ABDÜLKADİR ERDOĞAN
Türk ve İslâm E s e r l e r i Müzesi Direktörü
Bu cami güzellik itibarile İstanbul'un en
deeğrli mabedlerinden biricidir. M i m a r
S i n a n ' ın eli değen her eserdeki hususiyet
lerden bu camiin de büyük bir hisse aldığı gö
rülür. H a d ı m î b r a h i m P a ş a bunu
yaptıracağı zariıan yerini çok i y i seçmişdir.
Silivrikapı vaktile İstanbul surlarmuı en iş
lek bir yolu i d i . Rumlar
burasma/ijazmaAu-pısı adını vermişlerdi. Balıklı Kilise ve Ayaz
ması bu kapı ile karşı karşıya gelmekte i d i .
Her sene paskalyayı takib eden i l k cuma gü
nü bütün Rumlar ve bunlara'tebean birçok
hastalar Balıklı Ayazmada'ki Balıklı havuzun
suyundan şifa niyeti ile içmeye koşarken bu
kapıdan geçerlerdi. Ayazmadaki havuzda
an'-ane ile beslenen küçük balıklar dolayısile bu
rası Balıklı Kilise adı ile anılıyordu. Hattâ
istanbul împeratoru Kostantin'e izafetle halk
arasında bir de balık hurafesi mevcuddu ( 1 ) .
Güzergâhta bulunan Silivrikapınm üstünde
ve iç kısmında tellerle asılmış beş parça balık
kemiğinin orada bulunması bu kapının Ba
lıklı Kilise ile manevî bir bağlantısını ifade
etmektedir. Balıkçılar tarafından avlanmış bir
deniz aygırının kemikleri balıkhanede teşhir
olunmakta iken sonradan balıkçı Rumlar bu
kemikleri oradan alarak buraya getirip asmış
lar ve akıllarınca Balıklı Kilise ile balıklı
kapıyı birbirine bağlamışlardır. Çürümüş ve
sünger haline gelmiş bir canavar kemiğinin
beş parça olarak hâlâ orada sallanmasına ve
halk arasına hurafeler saçmasına gülünür.
( I ) Son İmparator K o & t a n t l n ' l n ö n ü n d e balık kızartılıyormuş, İstanbul'un Türkter tarafın dan alınması tehlikesi ortaya sürülürken K o s t n n -11 n : Ş u kızaran balıklar tavadan sıçrarsa o z a . man İstanbul elimizden çıkar, demiş. Biraz sonra balıklar canlanıp tavadan öiçraymca İ s t a n b u l ' u n Türkler tarafından alındığı, K o s t a n t i n ' i n de keramet gösterdiği anlaşılmıştır. B u g ü n Ayazma h a vuzundaki yüzmekte olan dört balığın o balıklar neslinden olduğu İddia edilmektedir.
Silivrikapı daha birçok tarihî hâdiselerin
cereyan sahnesi olmuşdur. ( H : 915 — M :
1509) yılında vukua gelen büyük yer sarsın
tısında bu kapının yıkıldığını ve ayni sene
içinde tamir edildiğini yukarısmdaki mahkûk
şu farşça kıt'adan öğreniyoruz:
Kapıdan girilince sağ yanındaki kal'a
duvarına zincirlerle asılmış büyük bir kürzün
altında hakkedilmiş bir kitabe ile de ( H :
1050 — M : 1640) yılında o civarda cereyan
etmiş başka bir hâdiseye îma edilmekte ise de
kürzün sahibi P e h l i v a n i d r i s ' i n adın
dan başka vak'ayı aydınlatacak bir kaynak el
de edilememişdir. Vaktile pek mamur ve bir
çok medenî eserleri ile meşhur olan Silivıi
şehrine giden caddenin mebdei olması
itibari-le de bu k a p ı . ehemmiyetini arttırmakda ve
Silivrikapı adını almakda i d i . İşte böyle iş
lek bir kapıdan içeriye girer girmez bütün
ihtişamı ile göze çarpan bir camiin yerini se
çerken mimarı K o c a S i n a n " m da reyi
alındığı seziliyor. Camiin geniş bir avlusu
ve bu avlunun üç kapısı vardır, Silivrikapıya
bakan kapının üstünde Ş c i r K a n d i
(2)-nin üç beyitli şu kıt'a'sı görülür:
(2) Şekercilikle meşgul olduğu İçin K a n d i mahlasını alan Bursa'lı bir şairdir. Eyüb'de Nişancı Mescidi hariminde gömülüdür. Ö l ü m ü ( H : 962 M;
155i) yılındadır.
