Künt
Göğüs TravmaiarıSÜIIEYLAERTÜRK
Ege Üniversitesi Tıp Pakülıesi Adli Tıp Anabilim Dalı ve Adli Tıp Kurumu !zmir Grup Başkanlığı, Bomova, !zmir, Türkiye
BLUNT CHEST TRAUMA Summary
Autopsies [otalling 1620 cas es have been done by the Department of Morbid Anatomy of the Izmir Regional Division of the Counc'il of Porensic Medicine of Turkey, between 1983-1987. Eighty-three cas es of blunı chest trauma have been analysed.
it was secn that blunt trauına fonned 19.25 % of the total cases and the ineidenee of chcst trauma was 26.6 %. Twcnty-four per cent of the cases were female, 75.9 % malc, and the average age was 47. ThE; reasorıs which broııghı them for autopsy were mosıly traffic accidents and fall [rom a heighl. Nearly half of the cascs (44.58 %) had only chest irauma, 55.42 % had various injuries of the body and organs other than chest, and 21.68 % comained alcohol.
Kcy words : Biunt trauma -Chesl ioealization -Autopsy findings
Özet
Adli Tıp Kurumu !zmir Grup Başkanlığı Morg lhtisas Dairesi 'nde, 1983-1 987 yılları araslılda otopsisi yapılınış 1620 olgudan künt göğüs travması saptanan 83 olgu çeşitli yönleriyle araştmldı.
TUın olguların %19.25'ini künt travmaların oluşturduğu, göğüs travmalarının bunlarm içerisinde %26.6'lık bir sıklıkla yer aldığı görüldü. %24.1 'i kadın, %75.9'u erkek olan olgularda yaş ortalaması 47 idİ. ÖıÜme neden olan travmaların daha çok trafik kazaları ve yüksekten düşmeler sonucu meydana geldiği görüldü. Olguların %44.58'inde yalnızca göğüs travması, %55.42'sinde göğüs travması ilc birlikte diğer vücut bölgelerinde ve organlarında yaralanmalar izlendi. Ayrıca, olguların %21.68'inİn alkollli olduğu saptandı.
GİRİŞ
Künt göğüs travmaları, darbenin doğrudan doğruya göğüs duvarına uygulanmasıyla meydana geldiği gibi, karın bölgesine gelen bir travma sırasında göğüse intikal eelen basınçla veya vücudun başka bir yerine uygulanan bir travmayla ortaya çıkabilir.
Adli Tıp Derg., 5,19 -22 (1989)
ADL
İ TIP DERGİSİ
Journal of Forensic Medicine
Adli Tıp Dergisi 1989; 5(1-2): 19-2220 S. ERTÜRK
Künt travmada etkilenen dokuda meydana gelen lezyonlann derecesi, yaralanmaya neden olan objenin kütlesine ve hızına bağlıdır. Göğüsteki yaraların karakteri yumuşak
doku kontüzyonundan kaburga ve sternum kınklan, akciğer, özofagus yaralanmaları ve hatta aort kopması veya kalp rüptürlerine varabilecek kadar çeşitlilik göstermektedir; künt travmaya bağlı olarak gelişen aort ve kalp rüptürlerine trafik kazaları, uçak kazaları
ve yüksekten düşmelerde sıklıkla rastlanır (1-3). Bu tür rüptürlerin oluş mekanizması,
araştıncılar tarafından incelenmiş, aort ve kalp rüptürlerinin künt travma sırasında hızın birdenbire azalması, organınher parçasının mobilitesine göre farklı hareketi, kuvvetlerin
yönüne göre organın torsiyonuna bağlı olarak meydana geldiği belirlenmiştir (2-4).
Liedtke ve DeMuth (4)'a göre, göğüs duvarı, çarpma sırasındaki enerjiyi dağıtan koruyu-cu bir yapı içermektedir; bu nedenle, sternum ve kaburga kırıklarının oluştuğu künt
göğüs travmalarında, göğüs içi hasar daha az olmaktadır.
Araştırmamızın amaeı, ülkemizde, ölümle sonuçlanan künt göğüs travmalarının
ne-denlerini, özelliklerini ve vücudun diğer kısımlarında oluşan travmalarla beraberliği ni incelemektir.
