¿2
1964 yılından bu yana her yıl mart ayının son pazartesi günü başlayan haftada kutlanılan Kütüphane Haftası bu yıl 33 yaşına giriyor.
Z eki KARATAŞ (Kütüphaneci) ________
K
ütüphanecilik Haftası Türkiye'de 1964 yılından bu yana her yıl kutlanıyor. Ancak iletişim ve bilgi çağının en önemliunsurlarından olan bilgi merkezleri ve kütüphanecilik konusunda yeterli yasal düzenleme yok. Bugün ne resmi, ne halk ve çocuk, ne de üniversite kütüphanelerinin bir kanunu var. Devletin kütüphanelere, kütüphanelerin de devlete karşı görev ve sorumluluklarının belirlenmesi için bir kanunun olmaması, kütüphaneleri, rotası belli olmayıp da rüzgarın yönüne göre hareket eden bir gemiye
benzetmektedir.
Çağımızda önemli bir özellik, bilgiyi kullanan toplumların sosyal ve ekonomik yönden gelişmiş olmaları. Bu tür toplumlar için günümüzde 'enformasyon toplumu', 'bilgi toplumu’, 'endüstri ötesi toplum' gibi terimler kullanılmakta.
Sosyo-ekonomik yönden gelişmenin yolunun bilgiyi yararlı, doğru ve hızlı kullanmakta gören toplumlar, bilgi merkezlerine, kütüphanelere gerekli yatırımı yapmaktan kaçınmıyorlar. Bu amaçla ülke bütçesinden önemli bir payı bu alana ayırmışlar. Ülkemizde bu oranın binde 5 civarında olması düşündürücü. Yapılan araştırmalara göre, 1985 yılında ABD'deki
kütüphaneler, araştırma hizmetlerine bağlı bilimsel kuruluşlara 10 milyar dolar kazandırdı.
TÜRKİYE'DE GELİŞİM
Kütüphanecilik Osmanlı dönemi vakıf kütüphaneleri anlayışından kurtulup çağdaş anlamda ele alınmaya cumhuriyetin ilanıyla başladı. 1924'te yürürlüğe giren Tevhid-i Tedrisat Kanunu ve 1925'te tekke, türbe ve zaviyelerin
kapatılmasıyla bütün vakıf kütüphaneleri, Milli Eğitim Bakanlığı'na devredilerek, yönetimleri Kütüphaneler
Müdürlüğü'ne bırakıldı. 1934 yılında Atatürk'ün direktifleriyle 2527 sayılı Basma Yazı ve Resimleri Derleme Kanunıi yürürlüğe girdi;
kütüphaneleri ve Türk kütüphaneciliğini yakından ilgilendiren bu yasadan sonra kurulması düşünülen milli
kütüphane için yeni harfle basılan her yayından bir nüsha, Basma Yazı ve Resimleri Derleme Müdürlüğü'ne ait bir depoda saklandı; 'Milli
kütüphane' kavramının iyice belirginleşmesiyle birlikte 1948 yılında Milli Kütüphane kuruldu, 1950 yılında da Milli Kütüphane Kanunu çıkartıldı. 1960'da kütüphaneler yeni kurulan
Kütüphaneler Genel Müdürlüğü'ne bağlandı. 1971 yılma kadar Genel Müdürlük bünyesinde hizmet veren üniversite kütüphaneleri dışındaki kütüphaneler, yeni kurulan Kültür Bakanlığı'na bağlandı. Kültür Bakanlığı'nıri yapısındaki değişmeler kütüphaneleri de yönetim açısından etkiledi. Bunun sonucunda
kütüphanelertürlerine göre farklı yönetim birimlerine kalarak hizmet veriyorlar.
Türkiye'de kütüphanecilik eğitimi Fehmi Ethem Karatay'm 15 Eylül 1925 tarihinde açtığı kurslar ile başlamıştır. Aynı yıl o zamanki Kültür Müdürü Hamit Zübeyr Koşay'm parafım taşıyan 'Kütüphaneciler Kursu Talimatnamesi' adıyla broşür
halindeki bir yönetmelik
yayınlanmıştır, ikinci kütüphanecilik kursu, 1933 yılında Türkiye'ye gelen kütüphane uzmanı Dr. Josef
Stummvoll tarafından açılmıştır. Dr. Stummvoll ayrıca A.Ü. Ziraat Fakültesi Kütüphanesini de kurmuştur.
DIŞ YARDIM
1935 yılında Prof. Dr. Helmut Ritter'in hazırladığı İstanbul
kütüphaneleri hakkındaki raporunda kütüphanecilerin yetiştirilmesi gerekliliği önemle vurgulanmış ve 1941 yılında da zamanın
Kütüphaneler Müdürü Aziz Berker, kütüphaneciler yetiştirmek için üniversite içerisinde bir enstitünün kurulması gerektiğini belirterek, kütüphaneciliğin bilim olması yönünde önemli bir adım atmıştır. Bunun üzerine 1941'de Adnan Otüken tarafından A.Ü. Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi'nde ilk sürekli kurs açılmıştır. Bu kurs 16 Mayıs 1952 tarihinde Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü'ne bağlı seçmeli bir ders haline getirilmiş, 1954- 55 öğretim yılında da Ford Vakfı'run sağladığı mali olanak ve öğretim elemanı desteği ile A.Ü. DTCFnde Kütüphanecilik Enstitüsü öğretime başlamıştır.
ikinci kütüphanecilik bölümü Köln Üniversitesinden Prof. Eh\ Rudolf Juchhoff başkanlığında ve Meral Şenöz'ün (Alpay) asistanlığında 1964 yılında İ.Ü. Edebiyat Fakültesi'nde başlanmıştır. Ardından Hacettepe Üniversitesi Kütüphanecilik ve Dokümantasyon Enstitüsü’nde 1972 Ekim ayında bilim uzmanlığı ve doktora düzeyinde, 1974 yılı Ekim ayında da Kütüphanecilik Bölümü kurularak lisans düzeyinde eğitime başlanmıştır.
1990-91 yılında İstanbul ve Ankara üniversiteleri kütüphanecilik
bölümlerine bağlı dokümantasyon ve enformasyon anabilim dallan
açılmıştır. Son olarak da 1994-95 öğretim yılında Atatürk Üniversitesine bağlı bir kütüphanecilik bölümü kurulmuştur.
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Ta h a T o ro s Arşivi