Sağlığında her g ü n köpeklere ekmek doğrar ve eline geçen yiyeceği önlerine atarmış. Öldüğü za man bu köpekler aylarca mezarı başından ayrılma-mışlardır.
30
ABDÜLKADİR ERDOĞAN
HamdiUUtah baldı bu cami mahallinde vuku'
HBsHİ hayrile olur mamur çün dünya evi
Eyledi düMuru takib mad;let ikbal ile
Bu muallâ camii atneyleyüp hayyi kaıi
tzzetü tazim ile Kandi dedi tarihini
958 v5y V.3 ^ \ r*^'^} j4J
Bu avlunun bir kısmına sonradan ülii gö
mülmüş, bir kısmı da yakınlarda şunun bunun
elin« gcyrrk mülk ittihaz oiunmuşdur.
Is-laabul'un büyük camileri gibi dört yanı
re--vaklarla ç«%Tİlmiş ikinci bir avlusu yokdur.
Yalnn son crmaat yerindeki kubbeli revaklar
camie başka bir revnak vermekdedir. Allı
mermer sütuna istinad eden l»eş kuhlieden bi
risi diğerlerinden fteniş ve biraz
kal>arıkça-drr. Yalnız bu kubbenin dört yanındaki ve
hasMlen allı mermer sütunun başlıklarıııdaki
istelâklilier müstesna bir nefaseti bai/dir. Asıl
camiin bir kapısı vardır. V,u kıpının kanatlan
oyma ve ge»;me sun'li ilr viicude
elirilnıiş-lir. Hendesi hatlar arasına ince «;i<^-kl*T
işlpıı-miş ve her iki kanadın .»rt.ı yerlerine
dairr-W birer fildişi pe<^irilmiş vr bunların tezyi
natına da çok itina edilni'şdir. Kanatlardan
birisinin aynasında «ilU»» dilî-l j ' ^
diğerinde "ii:*-.; J I ' i ' .r-"' ibareleri kazı
lıdır. Kapmm üstündeki taş üzerine yine
Kan-di'nin şu üç l>e)-itli tarih kıt'ası
mahkûk-dür:
A ta fi pâk din Ih rahim
Ki anındır Rinayı harf şiar
Hamdülillâh temam olup Inrih
Camii yilf yrrf hu raht[ü:nr
DrJi Kandi hu camie tarih
Bu kitabenin her iki yanma kelimei
tpv-hid'in birer riiz'ü ayrılmışdtr. Minaresinin iki
medhali vardır. Revaka açıl.nn mrdlıalin
tünde l,'iri%rrf zemin ii^orinr l>eynz rinilerlr
ve diğer penrrrrlrri'i ü»tiindc dn
ve j ' J I j i t »»a f \t
^M-iharrlcri v.ı/ılıdır. Kapı
nın «ag yanınd.ıki dııvard.ı bir madalyon için
de J i * '» t j''^^ vr sol yanında
yine bir nı.'id.ılvon irindi' U ü ^ ^ . ke
limeleri tokrrriir rlnırklrdir. Rıı yazıların hep
si de l.^^ivei•f zeminli çini ti/erine beyazla
yazılnıtfdır. Madalyon içindeki kelinu-lcıin
çini üzerine tahrir ve tersiminde iıuı- bir ma
haret ;ıö»terilnıiş ve k<-lin'eleriıı sonundaki
elif harflerinin uçları biribirin» biliştirilmek
suretile hendesi şekiller viicud» fietirilmişdir.
