• Sonuç bulunamadı

MEROCEL\'İN SOLUNUM FONKSİYON TESTLERİNE OLAN ETKİSİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "MEROCEL\'İN SOLUNUM FONKSİYON TESTLERİNE OLAN ETKİSİ"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

MEROCEL'İN SOLUNUM FONKSİYON TESTLERİNE

OLAN ETKİSİ

EFFECT OF MEROCEL ON PULMONARY FUNCTION TESTS

Dr. Hasan ÖZÇAĞLAR*, Dr. Oktay DİNÇ*, Dr. Bülent AĞIRDIR*, Dr. Halit ÖNOL*, Dr. TÜLAY ÖZDEMİR**

K.B.B. ve Baş Boyun Cerrahisi Dergisi l : 232 - 236

ÖZET: Bu çalışma 1992-1993 yıllarında Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi K.B.B. polikliniğinde septum deviasyonu tanısı alarak septumplastia operasyonu uygulanan 60 olgu üzerinde yapılmıştır.

30 olguya septumplastia sonrası "Merocel" adı verilen, ortasından geçen borusu ile nazal ventilas- yona izin veren tampon, 30 olguya ise (kontrol grubu} klasik anterior tampon konulmuştur. Her iki gruba preoperatif, postoperatif 48. saat (tamponlu) ve 14. günde solunum fonksiyon testleri (SFT) yapılmış ve iki grup birbirleri ile karşılaştırılmıştır.

Klasik tampon kullandığımız kontrol grubunda SFT (Solunum fonksiyon testleri) incelemelerinde postoperatif 48. saat tamponlu dönemde FVC (Zorlu vital kapasite), FEV l (l saniyedeki zorlu ek- spirasyon volümü), FEF 25-75 (Zorlu ekspirasyon ortası akım hızı) ve PEFR'de (en yüksek ekspiras- yon akım hızında) belirgin bir düşme saptanmış ve düşme istatistiki olarak anlamlı bulunmuştur. Merocel kullandığımız olgularda ise SFT'de belirgin bir oynama görülmemiş olup, Merocel'in SFT üzerine olumsuz bir etki meydana getirmediği sonucuna varılmıştır.

Anahtar Sözcükler: Merocel, Solunum fonksiyon testleri.

SUMMARY: This study was conducted over 60 cases, applied Akdeniz University Medical School ENT clinics, who were diagnosed to be suffering septum deviation and later were taken into sep tumplastia operations.

Following semtumplastia, 30 cases were administered a tampon called "Merocel" with a tube leting the air in take nasally while other 30 (the reference group} were administered classical anterior tampon.

Both groups were taken into PFT (Pulmonary Functions Tests) preoperatively, postoperatively by the 48th hour (tamponed) and postoperatively by the 14th day. The results of the tests then were evaluated to compare groups. ..

With the group applied classical tampon, PFT results registered for the postoperative 48 th hour tamponed session, that FVC (Forced Vital Capacity), FEF 25-75 (Forced Expiratory Flow), FEV1 (For- ced Expiratory Volume in l second) and PEFR (Peak Expiratory Flow Rate) have significantly droped showing statistical meaningfulness. The individuals applied Merocel have indicated no significant changings with PFT and it is suggested that Merocel have no adverse reaction on PFT.

Key Words : Merocel, Pulmonary function tests.

* Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi K.B.B." ve Göğüs Hastalıkları" Anabilim Dalları - ANTALYA

(2)

K.B.B. ve Baş Boyun Cerrahisi Dergisi, Cilt: l Sayı: 4, 1993 GİRİŞ

Anterior nazal tampon; burun hastalıkla- rında, özelikle semtumplasti girişimlerinde ve epistaksiste uygulanan en yaygın metodlardan biridir. Ancak tedavi edici ve komplikasyonla- rı önleyici etkisi yanında, bazı lokal ve sistemik yan etkileri de vardır. Özellikle yaşlı ve kardi- yak sorunu olan olgularda bu sistemik yan et- kiler ciddi boyutlara ulaşabilir.

Burada nazal obstrüksiyonun muhtemel bir nazopulmoner refleks mekanizması yolu ile pulmoner mekanik değişikliklere neden oldu- ğu, bundan dolayı sistemik bulguları ortaya çık-tığı söylenmektedir (11).

Togowa ve Ogura (16), burun tıkanıklığın-daki artış ile akciğerlerin esnekliğinde azalma ve doku direncinde artma meydana geldiğini göstermişlerdir. Burun tıkanıklığı giderildikten sonra ise direncin azaldığını, esnekliğin ise art-tığını tespit etmişlerdir.

Anterior nazal tamponmanın solunum fonksiyon testleri (SFT) üzerine olan olumsuz etkileri daha önceki çalışmalarda rapor edilmiş- tir (2,9,14).

Bizim bu çalışmadaki amacımız "Merocel" isimli nazal tampon ile, SFT'de klasik tampon-manda gelişen patolojik değişikliklerin ne de-recede azaldığı veya ortadan kalkıp kalkmadı-ğının tespiti ve Merocel'in klinik uygulamada yeri olup olmadığının araştırılmasıdır.

MATERYAL ve METOD

Materyal olarak Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi K.B.B. Anabilim Dalı polikliniğinde septum deviasyonu tanısı alarak semtumplas- tia uygulanan 60 olgu seçilmiştir. Olgularda K.B.B. muayenesi, gerekli dahili konsültasyon-ları yapılarak akciğer, kalp v.s. patolojileri olan-lar ve allerjik bünyeli olanolan-lar çalışmaya dahil edilmemişlerdir.

60 olgunun 30 tanesinde septumplastia son-rası "Merocel" isimli nazal tampon kullanılmış- tır. 30 olguya ise klasik anterior nazal tampon kullanılarak kontrol grubu oluşturulmuştur.

"Merocel" kullandığımız olgularda posto-peratif tamponlu dönemde çok sık olarak aspi-

rasyonla tamponların açık ve fonksiyona kal- ması sağlanmıştır.

SFT (Solunum fonksiyon testleri), fakülte- miz Göğüs hastalıkları Anabilim dalındaki Spiro-Analyzer ST 300 aleti ile yapılmıştır. Test öncesi olguların yaş, boy, vücut ağırlığı tespit- leri uygulanmıştır. Spirometre ile ardarda 3 öl- çüm yapılarak en uygun değerler dikkate alınmıştır. Ölçümlerde FVC, FEV1, FEF 25-75 ve PEFR parametreleri tespit edilmiştir.

Olgulara preoperatif 12-24. saat, postopera-tif 48. saat (tamponlu), postoperapostopera-tif 14. günler- de SFT ölçümleri tekrarlanmış ve her 2 grup ortalama değerleri birbirleri ile mukayese edil-miştir.

İstatistiki değerlendirmeler Bilgi İşlem merkezinde eşler arası farkın anlamlılık (önem) testi ve ortalamalar arası farkın anlımlılık (önem) testi kullanılarak yapılmıştır.

BULGULAR

Çalışmamızdaki 60 olgunun yaş ortalama- ları (18-37) 26.5 idi. 60 olgunun 42 tanesi (%70), 18 tanesi ise (%30) 25-37 yaş sınırı arasında idi. Olguların 21 tanesi (%35) kadın, 39 tanesi [%65] erkek idi. 36 olguda (%60) septum deviasyon- ları sola doğru, 18 olguda (%30) septum yonları sağa doğru, 6 olguda (%10) ise devias-yonlar mixt tipte idi. Vücut ağırlığı ortalama- ları 71.1 kg, boy ortalamaları ise 175.6 cm idi.