GEREÇ VE YÖNTEM
Adli Tıp Kurumu !zmir Grup Başkanlığı Morg Ihtisas Dairesi'nde 1983-1987 yılları arasında oıop
sisi yapılmış 1620 travmaya (trafik kazası, yüksekten düşme, da rp, iş kazası, şüpheli ölüm, hayvan tepmesi) bağlı ölüm olgusu arasında göğüs travmasına bağlı 3 i 2 olgu bulundu. Bunlar arasında sap-tanan 83 künt göğüs travması olgusu, yaş, cinsiyet, etkilenen kemik ve organlar ile kan alkol düzeyleri açısından retrospektif olarak gözden geçirildi.
nULGULAR
Belirtilen yıllarda otopsisi yapılan 1620 olgudan 312'sinin (%19.25) künt
travmalar-dan etkilendiği bulundu; bunların 94'ü yüksekten düşme, 218'i trafik kazası, iş kazası.
ya da darptı. 83 olgu (%26.6) göğüs bölgesini de ilgilendirmekteydi. Yalnızca göğüs travmasına veya göğüs travmasıyla birlikte öteki organ travmalarının da görüldüğü bu
83 olgumuzda, 42 (%50.6) trafikkazası, 30 (%36.14) yüksekten düşme, 7 (% 8.4) darp, 2 (%2.4) iş kazası, 1 (%1.2) şüpheli ölüm ve 1 (%1.2) de hayvan tepmesi gibi nedenler
saptandı. 83 künt travma olgusunun 37'sinde (%44.58) yalnızca göğüs travması
bulun-du.
Yaş aralığı 4-49 olan serimizde, yaş ortalaması 47 idi. Olguların 20'si (%24.l) kadın, 63'ü (%75.9) erkekti. 18 olguda, kandaki alkol düzeyi 0.20-2.61 promil arasında
bulundu.
Yüksekten düşme olgularının 8'inde (%26.66), diğer künt travmaların ise 29'unda (%54.71), baş ve karın organlarıyla birlikte bu bölgelere ait kemikler de hasar
görmüştü. Göğüs travmalarının yanısıra, 16 olguda (%19.27) baş yaralanması, 10 ol
Künt Göğüs Travmalan 21
da (% 12.04) karın yaralanması, 20 olguda (%24.09) ise baş ve karın yaralanması
bulundu. Göğüs travmalarında en fazla etkilenen organ akciğerdi (49 olgu; %59.04). Kalp yaralanmalarına yüksekten düşmeyc< bağlı göğüs travmalarında daha fazla rastlandı
(7 olgu; %8..43). 4 olguda göğüs aortu lezyonu, 2 olguda göğüs bölgesinde medulla spinalis kesisi, 1 olguda ana bronş ve trakea rüptürü bulundu. Ayrıca, darp ve trafik
kazası olgularına bağlı göğüs travmalarının 6'sında yaygın miyokard infarktı lezyonları
görüldü. 54 olguda (%65.06) kosta kırıkları ve 4 olguda (%4.82) vertebra kırıkları bulundu. 2'si yüksckten düşme olan 3 olguda (%3.6) ayrıca sternum kırıkları vardı.
Tablo ı. Olguların yıllara göre dağılımı.
ı1L KÜNTTRAVMA GöGÜS U~YO:"lJ 0/0 1983 43 II 25.58 1984 52 13 25. 1985 70 22 3 1.42 1986 66 15 22.72 1987 81 22 27.16 Toplam 312 83 26.60 TARTIŞMA
Künt travma sonucu meydana gelen ölümlerin %25'inin göğüs yaralanmalarına bağlı olduğu ileri sürülmcktedir (5). Bu çalışmada, künt travmaya maruz kalmış 312 olgunun 83'ünde (%26.6) göğüs travması saptanmıştır; 83 olgumuzun 37'sinde (%44.58)
yalnızca göğüs yaralanması mevcuttu ve bu sayı travmaya bağlı tüm ölüm olgularının
% 1 1.86'sını oluşturuyordu.