Kapıdan camie girilince dahili
pcnrcrc-den ışık aldığı görülür. Kubbe kemerlerinin
dört köşesi istelâktillerle •'üslenmiş, mihra
bının üst kısmı mozayik çinilerle bozenmisdir.
Bu mozdyikların orlasına yesiI zeminli bir
levha -asılmış, manzaralını veren kısmın
üstünde Jki-J âyeti siyah çini ile ya
zılmış, gerek bu çinilerin ve gerekse diğer
terinin süzgünlüğü inrelenirken
san'atkâ-rınm inre ruhu önünde iğilmemek elden gel
mez.
Camiin In-yaz m<'rıner len mainûl
ıninhr-ri lie o devıninhr-rin güzide eserleıninhr-rinden i)iıninhr-risi(lir.
Her iki yan celiiiesindeki hendesi şekilleri''
süslenen şebekeli korkuluklar ve kııidclı ıi
ii/,rindeki kabarık çiçekler ve ınedhalin iisliiıı
deki İHİelaklitlıjr ve çeleııkler fiu/Irri
krndi-sine çeknıekdedirler. Miie/zin Mahfilinin tas
le/yinatı da nıiıdıerin gii/elliğile ıııiiletı.i'-ilı
dir. (Camiin boya nakşi milli zevkimize .i'-i.'i
ııv>!Un değildir. Bir zelzelede kıd>lu- hasaiîi
uğranuş ve laınirden sonr.ı yabancı bir fırça
ile duvarlara hu iğrenç h'ke süriilıniişdiir.
Yalnız kubbenin göbeğindeki hatlarla binitin
ortasınd;ıki kırmızı zeminli nakışhıı eski
lez-yinatından bir örnek olarak bııakılnuşdır.
Camiin gerek içindeki ve gerek «lışındaki çi
niler îznik mamnlâhndnndır. Selçuklular dev
rinde Iznik'de işliyen çini k.'trhaneleri bir
ar.ı-lık inhitata uğramış i«e de Selim T. in
himtneli ile bunlar lekrnr ilıy.'i edilnıişdir.
Murad I I I . zamanında yalnız iki
kfırlın-ne kayrledilmiş oldıığun.ı ('('ire bundan ^'ını.ı
İznik çiniriliğinin yavaş yavaş geriye doğıu
gilmiş obluğıuuı hükmedilebiHr. Bu snad.ı
llnttısn Rrfia Kınadı fKyiib KazMsı^ ııda
kıyınelli çiniler yapıldıf'i le'liil edilınişdiv.
Nler Iznik'de. iıfer Kyüb'de irn;ıl rdilnıi';
ol-sını. bu çiniler örneği L'öriilnıiyen
|i;ırça1ıır-dandır. Banisi olan I b • MII i m P a ş n nııı
merkadi cmuin bilişiğindr-dir. Bu merkııdin
kit.ıbesi yokdur. II a d ı ın t b r a lı i ın I '
n-ş il nııı gerek im (•••ınıüııe. • crck'^c lıölıiıı
Iı-ıy-ralıııjı aid ( I I : ')fıi; M: \r^(<()) IMIİIIİİ
viik-fiye^i Türk re Islıhıı E-nTİrı! ,1f//.~c.\/'nde teş
hir olıııınıakladır. Bu vakfiye birçok lıakını
dan kıymelli bir vesikadır, f').')) sMİıifcyi ili
H A D ı M I B R A H I M P Ş A CAMII 3 1
liva eden vakfiyenin l)aşında haşiyeli levha
tezyinatı, daha önceki sahifedc K a n u n î
S ü 1 e y m a n ' ın bir tuğrası vardır. Vakfi
yenin mazmunu Rumeli Kazaskeri Konyalı
H â m i d E f e n d i (H) nin hükmüne ve
Anadolu Kazaskeri M u h a m m e d bin
A b d ü l v e h h a b (4) ın şahadetine iktiran
etmiş ve meşhur Ş e y h ü l i s l â m E b ü s
-s u u d E f e n d i de mucibince amel
olun-masmı teyid eylemişdir. Her üçünün de el
yazısı ve imzasile M u h a m m e d ve H â
-m i d Efendilerin -mühürleri basılıdır.
Başmda uzun bir dibaceden sonra î b
-r a h i m P a ş a ' nm measi-ri sayılmakta
vc hayratmm tâdâdma şöyle başlanmakda
d ı r :
Birincisi Silivrikapı dahilindeki meşhur
cami, ikincisi İsa kapısı deniden mahallede
ki mescid, üçüncüsü ayni mahalledeki fevkani
mekteb, dördüncüsü Davutpuşa imareli
ya-nnıda dikili tasa yaknı îsfendiyar mahalle
sindeki diğer mekteb. beşincisi Silivrikapı ca
mii civarmdaki mekteb, altnıcısı îsakupı
nıa-hillesindoki on bir hücre ile bir dershaneyi
nüiştemil medrese, yedincisi Yenika])i hari
cinde yolculara mahsus kazdırdığı kuyudur.
Buularıtı maslahat vc masraf ma meşrut
olmak üzere m i l k i silkinde bulunan yedi kö
yü vakfeylemişdir. Bu yedi köyün vaktile Ka
nunî tarafından kendisine temlik edilmiş ol
duğu da ilâve cdilmişdir. Bu köylerden biri
si Yenice, ikincisi Yörükler, üçüncüsü
Te-(3) B u zat daha sonra E b ü s s ' j u d E f . nln yerine şeyhülislâm olmuştur. Hal tercemeslnl ö ğ renmek İçin Konya Halk Sui'nln çıkartmakta oldu. gu Konya r e v ü s ü n ü n (8) İnci sayısındaki Kanuni Süleyman'ın vakfiyesi vc Kazasker Konyalı Hâmid Efendi adlı yazımıza bakılabilir.
(4) D e f t e r d a r A b rl ü 1 v o h h a p E f . nln mahdumudur. Mildcrris. Haleli, Mısır, .^am, Bursa, mollası olup (9G4) şevvalinde Anadolu kazaskeri, ol du. (975) ramazanının (27) sinde fcvtoUlu. Edirne, kapısında İbni Kemal yanında medfundur. A'lem, esha idi. Hatta Mr fakire altmış akça getir diye uşağına emredilp uşak altmış altın getirmekle de-Oişilrmcyilp ita eylemiştir. Pir Sipahi xade bir ki-tab telifile kendisine arzında yilz filliiri vermiştir. Kazaskerliği zamanında avaldi yctnıişhin dinar olup vefatında d/irthin akça Itorcn çıktı. Şairdir. (Teli-fatı): Dcyzavi haşiyesi. Molla Celûl'in Ilaşiyei Tcc-Tidine haşiyesi, Hariri tarzında Makamatı, KiltUhü Nafia Ha'KVnişinc ialikai vc laircsi (Sicilli Osmani, cUd. 4, S. 118).
mürcilıdİT. Bunların üçü de Paşa livasma
bağlı Yenice kazasmdadır. Dördüncü ve be
şincisi Nikbolu livasına merbut Hezargrad
kazasının Çörçör ve Kirevine kariyeleridir.
Altıncı ve yedincisi ayni liva ve kazanın
Ve-lonya, Zavid kariyeleridir.
Bu köylerden başka Tırnova
kazasmda-ki üç değirmen, İstanbul mahallâtından
îs-hakpaşa mahalesinde hududu gösterilen bü
yük bir konak, Sinanağa mahallesinde hari
ciye ve dahiliyeli yine büyük bir konak,
Mol-lagürani mahallesinde ve .Sultanhamamı civa
rında dükkân ve rriağazaları müştemil tek
rar bir konak, Tahtakalede Acemoğlu mahal
lesinde on beş odalı, ve dört ekmekçi fırınını,
altı ambarı, dört kazanı, dört mahzeni müşte
mil konak.
Balıkpazannda dört dükkân, Îsfendiyar
mahallesinde i k i ev, îsakapısında bir ev,
Da-vudpaşa mahallesinde tekrar bir ev, Îsakapı
sında üç dükkân, Davudpaşn mahallesinde bir
fırın ve iki dükkân ve iki mağaza, camiin
karşısında dokuz dükkân ve bu dükkânların
üstünde dokuz hücre, Yenicamiin karşısında
bütün müştemilâtı ile bir konak, Silivrikapı
mahallesinde üç hamam, ve bir dükâu ve üs
tünde dört ev, yine camiin karşısında bütün
müştemilâtı ile dört konak, Silivrikapı'da yedi
ev, kale haricinde Selhhane mahallesindeki
dükkânlar ve bu dükânların üstünde on bir
oda. Palamut değirmeni, Galatada Karaköy
mahallesinde iki ev ve bir un değirmeni ve
sekiz dükkân ve bunlarm üstünde on hücre,
Kemer denilen mahalde bir ev. Lonca ma
hallesinde bir ev, yine bu mahallede bir ev,
Kürkçükapısı dahilinde bir ev, Azapkapısı
dahilinde üç dükkân ve Balık])azarı mahalle
sinde iki dükkân, Alibcngi kapısı haricindeki
dükkânlar, Silivri kasabasmda han ve dokuz
dükkân vc bir kireç fırıur. Çorlu kasabasma
mülhak Yanaşık karyesinde bir değirmen,
Edirnede Sultan Murad imareti yanında
Ber-kokağa mahallesindeki hamam ve dükkânlar,
Edirnede Mczidhey imareti yanında bir ev ve
altındaki mumcu dükkânı ve yine oradaki dört
ev. Yenice köyünde Şeref çiftliği mezreası,
Tmıca nehri üzerinde dönen yedi göz değir
men ve bu çiftlikde çalışan köleler ve elle
rindeki hayvanlar ve ziraî âletler fBu kölele
rin ellerindeki hâsılatın dörtte birisini vakfa
•verecekler vc bökisini kendileri yiyccl-klcf
32
i R n r f. K i D t R r.RDOC AS
\t k a d ı n t a r m ı ç i f t l i k hart>-inde kim<>« ile
ev-leneJirnK-ycrHı;. k r n d i l e r i «h- lı.ıriçHpn M r k a d ı n i l e e v l e ı ı n ı i y e c e f c i e r ) . V o y r a n e k a / a s ı n d a iial<;ık i > k e l e » i d«'iıilen y e r « l « k i y i r m i lÜ.rl d ü k k a n . S<'«lire k ı \ ı > ı d f i ı i l ı ' i ı y a r d e k i o l u / yıuli d t ı k k â n . T o y r a n s o l i i n a l ı i y e i i n d r k i l ' i s k o n -y a k a r -y e > i ı u k ' k ı r k a l l ı d ü k k a n . S « ' l â n i k d e A y a p a l a * m a h a l İ J ' ^ i ı ı d t k i k ı r k » d a l ı k o n a k , y i ı u - o r a ı l a on o d a l ı l>ir «'\. t e k r a r st'ki/ o d a l ı l»iı v\. I |ı r a İl i ın i ' a a ı m İm n a l ı i y c d f b i r t a ı n i i l<nltıtıdu^u \e K ı i l a l ı v a iıına>rı iı/*rind«4ki t p r a k k ö p r i î ' i i n i i d< i a m i r ı K i r d i ğ i \ a k fiyi'de / i k r e d i l ı n r k l r d i r . ^aj? o M ı ı p ı ı ı n i i d d r t -k o n d i - i . >ddîı-kl<'n Minra M u ' l i l ı t ı d d i n H o c a a d ı n d a k i l-ir / a l n ı . onıifi • • l ü m ü m l r ı ı s o n r a K i ı l a l ı y a kalt-^ini' k i m m n l ı a f ı / o l u r s a o n u n n u i l t x i d l i o l a c a î ı -^arl k ı h n m i M İ ı r . M r \ I ,1 ı ı a 11 . 