Üsküdar
Kütüphaneleri
N i m e t B A Y R A K T A R
arihî devirlerde A n a d o l u ' d a ve İstanbul'da Selçuklular, B e y l i k l e r ve Osmanlılar z a manında kurulan kütüphaneler hep vakıf suretiyle k u r u l m u ş t u r . B u kütüphaneler, başta devrin sul tanı v e y a padişahı olmak üzere hanım sultanlar, sadrazamlar, vezirler, şeyhülislâmlar ile diğer devlet ve ilim adamları gibi çeşitli kişiler t a r a f ı n dan k u r u l m u ş t u r .
B u t a r i h î kütüphaneler, z a m a n l a yer ve m u h t e va b a k ı m ı n d a n değişikliklere uğradığı gibi, bazı idare ve isim değişikliklerine de u ğ r a m a k t a d ı r . Kütüphanelerin geçmiş yıllardaki d u r u m u n a bir göz atacak o l u r s a k , vaktiyle E v k a f N e z â r e t i m e bağlı iken daha sonra Milli E ğ i t i m Bakanhğı'na ve bugün de Kültür bakanlığr'na bağlanmış o l d u k larını g ö r m e k t e y i z . Diğer taraftan bir kısmının kütüphane olarak inşâ edilen binalarda, bir kısmı nın d a çeşitli c a m i , m e s c i d , medrese, t e k k e , türbe ve dershanelerin kitap odalarında v e y a dolapların da k u r u l m u ş olduklarını ö ğ r e n m e k t e y i z . B u n l a r dan bilhassa ikinci d u r u m d a olanlar zamanla yer değiştirerek, vâkıflarının adını k o r u m a k suretiyle, müstakil binası olan v e y a sonradan bu amaç ile k u rulan kütüphanelerde t o p l a n m ı ş t ı r .
j ^ ^ ^
E f e n d i , Eyüp'de Hüsrev Paşa, Ç a r ş a m b a ' d a Murat Molla, K o c a Mustafa Paşa'da H e k i n o ğ l u A l i Paşa, Lâleli'de Ragıp Paşa ve D i v a n y o l u ' n d a Köprülü Kütüphaneleri, İstanbul'da Kütüphane olarak inşâ edilmiş müstakil binaları olan kütüphanelerdir.
Süleymaniye, B a y e z i t ve Millet Kütüphaneleri ise, binaları sonradan kütüphane haline getirilen ve
bugün çeşjjli yerlerden nakledilmiş bir ç o k kollek-siyonu içinde t o p l a y a n k ü t ü p h a n e l e r d i r ( i ) .
İstanbul'un eski ve tarihi bir bölgesi olan Üs küdar'da da bazı kütüphaneler tesis e d i l m i ş t i . B u n l a r k u a ı l u ş sırasıyla Nurbânu Valide Sultan.
Yakup Ağa, Giilnûş Valide Sultan, Kemankeş
Emir Hoca, Hacı Selim Ağa, Efgâni Ali Haydar
Efendi, Pertev Paşa ve Hiidayi Aziz Mahmut
Efendi Kütüphaneleridir.3 Mart 1 3 4 0 (16 Mart 1924) tarih ve 3 4 0 sa yılı "Tevhid-i Tedrisat K a n u n u " ile, bu tarihe k a dar, E v k â f N e z â r e t i ' n e bağlı olan kütüphaneler Maarif N e z â r e t i (Milli E ğ i t i m Bakanlığı)'ne dev redilmiştir.
T e k k e ve zaviyelerin kapatılması ( 3 0 Kasım 1 9 2 5 ) üzerine de yukarıda sayılanlardan Pertev Paşa Kütüphanesi(2) dışındakiler Üsküdar'ın mer kezi bir yerinde bulunan Hacı Selim A ğ a Kütüpha-nesi'nde t o p l a n m ı ş t ı r .
Hacı S e l i m A ğ a Kütüphanesi, Üsküdar Kütüp haneleri içinde müstakil b i n a y a sahip tek kütüp hanedir. Diğerleri ileride ayrı ayrı görüleceği gibi cami kitap dolaplarında, dershane ve tekkelerde k u m l m u ş t u r / (1) Muzaffer G ö R m a n . B a y e z i t U m u m i Kütüphanesi i s t a n b u l 1 9 5 6 . Halit D e n e r , S ü l e y m a n i y e U m u m i Kütüphanesi İstanbul 1 9 5 7 . (2) 1 9 0 6 y ı l m d a Üsi<üdar'da S e l i m i y e tekl<esinde k u r u lan "Pertev Paşa Kütüphanesi" 1 9 1 p ' d a F a t i h ' t e k i IVlillet Kütüphanesi'ne, 1 9 6 3 y ı l m d a da S ü l e y m a n i y e Kütüphanes'ne n a k l e d i l m i ş t i r .
Hacı S e l i m A ğ a Kütüphanesi'ne son devirde vakfedilerek v â k ı f l a r ı n ı n adıyla ayrı birer bölüm olarak k o r u n a n Haşim Paşa, Hüseyin Kâzım Bey, İhsan Mahui Bey Kütüphaneleri de b u kütüphane deki k o l l e k s i y o n l a r y a n ı n d a y e r a l m ı ş t ı .
Hacı Selim A ğ a ' n ı n vakfettiği 1 2 9 9 kitabı • için yaptırmış olduğu kütüphanesinin m e v c u d u , burada toplanan çeşitli kolleksiyonlar ve gelen yeni yayınlarla onbeş bine y a k l a ş m ı ş t ı . G e r e k bu kütüphanedeki y e r d a r l ı ğ ı , gerek çevrenin başka bir kütüphaneye olan ihtiyacı düşünülerek, Üskü dar'da ikinci bir kütüphane açılmıştır. B u kütüp hane, İstanbul'un fethinin 5 0 0 . yıldönümünde (29 Mayıs 1 9 5 3 ) halkın hizmetine açılan Şemsi Paşa H a l k Kütüphanesi'dir.
Y e n i harfli eserlerin Şemsi Paşa Halk Kütüp hanesi'ne n a k l e d i l m e s i y l e , Hacı Selim A ğ a Kütüp-hanesi'ndeki y e r darlığı bir dereceye kadar önlen miş oldu ve bu kütüphane, bundan sonra bir y a z m a eserler kütüphanesi haline geldi. Böylece Üsküdar 1 9 5 3 yılındanberi biri eski, diğeri yeni harfli eserlere ait iki kütüphane binasına sahip o l m u ş t u r .
Şemsi Paşa H a l k Kütüphanesi'nin k i t a p l a r ı n ı n , ne içinde b u l u n d u ğ u medrese ve ne de bu tarihî binanın v â k ı f ı Şemsi Paşa ile ilgisi vardır. A n c a k , büyük Mimar Sinan'ın eseri olan bu tarihî abide ile Şemsi Paşa ve burada kurulan kütüphane h a k k ı n d a da kısa bilgi eklenmiştir.
Hacı Selim A ğ a Kütüphanesi'nde toplanan vakıf kolleksiyonlardan başka, 1 9 2 8 harf inkilâ-bına kadar gerek resmi müesseseler, gerek şahıslar tarafından gönderilen eski harfli basma kitaplar d a
"Asar-ı Cedide" adı altında ayrı bir bölüm halinde t o p l a n m ı ş t ı . B u bölüm i ç i n d e , çeşitli kimseler tarafından kütüphaneye hediye edilmiş y a z m a l a r da vardı (161 y a z m a , 2 1 4 4 b a s m a ) .
B u n d a n başka, 1 9 4 6 - 1 9 5 4 yılları arasında beş kişi tarafından bağışlanan 8 9 y a z m a , 441 eski harfli basma o l m a k üzere 5 3 0 eser de "Müteferrik " adı altında y e n i bir bölüm teşkil e t m i ş t i .
Hacı Selim A ğ a Kütüphanesi'ne sonradan katı lan Gülnûş V a l i d e S u l t a n , E f g â n i Ş e y h A l i H a y d a r E f e n d i , Haşim Paşa, Hüseyin K â z ı m B e y ve İ h san Mahvi B e y kolleksiyonları ile yukarıda sözü geçen Asar-ı C e d i d e ve Müteferrik bölümleri de 2 0 . X . 1 9 5 5 tarihinde Süleymaniye Kütüphanesi'ne nakledilmiştir. V a k ı f kolleksiyonlar bu kütüpha nede de vâkıflarının adı altında ayrı birer bölüm halinde saklanmaktadır. A n c a k , vakıf bir kolleksi-yon teşkil etmeyen Asar-ı C e d i d e ve Müteferrik bölümlerindeki yazmalar " Y a z m a Bağışlar", bas malar da " B a s m a Bağışlar" bölümlerine geçiril miştir.
Y a p ı l a n bu nakillerden s o n r a . Hacı S e l i m A ğ a
Kütüphanesi'nde kalan k o l l e k s i y o n l a r . Hacı S e l i m A ğ a , Kemankeş Abdülkadir E m i r H o c a , N u r b â n u Valide S u l t a n , Y a k u p A ğ a ve A z i z M a h m u t Hüdayi E f e n d i kolleksiyonlarıdır. Bugün b u kütüphanede 2871 y a z m a , 1 2 8 2 basma o l m a k üzere toplam 4 1 5 3 kitap vardır.
Üsküdar'da sözü geçen bu kütüphanelerden başka, bugün mevcut oirpayan bazı kütüphanelerin daha var o l d u ğ u n u çeşitli k a y n a k l a r d a n ö ğ r e n i y o ruz. A n c a k , bunlar h a k k ı n d a ş i m d i l i k fazla bir bilgiye sahip değiliz.
B u kütüphanelerden, Şair Nâbi Kütüphane-s ! ( 4 ) ' n i n huKütüphane-suKütüphane-si bir kütüphane olduğu ve evinde duvar içinde iki üç dolaptan başka kitap k o y a c a k yeri o l m a d ı ğ ı anlaşılmaktadır. Ahmediye Kütüp-hanesi[5)'n\n de medrese kitaplarının b u l u n d u ğ u ve medrese talebelerinin faydalandığı bir kütüp hane o l d u ğ u t a h m i n edilebilir.'
Mirza-zâde Şeyhülislâm Mehmet Efendi'n'ın Üsküdar'da Sultantepesi'nde Kirişçi-zâde sokağı nın başındaki camiinin bitişiğinde bir de kütüp hanesi o l d u ğ u n u m u h t e r e m İbrahim H a k k ı K o n -yalı'nın Üsküdar T a r i h i ' n d e n ö ğ r e n i y o r u z ( 6 ) . T a ş ve tuğladan y a p ı l d ı ğ ı , kapılarının demirden olduğu ve 1 1 4 3 ( 1 7 3 0 - 3 1 ) yılında inşâ edildiği kaydedilen bu kütüphaneyi görebilmek ve bugünkü d u r u m u n u tesbit edebilmek için yerinde y a p t ı ğ ı m ı z araştır m a d a , maalesef sadece y ı k ı k dört duvarının kalmış o l d u ğ u n u gördük. Kitaplarının m i k t a r ı ve daha sonra ne oldukları h a k k ı n d a bir bilgi edinemedik.
D a h a sonraki yıllarda Üsküdar'daki üç sıbyan mektebinde k u r u l m u ş olan ü ç ' ç o c u k kütüphanesi (Çinili, Mihrimah Sultan ve Selimiye) de k o n u m u z dışında kalan bugünkü Üsküdar kütüphanelerinden-dir ve bu üç vakıf müessesenin k u m l u ş u n d a k i gayeye hizmeti devam ettirmektedir.
İstanbul'un tarihî bir bölgesi olan ve b i r ç o k ünlü devlet ve ilim adamlarının o t u r m u ş oldukları s a r a y , k ö ş k ve yalıların b u l u n d u ğ u bilinen Üskü dar'da geçmiş yıllarda daha başka kütüphanelerin de var olacağı tahmin edilebilir. B i z bunlardan ancak bugüne kadar gelenleri incelemek ve k a y n a k larda rastladıklarımızı da hiç olmazsa ismen tesbit e t m e k i m k â n ı n ı bulduk. B u n l a r a daha ileriki yıl larda yapılacak çalışmalarla yenileri katılarak Türk Kütüphanecilik T a r i h i biraz daha aydınlanmış olacaktır.
(3) M e r h u m Hafız Mehmed Süreyya E f . namına kardeşi Fazıl B e y , Selânikli Hacı Derviş E f e n d i , K a y m a k a m Münşi B e y , Üsküdar B e l e d i y e d o k t o r u m e r h u m A h m e t Şevki Ö z b e k , V e t e r i n e r Eczacı O s m a n Senai ö z k u t . (4) Milli M e c m u a , c : 6 , sene; 3 , N o : 7 2 , s: 1 1 5 7 - 1 1 5 8 ( 2 2 . x . 1 9 2 6 ) , " N a b i ' n i n E v i " Milli M e c m u a , c : 7, sene: 4 , N o : 7 4 , S: 1 2 0 0 ( 1 5 . X I . 1 9 2 6 ) , " N a b i ' n i n Kütüphanesi" (5) Türk A n s i k l o p e d i s i , I, 2 4 1 .
Ü S K Ü D A R K Ü T Ü P H A N E L E R İ 4 7
Ü S K Ü D A R K Ü T Ü P H A N E L E R İ metinde sıra lanırken, başta müstakil kütüphane binası bulunan Hacı Selim A ğ a Kütüphanesi alınmıştır. S o n r a d a diğer kütüphane/er a y n ı yere vakfedilişleri, beraber yer değiştirmeleri ve fihrist birlikleri dikkate alı narak şu şekilde sıralanmışlardır:
/. Hacı Selim Ağa Kütüphanesi
Üsküdar'da çeşitJi yerlere vakfedilip sonra Hacı Selim A ğ a Kütüphanesi'ne nakledilen kollek-siyonlar:
2. Nurbânu Valide Sultan
3. Kemankeş Emir Hoca
4. Yakup Ağa
5. Gülnuş Valide Sultan
6. Efgâni A li Haydar Efendi
7. Hüdayi Aziz Mahmu t Efendi
Hacı S e l i m A ğ a Kütüphanesi'ne vakfedilen K o l l e k s i y o n l a r :
S. Haşim Paşa
9. Hüseyin Kâzım Bey
10. İhsan Mahvi Balkır
Diğer Üsküdar Kütüphaneleri:
11. Pertev Paşa
12. Şemsi Paşa
B u kütüphaneler dışında k a l a n ,
1. ŞairNâbi
2. Ahmed iye
3. Mirza-zâde Şeyhülislâm Mehmet Efendi
kütüphaneleri i l e , son yıllarda Hacı S e l i m A ğ a Kütüp hanesi'nde
4. Müteferrik
adı altında toplanan bağışlar h a k k ı n d a k i a ç ı k lamalar önsözde verilmiştir.
H A C I S E L İ M A Ğ A K Ü T Ü P H A N E S İ İstanbul'un Üsküdar ilçesinde, G a z i (Selâmsız) caddesi üzerinde A t l a m a t a ş ı denilen yerde bulunan Hacı Selim A ğ a Kütüphanesi(7), T e r s a n e E m i n i Hacı Selim A ğ a tarafından yaptırılmıştır. Bahçe içinde, ön cephede bir o k u m a salonu ve arkasında kitap deposundan ibaret olan bu kütüphanenincs) H.1196 ( M . 1 7 . X I I . 1 7 8 1 - 6 . X I I . 1 7 8 2 ) y ı l ı n d a inşa edilmiş o l d u ğ u n u dış kapısı üzerindeki şu k i t a b e den ö ğ r e n i y o r u z .
K i t a b e m e t n i :
Cenb-i umde-i erkân-ı devlet mefharü'l-eşbâh Sutude-i menba lutf u mürüvvet zat-1 alicâh Emin-i matbah-ı şahinşehi Hacı S e l i m A ğ a Ki evsaf-ı cemili nasa olmuş ziver-i efvâh Fenay-ı devlet-i pader rikâb-ı dehri derk edüp Tedarik etdi azm-i menzili u k b a y a zad-ı râh
Edüb ilm-i şerife izzet ve erbâbına i k r â m M ü k e m m e l bir kütübhane b i n a etdi livechillâh Sigâr-ı ümmete mekteb kibârına kütübhane
Binasına muvaffak oldu ol sahib-i dil agâh Edüb her harf-i evrak-I kitabınca sevab ihsan D ü alemde muradın vire hak ber suret-i d i l h â h Düagune dedi i t m a m ı n ı n tarihini tevfik Z e h i darü'l-kütüb ecrin mükemmel aylaya Allah Ketebahü'/fakir M u h a m m e d Es'adü'iYesâri G a
-fara Z u n u b e h u 1196
K i t a b e d e k i " Z e h i darü'l-kütüb ecrin m ü k e m mel e y l e y e A l l a h " mısraı kütüphanenin inşa tarihi ni vermektedir.
İ ç kapı üzerinde ise şu k i t â b e vardır:
" K a l ' A l l a h u T e b a r e k e ve T a a l â , Fiha Kütübün Kayyime{9), Sadakallahü'l-azim"
K i t â b e n i n s o n u n d a da hattatı olan O s m a n ' ı n imzası b u l u n m a k t a d ı r .
Kütüphane bitişiğinde bir de m e k t e p yaptır mış olan Hacı Selim A ğ a ( i o ) Reisülküttab Mustafa E f e n d i d i ) ' n i n İran'dan getirdiği kölesidir. Darp hane E m a n e t i n d e ve E d i r n e Sarayı t a m i r a t ı n d a b u l u n d u k t a n sonra H . 1 1 8 2 ( M . 1 8 . V . 1 7 6 8 - 6 . V . 1 7 6 9 ) d e Hotin D e f t e r d a r ı ve H . 1 1 8 7 ( M . 2 5 . I I I . 1773-13.111.1774)de Kapıcıbaşı o l m u ş t u r . S u l t a n I. A b d ü l h a m i d ' i n cülusundan sonra H . 1 1 8 8 (M. 14.111.1774-3.III.1775)de D a r p h a n e E m i n l i ğ i n e
tâyin edilen ve daha sonra Matbah ve Bina Emini
olan Hacı Selim A ğ a H.1201 ( M . 2 4 . X . 1 7 8 6 -1 2 . X . -1 7 8 7 ) d e de T e r s a n e E m i n i o l m u ş t u r .
(6) i b r a h i m H a k k ı K o n y a l ı , Abideleri ve K i t â b e l o r i y i , Üsküdar T a r i h i . II, 4 0 3 .
(7) Üsküdar, G a z i (Selâmsız) Caddesi, Nu : 2 1.
(8) ". . . Bugün b a k ı l m ı ş güzel bir bahçe içinde evvelce hem hazine-i kütüb hem de mütalâa salonu olarak kullanılmak üzere büyük bir daireden ibaret olan kütüphanenin sonradan arka tarafından bir kemer açılarak müstakil bir hazine-i kütüb ilâve e d i l m i ş , eski daire mütalâa salonu ittihaz o l u n m u ş t u r . . . " Esad S e r e z l i , Hacı S e l i m A ğ a Kütüphanesi, T a n i n , 2 5 . V I . 1 9 4 7 . (9) " B e y y i n e " Suresi, 3 . ayet
( 1 0 ) Cevdet Paşa T a r i h i , I V , 2 6 9 : Sicill-i O s m â n i , I I I , 5 8 .
