• Sonuç bulunamadı

Başlık: KOYUN VE KEÇlDE CEREBROCORTICAL NECROSE (POLIOENCEPHALOMALACIE)Yazar(lar):URMAN, Hüseyin Kerim ;BERKİN, Şenay;MİLLİ, Ümit;GÜVENÇER, Yalçın;ALÇIĞIR, GünayCilt: 26 Sayı: 1.2 DOI: 10.1501/Vetfak_0000000870 Yayın Tarihi: 1979 PDF

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: KOYUN VE KEÇlDE CEREBROCORTICAL NECROSE (POLIOENCEPHALOMALACIE)Yazar(lar):URMAN, Hüseyin Kerim ;BERKİN, Şenay;MİLLİ, Ümit;GÜVENÇER, Yalçın;ALÇIĞIR, GünayCilt: 26 Sayı: 1.2 DOI: 10.1501/Vetfak_0000000870 Yayın Tarihi: 1979 PDF"

Copied!
22
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

A. (J. Veteriner Fakültesi Patolojik Anatomi Kürsüsü Prof Dr. Mahir Büyükpamukçu

A. (J. Veteriner Fakültesi İç Hastalıklar Kürsüsü Prof Dr. Yaşar Altan

KOYUN VE KEÇlDE CEREBROCORTICAL NECROSE

(POLIOENCEPHALOMALACIE) I. Işık ınikroskopik inceleme.

Hüseyin K. Urman* Şenay Berkin** Ümit Milli***

Yalçm Güvençer**** Günay Alçığır*****

Cerebrocortical necrosis in small runıinants

SUDlmary: This is the first report o" cerebrocortical necrosis (GGN) or polioencephalomalacia ohserı'ed in Turke}'. Two cases of GGN, one in a goat and one in a sheep were examined macro-ana microscopically. Gharacteristie lesions of GGN were present in hoth clinieally affeeted animals.

These animals ııere reeumbent when they were brouglzt to the clinic. Opis-talanus, swimming mavement of tlze legs, trismus and ,grinding were observed.

The goat was killed on tlze 3rd and the sheep on the 9tlz day af ter the onset of the neurological sigM.

Patlıologicallv tlzere was a wide range of severitv between the lwo cases. Cerebrallesions were ohserved macroscopically only i" the sheep which haa a more prolonged clinical course ıhan the goal. Tlze sheep slwwed remarkable bilalerallv symmetrical yellowish di,rcolored areas on the convexitv of the Izemi-ıpherei and cerebellum. Tlze brain WI1S edematous witlz fIatten g)'ri, lıowever was no

• Prof. Dr. A.Ü. Veteriner Fakültesi Patolojik Anatorni Kürsüsü .

•• Doç. Dr. A.Ü. Veteriner Fakültesi Patolojik Anatorni Kürsüsü .

••• Ass. Dr. A.Ü. Veteriner Fakültesi Patolojik Anatomi Kürsüsü .

•••• Ass. A.Ü. Veteriner Fakültesi İç Hastalıklar Kürsüsü .

(2)

60 H.K. Urman-Ş.Berkin-t\.~ıilli- Y.Cüvençer-C.Alçığır

displacement Of the cerebellum. Yr:llowish areas on the gyri as well as on the cut surface corresPending to these afftcted areas were .~asi!ydistirıguished.

The earliest lesions in the cortex were the edematous, foamv appearance of the neuropil with perineuronal and perivascular elear Jpaces; the edematous changes occurred predominantlv in the astrocvtic cvtoplasm. Neuronal necrosis starting from the mid-cortical laminae and extending to the upper laminae were observed. These neurOliS were shrunken, the cvtoplasms were markerllV acidophi-lic and the nuclei picnotic, indistincllv stained or totallv lost. Frequentlv, the total width of the gvri was necrotic with a spongv appearance. The bottom of the sulci usuallv escaped these necrotic changes. The edema of the cortex exten-ded to the adjacent white matter, gilJin,tt the area a pale washed-out (ibrillary appearance and contained a number ofaxonal spheroid.ı. Bilaterallv svmmetrical status spongiosis with neuronal necrosis were also observed in the inferior colliculi of the brain.

The brair, lesions in the s/zeep with a more prolonged elinical course were much more advanced and severe in comparison with the goat. The ceUular ele-ments of the grav matter, espeeiallv on the swollen top part of the gvri were com-pletely neerotic and alm?St all the neurons had disappeared. Proliferated capil-laries were brominent ir.. these areas with swollen endotheliel cells. Compound granular cells (gitter cell.r) were distributed all over the necrotic areaJ bul were most nıımerous in the malacic eleavages. Similar changes were present bilaterallv svmmetrical in the inferior colliculi of the brain.

Microscoıbic changes in the cerebellum consisted of spongv cq.anges and extensive pvcnosis and lvsis of the ,ç;ranular-celllaver associated with degeneration and minerali;;:aıion of Purkinje celll.

The urain of the sheep fixert in buffered mutml formalin showea vetlowiJh green colored areas of jlurescence when viewed under ultraviolet light. The brain of the goat did not show a1l)'fluorescence although early histological lesions were characteristics of CCN. This can be explained bv the absence of compound gra-nular ceUs at this stage rif iliness.

No obvious Üisions were founa in am organ but liver, whidı showed eent-rolobular large vacııolated fattv degeneration.

Thiamine requirments are known to be affected bv variou.\' dietarv factors. The sheep examzr,ea iı. this ease had bem clıanged to lıigh concentrate grain ra-tion; the ruminal pH was verı' low (pH 4.0) and acidosis was diagnosed in the clir.ic at the oeginning of illneJs. Acirlosis might halJecaused rumen conditions conductive to CCN deve/olnent in the sheep.

(3)

Koyun ve Keçide Cerebrocortica\ Nceros'e .. 61

Özet: Türkiye' de ilk keÇ. bir keçi ve koyur,da "Gerebrocortical necrose" (Polioencephalomatacie) olayı patolojik anatomik yöntemlerle ortaya konabilmiştir. Ankara'nın değişik bölgelerinden getirilen bu hayvanların yapılan nekropsilerinde, keçide hastalığın başlangıç ve koyunda ise ilerlemiş şekli olduğu lezvonların gelişimlerine dayanılarak değerlendirilmiştir.

Hastalıır yerden kalkamama, opi.ıthotonus, bacaklarda aralıklı klonik kon-vulsiYonlar, diş gıcırdatmaları ve trismus gibi klinik semptomlar göstermişlerair.

