• Sonuç bulunamadı

Dilerim ki:Bir yaşındaki millet çocuğuna

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Dilerim ki:Bir yaşındaki millet çocuğuna"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

JRİYF.T

DÜŞÜNCELER .

D ite rim k i...

» İ R Y A Ş IN D A K İ MİLLET Ç O C U Ğ U N A

-S alâh addin Güngör ne duygulu olgun­ luklar gösterir. Duru ve A yd ın üslûbile son günlerde zelzele m m takasm dan bize değerli m ektublar gönderdi. Doğruluk, düşündürücülük ve hisli bir sadelik içinde nice yurd kro kisi... A rkadaşım ızın bir yazısında yaln ız gözümü değil, gönlümü de kam aştıran satırlar okudum. Onların o k ad ar ışıklı oluşu, göz boyam ak için üzerlerine hiçbir vernik sürülm eyışinden ileri geliyordu...

K ahram anlık, reklam sız, terbiyeli ve sürekli kahram an lık... T arih sahifelerin­ den taşan, insanlık hafızasına kasvet ve­ ren bir h ayli hodkâm , patırdıcı ve arsız dünya şöhretine dahi çok kere nasib ola­ m am ış belki en yüksek nimet işte budur. A dım , beşeriyetin hiç b ir kere duym a­ dığı nice zengin gönlü vardır ki ücra bir tepede açıp solmuş. Bazı mühim nebatlar gibi, kendi kendine kurumuş, fakat civarı­ na y ıllarc a h ayat verm iştir. Nezahat, se­ vim lilik ve fayd alı güzellik nümunesi.

S alâh ad d in Güngörün m ektubiarında b ö yle fiziyonom ilere raslıyoruz. Filân ye rd e ki filân sıhhiye memuru, bilmem hangi nahiyede enkaz altından çıkarak viraneler ortasına koşan bir müdür, ve m eselâ en ziyad e m etanet sarsıcı bir d a­ k ik ad a fennî şuurunu tam tam am m a k u lla­ nan bir elektrikçi...

Bütün bu m ütevazı kah ram an lara tek­ m il gönüllerim izi takdim ederiz. Afetin m addî yum ruğunu yem em ekle beraber, yurddaşın acısı karşısında kalb i hurdahaş olarak köyden köye, kasab adan k asab aya koşan bir m em leket genci... Bu ne can ısı­ tıcı m anzaradır.

Bütün şu küçük hikâyelerin göz yaşar­ tan rikkati yan ın d a mühim bir unsur gö­ rüyoruz. M uharrir arkadaşım ızın kelim e­ sini ku llan ayım : «Göğüs k ab artıcı». En buzlu yeis dakikalarıı J a bile ümid ve azim fıkırdatıcı bir h ak ik at: Şu m illet y a ­ şam ağa n ekadar lâyık , yaşam ağa, ve re­ fahlı, bir cem iyet kurm ağa!.

Sayın bir himmet sahibinden de ben bahsedeceğim ; B ayan N akiye..

G azetede okudum ki bu enerjili, v a ­ karlı ve kerim yü rek li kadın Erzincandan topladığı bir takım biçare ya v ru lan An- k aray a getirmiş. Bunların arasında bir y a ­ şında bir de çocukcağız varm ış..

Gözlerim sulandı. İstemem ki halis ve metin bir tevazu ve hergün daha verim li bir ruh cöm erdüği karşısında hulûsa ben­ zer sözler sö yliyeyim : Şu sebeble B ayan Nakiyenin son seferi hakkında da az ko­ nuşan bir hürm etle içten mütehassis olm a­ ğı, fazla çm lıyan takdir y a yg a ra la rın a çok üstün bir saygı d iye görüyorum.

Biliyoruz ki afetin ilk saatlerindenberi tabiat, yap tığı baskını biraz hafifletecek, kar, fırtına, seylâb ve zelzele gil?i bir bir üstüne hıyanetlere ara verecek küçük bir m ütarekeye bile razı olm adı! O sebeble felâket urgunlarına yardım için koşanlar hergün yeni m usibetlerle boğuşa boğuşa yo l alab iliyo rlard ı. Resm î ve hususî k a y ­ naklardan gelen haberlerse uğradığım ız kazanın ilk tahm in ölçülerini aşan kadro­ lar içinde olduğunu gösteriyordu.

İşte m üdafaam ız bu şartlar içinde ku­ ruldu. Yani afete. Kör, fakat zalim tesa­ düflere karşı korunm a tedbirlerim iz... L âkin emin olduğum uz nokta açıktır. T abiatin sitem i n ekadar sürerse sürsün yakın d a onun değişeceğine şüphe yok. Değişmemesi, durm adan artm ası lâzım gelen şey, bizim gayretim iz olm alıdır. İlk günlerin zarurî şaşkınlıklarına, çaresiz­ liklerine, zam an geçtikçe müsam ehalı gözle bakam ayız. Çünkü her saat m addî ve m anevî seferberliğim iz kuvvetlenm e­

dedir. Şu sebeble hiçbir ihmali, hiçbir ku- suru mazur görem eyiz... Bütün yurd

ço-Yazan: Fazıl Ahmed A y kaç

cukları umumî vatanseverlik duyguların­ da en yüksek vatan daşlık alâk aların a m a­ lik olduklarını ispat ettiler. Demek ki m es'ul m akam ların vazifesi büsbütün art­ mış bulunuyor. Her şahıs v eya heyeti h ak­ sız iftiraya karşı m üdafaa, nasıl yüksek vazife ise vazifesini bilip yapm ak ıstemi- yeceklere karşı d a ayni şiddetle hareket etm ek doğruluk sevgisinin kalblerim ize baş telkinidir. A sla unutulm asın: . M illî ve m edenî borcunu ödem ek istiyen sam i­ mî bir kalem , ne resmî m akam ların ben­ desidir; ne de saçm asapan söylem ekten zevk alanların hezeyan dalkavuğu!.

K anaatim izi saklam ağa lüzum görm ü­ yoruz. A vam ın ışıktan mahrum kalm ış kalab alığın d aki karanlık duygulan okşı- ya ra k itibar kazanm ak, fazla gazete sür­ mek yolundaki soysuz kurnazlıktan bütün ömrümüzde öğürtü duyduk. Bugün de hissimiz aynidir. Bu istikam ete yünelecek- leri, bir yangın yerinden eşya aşırm ağa gelm iş vicdan çapulcuları sayarız. V e en mühim vesilelerle kendisindeki duygu asilliğini göstermiş özlü halkım ızı böyle şaibelerden tenzih ederiz.

H eyecanla mevzuumuzdan ay n ld ık m ı? A sıl anlatm ak istediğim iz şey, acı görenlerle, acıları dindirm eğe koşanlara sevgilerim izi, şükranlarım ızı söylem ekti. Fikrim iz şudur: Bu saatlerde, kafası, ko­ lu, kesesi, ilmi her nesile olursa olsun, afet m ıntakasm da çalışanlara, çalışabi­ lenlere yalnız tebriklerim izi değil, gıpta- j larım ızı d a sunmak dileriz. Hepsi v ar ol­ sun ve hepsi gönlünün dilediği kad ar yu r­ da hizm et etm ek saadetine ersin.

Şim di hüviyetinden hiçbir şey bilm e­ diğim bir yavru ile konuşmak istiyorum. B ayan Nakiyenin getirdiği bir yaşındaki

çocukla.. ,

«E vlâdım : Ne sen beni tanırsın, ne de ben seni gördüm ! A ncak insanlığın m atem li «tercüm ei halini» ben senden ev ­ vel okudum ; tabiatin, hem yaratan , hem yok eden bağrını düşündüğüm zam an, hatırlarım ki orası, şim diye kad ar y e ry ü ­ züne gelip gitmiş nice beni nev’imizin son karargâhıdır. V e her varlık orada yo k olur. Senin etrafında m em leketler yıkan afet m uhakkak ki henüz şuurunda bir sar­ sıntı bile yapm adı. Bilm iyorum ; sana vü- cud verenler bugün hiçlikte m idirler, yo k ­ sa seni mi m erak edip gözyaşı döküyor - )ar? Meçhul, hepsi m eçhul! Yalnız çocu­ ğum ; sen ve senin bütün felâket kard eş­ lerin bizim müşterek yavrularım ızsınız; seni viraneler arasından ya kalayıp getiren insan, binbir kim sesize içinde geniş geniş yerler tahsis edebilm iş zengin bir kalbin sahibidr. Çok, am a pek çok zahm et çek- mş bir m illete bağlısın. Y alnız bu yurd, seni ve senin gibileri unutmaz. Ömrünün bu k ad ar hududsuz bir afetle başlam ış ol­ m asına rağmen sıhhatle, kuvvetle ve şe­ refle büyüyeceksin. Biz, belki kısa bir ge­ lecekte senden ayrılm ışlara senden evvel kavuşacağız. Bu toprağın âşık olduğumuz yüzünü bırakıp kendim ize son yurd edin­ mek istediğim iz çukura gireceğim iz zam an içimize en çok ferahlık verebilecek bir te­ sellim iz bulunacaktır. Diyeceğiz ki «Biz yeryüzünde hiçbir zelzeleden sarsılm ıya- cak Türk nesilleri bıraktık. B ana d arıl­ m a: Bil ki ben sana umumî ad eta uyarak «şöyle m es'ud olasın! Böyle refaha kavu ­ şasın !» dem iyeceğim . Onlar küçük şeyler yavrum . Şu sonsuz v arlığ a senin gibi g i­ renlere düşecek vazife bam başkadır. Dilerim ki m utlaka zengin değil, fakat bü­ yük olasın, fikrinle, ruhunla, ve seciyenle büyük adam . Ö yle ki burayı bıraktığın gün cem iyet için b ir zelzele sayılsın!

H aydi şimdi büyü, sağ ve var ol iki gözüm.

_______

Fazıl Ahmed A Y KAÇ

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

• Thigh: Ölçüm dikey doğrultuda yapılır.. • Patellanın proksimali ile inguinal katlanma yeri ortası

• Thigh: Ölçüm dikey doğrultuda yapılır.. • Patellanın proksimali ile inguinal katlanma yeri ortası

Karşımda üç adet taze mezar… Babamın, annemin, kız kardeşimin mezarları… Babam, annem, kız kardeşim yıllarca bana kötülük yaptılar. Sonları çok

Horizontal göz hareketlerinin düzenlendiği inferior pons tegmentumundaki paramedyan pontin retiküler formasyon, mediyal longitidunal fasikül ve altıncı kraniyal sinir nükleusu

En az yüz yıllık perspektifi olan; Bir Kuşak - Bir Yol Projesinin, Asya, Afrika ve Avrupa’yı kara deniz ve demiryolları ile entegre edeceği, projenin hat üzerinde bulunan

Altın madencisi şirketler şuana kadar Çanakkale Lapseki Şahinli köyü ve Kuşçayırı köylerinde yapmak istedikleri altın madenciliği için gerekli olan olumlu ÇED

Tez çalışmasında dünyada ve Türkiye‟de film gösterimi yapılan mekânların tarihi gelişimi, kent kültürü içinde sinema olgusu, seyircinin filmi sinemada

Nihayet her memleketten, günümüz büyük merkez halleri, her çeşit eşya satan büyük istihlâk mağazalarına ait çok bol misaller veren kitap, İtalyanca bir metni