press. 1\ew York.
19. Peek DD, Thompson FN, .lernigan A. Kiser TE (
ı
98X)Effecl of morphiııe on serunı ı-:ofl(ıdolf"(}phııı cmıceıılrrt//ons
iıı postpartımı beefcows. J Aninı Sei. 66. 293()-~936.
20. Sirinathsinghji D.lS, Martini L (1984) Llfecl.ı of
hro-moeriptine and naloxmıe mıplasnw levels ofpmlaCıilı, L.H
and FSH duriılK suc/dinı-: in thef"/I1ale mt. resf.'mıses Lo go-nadotrophiıı releasing hormon". J EndoCl".
ıoO.
175-i82.2 I. Smith ~S, Lee LR (I 989): Modıt/o//oıı of ı,itııııon. go.
nadoıropiıı releasıng IwrnıOlle reCl'plon durıııg 1ıı<:Wllıın in the rat. Endocrino!. i24. 1456 1461.
22. Snowden EU, Khan-Dawood SF. Damıod yyl (1984)
The eırecr or nalo.l"One on enriogenous Oı}{(}id r"guloııoıı of pitııiıary KiJl7adotf"(}phıııs wıd prolaeTin dumıg ıhe /I1ens-ıurul cycle. JCE. 59. 298-302.
23. Walker CD, Dallman MF, Palmer AA, Stede !\tK
(ı ')93): [/lı'olvement of central corııcoımpin-u ..I"olilıg fot-ıor (CRF) iıı suckling-ııldw:ed Iılhihııion of lu/l-"iııi;oıg hor-mon" secreıion iıı lac{({IIIIK rats ..J Neııroendocrtnol. 5. 45 1-459.
24. Walker CD, Mitchell .lB, Woodside BC (ı ')95)
Supp-ressimı of Llf secreıiOlI in ji}()d-resıricred I(lcwıing fe-males: elfecıs ofovariec/mny and IJromocnpıın" IreolllZenl. J Endoerinol. 146.95-
ı
ll4.25. Weber RF. deGreef W.T, deKoning J. Vrehurg
.n
(I(83): LH-RH (md dOpalIZlile leı'els in Inpophyseal swlk
plasma cmd their relalimı.ıhip Lo plasııw gon(ldoırophın.ı and prolac/in leı'els iıı nıale rulS hearıııg cı proloclin and adrenocorıicutrrJphin seer"lirllZ piıll/{({rr ıuıııor. Neıırocn-eloerino!. 36. 20S-2iLL.
26. Whisnant CS, Kieser TE, 1'hompson F;\;. Barh CR
(I 986): Opioid inhihitiOlI of luıeiııi:uıg hOrJ/w/ie secrerimı during the postpartullZ period in suckled he"f UJv.'s. J Anıııı
Sei.63. 1445-i448.
27. Woodside B, Cohen LR, Jans .lE (I 987) Effnls of fol/d
restricıion during cOlıcurrent laclaıion ({nd ı,r"gııancr III
the rat. Physiol Behav. 40. 6 13-615.
Yazışma adresi:
Doç. Dr. Mustafa Kaymm
Ankara Üniversitesi Ilelerina Fakültesi J)oifum ve Jinekolo;i Anabilim J)cı/ı OnI lo, Ankara