(11) Reisülküttab Mustafa E f e n d i , K a s t a m o n u l u A m m a r Z â d e M e h m e d A ğ a ' n ı n o ğ l u d u r . Babasının ölümü üzerine istanbul'a gelmiştir. T a v u k ç u b a s ı A l i A ğ a ' y a damat o l d u ğ u n d a n , T a v u k ç u Z â d e diye de a m i n . 1 7 4 9 yılında ölmüştür. Mustafa E f e n d i ' n i n y a p t ı ı m a y ı düşündüğü kütüphane, S u l t a n h a m a m ı m e y d a nının Aşir E f e n d i C a d d e s i y l e birleştiği sol köşede, oğlu Ş e y h ü l i s l â m A ş i r E f e n d i t a r a f ı n d a n inşa etti rildiğinden d o l a y ı , " A ş i r E f e n d i K ü t ü p h a n e s i " is m i y l e t a n ı n m a k t a d ı r . Mustafa E f e n d i ' n i n 1 2 1 6 ( 1 2 0 3 y a z m a , 13 basma) kitabından başka, oğlu Aşir E f e n d i , t o r u n u Hafid E f e n d i ve Kasideci Z â d e Siileyman Sırrı E f e n d i ' n i n vakıflarıyla burada 4 vakıf kolleksiyon t o p l a n m ı ş t ı ki b u n l a r , 1 9 1 4 ' d e E v k a f N e z â r e t i tarafından S u l t a n S e l i m ' d e k u r u l a n kütüp h a n e y e , 1 9 1 8 ' d e de S ü l e y m a n i y e Kütüphanesi'ne nakledilmişlerdir ve burada v â k ı f l a r ı n ı n isimleriyle ayrı birer kütüphane olarak m u h a f a z a e d i l m e k t e dirler.
Halit Dener
Süleymaniye Kütüphanesi 3 6 - 3 8 s., Aşir E f e n d i Kü tüphanesi V a k f i y e s i (Süleymaniye—Aşir E f . 4 7 3 ) .
H . 1 2 0 3 ( M . 2 . X . 1 7 8 8 - 2 0 . I X . 1 7 8 9 ) y ı l ı n d a S u l tan III. S e l i m ' i n tahta çıkışı üzerine öldürülerek mektebinin bahçesine gömülmüştür. Hacı S e l i m A ğ a ' n ı n , bu padişahın daha şehzadeliği sırasında düşmanlığını kazandığı rivayet o l u n m a k t a d ı r . B u rivayete göre, S u l t a n S e l i m ' i n şehzadeliği sırasında Ç u k a d a r Hüseyin A ğ a ile sohbet e t t i ğ i görülerek S e l i m A ğ a sohbet edilen pencerenin kapatılmasına m e m u r e d i l m i ş t i . Şehzade S e l i m kapatılmamasını söylediği z a m a n ise, padişah emridir d i y e kapat mağa m e c b u r olduğu şeklinde cevap vermiş ve güya şiddetle muamele e t m i ş t i r . K a t l i n e sebep ola rak zikredilen diğer rivayet de şudur: Halil H a m i d Paşa'nın sadareti zamanında mevacib ( a y l ı k ) veri l i r k e n , yeniçerilerin Şehzade S e l i m ' i tahta çıkar mak için ayaklanacaklarını Y e n i ç e r i Ağası farke-d e r e k , b u n u Hacı S e l i m A ğ a ' y a b i l farke-d i r m i ş . Hacı S e l i m A ğ a d a oğlu N a z i f E f e n d i ve o n u n zevcesi Dürrüşehvar S u l t a n vasıtasıyla padişaha ulaştırmış t ı r . Böylece bu işe mani olmuş bulunması d a
Şehzade S e l i m ' i n kinine sebep o l m u ş t u r . Üçüncü bir rivayet ise, p a d i ş a h ' k a l y o n u n u n , ç a b u k inşa edilerek denize indirilmesi hususundaki emri ye rine getirmemesidir. B u işi k o n t r o l için tersaneye gelen padişah, emrinin geciktirilmesinden gazaba gelerek derhal katlini e m r e t m i ş t i r .
Hacı S e l i m A ğ a ' n ı n kütüphanesi y a n ı n d a k i mektebinin bahçesinde bulunan k a b r i , sonradan kütüphane bahçesine n a k l e d i l m i ş t i r . Zevcesi Z e y nep H a n ı m ile o ğ l u N a z i f E f e n d i de yanında gö-m ü l ü d ü r ( i 2 ) .
S e l i m A ğ a ' n ı n oğlu Sadaret Kethüdası N a z i f E f e n d i , S u l t a n I. A b d ü l h a m i d ' i n kızı Dürrüşehvar S u l t a n ile evli idi. Padişah damadı o l d u ğ u için b i r ç o k işlere karışarak etrafındakiler! gücendir-m i ş t i r . S u l t a n III. S e l i gücendir-m ' i şehzadeliğinde gücen dirmiş o l d u ğ u n d a n , babasının katlinden sonra E d i r n e ' d e n İstanbul'a getirilerek idam edilmiştir. Hacı S e l i m A ğ a ' n ı n küçük oğlu E m i n E f e n d i ise bir müddet hapsedilmiş, sonra affedilerek serbest b ı r a k ı l m ı ş t ı r .
Hacı Selim Ağa'nın mezar kitabesi:
Huve'l-hallakü'l-bâki Sahibü'l-hayr ve'l-vakf
Dergâh-ı âli kapucu başılarından Tersâne-i â m i r e e m i n i m e r h u m V e m a ğ f u r m a k t u l el-hac S e l i m A ğ a r u h u n a fatiha
F i 15 Ş a b a n sene 1 2 0 3 / 11 Mayıs 1 7 8 9
Hacı Selim Ağa'nın zevcesi Zeynep Hanımın
mezar kitabesi:
Huve'l-hayyü'l-bâki
Dergâh-ı âli k a p u c u başılarından
Tersâne-i â m i r e e m i n i esbak m e r h u m el-hac
S e l i m A ğ a ' n ı n halilesi m e r h u m e
V e mağftırünleha Z e y n e p kadın ruhiçün Hak taalâ hazretlerinin rıza-i şerifiçün e l - F a t i h a
23 R a m a z a n sene 1211 / 2 2 Mart 1 7 9 7
Hacı Selim Ağa 'nın oğlu Ahmet Nazif Efendi'
nin mezar kitâbesi:
Huve'l-halâkü'l-bâki
S â b ı k â kethüday-ı hazret-i sadr-ı âli M e r h u m ve m a ğ f u r ü ' l - m u h t a ç İlâ rahmeti Rabbihi'l-gafur M a k t u l A h m e d N a z i f E f e n d i n i n ruhiçün Allah-ı azimü'ş-şanın rıza-i Ş e r i f i ç ü n e l - F a t i h a
Fi 2 7 R a m a z a n sene 1 2 0 3 / 2 9 Haziran 1 7 8 9 Hacı S e l i m A ğ a ' n ı n kütüphane bitişiğindeki sıbyan mektebi sonradan yıkılarak y e r i n e bugün ilk bânisine nisbetle " H a c ı Selim A ğ a İ l k o k u l u " adını t a ş ı y a n y e n i bir o k u l y a p ı l m ı ş t ı r .
H . 1 1 9 6 ( M . 1 7 . X I I . 1 7 8 1 - 6 . X I I . 1 7 8 2 ) yılında bu kütüphaneyi k u r m u ş olan Hacı Selim A ğ a ' n ı n v a k f e t t i ğ i kitaplar 1 2 9 9 ( 1 2 6 5 y a z m a , 3 4 basma) tanedir. K i t a p l a r d a 1 1 9 6 tarihli Hacı Selim A ğ a mühürü vardır.
Hacı S e l i m A ğ a ' n ı n v a k f e t t i ğ i kitapların b a sılmış bir fihristi vardır:
(Defter-i Kütüphane-i el—Hac Selim A ğ a İstanbul, 1 3 1 0 - 1 3 1 1 Şirket-i M ü r e t t e b i y e Mat baası, 1 3 4 s.)
B u k o l l e k s i y o n d a dini k o n u l a r d a k i eserlerden başka e d e b i y a t , t a r i h , coğrafya ile hesab, hendese, h e y e t , a h l â k ve m a n t ı k konularında d a önemli eserler vardır.
Hacı S e l i m A ğ a ' n ı n Süleymaniye Kütüp hanesi F o t o k o p i Arşivinde 2 0 n u m a r a d a bulunan 4 M u h a r r e m 1 1 9 7 H. tarihli 3 2 yapraklı V a k ı f n a mesinde y a p t ı r m ı ş o l d u ğ u m e k t e p , kütüphane ve kitaplarının masrafı için İstanbul'un çeşitli yerle rinde bulunan e m l â k i n i vakfetmiş olduğunu ö ğ -r e n i y o -r u z ( i 3 ) .
Nurbânu Sultan Kütüphanesi
N u r b â n u S u l t a n , S u l t a n II. S e l i m ' i n zevcesi ve S u l t a n III. M u r a d ' ı n annesidir. " A t i k V a l i d e S u l tan d e n m e k l e m a r u f t u r ( i 4 ) . A s l e n bir yahudi kızı
( 1 2 ) Hacı S e l i m Ağa ailesi yanında gömülü bulunan tenbel hacı Mehmet H i l m i E f e n d i ' n i n mezarı da sonradan buraya n a k l e d i l m i ş t i r . Mezar kitabesinde ölüm tarihi 1 1 3 9 H. dir. B u n d a n başka haznedar ismail E f e n d i ' n i n 1 2 1 3 H. y ı l ı n d a vefat eden oğlu Mehmet E m i n E f e n d i ' n i n de mezarı buradadır. (13) istanbul Kütüphaneleri, T a r i h - C o ğ r a f y a Y a z m a l a r ı
K a t a l o ğ l a r ı , 1 1 . fasikül, " V a k ı f n a m e l e r " , s: 8 4 9 -8 5 0 ( 5 6 5 - 5 6 6 ) .
Ü S K Ü D A R K Ü T Ü P H A N E L E R İ 4 9
olup küçük yaşta Osmanlı Sarayına alınarak ter biye e d i l m i ş , zekâsı ve güzelliği sayesinde sultan lığa yükselmiştir.
N u r b â n u S u l t a n Üsküdar'da T o p t a ş ı ' n d a c a m i , medrese, darü'l-hadis, darü'l-kurra, darü'ş-şifa, imaret, kütüphane ve sıbyan m e k t e b i n d e n müte şekkil bir külliye inşa e t t i r m i ş ve ayrıca misafirler için de büyük bir han y a p t ı r m ı ş t ı r . B u n l a r d a n baş k a külliye y a k ı n ı n d a k i çifte h a m a m ile Üsküdar'da Valide-i C e d i d (Gülnuş S u l t a n ) camii y a k ı n ı n d a k i yeşil direkli hamamı ve İstanbul'da D i v a n y o l u ' n -daki çifte h a m a m ile Lânga Yenikapısı'n-daki ha vuzlu tek h a m a m ı da bu külliyenin vakfı olarak inşa e t t i r m i ş t i r .
İ ç i n d e k i ç i n i ve tahta işçiliği pek nefis ve san'atkârane, pencere kapakları sedef k a k m a olan camiin H.991 ( M . 2 5 . 1 . 1 5 3 8 - 1 4 . 1 . 1 5 8 4 ) tarihli kitâbesi şudur:
N u r b â n u o zat-ı pür-ismet E t d i bu mâbed-i l â t i f i b i n â Eser-i hâssıdur bu hayr-ı güzin Taraf-I h a y r a eyleyüp n i y y e t Habbezâ re'yn ahsen-ü z i b â Oldı t â r i h zehi behişt-i berin
E v l i y a Çelebi " O r t a V a l i d e C a m i i " d i y e bah settiği bu c a m i i n imaretinde C u m a geceleri p i l â v ve zerde dağıtıldığını a n l a t ı r ( i 5 ) .
Sultan III. S e l i m z a m a n ı n d a nizam-ı cedid or duları k u r u l u r k e n bu külliyeden t â b h a n e , t ı m a r hane, misafirhane ve tab'hane süvari askerine kışla olarak tahsis edildi. B u ocağın kaldırılmasıyla bir müddet boş k a l d ı k t a n s o n r a . A l e m d a r Mustafa Paşa C i h a d i y e S e k b a m ' n ı k u r d u ğ u n d a , tekrar b u n dan istifade o l u n m u ş ve A s a k i r - i Nizamiye-i Ş a h a ne Süvarisine tahsis e d i l m e k üzere tamir o l u n m u ş t u r ( i 6 ) .
Asri ilk akıl hastahanemiz olan T o p t a ş ı B i m a r -hanesi (Tımar-hanesi) i l i . Selim devrinde nizam-ı cedide kışla olarak tahsis edildiği devre kadar vakıf şartına u y g u n olarak k u l l a n ı l m ı ş t ı r . 1 2 8 9 ( 1 8 7 2 3 ) yılı Teşrinevvelinde Süleymaniye B i m a r -. hanesinde sarî bir hastalık ç ı k t ı ğ ı n d a buradaki
mecaninin ( m e c n u n l a r , deliler) başka bir yere nakline lüzum görüldüğü z a m a n , burası y e n i d e n B i m a r h a n e ittihaz o l u n m u ş ve b u l u n d u ğ u yere nisbetle " T o p t a ş ı B i m a r h a n e s i " adı verilmiştir ki asıl adı " V a l i d e - i A t i k B i m a r h a n e s i " d i r . ( i 7 )
Osmanlı tarihinde kadınlar saltanatının esaslı surette başladığı bu devrede N u r b â n u S u l t a n , bil hassa kocası II. S e l i m ' i n ölümünden sonra siyaset ve idare işlerine k a r ı ş m a k i ç i n d a h a müsait bir ze min b u l m u ş t u . G e l i n i S a f i y e S u l t a n ile bu m e v z u -d a k i müca-deleleri bir hayli -devam e t m i ş , ken-disi ni ç o k seven ve hürmet eden oğlu I I I . Murad z a m a n ı n d a sarayda büyük nüfuz sahibi o l m u ş t u .
Osmanlı tarihinde ilk defa " V a l i d e S u l t a n " ünva-nını aldığı rivayet o l u n a n ( i 8 ) N u r b â n u S u l t a n H.21 Z i l k a a d e 991 (M.6 A r a l ı k 1 5 8 3 ) tarihinde ölmüş ve zevci S u l t a n II. S e l i m ' i n A y a s o f y a C a m i i y a n ı n d a k i türbesine gömülmüştür. " V a l i d e S u l t a n ' a rahmet ede h a k " ibaresi ölümüne tarih düşürül müştür.
İstanbul'da kütüphane tesis eden hanımların ilki olan N u r b â n u Sultan'ın v a k f e t t i ğ i kitapların hepsi y a z m a o l m a k üzere ( 1 3 3 ) tanedir. B u n l a r , sonradan aynı yere vakfedilen diğer iki kütüphane ( K e m a n k e ş E m i r H o c a , Y a k u b A ğ a ) ile birlikte 1 9 2 4 y ı l ı n d a Üsküdar Hacı Selim A ğ a Kütüphane sine n a k l e d i l m i ş t i r .
S u l t a n II. A b d ü l h a m i d devrinde hazırlanarak bastırılan "Defter-i Kütüphane-i E m i r H o c a K e m a n k e ş " İstanbul (trs.) adını taşıyan fihrist içinde bu üç kütüphaneye ait kitaplar ayrı ayrı k a y ı t l ı d ı r ( i 9 ) .
N u r b â n u S u l t a n ' ı n kitapları arasında m u h t e lif kimseler tarafından vakfedilenlere de rastlanır. Bazılarında ise V a l i d e S u l t a n ' a ait şu vakıf mühü-rü vardır:
N u r b â n u Sultan'ın kitaplarındaki mühürü: el-Mütevekkil ala'llah
el-melikü'l-mennan
Valide-i Padişah din-i m u b i n a S u l t a n Murad H a n
N u r b â n u S u l t a n Kütüphanesinde 1-16 n u m a r a larda bulunan Kur'an-ı K e r i m ' l e r , kitapların Hacı S e l i m A ğ a Kütüphanesine taşınması sırasında, c a m i d e k i dolabında bırakılmış ve sonradan E v -k â f - ı İslâmiye ( T ü r -k İslâm Eserleri) Müzesine alınmıştır. Y a z ı ve tezhib b a k ı m ı n d a n fevkalâde olan bu Kur'an-ı K e r i m ' l e r , fihristte m ü z e y y e n , müzehheb vç nefisü'l-enfes olarak tavsif edilmiş tir.
Süleymaniye Kütüphanesi " Y a z m a Bağışlar" bölümünde 105 n u m a r a d a N u r b â n u Sultan'ın vakıflarına ait bir defter vardır.
(15) E v l i y a Çelebi, S e y a h a t n a m e , I, 4 7 4 . (16) H a d i k a t ü ' l - c e v â m i , i l , 1 8 2 - 1 8 4 .
(17) IVlüessesat-ı Hayriye-i Sıhiniye M ü d ü r i y e t i , 1 3 2 6 senesi risalesi, 4 4 . ( 1 8 ) izahlı Osmanlı T a r i h i K r o n o l o j i s i , I I I , 7 1 . (19) 1-49 s . . K e m a n k e ş , 5 0 - 6 3 s . , N u r b â n u S u l t a n , 6 4 - 6 6 s . , Y a k u p A ğ a . Diğer K a y n a k l a r : Asırlar B p y u n c a i s t a n b u l , 8 8 , 1 5 0 ; . i s t a n b u l T a r i h i , X V I I . Asırda i s t a n b u l , 196; Osmanlı T a r i h i , I I I / 2 ; 4 3 , 5 0 , 1 2 5 , 5 5 3 ; Osmanlılar Devrinde K ü t a h y a Ç i n i l e r i , 3 4 , 3 6 ; T ü r k Sanatı T a r i h i , 3 9 2 ;
Kadın G a z e t e s i , I . V I . 1 9 5 5 / 4 0 1 , (Nimet Nail B a y raktar, Tarihte Hayırsever T ü r k K a d ı n l a r ı : 1, N u r b â n u Sultan ve K ü t ü p h a n e s i ) ;
K a d ı n G a z e t e s i , 1 7 . 1 . 1 9 5 9 / 5 4 1 , (Ferit Ragıp T u n c o r , T ü r k T a r i h i n d e K a d ı n l a r : 1 0 , N u r b â n u Sultan)
Kemankeş Emir Hoca Kütüphanesi
K e m a n k e ş A b d ü l k a d i r E f e n d i , A b d ü l k a d i r G e y l â n i sülâlesindendir. " E m i r H o c a " a d ı y l a şöhret b u l m u ş t u r . Üsküdar'da Valide-i A t i k ( N u r b â n u S u l t a n ) Medresesi müderrisi iken H.1151 ( M . 2 1 . I V . 1 7 3 8 - 1 9 . I V . 1 7 3 9 ) y ı l ı n d a ölüp Valide-i A t i k C a m i i mihrabı cihetine g ö m ü l m ü ş t ü r ( 2 0 ) . K e m a n k e ş l i k t e m â h i r ve fazilet sahibi bir zat i m i ş . E m i r H o c a ' n ı n A h m e d adlı bir oğlu o l d u ğ u n u , kütüphanesinde 2 0 7 n u m a r a d a kayıtlı kitabın baş sahifesinde b u l u n a n bir n o t t a n ö ğ r e n i y o r u z .
K e m a n k e ş A b d ü l k a d i r E m i r H o c a , kitaplarını Vâlide-i A t i k C a m i i kitap dolabına v a k f e t m i ş t i r . Kütüphanesinin kuruluş tarihi matbu f i h r i s t i ( 2 i ) başında H . 1 1 3 5 ( M . 1 2 . X . 1 7 2 2 - 3 0 . I X . 1 7 2 3 ) olarak k a y d e d i l m i ş t i r . Kitapları arasındaki 15 numaralı " Ş e r h - i Ş a t i b i " n i n baş sahifesindeki bir k a y ı t t a n ise, bir kütüphane tesisi gayesiyle H . 1 1 1 0 ( M . 1 0 . V l i . 1 6 9 8 - 2 8 . V I . 1 6 9 9 ) y ı l ı n d a n itibaren kitap t o p lamağa başladığını ö ğ r e n i y o r u z . Kitapları 6 9 6 ( 6 9 5 y a z m a , 1 basma) tanedir. Tevhid-i T e d r i s a t K a n u n u n u n kabulü ( 1 9 2 4 ) ile kütüphanelerin Maarif V e k â l e t i n e devrinden s o n r a Hacı S e l i m A ğ a Kütüphanesine nakledilmiş olan bu kitaplar-daki v a k ı f mühürü de 1 1 3 5 ti. tarihlidir.
Kemankeş E m i r H o c a ' n ı n kitaplarındaki mü hürü:
V a k a f a hazel-kitab e s - S e y y i d Abdü'l-kadir eş-şehir bi E m i r H o c a el-Üsküdari bi cami-i V a l i d e S u l t a n el-atik fi'l-Üsküdar sanehu'llahu T a ' a l â ani'l-ekdar
S e n e 1 1 3 5 / 1 7 2 2 - 3
V a k ı f kitaplarının ekserisinde rastladığımız v a k ı f şartlarında kitabın b u l u n d u ğ u y e r d e n ç ı k a rılmaması ve yerinde istifade olunması şart koşul-d u ğ u halkoşul-de K e m a n k e ş kitaplarınkoşul-da görülen aşağı d a yazılı v a k ı f şartında ise, bugünkü iâre usulle rine b e n z e y e n bir şekil görülmektedir. B u r a d a kitabın kuvvetli bir rehin v e y a zengin bir kefil ile verilmesi istenmekte ve ayrıca d a dikkatli k u l l a n ı l m a s ı - t e n b i h o l u n a r a k , b u n a u y m a y a n l a r ı n tazmin etmesi şart k o ş u l m a k t a d ı r .
K e m a n k e ş kitaplarındaki v a k ı f ş a r t ı :
B u hakir ü fakir ü pür-taksir es-Seyyid el-Hac A b d ü l k a d i r el-Ma ruf b i - E m i r H o c a K e m a n k e ş el-Üsküdari bu kitab-ı müstetabı m ü l k ü m d e n ihraç edüp Üsküdar'da vaki Valide-i A t i k C a m i - i şerifine şol şart-ile v a k f eyledim ki talebe-i u l u m d a n her kime iktiza ederse rehn-i kavi ve y a h u d kefil-i meli ile verilüb ta kıraati t a m a m o l u n c a hıfz edüp nişan içün k a ğ ı d ı n b ü k m e y e ve cildin sökmeye ve uşak eline v e r m e y e ve tebdil ve tağyir e t m e y e ;
eğer şartlardan birinin hilafı z u h u r ederse t a z m i n o l u n a . " F e m e n beddelehu b a de ma semi ahu fe-i n n e m a fe-i s m u h u ale'llezfe-ine y u b e d d fe-i l u n e h u " ( 2 2 ) nizam-ı kerimi fehvasınca ism olmayalar.
Yakitp Ağa Kütüphanesi
H a y a t ı h a k k ı n d a pek fazla bilgi edinemediği m i z Y a k u p A ğ a ' n ı n H . 1 0 9 0 (M.12.II.1679-1.11. 1 6 8 0 ) tarihinde Babüssaade Ağası o l d u ğ u n u ve b u n d a n bir müddet sonra öldüğünü Sicilli O s m a -ni'den ö ğ r e n i y o r u z ( 2 3 ) .
Y a k u p A ğ a kitaplarını H.1091 ( M . 2 . I I . 1 6 8 0 -2 0 . 1 . 1 6 8 1 ) y ı l ı n d a Üsküdar'da K a p ı Ağası C a m i i civarında y a p t ı r d ı ğ ı dershânesine v a k f e t m i ş t i r . B u n l a r , sonradan Valide-i A t i k ( N u r b â n u S u l t a n ) C a m i i içinde ayrı bir d o l a b a n a k l e d i l m i ş t i r ( 2 4 ) . Tevhid-i Tedrisat K a n u n u n u n kabulü ile kütüp hanelerin Maarife devrinden s o n r a ( 1 9 2 4 ) , N u r b â n u Sultan kitaplarıyla beraber Hacı S e l i m A ğ a Kütüphanesine getirilen bu kitaplar 2 8 y a z m a , 1 basma o l m a k üzere 2 9 tanedir. F i h r i s t i , Kemankeş Fihristi içinde b a s ı l m ı ş t ı n s s ) .
B u kitaplarda Y a k u p A ğ a ' n ı n 1901 tarihli şu mühürü vardır:
Y a k u p A ğ a ' n ı n kitaplarındaki mühürü: Sahibü'l hayrat ve'I-hasenat
V â k ı f - 1 hazret-j Y a k u p Ağa-i
Babü's-saadetü's-seniyye bi şart-ı en y u h r a c a fî'd-dershâne bi medineli Üsküdar
Sene 1 0 9 1 / 1 6 8 0 - 8 1
Y a k u p A ğ a ' n ı n kitaplarındaki v a k ı f k a y d ı : " " B u kitabı Babüssaade Ağası Y a k u p A ğ a H a z retleri Üsküdar'da kendüsü vapdırdığı dershaneye
v a k f edüp şol şart ile ki âhır m e k â n a naki o l u n -m ı y a ve tebdil o l u n -m ı y a ve f u r u h t o l u n -m ı y a (satıl-m ı y a ) a n c a k t â l i b i n dershanede (satıl-m u t a l a â e y l e (satıl-m e k üzere v a k f e y l e m i ş t i r . S e n e 1 0 9 0 . "
Gülnuş Valide Sultan Kütüphanesi
Gülnuş (Gülsüm) E m e t u l l a h S u l t a n , I V . M e h -med'in zevcesi ve II. Mustafa ile i l i . A h m e d ' i n annesidir. G i r i d seferinin başlarında esir edilip
( 2 0 ) H a d i k a t ü ' l - C e v â m i , I I , 1 8 3 - 1 8 4 .
( 2 1 ) Defter-i KUtUphane-1 E m i r H o c a K e m a n k e ş , I stanbul (trs.), (S: 1-49, K e m a n k e ş , s : 5 0 - 6 3 , N u r b â n u S u l t a n , s: 6 4 - 6 6 Y a k u p A ğ a )
( 2 2 ) " B a k a r a " suresi, 1 8 1 . a y e t . (23) Sicill-i O s m â n I , I V , 6 4 9 .
( 2 4 ) Kütüphane fihristi başındaki n o t : "Sabıka Babüssaa-detU'ş-Şerife Ağası Y a k u p A ğ a m e r h u m u n 1091 tarih-l hicriyesinde Üsküdar'da K a p ı Ağası C a m i i şerifi civarında inşakerdesi olan dershânesine vakf edüp m u a h h a r e n Validei A t i k Camii şerifi d e r u n u n -da ayrıca bir dolaba nakiedlimiş oian kütüb-U mUte-nevvianın d e f t e r i d i r . "
( 2 5 ) Defter-i Kütüphane-i E m i r H o c a K e m a n k e ş , s. 6 4 - 6 6 . ( 2 6 ) Siciil-i O s m â n i , i, 6 4 ; K a m u s ü ' i - A ' l â m , i i , 1 0 3 8 .
Ü S K Ü D A R K Ü T Ü P H A N E L E R İ 51
saraya gönderilmiş R e s m o ' I u bir r u m kızıdır. F a kat sonradan İslâm dinine s a m i m i y e t ve kuvvetle bağlanmıştır. 1 6 6 4 ' d e mehd-i u l y a (Valide S u l t a n ) o l m u ş , oğlu II. M u s t a f a ' y ı 1 6 7 4 y ı l ı n d a d a I I I . A h -med'i dünyaya getirmiştir. Zevci ile iki o ğ l u n u n d a saltanatlarını görmüş hayırsever bir sultandır.
"Ciedid V a l i d e " n a m ı y l a t a n ı n m ı ş t ı r ( 2 6 ) .
Gülnuş S u l t a n , büyük o ğ l u II. Mustafa z a m a nında G a l a t a Y e n i C a m i i ' n i , küçük o ğ l u III. A h med z a m a n ı n d a d a Üsküdarda çarşı içinde b u l u n a n Y e n i C a m i ' i y a p t ı r m ı ş t ı r . Üsküdar'daki bu c a m i , devrinin en güzel mimari eserlerinden biridir. 1 7 1 0 yılında klâsik üslupta inşa e d i l m i ş t i r . C a m i n i n k ı b le kapısı üzerinde şair T a i b t a r a f ı n d a n yazılmış olan şu tarih beyti vardır:
Mahallinde yapıldı V a l i d e S u l t a n ' ı n âsârı Güzide b e y t taat ilâhi mabed z i b â "
1 1 2 2 / 1 7 1 0
Minber ve m i h r a b ı n d a k i taş işçiliği fevkalâde sanatkâranedir. M i h r a b ı n etrafını çeviren çiniler devrinin K ü t a h y a ç i n i l e r i d i r ( 2 7 ) .
Gülnuş S u l t a n , sebil, imaret, s i b y a n m e k t e b i ve arastasiyle bir külliye teşkil eden bu c a m i n i n kitap dolabına bir miktar kitap vakfederek bugün de adını taşıyan kütüphanesini tesis etmiş o l d u . 66 elyazması kitaptan müteşekkil olan bu kütüp hanede kethüdası Hacı M e h m e d E f e n d i ' n i n v a k f ı olan ve mühürünü taşıyan kitaplara d a rastlanmak tadır. S o n r a d a n E f g â n i Ş e y h Ali H a y d a r E f e n d i tarafından bu camie 74 kitap d a h a vakfedilmiştir ki bunlar, Gülnuş S u l t a n kitapları ile beraber 1 9 2 4 yılında Üsküdar'daki Hacı S e l i m A ğ a Kütüp hanesine, 1 9 5 5 yılında da Süleymaniye Kütüphane-si'ne nakledilmiştir. Fihristi y a z m a d ı r . Gülnuş Sultan'ın kitaplarında 1 1 2 4 H. tarihli v a k ı f mühürü vardır. A y r ı c a , kitaplarının bir ç o ğ u n u n ilk sahife-sinde görülen v a k ı f k a y d ı n d a bu kitapları o k u y a n ların kendisini hayır dua ile anmasını ve r u h u n u hayr ile y â d edeni de A l l a h ' ı n iki c i h a n d a dilşâd etmesini dilemektedir.
Gülnuş V a l i d e Sultan'ın kitaplarındaki mü hürü: Valide-i S u l t a n A h m e d Han Salis Sene 1 1 2 4 / 1 7 1 2 Gülnuş S u l t a n H . 8 / 9 Z i l k a d e 1 1 2 7 ( M . 5 / 6 K a sım 1 7 1 5 ) tarihinde E d i r n e ' d e vefat e t m i ş , nâşı İstanbul'a getirilerek Üsküdar'da camiinin yanında y o l a n â z ı r olarak inşa ettirdiği türbesine defnedil-miştir. Ölümünde yaşı yetmişbeşe y a k ı n d ı . H a c y o l u n d a ç e ş m e , sebil ve köprüler y a p t ı r m ı ş t ı r .
Avcı S u l t a n M e h m e d , zevcesi Gülnuş S u l t a n ' a o kadar bağlı idi k i , o n u n n a m ı n ı ebedileştirmek
için zafer yolları üzerinde, L e h i s t a n o r t a l a r ı n d a , K a m a n i ç e ' n i n en müstesna yerlerinde kiliselerden çevrilen camilere bile Gülnuş Sultan'ın adını veri y o r d u . Gülnuş Sultan'ın bu itibarı oğulları z a m a n ı n d a d a devam e t m i ş t i . İ M . A h m e d devrinde ge len sefirler, sarayda bir tesir hasıl e t m e k i ç i n , ek seriya V a l i d e S u l t a n ' a müracaat e d e r l e r d i ( 2 8 ) .
Efgâni Ali Haydar Efendi Kütüphanesi
Müracaat edilen k a y n a k l a r d a hayatı h a k k ı n d a bir bilgiye r a s t l a n a m a y a n Ş e y h A l i H a y d a r E f e n d i , Hacı S e l i m A ğ a kütüphanesi eski b a ş m e m u r l a r ı n -dan R e m z i D e d e m e r h u m u n kütüphanede m e v c u t notlarından ö ğ r e n d i ğ i m i z e göre, A f g a n ahalisin-dendir. K S d i r i y e tarikatına m e n s u p , ulemadan bir zattır. H . 1 3 1 5 ( M . 2 . V I . 1 8 9 7 - 2 1 . V . 1 8 9 8 ) y ı l ı n d a ölmüştür. Üsküdarlı m e r h u m Eşref H o c a ' d a n d i n lediğimize göre de kendisi hac dönüşü Üsküdar'a gelerek yerleşmiştir. Konuşması gayet güç anla-şılırmış.
E f g â n i Ş e y h A l i H a y d a r E f e n d i , kitaplarını Üsküdar'daki C e d i d V a l i d e (Gülnuş V a l i d e S u l t a n ) C a m i i dolabına v a k f e t m i ş t i r . ( 1 9 2 4 ) yılında Hacı S e l i m A ğ a Kütüphanesine nakledilen bu k i t a p l a r , 2 0 E k i m 1 9 5 5 tarihinde de Süleymaniye Kütüpha nesine getirilmiştir k i , 31 y a z m a , 4 3 b a s m a o l m a k üzere 7 4 tanedir. Fihristi basılmamıştır. Gülnuş V a l i d e S u l t a n kitapları ile birlikte y a z m a bir fih risti vardır.
Efgâni A l i H a y d a r E f e n d i kitaplarındaki m ü h r ü :
V a k f 1 3 1 6 / 1 8 9 8 - 9
Hüdâyi Efendi Kütüphanesi
B u kütüphaneye adını veren Ş e y h A z i z Mah-m u d H ü d â y i E f e n d i ( 2 9 ) , X V I . yüzyılın ikinci y a rısında ve X V I I . yüzyılın başlarında yaşamış büyük bir mutasavvıf, şair ve bestekârdır. C e l t e v i y e tari k a t ı n ı n kurucusudur ve bu tarikatm en büyük şeyhlerindendin. Sivrihisarlıdır, H . 9 5 0 ( M . 6 . I V . 1543-25.111.1544) tarihinde d o ğ m u ş t u r . Babasının M a h m u d oğlu F a z l u l l a h o l d u ğ u , " V â k ı â t " adlı ese rinin kendi kütüphanesinde bulunan asıl nüshası üzerindeki k a y ı t t a n ö ğ r e n i l m e k t e d i r . İstanbul'da ( 2 7 ) H a d i k a t ü ' l - C e v â m i , (I, 3 4 , 187 ( 2 8 ) inci mecmuası, 1 9 1 9 , 4 . Diğer k a y n a k l a r : Asırlar B o y u n c a İ s t a n b u l , 1 1 4 ; i s t a n b u l Çeşmeleri, 11, 3 8 , 2 9 8 , 3 0 2 ; i s t a n b u l Sebilleri, 2 9 , 3 1 ; i s t a n b u l T a r i h i , X V I I . Asırda i s t a n b u l , 2 3 5 ; izahlı Osmanlı T a r i h i K r o n o l o j i s i , III, 4 3 3 ;
Osmanlılar Devrinde K ü t a h y a Ç i n i l e r i , 8 1 , 1 1 0 , 111 1 1 3 ; T ü r k Sanat T a r i h i , 4 0 1 . (29) Zeyl-i Ş a k a k i k . I I , 7 6 0 . Osmanlı Müellifleri, I, 1 8 5 . i s l â m A n s i k l o p e d i s i (Celvetiye maddesi), I I I , 6 7 .
o k u m u ş , E d i m e , Ş a m ve Mısır'dan sonra B u r s a ' y a gelerek, F e r h a d i y e Medresesine müderris ve Câmi-i A t i k Mahkemesine nâib o l m u ş t u r . Gördüğü bir rüya üzerine intisab e t t i ğ i Ş e y h Ü f t â d e ' y e üç yıl hizmet e t m i ş t i r . ( 1 5 7 7 - 1 5 8 0 ) . B u n d a n sonra ken disine halifelik verilerek Sivrihisar'a gönderilen H ü -d â y i E f e n -d i bir mü-d-det sonra İstanbul'a g e l m i ş , evvelâ Ç a m l ı c a ' d a Musalla Mescidine bitişik olan taş o d a d a ve R u m Mehmed Paşa C a m i i n i n y a n ı n daki o d a d a o t u r m u ş ve H . 1 0 0 3 ( M . 1 6 . I X . 1 5 9 4 -5 . I X . 1 -5 9 -5 ) yılında da yaptırdığı t e k k e y e taşınmış tır. İstanbul'un b i r ç o k camilerinde hatibiik y a p a n A z i z M a h m u d H ü d â y i E f e n d i , zamanında büyük bîr saygı görmüştür. S u l t a n i. A h m e d de kendisine ç o k hürmet e d e r m i ş . Hüdayi E f e n d i , abdest alırken padişahın su d ö k t ü ğ ü . V a l i d e Sultan'ın da havlu t u t t u ğ u , padişahın d a i m a şeyhin ardında yürüdüğü h a k k ı n d a k i söylentiler, bize o n u n şöhretini göste rir. K e r a m e t i n e ait bir ç o k fıkralar v a r d ı r o o .
Gördüğümüz k a y n a k l a r d a orta b o y l u , seyrek sakallı ve u z u n saçlı olarak tasvir edilen A z i z Mah m u d H ü d â y i E f e n d i H . 1 0 3 8 ( M . 3 1 . V İ I I . 1 6 2 8 -2 0 . V I I I . 1 6 -2 9 ) yılında ölmüştür. Üsküdar'daki tek kesinde gömülüdür. " Ş e y h M a h m u d H ü d â y i " , ölümüne düşürülen tarihlerin en güzelidir.
H ü d â y i E f e n d i ' n i n kitaplarındaki mühür: Kütüphane-i
Hazret-i Pir H ü d â y i 1 3 3 4 / 1 9 1 5 - 6
H ü d â y i E f e n d i Kütüphanesi, bir kısmı bizzat H ü d â y i E f e n d i , bir kısmı sadr-ı esbak Halil Paşa ve diğer bazı hayır sahihleri t a r a f ı n d a n teberru edi len kitaplardan müteşekkildir. B u kitaplar H . 1 3 3 4 ( M . 1 9 1 6 ) yılında Şeyhülislâm Hayri E f e n d i ' n i n E v k a f N e z â r e t i z a m a n ı n d a , m a k a m ı n ı n son şeyhi olan Mehmed Gülşen E f e n d i ' n i n himmetiyle bir kütüphane haline getirilmiştir. Kütüphanenin tasni fi Bursalı M e h m e d T a h i r B e y tarafından y a p ı l m ı ş t ı r . M e h m e d Gülşen E f e n d i , bu kütüphane fihris tinin başına yazdığı bir notta bu hususu şöyle a n latır: "Üsküdar'da k â i n Hazret-i H ü d â y i Dergâh-ı Şerifinde üç yüz sene mul<addem taraf-ı Hazret-i A z i z - i müşarünileyden ve tevârih-i muhtelifede bazı m u h i b b â n ve müntesibân tarafından dergâh-ı şerife vakf ve teberru olunan beş altı yüz raddesin-deki kütüb-ü şerife z a m â n - ı Hazret-i A z i z ' d e n sonra dergâhın müteferrik m ü ş t e m i l â t ı n d a kalub b u n l a rın bazısı da maatteessüf bir hâl-i fersudegiye gel diği dergâha hin-i t â y i n - i âcizânemde görülmesiyle kütüb-ü şerife-i m e z k u r e n i n müstakil bir kütüpha nede bulundurularak enzârı istifadeye vaz'ı ü m n i -yesi oUnuşdu. B u kerre E v k a f - H ü m a y u n N e z â r e t i celilesinin ş â y â n b u y u r u l a n tensib ve müsaade-i mahsusası ve himmet-i âliye-i diyânet-perverisi
âsâr-ı mübeccelesinden olmak üzere dergâhda medfun müsahib Lütfi B e y m e r h u m u n türbesinin bir kısmı mekabir-i m e v c u d e y e halel getirilmemek üzere kütüphane haline i f r a ğ - i l e kütüb-ü m e z k u r e o r a y a vaz edilmiş ve buna ilâveten gerektaraf-ı âcizânemden ve gerek şâir bazı eshâb-ı hayır tara fından v u k u bulan t e b e r r u â t ile m i k d â r - ı kütüb b â l â d a müfredatı gösterildiği üzere hamden bin yetmiş üç adede b â l i ğ olarak sâbık Bursa Meb'us-u m u h t e r e m i , fâzıl-ı mükerrem T a h i r B e y e f e n d i ta rafından bi't-tasnif mahallerine vaz ile enzâr-ı mütalâa ve istifadeye k o n u l m u ş ve fihrist olmak üzere işbu defter bi't-tanzim kütüphaneye vaz edilmişdir.
H ü d â y i E f e n d i Kütüphanesinde ( 7 5 0 y a z m a , 1 2 4 6 basma olmaküzere) 1 9 9 6 tane kitap vardır. Fihristi basılmamıştır. Hacı Selim A ğ a Kütüphane si'nde y a z m a fihristi vardır.
A z i z M a h m u d H ü d â y i E f e n d i ' n i n 18 A r a p ç a , 12 T ü r k ç e eseri de kendi kütüphanesindedir. Bunlardan en önemlisi, Ü f t a d e ' n i n tasavvufi söz lerinin zaptından m e y d a n a gelen " V a k ı a t " adlı eseridir. A r a p ç a ve kendi el yazısiyle olan nüshası 5 7 4 numarada kayıtlıdır. Tasavvuf ve Celvetilik konularında ç o k değerli olan bu eser zamanındaki şahıslardan ve olaylardan da bahsettiği için tarihi b a k ı m d a n d a ö n e m l i d i r .
H ü d â y i E f e n d i ' n i n ilmi ve tasavvufi eserleri yanında şiir ve besteleri de vardır. T a r i k a t i n i n son şeyhi olan Gülşen E f e n d i ' n i n H ü d â y i E f e n d i D i v a nına eklediği notlardan şiirlerinin bir ç o ğ u n u n bes telendiğini ve H ü d â y i E f e n d i ' n i n kendisinin de besteler y a p m ı ş o l d u ğ u n u ö ğ r e n i y o r u z .
Haşim Paşa Kütüphanesi
Haşim Paşa, Hacı S e l i m A ğ a sülâlesinden olup K o c a Y u s u f Paşa'nın torupu ve Şeyhülislâm A h met Muhtar B e y ' i n oğludur. Sultan I I . A b d ü l h a m i t devri maarif n â z ı n d ı r . " Ş u mektepler olmasaydı maarifi ç o k güzel idare e d e r d i m " sözüyle meşhur olan maarif n â z ı n işte bu Haşim Paşa'dır.
B u kütüphane, Haşim Paşa'nın adiyle anıl m a k t a ise d e , kitaplar kardeşi A l i H a y d a r B e y ta rafından vakfedilmiştir ve ekserisi A l i H a y d a r ( 3 0 ) B u n l a r d a n pek ş â i r â n e olarak tavsif edilen bir m e n
-klbe ş u d u r : " A z i z M a h m u d E f e n d i B u r s a ' d a Ş e y h Ü f t a d e ' n i n hizmetinde î k e n , vazifesi krşın erkenden k a l k m a k ve sabah namazı için ü f t a d e ' n i n abdest s u y u n u ı s j t m a k m ı ş . Bir gece u y u y a k a l m ı ş ve Ş e y h i n ' A z i z , A z i z ' nidasıyla u y a n m ı ş . Her taraf ç a k ı l ç a k ı l b u z , o c a k t a bir göz ateş bile y o k . i b r i ğ i a l m ı ş , şaşkınlığından üzerini hohlayarak k o ş m u ş , fakat s u y u d ö k m e y e başlayınca şeyhin elleri haşlanmış ve ü f t â d e gözleri yaşararak ' A z i z , biz sana s u y u k ö m ü r ateşinde ısıt d e d i k , gönül ateşiyle ısıt deme d i k ' demiş ve o gün k e n d i s i n e hilâfet v e r m i ş " , i s t a n bul A n s i k l o p e d i s i , I V , 1029. ( i l k baskı). Diğer k a y n a k l a r : H a d i k a t ü ' l - C e v â m i , II, 1 9 5 ; Külliyat-ı Hazret-i H ü d â y i ; T ü r k Musiki A n t o l o j i s i , D i n i E s e r l e r , I, 6 0 - 6 2 .
Ü S K Ü D A R . K Ü T Ü P H A N E L E R İ 5 3 B e y ' i n el yazısiyledir. 1 0 2 y a z m a ve 3 basma
olmak üzere 105 kitaptan ibaret olan k o l l e k s i y o n , 2 b . X . 1 9 5 5 tarihinde Süieymaniye Kütüphanesine getirilmiştir. Fihristi yazmadır. Kitapların üçte birini divanlar teşkil eder.
Ali Haydar B e y ' i n kitaplarındaki mühürü: K o c a Y u s u f Paşa hafidi
Şeyhü'l-islâm-ı esbak A h m e d Muhtar Begün m a h d u m u A l i H a y d a r Begün
Üsküdar'da ceddi tersane-i â m i r e emini Hacı Selim A ğ a kütübhanesine vakfiyedür.
Hüseyin Kâzım Bey Kütüphanesi
Hüseyin K â z ı m B e y , T r a b z o n Valisi K a d r i -B e y ' i n oğludur. 1 8 7 0 yılında İstanbul'da d o ğ m u ş , S o ğ u k ç e ş m e Askeri Rüşdiyesinde ve İ z m i r ' d e İngiliz T i c a r e t Mektebinde o k u m u ş t u r . G e n ç l i ğ i n de maliye m e m u r l u k l a r ı n d a b u l u n a n Hüseyin K â z ı m B e y , 1 9 0 8 ' d e T e v f i k F i k r e t ve Hüseyin C a h i d Beylerle T a n i n gazetesini k u r m u ş t u r . 1 9 0 9 ' d a n sonra S a m s u n , Serez mutasarrıflıklarında, 1 9 1 0 ' d a Haleb V a l i l i ğ i n d e , 1 9 1 1 ' d e İstanbul Ş e h r e m i n i ve vali vekilliğinde ve S e l â n i k Valiliğinde b u l u n muştur. C i h a n harbi içinde S u r i y e ' y e çekilmiş ve oradaki kütüphanelerde altı yıl kadar çalışarak "Büyük T ü r k L u g a t ı " n ı t a m a m l a m ı ş t ı r . Meclise ilk defa 1 9 1 2 ' d e Saruhan mebusu olarak girmiş, mütâreke sırasındaki son Osmanlı Meclisine de A y d ı n mebusu olarak katılmış ve meclis birinci reis vekili o l m u ş t u r . 1 9 2 0 ' d e n sonra T i c a r e t ve Z i r a a t , A d l i y e , Maliye ve E v k a f nâzırlıklarında b u lunan Hüseyin K â z ı m B e y , m e m u r l u k hayatında ç o k titiz ve dürüst olarak t a n ı n m ı ş t ı . Asıl değeri d i l , ilim ve gazetecilik sahalarındadır. Mizahı sever, ç o k güzel ve tatlı k o n u ş u r d u . Muhtelif T ü r k leh çelerinden başka İngilizce, Fransızca, Farsça, A r a p ç a , İtalyanca ve eski Y u n a n c a y ı d a bilirdi.
S o n yıllarını B o ğ a z i ç i n d e , B e y l e r b e y i ' n d e k i yalısında o k u m a k l a ve bahçesinde çalışmakla geçiren' Hüseyin K â z ı m B e y , hava d e ğ i ş t i r m e k için gittiği T a r s u s ' t a , 6 4 yaşında i k e n , 2 0 . 1 . 1 9 3 4 tarihinde vefat e t m i ş t i r . Cenazesi İstanbul'a geti rilerek, önceden hazırlayıp bahçesini de y a p t ı ğ ı . Beylerbeyi Küplüce'deki makberesine gömülmüş-t ü r o i ) .
Hüseyin K â z ı m B e y ' i n 1 2 . V I . 1 9 3 2 tarihinde Hacı Selim A ğ a Kütüphanesi'ne bağışlanan kitap ları 5 5 8 tanedir. B u n l a r d a n 170'i yabancı dilde o l d u k l a r ı n d a n , 2 9 Mayıs 1953 tarihinde açılan Şemsi Paşa Halk Kütüphanesi'ne devredilmiştir. Geri kalan 3 8 8 ( 3 7 8 basma, 10 y a z m a ) kitabı ise, 20 E k i m 1 9 5 5 tarihinde Süieymaniye Kütüphane-si'ne nakledilmiştir. Fihristi y a z m a d ı r .
Hüseyin K â z ı m B e y ' i n iki cildi e s k i , son iki
cildi de y e n i harflerle basılmış o l a n "Büyük T ü r k Lügati " n d a n başka, lisana, r i y a z i y a t a , dini k o n u l a ra ve ziraate ait b i r ç o k eseri vardır. D i n i eserlerin de ( Ş e y h Muhsin-i F â n i ) t a k m a y d ı m k u l l a n m ı ş t ı r . " M a h d u m k u l u Divanı Ş e r h i " lisana, " O n T e m m u z İ n k i l â b ı ve N e t a y i c i " de siyasete dair eserlerinden dir. Dini k o n u l a r d a eski A d l i y e N â z ı r l a r ı n d a n A n t e p l i Mustafa E f e n d i ile birlikte yazdıkları " N u r ü ' l - B e y a n " adlı K u r ' a n tercümesi ile " H a k ve H a k i k a t " , " F e l â h a D o ğ r u " , " İ s t i k b a l e D o ğ m " ve " Y i r m i n c i Asırda İ s l â m i y e t " adlı eserleri basıl mıştır.
Ziraatle ve ziraat tecrübeleriyle u ğ r a ş m a y ı . d a ç o k seven Hüseyin K â z ı m B e y , bu sahada d a eser vermiştir k i , "BağlarArasında", " Ç i f t ç i l i k Nasihat leri", " İ l m - i Z i r a a t " , " Z i r a a t D e r s l e r i " , " B a ğ c ı l ı k " , " Z i r a a t A l b ü m ü " , " Ç i f t ç i Ç o c u ğ u " , " A n a d o l u Köylüsüne Ç i f t ç i ö ğ ü d ü " , " Ç i t f ç i l i k D e r s l e r i " , " A m e l i ve Nazari Ziraat D e r s l e r i " , " İ l m - i İktisad-i Z i r a i " , "Ziraat-i M ü t e n â v i b e " , "Ziraatte İ n k i l â b " , "Patates Z i r a a t i " ve " P a n c a r Z i r a a t i " adlı eserleri bunlardandır.
Hüseyin K â z ı m B e y ' i n kitaplarındaki mühür: Hüseyin K â z ı m Begün
Hacı S e l i m A ğ a Kütübhanesi'ne teberru'idur.
İhsan Mahvi Kütüphanesi
V â k ı f ı h a k k ı n d a bir bilgi e d i n e m e d i ğ i m i z bu k i t a p l a r ı n , üzerindeki mühürden İhsan Mahvi Balkır B e y ' i n sadece ö ğ r e t m e n o l d u ğ u n u öğrenmiş o l u y o r u z .
İhsan Mahvi B e y ' i n kitaplarındaki mühürü ö ğ r e t m e n
M e r h u m İhsan Mahvi Balkır'ın
V a k f ı d ı r . II / 1 2 / 1 9 3 6
Kütüphanenin y a z m a fihristi başındaki nottan da v â k ı f ı n bu kitapları, 1 8 . 9 . 1 9 3 7 tarihinde Hacı Selim A ğ a Kütüphanesi'ne bağışladığı anlaşılıyor. B u v a k ı f tarihi ile damga tarihi ( 1 9 3 6 ) arasındaki f a r k t a n , kitapların Hacı Selim A ğ a Kütüphanesi'ne gelmeden önce damgalandığı tahmin edilebilir. 2 0 . 1 0 . 1 9 5 5 ' t e Süieymaniye Kütüphanesi'ne nakle dilen bu kitaplar 3 1 7 ( 3 0 9 b a s m a , 8 y a z m a ) tane dir ve ç o ğ u edebiyat ve tarih konularındadır. Fihristi basılmamıştır.
Pertev Paşa Kütüphanesi
Osmanlı dahiliye n â z ı n ve şâiri olan Pertev Paşa, H i c a z ' d a n A n a d o l u ' y a , oradan K ı r ı m ' a ve (31) M e ş h u r A d a m l a r A n s i k l o p e d i s i , i l i , 8 7 6 .
sonra da İstanbul'a hicret etmiş bir aileye m e n s u p olduğu için K ı r ı m l ı olarak tanınır.
1 2 0 0 H. ( 1 7 8 5 M.j'de büyük babası H a m d u l lah E f e n d i ' n i n D a n c a ' n ı n D e m i r c i l e r k ö y ü n d e k i çiftliğinde d o ğ d u . İstanbul'da Sıbyan mektebini bitirdikten sonra, M e h m e d A t a u l l a h E f e n d i ' d e n icazet aldı. 1 2 1 9 ( 1 8 0 4 ) ' d e Divan-ı H ü m a y u n nıus kalemine girdi. B i r sene sonra da divân kalemine nakletti. B u r a d a Kisedar A h m e t E f e n d i u r a f m d a n kendisine " P e r t e v " mahlâsı verildi; b u n dan sonra da hep bu ad ile a n ı l d ı .
Sadaret m e k t u b i odası, A m e d i odası ve D i -vân-ı H ü m a y u n ' d a çeşitli görevler a l d ı k t a n sonra, 1 2 4 2 Ş a b a n ( 1 8 2 7 Mart)'da Reisülküttab o l d u . 3 yıl kadar bu görevde kalan Pertev Paşa, 1 8 3 0 Nisan sonlarında azledildi.
B i r müddet sonra Meclis-i H a s s a ' y a m e m u r edildi. Mısır Valisi Mehmet A l i Paşa meselesinde gösterdiği hizmetten dolayı II. M a h m u d tarafın dan taltif ile Sadaret Kethüdalığı U m u r - ı M ü l k i y e N â z ı r l ı ğ m a getirildi ve " P a ş a " ünvanı verildi.
Padişah nazarında iyi bir mevkii olan Pertev Paşa, devlet siyasetine de tesir edecek derecede nüfuzlu bir vezirdi ve kendisine halk arasında "Tuğsuz P a d i ş a h " denilirdi.
F a k a t Pertev Paşa, bu d u r u m u n u kıskanan muarızlarının gayretleri s o n u n d a 11 C e m â z i y e l ; âhir 1 2 5 3 ( 1 2 Eylül 1 8 3 7 ) ' d e azil ile E d i r n e ' d e İ k â m e t e m e m u r edildi. Hasmının yerini alan A k i f Paşa m a b e y n e arizalar t a k d i m ederek b o ğ durulması h a k k ı n d a bir emrin çıkmasını temin etti ( Ş a b a n 1 2 5 3 - K a s ı m 1 8 3 7 ) ve E d i r n e Valisi E m i n Paşa'nın konağına davet edilerek b o ğ d u r u l d u . Pertev Paşa'nın mübtelâ olduğu hastalığının nüksetmesi sonucu fiicceten öldüğü T a k v i m - i V e k â y i ' d e ilân edildi.
Cenazesi m e r a s i m ile kaldırılarak E d i r n e ' d e S e y y i d Celâleddin türbesinin yanında defnedildi.
İyi bir devlet adamı olan Pertev Paşa, şair olarak da devrinin Sultanü'ş-Şuarası kabul e-d i l m i ş t i r . D i v a n ı , ölümüne-den 3 yıl sonra 1296 ( 1 8 4 0 ) ' d a hem B u l a k ' d a , hem de İstanbul'da basılmıştır.
Pertev Paşa, mürşidi A l i Behçet E f e n d i ' n i n medfun b u l u n d u ğ u ve III. Selim tarafından inşa ettirilmiş olan Üsküdar'daki S e l i m i y e Zaviyesinin etrafına derviş hücreleri, y e m e k h â n e , kütüphane y a p t ı r m ı ş t ı r . B u d e r g â h , II. M a h m u d ' u n d a k a t ı l dığı bir merasim s o n u n d a , 13 Şaban 1251 (4 A r a lık 1 8 3 5 ) ' d e a ç ı l m ı ş t ı r ( 3 2 ) .
1221 H. ( 1 8 0 6 M.) yılında, S e l i m i y e T e k k e sinde tesis edilen Pertev Paşa Kütüphanesi, A l i E m i r i E f e n d i t a r a f ı n d a n kurulan ve 17 Nisan 1916 tarihinde halkın hizmetine açılan Millet Kütüpha-nesi'ne nakledilmiş ve d a h a sonra da bu kütüpha
nenin V I I . Milli E ğ i t i m Şurası kararları gereğince İstanbul İl Halk Kütüphanesi haline getirilmesiyle, kütüphanenin k u r u c u s u A l i E m i r i E f e n d i ve bina sını yaptıran F e y z u l l a h E f e n d i kolleksiyonları dışındaki diğer kolleksiyonlarla (Reşid E f e n d i , C a r u l l a h , H e k i m o ğ l u Ali Paşa) birlikte Süleyma-n i y e KütüphaSüleyma-nesi'Süleyma-ne taşıSüleyma-nmıştır.
7 1 2 kitabı b u l u n a n bu kolleksiyon d a Süley-m a n i y e Kütüphanesi'ndeki diğer k o l l e k s i y o n l a r gibi ayrı bir bölüm olarak s a k l a n m a k t a ve o k u y u cuların istifadesine sunulmaktadır.
Pertev Paşa Kütüphanesi'ndeki kitapların ba sılmış bir fihristi v a r d ı r o s ) .
K i t a p l a r d a k i vakıf mühürü 1251 tarihlidir. Pertev Paşa'nın kitaplarındaki mühürü
V a k f - ı
Kütübhane-i h â n k â h - ı S e l i m i y e 1 2 5 1 / 1 8 3 6 - 7
Ş E M S İ P A Ş A H A L K K Ü T Ü P H A N E S İ
Şemsi Paşa Halk Kütüphanesi, Üsküdar'ın Şemsipaşa semtinde, sahilde T e k e l ' e ait büyük tü tün d e p o l a n y a n ı n d a k i Şemsi Paşa Külliyesi'nin medrese k ı s m ı n d a , İstanbul fethinin 5 0 0 . yıldönü m ü n d e , 2 9 Mayıs 1 9 5 3 tarihinde halkın hizmetine a ç ı l m ı ş t ı r .
B u kütüphanedeki kitapların Şemsi Paşa ile bir ilgisi y o k t u r . Kütüphane, b u l u n d u ğ u binayı yaptıranın adına nisbetle bu ismi t a ş ı m a k t a d ı r . Üsküdar Hacı S e l i m A ğ a Kütüphanesi'nden nakle dilen 5 0 0 0 ' e y a k ı n y e n i harfli eser bu kütüphane k o l l e k s i y o n u n u n nüvesini teşkil e t m i ş t i r . Bugün ise kitap m i k t a r ı 2 0 . 0 0 0 ' i aşmıştır.
Şemsi A h m e t Paşa tarafından yaptırılan bu külliye,^ büyük Mimar Sinan'ın eseridir. C a m i ile medreseden m e y d a n a gelen külliye, 9 8 8 (1580,-8 1 ) yılında inşa e d i l m i ş t i r . K u ş k o n m a z camii ve medresesi olarak ta tanınan bu tarihî eser, bir süre boş kalıp harap hale gelmişti. 1 9 4 0 yılında V a k ı f l a r İdaresi tarafından camiin o n a r ı m ı sırasın da medresede de bazı ufak onarımlar yapılmışsa d a , esaslı olarak ele alınışı, kütüphane olarak k u l lanılmak üzere Milli E ğ i t i m Bakanlığı'na tahsisi ( 2 . V I I . 1 9 4 7 ) ' n d e n sonra o l m u ş t u r .
(32) i s l â m A n s i k l o p e d i s i , Şerafeddin T u r a n (Pertev Paşa Maddesi).
(33) Defter-i KUtübhane-i S e l i m i y e Dersaadet, İ s t a n b u l , 1 3 1 1 . 74<I)1 s.
Diğer k a y n a k l a r : Sicill-i O s m â n i , I, 3 8 ; Osmanlı Müellif leri, 11, 1 1 4 ; M e ş h u r A d a m l a r , I V , 1 2 5 3 ; T ü r k M e ş h u r l a r ı , 3 0 9 .