[Takvim yaprağında yer alan Bestekar Mehmet Baha Pars'a ait bilgiler] 

1 0 0 0 t i : — : r m o c » ---î >'

1389 Hicrî

MUHARREM

26

Günün

uzaması

3 dakika

1385 Rumî

MART

31

Yıl: 1969,

A y: 4,

Gün: 103,

Kasım: 157 >

N İ S A N

5

12

15

18

20

3

10

5

9

12

12

00

8

56

Günün devamı: 13 S. 23 D. 1— Gecenin devamı: 10 S. 37 D.

P A Z A R

Hayatın güçlüklerini yenebilmek ve yaşayabilmek

İçin İnsanın bir miktar tevekküle dayanması lâzımdır.

S chopenhauer i»¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ » » » * » ¥ * * * * » * ¥ ¥ ¥ jHHHMHHMHMMMfS

Büyük Saatli Maarif Takvimi

/"""... ... s Keten gömlek dizdedir, — Çitte benler yüzdedir, Cennetten burl çıksa, — Gene gözüm sîzdedir. Temek listesi: 103 —■ Kızartma et, pilav, kadayıf.

103 — TENCERELERİN SAYISI KARARI Sinemanın üç ahbap çavuştan adiyle meşhur olan M a n biraderleri orta yaşlılar hatırlarlar. İşte bunlardan Harpo, dört çocuğu evlât edinmişti. İlk çocuk, k an - kocanın ha­ yatına öyle bir neşe ve saadet getirmişti İd, sonradan kendisine kaç çocuk evlât edinmek istediği sorulunca Har­ po, şu cevabı verdi:

■— Evimin ön cephesindeki pencerelerin Bayisi kadar. Her gün işime gitmek için evden çıktığım zaman, her pen­ cereden bir çocuk başının bana “güle güle” diye el sallama­ sını istiyorum.

BESTEKAR MEHMET BAHA PARS

1877’de Bursa’da doğmuştur. Bursa idadisi ve Fransız okulu mezunudur. Bir taraftan öğretmenlik yapmış, bir ta­ raftan da musikiye çalışarak hem Batı müziğini, hem Türk musikisini öğrenmiştir. Tevfik Fikret’in bazı şiirlerini Batı tekniğiyle bestelemiştir. Türkiye'de “Alemi Musiki” adında ilk musiki mecmuasını çıkarmış, hüznaver makamını icat etmiştir. Güftesi kendinin (Börekçi Musa ve Gülsüm Ha­ nımın Cinleri) adlı bir operet de yazmıştır. Millî savaşta Burdur’da binlerce kişinin orduya katılmasına ön ayak ol­ muş, 1953’te Bursa’da ölmüştür. Bir hüzzam şarkısı:

Açıldı serteser güller Cihan pür bergibâr oldu Niçin şâd olmasın diller Yine evvel behâr oldu Safalar âşikâr oldu

TÜRK TARİHİNDEN İLGİNÇ OLAYLAR (Devam) Fakat hükümdarın hocası ünlü bilgin Hoca Sadettin Efendi:

— Ceddiniz cennetmekân Kanunî Sultan Süleyman Ha­ na imtisal eyleyiniz, padişahım. Devletin selâmeti harp mey­ danlarında bulunmanıza bağlıdır. Yeniçeri kullarınız sizi başlarında görmek isterler, diyerek sefere çıkarmaya bizzat zorladı ve bu işi başardı.

20 haziran 1596’da İstanbul’dan yola düşen ordu, mun­ tazam fasılalarla Budin’in kuzeyinde bulunan meşhur Eğri kalesine kadar geldi ve kaleyi fethe muvaffak oldu.

ler vardı. Zırhlı kıtalar, bal peteğinin hücrelerine benzeyen birtakım arazi içinde dağılmışlardı. Asıl katî hedefleri elde etmelerine imkân görünemiyordu. Savaşın ikinci ve önemli safhasında zırhlı birliklere çok ihtiyaç olacağı için Hitler, L ________________________________________________________ /

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi