Tarihî anıtlar serisi
Fatih'in nezaret ettiği anıt: IUIURAD PAŞA CAMİİ
Türbesi minber’in altında olsun - önceleri mahkeme ve kalem
odası olarak
kullanılan \ bölmeler - Sadrazam Davud
Paşa’nın enteresan ölümü - Şirmerd Çavuş’un türbesi...
Aksaray’ daki Murad Paşa Camii Fatih Sultan Mehmed Han 1471 y ı
lında Murad Paşa Camiinde ilk Cuma namazını kıldırırken; camiin banisi için «Türbesi minberin altında olsun» de miştir. Cemaata imamlık yapan Fatih, secdeye varınca; camiin banisi Sadra zam Murad Paşa’nın Akkoyunlu Hüküm darı Uzun Hasan’la Diyarbakır ovasında yapmakta olduğu savaşta şehid oluşunu görmüş ve manen çok sarsılmıştı...
Otedenberi, İstanbul’un güzel semtle rinden birinde bir cami yaptırmayı ar zulayan Murad Paşa’nın bu arzusu F e tihten 18 yıl sonra Aksarayda atılan
temelle gerçekleşmekteydi... İnşaata
kendisi nezaret ediyor, onu biran önce cemaatına kavuşturmak için azamî gay ret sarfediyordu. Bir gün Fatih, Murad Paşa’yı huzuruna çağırarak; Akkoyunlu Hükümdarı Uzun Hasan’a karşı açılan savaşta ordunun başında olmasını söyler. Bu kutsal göreve son derece sevinen Mu rad Paşa’yı ancak bir şey düşündürmek tedir. Camiin inşaatı... Genç Padişah bunu sezmiş olacak ki sözlerine devamla «Camiin inşaatını ben tamamlayacağım» der. Ve öyle olur...
Aksaray’dan Topkapı’ya doğru gider ken Vatan ve Millet caddelerinin ara sında, son restore ile adeta yeniden ya pılmış gibi görünen «T» harfi şeklinde bir anıt vardır. İşte bu anıt altı yılda biten inşaatına Fatih’in nezaret ettiği Murad Paşa Camiidir... Mimarî üslûbu, Bursa camilerinin tesirinde kalındığım gösteren camiin plânı kare şeklinde olup; biribirinden ayrı yükseklik ve büyük lükte iki büyük kubbesi ile yanlarda i- kişer küçük kubbeli bölmeleri vardır. Büyük kubbeler duvarlara oturduğundan camiin içi çok ferah ve aydınlıktır. Di ğer camilerde olduğu gibi Aşere-i mü- beşşere’nin isimleri yazılı levhalar yok tur. Bu bakımdan camiin içi sade kal mış... Evvelce, yan bölmelerden sağ daki mahkeme, soldaki ise kalem odası olarak kullanılıyormuş.
Camiin önünde ayrıca, beş kubbeli bir revakı vardır. Revakın kubbeleri siyah benekli - yeşil mermerden altı tane sü tuna oturmaktadır. Bu sütunların yukar-
ları ve tabanları tunçtan çenberlerle
çevrilmiştir. Cümle kapısının önünde - sol tarafta bulunan bir sette akasya ağa cına asılmış yazıtta şöyle yazmaktadır : «Fatih Sultan Mehmed bu camiin i- marı için burada nezaret etmiştir».
Yine, cümle kapısının önüne rastlıyan
oniki musluklu büyük şadırvan ise
meşhur Kara Davud Paşa’nın eseridir. Önceleri şadırvana bitişik bir de med
rese vardı. Birinci Mustafa’nın -ikinci
defa tahta çıkışında, Valde Sultan’m ten sibile sadrazam olan Kara Davud Paşa, İkinci Osman’ı öldürmekle isim yapmış tır... Sultan Mustafa aptal bir padişah olduğundan hükümet işleri annesi Valde Sultan tarafından yönetilmekte, Saray / --- Y A Z A N :
---İbrahim E R S E Y R E K
* ---
:
----
--- 'ise çeşitli entrikalara sahne olmaktaydı. Yıl 1622. .. Sadaretinin 26. günü Genç Os man taraftarı askerler «Genç Osman’ın
katillerini isteriz» diye Saray’a yürü
yünce, korkudan ne yapacağını şaşıran Birinci Mustafa «Ben öldürünüz deme dim, Davud Paşa kendi öldürdü» fer- manile suçu aynı zamanda eniştesi olan Sadrazamın üzerine atar... Askerler, Da vud Paşa’yı yaka-paça edip Cellât Sü leyman Usta’ya teslim ederler. Cellat, önüne çökertip kılıcını indireceği sıra da; Davud Paşa koynundan bir takını
kâğıtlar çıkararak havaya kaldırır ve
«Onu ben bunlara dayanarak öldürdüm» diye bağırmağa başlar... Bu kâğıtlar, Birinci Mustafa’nın Genç Osman’ın öl dürülmesini emreden fermanı ile ule manın isimlerini taşıyan fetvalardır. O- layı izleyen yeniçerilerin bir kısmı cel lâda «durma vur», bir kısmı ise «öl
dürme dur!» diye bağırırken Valde Sul
tan tarafından para ile tutulmuş bir
grup yeniçeri daha atik davranarak Da vud Paşa’yı cellâdın elinden alıp Orta Cami’ye götürürler. Ve Vezir-i âzam ola
rak kendisine biat ederler. Fakat bu
Vezir-i âzamlık da çok az sürer. Zira. Kapıcılar Kethüdası Ahmet Ağa adında birisi yanında ikiyüze yakın kapıcı ol duğu halde, asıl Vezir-i âzam Gürcü Mehmed Paşa’nm fermanile Orta Camie gelerek Davud Paşa’yı sözde-hayran- larının elinden kolaylıkla alır... Yaka- paça arabaya yükleyerek Yedikule Zin danlarına götürür, orada boğdurur... Da vud Paşa, Camiin Millet Caddesi’ne ba kan mezarlığında, açık bir türbede gö mülüdür.
Millet Caddesi yönündeki avlu ka
pısından girilince hemen karşıda iki ki şilik bir türbede Fatih’in daima yanın da bulunan Şirmerd Çavuş’u ile kızı Ka- merşah yatmaktadır. Şirmerd Çavuş’un asıl adı Abdullah olup Fatih tarafından cesur ve bahadırlığından ötürü kendi
sine bu isim verilmiştir. Şirmerd Ça
vuş’un türbesi önceleri Tevekkül Hama- mı’nın yanındaki camide iken son is timlâk sırasında buraya taşınmıştır. Şey hülislâm Pirîzade Osman Sahip Efendi ile Altıparmak İbrahim Efendi de ca miin mezarlığında gömülüdürler.
■Camiin tak-ı dergâhında «Fetekabbel- iıa kabulen hasenen 870» tarihi yazılı dır,
11
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi