Değerli Veliler,
İlkokula Değil Anaokuluna!
• 5 yaş uygulaması 1983-1985 yıllarında ülkemizde denenmiş ve olumsuz sonuçlarından dolayı vazgeçilmiştir, • Çocuklarımızın öğrenme sürecinde önemli olan mantıklı düşünme, yorumlayabilme ve bir işi başından sonuna kadar bitirebilmesi 6 yaştan sonra başlar, • 5 yaşındaki çocuklar zihinsel, fiziksel, sosyal ve psikolojik olarak ilkokula hazır değildir, • 5 yaşındaki çocukların dikkatlerini 40 dakikalık derse vermeleri mümkün değildir. Bu durum dikkat dağınıklığı, dinleme bozukluğu olarak adlandırılıp, sanki çocuğumuzun kabahatiymiş gibi gösterilecektir, • Aralarında 1,5-2 yaş farkı olan çocuklarımız aynı sınıflarda eğitim görecektir,
• Yaş farkı nedeniyle büyükler, küçüklere göre daha başarılı olabilir. Bu nedenle 5 yaşındaki çocuklarımızda okula gitmek istememe gibi sorunlar baş gösterecektir, • Sıralar, tuvaletler, merdivenler küçük çocuklar için hem güvensiz hem de muhtemel
tehlikeler içermektedir,
• Engelli çocuklarımız ise 4+4+4’ün yarattığı kaos ve karmaşadan daha fazla olumsuz etkilenecektir.
Okulöncesi eğitim çocuğun beyin kapasitesini geliştirir. Çocuğun duygusal, zihinsel ve dil gelişimine önemli katkı sağlar. Bu durum ileriki eğitim yaşamında başarılı olmasına yardımcı olur. Bu nedenle okulöncesi eğitim parasız ve nitelikli olarak çocuklarımıza sunulmalıdır. Unutmayın ki bizler de veliyiz. Bizler 60-72 aylık çocuklarımızı anaokuluna gönderiyoruz.
Sizler De
ÇOCUĞUNUZ İÇİN,
Bilimsel Gerekçeler Doğrultusunda
5 Yaşındaki Çocuğunuzu
İlkokula Değil, Anaokuluna
Gönderin!
60-72 aylık çocuğun
dinleme süresini biliyor mu?
acaba
BAKAN DİNÇE
R
Sevgili Veliler,
Okulumuzun Değiştirilmesine Çocuklarımızın Geleceğiyle
Oynanmasına İzin Vermeyelim!
• Çocuklarımız, 4+4+4 düzenlemesi ile evimize en yakın okula değil, en az 3-5 km uzaklıktaki okullara gidecek, • Uzak okullara gönderilen çocuklarımızın velileri ek yük olarak servis/beslenme ücreti ödeyecek, • Okuluna yürüyüş mesafesi artan çocuklarımızın can güvenliği tehlikede olacak, • 30’ar kişilik sınıflarda okuması gereken çocuklarımız 70-80 kişilik sınıflarda
okumak zorunda kalacak, • Öğrencilerimiz bir yıl önceki öğretmenlerini sınıflarında bulamayacak, • Çocuklarımız okul ve arkadaş ortamlarından koparılarak başka okullara sürgün edilecek, • Sürgün edilen çocuklarımız yeni okulda uyum sürecinde zorlanacak. Bu durum başarı düzeyini olumsuz etkileyecek, • 1. sınıf öğrencileri, ders program ve kitapları olmadan okula başlayacak, • Kalabalıklaşan okullarda sabahçı-öğlenci sistemi sonucu okulların ortak
kullanım alanları sağlıklı koşullarda olmayacak,
• Temizlik, personel, güvenlik, kırtasiye, araç-gereç, donatım malzemelerinin ücretleri veliden tahsil edilecek,
Hep Birlikte Karşı Durursak Çocuklarımıza ve Onların
Geleceğine Sahip Çıkabiliriz!
Çocuklarımızın Geleceği
ve
Eşit, Parasız, Bilimsel, Demokratik, Anadilinde Eğitim İçin,
15 EYlül 2012 CUmArtESİ GüNü ANKArA’DA
BUlUşAlım.
EĞİTİM SEN
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası
Eğitim Sen Bülteni Ekidir