Grup l (Klasik tampon = Kontrol grubu) ve grup (Merocel) olgulardaki yaş, boy ve vücut ağırlıkları ortalamaları Tablo l'de gösterilmek-tedir.

(3)

istatistiksel açıdan anlamlılıkları Tablo 2'de sergilenmektedir.

Tablo 2'nin incelenmesinden anlaşılacağı üzere klasik tampon kullandığımız kontrol gru-bunda FVC, FEF 25, 75, PERF değerlerinde ta-mponlu dönemde belirgin bir düşme tespit edilmiş olup, bu düşme istatistiki olarak da an-lamlı bulunmuştur. Postoperatif 48. saat ile pos-toperatif 14. gün arası değerler mukayese edildiğinde yükselmeler preoperatif değerlere ulaşmış, hatta daha yükselmiştir. Bu yükselme PERF değeri haricindeki diğer değerlerde ista-tistiki olarak anlamlı bulunmuştur.

Merocel kullandığımız grupta ise preope- ratif, postoperatif 48. saat ve postoperatif 14. gündeki değerler arasında önemli bir oynama olmamıştır. Bu da Merocel kullanılan olgular- da tamponlu dönemde SFT'deki olumsuz etki- lerin ortadan kalkmış olduğunu göstermekte- dir. Her 2 grup ortalamaları arası farkı araştı-rıldığında Grup l ve Grup 2'nin tamponlu dö-nemdeki değerlerde Grup l'de azalma görüle-

FVC, FEV1 ve FEF 25-75'de istatistiki olarak an-lamlı bulunmuştur. PEFR'de ise bu fark dikka- te alınmayacak kadar önemsiz bulunmuştur.

Tüm bunlar Merocel grubunda, tamponma- na bağlı olabilecek hipoksinin ortaya çıkmadı- ğını ifade etmektedirler.

TARTIŞMA ve SONUÇ

Septum deviasyonları en sıklıkla erkekler- de ve 17-25 yaş rangında görülmektedir (5,14). Nazal deformitelerin etyolojisinde travmanın önemli rol oynadığı ve çocukluk çağında burun travması geçiren kişilerde yüz iskeletinin aşa- ğı doğru gelişiminin bozulduğu bilinmektedir (3). Gray, septal deviasyonların büyük çoğun- lukla sola doğru olduğunu belirtmektedir (8).

Çalışmamızdaki olgularda erkeklerin ço-ğunlukta olması (%65), sola deviasyonların faz- la olması (%60) ve 18-25 yaş şuurlarında olgu-larımızın sıklık göstermesi (%70) literatürler- le uyumlu göstermektedir.

(4)

K.B.B. ve Baş Boyun Cerrahisi Dergisi, Cilt: l Sayı: 4, 1993 Nazal pasajın bilateral tamponlu tıkanma- sı sonucu oluşan hipoksiyi takiben arteryel kan gazları, asit-baz dengesi ve SFT'de (Solunum fonksiyon testleri) olumsuz değişmeler olduğu çeşitli defalar yapılan araştırmalarla ortaya kon-muştur (2,7,9,10). Bizim çalışmamızın esas ama-cı Merocel ile SFT'deki olumsuz değişmelerin ne derecede önlenebileceğini araştırmaktır.

Togawa ve Ogura (16), burun tıkanıklığın-daki artış ile akciğerlerin esnekliğinde azalma ve doku direncinde artma olduğunu, tıkanıklık gi-derildikten sonra direncin azaldığım, esnekliğin ise arttığını tespit etmişlerdir. Bu otörler akci- ğer kapasitesinde meydana gelen azalma ile, vi- tal kapasite (VC) ve 1. saniyedeki zorlu vital kapasitenin (FVC) tıkanıklığının derecesi ile ters orantılı olarak artıp, azaldığını tespit etmişlerdir.