Keçide santral sinir sisteminde ue d.iğer organlarda makroskopik herhangi bir lezyona rastlanmamış olmakla beraber daha u<.unbir hastalık suresinden sor.ra nekropsisi vapılan koyunaa beyin hemiiferlerinde ve cerebellum' da simetrik bir dağılım gösteren sarım,ırak bölgeler dikkari çekmiştir. Histolojik incelemeler cereb-ral cortex'te Muropilde intra-ve periseltüler bir ödemle başlayan lezyonların (Status spongiosis) önce orta laminadaki neuron nekrozlarına ve daha ileri bir safhada tüm cortex derinliğinin nekrozu ile. devam ettiğini göstermiştir; keçide henuz ortaM çıkmamış olan gitter hilcreleri (lipohage), koyunda cerebrum, colliculu.s iiferior, eerebellum ve beyin zarlarında yaygın bir proliferasyon

şeklir.-deydi.

Koyunun karacigerinde şiddetli derecede sentrolohuler bir ya/!. dejeneras-yonu vardı.

Koyun beyninin yüzeyinde ve kesit yüzüfıde, cortex r,ekrozlarıaa tekabül eden ve gitter hücrelerini içeren bö~geler ultraı;iole ışığı aıtında autr!flutlressan~' göstermiştir.

Yapılan araştırmalar "Gerebrocortical necrose" un nedederi değişik ola-bilen bir tMamine yetersizliği hastalıgı olduğunu açıklamıştır. Bu incelememizde hastalığıtı çeşitli etiyoloJik cepheleri ve patogenezisi tartışılmıştır.

Giriş

Cerebrocortical necrose (CCN) veya diğer deyimiyle polioencep-halomalacie sığır, koyun ve keçilerin santral sinir sisteminin enfeksi. yöz olmayan bir hastalığıdır. Hastalık ilk kez japonya'dan44 bildi-rilmiş ve bunu Kuzey Amerika21, Avrupa35, 38, 41, ve Yeni Zelanda' danl? yapılan yayınlar izlemiştir.

Ruminantlarda cerebrocortical necrose, klinik olarak depression, inkoordinasyon, intermitan klonik konvulsiyonlar, opistotonus, körlük ve patolojik olarak da cerebro-cercbellar cortex'te ve collicu-lus'larda fokal nekrozlarla karakterize edilen bir hastalıktır. Hastalı-ğın sağıtılmasında multivitamin preparatlarının yararlı etkisi olduğu bildirilmesinden9 sonra CCN'un meydana gelmesinde thiamine

(4)

yeter-62 li. K.Urrnan-~.Beı'kiıı- t.~illi- Y.Giiwnçer-C.Alçığır

sizliğinin önemli bir rol oynadığ'ı ortaya çıkmıştırl8• Dokularında thİ-amine di.i7.eylcrİdüşük olan bu hastaların kanında saptanan pyruvate, lactate ve transketolase seyiye değişiklikleri şiddetli bir karbonhidrat metabolizma bozukluğuna işaret etmektedir; bunlar klasik thiami-ne yeter"izliklerinin de biokimyasal belirtilerindendirs, ll, 16,25.33,37. Oysa thiamine'in rumen mikrop florası tarafından sentezlenmesi nedeniyle erişkin evcil ruminan~ların rasyonlarında thiamine'e gerek-sinme duymadıkları sanılırdı27• Ancak, prenımen fonksiyon devre-sinde bulunan buzağı2 ve kuzular10 rasyonlarında thiamine'e gereksin-me gösterirler. Rumendeki thiamine sentezinin büyük bir olasılıkla protozoonlardan çok bakterilcr tarafından oluşturulduğu sanılmaktadır7•

CCN deneyselolarak buzağılarda25 ve koyunlarda30 bir thiamine antagonisti olan Amprnluim ve koyunlarda'6 thiaminase içerdiği bilinen cğrelti otunun yedirilmesiyle meydana getirilebilmiştir. Bu faktörler dı~ında) rumen ve barsaklarda ezel hakteriler tarafından oluşturulan yüksek aktivit<"li bir thiaminase'ın CCN'daki thiamine yetersizliğinin kaynağı olabileceği de ileri sürülmiiştürw.

Hastalığın yaygınlığı son yıllarda çoğalan yayınlardan anlaşıl-makta ancak etiyolojisi ve patogene"isi üzerinde sürdürülen tartış-malar deği}ik g5rilsler istikametinde gelişmektedir 3,8,17,19_21,2931,33,37,38,41.44

Cerebrocortical necrose Türkiye'de henüz yeni dikkati çekmeye başlamıştır. Bu incelemenin yazarlarından biri (H,K. U) hastalığa

1961 yılında A,B.D' de bir danada rastlamıştır4'. CCN'un Türkiye'de varlığı kürsümüze hasta olarak getirilen bir keçi ve koyunda patolojik anatomik yöntemlerle ilk kez ortaya konmuştur. Hastalığın etiyolojisi hakkında bilgimiz olmamakla beraber, CCN'un değişik klinik dev-relerinde bulunan hayvanların incelenebilmesi lezyonların gelişmesi hususunda bir fikir verebilmiştir.

Materyal ve Metot

Patolojik inceleme, değişik bölgelerden getirilen biri 9 aylık keçi, diğeri i yaşında bulunan koyun üzerinde yapılmıştır. Kısa klinik bir gözlemden sonra kesilerek öldürülen ke<;ive koyunun nekropsileri yapılmıştır. Beyin ve omuriliği ölümden hemen sonra yerlerinden çıkarılarak

%

iO tamponlu neutral formalin solusyonunda tesbit edilmiştir.

Keçi ve koyun beyinlerinin tdencephalon, thalamus, colliculus anterior ve posterior, cerebellum, Medulla oblongata ve cervical

(5)

Koyun ve Keçide Cerebrocortica\ Necro~e ..• 63

omuriliğinden alınan doku parçalarından hazırlanan kesitler, hema-toxylin-eosin ve myelin kılıfları için Woelcke boyama metoduna göre boyanmıştır.

Formalinde tesbit edildiKten sonra beyinden yapılan koronal kesitlerin 365 nın u1traviolet ışığı altında autofluorcssans verip ver-mediği araştırılmıştır.

Işık mikroskopide keçi beyninin cortex'inde lezyonların varlığı saptandıktan sonra bu bölgelerden alman doku parçaları elektron mikroskopik incelemeler için gereğince hazırlanmıştır. Koyun bey-.ninin sarımtırak lezyonlu bölgelerinden alınan cortex doku parçaları da bundan sonraki u1trastrukturel çalışmamızda değerlendirilmek üzere bilinen yöntemlerle hazırlanmıştır.

Sonuçlar

Olay 1 (keçi): Ankara'nın Dikmen yöresinden 9 aylık bir erkek keçi, İç Hastalıklar Kliniğine üç günden beri ayağa kalkamadığı şi-kayetiyle getirilmiştir: Yapılan klinik muayenede hastanın ayağa kal-kamadığı, özellikle ön bacaklarda sertlik ve internıitan klonik kon-vulsion, trismus ve diş gıcırdatmaları gibi oldukça karakteristik sinir-sel semptomlar gözlenmiştir. Beden ısısı normal sınırlar içinde olan hasta, herhangi bir sağıtmaya girişmeden nekropsisi yapılmak üzere sahibinden istenmiştir. Hastalığının 3. gününde kesilerek öldürülen keçinin nekropsisi sür'atle yapılmış, santral sinir sistemi

%

10 tampon-lu neutral formalin içerisinde tesbit edilmiştir.

Olay 2 (koyun): Ankara Veteriner Fakültesi Bakteriyoloji Kür-süsünde bir arada yaşayan 3 koyundan biri bakıcısı tarafından ayağa kalkamayacak şekilde yatmış durumda bulunmuş ve muayenesi için İç Hastalıkları Kliniğine götürülmüştür. Ayakta duramayan ve yat-tığı yerde bacaklarıyla pedal hareketleri yapan ve opistotonus gös-teren hastada ayrıca diş gıcırdatmaları da görülmüştür. Beden ısısının 38 Co, nabzın 110 ve solunumnn 40 s/d olduğu saptanmıştır. Aynı gün muayene edilen rumen sıvısının pH'ı 4.0 bulunmuş ve rumen florasmda herhangi bir hayatiyetin olmadığı görülmüştür. Hastada tedavi maksadı ile 2 ampul Bemİx ve Atrophine sulphate enjekte edil-dikten sonra ahırına geri gönderilmiş ve bir daha ayağa kalkamamıştır. İyileşme belirtisi göstermeyen koyun, 3 gün sonra nekropsisinin yapıl-ması için kürsümüze getirilmiştir. Kesilerek öldürülen koyunun nek-ropsisi sür'atle yapılmış ve santral sinir sistemi ile karaciğerden alınan doku parçaları

%

10 tamponlu neutral formalin içerisinde tesbit edilmiştir.

(6)

64 H.K. U rman-Ş.Berkin- tl.Milli-Y. Güvençer--G.A1çığır

ı

Nekropsi ve Histopatoloji Bulguları

Kefi: Santral sinir sistemi dahil, kadavrada dikkati çekecek hiç bir makroskopik lezyona rastlanmamıştır.

Mikroskopik olarak cerebrocortical ödem ve neuronal dejene-rasyonlarla ilgili değişiklikler, hemisferlerin konvex yüzlerinin gyrus'-larında ve coııiculus inferior'lerde gözlenmiştir. Gyrusların tepelerin-de tüm laminaları kapsayan neuronal nekroz ve ötepelerin-dematöz tepelerin- değişiklik-ler, sukus'lara doğru inildikte yalnız orta laminalarda görülmüştür; sukus'ların dip kıvrımları ise genellikle normal kalmıştır. Gyrus la-minalarındaki büyük ve küçük piramidal hücreler keskin köşeli olup, sitoplazmaları asidofilik, çekirdekleri piknotik veya tamamc"n si-linmiş ve perineuronal boşlukları vardı (Res. I). Büyümüş olan astrositlerin sitoplazmaları vakuoler görünümde idi. Spongiose görü-nümde olan bu bölgelerde hafif kapiIIar proliferasyonlar sezilmiştir. Gyrus'ların tepelerine doğru uzanan Subst. alba'da seyrekleşme, demyelination ve sayılan az olan axon şişkinlikleri (spheroid) göz-lenmiştir (Res. 7). Hastalığın bu devresinde makrofajlara (gitter hücreleri) rastlanmamıştır. CoIliculus superior'ların dorsal komi-sürlerine paralel her iki yanda spongiose bir görünüm vardı, Burada yerleşmiş Colliculus inferior çekirdeklerinde spongiose görünüm, neuron dejenerasyonları ve spheroid'ler gözlenmiştir.

Koy;ın: Kalvarium'un testerelenmesi sırasında fazlaca miktarda saydam ve renksiz bir Iikör serebrospinalis akmıştır. Yassılaşmış olan gyrus'lann üzerini örten zarlar hiperemik, cerebellum normal pozis-yonda ve görünümde idi. Beyin cortex'i üzerinde bilateral ve simetrik bir yayılışı anımsatan sarımtırak bölgeler dikkati çekmiştir; gyrus'-lara isabet eden bu bölgelerin kesit yüzleri solgun sarımtırak renkte, normal cortex kalınlığından daha geniş ve cortico-meduIlar sınır ayırt edilemez kadar silikti. Hemisferlerin bazisıcrinde herhangi bir değişikliğe rastlanmamıştır. Benzeri sarımtırak bölgeler cerebel-lum'un flocculus ve paraflocculus'lannda da gözlenmiştir.

Hematoxylin ve eosin ile boyanan preparatlarda şişkin görülen kortikaldeki nekrotik bölgeler daha açık renkte boyanmalarıyla nor-mal komşu bölgelerden çıplak gözle bile ayırt edilebilecek durum-daydı.

Genellikle gyrus'larda yerleşmiş olan ve su!cus'ların derin kıv-nmıarına kadar inmeyen nekroz alanları, oldukça keskin sınırlarla normal cortex'ten ayrılmışlardı. Eosin ile zayıf olarak boyanmış

(7)

spon-Koyun ve Keçide Ccrebrocortica\ Necrosc ..• 65

giose neuropil'deki kan damarları ve gitter hücreleri dışında hemen hemen tüm kortikal elementler silinmişlerdi (Res. 2, 3). Bölge içinde kalan bazı piramidal hücreler keskin kenarlı, asidofilik ve çekirdek-leri büzüşmüş veya silik hayaller biçimindeydi. Bu neuronların küçül-me si nedeniyle perineuronal boşluklar belirginleşmişti. Nekrotik cortex alanlarına dağılmış gittcr hücreleri, özellikle dokunun çatlak-lar gösterdiği bölgelerde ve beyin zarçatlak-ları altında yoğunlaşmışlardı (Res. 4). Lezyonlu kortikal bölgelere isabet eden Subs. alba seyrekleş-miş, ödematöz görünümde ve ötede beride asidofilik veya bazafilik şişkin axon'ları (spheroid) içermektcydi (Res. 8).

Colliculus superior'ların Str. griseum'larında (simetrik ve bila-teral) yarılmış doku boşlukları, aralarında birden çok çekirdek içeren gitter hücreleriyle dolmuştu (Res. 5, 6). Bu lezyonlar ventro-Iatera-le doğru gitter hücresi içermeyen spongiose bir görünüm almıştı.

Cerebellum'u örten zarlar fazla hiperemikti. Nucleus fastigii nemonlarında şişme, chromatolyse ve çekirdeklerinin kenara doğru itilmiş olduğu görülmüştür. Cerebellum'un nodulus, culmen, floccu-lus ve parafloccufloccu-lus bölgelerinin cortex katlarında (moleküler, gra-nüler katlar ve Purkinje hücreleri) spongiose görünüm ile hücrelerde dejeneratif değişiklikler vardı. Granüler katı oluşturan hücrelerde piknoz ile başlayan lezyonlar bu hücrelerin yer yer silinmelerine ne-den olmuş, yerlerini gitter hücreleri ve kapillar proliferasyonlar dol-durmuştu (Res. 9, ll). Bu lczyonlara tekabül eden folia'ların Subst. alba'larında sp'ongiose görünüm ve axon'larda Waller dejenerasyo-nu biçiminde değişiklikler gözlenmiştir (Res. 10). Nekroz alanları için-de veya bunlara yakın bulunan Purkinje hücreleriniçin-de asidofilik de-jenerasyon ve bazılarında ince granüllü distrofik mineralizasyonlar

meydana gelmişti (Res. 12, 13).

Cerebro-cerebellar cortical necrose bölgelerindeki kapillar da-mar proliferasyonları ile endotellerinin şişkinliği belirgin görünümdey-di. Cerebellum dışında, gitter hücreleri hiçbir zaman alba katına ka-dal' sızmamışlardı.

Koyunda karaciğer dışında, herhangi bir değişikliğe rastlanma-mıştır. Karaciğerde sentrolobuler bir yayılma gösteren büyük vakuollü bir yağ dejenerasyonu vardı.

Filtresiz u1tra-violet ışığı altında (365 nm) formalinde tesbit edil-miş koyun beyninin yüzeyinde ve kesit yüzlerinde, cortex nekrozla-rının bulunduğu bölgeler sarı yeşilimtırak autofluoressans vererek

(8)

66 H.K. Urman-Ş.llerkin-V.l\filli- Y.Güvençer-G,Alçığır

komşu normal doku bölgelerinden kesinlikle ayırt edilebilmiştir. Flu-oressans veren bu bölgelerin histolojik kesitlerinde bol sayıda gitter hücrelerine (lipophage) rastlanmıştır.

Keçi beyninde ise hiçbir autofluoressans görülmemiştir.

Tartışma

Cerebrocortical necrose veya diğer bir deyimle Polioencephalo-malacie denilen hastalık Türkiye'de ilk kez bir koyun vekeçide pa-tolojik anatomik olarak ortaya konmuştur. İzleyebildiğimiz kadarıy-la literatürde keçileı-le ilgili hastalık olaylarına rastlanmamıştır. Has-talık enfeksiyöz tabiatta değildir. Thiamine verilmekle hastalığın önlenebilmesi veya başlangıç devresinde sağıtılabilmesi etiyolojisin-de thaimine yetersizliğinin önemli bir roloynadığı görüşünü getir-miştir9,ls. Hastalıklı hayvanların, thiamine yetersizliğinin biokim-yasal delillerini de gösterdikleri 34ortaya konmuş ve thiamine analok-larının yüksek dozlarıyla buzağı ve koyunlarda hastalık deneysel olarak meydana getirilebilmiştir24,2s. Cerebrocortical necrose'un (C CN) doğal şartlar altında nasıl meydana geldiği üzerindeki araştırma-lar sürdürülmektedir. Doğada CCN'un meydana gelmesinde, thia-mine'in sürekıi parçalanması, sentezlenmesinin aksaması veya emil-mesinin engellenmesi gibi faktörlerin rol oynayabiIeceği ileri sürül-mektedir.

CCN genellikle yüksek konsantrasyonlu rasyonlarla beslenen hayvanlar arasında çıkmakta; oysa bu şartlar exogen thiamine'in de yüksek miktarlarda olmasını gerektirmektedir. Hastalığın başlangıcında thiamine verilmekle iyileşmenin sür'atli olması biokimyasal defektin reversible olduğunu kanıtlar; hücrelerde bir thiamine yetersizliği olmu~tur veya herhangi bir thiamine antimetaboliti thiamine'e bağlı reaksiyonları bloke etmi~tir4.

Edwin et aı.ı3 CCN'un nedeninin tniaminase anzimi olabileceğini ileri sürmüşler ve daha sonra CCN'lu hayvanların rumen sıvıla-rından bu anzimi izole etmişlerdirıs. Bu yönde sürdürülen araştırma-lar, hasta kuzu ve danaların rumen ve barsak içeriklerinde yüksek konsantrasyonlarda thiaminase bulundt ğunu ve bunun dışardan alınan veya sentezlenen tüm thiamine'i parçalayabilecek aktivitede olduğu gösterilmiştir3,lı,12,ı4,37~CeN'lu koyunların rumen sıvılarından ayrılan thiaminase'ın alınan veya sentezlcnen tüm thiamine'i parça-layabilecek durumda olduğunu, ancak rumendeki thiaminase kayna-ğının, ne hastalıklı hayvanlarm rumen sıvısından izole edilen B.

(9)

thia-Koyun ve Keçide Cerebrocortica\ l'iecrose ... 67

i

minolyticus'un ve ne de Cl. sporogenese'in olamayacağını kimyasal deneyler göstermiştir3• Lactic acid acidose'uyla birlikte mminal thiaminase'ın artabileceği ve taneli yemlerle beslenen sığırlarda CCN'un meydana gelişinin buna bağlanabileceği düşünülmüştür39• Thiaminase üreten mantarların varlığının bildirilmesine32 karşın,

hastalıklı hayvanların yedikleri küflü saman ve mmen içeriklerinden izole ettikleri mantarların hiçbirisinin thiaminase üretemediği sap-tanmıştır3,24. Bu sonuçlar, CCN'lu hayvanların mmen ve barsakların-da bulLInan yüksek thiaminase aktivitesinin kaynağımn henüz açıklık kazanmadığı nı göstermektedir.

Antithiamine faktörleri içeren bazı bitkilerin varlığı uzun bir süreden beri bilinmcktedir42• Örneğin eğrelti otu (Pteridium aquili-num) thiaminase i içerirl6• Rumen mikroflorasınm sentetik aktivitesi

nedeniyle koyun ve sığırda bir thiamine yetersizliğinin meydana gelebilmesi için yalnız rumende değil, abomasum ile ince barsaklar-daki mikroorganizmaların otolitik artıklarının sindirilmesiyle vita-minin emilmesini önleyebilmek için Thiaminase I'in yüksek bir dü-zeyde bulunması gerekir. Eğrelti otu kökleri bu şartları oluşturduğu gibi, deneyselolarak koyunlarda CCN'un histopatolojik lezyonları meydana getirilebilmiştir ve bu sonuçlar CCN'un mminantlarda bir "thiaminase hastalığı" olduğu görüşünü getirmiştir16• ülkemizin

ormanlık bölgelerinde eğrelti otunun bol miktarda yetiştiği bir gerçek-tir. Ancak hastalık olaylarımızda yemlerde eğrelti otunun bulunduğu hususunda hiçbir belirti yoktur. Bu gibi bölgelerde otlayan ruminant-larda (özellikle keçiler) sinirsel semptomlar gösterenlerin bulunup bulunmadığının araştırılması ilginç olabilir.

Patolojik anatomik olarak inceleme fırsatını bulduğumuz ilk CCN olaylar' keçide hastalığın başlangıcı ve koyunda ise ilerlemiş şekli olması nedeniyle lezyonların gelişimi üzerinde bir fikir verebil-miştir. Bu incelemeler hastalığın cerebrocortical ödem ile başladığı ve cerebrocortical necrose ile sonuçlandığı kanaatını vermiştir. As-lında her iki olayda da cerebellum ve colliculus'ların hastalığa iştirak etmiş olmaları nedeniyle "Polioencephalomalacie" teriminin kullanıl-ması daha kapsamlı bir hadiseyi ifade edeceği için tercih edilmelidir.

Keçide henüz çıplak gözle seçilemeyen beyin lezyonları koyun-da cortex'teki sarımtırak lekeleriyle göze çarpacak dereceye varmıştı. Ancak her iki olayda da, cerebral gyms'ların yassılaşmış ve sul-cus'larının daralmış olması hemisferlere ödematöz bir görünüm vermiştir. Her iki olayda, beyin dokusundan hazırlanan

(10)

hema-68 H.K. Unnan-Ş.Berkin - ü.MilIi- Y. Cüvençcr-C.Alçığır

toxylin ve cosin preparatlannda lezyonlann gyrus'larda yerleşmiş oldu-ğu görülmüş, bu bölgelerin soluk renkte boyanmalarıyla ve şişkinlik-Idiyle çıplak gözle bile kolayca seçilebilmelerine neden olmuştur. Soluk boyanmanın neuropil'in poröz görünümü ile ilgili olması olasıdır. Cereb-ral cortex'te, lezyonların bulunduğu bölgelerde astrositlerde hidropik şişme, perineuronal ve perivasküler boşlukların genişlemesi ve ne uro-pil'in spongiose bir görünüm alması hastalığın ilk patolojik belirtileridir. Bu zemin üzerinde gelişen neuronal necrose, laminar tabiattadır; üst ve orta laminalarda başladığı sezilen ve kendini büzüşmüş, asido-filik ve perineuranal boşluklarla belirten neuron dejenerasyonlarımn, zamanla tüm laminalara yayıldığı görülmüştür.

Hastalığın daha ileri bir devresini temsil eden koyundaki his-topatolojik bulgular, geniş laminar neuron nekrozları, gitter hücre ve kapillar damar pralifera~yonlan ve alba'daki axonal dejeneras-yonlar (spheroid'lerin şekillenmesi) şeklindeydi. Bu cerebellar lezyon-lar bilateral ve simetrik bir yerleşim göstermişlerdir. Şiddet bakımın-dan farklı olmakla beraber her iki olayda Colliculus superior ve inferioı"larda simetrik ve bilateral spongiose lezyonlara ve buna ilave-ten koyunda ayn' bölgelerde yoğun gitter hücre infiltrasyonlanna rast-lanmıştır. Yukarıdan beri belirttiğimiz her iki hastalıktaki cerebral lezyonlann dağılışı ve yayılışındaki yeknesaklık ilginç bir hadisedir. Keçide henüz ortaya çıkmamış olan fakat koyunda bol sayıda görü-len gitter hücre proliferasyonu, bu hücrelerin, a;gari dördüncü gün-den sonra ortaya çıktığını gösterir.

Hemisferlerdeki nekrotik lezyonların posterior actosylvian fis-sure'lerinin ventralini aşmadığı ve simetrik bir yayılış gösterdikleri kanısındayız. Beyindeki nekroz bölgelerinin dağılışı ile Arteria cereb-ralis'in kanlandırdığı bölgeler arasında bir ilişkinin bulunabileceğini, gözlemlerine dayanarak ileri sürenler vardır2z•

Formalinde tesbit edilmiş keçi ve koyun beyinlerinden yalnız koyunun lezyonlu kortikal bölgelerinin ultra-violet ışığ.ı altında san yeşilimtırak floressans göstermiş olması ilginç bir gözlemdir; bu feno-men son zamanlarda bazı araşl1ncılar23,45 tarafından tanımlanmış ve gitter hücrelerinde ılipophage) autofluoressans veren ceroid-lipafuscin maddesi ile ilgili bulunmuştur. Kcçide bu fenomen gözlenmemiştir.