1 r I I I I I I ,ı 1 i I v h i n \ \> d li I ( <• I i I I f »• n d i v a k t i -y ı - p i n i l i n r | r \ k i l . M t- \ 1 A n a I nı a m H ı ı » r y i n 1> i n M ıı s t a I a ile M r V I .i n a M ıı Iı a m nı r d |ı i ıı I ' i r M u İl a m m r d i^lıad ııÜlnıi'ciir. A l i i l r v r l -l i y c v a r d ı m r -l m r k i i / c r r -l ı r - a | ) i&-lt;^inr A ş n a [tir m ' i l ı a » i ( i . y r d i l a l ı - i i d a r I n ı l ı ı ı ı a r a k d ı r . O l a l ı - i l d a r i a r ı n iki^i l - l a n l o ı l d ı |>iva<l<". d i f r r |ı»^i ' i i s . ı r i o l a r . ı k d ı r . S i ı v n ı i l i ' r F.ılirni'dr. S*'-lanikd*-. Ç o r l u d a . S i l i v r i d r ve l i ı ı n v l i n d c k i die«"r a k a r ı i / < r i ı ı d r r a l ı ş ' . . ' . k l a r ı l ı r . lîıı v a r i -d.ıllaıı l ı a t i U ' . i m a m \r d . ı r l ı ı ı i i ı v / i n ı \ nM_ı-y a . m i i v a k k i l r . « d a ve «•da'^ı t ' i i / r l \ r nM_ı-y a « ı j m ; k i n ' M I l ı a f ı / a . l><-< i T O f i r r o n ı C a v r r i l r r e k i l r r r i l i T İ ' ^ m i k d a r r t'«l>i! f d i l m i - d i r . \ ' A k ı f ı n tılaka^ı e v l a d m d . ı n l ' A f ı / i ı t ı l m ı ı ı r ^ a Irrrilı o-l ı m a r . ı k . C L ' c r i ' i ı ı ı o-l a r m ;ır : - ı ı ı d a ivi o k u y a n l a r | ı i ı i . m ı t ı . ı / - , ı v ı ı k . ı r ı d . ı i ^ ı ı . i L ' I ' I ; « ' I I n i f k l i ' i ı l a l f İ H ^i a r a c ı n d a n ^rrilı <-. k d i r . I'nııılardan l . a ' k a ivi ^ı A\ l ir ka^idcc !•.e de i ' n c p ' t ı
mvh\( rilcı ıklir. l'ıir m u . ı r r i f i l r i k i n d i n a m a 7irıdarı '•'inr.ı k u r a n ' i k ı ı m . ı k i' in iki lıAfı/ . ı h -n.if . ı k d ı r . < a ı n i i n k a r ' ^ ı - ı m l a k i n n k l d ' i n m u a l l i m M- k a i f . T - i l n r ' • a l ı n l ı n a m . ı / ı n ı iMİil<'aki|ı r n a m '•ııtcj .ıknv a f .ıkl.ır \ ı ^ a İ M İ , n a m a / ı n d a i ı « o n -r.ı a l l ı k i - i İT'- \ 1 1 / k c ı n ' ilıl.ı- ' • ı ı r ı - M i i . I>iı aıl.ırn rl.ı ' . ı n i i i î i m . ı l ı f c l i n d ' ' ı"':!'' ı ı a n ı . ı / ı n r i n n - o M i . ı İMİ , ' ı \ ( i n n k d . ı ı ı j.iı , ı - i r « ı k u v a r n k d ı r . ' >n !•( • k i M <!' ı k i ' i d ı n . ı u i . ı / ı n ı l . ı ı ı ^onr.ı İ'in krrı< k< l i n i ' i l i ' \ l ı i d " c l i ı n ı . k l c r ı l i r . ( l a n i i i n k a p l l a t ı n ı . ı r i | ı k a p ını ık. l ı â f ı / l a r a k u r a n l a r ı i n d i r d i k a l d ı r m a k iıjin de i k i k u y y ı ı ı n l u ı l n ı ı -d ı ı r ı ı l a r a k -d ı r . K a n -d i l ve m u m l a r ı y a k m a k iı^'iıı a y r u a i k i a d a m a l ı ı ı a r a k d ı r . K a m a / a ı ı >;(•(•(>-It-rindo a l t m ı ş , c u m a j n ' c c l c r i n d c r l l i . s a i r !;(•-r e l e n l c on lnvş k a n d i l y a k ı i a !;(•-r a k d ı !;(•-r . ( i a ı n i v !;(•-r a p t e > l l ı a n e ı ı i n t e ı n i / l i ğ i t u ' b a k m a k iı^in h i r a d a m t a y i n o l u n a c a k , c a i ı i i y e a k a r su p c l i r i l i ı u c y c k a d a r su ç e k e c e k b i r a d a n ı k ı ı l l a ı ı ı l a -c a k d t r . I''|:-cr v â k ı l ı ı ı ı ı t a k a s i n d a n İm i ş l e r i y a p a b i l e c e k l e r b u l u n u l s a o ı ı l a r ı ı ı t a y i n i t e n i l i o l n n . ı r a k d ı r . I{ir de b a l ı ç c e i l i k d e i ı a n l a r b i r bali';i«.ın a l ı n a c a k d ı r . ( ç m e k l c b d e k u d r e t l i ü ç m u . ı l l i m \ e ü ç k a l f a ! > ı ı l u ı ı a c a k d ı r . M e ı l r r x ' d c m ı ı l a d l e n l e r i o k u t a b i l e ı e k b i r n ı i i d e i ri^ ve m e d r e s e d e d e r s l e r e d e \ i i n ı e d e n l u ı b c ş talebe u ı ı ı v a / z a l o l a c a k , b i r de k a p ı c ı i s t i l ı -d a m o l ı ı i K i c a k -d ı r . H ü t ü n bu n ı c m ı ı r \ c b a -d e ıııi'vc \ e i i l c c e k nu'blAfim m i k d a r ı a y r ı a y r ı u ı ı s t c r i l m İ N d i r . K j j c r v a r i d a t n ı a s r a f d a ı ı f a / b ı g e l i r s e m ü t e v e l l i m a r i f c l i l e v c n i d e n a k a r a l ı na» ak ve bu a k a r v a k f ı n v a r i d a t ı n a i l â v e o l u ı ı a c a k d ı r . M ü d e r r i s l i k v a / i f e s i k e n d i a / a d l ı l a rırulan y u k a r ı d a a d ı l ü ç n ı M e v 1 A ıı a 11 a r I I n b i n \ b d ii l L; a f f a r " ın ı ı l ı d e s i ı ı -dc saf; o l d u k ç a k a l a c a k d ı r . K a j ı ı a ğ a s ı t a b i i e d i l e n Daiü>^;ıadc Mcvi de v a k f ı n n a / ı ı ı o I , ı -c a k l ı r . N a k f e d i l e ı ı c m l A k ve a k a r ı n s ı n ı r l a n f^'is-t e r i l i r k c ı ı ı j e r c k o ı l c v i r d e . f^'is-t : c ı c k s e d a l ı a e s k i d e v i l l e r d e v a ş a m ı ş b i r ç o k l a r i l ı i a d a i ı ı l a ı ııı a d l a r ı ; ' c ç m c k d c ve ı - m l a k ve İ k a m c l ı - A l ı l a ı ı run İ s t a n b u l i n i Iıanpi s e m t i n d e buliiiidiiffii f ! İ ı s | c r i l n ı c k l e d i r . T a r i h ve ş e h i r c i l i k ba k ı n l ı n d a n ç o k i i n c ı n l i o l u n bu s i ı n a l a r d a ı ı b . ı / ı i a r ı n ı ı ı a d l a r ı n ı ş u r . ı v a ilAve c d i v o r ı ı ı ı ı :
V.