Yine bu araştırıcılara göre septum operas-yonları sadece mekanik bir tıkanıklığın ortadan kaldırılmasını değil, aynı zamanda pulmoner refleks arkının düzeltilmesini de sağlamaktadır. Bizim çalışmamızda kullandığımız spirometre- de VC (vital kapasite) ölçme şansımız olmadı-ğından bu parametreyi mukayese şansımız yoktur, ancak FVC (Zorlu vital kapasite)'deki klasik tamponlu dönemdeki anlamlı azalmalar yukarıdaki çalışmalarla uyumlu bulunmuştur ve bilateral nazal obstrüksiyonun bir sonucu olarak düşünülmüştür. Çalışmamızda ayrıca FEV1, FEF 25-75, PEFR değerlerinde klasik ta-mponlu dönemde azalmalar tespit edilmiştir. Merocel grubunda ise bu azalmalara rastlan-mıştır.

Olgulardaki burun tıkanıklığının düzeltil-mesinden sonra, Ogura (12) olguların % 79'unda, Apaydın ve Andaç (l) ise %86.9'unda vital kapasitenin arttığını bildir-mişlerdir.

Armağan ve arkadaşları (2), SFT'inde VC (vital kapasite), ZEH1 (1. saniyedeki zorlu ek-spirasyon hacmi) ve ZEHl'in VC'ye oranında- ki artışın septumplasti öncesi ve sonrasındaki değerlerinin karşılaştırıldığında istatistiki ola- rak postoperatif dönem lehine anlamlı olarak artmış olduğunu tespit etmişler ve bunu sep-tumplasti operasyonu ile nazal obstrüksiyonun düzelmesine bağlamışlardır. Bizim çalışmamız- da septumplasti sonrasındaki SFT'deki artışlar

istatistiki olarak anlamlı bulunmamış, ancak klasik tamponlu ve Merocel tamponlu dönem-lerdeki SFT değerlerinde Merocel lehine anlam- lı olarak artma görülmüştür. Nedeni ise Merocel'in nazal ventilasyonu bozmamış ol-masıdır.

Kavasoğlu ve arkadaşları (10), yapmış ol-dukları bir çalışmada septumplasti öncesi ve sonrası SFT ölçümlerini yapmışlardır. VC (Vi- tal kapasite), FVC (Zorlu vital kapasite), FEV1 (1. saniyedeki zorlu ekspiratuar volüm) değer-lerinde pre ve postoperatif olarak anlamlı bir fark bulmamışlardır. PEF (Zirve ekspiratuar akım hızı), FSF 0.2-1.2 (Zorlu ekspirasyonun 0.2-1.2 Lt dilimindeki akım hızı), FSF %25-75 (Zorlu ekspirasyonun 0.25-0.75 saniye dilimin-deki akım hızı) değerlerinde postoperatif 24. sa- at tamponlu dönemde anlamlı bir azalma tespit edilmesine rağmen, 48. saat tamponlu dönem- de preoperatif değerlere yaklaşan değerler tespit etmişlerdir. Bunu olguların sağlıklı ve genç bi-reylerden oluşmasına ve bozulan akciğer fonk-siyonlarının genç ve erişkinlerde kompanse edilebilmesine bağlamışlardır. Ogura (13) akci-ğerlerin rezerv yeteneğinden, Cvetnic (6) ise ko-mpansatuar mekanizmadan dolayı bazen üst solunum yolu obstrüksiyonlarının pulmoner semptomatolojiye imkan vermeyebileceğini be-lirtmişler ve Kavasoğlu ve arkadaşlarının bul-gularına paralel bir görüş ortaya atmışlardır. Bizim çalışmamızda 24. saat SFT öcümü yap-madığımızdan bu parametreyi mukayese şan- sımız yoktur. 48. saat bulgularımızdaki farklı- lığı ise rastlantıya bağlamaktayız.

