• Sonuç bulunamadı

Ara'nın "Eski İstanbul Anıları"

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ara'nın "Eski İstanbul Anıları""

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

________ _

Ara’nın

“Eski İstanbul

Anıları”...

B

ir kadını sadece el sıkışmakla ne kadar tanıyabilirseniz, bir ressamı da sadece bir kaç tab­ losuna bakmakla o kadar tanıyabilir­ siniz.

O nedenle de büyük ressamların dünyanın çeşitli müzeleriyle koleksi­ yonlarına dağılmış tüm yapıtlarını, bazen bir araya getirerek öyle sergi­ lerler bir kaç aylığına...

Titien’i,

yahut

Monet’yi,

yahut

Dali’yi

bir ömürlük uğraşlarının tü­

müyle birden gördüğünüz zam an; pek de yabancısı olmadığınız çeşme­ leri, doldurdukları tüm havuzlarla bir­ likte seyretmeye kalkmanın afallama­ sına uğrarsınız...

O anıtsallıktaki sanatçılardan hiç bi­ ri, bir genç kızın ilk ağda denemesin­ deki hafif tüylerin hacim dışılığında değildir.

Yeryüzüyle gökyüzünün karmasın­ dan oluşmuş gibi yoğun, yüklü ve görkemlidirler.

* * *

F

otoğraf sanatçıları, sanat tarihi­ nin kubbe taşına bağdaş kur­ muş klasik ressamlara oranla daha mütevazi, daha harcı alem, da­ ha cürümsüzmüş gibi görünürler...

İçinde bir hayli de peşin hüküm bulunan böyle bir yaklaşıma neden tutsak olmalı ki?

Fotoğrafta saniyenin binde birini dondurma mucizesi var.

Ressamın dehası, saatin yelkova­ nıyla girilmiş böyle bir yarışın ipini göğüsleyemez. /

Öyleyse fotoğraf, başka bir sanat dalıyla niteliği ve işlevi eşitlenemeye- cek türden kendine özgü ayn bir uğ­ raştır.

Yani ayn bir sanattır.

* * *

A

ra Güler’in,

göz ve gönül do­

yuran okkalı bir fotoğraf albü­ mü yayınlandı. Adı,

“Eski İs­

tanbul Anıları”

İstanbul’un çeşitli dönemlerinden zamana armağan edilmiş “siyah-be- yaz” enstantanelerle kompozisyon­ lar...

Eski

Galata

köprüsünün vapurla­ rı, üstüne kar yağan

Beyoğlu

tram- vaylan, yük taşıyan at arabalan, ya­ nsı erimiş ahşap konaklar, dok işçile­ ri, kimbilir kaç yüz yıllık mezar taşlan arasın d a um ut aray an başö rtü lü genç kadınlar, sabahçı kahvelerinde uyumayanlar...

Kaybolmuşu yeniden görüverme­ nin yitik meltemleriyle sade içimi de­ ğil, galiba birkaç kez de burnumu çe­

kip, elimin kıyısıyla şöyle bir ihtar sil­ mesi yaptım dudağımın üstüne...

* * *

irmi üç yıl önce mi, yirmi beş yıl önce mi?..

Şimdi tam kestiremiyorum.

“Al İşte İstanbuF’u Akşam’a

ya­

zarken birlikte çalışmıştık

Ara

Gü-ler’le...

Günü gününe hazırladığımız uzun bir röpürtajdı..

Sab ah erkenden yola koyuluyor; İstanbul kazan, biz k ep çe oyunu oynuyorduk.

Öğleden sonra ise gazetede oturu- or, sekiz küçük fıkra, bir. köşe.yazısı, ir de silme sayfa

“Al İşte

İstan-bul”u

yazıyordum.

Ara da, özellikle foto-röporterlerde rastlanmayan bir titizlikle çektiği fo­ toğrafları yetiştiriyordu...

Sonradan o yazı dizisi kitap olarak bilmiyorum kaç baskı yaptı. Dört, ya­ hut beş...

Ama hiç bir baskı, Ara’nın çalış­ m alarıyla birlikte y ayınlanam ad ı. Lüks klişe masrafı pahalı gelmişti e- ditörlere...

* * *

A

ra Güler,

yaklaşık çeyrek yüz­

yıl önceki o ortak çalışmalar­ dan arta kalmış İstanbul gö­ rüntülerini de yeniden değerlendir­ miş albümünde...

Biraz da ona duygulandım galiba... Aradan geçen onca yıl içinde neler neler olmadı ki?...

Hapisler, işsizlikler, yeni kitaplar, binlerce yazı, doğan torunlar, büyü­ yen torunlar, kaybolu veren Keri- m e’cik ve adımlarını hiç aksatm a­ dan gözlerimin içine baka baka yak­ laşan yalnızlıklar...

4 0 ’lı yaşların

İstanbul’u

artık sa­ dece gazete koleksiyonlarıyla, tüken­ miş bir kitapta ve

Ara Güler’in

son albümünde...

* * *

A

ra bir ömür, makinesinin vi- zöründen baktı dünyaya. 0 - nun için de herkesin görebil­ diğinden çok d aha şaşırtıcı, k o ca­ man, -hem güzellikleri, hem de çir­ kinlikleriyle- zengin, alabildiğine deği­ şik şeyler gördü o dünyada...

Üstelik dönüp duran o dünyayı, deklanşörüne bastığı an durdurarak.

“Eski İstanbul Anıları”na

b a ­

karken dalga dalga hissediyorsunuz bunu ve

“kaybolmuş zamanın”

kaybolmamış görüntülerine yürekten bir selam sarkıtıyorsunuz.

Referanslar

Benzer Belgeler

Oysa başka romanla­ rında aynı şey, bu kadar radikal biçimde söz konusu değil.. - Kimseye anlatamadım

Zaman geçtikçe ve başka tür feminizmleri keşfettikçe Duygu Asena ile feminizme yaklaşımım örtüşmemeye başladıysa da hep onun kadınların bugün

[r]

de T L ’ nin d ola r sis te ­ minden ayrılarak IM F1 in oluşturduğu SDR (Special Drawing Rights-ö z e l Çek­ me Hakkı) grubuna katıl­ ması ekonomik yönde

¡den Mahmut oğlu Abdullah İlter ve beş hissede iki hissesi Mahmut oğlu Abdullah ve Ali oğlu Mehmet ve Abdi oğlu İsmail ve Mehmet Ali oğlu İsmail ve Halil

Bizim Balkan harbinde îşkodra’nın oynadığı rol ve gördüğü günlere de bir cilt tahsis eden ve bn defa Çin ve İspanya harplerine dair eserler vermiş

16 yaşında iken cezaevine giren İbrahim Balaban, sorgu hâkiminin, ya 16 bin lira ya da 3 yıl hapis yatarak cezasını çekeceğini söylemesi üzerine, “ İş Bankası’nın

İçtimaî Türk delegesi olan Hariciye Murahhası Nusret Beyin açtığı celsede detaylara ait bazı maddelerde kısa müzakereler yapıldıktan sonra anlaşma