Y a İm cm
G a fı.
/ V(3m
____
(¿M . w
_____
m nadolnda Türk mlllcfl İstiklâl
^ Savajını yaparken İstanbul ' a bazı kimseler o mukaddes gaye nin tahakkukuna imkân olmadığını söylüyorlar ve yazıyorlardı; bunlar dan bazıları İngilizlerin merhamet lerine, bazıları Fransızların insafla rına, bazıları ise İtalyanların neza ketlerine sığınmak suretile gûya milleti kurtarmak istiyorlardı; hal buki ne İngilizlerde merhamet, ne Fransızlarda insaf, ne de İtalyan- larda nezaket vardı. Dördüncü grup taldler Amerikan himayesini tercih ediyorlar ve bu himayenin Türk milleti için yeni bir hayat yarata cağını sanıyorlardı.
Mustafa Kemal Paşanın başkan lık ettiği millî hareket parlak bir zaferle neticelendi ve Türk milletinin ancak kendi imanına ve cesaretino güvenebileceği bir defa daha sabit oldu.
Yeııi devir açıldıktan sonra mil lete giivenemiyenlerden bir çokları nın ön saflara geçtiklerini, bir millî kahraman veya millî miirşid kesil diklerini gördük.
Yabancı devletler silâhla kurtar dığımız millî hürriyetimizi, kültür, İktisat, yardım, hattâ kendi dinle rini yaymak suretile elimizden al mayı hiç bir zaman İhmal etmemiş terdir ve bn vasıtalarla biz] içimiz den yıkma hareketleri asla sona er- miyecektir; bu manevî savaş ¿ha nındaki savunma silâhlarımız, jpilli ruhu kuvvetlendirmek, Türklüğün on iki asırdanberl Istinad noktası olan gerçek Müslümanlığı geliştir mektir. Yazık ki millet hizmetinde çalışmaları lâzımgelen bazı kalem rahipleri davayı mugalatalarla çürüt mek gafletini gösteriyorlar. Cumhu riyet başmuharriri Bay Nadir Nadi- nin bir kaç gün evvelki makalesi nin bîr mugalata şaheseri olduğunu ($0 yazdım; bugün de Vatan baş muharriri Bay Ahmet Emin Yal- Uian’ın evvelki giin çıkan «Ne de rnek istiyor?» başlıklı makalesi ü- zerlnde durmak ihtiyacını hisset - tim.
Bir arkadaşıma bn gafı anlattığım zaman benimle aynı fikirde olmadı ğını söyledi ve dedi ki:
— Ahmet Emin Yalman sizin makaleyi okumuştur ve buna rağ men, bile bile, Nadir Nadinin itham lannı tekrarlamıştır; çünkü gerçek İslâm dinini, halis ve riyasız djn- dartan tezyif edemez!
Ben arkadaşımın fikrinde deği lim; çünkü aynı başmuharririn «Al laha hamdederim!» başlıklı bir ma kalesini de okumuştum.
Ahmet Emin Yalman bahis ko nusu başmakalemiz münaseb'etilc iritya Moskovanm ekmeğine yağ^sfir düğümüz iddiasını da ilâve edtjmv Buna daha çok hayret ettim, çiipkü bir kaç sene evvel Moskof uşağı Nâzım Hikmeti heyecanla ve hara retle müdafaaya kalkışan kendisiy* di, yanıldığını isbat eden tek gaze te de gazetepıizdi.
Ahmet Emin Yalman tenkid ede ceği makalelerin asıilannı okumağa alışmadıkça ve başkalarının riva yetlerine göre hüküm vermeğe de vam ettikçe böyle gaflar yapmaklbm kıırfulanuyacakfır.
Yalmanın makaleleri kcçibofSu- zuna benziyor: Bir dirhem bal için bîr çeki odıın çiğnetiyor.
Ona tavsiyem şudur: Makalelerin hacmini yarıya indirsin ve tasarruf ettiği vakti okumağa ayırsın!
Kadircan KAFI.t
\ / V
r*
Ahmet Emin Yalman otuz dört senelik gazeteci olmasına rağmen, gazetemize dil uzatırken Bay Nadir Nadinin mugalatalarına kendi
li kaptırmıştır; makalemiz de üfürükçülük, muskacılık gibi hu rafelerden asla bahsedilmediği, sa dece manevî kuvvetin lüzumu üze rinde durulduğu halde Nadir Nadi nin yersiz ve oydurma ithamlarını tekrarlamıştır. Bir muharrir. Bela Wr başmuharrir, bir makale hak kında fildr yürütürken her şeyden «krel o makaleyi okumalı, başkala rd ın rivayetlerine ehemmiyet ver memelidir; kendisini büyük gazeteci telâkki eden Ahmet Emin Yalmanın hu kadar basit bir ihtiyat tedbirini ihmal etmesine şaşmamak mümkün değildir.
Taha Toros Arşivi