Larsen (11), pnömatik nazal tamponlu has-talarında FEV1, (1. saniyedeki zorlu ekspiratu- ar volüm), Taasan (15) ise) SMR ameliyatı sonucu hastalarında FVC (Zorlu vital kapasite) ve FEVl'de anlamlı bir değişikliğin olmadığını, Cvetnic ise (6) 14-16 yaş hastalarında nazal ta-mpon uygulayıp VC (Vital kapasite)'deki azal-mayı gösterirken, FEVl'de bir değişiklik olmadığını belirtmişlerdir. Çalışmalar arasında- ki bu farklılıkları hasta serilerindeki sayısal ve bireysel farklılıklara bağlamaktayız.

Togawa (16) ve Kauffman (9), nasal irritas-yonu takiben VC (vital kapasite) ve FEV1 para-metrelerinde anlamlı azalmalar tespit etmişler- dir. Nazal irritasyonun da pasajı daraltarak bir

Dr. Hasan Özçağlar ve ark.

(5)

tamponman kadar hipoksiye yol açabileceği aşi-kardır. Bu yönüyle çalışmamıza uyum göster-mektedir. Ancak aletimizin VC ölçme olanağı olmadığından bu parametrenin mukayesini yap-mamaktayız.

Çalışmamızda Merocel kullandığımız 30 olguda preoperatif, postoperatif 48. saat ve pos-toperatif 14. gün SFT ölçümlerinde anlamlı bir azalma ve artma olmaması, Merocel'in hipok- siye neden olmadığını ortaya koymaktadır. Ay- rıca hastada postoperatif bir konfor sağlanmaktadır. Erkan ve arkadaşları (7), sep-tumplastia sonrası anterior tamponla birlikte nazal ventilasyonu sağlayıcı bir nelaton sonda yerleştirerek yapmış oldukları çalışmada hipok-sinin ortaya çıkmadığını tespit etmişler ve ça-lışmamıza paralel bir sonuç bulmuşlardır.

Breda (4), yapmış olduğu bir araştırmada Merocel kullandığı olgularda, Merocelin Staf. Aureus'un bakteriyel proliferasyonunu en-gellediğini in-vivo en invitro denemelerle tespit ederek diğer gaz tamponlara üstünlüğünü vur-gulamıştır. Bu sonuca dayanarak, nazal operas-yonlarda ortaya çıkabilecek TSS (Toxic schock sendromu)'nu Önleyici etkisini savunmuştur.

Bizim çalışmamızda her 2 grupta da zaten çok nadir gözlenen TSS'ye rastlanmamıştır.

Sonuç olarak:

Merocel hem hastalara postoperatif bir konfor sağlamakta, hem de bilateral nazal obs-trüksiyonun neden olduğu hipoksi sonucu or- taya çıkan solunum fonksiyonlarındaki olumsuz etkileri önlemektedir.

Özellikle yaşlı ve kardiyak problemi olan olgularda, anterior tampon konulması duru- munda tercih sebebi olması gerektiğini düşün-mekteyiz.

Yazışma Adresi: Dr. Hasan Özcağlar

Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi K.B.B. Anabilim Dalı

Kepez / ANTALYA

KAYNAKLAR

1. Apaydın H.E., Andaç O.: "Burun tıkanıklarının vital kapasite ve zamanlı vital kapasite üzerine etkileri." Ha-cettepe Tıp/Cerrahi Bülteni, s:221,229, 1972.

2. Armağan M., Tekalan S.A., Ünlü Y.: "Septum devias-yonlarının akciğer fonksiyon testleri ve kan gazlan üze-rine etkisi," Türk ORL XX. Ulusal Kongre Kitabı, Sayfa: 324-327, Girne-Kıbrıs, 1989.

3. Brain D.J., Rock W.P.: "The influence of nasal trauma childhood on growth of the facial skeleton." J. Laryngol. Otol., 97:917-923, 1983.

