• Sonuç bulunamadı

Doktor Kemal Fikret Arık'ın ölümün eşiğinden yazdığı hazin ve içli bir mektuba Aşık Veysel'in manzum cevabı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Doktor Kemal Fikret Arık'ın ölümün eşiğinden yazdığı hazin ve içli bir mektuba Aşık Veysel'in manzum cevabı"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

^!l!f!!l!!!!!!!l!l!!!!!l!llilllil!j|!II!!l!li!!!!lll!lli[l!j|||li!llllllll!!!lli!j!!i!i!l!i]|!l|]||||||||j!j||!lll!i!!j|j|||||||||[|!ll|ji!lli(lJ||||!üll|{|lilt!tllllli!!llll|!.^

Doktor Kemal Fikret Arık'm ölümün eşiğinden

yazdığı hazin ve içli

bir

mektuba

Aşık V eysel'in

manzum cevabı

= ve

Vatan hasretine dayanamadığı için tedavi

gayesiyle gittiği Londra'da fazla kalamaya-

rak yurda dönen Doktor Arık, ölmeden ev-

ünlü Halk -Şairi'nin cevabını okumuştu.

Mehmet Kallcanoğlu

ŞARKIŞLA’DAN YAZIYOR

A

VRUPA İnsan Hakları Mahkemesi Yargıçla­ rından ve edebiyatımı­ zın belirli simalarından Prof. Dr. Kemal Fikret Arık’m ölü­ mü en çok Sivrialan köyün­ deki basta . yatağında çile dolduran Âşık Veysel Şatır- oğlu’nu üzmüştür, Yakalan­ dığı- kanserden kurtulamaya­ rak geçenlerde Ankara’da vefat eden Arık, hastalığında da çok sevdiği Âşık Veysel’le ilgilenmiş ve Londra’da te­ davide iken zaman zaman mektup göndermiştir.

Bu amansız illetin bir gün Kendisini kara toprağa vere­ ceğini bilen ve vatan özlemi çekerek ölmemek için bir süre önce Londra'dan döne rek ölümü bekleyen Fikret Arık Londra’dan, Sivrialan köyüne gönderdiği bir mek­ tupta Âşık Vevsel için «Za­ manımızın en iyi halk şiiri» dir diyordu.

Âşık Veysel’i günlerce ağ­ latan Arık'ın mektubu ay­ nen şeyledir:

«Ne oldu bizim Fikret Arık hocaya, n ten beni ara­ yıp sormaz diye sitem etti­ ğini ta uzaklardan duyar gi­ bi oluyorum. Benim sevgili Veyselîm. Ne yapalım kara talih kara vel gibi esti, bir yıl önce beni bu diyarlara attı. Derdimize bir çare bu­ lunur diye bıçak altına. ışık altına yata yata aranır duru­ ruz. verse de vermese de Tanrıya daima hamdederiz. Sevdiğimiz, saydığımız kar­ deşlerimizin sesi, sözü bizi uzaktan uzağa avutur. bu ağulu diyarlarda. Hele se­ nin ı.eyişlerin Aşık Veysel. Anadolu toprağının kokusu­ nu getirir ruhuma. Seni niye bu kadar severim, yanık se­ sin. ta içimde duyarım dîye sorardım kendi kendime. Meğer sen bağrı yanık Ana- dolunun gönlü, iözü. sesi imişsin. Aziz âşığım, meğer senin sesinde ve sazında in­ leyen, dite gelen benim ço­

rak, arık Sıvasın Şarkışlam, bütün anayurdum imiş. Son defa beraberce fakirhanede buluştuk. Küçük oğlum sesi­ ni «Kara Toprak»! ve birkaç şiirini tele almıştı. Hatırla­ dın değil mi? İşte o zaman içimde bir yanmadır başla­ mıştı. Demek bu zalim has­ talığın ateşi o zaman bede­ nimde yer etmiş. Fakat ne zararı var. Kaderin önüne geçilmez ki. Benim asıl yan­ dığım, seni doya doya dinle- yememek, senin köyüne ge­ lip yetiştirdiğin elmalığı gö­ rememek, senin yaptıkların için yürek dolusu konuşa- ınamaktır. Şu kadarını söy- leyim Âşık. Şu okulsuz, ba­ kımsız memlekette senin de­ yişlerin öğretir halka en doğ­ ruyu, hem hakkı, en güzeli. Köylü, şehirli öğıenir senin deyişlerinden haramı - hela­ li. Doğruyu eğriyi, yaran ya­ rarsızı. Yediyüz yıl önce ya- şıya.. ulu Yunus Emre gibi halkın içinden ve halkın içinde onlara ışık tutarsın. Hem de iyilik, medeniyet ve ilerilik ışığı olarak sen aziz âşığım Öyle uzun dolambaç­ lı. anlaşılmaz kelâm etmez­ sin. Çamlıhe) suyu gibi se­ rin serin bir yudumda içilen bir dille sunarsın deyişlerini. Radyoda uzun uzun tercüme kokusu ile Konuşanlar dinle- sinle, seni öğrensinler hal­ ka nasıl seslenmek gerekti­ ğini. Bıraksınlar o kuş dili­ ni, öğ-ensinier senin deyi­ şinden halk dilini, özleyişin tadım. Nice geri kalmış ül­ ke anlamış senin yolunu, başlamış halka öğretmeye il­ mi, fenni. Sevilen halk şair­ lerinin sazı ve sözü ile. Halk eğitimciler, toplum kalkın­ macılar arayıp buldular mı seni? «Saz ve söz okulunu» hâlâ kurmadılar mı? Hâlâ senin sanatına, tekniğin, öğ­ renmenin yolunu bulmadılar mı? Köy Bakanlığı bâlâ seni kadrosuna «Köye bilim yay­ ma tekniği baş uzmanı» adı ile kazanmadı mı? Çevrende en az 100 - 150 saz ve söz öğrencisi toplayıp adam

ye-Dr. Arık’ ın ö- Iüm haberini radyodan alan Aşık Veysel, bir süre ağla­ mış, sonra da efkâr dağıt­ mak için hasta yatağından kal karak köyü­ nün tenhaların da tek başına dolaşmıştır.

tiştirme yolunu tutmadılar mı? Yapmadılarsa çok yazık.

Âşığım sözü kesmek zor. Hele gönülden gelirse. Kara, acılı günlerin sonu iyi olur inşallah. Fakat bil ki, sen bu yalnızlık, karanlık hastane odalarında beni sesinle, de­ yişlerinle umutlandırıyorsun. Sende buluyorum yurdumun havasını, yelini. Umudunu, gücünü. Çorak, çıplak, boz dağlar, boş ovalar, fakir (tüylerin iç zenginliğini, ah­ lâk üstünlüğünü. Bütün ça­ resizliklerle savaşarak yaşa­ mak azmini sen «Kara Top rak»da ne ustaca, ne içli an­ lattın. Tarım ekonomisinin bütün sırrını, ahlisk ve gele­ neği ile verdin o mısralarda.

Veyselciğim. Yurdun kara toprakları daha -ok Veysel- ler yetiştirsin. Kara talihler, ak karanlıklar ışık olsun. Bizden bir fidan, bir yeşillik, bir bağ kalsın, hayırlı iş kal­ sın. İşte Tanrı emri bu de­ ğil mi? Sen bu emri güzel­ ce yerine getirdin, bir dam­ lacıkta. Bu fakir miiiete bor cumu ödeyebilseydim. Nasıl çırpındığıma, yetişenlere, halkı ve hakkı öğretmeye sa­ vaştığıma sen şahitsin değil mi Veyselciğim? Evet diyor­ san ruhum müsterih ve memnundur. Haydi Sıvaştı hemşehrim. Âciz dostun Ke­ mal Fikret Arık’! hatırdan, gönülden, duadan eksik et­ me.»

V E Y S E L ’ in C E V A B I

Âşık Veysel bu mektuptan sonra kendi dili ile Arık'a bjr şiir - mektup göndermiş ve Arık ölmeden önce Veysel’in şiirini okumak imkânını bulmuştur. İş­ te Veysel’in mektup şiiri :

Gine mi ağladın kirpikler nemii Dostum niçin giyinmişsin karalar Çiğ düşmüş gül gibi yüzünden belli Senin derdin bu sinemi varalar

Aziz dostum seni kimler ağlattı. Tescili derdini derdime kattı. Yalan dünya nicelerin ağlattı Kim bilir ki son mekânını nereler. Bu can hu cesede rireldenberi

Aldık basımıza tiirlü kaderi Çaresiz çekeriz ileri geri Vakit gelir tamam olur sıralar.

Cefanın sefanın farkı vok bence Eğer düşünürsek inceden ince Her ikisi son haddine varınca Dümdüz olur eniş yokuş dereler. Mihnet-i dünyaya tahammül gerek

Kâhi ağlayarak kâhi gülerek Geçti günüm gözyaşlarını silerek Veysel arar dertlerine çareler.

İIIIIIIIIIIIIIIIIIIUIIIIIIIIIIIIIIIIIIIH

f

, /

/9,

Referanslar

Benzer Belgeler

edilmektedir (Creswell, 2005, 2015; Creswell ve Plano Clark, 2007; Plano Clark ve Creswell, 2015). Bunların birincisinde nitel ve nicel öğelerin her ikisi de araştırmanın

學院學術的提昇

致力推廣教育 提供牙醫師更多元的進修管道 -北醫進推部主任

T R T televizyonjan Cumhur­ başkanı Turgut Özal için An­ kara ve İstanbul’da düzenlene­ cek olan cenaze törenlerini naklen yayımlayacak. kanal haricindeki kanallar

Son sözlerim: Ben, esir bir Türk Yurdundan hür bir Türk memleketine iltica etmiş ve bu memeleket için gözlerini ebe­ diyen kapadığı güne kadar durmadan

Biliyorum, her şey bu kadar olumsuz değil diyecek­ sin; Çetin Altan’ı yargılayan mahkemenin karannı kanıt göstereceksin.. Çetin Altan'ın beraat kararına imza atan

(Altunizade Capitol, Ataköy Atrium, Ataköy Galleria, Bağcılar Sinema Merkezi, Bağcılar Site, Bakırköy AFM, Bakırköy Cinema Chaplin, Bakırköy Sinema 74, Beylikdüzü

kaybetmenin derin üzüntüsü ile Ailesine ve tüm sanat camiasına en içten başsağlığı dileklerimizi iletiriz. Antalya Kültür Sanat