HABERLERİN DEVAMI
Semra Özal delege avında
(Baştarafı 1. Sayfada)
legelere, “Semra Hanım’a neden destek verilmesi gerektiğini” an latırken Cumhurbaşkanı Özal’ıiı önceki günkü açıklamalarından alıntılar yaptı. Akarcalı, Devlet Bakanları Hüsnü Doğan, Meh met Keçeciler ile İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu’nun İstan bul’daki, ilçe baş kanları toplan tısının sert bir dille eleştirerek parti içerisindeki sıkıntıya bu olayın neden olduğunu söyledi. Akarcalı, “Ne hakları vardı bu arkadaşların kendi seçim bölge leri dışında böyle girişimlerde bulunmaya” diye sordu.
Semra özal’ın ziyaretine par tide ilgi çok fazla değildi. Sem ra Özal’ı izleyen gazetecilerin daha kalabalık olduğu göze çarptı.
Özai’m gelişi sırasında il çe binasından dışarıya yayın ya pan ses düzeninde, "İl başkan adayımız Sayın Semra Özal il çemizi ziyaret edecek, partili partisiz herkesi bekliyoruz” anonsu yapılıyordu. Toplantıya katılamayan partililer araların da konuşurken “ İlk kez ilçe
başkanları ‘adam yerine
konmanın’ tadını çıkarıyorlar” esprisiyle gülüşüyordu.
Dolaylı destek
Kağıthane ANAP ilçe Başka nı İsmail Sancak, Semra özal’- ın ziyareti sırasında yaptığı ko nuşmada, “ Cumhurbakanımıza Veya eşine, bizden tepki göster meyi kimse beklemesin. Mane vi liderimiz ne derse biz onu yaparız” dedi, ancak “ açık” bir destek sözü vermedi. Sancak, daha sonra da “ Hanımefendi nin bizimle daha değişik bir bi çimde diyalog kurm asını beklerdik” dedi. İlçe kongresi ni yeni yaptıklarını hatırlatan İs mail Sancak, “partilerde önemli olan tabanın cezalandırılmaması dır” sözü ile bazı endişelerini di le getirirken de Semra Özal’a hi taben şöyle dedi:
“ Bizim kendisinden arzu muz, -eğer il başkanı olursa- ta bana önem vermesidir. Çünkü tabanı olmayan, parti olamaz. Bizim Özailara hiçbir şekilde tepkimiz olamaz, ancak saygı mız olur.”
Sancak, bu sözlerinden son ra, “ şimdi mikrofonu, hanıme
fendiye, başkanımıza
veriyorum” diye konuştu.
Semra Özal ise “Tabama ne olduğunu ve değerini çok iyi
biliyorum” diye sözlerine baş ladı. Özal daha sonra İl Başka nı Eymen Topbaş’la yaptığı te
lefon görüşmesi sonrası aday ol maya karar verdiğini anlattı. Özal, “ ANAP’ı 1983’te Cum hurbaşkanı Turgut Özal’la bir likte kurduğunu ve partiyi 8 ay da iktidar yaparak particiliği çok iyi öğrendiğini” ifade etti. Semra özal daha sonra şöyle dedi:
“ Turgut Bey de, ben de sıra dan vatandaşlarız. Bizler dişi ile tırnağı ile çalışarak buraya gel dik. Benim, ne başbakanlıkta, ne genel başkanlıkta ne de ba kanlıkta gözüm yok. Eğer öyle olsaydı, Köşk’te oturur aşağıla ra inmezdim. Bileğimin hakkıy la il delegesi ve il başkanlığına aday oldum. İsteseydim tepeden inme gelemez miydim? Ama bu nu yapmadım. Bu da demokra sinin en güzel örneğidir.”