m i r ü 1 A 1 e m I ! ı d v a ıı A j ; a . N e s 1 i ş a h II n I ıı ıı Hiııti M e lı nı c d lî c V . fr ü I f <• m H a t u n . K ü r k ç ü b a ş ı Ş e m s c d rl i ıı bin A b d ıı 1 I a h . M u Iı n m m r d b i n K a y t n ıı D e f t e r î \ b d i Ç e l e b i . K a / a s k e r M e v I A n a ^I ıı 'ı y i d d i n i I ' e • II .1 r î . \ b d ü s 1 e 1 A nı . A e e ııı O 1 11 . I ' e r r ıı h A f- a b i n A b • d 11 1 I a h . I b n i d d li / d a r M ıı Iı a nı -nı 1- d Ç e 1 c b i . S a ı a v ı T, e d i d *-d e H e i s I ) a V 11 d A ^ a b i n \ b • d u I I ., I, . I I a s d a I V a ş a . I ' i r î H a 1 i f c . M u I a f .1 b i n K . ı ı , ı -\'. i ) / . K a d 1 A İl 111 e d (' a ıı . H e i • s ü I 111 i111 a r î n '\ I
i b i n \ b d ıı 1-HADIM t BR AH t M PAŞA CAM İt
3 3l â h i l â c e m i , D ü z d a r A r s l a n
bin Y u n u s , A h m e d S u b a ş ı
bin A b d u l l a h , T e r c e m a n
Y u n u s , E k m e k ç i b a ş ı bin A b
d u l l a h , H o c a S i n a n bin Ş a
-b a n .
Vakfiyenin sonunda (56) şahidin imzası
vardır. Bunlar arasmda da o devrin birçok
adamları ve onlarm ünvan ve şöhretleri yazı
lıdır. Bazıları şunlardır: M ü ş i r M e h
-m e d P a ş a , F e r h a d P a ş a , M u s
t a f a P a ş a , Y a k u b A ğ a , K i
-l â r c i b a ş ı Y u s u f A ğ a , S a r a y
M u h a f ı z ı M a h m u d A ğ a , R e i
-s ü r r a c i l i n H a -s a n A ğ a , M u
h a m m a d Ç e l e b i bin A b d u l
-l a h i d d e f t e r i . M u h a m m e d Ç e
l e b i bin R a m a z a n i T u ğ r a n î ,
S i l â h d a r l a r R e i s i A b d i A ğ a ,
F a h r ü l k ü t t a b A b d i bin K a s
r ü l k â t i b , A h m e d bin A b d ü 1
-l a h i -l c ü n d î . Ş e y h M u h a m
m e d Ç e l e b i bin Ş e y h S i n a
n i l e r d e b i l i , M e v l â n a F e t h u
-1 a h bin C "a r u -1 -1 a "ı.
Camiin banisi İ b r a h i m P a ş a
hadım ağalığmdan tefeyyüz etmiş bir zattır.
Anadolu ve Rumeli Beyleıbeyliğinde, Kubbe
vezirliğinde, Payitaht kaymakamlığmda bu
lunmuş, Kanunî'nin hemşiresi Fatma Sulta
nın zevci ve Selim I . in damadı
olmuş-dur. Anadolu ve Rumelide bırakdığı dinî ve
medenî eserler, hal tercümesi kendisinin te
miz ve ağır bir adam oldıığuiia şahadet
et-mekdedir. Bir gün Fransız Elçisine karşı gös
terdiği celâdet ile mensub olduğu lıükûmetin
şerefini yükseltmiştir (5). Hicrî (970)
yılm-da ölmüş ve camiin bitişiğindeki üstü açık
türbesine gömülmüştür. Ölümünün (Hicrî
958) yıhnda gösterilmesi yanlışdır.
Merka-dinde kitabe ve tarih bulunmaması, camiin de
(958) de inşa olunması hu yanlışlığa seheb
olmuşdur. (969) da henüz berhayat bulun
duğu vakfiyesinde sarihdir. Bu zata bazı mü
verrihler Hadım, bazıları da Tavaşi (6)
ünva-nını ilâve etmekdedirler. Her i k i kelimenin
de erkeklik duygusu öldürülmüş, İğdiş edil
miş mânasmda kullanıldığına ıröre Fatma
Sul-tanm bir ahret arkadaşı olarak kendilerine
(eş) edilmesi bizi biraz düşiiııdürmekdedir.
( 5 ) Sicilli Osmani, C U d . 4, S . 118.
i t
'-«w
3 — Cami kapısı t e z y i n a t ı n d a n
If'-Cami r e v a k l a r ı n ı n çini t e z y i n a t ı n d a n biri
8 — M i h r a b ı n c m . t e ı y m a l ı n d a n