4. Breda S., Jacobs [., Lebowitz A.: "Toxic schock syndro-me in nasal surgery: A physio-chemical and microbio-logic evaluation of Merocel and Nu Gauze nasal packing." Vol: 97, No: 12, December 1987, p:1288-1391. 5. Converse J.M.: "Corrective surgery of nasal deviations."

Arch. Otolaryngol, 52:671-708, 1950.

6. Cvetnic V., Grbac I. and Cventic S.: "Acute obstructi- on of the nose in an experiment and lung ventilation." Coll. Antropol, l, 5:205-210, 1981.

7. Erkan M., Kutluhan A., Erhan E.: "Nazal tamponun sis-temik etkisi." Türk ORL Arşivi, 31:35-37, 1993. 8. Gray L.P.: "Deviated nasal septum. Incidence and

ae-tiology." Ann. Otol. Rhinol. Laryngol., 87:Suppl 50:3-30, 1978.

9. Kauffman J., Wright G.W.: "The effect of nasal nasop-haryngeal imtation on airway resistance in man." Am. Rew. Resp. Diş., 100:626-630,

1969-10. Kavasoğlu S., Müderris S., Arslan L.: "Anterior tampon-man'da akciğer fonksiyonları değişiklikleri." Türk ORL Ulusal Kongre Kitabı, Girne-Kıbrıs, Sayfa: 322-323, 1989.

11. Larsen K. and Juul A.: "Arteriel blood gases and pneu-rnatic nasal packing in epistaksis." The Laryngoscope, 92:586-588, 1982.

12. Ogura J.H.: "Physİological relationship of the upper and lower airways. Ann. Otol. Rhiol. Laryngol., 79:495-498, 1970.

13. Ogura F.H., Unno T. and Nelson J.R.: "Basaline values for physiologic surgery of nose." Ann. Otol., 77:367-397, 1968.

14. Schonsted M.U., Stoksted P., Chrictense P.H., Koch H.N.: "Chronic headache related to nasal obstruction." J. Laryngol. Otol., 100:165-170, 1986.

15. Taason V., Wynee J.V., Casisi N. and Block A.J.: "The effect of nasal packing on sleep disordered breathing and nocturnal oxygen desaturation." The Laryngosco- pe, 91:1163-1172, 1981,

16. Togawa K. and Ogura J.H.: Physiologic relations bet-ween nasal breathing and pulmonary function." Lary-ngoscope, 76:30-63, 1966.

Referanslar

Benzer Belgeler

2000 mg morphine for cancer pain over 2-3 hours may not produce significant respiratory

Amaç çürük ve/veya travma nedeniyle açılan pulpanın farklı düzeylerde kesilmesini takiben, doku dostu bir materyalin uygulanması ile kalsifik doku

Vücut sıcaklığının rektal yoldan alındığı belirtilerek alınan sonuç gerekli belgelere kaydedilir (vaka kayıt formu, hasta gözlem kâğıdı).. Sonuç, uygunsa hasta

çalışmamızda, egzersızın solunum fonksiyon testlerinden vital kapasite (Ve), zorlu vital kapasite (FVC), birinci saniyedeki zorlu ekspirasyon hacmi (FEV 1 ), maksimum

老護系「國際老人健康照護暨管理」見習成果分享會 老人護理暨管理學系(以下簡稱老護系)及護理學系共 5

Bu amaçla KAGA olacak 20 erkek hastanın SFT değerleri (vital kapasite: VC, total akciğer kapa- sitesi: TLC, artık volüm: RV, fonksiyonel artık kapasite: FRC, zorlu vital kapasite:

kişi üzerinde bulundurulabilmesi gibi olanaklar sağladı- ğından dolayı tüm yaş gruplarında bu tür silahlarla mey- dana gelen ölümlerin fazla olduğu görülse de, 18 yaş ve

çoğunlukla çürük nedeniyle, keser dişler için ise daha ziyade travmaya bağlı olarak pulpa dokusunda hiperemiden nekroz a kadar değişen tablolarla karşılaşmak