Semra Özal, konuşmasında “ liste cebinde” iddialarını da yanıtlarken ilçe başkanları ile gelecek hafta yeniden bir araya gelmeyi planladığını ve bu top lantıdaki görüşmelerden sonra listeyi hazırlayacaklarını belirt ti. Özal konuşmasının ardın dan, partili delegeleri ve ilçe yö netim kurulu üyeleriyle basma kapalı ayrı bir toplantı yaptı. Kâğıthane ilçe başkanı İsmail Sancak, Semra Özal’ı elini öpe rek uğurladı.
Semra Özal’ı izleyenler ara sında eski ANAP’lı belediye başkanlarından Naci Ekşi ile Âli Sandıkçı da vardı. Naci Ekşi, Semra Özal’m adaylığına parti içinden birçok kişinin “ sadece kadın” olduğu için karşı çıktı
mı söyledi. Bu arada Semra İzal’ın önceki akşam İstanbul il delegelerine verdiği yemeğe 21 delegesi olan Kâğıthane’den 6’sının katıldığı, bir ilçe yöne ticisi tarafından belirtildi.
Size ulaşamıyoruz
Semra Özal, daha sonra be raberindekilerle birlikte, Şişli il çesine geçti. Özal için burada da kurban kesildi. İlçe Başkanı Alaaddin Elmas, Özal’m yeme ğine katılmayanlar arasında bu lunmasına karşın, Semra Özal’ı kapıda elini öperek karşıladı ve adaylığı için “ hayırlı olsun” te mennisinde bulundu. Bu sırada, İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı, yüksek sesle bağırarak “ Semra Özal’ın arkasında oldu ğumuzu ilan ediyoruz” dedi. Şişli ANAP ilçe merkezindeki toplantıda kadınlar çoğunluk taydı. İlçe Başkanı Alaaddin El
mas, Semra Özal’a atfen yazdığı
“ Anne” başlıklı şiiri bir delege ye okuttu. Şiirde, “ bir annenin
çocukları arasında sevgi farkı gözetemeyeceği” vurgulandı.
Daha sonra söz alan Semra özal da hiçbir annenin evlatla
rını birbirinden aylamayacağını belirterek “ Bundan endişeniz olmasın” dedi. Birlik ve bera berlik içinde ANAP’ı yeniden 1983 ruhuna kavuşturmak için yola çıktıklarını belirten Semra Özal, bazı dedikoduların ve id diaların partililerin kafasını ka rıştırmamasını istedi. Bu sırada bir delege Semra Özal’a, “ Üç aydır size ulaşamıyoruz” yakın masında bulundu. Birisi de
“ Karşı çıkanların
cezalandırılacağı” söylentileri nin yaygın olduğunu söyledi. Semra Özal bunun üzerine de “ Hiç kimsenin kafasını kopar mak gibi bir düşüncemiz yok tur. Kimseye dargın değilim, üzülmüyorum. Biz yine hep bir likte oluruz, kimse merak etmesin” karşılığını verdi. Bir yaşlı partili de “ İnşallah başkan olursunuz da Erzincan’a baraj yaparsınız” diye seslendi, Özal bu partiliye de “ GAP bitiyor, merak etmeyin” dedi.
Şişli’den Beyoğlu ilçesine ge len Semra Özal, burada daha “ soğuk” karşılandı. İlçe bina sında toplanan partililerin heye canlı olmadıkları gözlendi. İlçe Başkam Mevlut Akarçeşme,
Semra ö z a l’a sadece
“ Hoşgeldiniz” demekle yetindi. Bazı partililer, ilçe başkanınm bu tavrına birkaç gün önce ba basını kaybetmesinin neden ol duğunu belirttiler. Semra Özal buradaki konuşmasında da “ İş lerin baştan karışması, sonra dan karışmasından çok daha iyidir. Birçok dedikodu çıktı. Bunlara itibar etmeyin. Bunla rı hep beraber oturup konuşa lım ve varsa bir sorun halledelim” dedi.
Semra Özal, en büyük ilgiyi Beşiktaş ilçesinde gördü. Özal, kalabalık bir ANAP’lı grubu ta rafından kurban kesilerek kar şılandı. İlçe başkam Cengiz Mercan, Semra Özal’ın elini öp tükten sonra, kendisini, il baş kanı olarak gördüğünü ifade et ti.
Özal da diğer ilçelerdeki ko nuşmalarını tekrarladı. Özal, “ Haftanın 4 gününü İstanbul’ da çalışarak geçireceğim. Göre vimi kimseye emanet etmeye cek, kimseyi vekil yapmayaca ğım” dedi.
Öte yandan çalışmalara katı lan ANAP’lı milletvekilleri Al fan Kavak ve Yaşar Albayrak’-m da SeAlbayrak’-mra Özal’ı destekledik leri öğrenildi. Bülent Akarcalı da 22 İstanbul milletvekilinin Semra Özal’a destek için ortak bir bildiri hazırladığını belirtti.
Hüsnü Doğan, Özal’a bayrak açtı
«
c u m h u r iy e t
k it a p
k u l u b u
T • A • K * S * 1 « T - L - E
KİTAP
(*) Sadece İstanbul il sınırları içinde.
SEÇKİN YAZARLAR
•
ÜNLÜ YAPITLAR
/111
ADAM
YAYINLARI
^ —.'AFA
•
YAYINLARI
CAN
YAYINLARI
0
CEM
YAYINEVİ
^9*
^
YAYINLARI
ÇAĞDAŞ
*
ÇINAR
YAYINLARI
B
PAYEL
YAYINEVİ
/av REMZİ
W KİTABEVİ
TOROS
YAYINLARI
O 400 seçme kitap O Elden teslim
Tel: 512 05 05 / 516
Fax: 526 60 72
DOĞAN — Diyet de ödemem, minnet (je duymam, diyor.
(Baştarafı I. Sayfada)
hakkımda sarf edilen sözleri ne daha önce söylediklerimle ne de kendimle kabili telif göremiyo rum. Bu sözlerin modern, ileri, çağdaş ve demokratik hukuk düzeninin hâkim olduğu bir ül kede söylenmesini yadırgama mak mümkün değildir.
Milliyet gazetesinde çıkan be yanatımda şu ifade vardı:
‘Sayın Özal bu konuda veya bazı konularda kendisi gibi dü şünmeyenleri karşısında görme melidir. Aslında ben bu çıkışı yapmakla, bunları söylemekle üzerime düşeni yapıyorum, dostluğumu gösteriyorum ve inandığım şeyleri söylüyorum. Bugün partimizde insanların ço ğu bu şekilde düşünmektedir, buna inanıyorum. Haliyle bu gi bi hadiselerde bazı insanlar ür keklik ve çekingenlik gösterirler. Bu onların tasvip ettikleri anla mına alınmamalıdır.’
Sayın Özal’m aldığı tavır ve ileri sürdüğü düşünceler halen yaşanmakta olan kriz ortamın da ülkemizin ve devletimizin yü ce menfaatleriyla ilgili hususlar değildir. Beni üzen Sayın Cum- hurbaşkanımız’ın eşinin il baş kanı adaylığı gibi şahsi bir me seleyi bu boyutlara getirmiş ol masıdır. Bu İtibarla iyiniyetle ve sorumluluk duygusuyla yapma ya çalıştığım uyarıların ne kadar haklı olduğu bir daha ve açıkça görülmektedir.
Sayın Cumhurbaşkanımız’ın eşinin il başkanı adaylığı ile ka dın haklarını özdeşleştirip bu konuda farklı fikirde olanları it ham etmesini haklı ve adil gör mek zordur. Türkiye, kadın hakları konusunda büyük
Ata-YÜKSEK ÖĞRETİM KURULU BAŞKANLIĞIMDAN
Aşağıdaki üniversitelerde belirtilen anabilim dallarında daimi statüde birer profesör atanacaktır. Aday ların Öğretim Üyeliğine Yükseltilme ve Atanma Yönetmeliği’nin 17. maddesinde belirtilen belgeler ve ata ma dilekçeleriyle birlikte 2T Şubat-13 Mart 1991 tarihleri arasında Biikent/Ankara adresindeki Yüksek Öğ retim Kurulu Başkanlığı’na başvurmaları gerekmektedir. 2547 sayılı kanunun 26. maddesinin (b) bendinin 2. fıkrası uyarınca duyurulur.
