• Sonuç bulunamadı

Mustafa Altıntaş'ın resim sergisi Soyak Sanat Galerisi'nde:sanatçının şeytanı tavrı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Mustafa Altıntaş'ın resim sergisi Soyak Sanat Galerisi'nde:sanatçının şeytanı tavrı"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

29 N İS A N 1989

KÜLTÜR

M ustafa Altıntaş'ın resim sergisi Soy ak Sanat G alerisinde

Sanatçının şeytani tavrı

¡Mustafa Altıntaş’ın Soyak

Sanat Galerisi’ndeki resim

sergisi 14 mayıs gününe

kadar görülebilecek.

Altıntaş, önümüzdeki

sonbaharda 2. İstanbul

Uluslararası Plastik

Sanatlar Bienali’ne de

katılacak.

BİRCAN ÜNVER

~

Mustafa Altıntaş’ın “ Yüzler, Bedenler ve Düş’’ sergisi 14 ma­ yısa kadar Soyak Sanat Galeri- si’nde.

1970 yılında, Fransız hüküme­ tinin verdiği bir sanat bursuyla yurtdışına giden sanatçı, Paris Ulusal Güzel Sanatlar Yüksek Okulu’nda çalıştı. 1973 yılında yüksek plastik sanatlar diplom a­ sı aldı. Daha sonra Sorbonne Ütıi- versitesi’nde sinema üstüne de ça­ lışmalar yaparak birçok deneysel ve belgesel film gerçekleştirdi. 2. İstanbul Uluslararası Bienali’ne çağrılı olan Altıntaş, eylül-ekim ayında Ayasofya Müzesi’nde ser­ gisini gerçekleştirecek. Halen ya­ şamını Paris’te sürdürerek özel bir okulda resim öğretmenliği ile sanatsal çalışmalarını bir arada yürütmektedir.

— Resimlerinizdeki ortak özel­ lik “cinsellik’’, kadın figürü ya da

nü aracılığıyla resmin ana teması Bugünlerde ya da geçmişte der- halinde. Ama orada cinsellik da- ken, insanın ortak, değişmeyen, ha çok içe kapalı, bir başına bü- fiziki var oluşu. Her bireyin ya- tün bünyede duyumsatılıyor, fa- şamla ilişkileri, bilinçaltına atılmış kat belki de yaşanamıyor. Sizin ya da yaşam deneyimlerine yönel- bu konuya yaklaşımınız ve dil ha- miş davranış biçimleri var. line dönüştürmenizin kökenleri? — Serginin genel temasının

ALTINTAŞ — Figürativizm Freudcu bir felsefe (bilinçaltı, cin- çok boyutlu bir şey. Genel anlam- sellik, insan psikolojisindeki ra- da son derece zorlanmış bir olay, hatsızlıkların kökenlerinin bilin- Nü (çıplak kadın) figürü de her çaltında yattığı düşüncesi gibi...) zaman figüratif resmin konusu ol- ile direkt bir ilişkisi olduğu düşün­ müştür. Ve tema olarak sanatçı- cesine katılır mısınız?

ların her dönemde yaklaştığı bir ALTINTAŞ — Sadece Freud- konu. Olayın bir estetik yönü, bir cu değil. Genel olarak psikanali- de resmin kendi geleneği içerisin- zin bütün ekolleri denebilir. İnsa- de tema mirası gibi bir olay var. nın bilinçaltını çözümleme işlev- Her sanatçının o konuya yaklaşı- leri, özünde konu, yöntem ve çö- mı farklı olabiliyor. Bu son çalış- zümleme açısından çok farklı, malarımda, ana unsur olarak nü Ancak genelde temanın özünde olayından çıkarak genellikle inşa- bu var. O açıdan doğru. Bir de be- nm, güncel, geçmişte ya da ileri- nim üzerine gittiğim buna para- de yaşadığı, yaşayacağı gerçekle- lel bir olay da, insanı biçimlendi­ rin irdelenmesini yapmak istedim, ren toplum, kültür ve birey

ilişki-leyerek biçimle içeriğin yine bi­ çimle birbirini tamamlaması mı?

ALTINTAŞ — Kesin. Çok il­ gili. Genellikle peyzajı daha düş­ sel, ama doğayı hatırlatan öğelerle vermeye çalışıyorum. Ç ünkü in­ sanın o ruh hali çok soyut bir kav­ ram. Ve onu çevreleyen atmosfer­ de benim için soyut. O zaman dü­ şe doğru giden ve insanın oraya, ana rahmine dönme davranış bi­ çimlerinin altında öyle soyut bir dünya var ki aslında yaşam dene­ yimlerinden oluşan bir dünyayı algılamanın soyutlaması oluyor. Su, deniz, gökyüzü olayı somut anlamda deniz, gökyüzü ya da doğa görüntüsü değil, onunla olan psikolojik ilişkisinin betim­ lenmesi.

— Resimlerinizdeki içerik- biçim açısından etkin nü figürle­ ri, içe kapalı bir cinselliği yansıt­ makla birlikle, aynı zamanda re­ sim tarihinde genelde yorumlan­ dığı şekliyle de edilgen bir kimli­ ği taşıyor. Bu anlamdaki bir iliş­ kinin varlığına katılıyor musu­ nuz?

ALTINTAŞ — Aslında her dö­ nemde sanatçının şeytani bir tav­ rı giriyor.

— Nedir bu şeytani tavır? — İnsan trajedi­ sinde, zaman zaman çok idealleş­ tirilen ya da çok mitleştirilen fe­ nomenler biçim kazanıyor. İnsan, leri. Diğer bir söyleyişle, kültürel hikâyesini, yüzyıllar boyunca res-Yanı- ... me, heykele, -“ insan trajedisi’’ Sizin üzerine gittiğiniz an- dedim, bunu tırnak içerisinde lamda nedir toplum, kültür ve bi- söylüyorum- belli bir çevrede fi- rey ilişkileri? ziki enerjisiyle dönüştürmek

isti-ALTINTAŞ Her toplumda y0r Yaşamda onun bir tüketilme kadına, erkeğe ya da cinselliğe biçimi var. Cinselliğinin içerisin- farklı bakış açısı var. Bunun çe- de de doğa ilişkisi ve kendisiyle şitli görsel ya da kültürel ürünler alışverişi, kendisiyle onu paylaşa- aracılığıyla anlatımına, her zaman cağ iletişim gereksinimleri var. ve her çağda, idealleştirilmiş ya da özünde Narsisizm, o olayı, o dav- sembolleştirilmiş biçimlerine tanık ranış biçimlerinden o iletişim bi- oluyoruz. Bu anlatım biçimlerinin çimine, bir sunuşa dönüştürüyor, altındaki asıl gerçek, insanın han- Şeytani olan ise aşağı yukarı bü- gi devirde, hangi toplumda ken- tan lsa ikonografisinde, o insanın dişiyle, dış dünyayla ve fantazm- ve çevresindeki insanların ilişkile- larıyla nasıl yaşadığı sorunu. riyle, sunuş biçimleriyle ilgilidir.

Zaman zaman soyut ya da öyleyse, bu sunuştaki biçimler, daha belirgin olarak (deniz, gök- cinsellik olayını belli okuma de- yüzü gibi) figürle birlikte, figürün recelerinde, çok yönlü verebiliyor, psikolojisini bir anlamda yansıtan _ 2. İstanbul Uluslararası peyzajlar da devreye giriyor. Bu- plastik Sanatlar Bienali’ne siz bu rada peyzajın yüklendiği işlev, fi- y,| ¡jg ,jefa katılıyorsunuz değil gürün psikolojik yapısını

betim-Paris’ten Ayasofya’ya — Şu sıralar resimlerini Soyak Sanat Galerisi nde ser­

gilemekte olan Mustafa,Altıntaş, 1970’lerden bu yana çalışmalarını Paris’te ALTINTAŞ sürdürüyor. Sanatçı, 2. İstanbul Uluslararası Plastik Sanatlar Bienali’nde

Ayasofya Müzesi'nde bir çalışmasını sergileyecek. (Fotoğraf: Yıldız Llçok)

ALTINTAŞ — Evet. — Bienalin, daha uzun bir sü­ reçte, uluslararası platformda et­ kin hale gelme şansı var mı?

ALTINTAŞ — Evet. İstanbul Bienali’nin dışarıdan iyi izlenim­ ler aldığı bir gerçek. İleride biçi­ mi değişebilir. Ama bienal kapsa­ mında İstanbul’un birkaç yıl içe­ risinde önemli sanat merkezlerin­ den biri olacağına inanıyorum Bunun tarihsel ve politik bir bo­ yutu da var. Örneğin Venedik Bi- enali çok önemli, ama biraz yaş­ lanmış bir bienal. O tarihsel bağ­ lantı içerisinde Venedik - İstanbul bağlantısı da var.

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

 萬芳醫院空中農園的四季禮讚

Bureau of National Health Insurance Taipei Branch’s File of Outpatient Medical Expense was employed to compare the changes in medical claims among primary Western physician clinics

Nuruosmaniye kapısından, Kalpakçılar Caddesi’ne girmeden önce, başınızı kaldırın ve 1894 depreminden sonra kapının üstü­ ne, tuğrakeş İsmail Hakkı Efendi

The development of epilepsy in patients with neonatal seizures are an im- portant risk factor for neuromotor developmental retar- dation. Because this is a single-center

Büyük ödülü kazanan Ruzin Gerçin, çalışmalarını seramik ve suluboya resim dallarında yoğunlaştırmış bir sanatçı Şimdiye dek 16 kişisel sergi açan

Engelhard diyor ki: «1856 Paris muahe­ desi, Türkiyenirı tamamii mülkiyeti meselesi gibi, Tanzimat meselesini de Avrupa mesaili düveliyesi meyanına geçirdi-»

Burada 24 yaşında depresyon tanısı ile sertralin tedavisi başlanan ve akneiform dö- küntü gelişen kadın hasta sunuldu.. OLGU

Sonuç olarak; intraosseöz lipom nadir görülen benign kemik tümörü olup tanı koymada BT veya MRG bulguları önemli rol oynamaktadır. Intraosseous lipomas: radiologic