CCN'da primer lezyonun nerede ve nasıl başladığı hususunda görüş aynlığı vardır. Bir yandan, hastalığın primer neuran nekrazu şeklinde başladığı ve görülen diğer lezyonların buna bağlı olarak meydana geldiği ileri sürülürken26,38 diğer yandan astrasit ve satelit

(11)

Koyun ve Keçide Cerebrocortical Necros"-••. 69

hücrelerindeki sitopatik ödem, değişikliklerin başlangıcı olarak değer-lendirilmektedir29• Değişik hastalık devrelerinde bulunan

olayları-mızda yukarıda belirtilen nedenlerden dolayı lezyonların intra-ve extrasellüler bir ödem ile başladığı ve bunu, neuronal nekroz, gitter hücre proliferasyonları ye kapillar damar proliferasyonlarının izlediği kanısındayız. Kapillar damar vc gitter hücre proliferas-yonları hadisenin reparatif bir devreye geçme çabası olarak ni-telendirilmiştir. CCN olaylarımızda beyin lezyonlarının düzenli bir yayılış göstermeleri, bunların m~ydana gelmesinde dolaşım sistemin-deki bir bozukluğun da katkısı olabileceğini düşündürmüştür; beyin dokusunun ischemie'ye veya anoxie'ye karşı ne kadar duyarlı olduğu ve sonuçlarının ne kadar değişik olabileceği malumdur.

CCN'un morfogenesisine açıklık kazandırabiirnek için doğal ve deneysel olaylar üzerinde ultrastrüktürel araştırmalar yapılmıştır. Gerçi son zamanlarda thiamine yetersiıdiğini birçok hayvan türlerinde deneyselolarak incelemek üzere strüktürel kimyasal analoklar kullanıl-mıştır. Sığır20, koyun2\ at8ve sıçanlardas,6 deneysel thiamine yetersizliği

meydana getirmek için büyük dozlarda Amprolium kullanılmıştır. Amprolium ruminantlarda CCN'un belirti ve lezyonlannı ve kanda lactic ve pyruvic asitleI'in yoğunluğunu artırmakta ve erythrocyte transketolase aktivitesini azaltmaktadır2s, Bu gözlemler doğal CCN olaylarında rastlanan biokimyasal değişikliklere uygunluk göstermek-tedir. Amprolium'un ince barsaklarda ve diğer yerlerde thiamine rezorbsiyonunu ve fosforilasyonu engellediği sanılmaktadırl•28.

Ölümünden bir hafta önce İç Hastalıklar Kliniğine getirilen ko-yunun anamnezinde hayvanın kısa bir süre içinde gereğinden fazla arpa yediği ve bUndan sonra bir daha kalkamadığı, ancak aynı ko-şullarda bulunan diğer iki koyunda herhangi bir semptom gözlenme-diği anlatılmıştır. Hayvanların aynı yemle beslenmelerine karşın, gös-terdikleri reaksiyonların çok değişik olabileceği biyolojik sistemlerde sık rastlanan olaylardır. Hastanın kliniğe getirildiği sırada rumen sı-vısında pH'nın 4.0 olduğu ve rumen flora ve faunasının ölmüş oldu-ğu saptanmıştır. Yapılan vitamin B komplex'i enjeksiyonlarının has-talığın seyrinde bir düzeItme meydana getirmediği görülmüştür; ve-rilen vitaminin yeterliliği kuşkuludur. Ayrıca hastada biokimyasal analizler de yapılamamıştır. Fazla miktarlarda taneli yemlerin alın-ması rumen pH' sını düşürmektedir40• Yüksek konsantrasyonlu yem-lemeyle CCN olayları arasında bir ilişkinin bulunduğu ve lactic aci-dose'un mmen ortamını CCN'un meydana gelmesi için

(12)

hazırlayabi-70 H. K. Urman-Ş. Bcrkin- V.MiIli- Y. Güycnçcr-G.Alçığır

leceği4 ve bu ortamda ruminal thiaminase'ın yüksek olduğu bildiril-miştir39•

Diğer yandan, CCN'un meydana gelmesinde küflü otların muh-temel bir sebep olacağı da ileri sürülmüştürJ1. Ancak CCN'lu hay-vanlara yedirilen küflü samanıarda kültürleri yapılan birçok malı-tadarın hiçbirinin thiaminase üretemediği gibi CCl'\'lu hayvanların rumen içeriklerinden üretilen CI. sporogenes ve B. thiaminolyticus'un rumen thiaminase'ının gerçek kaynakları olamayacağı bildirilmiştirJ. Bu arada, ct verimini artırmak için mısır silajı, ot silajı ve şeker pan-carı posasından ibaret bir yem karışımı ile beslenen kuzular arasında CCN olaylarına rastIandığı ve bu hayvanların kanlarında yüksek konsantrasyonlarda pynıvatc ve lactate saptandığı açıklanmıştırJ'. Bunun gibi, rasyonlarında yetersiz kaba yemli melas yedirilen sığır-larda CCN'a benzeyen lezyonlar saptanmıştırJ6, ancak bu hastalığın etiyolojisinde thiamine'in rolü olmadığı sanılmaktadır14•

Yukarıdan beri görüldüğü gibi, hastalığın oluşumunda birçok etiyolojik faktörler ileri sürülmüş, hipotezler önerilmiş ancak henüz kesin bir sonuç elde edilememiştir; beııi olan, CCN'un thiamine ile önlenebilmesi, erken devrelerinde sağıtılabilmesi, bir dereceye kadar patolojik anatomisi ve meydana getirdiği biokimyasal değişikliklerdir. Konunun çeşitli yönleriyle aydınlığa kavuşabilmesi için etiyoloji ve patogenez üzerindeki çalışmaların sürdürüldüğü ve bilimsel araştırma-ların henüz canlı bir alanı olduğu yapılan yayınlardan anlaşılmaktadır.

Cerebrocortical nccrose'da biokimyasal bulgularla, histolojik bulgular arasındaki yakın ilişki; ön teşhisin biokimyasal ve klinik bulgulara dayanılarak yapılabileceğini göstermiştir Klinik teşhis hayvanın thiamine durumu ile desteklenebilir (eritrositlerdeki yüzde thiamine pyrophosphate efektinin hesaplanmasıyla14). Ayrıca, nekropsi sırasında beyin, kalp ve karaciğerin thiamine miktarları, rumen ve kalın barsak içeriğindeki thiaminase aktivİtesi ve hiç kuşkusuz, bir encephalopathie'nin saptanması teşhisi kesinleştirir.

Literatür

1- Bauchop, T. and King, L. (1968): Amprolium and thiamine

pyro-phospholransftrase. AppI. Microbio!., 16: 961--962.

2- Benevenga, N.

J.,

Baldwin, R.L. and Ronning, M. (1966):

Alterations in liver en;::vme activities and blood and urine metabolite levels during tlze onset of tMamine dificiencv in the dairv calf. j.Nutr., 90: 131-140.

(13)

Koyun ve Keçide Cerebrocortical Nccrosc ... 71

3- Boyd, j.W. and Walton j.R. (1977): Cerebrocortical nmasis in ruminants: An altempt to ident?fv tlZe souree

rif

tiıiaminase in a} fected animals. ]. Comp. Path., 87: 581-589.

4- Brent, B.E. (1976): Relationslzip of acidosis to other feedlol ailments.

J.

Animal Sei., 43: 930-935.

5- Brin, M. (1964): The antitlziamine iffects of amprolium in rats on tissue transketolase activitv. ToxicaL. AppJ. PharmaeoJ., 6: 454 458. 6-- Collins, G.H. and CODverse,W.K. (1970): Gerebellar

degenera-tion in thiamine-deficient rats. Amcr .

.T.

Path., 5t': 219.

7- Conrad, H.R. and Biblıs, J.W. (1955): Thiamiııe and riboflavin in variousfractions ofrumen content oj)'OUTtgcalves.]. Dairy Sei., 38: 548. 8- Cymbaluk, N.F., Fretz, P.R. and loew, F.M. (1978):

Amproli-um-induced tlıiamine deficiency in horses: Clinical features. Amcr. ]. Vet. Res., 39: 255-261.

9- Davies, E.T., Pill, A.H., Collings, D.F., Yem, j.A.J. and Bridges, G.D. (1965): Cerebrocortical necrosis in calves. Yet. Rce., 77: 290.

10- Draper, H.H. and johnson, B.C. (1951): Thiamine deficiency in the lamb.

J.

Nutr., 43: 413-422.

11- Edwin, E.E. (1972): Cerebrocortical ncaosis and tlziaminase

ı.

Proe. 9th Int. Congr. Nutrition, Mcxieo 1972. 2: 272-275.

1k- Edwin, E.E. and jaekınan, R. (1970): Tlziaıninase i in deve-lopment of cercbrocortical ncaosis in sheep and cattle. Nature.,228: 772-774.

13- Edwin, E.E., Lewis, G. and Alleroft, R. (1968): Ctrehrocortical necrosis: A 1z1'pothesisfor tlZepossible role of ıhiarninases in its pathogene-sis. Vet. Ree, 83: 176.

14- Edwin, E.E., Markson, L.M., Shreeve,

J.,

jaekm.an, R. and Carroll, P.J. (1979): Diagmstic aspecls of cerebrueLrıira! necrosis. Vet. Rec., 104: 4 ..8.

15- Edwin, E.E., Spenee, j.B. and Woods, A.J' (1968): Thiamina-ses and cerebrocorıical necrusis. Yet. Rec., 83: 417.

16- Evans, W.C., Antice, Evans I., Hunıphrey, D,j., Lewin, 8., Davies, W.E.J. and Axford, R.F.E. (1975): Indl/ction

rif

tlıiamine deficienc)! in sheep, with lesions similar to tlzoseqf cerebrocortical necrosis. ]. Comp. Path., 85: 253-267.

(14)

72 H. K. Urma n-Ş. Berkin- Ü.MilIi- Y. Cüvençer-C.Alçığır

.

17- Hartley, WJ. and Kater joan. (1959):Polioeneephalomalaeia of sheep. N.Z. Yet.

J..

7: 75.

18- Hentschl, A.F., Waeton, j.F. and Miller, E.W. (1966): Treat-ment of boüine jJolioeneephalomalaeia with üitamifl B eomplex. Modern Vet. Pract., 47: 72-74.

19- Hosokawa, S., Ohshiına, K., Miura, S. and ıto, T. (1971): Pathologieal studies on polioeneephalomalaeia in sheep.

J.

Fac. Agric.

Iwate üviv., 10: 139-155.

20- Howell, JMcC. (1961): Polioeneephalomalaeia in ealves. Yet. Rec., 73: 1165-1168.

21 .. jensen, R., Grmer, L.A. and Adaros, O.R. (1956): Polioeneep-haıomaıaeia of eatiıe and sheep.

J.

Amer. Yet. Med. Assoc., 129: 311-321.

22- jubb, K.V.F. and Kennedy, P.C. (1970): Pathology of Domestie Animaıs. II. ed. Vol. k. pp. 380-383. Academic Press. N.Y.

23- LittIe, P.B. (1978): Identitv of fmareseenee in poıioeneephaıomaıaeia. Vet. Rec., 103: 76.

24- Loew, F.M. and Dunlop, R.H. (1972): Induetion of thiamine inadequaev and poıioer,eephalomalaeia in adult sheep with amprolium. Amer.

J.

Vet. Res., 33: 2195-ko205.

25- Markson, L.M., Lewis, G., Terlecki, S., Edwin E.E. and Ford, j.E. (1972): The aetiologv of eerebroeortieal neerosis: the effeets of administering antimetabolites of thiamir.e to preruminant ealves. Brit. Vet.

J.,

128: 488 -498.

26- Markson, L.M. and Terlecki, S. (1968): The aetiologv of cereb-ro-eortieal neerosis. Brit. Vet.

J.,

124: 309.

27'0 McElroy, L.W. and Goss, H. (1941) : A quantitative study of vita-min in the rumen eontent of sheep and eowsfed vitavita-min-low diets.

J.

Nutr., 21: 163-173.

28 .. Mcnon, I.A. and Sognen (1971): Amprolium and transport of thi-amine in suspensions of intestinal eells: Acta Vct. Scand., 12: 111-113. 29- Morgan, K.T. (i 973): An ultras'truetural study of ovine

polio-eneep-halamalacia.

J.

Path., 110: 123-136

30- Morgan, K.T. (1974): Amprolium poisoning of preruminant lambs. An ultrastructural study of the eerebral malacia and the nature of the inf-lammalorv response.

J.

Path., llko: 229-236.

(15)

Koyun ,'e Kcçide Cerebroeortical Neerose,., 73

31- Ohshiına, K .. Sato, T., Yamanome, Y., Miura, S. and Nuınakunai, Sh. (1977): An occurrence of cerebrocortical necrosis in rearing calves - Histopathological and ultrastructuraı studies.

Jap. J.

Vet. Sci., 39: 415-423.

32- Ozawa, Nakayama, H. and Hayashi, R..

957): Destruction of thiamine bv certain fungi.

J.

Vitaminology., 3: .Lo82.

33- Pierson, R.E. and jensen,R. (1975): Poıioenceplıalomalacia in feedlot lambs.

J.

Amer'. Vet. Med. A~soc., 166: 257-259.

34- Pili,. A.H. (1967): ElJidence of thiamine deficiencv in calves a/fected with cerebracortical necrosis. Vet. Rec., 81: 178-181.

35- Potel, K. and Seffner, W. (1967): Gerebrocartical necrosis in sheep. Arch. Exp. Vet. Med., .d: 141..148.

36- Preston, T.R. (1972): Fattening beef eattle on molasses in the tropies. World Anim. Rec., i :24-.Lo9.

37- Roberts, G.W. and Boyd, j.W. (1974): Gerebrocortical necrasis in ruminanlJ.

J.

Comp. Path., 84: 365--374.

38- Sandersleben, j. von (i 966): Hirnrinden-nekrosen beim kalb. Scwciz. Arc1ı. Tierheilk., 108: 284-303.

39- Sapienza, D.A. and Brent, B.E. (1974): Ruminal thiaminase

V.S. concentrate adaptation. J. Ani m. Sci., 39: 25

ı.

40- Slyter, L.L., Blank, F.C. and Putnam, P.A. (1966): Microbial changes associated wiht decreased pH in a continious cullure artificial rumen. Fed. Pro. 25: 554.

41- Terlecki, S. and Markson, L.M. (1959): Gerebrocortical necrosis. Vet. Rec., 71: 508.

42- Urman, H.K. (1961) Agrelti otu ve Düğün çiçeklerinin (Raminculus acer ve R. steveni) sıçanlarda sebeb oldukları değişiklikler. Ankara üniv. Veteriner Fakültesi Yayınları: 134. Doçentlik çalışması: 76. Ank. üniv. Basımevi. 1961.

43- Urman, H.K. and Grace, O.D. (1962): Polioencephalomalacia in cattle. Vet. View's, April. 6.

44- Yamagiwa,S. and Tajima, M. (1952): Neurolıistologische stu-dien über die encephalomalacie bei /zematireren. Memoirs Fac. Agric. Hokkaido Univ., i: 145-158.

45- Züfo, G.S. and !nglis, D.M. (1974) Examination of brain tissue. Vet. Rec., 94: 252.

(16)

spaces. Foamy

appea-Resim 2: (Koyun) Cerebral cortex. Kapillar damar-ve gitter hücre proliferasyoııu. H.E.

125 X

(17)

Rc:si.ıı 3: (Koyun) Cerebral eortex. NeUl'onlar hemen hemen tamamen silinmiş; gitter

hüc-releri ve üreyen kapillar damarlar alanı kaplamış. H.E. 125 X

(Sheep) Cerebral cortex. :'Ileuronal clements have been almosı disappearecl. The area is

(18)

~ı;'" '".~!

Resim 5: (Koyun) Collieulus inferior. Birbirinden ayrılan doku boşluğu yoğun gitter

hüc-releri tarafından doldurulmuş. H.E. 50 X

(Shcep) Bilaterally syrnmetric cleavages in the inferior eolliculi fillcd by proliferated gitter eclis.

Resim G:(Koyun) Res. 5'in büyütülmüş şekli. Gitter hücre üremesi. H.E. 500 X

(19)

Resim 7: (Keçi) Ödematöz subkortika! beyaz madde ve iki şişkin axon

125 X

Resim 8: (Koyun) Subst. a!ba'da iki şişkin axon (spheroid). H.E. 500 X

(20)

ŞekillO: (Koywı) Cerebellum. Ce:'ebellar foiitım'uıı be~az m",<ldesinde status spongi"sis

ve granül hücrele,'inde nce:ose. H.E. 125 X

(Sheep) Cerebellum. Status spongiosus in the white matter of a eerebellar foEum and nce-rosis of granule eells.

(21)

Resim i i: (Koyun)

(Shcep) Cerehellum.

Cereheııum. CereheUar folium'un heyaz maddesinde yoğun gitter

hücre ve vasküler proliferasyon. H.E. 300 X

Extensive gitter eell-and vaseular proliferation in the white matter of a eerehellar folium.

(22)

\

80 H.K. Unnan-Ş.Berkin- tl'.Milli-Y'Güvençer-G.Alçığır

Resim 12 ve 13: (Koyun) Purkinjc hücrelerinde mineralizasyon. H.E. 500 X

Referanslar

Benzer Belgeler

Gerçekte her insan &#34;müslüman;'dır; çünk~ her varlık özü itibariyle ve zorunlu olarak prensibine bağlıdır. İnsanın bu ruhi bağlılığı ~ırasıyla hem metafizik hem

Adalet insan hayatının çeşitli görünümlerinde bulunur: Toplumsal davranışlarda adalet; karar ve hükünıde adalet; iktisadi adalet

Tayland'da, 892 sağlıklı yetişkin arasında, RPHA ile % 6.7 ve ELİSA ile % 7.4 HBsAg taşıyıcılığı bulunarak ELISA'nm daha duyar- lı olduğu, ancak farkın istatistiksel

Öte yandan Yeni Gün gazetesinde çıkan Mustafa Kemal'le ilgili bir iki önemli haber ayrıca dikkati çekmekte ve tarihsel bir belge olan. 29 Yeni Gün, 29 Eylül

Türk tarihinde ilk millî nitelikli devlet olarak kabul edilmesi gereken Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk sorununun millî eğitim olduğunu ileri sürmek abartmalı bir sav

Bu çalışmada; doğal enfekte koyunlarda ve deneysel enfekte farelerde hidatik kist materyallerinin (kist sıvısı, membran, protoskoleks) antijenik proteinlerinin belirlen-

Eğer anamnezde, fiziksel muayenede veya diğer tanı yöntemlerinde her- hangi bir anormallik tespit edilirse değerlendirme için minimum veri tabanında belirtilenden daha fazla bilgi

(19) köpek spermasının dondurulması üzerine BSA nın etkilerini inceledikleri çalışmalarında, BSA nın ve yumurta sarısının sulandırıcıda tek başına