ANKA RA ÜNİVERSİTESİ
Diş Hekimliği Fakültesi: Periodontoloji
A N ADO LU ÜNtVERStTESt
İktisadi ve İdari Biiimlet Fakültesi: Muhasebe ve Finansman, İktisadi Gelişme ve Uluslararası İktisat, İş Hukuku ve Sosyal Güvtnlik Hukuku
ATATÜRK Ü N IV ER SİtE Sİ
Kazım Karabekir E ğitin Fakültesi: İngiliz Dili Eğitimi,
Fen-Edebiyat Fakültesi: Klasik Arkeoloji (2 adet), Sanat Tarihi
İlahiyat Fakültesi: Tef si t İslam Felsefesi
BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ (*)
Biyo-Medikal MühendHIği Enstitüsü: Biyo-Medikal Elektronik (2 adet), Biyomekanik ve Biyosiberne- tik.
CUMHURİYET ÜNİVİRSİTESİ
Fen-Edebiyat Fakültesi; Organik Kimya, Sosyometri
DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ
İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi: Üretim Yönetimi ve Pazarlam a (*) (İngilizce)
Manisa İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi: Üretim Yönetimi ve Pazarlama
Tıp Fakültesi: Fizyoloji (Veteriner Fakültesi Mezunu), Mikrobiyoloji (Tip Fakültesi mezunu).
EGE ÜNİVERSİTESİ Fen Fakültesi: Geometri \
Mühendislik Fakültesi: (t) Gıda Bilimleri (2 adet) (Beslenme-Gıda Mikrobiyolojisi)
FIRAT ÜNİVERSİTESİ
Fen-Edebiyat Fakültesi: TİSrk Edebiyatı, Uygulamalı Matematik, Genel Sosyoloji ve Metodoloji, Türki ye Coğrafyası.
Mühendislik Fakültesi: Ulaştırma, Termodinamik
Veteriner Fakültesi: Parazitoloji, Doğum ve Röprodüksiyon Hastalıkları, Patoloji, Besin Hijyeni ve Tek nolojisi (2 adet), Hayvan Besleme ve Beslenme Hastalıkları.
Tıp Fakültesi: M orfoloji, Halk Sağlığı.
GAZİ ÜNİVERSİTESİ
Mühendislik-Mimarlık Fakültesi: Yöneylem Araştırması
Fen-Edebiyat Fakültesi: Sistematik Felsefe ve Mantık
Ankara Eğitim Yüksekokulu: (Eğitim Programları ve Öğretim)
HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ
İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi: İktisat Tarihi
Mühendislik Fakültesi: (*) Elektronik
Eğitim Fakültesi: İlköğretim Sınıf Öğretmenliği (Sosyal Bilimler)
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ
Edebiyat Fakültesi: Yeniçağ Tarihi, Bizans Sanatı
İktisat Fakültesi: İstatistik
Mühendislik Fakültesi: Elektronik
İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ
Fen-Edebiyat Fakültesi: Temel Parçacıklar Fiziği, Topoloji, Cebir ve Sayılar Teorisi, Analitik Kimya, Fi zikokimya, Genel Fizik.
