• Sonuç bulunamadı

Başlık: Arupa BirliOi Hukukunda Üye Devleııerin Bireylere Karşı Tazminat SorumluluOu ve Bu Konudaki Uygulamalar,Yazar(lar):TEZCAN, ErcümentCilt: 54 Sayı: 1 DOI: 10.1501/SBFder_0000001930 Yayın Tarihi: 1999 PDF

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: Arupa BirliOi Hukukunda Üye Devleııerin Bireylere Karşı Tazminat SorumluluOu ve Bu Konudaki Uygulamalar,Yazar(lar):TEZCAN, ErcümentCilt: 54 Sayı: 1 DOI: 10.1501/SBFder_0000001930 Yayın Tarihi: 1999 PDF"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

,.

Kitap incelemesi

Tezcan Ercüment (1998).

Arupa BirliOi Hukukunda Üye Devleııerin Bireylere Karşı Tazminat

SorumluluOu ve Bu Konudaki Uygulamalar, (Istanbul, Galatasaray Üniversitesi Yayınları)

Avrupa Birliği (AB) Türkiye'de üzerinde en fazla yayın yapılan konulardan birisidir. Ancak bu yayınların büyük bir kısmı Türkiye'nin AB'ye tam üyeliği ve uyum sağlaması üzerinde yoğunlaşmaktadır. Üye devletlerin Topluluk hukukuna göre bireylere karşı tazminat sorumluluğunu ele alan bu kitap hem bu konuların dışına çıkmakta hem de ele aldığı konuyu, ilgili Topluluk Adalet Divanı (TA D) ve ulusal yargı organı kararlarını da inceleyerek ortaya koyan kapsamlı bir hukuksal araştım1a ürünü olarak karşımıza çıkmaktadır.

Yazar Ercüment Tezcan'ın Sunuş'unda belirttiği gibi, iç hukukta bireysel hakların korunmsını sağlayan bir araç olan idarenin sorumluluğu ilkesi, bu kitapta Topluluk hukuku bağlamında tartışılmaktadır. Kitap iki ana bölüme ayrılmaktadır. Birinci bölümde, öncelikle Topluluk hukukunda tazminata temel oluşturabilecek sorumluluk ilkesinin nasıloluşturulduğu ele alınmaktadır. Kurucu antlaşmalarda, bireylere haklarının ihlali durumunda yargıya başvurma hakkını açıkça tanıyan bir hüküm yoktur. Topluluk hukukunun bu yönü büyük ölçüde içtihat kökenlidir. Üye devlet ihlallerinin Topluluk hukuku bakımından bir başka önemli özelliği, bu konuda gelen her davanın aynı zamanda Topluluk hukukunun önceliği ilkesini de ilgilendim1esidir.

Bu çerçevede, ilk önce T AD'ın ve diğer Topluluk organlarının 169. maddeye dayanarak nasıl bir sorumluluk anlayışı geliştirdiği ele alınmaktadır. 169. madde, bir üye devletin Topluluk hukukundan doğan yükümlülüklerini ihmal etmesi durumunda harekete geçirilecek mekanizmayı düzenleyen maddedir. Daha sorıra, AET Antlaşması'nın 177. maddesinin nasıl sorumluluk ilkesinin oluşturulmasına temel oluşturduğu incelenmektedir. 177. madde aslında ulusal yargı organlarının Topluluk hukukunu uygularken güçlükle karşılaşmaları durumunda TAD'dan görüş almalarını sağlayan maddedir ancak kısa zamanda bireysel hakların korunması amacıyla kullanılmaya başlanmışhr. Bireyler Topluluk hukukunun ihlal edilmesi durumunda T AD önünde iptal davası açamazlar ancak TAD 177. maddeyle getirilen önkarar mekanizmasını bu olanaksızlığı aşacak şekilde kullanmıştır.

Yazar, Topluluk hukukunda sorumluluk ilkesinin 169. ve 177. maddeler çerçevesinde nasılortaya çıktığını ve uygulandığını ortaya koyduktan sorıra, bu ilkenin uygulanmasında ulusal yargı organlarının sahip olduğu özerkliğe yer

(2)

176 •

Ankara Üniversitesi SBF Dergisi. 54-'

vermektedir.

Ulusal yargı organları bireylere verilecek tazminat miktarlarını

saptarken

kendi ulusal usul hukuku

kurallarını

uygular. Ancak Topluluk

hukukundan

ve ulusal hukuktan

kaynaklanan

aynı türden

davalara

eşit

muamele

yapılmalıdır

ve

Topluluk

hukukundan

kaynaklanan

hakların

kullanılması imkansız hale getirilmemelidir.

Kitabın

ikinci

bölümünde

Topluluk

hukukunda

bu

şekilde

belirlenen

sorumluluk ilkesinin ulusal düzenlerde uygulanmasında

karşılaşılan zorluklar

üç devlet bakımından

tek tek ele alınmaktadır: İngiltere, Belçika ve Fransa

Kurucu

antlaşmalar

son

değişikliklere

rağmen

Topluluk

hukukundan

kaynaklanan

yükümlülüklerini

yerine

getirmeyen

devletlerin

tazminat

ödemesine karar verme yetkisini TAD'a tanımamaktadır. Dolayısıyla bu sorun

ulusal düzenlemelerle aşılmak zorundadır. Her üç devlette de farklı nedenlerle

sorunlar yaşanmış ve sonuçta bir çözüme ulaşılmıştır. Yazar bu üç devletin

hukuk

sistemleri

ile Topluluk

hukuku

arasındaki

uyumsuzluktan

doğan

sorunları, ilgili davaları da ele alarak incelemektedir.

Yrd. Doç. Dr. Ercüment Tezcan üye devletlerin Topluluk hukukundan

doğan

sorumlulukları

konusunu çok uzun olmayan bu kitap çerçevesinde doyurucu

bir şekilde ele almakta ve Topluluk hukukunun çok fazla bilinmeyen bu yönünü

ilgili davaları da inceleyerek okuyucuya sunmaktadır. Kitabın sonunda ayrıntılı

bir de Fransızca kaynakça bulunmaktadır.

Ayrıca kitapta adı geçen TAD ve

ulusal yargı kararlarının dizini de kitabın sonunda bulunabilir.

Referanslar

Benzer Belgeler

Yeri geldiğinde ayrıntıları ile inceleyeceğimiz bu değişikliklerden ilki çocukla arasında evlenme yasağı olan bir kişi arasında gerçekleşen cinsel ilişkinin suç

Türk hukuk sisteminde gerek anayasal bağlamda gerekse de AİHS çerçevesinde koruma altına alınmış olan ayrıca Türkiye’nin taraf olduğu

geniş bilgi için bkz. Anayasada teminat altına alınan haklar hakkında bkz. 87 Zevkliler/Acabey/Gökyayla, Medeni Hukuk, 6.. yazılanlar kural olarak bu alana

(durum), bertaraf edilmiş görünüyor: Kendi arsası üzerinde başka­ sının malzemesi ile inşaat yapan kimseyi, bunu kendi emeği veya kendi işçileriyle yapmasına yahut

2 — İkinci delile gelince : Kabahat suçlarının sadece 5 - 1 0 gün­ lük hapis cezasını istilzam ettiği yani, milletvekillerinin 5 - 1 0 gün sonra parlamentoya

işsizliğe yer verilmemiştir. Klâsik faraziyeler bizim ilerde tayin ve tarif edeceği­ miz bir üçüncü nev'i «gayrı iradî» işsizlik imkânını kabul etmemektedir.

Daha sonra bu düşüncenin 150-200 yıllık bir süreç boyunca İbranice ve Latince'ye çevrilmesiyle, Batının bilim muhitlerinde İslam düşüncesi merkezli problemlerden

Nitekim Rabi'in Musned'indeki rivayetler, Ebu Ubeyde'nin başka hocalanndan naklettiği bazı rivayetlerin yanısıra, daha çok hocası Cabir'den rivayet ettiği hadislerden