Göğüs organları arasında en fazla etkilenen akciğerleri, kalp lezyonları ( rüptür ve miyokard infarktı) izlemekteydi. Pifarre ve ark. (6), künt göğüs travmasına bağlı olarak koroner arter oklüzyonu ve akut miyokard infarktının oluştuğunu bildirmişler, koroner arler tıkanınalarının nedeni olarak intiınal yırtılma ve/veya subintimal kanamalao
göstermişlerdir. Araştırmamızda, 4'ü trafik kazası, 2'si darp orijinli 6 olguda miyokard
infmkLları sapkınmıştır.
Göğüs aortunda yırtılmaya neden olan künt göğüs yaralanm:ılarının başlıca nedeni Adli Tıp Dergisi 1989; 5(1-2): 19-22
22 S. ERTÜRK
aşırı hıza bağlı otomobil kazaları gösterilmektc, ani ölümle sonlanan trafik kazalarının büyük bir bölümünde aort rüplürü sorumlu tutulmaktadır (3,7). Motorlu taşıt sayısında ve motorlu taşıtların hızlarındaki artış, göğüs travmalarının ve bunun sonuen olarak ortaya çıkan aort yaralanmalannın giderek daha fazla görülmesine yol açmıştır (R,9).
Sutorius ve ark. (8), 1947 öncesindeki trafik kazalarına bağlı aort yaralanmaları oranının
% 1 olduğunu, son yıllarda ise bu oranın %1O-15'e ulaştığını bildirmişlerdir. Schmidı ve
Jacobson (lO), otomobil kazalarındaki künt göğüs travmasına bağlı aort rüptürünün
neden olduğu ölüm oranını % 16 olarak göstermiştir; araştırıcılar, incelcdikleri olguların 4'ünde, trafik kazası sonucu oluşmuş aort rüptürü veya aortta tam kopma saptamışlardır. Künt travmalarda aort rüptürünün araştırıldığı 5 yıllık bir çalışmada (ll) meduI!a spinalis yaralanmalarına hiç rastlanmadığı bildirilmesine rağmen, incelediğimiz 2
medu lla spinalis yanılanması olgusundan 1 'inde aort [üptürü saptadık.
KAY"iAKLAR
Gordon, I., Shapiro, ILA. (1982) Forensic Medicine; 2nd edn, pp.303 ·306, Churchill Livingsıone, Edinburgh, London, Melbourne, New York.
2 Tedeschi, CG., Eekert, W.G., Tedcschi, LG. (1977) Forensic Medicine, VoU, pp.199-209, WB Saunders Co., Phildelphia, London, Toronlo.
3 Sevin, S. (1977) Br. 1. S"rg., 64, 166-173.
4 Liedıkc, A.J., DeMlIıh, W.E., Pa, II. (1973) Am. /learı 1.,86, 687-697.
5 Sherani, TM., ritzpatrick, G.J., Phclaıı, D.M., O'Brien, D.O., Al Taricf, H., Neligan, M.C. . (1986) Br. 1. Surg., 73, 885-890.
6 !'i[arre, R., Grieco, 1., Garibaldi, A., Sullivan, JU., Monıoya, k, Bakhos, M. (982) .T. Thorac. Cardiovasc. Surg., 83, 122-1 25.
7 raro, R.S., Moııson, D.O., Weinbcrg, M., Javid, JI. (1983) Arch. Surg., LI 8, 1333-1336. 8 Sutorius, DT, Schreihcr, J.T., llelmswonh, 1.A. (1973) 1. Trauma, B, 583-590.
9 Kirsh, M.M., Bchrendt, D.M., Orringer, M.B., Gago, O., Gray, L.A., Mills, LI., Walter, JT, Sloan, ıı. (1976) !Inn. Surg., IS4, 308-316.
LO Schrnidl, C.A., Jacobson, lG. (1984) Arch. Surg., LI 9, 1244-1246.
II Shaikh, K.A., Schwab, CW., Canıi.shion, R.C (1986) Am. 1. Surg., 52,47-48.
Ayrı baskı için : Doç.Dr. Sülıeyla Ertiirk ~ge Üniversitesi tıp rakültesi
Adli Tıp Anabilim Dalt Bornova, hmir, Türkiye Adli Tıp Dergisi 1989; 5(1-2): 19-22