Gemi İnşaatı ve Deniz Bilimleri Fakültesi: Deniz Teknolojisi
İnşaat Fakültesi: Çevre Bilimleri
İşletme Fakültesi: Endüstri Mühendisliği, Yönetim ve Organizasyon
Kimya-Metalurji Fakültesi: Üretim Metalürjisi (2 adet), Kimyasal Teknolojiler
Maden Fakültesi: M aden Yataklan-Jeokimya, Sismoloji
Makina Fakültesi: Tekstil Teknolojisi (2 adet)
Sakarya Mühendislik Fakültesi: Enerji, Termodinamik, Hidrolik, Ulaştırm a Endüstri Mühendisliği (2 adet), Yöneylem Araştırması, Elektrik Tesisleri (2 adet), Elektrik M akinaları (2 adet), Üretim Metalürjisi (2 adet), Yapı (İnşaat)
Eiektrik-Elektronik Fakültesi: Haberleşme, Kontrol ve Kumanda Sistemleri
Mimarlık Fakültesi: Bina Bilgisi
Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi: Akışkan ve Plazma Dinamiği
Düzce Meslek Yüksekokulu:
KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ Tıp Fakültesi: Genel Cerrahi
MARMARA ÜNİVERSİTESİ
İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi: İşletme (*) (İngilizce)
Mühendislik Fakültesi: Çevre Teknolojisi
ORTA DOĞU TEKNİK ÜNİVERSİTESİ (*) Mimarlık Fakültesi: Şehircilik, Bölge, Planlama.
İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi: İktisadi Gelişme ve Uluslararası İktisat.
SELÇUK ÜNİVERSİTESİ
Konya İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi: Muhasebe ve Finansman,
Tip Fakültesi: Morfoloji (Histoloji-Embriyoloji)
Ziraat Fakültesi: Gıda Bilimi ve Teknolojisi
ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ
İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi: Ticaret Hukuku
Mühendislik Fakültesi: Enerji, Telekomünikasyon
Balıkesir Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu: (Turizm İşletmeciliği Eğitimi Programı)
YÜZÜNCÜ YIL ÜNİVERSİTESİ
Fen-Edebiyat Fakültesi: İngiliz Dili ve Edebiyatı.
(*) Başvuracak adayların eğitim, araştırma yapacak ve yaptıracak düzeyde İngilizce bilmeleri gerekmek tedir.
Basın: 19775
türk’ten başlayarak ciddi re formlar yapmış dünyanın sayılı ülkelerindendir. Ancak politika cı ve hele devlet başkanı eşleri nin bu ölçüde siyasetle iştigal et meleri batı dünyası standartla rıyla dahi telif edilemez. Nite kim Sayın Bush, Sayın Mitter rand, Sayın Kohl, Sayın Major ve Sayın Gorbaçov’un eşleri ne parti il başkanı, ne milletvekili ne de parti genel başkanı adayı değildir. Bayan Thatcher’ın ko cası da pek tanınmazdı. Batıda bile kabul görmeyen böyle bir yaklaşımı Cahiliye devrinin ka ranlıkları ile mukayese etmenin mantığını anlamak zordur.
Son olarak şunları söylemek istiyorum:
Ben kendisine iyilik edebildi ğim hiçbir kimseden bana ne di yet ödemesini ne de minnet duy masını beklemedim.
Sayın Özal’ın hakkımda sarf- ettigi duygusal ve onur kırıcı sözler için cevap bulmakta ger çekten zorluk çekiyorum ve bunları arkadaşlarımın ve aziz milletimin engin sağduyusuna havale etmekle iktifa ediyorum.
Türkiyemizin çok daha güzel günlere gitmesi için bugüne ka dar göstermiş olduğumuz gay retleri arttırarak çalışacağımızı bu vesileyle vurgulamak isterim. Saygılarımla.”
Doğan’ın basın toplantısı sı rasında oldukça heyecanlı, an ca^ kararlı olduğu gözlendi. Doğan, önceden hazırladığı ve Başbakan Akbulut’un da bilgi sine sunduğu metni okuduktan sonra gazetecilerin sorularına yanıt vermeyeceğini belirterek salondan ayrıldı.
Doğan, salondan çıkarken bir gazetecinin, “Gündeminizde is tifa yok mu” sorusu üzerine “is tifayı düşünseydim söylerdim” yanıtını vermekle yetindi ve ma kam odasına geçti.
Önceki gece_________
Doğan’ın dünkü basın top lantısı öncesinde, Özal’ın açık lamalarına hedef olan bakanlar, geniş değerlendirme toplantıla rı yaptılar. Önceki gece İstan bul’dan dönen Cumhurbaşkanı özal’ı karşılayan Akbulut, Ko- nut’a gelerek geç saatlere kadar temaslarını sürdürdü.Akbulut, Başbakanlık Konıı- tu’nda Milli Savunma Bakanı Hüsnü Doğan, devlet bakanla rı Mehmet Keçeciler ve Vehbi Dinçerler, ANAP Teşkilat Baş kanı Orhan Demirtaş, Trabzon Milletvekili Eyüp Aşık ile görüş tü. Devlet Bakanı Işın Çelebi ile Teşkilat Başkan Yardımcısı Er can Vuralhan da Konut’a gele rek Akbulut ile kısa süre görüş tüler. Görüşmede, Cumhurbaş kanı Özal’m önceki gün İstan bul’da yaptığı basın toplantısı değerlendirildi. Akbulut, geliş melerden son derece üzüntü duyduğunu ifade ettikten sonra “Ben muhatap olarak Özal ai lesini almıyorum. Genel başkan lığına aday olduğunu bu aşama da açıklayan sadece Mesut Yıl- maz’dır. Ben mücadele progra mımı buna göre yaptım” dedi ve hiçbir bakanın istifasını düşün mediğini dile getirdi.
Akbulut, İstanbul il başkan lığı sorununa karışmak isteme diğini de belirterek “İşin bu noktaya gelmesinden özellikle de Sayın Cumhurbaşkam’mn bu işlerin içine çekilmesinden fev kalade üzüntü duyuyorum. Hü kümet ve parti yara alıyor, yıpranıyor” değerlendirmesini yaptı.
Akbulut, üçüncü kongreye dek genel başkanlık ve başba kanlık görevini sürdürme kara rında olduğunu da vurgulayarak bu aşamada hükümet krizi çık masının hiç kimse tarafından ar zu edilemeyeceğini, hiçbir baka nın hükümetten ayrılmasını is temediğini kaydetti.
Milli Savunma Bakam Hüsnü Doğan’m da Cumhurbaşkanı Özal’ın kendisini doğrudan he def almasından dolayı “üzgün” olduğunu dile getirdiği öğ renildi.
Akbulut’tan onay
Hüsnü Doğan, önceki gece Başbakan Akbulut ilegörüştük-AFRODIT
E V L E N D İR M E B Ü R O S U
• Üşenme • Erteleme » Vazgeçme
144 96 20
ten sonra yakın arkadaşları Yu suf Özal, Mehmet Keçeciler ile sürekli görüşerek “bakanlıktan istifa etme ya da hükümette kalma” ikilemini değerlendirdi.
Edinilen bilgiye göre, Yusuf Özal ile Mehmet Keçeciler, Do- ğan’a “hükümette kalarak mü cadele etmeyi” önerdiler. Muha fazakârların önde gelen isimle ri, Doğan’ın, “Cumhurbaşkanı ile çatışan bir Milli Savunma Bakanı olmak istemiyorum. Bu nun siyasi sorumluluk ve veba lini üzerime alamam” biçimin deki sözleri üzerine şu değerlen dirmeyi yaptılar:
‘— Böyle kritik bir dönemde, belki de ülke bir savaşın arife sinde iken, hükümette yer alan bakanları açıkça onur kırıcı bir biçimde eleştirerek, partinin ba zı iç sorunlarını kamuoyunda tartıştırarak bir hükümet krizi ni hazırlayan sen değilsin.
— Bu aşamada istifa etmek teslimiyettir ve Cumhurbaşka- nı’nm ağır suçlamalarını kabul lenmektir. İstifa etmeyerek, mü cadele etmek gerekir. Milli Sa vunma Bakanlığı gibi bir bakan lığın, Cumhurbaşkanı’nın kişi sel suçlamaları nedeniyle boşal ması, Körfez savaşının bu kritik aşamasında daha büyük bir ve balin altına girmek olur.
— Krizi yaratan ve giderek körükleyen ne başbakan ne de hükümet üyeleridir. Krizi yara tan Cumhurbaşkanı’nın bizzat kendisidir. Yarattığı krizden kurtulmanın yolunu da kendisi bulmalıdır.”
Doğan, kendisine yakın ANAP’hlarla görüştükten &6n- ra Başbakan Akbulut ile bir kez daha görüşmek ve kendisini ala cağı tutumla ilgili bilgilendir mek amacıyla Petrol Ofisi’nin 50. yıldönümü nedeniyle genel müdürlük binasında düzenlenen törene katıldı. Doğan’ın bu tö rene Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Yusuf Özal ile birlikte gelmesi dikkati çekti. Başbakan Akbulut ve Devlet Bakam Meh met Keçeciler ile Petrol Ofisi Yönetim Kurulu Toplantı Salo- nu’nda yaklaşık 10 dakika görü şen Doğan’m basın toplantısı için hazırladığı metni Başbakan Âkbulut’a gösterdiği ve onayını aldığı öğrenildi. Doğan, bura dan ayrılırken gazetecilerin “İs tifa ediyor musunuz” biçimin deki sorularına, “Söyleyecekle rimi basın toplantısında söyleyeceğim” yanıtını vermek le yetindi. Doğan’m ayrılmasının ardından Başbakan Akbulut, Devlet Bakanı Mehmet Keçeci ler ve Plan ve Bütçe Komisyo nu Başkanı Yusuf Bozkurt özal ile yarım saat süren bir değerlen dirme toplantısı daha yaptı. Bu toplantıdan sonra güvenlik çem beri içerisine alman Akbulut, gazetecilerle görüştürülmedi. Yusuf Özâl, Cumhuriyet muha birinin “İstifayı mı engellediniz” sorusuna, “Yok kardeşim, nere den çıkarıyorsunuz istifayı?” ya nıtını verdi. Keçeciler de bir so ru üzerine TV’de Özal’a yanıt hakkını kullanmayı düşünmedi ğini söyledi.
Güzel’den destek_____
Ankara’da dün gece Petrol Ofisi’nin 50. kuruluş yıldönümü nedeniyle verilen kokteyle Dev let Bakanı Mehmet Keçeciler’in yanı sıra ANAP Genel Başkan adayları Haşan Celal Güzel ile - Ekrem Pakdemirii katıldı. Keçe ciler gazetecilerin, “Özal’a yanıt verecek misiniz?” sorusuna, “Hüsnü Bey konuşuyor, zaten gerekeni söylüyor” yanıtını ver di. “Hüsnü Bey sözcünüz mü?” sorusunu, “Evet öyle” diye ya nıtlayan Keçeciler, “Özal’a kır gın mısınız?” şeklindeki bir so ruya da “Durun, daha sonra söylerim” karşılığım verdi.Haşan Celal Güzel de Keçe- ciler’le hatıra fotoğrafı çektirir ken, “Çok iyi mücadele başlat tınız, sizi kutluyorum. Bu mese lede izlediğiniz politikayı sonu na kadar destekliyorum. Karde şim bu kan meselesi değil. Eğer Hafize Hoca yaşasaydı Hüsnü’- yü tutar, Özal’ın da kulağını çe kerdi. Yahu bu karı Hüsnü’yü, Hafize Hoca’yı eve sokmadı. Başbakanlık Müsteşarıydım. Bizzat gözümle şahit oldum” dedi.
Pakdemirii de gazetecilerin sorularını yanıtlarken, Semra Özal’la ilgili olarak, “Ne olacak, kara savaşı başlar, bu iş biter” dedi.
İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi