• Sonuç bulunamadı

Katarakt ameliyatı esnasında ağrı ve anksiyete: birinci göz ve ikinci göz cerrahisi arasında karşılaştırma

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Katarakt ameliyatı esnasında ağrı ve anksiyete: birinci göz ve ikinci göz cerrahisi arasında karşılaştırma"

Copied!
89
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)T.C. NEVEHR HACI BEKTA VEL ÜNVERSTES FEN BLMLER ENSTTÜSÜ. KATARAKT AMELYATI ESNASINDA ARI VE ANKSYETE: BRNC GÖZ VE KNC GÖZ CERRAHS ARASINDA KARILATIRMA. Tezi Hazrlayan Caner Ali AKOLU. Tez Danman Dr. Ör. Üyesi Gülden KÜÇÜKAKÇA ÇELK. Hemirelik Anabilim Dal Yüksek Lisans Tezi. Ocak 2020 NEVEHR.

(2)

(3) T.C. NEVEHR HACI BEKTA VEL ÜNVERSTES FEN BLMLER ENSTTÜSÜ. KATARAKT AMELYATI ESNASINDA ARI VE ANKSYETE: BRNC GÖZ VE KNC GÖZ CERRAHS ARASINDA KARILATIRMA. Tezi Hazrlayan Caner Ali AKOLU. Tez Danman Dr. Ör. Üyesi Gülden KÜÇÜKAKÇA ÇELK Doç. Dr. Figen NC. Hemirelik Anabilim Dal Yüksek Lisans Tezi. Ocak 2020 NEVEHR.

(4)

(5)

(6) TEEKKÜR Doktora sürecimin tüm aamalarnda desteini, sabrn ve emeini esirgemeyen danman hocam Dr. Ör. Üyesi Gülden Küçükakça Çelik’e teekkür ederim. Tezin veri toplama aamasnda beni tüm süreçte destekleyen, Nevehir Devlet Hastanesi Göz Hastalklar Cerrahi Uzman Op. Dr. Bahadr Düzgün’e, klinik ve ameliyathane ekibinde çalan Hemire Özlem anlbaba, Hemire Ahsen Ta ve Anestezi teknisyeni Tuba Akda Keten’e teekkürlerimi bir borç bilirim. Eitimim boyunca beni motive eden ve cesaretlendiren, her anma tanklk eden; arkadalarma ve sevgili aileme bana sabr gösterdikleri için sonsuz teekkür ederim.. iii.

(7) KATARAKT AMELYATI ESNASINDA ARI VE ANKSYETE: BRNC GÖZ VE KNC GÖZ CERRAHS ARASINDA KARILATIRMA (Yüksek Lisans Tezi) Caner Ali AKOLU NEVEHR HACI BEKTA VEL ÜNVERSTES FEN BLMLER ENSTTÜSÜ Ocak 2020 ÖZET Bu aratrma; her iki göze katarakt cerrahisi uygulanan hastalarn, ameliyat esnasnda deneyimledikleri ar ve anksiyete düzeylerinin belirlenmesi ve karlatrlmas amacyla yapld. Tanmlayc nitelikte olan aratrmann evrenini; Ekim 2018- Temmuz 2019 tarihleri arasnda, bir devlet hastanesinin Göz Hastalklar- Cerrahisi Polikliniine bavuran ve katarakt nedeniyle fakoemülsifikasyon ameliyat uygulanan 128 hasta oluturdu. Aratrmann örneklem büyüklüü, yaplan güç analizi ile belirlendi ve aratrma kriterlerine uyan 60 hasta aratrmann örneklemini oluturdu. Veri toplamada; Tantc Özellikler Formu, Durumluluk- Sürekli Anksiyete Ölçei, Vizüel Analog Skala, Sözel Ar Skalas ve Fizyolojik Parametreleri Deerlendirme Formu kullanld. Veriler hastalardan; ameliyathaneye gitmeden önce, ameliyata alnmadan önce, ameliyat srasnda, ameliyat bittikten hemen sonra ve klinie alndktan sonra olmak üzere, be aamal bir süreçte topland. Verilerin deerlendirilmesinde; kategorik deikenler için frekans dalm, saysal deikenler için tanmlayc istatistikler (ortalama, standart sapma); I. ve II. göz cerrahi giriim sonuçlar için eletirimi t testi, Bonferroni testi ve ANOVA analizi kullanld. Bütün istatistiksel analizlerde önemlilik seviyesi p<0.05 olarak kabul edildi. Aratrma bulgularnda; gruplar aras ar ve anksiyete puan ortalamalar karlatrldnda; hastalarn I. göz ameliyat öncesi durumluluk anksiyetelerinin ve II. göz cerrahisi ameliyat bittikten hemen sonra VASar puan ortalamalarnn daha yüksek olduu belirlendi (p<0.05). Grup içi deerlendirmede; II. göz cerrahisinde ameliyata alnmadan ve ameliyat esnasnda ölçülen VAS-anksiyete puanlar ve klinie alndktan sonra ölçülen durumluluk anksiyete puanlar daha yüksekti (p<0.05). Ameliyat esnasnda hastalarn çounlukla hafif ar deneyimledii ve II. göz cerrahisinde klinie alndktan sonra ar iddetlerinin. artt. saptand. (p<0.05). iv. Hastalarn. fizyolojik. parametreleri.

(8) karlatrldnda; her iki göz cerrahisinde de gruplar aras ve grup içi sistolik kan basnc ve oksijen saturasyonu ortalamalar arasnda istatistiksel olarak anlaml bir fark yoktu. Hastalarn I. göz cerrahisinde, II. göz cerrahisine göre ameliyata alnmadan önce ölçülen diastolik kan basnc deerlerinin daha yüksek olduu belirlendi (p<0.05). Grup içi deerlendirmede; hastalarn I. göz cerrahisi ameliyat esnasnda ölçülen diastolik kan basnc deerleri, dier tüm ölçümlerden daha yüksekdi. II. göz cerrahisinde ise hastalarn nabz ve solunum says daha düük olarak saptand (p<0.05).. Hastalarn. %38.3’ü her iki göz ameliyatnda benzer düzeyde anksiyete yaadklarn ifade ederken, %51.7’si ikinci göz ameliyatnda daha fazla ar hissettiini belirtti. Çalma sonuçlar dorultusunda; katarakt ameliyatnn tüm aamalarnda ar ve anksiyetenin deerlendirilip kontrol altna alnmasnda, gerekli hemirelik giriimlerinin planlanmas önerilir. Anahtar kelimele Tez Danman Sayfa Adeti. : Katarakt Cerrahisi, Ameliyat Esnas, Ar, Anksiyete : Dr. Ör. Üyesi Gülden Küçükakça Çelik : 72 sayfa. v.

(9) PAIN AND ANXIETY DURING CATARACT SURGERY: A COMPARISON BETWEEN THE FIRST AND SECOND EYE SURGERIES (Master’s Thesis) Caner Ali AKOGLU NEVSEHIR HACI BEKTAS VELI UNIVERSITY INSTITUTE OF SCIENCE January 2020 ABSTRACT This study was conducted to determine and compare the levels of intraoperative pain and anxiety experienced by patients undergoing cataract operation on both eyes in different times. The population of the descriptive study consisted of 128 patients who applied to the Ophthalmology Outpatient Clinic of a public hospital and underwent phacoemulsification operation due to cataract, between October 2018 and July 2019. Sample size of the study was determined via the power analysis and the sample of the study consisted of 60 patients meeting the inclusion criteria. The data were collected using; Descriptive Characteristics Form, State-Trait Anxiety Scale, Visual Analogue Scale, Verbal Pain Scale, and Evaluation Form for Physiological Parameters. The data were collected from patients in a five-stage process; before going into the operating room, before being taken into the operation, during the operation, immediately after the operation and after being taken into the clinic. The data were evaluated using frequency distribution for categorical variables, descriptive statistics (mean, standard deviation) for numeric variables, paired t-test for intervention outcomes of the first and second eye surgeries, Bonferroni test and ANOVA analysis. In all statistical analyses, the significance level was accepted as p<0.05. In the study findings, upon comparison of intergroup pain and anxiety mean scores, it was determined that patients’ state anxiety mean scores were higher before the first eye surgery and VAS– pain mean scores were higher immediately after the second eye surgery (p<0.05). In the intragroup evaluation; VAS– anxiety scores were higher before being taken into the operation and during the operation and state anxiety scores were also higher after being taken into the clinic in the second eye surgery (p<0.05). It was determined that the patients experienced mostly mild pain during the operation and the severity of their pain increased after being taken vi.

(10) into the clinic in the second eye surgery (p<0.05). When comparing patients’ physiological parameters, it was determined that there was no statistically significant difference between intergroup and intragroup systolic blood pressure and mean oxygen saturation values in both eye surgeries. It was found that patients’ diastolic blood pressure values were higher before being taken into the operation in the first eye surgery, compared to the second eye surgery (p<0.05). In the intragroup evaluation, it was determined that patients’ diastolic blood pressure values were higher during the first eye surgery, compared to all other measurements. In the second eye surgery, on the other hand, patients’ pulse and respiratory rates were lower (p<0.05). While 38.3% of the patients stated that they experienced similar levels of anxiety in both eye surgeries, 51.7% stated that they felt more pain in the second eye surgery. In line with the study results, it is recommended that necessary nursing interventions are planned to evaluate and control pain and anxiety in all stages of cataract operation. Keywords : Cataract Operation, Intraoperative, Pain, Anxiety Thesis Advisor : Assist. Prof. Gulden Kucukakca Celik Number of Pages : 72 pages. vii.

(11) ÇNDEKLER.  KABUL ve ONAY SAYFASI ........................................................................................... i TEZ BLDRM SAYFASI .............................................................................................. ii TEEKKÜR ..................................................................................................................... iii ÖZET……. ...................................................................................................................... iv ABSTRACT ..................................................................................................................... vi ÇNDEKLER .............................................................................................................. viii TABLOLAR LSTES ..................................................................................................... xi EKLLER LSTES ...................................................................................................... xii KISALTMALAR LSTES............................................................................................ xiii 1. BÖLÜM ........................................................................................................................ 1 GR……. ....................................................................................................................... 1 2. BÖLÜM ........................................................................................................................ 4 GENEL BLGLER .......................................................................................................... 4 2.1.. Katarakt ............................................................................................................ 4. 2.1.1.. Katarakt Çeitleri .............................................................................................. 5. 2.1.1.1.. Konjenital Katarakt........................................................................................... 5. 2.1.1.2.. Edinsel Katarakt ............................................................................................... 5. 2.1.3.. Katarakt Tedavisi .............................................................................................. 6. 2.1.3.1.. Katarakt Cerrahisi ............................................................................................. 6. 2.1.3.1.1. ntrakapsüler Katarakt Ekstraksiyonu (KKE) ................................................. 7 2.1.3.1.2. Ekstrakapsüler Katarakt Ekstraksiyonu (EKKE) ............................................. 7 2.1.3.1.3. Fakoemülsifikasyon .......................................................................................... 7 2.2.. Ar Kavram .................................................................................................... 8. 2.2.1.. Arnn Snflandrlmas .................................................................................. 8. 2.2.2.. Ary Etkileyen Faktörler .............................................................................. 10. 2.2.3.. Arnn Sistemler Üzerine Etkisi .................................................................... 11. 2.2.4.. Arnn Tanlanmas ve Deerlendirilmesi .................................................... 12 viii.

(12) 2.2.4.. Katarakt Cerrahisi ve Ar .............................................................................. 12. 2.2.5.. Ar Yönetiminde Hemirenin Rolü............................................................... 14. 2.3.. Anksiyete Kavram ......................................................................................... 15. 2.3.1.. Anksiyete Çeitleri ......................................................................................... 16. 2.3.1.1.. Durumluk Anksiyete....................................................................................... 16. 2.3.1.2.. Sürekli Anksiyete ........................................................................................... 16. 2.3.2.. Anksiyete Nedenleri ....................................................................................... 17. 2.3.3.. Anksiyete Belirtileri ....................................................................................... 17. 2.3.4.. Katarakt Cerrahisi ve Anksiyete ..................................................................... 18. 2.3.5.. Anksiyete Yönetiminde Hemirenin Rolü ...................................................... 19. 3. BÖLÜM ...................................................................................................................... 21 MATERYAL VE METOD ............................................................................................. 21 3.1.. Aratrmann Tipi ........................................................................................... 21. 3.2.. Aratrmann Yapld Yer ve Özellikleri ..................................................... 21. 3.3.. Aratrmann Evreni ve Örneklemi................................................................. 21. 3.4.. Aratrmaya Dahil Edilme ve Dlanma Kriterleri ......................................... 22. 3.5.. Verilerin Toplanmas ...................................................................................... 24. 3.5.1.. Veri Toplama Araçlarnn Hazrlanmas ........................................................ 24. 3.5.1.1.. Tantc Özellikler Formu ............................................................................... 24. 3.5.1.2.. Spielberg Durumluk-Sürekli Anksiyete Ölçei .............................................. 24. 3.5.1.3.. Visual Analog Skala (VAS)-Anksiyete ve Ar ............................................. 25. 3.5.1.4.. Sözel Ar Skalas (SAS) ............................................................................... 25. 3.5.1.5.. Fizyolojik Parametreleri Deerlendirme Formu............................................. 25. 3.5.2.. Veri Toplama Araçlarnn Uygulanmas ........................................................ 26. 3.6.. Aratrmann Deikenleri .............................................................................. 28. 3.7.. Verilerin Deerlendirilmesi ............................................................................ 28. 3.8.. Aratrmann Etik ilkeleri ............................................................................... 28. 3.9.. Aratrmann Snrllklar ve Genellenebilirlii............................................. 29. 4. BÖLÜM ...................................................................................................................... 30 ix.

(13) BULGULAR ................................................................................................................... 30 5. BÖLÜM ...................................................................................................................... 38 TARTIMA .................................................................................................................... 38 6. BÖLÜM ...................................................................................................................... 45 SONUÇ VE ÖNERLER ................................................................................................ 45 6.1.. Sonuç .............................................................................................................. 45. 6.2.. Öneriler ........................................................................................................... 46. KAYNAKLAR ............................................................................................................... 48 EKLER… ........................................................................................................................ 63 EK-1.. TANITICI ÖZELLKLER FORMU .............................................................. 63. EK-2.. DURUMLUK-SÜREKL KAYGI ENVANTER (STAI)............................. 65. EK-3.. VSUAL ANALOG SKALA (VAS)-KAYGI VE ARI .............................. 67. EK-4.. SÖZEL ARI SKALASI (SAS) .................................................................... 68. EK-5.. FZYOLOJK PARAMETRELER FORMU ................................................. 69. EK-6.. ETK KURUL KARARI ................................................................................ 69. EK-7.. BLMSEL ARATIRMA ZN .................................................................... 70. EK-8.. KURUM ZN ................................................................................................ 71. ÖZGEÇM .................................................................................................................... 73. x.

(14) TABLOLAR LSTES Tablo 4.1. Hastalarn Tantc Özelliklerine Göre Dalm .......................................... 30 Tablo 4.2. Hastalarn Hastalk ve Cerrahi Giriim ile lgili Özelliklerine göre Dalm........................................................................................................ 31 Tablo 4.3. I. ve II. Göz Cerrahisine Göre Gruplar Aras ve Grup çi VASAnksiyete, STAI-S ve STAI-T Puan Ortalamalarnn Karlatrlmas ...... 32 Tablo 4.4. I. ve II. Göz Cerrahisine Göre Gruplar Aras ve Grup çi VAS-Ar Puan Ortalamalarnn Karlatrlmas ........................................................ 33 Tablo 4.5. I. ve II. Göz Cerrahisine Göre Gruplar Aras ve Grup çi Sözel Ar Skalas Puan Ortalamalarnn Karlatrlmas ........................................... 34 Tablo 4.6. I. ve II. Göz Cerrahisine Göre Gruplar Aras ve Grup çi Sistolik ve Diyastolik Kan Basnc Ortalamalarnn Karlatrlmas ........................... 35 Tablo 4.7.  I. ve II. Göz Cerrahisine Göre Gruplar Aras ve Grup çi Nabz, Solunum ve Oksijen Saturasyonu Ortalamalarnn Karlatrlmas........... 36 Tablo 4.8. Hastalarn I. ve II. Göz Cerrahisinde Hissettikleri Ar ve Anksiyete Düzeyine Yönelik Alglarnn Dalm ....................................................... 37. xi.

(15) EKLLER LSTES ekil 3.1. Örneklem Diyagram ...................................................................................... 23 . xii.

(16) KISALTMALAR LSTES DSÖ. : Dünya Salk Örgütü. EKKE. : Ekstrakapsüler Katarak Ekstraksiyonu. HHATG. : Hipotalamik-Hipofiz-Adrenal-Tiroid-Gonadal. KKE. : ntrakapsüler Katarakt Ekstraksiyonu. MCP-1. : Monosit Kemotaktik Proteini-1. SAS. : Sözel Ar Skalas. STAI-S. : Durumluk – Anksiyete Ölçei. STAI-T. : Süreklilik-Anksiyete Ölçei. VAS. : Visual Analog Skalas. xiii.

(17) 1. BÖLÜM GR D dünya ile ba kurmamz salayan gözler, bedenimizin dünyaya açlan birer pencereleridir. Her birey, günlük yaam aktivitelerini salkl bir ekilde sürdürebilmek için görme duyusuna ihtiyaç duyar [1]. Görme fonksiyonu azaldnda veya kaybolduunda, bireyin yaam kalitesi de olumsuz etkilenmektedir [2,3]. Dünya genelinde yaklak 285 milyon insann, görme fonksiyon bozukluu ile yaamn sürdürdüü ve bu hastalarn %80’ninden fazlasnn 50 ya ve üzerinde olduu belirtilmektedir [4,5]. Bireylerin yaam süresinin uzamasna bal olarak, görme fonksiyon ile ilgili sorunlarn görülme sklnn, önümüzdeki yllarda art gösterecei tahmin edilmektedir [3,6]. Görme fonksiyonunun azalmasna ya da kaybolmasna neden olan ve özellikle yal bireyleri etkileyen önemli sorunlardan birinin ise katarakt olduu bildirilmektedir [7]. Dünyada önlenebilir görme kaybnn en önemli nedeni olan katarakt [8], gözün doal lensinin opaklamas olarak tanmlanr [9]. Yallk katarakt, travmatik katarakt, konjenital katarakt ve sekonder katarakt gibi çeitleri vardr. Yaa bal oluan katarakt, en yaygn görülen katarakt çeitleri arasndadr [10]. Kataraktn bilinen tek tedavi yöntemi ise görme fonksiyonunu bozan opak lensin cerrahi olarak çkarlmasdr [11]. Katarakt cerrahisi dünyada en sk uygulanan ameliyattr ve günümüzde gelien teknoloji ile birlikte ameliyat süresi oldukça ksadr. Bu nedenle, cerrahi ilem çounlukla lokal anestezi altnda uygulanmaktadr [8,12]. Cerrahi ilem sürecinde, cerrahn konforunu salamak ve hastann iyileme süresini hzlandrmak amacyla topikal anestezi tercih edilmektedir [13]. Katarakt cerrahisinde topikal anestezi, hzl uygulanabilen bir yöntemdir ve hastada komplikasyon gelime riskini azaltt bilinmektedir [14]. Ancak yaplan çalmalar, topikal anestezinin bu olumlu özelliinin yan sra, hem ameliyat esnasnda hem de ameliyat sonrasnda, %34 ila %90 arasnda deien arya sebep olduunu bildirmektedir [14-16]. Hastalarn cerrahn direktiflerini uygulamak amacyla uyank olmas, anksiyeteye sebep olabilmekte [17], hipertansiyon, taikardi, gibi fizyolojik parametrelerde de istenmeyen olumsuz sonuçlara yol açabilmektedir [18]. Ar hissetme 1.

(18) ve görme fonksiyonunun kaybedilme olasl, göz ameliyat olacak hastalarda korku yaratan bir durum olduundan, hastalar çok endieli olabilmektedirler [19]. Bununla birlikte, hastalar anksiyeteye ve arya bal olarak operasyon srasnda hareket etmekte, hemoraji veya ameliyat sonras glokom gibi komplikasyonlar nedeniyle görme fonksiyonunu. kaybedebilmektedirler.. Dolaysyla,. ameliyat. sürecinde. ar. ve. anksiyetenin deerlendirilip kontrol altna alnmas, hasta konforunun salanmas ve ameliyatn prognozu açsndan önemlidir [20]. Katarakt cerrahisinde, ar ve anksiyete yönetiminin yaplmas, sadece hastalarn kaygsn azalmakla kalmaz, ayn zamanda ameliyat esnasnda hasta ile ibirliini de arttrr [18]. Bu nedenle de katarakt cerrahisinde, hastalarn ar ve anksiyete deerlendirilmesinin önemli olduu vurgulanmaktadr [21]. Bu süreçte; ar ve anksiyete hemire tarafndan yönetilmesi gereken bir hemirelik tansdr [22]. Hemire süreci yönetirken de konu ile ilgili yaplan aratrmalar deerlendirmelidir. Literatürde bulunan aratrmalarda; iki tarafl katarakt olan hastalarn subjektif semptomlarn deerlendirmesinde, birinci ve ikinci göz cerrahisi arasnda farkllklar olduu bildirilmektedir [23,24]. Katarakt cerrahisinde bu semptomlar arasnda bulunan ameliyata bal ar, oldukça yaygn olarak aratrlmtr [3,8,13-15,25,26]. Ancak, birinci ve ikinci göz katarakt cerrahisi arasnda ar algsndaki farkllklarla ilgili daha az sayda çalma bulunmaktadr [18,27,28]. Klinik gözlemler, topikal anestezi ile katarakt ameliyat geçiren birçok hastann ikinci göz ameliyat srasnda ilk gözlerine kyasla daha fazla ar hissettiini belirtmektedir [18,27,28]. Yaplan dier çalmalarda ise ar alglama düzeyi ile ameliyat sras ar arasnda bir fark bulunmad bildirilmektedir [25,29]. Zhu ve arkadalar, monosit kemo-çekici protein 1 (MCP-1) isimli sitokininin (arya bal bir enflamatuar sitokin), ikinci gözde, ilk göze kyasla artan miktarlarda bulunduunu ve artan arnn, sempatik bir oftalmik tip inflamasyon ile ilikili olabilecei sonucuna varmtr [30]. Ayrca arnn, bu ameliyat geçiren hastalar tarafndan bildirilen birkaç semptomdan, yalnzca biri olduu belirtilmektedir [31]. Yaplan çalmalarda, anksiyete gibi dier semptomlarn da olabileceine dikkat çekilmektedir [21,31]. kinci göz ameliyat srasnda artm arnn olas nedenlerini inceleyen baz aratrmaclar, ikinci göz cerrahisinde anksiyetenin, artan arnn altnda yatan nedeni olduunu söylerken, bunun hastann algsna bal olduunu öne süren çalmalarda bulunmaktadr [18,28,32]. Literatürde bulunan bu çalmalarn çounluu. 2.

(19) ise hekimler tarafndan yürütülmütür [18,23,24,27,28,30-32]. Bununla birlikte; her iki göze katarakt cerrahisi uygulanan hastalarn, hemireler tarafndan ameliyat esnasnda ar ve anksiyetesinin birlikte deerlendirildii çalmaya rastlanmamtr. Daha önce yaplan çalma yöntemleri, ölçüm araçlar, zamanlar ve bulgularndaki farkllklar nedeniyle katarakt cerrahisi uygulanan hastalarn, ameliyat esnasnda ar ve anksiyetesini deerlendirerek, kant düzeyini güçlendirecek çalmalar gereklidir. Cerrahi hastalarnda ar ve anksiyete deerlendirmesi ve yönetimi, hemirelik bakmnda da önemli yer tutmaktadr. Ancak, topikal anestezi altnda yaplan ameliyatlar salk profesyonelleri tarafndan küçük prosedürler olarak görülmekte olup, yeterli ar ve anksiyete deerlendirmesi yaplmad belirtilmektedir [33]. Katarakt ameliyat esnasnda ar ve anksiyetenin deerlendirilip, kontrol altna alnmasnda, hemirelerinde aktif rol üstlenmeleri gerekmektedir. Katarakt cerrahisinde kapsaml deerlendirme ve yönetimine gereksinim olmas nedeniyle bu çalma; her iki göze katarakt cerrahisi uygulanan hastalarn, ameliyat esnasnda ar ve anksiyete düzeylerinin belirlenmesi amacyla planland ve yapld. Aratrmann Sorular 9 Birinci ve ikinci göze katarakt ameliyat uygulanan hastalarn anksiyete düzeyleri nedir? 9 Birinci ve ikinci göze katarakt ameliyat uygulanan hastalarn ameliyat esnasnda ve sonrasnda ar düzeyleri nedir? 9 Birinci ve ikinci göze katarakt cerrahisi uygulanan hastalarn ar ve anksiyete düzeyleri arasnda farkllk nedir? 9 Birinci ve ikinci göze katarakt cerrahisi uygulanan hastalarn fizyolojik parametreleri arasnda farkllk nedir?. 3.

(20) 2. BÖLÜM GENEL BLGLER 2.1. Katarakt Katarakt, önlenebilir körlüün en önemli nedenlerinden biridir [7,34]. Katarakt sonucunda meydana gelen görme bozukluu; bireylerde bamszlk kayb, sosyal izolasyon, aktivitelerin snrlanmas ve depresyon gibi olumsuz durumlarn gelimesine neden olabilmektedir. Görme bozukluu ise, bireylerde düme ile meydana gelen yaralanmalar için ciddi bir risk faktörü ve mortalite art nedenidir [35]. Dolaysyla katarakt, bireylerin yaam kalitesini olumsuz yönde etkileyebilen hastalklar arasnda yer almaktadr [11]. Katarakt, genellikle yan ilerlemesiyle birlikte gözdeki doal lensin opaklamas sonucu gelien ve her iki gözde de görülebilen bir hastalktr [36,37]. Yalanma, katarakt geliiminin en temel nedeni olmakla birlikte; genetik faktörler, travma, diyabet, sigara, ar alkol tüketimi, uzun süreli sistemik kortikosteroid kullanm, radyasyon, yüksek tansiyon ve obezite gibi durumlar da katarakt geliiminin etiyolojisinde yer almaktadr [38-44]. Dünya Salk Örgütü (DSÖ) 2019 verilerine göre, küresel anlamda yaklak 65.2 milyon bireyde katarakt bulunduu, nüfusun yalanmasyla birlikte katarakt prevelansnn da art göstermeye devam edecei bildirilmektedir. 2020 ylnda ise 60 ya ve üstü yaklak 53 milyon kiide, katarakt nedeniyle ciddi görme kayb geliebilecei öngörülmektedir [45]. Önlenebilir ve tedavi edilebilir görme kayplarnn yaklak % 90'nn gelimekte olan ülkelerde olduu bilinmektedir. Bu hastalklar arasnda yer alan kataraktn ise orta ve düük gelirli ülkelerde, körlüün hala önde gelen nedenlerinden biri olduu bildirilmektedir [46,47]. Salk Ölçümleri ve Deerlendirme Enstitüsü tarafndan 2015 ylnda yaynlanan rapor; gelimekte olan ülkeler arasnda yer alan Türkiye’de de duyu organlar ile ilgili hastalklarn, engelliliin ikinci önde gelen nedeni olduunu göstermektedir. Ancak, katarakt çeitleri ve neden olduu görme bozukluunu bildiren net, güvenilir ve güncel bir veri bulunmamaktadr [48]. Dünya Ülkeleri ve Türkiye’de kataraktn yaygnln gösteren verilerin geneli yanstmama nedeni; ulusal, bölgesel, rksal ve etnik gruplarda katarakt prevelansnn farkllk göstermesidir [11,48-50]. 4.

(21) 2.1.1. Katarakt Çeitleri Katarakt oluum nedenlerine göre; konjenital (doumsal) ve edinsel (sonradan) katarakt olmak üzere 2 grupta incelenmektedir. 2.1.1.1. Konjenital Katarakt Dünya genelinde çocuklarda önlenebilir görme kaybnn en önemli nedenlerinden biri konjenital katarakttr [14,51,52]. Konjenital katarakt vakalarnn temelinde,. %50. orannda genetik faktörler yer almaktadr [14,52,53]. ntrauterin enfeksiyonlar, doumdan önce ilaç kullanm veya radyasyona maruz kalma gibi çevresel etmenler, konjenital katarakt geliimine etki edebilmektedir. Sistemik veya idiyopatik nedenler de etiyolojik faktörler arasnda bulunmaktadr. Konjenital kataraktn erken dönemde tehis edilmesi ve yönetilmesi, görsel morbidite riski açsndan oldukça önemlidir [53]. Tedavi edilmedii takdirde göz tembellii, nistagmus (istemsiz göz hareketleri), alk ve kalc körlüe sebep olabilecei öngörülmektedir [54]. 2.1.1.2. Edinsel Katarakt Edinsel katarakt bal altnda; yallk (senil), metabolik, travmatik ve sekonder katarakt çeitleri yer almaktadr [55]. Senil Katarakt Senil katarakt; yalanmaya bal ortaya çkan, gözün fizyolojik bozukluu olarak tanmlanan, oküler bir morbidite nedenidir [39,56]. Senil katarakt; komorbid sistemik ve oküler hastalklarn elik ettii bir katarakt çeididir. Göz merceinin ilk saydamln yitirmesi, daha sonra mercein imesi, mercein tamamen saydamln kaybetmesi ve büzülmesi ile karakterizedir [56]. Metabolik Katarakt Metabolik katarakt; diyabet, hiperglisemi, obezite, hipertansiyon ve lipid dengesizlikleri gibi metabolik hastalklarn neden olduu bir katarakt çeididir [57]. Travmatik Katarakt. 5.

(22) Travmatik katarakt, künt ve delici göz yaralanmalaryla meydana gelen ve görme kayb ile sonuçlanabilen, bir katarakt çeididir. Lens epitelinin travmaya maruz kalmas sonucu ileri opaklama meydana gelebilmekte ve lens kapsülünün laserasyonu katarakt oluumunu hzlandrabilmektedir [58]. Sekonder Katarakt Sekonder katarakt, göz içi lens implantasyonu ve fakoemülsifikasyon gibi cerrahi ilemlerden sonra sk görülebilen bir komplikasyondur [59]. Artk lens epitel hücrelerinin göç edip, mezenimal myofiroblast hücrelerine dönümesi sonucu olumaktadr [59,60]. 2.1.3. Katarakt Tedavisi Katarakt hastalarn tedavi arayna yönlendiren en önemli sebep, görme fonksiyon bozukluunun,. günlük. yaam. aktivitelerinin. yerine. getiremeyecek. düzeyde. etkilenmesidir [61]. Katarak ile ilikili görme kaybn düzeltmede uygulanan ve baar oran yüksek olan tek tedavi seçenei cerrahi tedavidir [14]. 2.1.3.1. Katarakt Cerrahisi Dünya genelinde görme fonksiyonunun tekrar kazanlmas için yaygn olarak uygulanan katarakt cerrahisi; güvenli ve etkili sonuçlar alnabilen cerrahi ilemlerdir [9,62,63]. Katarakt cerrahisinde uygulanan ilemler; saydamln kaybetmi olan lens materyalinin çkarlmas ve göze gelen nlar tekrar sar noktaya odaklamak için göz içine lens yerletirilmesidir [63]. Böylece hastalarn en iyi görme keskinliine sahip olma istekleri, ek bir cihaza ihtiyaç duyulmadan karlanabilmektedir [55]. Katarakt cerrahisi, hasta ibirlii ile cerrahn tercihine bal olarak, lokal veya genel anestezi yöntemleri ile yaplabilmektedir [55,64]. Cerrahi ilem yaplan hastalarn çounlukla ileri yata olmalar ve katarakta elik eden kronik hastalklarnn bulunmas nedeniyle, lokal anestezi yöntemi daha çok tercih edilmektedir [12,65]. Lokal anestezi ile uygulanan katarakt cerrahisinde; komplikasyon riskinin azaltlmas ve hasta konforunun salanmas için genellikle topikal anestezi ilk seçenek olarak düünülmektedir. Topikal anestezi uygulamas; intrakameral lidokain enjeksiyonu, göz jelleri ve göz damlas olmak üzere üç yaygn yöntemi içermektedir [55,66]. Katarakt cerrahisindeki teknolojik ve bilimsel yenilikler ile birlikte, cerrahi uygulamadaki kesiler de küçülmektedir. 6.

(23) Kesilerin boyutlar ise uygulanan cerrahi yöntemlere göre farkllklar göstermektedir. Bu yöntemlerin gelitirilmesindeki temel hedefler; komplikasyonlarn önlenmesi veya azaltlmas, göz bütünlüünün korunmas ve daha hzl görsel iyilemeye ulaabilmektir [66,67]. Uygulanan yenilikçi yöntemler ile katarakt ameliyatlar günübirlik cerrahi prosedürlere göre gerçeklemektedir. Böylece, hastann hastanede kalma süresi ve maliyetin azaltlmas salanmaktadr [9]. 2.1.3.1.1. ntrakapsüler Katarakt Ekstraksiyonu (KKE) ntrakapsüler Katarakt Ekstraksiyonu (KKE) teknii; lensin kapsülü ile birlikte büyük bir kornea skleral insizyon yaplarak çkarlmas ilemidir [55,68]. lk olarak KKE 1773 ylnda Sharp tarafndan ngiltere’de uygulanmtr [55]. 2. Dünya savandan önceki döneme kadar en sk yaplan katarakt cerrahisi olarak karmza çkan KKE yöntemi, 1970 ylna kadar farkl tekniklerin uygulanmas ile devam etmitir. 2. Dünya savandan sonra ise yerini Ekstrakapsüler Katarak Ekstraksiyonu’na (EKKE) brakmtr [69]. 2.1.3.1.2. Ekstrakapsüler Katarakt Ekstraksiyonu (EKKE) Ekstrakapsüler katarakt ekstraksiyonu (EKKE) genellikle 10 - 11 mm uzunluundaki insizyonlar ile lensin arka kapsülüne ve ön vitreus yüzüne dokunulmadan, lensin kesif (kaln) olan ksmnn çkarlmas ilemidir [55]. lk olarak EKKE 1949 ylnda Ridley’in arka kamaraya lens yerletirmesi ile katarakt cerrahisinde tercih edilen yöntem haline gelmitir [68]. Bu durum katarakt cerrahisinde önemli dönüm noktalarndan biri olmutur [55]. 2. Dünya sava sonras 1970’lere kadar popülerlik kazanan EKKE yöntemi, gelitirilerek yerini birçok avantaja sahip modern fakoemülsifikasyon cerrahi tekniine brakmtr [69]. 2.1.3.1.3. Fakoemülsifikasyon Dünya genelinde sk olarak uygulanan fakoemülsifikasyon teknii; güvenli, etkili ve baar oran yüksek bir katarakt cerrahisi yöntemidir [67,70,71]. Bu yöntem 1967 ylnda Amerikal Dr. Kelman tarafndan kefedilmi ve gelitirilmi olup, ultrason ile lens materyalinin parçalanarak alnmasn salayan, kapal sistem katarakt cerrahisi olarak. bilinmektedir. [55].. Minimal. invaziv. ilem. teknii. olarak. görülen. fakoemülsifikasyon, sorunsuz ve acsz bir rehabilatasyon sürecini içermektedir [15]. 7.

(24) Ksa operasyon süresi, küçük kesi alan, daha az astigmat, operasyon sonras daha az inflamasyon ve hzl iyilemenin salanmas açsndan, dier katarakt cerrahilerine göre daha üstün avantajlara sahiptir [15,55,67]. Göz cerrah açsndan bakldnda ise cerrahi ilem srasnda ön kamarada etkili kontrol salamas, göz içi basnç artn ve kanamay azaltmas gibi avantajlar olan bir tekniktir [69]. Fakoemülsifikasyon cerrahisinde topikal anestezinin kullanlmasyla birlikte operasyonlarn baar oran artm ve komplikasyonlarda azalmalar saptanmtr [70]. Fakoemülsifikasyon tekniinin zor olmas, cerrahi yöntemin örenilme sürecinde komplikasyon gelime riskinin yüksek olmas ve kullanlan araç-gereçlerin maliyetli olmas, ilemin dezavantajlarn oluturmaktadr [55]. Bununla birlikte; topikal anestezi altnda yaplan fakoemülsifikasyon ileminde, hastalarn ameliyat esnasnda daha fazla ar deneyimlemesi, ilemin bir dier dezavantaj olarak görülmektedir [18]. 2.2. Ar Kavram Ar, vücudun farkl bölgelerinde, çeitli sebeplerle hissedilen, psikolojik ve fizyolojik tepkiler gelimesine neden olan, bireyleri yardm aramaya ve almaya yönelten bir belirtidir [72]. Ar, vücutta herhangi bir bölgeden kaynaklanan, gerçek veya dokunun zarar görmesi ile balantl olan, birey tarafndan ho alglanmayan, duygusal ve duyusal deneyimlerdir [73-76]. Stearnbeach’in 1968 ylnda yapt ar tanmnda ise; kiiye özgü ar duygusu, muhtemel doku hasaryla ilikili zararl bir uyar veya vücudu zarardan korumay amaçlayan bir tepki olarak açklamtr. Klinik açdan en doru tanm ise hemire Mc Caffery 1968 ylnda yapt açklama ile özetlemitir; “Ar, hastann söyledii eydir, hasta söylüyorsa vardr”. Bu tanm; sözel ya da davransal ary açklayan önemli bir ifadedir [77]. Uluslararas salk sektörleri ar için, bir hastaln belirtisi ve hastaln prognozunu saptanmada önemli bir yeri olduunu kabul etmektedir [78]. Ar; bireyin yaamnda bir yaralanma durumu ile karlatnda örendii, öznel ve evrensel bir olgudur [74,76,77]. Kiinin yaamn ruhsal, fiziksel ve sosyal anlamda çok boyutlu etkilemesi nedeniyle, arnn kontrol altna alnmas gerekmektedir. Kontrol altna alnan ar; bireyin yaam kalitesini yükseltmekte, komplikasyonlar azaltmakta ve bireyin konforunu salayarak iyileme sürecini olumlu etkilemektedir [79]. 2.2.1. Arnn Snflandrlmas 8.

(25) Ar kavram için farkl snflandrma ekilleri bildirilmi olsa da en sk kullanlan ar snflandrmas; balad süre, mekanizmas ve kaynakland bölge göz önüne alnarak, üç balk altnda incelenmektedir [80]. Ar balama süresine göre; bu balk altnda arnn; sebepleri, seyri, belirtileri ve tadavi yöntemleri açsndan farkllk göstermesi nedeniyle, akut ve kronik ar olmak üzere, iki balk altnda tanmlanmaktadr [80,81]. Akut ar; balama süresi açsndan ani ve geçici özellikte olup, travma (Fraktür, laserasyon vb.) enfeksiyon, cerrahi yara ve doku hipoksisi gibi durumlar sonucunda ortaya çkan ardr [81]. Dokunun iyileme süreci ile doru orantl olarak ortadan kaybolabilmektedir [73]. Kronik ar ise 3-6 ay süresince arnn devam etmesi veya tekrarlamas ile bireyin yaam kalitesini olumsuz yönde deitiren, psikolojik olarak etkileyen ve ar kontrol yöntemlerine yant vermeyen ar çeidi olarak tanmlanmaktadr [80,81]. Kronik ar deneyimi olan bireylerde etkili tedavi yöntemlerinin uygulanmas ile ar azaltlabilmekte, salk durumu optimun düzeyde sürdürülüp, yaam kaliteleri iyiletirilebilmektedir [82]. Ar mekanizmasna göre; nosiseptif ar, nöropatik ar, deafferantasyon ar ve psikojenik ar olmak üzere dört balk altnda incelenmektedir. Nosiseptif ar sinir sistemi dndaki organlarda nosiseptörlerin uyarlmas ve santral sinir sistemine uyar gönderilmesiyle balayan, vücut savunma mekanizmas olarak görülen ve tedavi edilebilen ar çeididir [81]. Bu ar gerçek veya oluabilecek doku hasarna bal bir hastalk, yaralanma veya enflamatuar süreçten oluabilmektedir [83]. Nöropatik ar, santral sinir sistemindeki periferik sinirlerde gelien hasar sonucunda görülen ve nosiseptif uyaran veren bir kayna olmayan ar çeididir [80,83]. Nosiseptif ar ile arasndaki fark nöropatik arnn, nosiseptif ar gibi zararl uyaranlara kar verilen bir tepki deil, sinir sistemine verilen bir hasar sonucu ortaya çkmasyla açklanabilmektedir [83]. Nöropatik arnn yaygn sebepleri; enfeksiyon (herpes zoster, dorsal kök ganglionunun iltihaplanmas), travma, metabolik hastalklar, alkol bamll, toksinler, nörolojik hastalklar (multiple skleroz) ve tümörler olabilmektedir [80,81].. 9.

(26) Deafferantasyon ar, periferik sinir hasarlarndan (Amputasyon vb.) veya omurilik hasarlarndan kaynaklanan ardr. Uyarlarn merkezi sinir sistemine iletiminin kesilmesi ile ortaya çkmaktadr [84]. Psikojenik ar, psikolojik etkenlerle balantl bir ar çeididir. Arya sebep olabilecek bir patoloji olmadan görülen ve beklenen arnn çok üzerinde bir iddette hissedilen, ar duyusudur. Arnn kayna bir takm zihinsel veya duygusal problemler olabilir. Bu problemlere bal olarak artabilmekte veya uzayabilmektedir [80]. Ar kaynakland bölgeye göre; visseral, somatik, sempatik ve periferiyal ar olmak üzere dört balk altnda incelenmektedir [81,84]. Visseral ar; toraks ve abdomen gibi vücut boluklarnda nosiseptörlerin aktive olmas ile hissedilen ardr. Yava balayan künt ve szlama eklinde hissedilen lokalizasyonu zor olan bir ar çeididir [80]. Cerrahi insizyon ars, enflamatuar barsak hastal ve pankreatit; visseral arya örnek olarak verilebilir [80,84]. Somatik Ar; Somatik sinirlerden kaynaklanan ardr. Ar pelvik kaslar, abdominal duvar, kemikler ve eklemlerden kaynakl olabilmektedir. Bu bölgelerde nosiseptör younluu fazla olduu için somatik ar, lokalize ve keskindir [85]. Sempatik ar; sempatik sinir sisteminin aktif olmas ile görülen damarsal kaynakl arlardr. Aryan bölge soluk renkte ve souktur. Periferik ar ise periferik sinirler, kaslar ve tendonlardan köken alan bir ar çeididir [86]. 2.2.2. Ary Etkileyen Faktörler Ar; duyusal, motivasyonel ve bilisel bileenleri içeren karmak bir tepkidir. Ar tepkisi, sadece zararl uyaranlara veya doku hasarna kar fizyolojik bir reaksiyonla snrl olmayp, duygusal ve davransal tepkileri de içermektedir. Bu tepkilerin; kültürel alglamalar, beklentiler, rk ve etnik gruplar arasnda farkllk gösterdii geçmiten bu yana bilinen bir gerçektir [87]. Bireylerin arya kar gösterdikleri hassasiyet ve tolerans; yaa, yorgunlua, cinsiyete, dini inanca, psikolojik duruma, fiziki çevreye, sosyal ve kültürel özellik gibi birçok faktöre bal olarak deiim gösterebilmektedir [86,88]. Bu nedenle ar deneyimi; fizyolojik, psikolojik ve sosyokültürel faktörler arasnda, dinamik bir etkileimle ekillenmektedir [87]. 10.

(27) 2.2.3. Arnn Sistemler Üzerine Etkisi nsan vücudu, sempatik sinir sistemi, nöro-endokrin sistem, baklk sistemi ve birbirine bal duyular ve duygular yoluyla, arya fizyolojik olarak yant verir [89]. Sempatik sinir sisteminin ve solunum sistemi üzerine uyarc etkisi nedeniyle, bireyin ar durumunda kalp at hz, kan basnc ve solunum hz artar. Bu fizyolojik tepkinin uzamas durumunda, özellikle fizyolojik yant zayf bireylerde baz sistemler üzerinde iskemik hasara yol açabilir [90].. Kardiyovasküler sistem üzerinde; hipertansiyon,. hipoksemi, taikardi, derin ven trombozu ve oksijen tüketiminde artma, solunum sistemi üzerinde; atelektazi, hipoksemi ve oksijen tüketiminde artma arya bal görülebilecek istenmeyen olumsuz durumlardr [73,91]. Ar durumunda sempatik sinir sisteminin uyarlmas ile sindirim sistemi üzerinde peristaltik aktivitenin azalmas; bulant, kusma, konstibasyon ve sindirme yeteneinin azalmas ile sonuçlanabilir [92]. Ayrca üriner sistem üzerinde; idrar retansiyonu ve buna bal olarak kan basncnda artma; kas ve iskelet sistem üzerinde; hareket kstll ve kas spazm, arnn sistemler üzerine olan bir baka etkisidir [73]. Ar, ister akut ister kronik olsun, vücudun ana stres kontrol mekanizmas olan hipotalamik-hipofiz-adrenal-tiroid-gonadal. (HHATG). sistemini. aktive. eden. bir. stresördür [93]. Endokrin sistemin aktivasyonu sonucu artm kortizol ve katekolamin salgs; kan glikoz seviyesinde art, negatif nitrojen dengesi, yara iyileme süresinde uzama ve enfeksiyona yatknlk gibi arnn istenmeyen sonuçlarna yol açabilmektedir [73,91,94]. Tüm bu komplikasyonlarn yan sra, hastann hastanede yat sürelerinin uzamas ve hasta memnuniyetsizliine neden olmaktadr. Ayrca, ilk akut ardan sonra geliebilecek kronik arnn tedavisi, salk sistemleri için önemli bir mali yükü temsil etmektedir [95]. Psikolojik etki olarak da anksiyete, uyku bozukluklar ve korku gibi arya kar fizyolojik tepkiler ortaya çkabilmektedir [94]. Ar nedeniyle vücut sistemleri üzerinde oluan. bu. fizyopatolojik. etkileri. anlamak,. arnn. bütüncül. deerlendirilebilmesinde salk profosyonellerine yol gösterici olmaktadr [89].. 11. olarak.

(28) 2.2.4. Arnn Tanlanmas ve Deerlendirilmesi Ar algs ve tolerans kiiden kiiye geni ölçüde deitiinden, ar tanmlamak ve tarif etmek zordur. Temel olarak, ar, beynin, vücudun yaad belirli bir duyum hakkndaki bilgileri yorumlama eklidir. Bu ac hissi hakknda bilgi (veya “sinyaller”) sinir yollar yoluyla beyne gönderilir ve beynin bu sinyalleri “ar” olarak yorumlama ekli, birçok d faktörden etkilenebilir [96]. Bu nedenle; arya kar verilen tepki, bireyler arasnda farkllk göstermektedir. Baz bireyler, ary yaanmas ve dayanlmas gereken bir durum olarak alglarken, baz bireyler günlük yaam aktivitelerini aksatan bir problem olarak görmektedir. Bu sebeple arnn etkili ve bütün yönleri ile ele almak ve arnn bireyi nasl etkilediini biyopsikososyal yönden tanlamak önemli bir deerlendirme kriteridir [97]. Cerrahi operasyonlar, travma, invaziv. giriimler. ve. yara. bakmnda. arya. sebep. olabilecek. durumlarn. deerlendirilmesi, arnn yönetiminin planlanmasnda, atlmas gereken ilk admdr [98]. Ary tanlamak için salk profesyonelleri; gözlem yeteneini, dinleme yöntemini, sorgulama tekniklerini, ölçme ve deerlendirme araçlarn kullanmaktadrlar [97]. Ar deerlendirmesinde en doru yöntem, hastann kendi söylemleridir. Sözel iletiim salayabilen bireylerde sözel ya da görsel deerlendirme ölçekleri kullanlrken, arnn ifade edilemedii durumlarda davranlarn gözlemlenmesi, ar deerlendirmesinde önemlidir [98]. Arya yönelik beden dili, davranlar ve yüz ifadeleri ilk etapta bireyin nasl hissettii konusunda salk profesyonellerine bilgi verebilmektedir. Bireyin bilinçsiz olduu ve davransal olarak tepki vermedii durumlarda ise solunum, kan basnc, nabz ve oksijen saturasyonu gibi fizyolojik parametrelerin deerlendirilmesi, ar yönetimi için önemli bir deere sahiptir [97]. 2.2.4. Katarakt Cerrahisi ve Ar Teknolojik gelimelerin paralelinde, yeni katarakt cerrahisi teknikleri ile daha iyi görsel sonuçlar elde etmenin yan sra, arnn yönetimi için de daha büyük beklentiler olumaktadr [18]. Komplike olmayan katarakt cerrahisi, genellikle topikal anestezi yöntemi ile yaplmaktadr [8]. Topikal anestezi ile yaplan fakoemülsifikasyon ilemi ise tamamen arsz bir prosedür deildir [70]. Bu ilem srasnda ar yönetimi, ar ve anksiyeteyi. azaltmakla. birlikte,. ameliyat 12. esnasnda. hasta. ile. ibirliini. de.

(29) gelitirmektedir. Bu nedenle, katarakt ameliyat yaplrken ar yönetiminin özellikle önemli olduu bildirilmektedir [18]. Katarakt cerrahisindeki intraoperatif ve postoperatif arlar, genel olarak nosiseptif ar özelliindedir [8]. Katarakt ameliyat, kan-akkan humor bariyerini bozan ve prostaglandin üretimini artran, invazif bir ilemdir. Sonuç olarak, ameliyat esnasnda nosiseptif ar; hiperemi ve sistoid maküler ödem gibi gelien durumlarla ilikili olabilmektedir [99]. Ayrca bu fizyolojik durumun; ikinci göz ameliyatnda, ilk göz ameliyatna kyasla ar düzeyinde artn sebebi olduu bildirilmektedir [28]. Zhu ve arkadalar; MCP-1 sitokininin ikinci gözde, ilk göze kyasla artan miktarlarda bulunduunu ve artan arnn, sempatik bir oftalmik tip iltihaplanma ile ilikili olabilecei sonucuna varmtr [30]. Artm intraoperatif ar, hastann ameliyat srasnda ibirlii yapma isteini ve ameliyata yönelik memnuniyetini azaltarak, ameliyatn zorluunu arttrabilmektedir [100]. Literatürde hastalarn daha fazla ar hissetmesine neden olan üç temel deikenin olduu bildirilmektedir. Bu deikenler; baskn göz, önceki katarakt deneyimi ve ileri düzey miyopi olarak tanmlanmtr [8]. Baskn gözün, ar deneyimine muhtemel katks hakkndaki görü, Aslankurt ve arkadalarnn ilk kez göz ameliyat geçiren hastalar ile yaptklar bir kohort çalmas ile deerlendirilmitir. Çalma sonucunda; baskn göze yönelik katarakt ekstraksiyonu geçiren hastalarn, baskn olmayan bir göz ameliyat ile karlatrldnda, ortalama ar skorlarnda anlaml bir art olduu belirlenmitir [101]. leri düzey miyopi durumunda ise aksiyal uzunluk artnn, ameliyatn zorluunu ve hastann anksiyete düzeyini artrarak, daha yüksek düzey ar iddetine neden olduu belirtilmektedir [8]. Katarakt cerrahisinde daha fazla ar hissedilmesine sebep olan bir dier deiken hastalarn önceki katarakt cerrahisi deneyimidir. Yaplan çalmalarda da topikal anestezi ile katarakt ameliyat geçiren birçok hastann, ikinci göz ameliyat srasnda ilk gözlerine kyasla daha fazla ar hissetmesi, cerrahi deneyimin ar iddeti üzerinde etkili olduunu göstermektedir [18,27,28]. Saptanan intraoperatif ve postoperatif bu arlar azalmak için preoperatif analjezikler verilmesi, iyi bir cerrahi tekniin uygulanmas, anesteziklerin uygun olarak seçilmesi ve hastaya rahat bir ortam oluturulmas önemlidir [8].. 13.

(30) Katarakt cerrahisinde hafif ar genellikle basit analjeziklerle yönetilebilmektedir. Ancak, arnn ciddi bir komplikasyon göstergesi olabilecei de göz ard edilmemelidir. Artan ar; koroid efüzyonu, suprakoroidal kanama gibi ameliyat esnasnda geliebilen komplikasyonlarn habercisi olabilir. Bu nedenle cerrahi ekibin, bu farkl ar nedenlerinin temsil ettii patolojileri tanmlayabilmesi önemlidir [102,103]. Ayrca ameliyat esnasnda deneyimlenen ar kadar, postoperatif ar takibinin de yaplmas gerekmektedir. Katarakt cerrahisi ameliyatndan hemen sonra oluan ar hastalarn çounda görülmektedir. Ancak bu arnn ilk hafta sonunda azal göstermesi beklenmektedir [8]. Porela- Tiihonen ve arkadalarnn 196 hasta ile yapm olduu bir çalmada; ameliyattan sonraki ilk saatlerde ar prevelansnn %34 olduu ve bu orann ameliyattan bir hafta sonra %9’a dütüü belirlenmitir [15]. Dolaysyla; postoperatif artm ar genellikle gecikmi iyileme ve kötü yaam kalitesi ile ilikilidir. Bu nedenle ameliyat esnasnda ve sonrasnda iyi bir ar yönetimi, cerrahi çktlarn hasta yararna sonuçlanmasn salayabilir [104]. 2.2.5. Ar Yönetiminde Hemirenin Rolü Optimum ar yönetimi, hasta ve ailesi de dahil olmak üzere salk ekibinin tüm üyelerinden oluan ve ekip ibirlii gerektiren multidisipliner bir sorumluluktur. Etkili ar yönetimi; iyilemeyi salama, komplikasyonlar önleme, acy azaltma ve kronik ar geliimini önleme, hemirelik bakmnn önemli bir parçasdr [96]. Ars olan bireylerin bakm ve yönetimi, hemirelik sanatnda beceri gerektiren bir durum olarak görülmektedir [105]. Doru ar deerlendirmesi, etkili ar yönetimi için çok önemlidir. Arnn son derece öznel nitelii; ar deerlendirmesinin bir hemirenin gerçekletirdii en yaygn ve zor faaliyetlerden biri olduu anlamna gelir [96]. Bu nedenle hemire; hastann arsn deerlendirme, arya yönelik giriimleri planlama ve uygulamada multidisipliner bir ekibin üyesi olarak etkili bir rol üstlenmektedir [105]. Hemire; cerrahi kliniklerde etkili bir ar yönetiminin salanabilmesi için literatürde bulunan klavuzlar dorultusunda hemirelik sürecini yönetmelidir [106-108]. Bu klavuzlarda ar yönetimine yönelik mevcut kabul edilen uygulamalar arasnda; ameliyattan. önce. her. hastayla. ar. kontrol. seçeneklerinin. bireysel. olarak. deerlendirilmesi ve basit bilisel-davranç tekniklerde talimatlar verilmesi, izlenen fizyolojik parametreler ile birlikte beinci yaamsal belirti olarak deerlendirilmesi, 14.

(31) ary mümkün olduu kadar erken tedavi etmek, farmakolojik ve farmakolojik olmayan müdahaleleri birletirmek, klinik ortama göre tedavi plan oluturmak, hastann tepkisine göre planlamada deiiklik yapmak ve taburcu olduktan sonra arya yönelik bakm sürekliliini salamaktr [106-109]. Bu uygulamalar için, hemirenin ar yönetimine ilikin bilgi sahibi olmas, bakmn temelini oluturmaktadr [96]. Hemire, ar deerlendirme sürecinde bilgileri hastalardan almaldr [96]. Cerrahi operasyonlarn bir parças olarak kabul edilen arnn ele alnmas, hastann arya yönelik korkularnn ve üzüntülerinin kabul edilmesi, önceki ar deneyimlerinin, baa çkma yöntemlerinin deerlendirilmesi, ar yönetimini kolaylatrabilmektedir [110]. Bu bilgiler, tedavi seyrine rehberlik etmek için hemireler tarafndan uygun ekilde kayt edilmelidir. Arnn yeri, younluu, ekli, süresi gibi bilgileri deerlendirmenin ve kayt etmenin yan sra, arnn psikososyal etkileri de mutlaka deerlendirilmelidir [96]. Deerlendirmeler sonucunda yaplan etkin bir ar yönetimi; ameliyat öncesinde ve sonrasnda hastalarn anksiyetesini azaltmakta ve hastann cerrahi süreçte ibirliini artrmaktadr [18]. 2.3. Anksiyete Kavram Anksiyete; korku, kayg veya endieye neden olan durumlar karsnda, doutan gelen insani bir tepkidir [111]. Potansiyel olarak fiziksel, psikolojik veya sosyal yönden olumsuz sonuçlara yol açabilen ve kaygya neden olabilen korkular anlamna gelmektedir [112].. Amerikan Psikiyatri Birlii, anksiyete kavramn “özerklik ve. bedensel tezahürlerin elik ettii öznel rahatszlk, huzursuzluk, endie veya endie verici duygular” olarak tanmlamaktadr [113]. Anksiyete; sakin, hafif, orta, iddetli ve panik anksiyete düzeyleri olarak incelenmektedir [111,114]. Hafif ve orta derece anksiyete düzeyleri doru ekilde yönlendirildiinde avantaj salayabilmektedir [111]. Belirli düzey anksiyete, bireyi gereini yapmak üzere harekete geçmesi için hazrlayan biyolojik bir uyarcdr [115]. Bu duygusal durumun ar ve sürekli olmas ise bireylerin fiziksel ve psikolojik iyilik hallerini, yaam kalitesini ve üretkenliini etkileyen patolojik durumlara dönüebilir [116]. Uzun süreli kayg, daha sonra hastaya zarar verebilecek ve iyilemeyi geciktirebilecek stres yaratr. Her hastann gelecekteki deneyimlerle ilgili kayg ve stres yant derecesi birçok faktöre baldr. Bunlar; ya,. 15.

(32) cinsiyet, önerilen cerrahinin türü ve kapsam, önceki cerrahi deneyim ve stresli durumlara kiisel duyarll içerir [117]. Büyük yaam deiiklikleri anksiyeteye neden olan faktörler arasndadr ve bu deiikliklerden biri cerrahi deneyimdir [117]. Anksiyete, cerrahi ilem iptallerinin olas sebeplerinden biridir ve ameliyat öncesi prevalansnn % 25-80 arasnda olduu bildirilmektedir [117,118]. Ancak baz çalmalar; bu orann % 11-80 arasnda, daha geni bir aralk gösterdiini belirtmektedir [119,120].Cerrahi ilem genellikle kanama, ar, morbidite veya bazen ölüm riskiyle ilikilendirilen travmatik bir tedavidir. Anksiyete, cerrahi ilem geçiren hastalarn bu tür durumlardan kaçnmalarna neden olabilen, duygusal bir deneyimdir [117]. 2.3.1. Anksiyete Çeitleri Spielberger ve Krasner anksiyeteyi, “ho olmayan duygusal durum ve koul” olarak tanmlayp, sürekli ve durum anksiyetesi olmak üzere iki alt balkta açklamlardr [121]. Bu bileenlerden durum anksiyetesi, bireyin o anki yaad tehdit karsnda nasl hissettiini, sürekli anksiyete ise bireyin genel olarak yaad benzer durumlara kar, nasl hissettiini göstermektedir [122]. 2.3.1.1. Durumluk Anksiyete Durumluk anksiyetesi, bireyi tehdit eden durumlarda ortaya çkan ve zaman içerisinde dalgalanmalar gösterebilen anksiyete çeididir [121]. Genel olarak fizyolojik bir duruma yönelik heyecan ve gerginlik hissi ile balantl olan, mevcut anksiyete seviyesi olarak tanmlanr [123]. Durumluk anksiyetesi belirli bir duruma özgüdür ve geçicidir. Otonom sinir sistemini uyarlmas ile bireyde sinirlilik ve endie duygularnn ortaya çkmas ile sonuçlanan durumu ifade eder [122]. Durumluk anksiyete seviyesi, neden olan faktörün younluuna ve süresine göre deiiklik gösterebilir [123]. 2.3.1.2. Sürekli Anksiyete Sürekli anksiyete; huzursuz olma veya gerginlik hissi konusunda, istikrarl bir doal kayg eilimi olarak tanmlanr [121,123]. Sürekli ankisiyete, bireyi tehdit eden ve durumluk anksiyetenin gelimesine yol açan durumlara verilen tepki ile balantldr. Sürekli anksiyetesi yüksek olan bireyler, düük olan bireylere göre beklenmedik olaylar 16.

(33) karsnda, yaadklar durumu tehdit edici alglamaya meyildirler [123]. Bu bireylerin; fizyolojik olarak güçlü bir uyarlma yaamamalarna ramen, davransal olarak tehlikeli durumlardan kaçnmaya yatkn olduklar, bilisel olarak bilinmeyen uyarlar tehdit olarak algladklar belirtilmektedir [122]. 2.3.2. Anksiyete Nedenleri Anksiyete, düünce ve duygular yoluyla bireyin, ruhsal ve duygusal karmaasna bal olarak deiim gösteren bir durumdur [114]. Hastalarn duygusal ve ruhsal karmaa yaamasna neden olabilecek birçok genel faktör tanmlanmaktadr. Bu faktörler arasnda; çocuklukta yaanan travmalar, yaamlarnda karlatklar fiziksel ve psikolojik basklar, rencide edici davranlara maruz kalma, geçmite deneyimlenen stresli durumlarla tekrar karlama, hayatlarna ilikin belirsizlik duygusu, ekonomik skntlar, sosyal yaamn aksama olasl,. fizyolojik tepkiler (ar gibi), genetik. sebepler [124,125], cerrahi tan ve cerrahi operasyon yer almaktadr [117,126]. Cerrahi operasyonlar sonras yaanan arlar ve hastane ortam; anksiyetenin artmasna neden olan önemli faktörler arasndadr. Yaplan cerrahi ileme bal; operasyon öncesi, sras ve sonrasnda ar, anestezi teknikleri, tedavi yöntemleri, bilgi eksiklii, ameliyata ilikin belirsizlikler, hastane gibi yabanc bir ortamda bulunma ve tanmad insanlarla iletiim kurma, hastalarn anksiyete yaamasna neden olabilmektedir [121,124]. Daha önceki cerrahi operasyon deneyimlerinin de bireyin anksiyete düzeyini etkiledii bilinmektedir [117,126]. Bununla birlikte; ya, cinsiyet, eitim durumu gibi sosyodemografik özellikler, anksiyete düzeyini etkileyen dier faktörler arasnda yer almaktadr [113]. Bu gibi durumlar; anksiyete yaayan bireyler ile birlikte ailenin de anksiyete yaamasna neden olabilmektedir [125]. 2.3.3. Anksiyete Belirtileri Anksiyete; fizyolojik ve psikolojik açdan bireyleri farkl düzeylerde etkileyebilir. Bu nedenle anksiyeteye yönelik semptom ve belirtiler, bireyler arasnda fakllk gösterebilmektedir [121]. Fizyolojik olarak; ciltte renk deiiklii, tükürük salgsnn azalmasna bal az kuruluu, ba ars, ba dönmesi bulant, kusma, göüs ars, dispne ve aritmi gibi anksiyete belirtileri hasta tarafndan deneyimlenmektedir [127]. Tüm bunlar; düünme, karar verme, alg ve konsantrasyon bozukluu ile karakterize 17.

(34) olan ve bilisel bozulma ile sonuçlanan psikolojik belirtileri oluturmaktadr [113]. Psikolojik olarak ilk karmza çkan belirtiler ise kayg, korku ve endiedir [127]. Ar tedirginlik, üzüntülü ve keder önemli psikolojik belirtiler arasnda yer almaktadr [128]. Anksiyete nedeniyle oluan patofizyolojik cevap; vücutta farkl nöro-endokrin deiikliklere neden olan otonom sinir sisteminin aktivasyonu ile açklanmaktadr. Bu süreç sonucunda; kalp atm hz, kan basnc ve miyokard i yükünün artmasna neden olmaktadr [113]. Özellikle anksiyeteye bal abartl hemodinamik tepkiler ve elektrokardiyografik deiiklikler, hipertansiyon gibi kronik hastal bulunan bireylerde daha belirgin olarak gözlemlenebilmektedir [129,130]. 2.3.4. Katarakt Cerrahisi ve Anksiyete Anksiyete; uygulanacak olan cerrahi ilem ne olursa olsun, ameliyat öncesi dönemde hissedilen ve kayg olarak bilinen bir duygudur. Kaygnn bir sonucu olan ölüm korkusu, hastann büyük veya küçük bir ameliyat geçirip geçirmediine baklmakszn anksiyete üzerinde önemli rol oynamaktadr [131]. Lokal anestezi altnda yaplan ve hastane personeli tarafndan küçük ameliyatlar olarak kabul edilen prosedürlerden biri, katarakt cerrahisidir [33]. Katarakt cerrahisine bal anksiyete, teknik ve anestezi uygulamasndaki ilerlemelere ramen, hastalarn büyük bir çounluunu etkilemektedir [132]. Katarakt cerrahisi her zaman hastalar için önemli bir anksiyete deneyimidir. Çünkü bu hastalar cerrahi ilem esnasnda uyanktrlar [33]. Bu farkndaln yaratm olduu yüksek düzey anksiyete; ameliyat esnasnda kooperasyon kayb ile birlikte istemsiz hareketlerin olumasna neden olabilmektedir [17,20,21]. Ameliyat esnasnda hareket etme ise cerrahi süreçte kanama ve ameliyat sonras glokom gibi komplikasyonlara neden olup, görme kayplar ile sonuçlanabilmektedir. Dolaysyla, katarakt cerrahisinde psikolojik rahatlk ve ameliyat srasndaki uyum, ameliyat sonras prognoz için çok önemlidir [20]. Demircan ve arkadalarnn katarakt cerrahisi uygulanan hastalarda yaptklar çalmada; yüksek düzey anksiyetenin, ameliyat esnasnda uyumu kötületirdii ve operasyon süresini uzatt belirlenmitir. Ayrca çalmada; yüksek anksiyete skoru olan ve azalm hasta uyumu gösteren hastalarn, ameliyat esnasnda ar düzeyin de art olduu tespit edilmitir [21].. 18.

(35) Katarakt cerrahisinde hastalarn hissettii anksiyete; anestezi teknii, hastann kiilik özellikleri, deneyimleri ve ar düzeyi ile ilikili olabilmektedir [21]. Katarakt cerrahisinde uygulanan retrobuller anestezi yönteminin dier yöntemlere göre anksiyeteyi arttrd bildirilmektedir [121]. Topikal anestezi tekniinde ise daha az anksiyetenin yaand belirtilmektedir [21]. Katarakt cerrahisini daha önce deneyimlemi hastalar ile yaplan çalmalarda; ilk göz ameliyat öncesi hissettikleri anksiyetenin, ikinci göz katarakt ameliyatna göre daha yüksek olduu belirlenmitir [18,28,31]. Bununla birlikte hastalarn; ikinci göz katarakt ameliyat sonras, ilk göz ameliyatna göre daha fazla korku ve anksiyete deneyimledikleri bildirilmektedir [121]. Ramirez ve arkadalarnn yapt çalmada; ameliyat öncesi dönemde anksiyetenin kaynann ameliyatn kendisi ve kör olma korkusu ile ilikili olduu, ameliyata yönelik korkunun ameliyat sonras dönemde de devam ederek anksiyeteye neden olduu saptanmtr [131]. Katarakt cerrahisi hastalar ile yaplan baka bir çalmada ise; anksiyete seviyesinin ameliyat öncesi en yüksek olduu, ameliyattan hemen sonra azald ve ameliyattan sonraki gün tekrar artt bildirilmektedir [121]. Katarakt cerrahisinde, ameliyat sürecin tüm aamalarnda anksiyete yönetiminin önemi vurgulanmaktadr. Bu amaçla yaptklar çalmada hemire Moon ve Sook; baarl bir katarakt cerrahisi için anksiyete yönetiminin, hasta ile ibirliini artrp, uzun vadede operasyonun baarsna katkda bulunabileceini ortaya koymutur [33]. 2.3.5. Anksiyete Yönetiminde Hemirenin Rolü Hemire cerrahi süreçte; holistik bir bak açsyla hastalar deerlendirmeli, endie ve korku gibi anksiyeteyi gösteren duygular anlamal ve hasta anksiyetesini azaltma konusunda donanml bir bilgi birikimine sahip olmaldr [124]. Hemirenin anksiyete yönetiminde etkili olabilmesi için, nedenlerini ve hasta üzerindeki etkisini tanmlayp, deerlendirebilmesi gerekmektedir [133]. Bu amaçla hemirenin, anksiyete yönetimi konusunda hemirelik rollerini yerine getirmesi beklenmektedir. Hemirenin anksiyeteyi önleme ve azaltma konusundaki giriimleri, hastann yaam kalitesini ve iyileme sürecini artrmada önemli bir adm olarak görülmektedir [134]. Anksiyetenin azaltlmasna yönelik hasta tercihlerini dikkate almak ve hasta ile ibirlii yapmak gerekmektedir [135]. Çünkü yüksek düzeyde anksiyete, huzursuzlua yol açabilir ve ibirliini engelleyerek komplikasyonlarn gelimesine neden olabilir. 19.

(36) Katarakt cerrahisi gibi bir ameliyatnn genellikle hasta uyankken gerçekletirildii göz önüne alndnda, intraoperatif koullar ve iletiimin hastann deneyimini ve memnuniyetini nasl etkilediinin farknda olmak ve gerekli hemirelik giriimlerini uygulamak önemlidir [33]. Bu amaçla anksiyetenin azaltlmasnda, farmakolojik ve nonfarmakolojik yöntemler kullanlabilmektedir [17,33]. Lokal anestezi altnda katarakt cerrahi uygulanan hastalarla yaplan bir çalmada, bir hemire tarafndan ameliyat esnasnda hastann elini tutmann epinefrin düzeyini ve intraoperatif anksiyeteyi önemli ölçüde azaltt belirlenmitir [33]. Yaplan baka bir çalmada, katarakt cerrahisi esnasnda anksiyetenin azaltlmasnda müzik terapinin yararl olduu sonucuna varlmtr [136]. Bu yöntemlerden hangisi tercih edilirse edilsin hemirenin rolü ilk olarak hasta ile ibirlii içerisinde, hastay bilgilendirerek ve güven vererek cerrahi süreci yönetmektir [137]. Cerrahi süreçte hastalarda en büyük endie nedenleri; hastalklar, tan ve tedavi yöntemleri ile ilgili bilgi eksikliidir. Bir hastann, salk personeli tarafndan ameliyat öncesi bilgilendirilmesi, hastann kaygsn azaltmada oldukça etkilidir. Hastann daha ksa sürede aktif bir hayata dönmesine ve hasta ile ilikileri güçlendirerek anksiyetenin azaltlmasna yardmc olduu bilinmektedir [138]. Ayn zamanda cerrahi prosedürlere yönelik bilgi eksiklii, hastann ailesi için de bir endie kaynadr. Hemire, hasta yaknlarnn belirsizlik, duygusal stres ve korku duygularyla baa edebilmesi için, ameliyat ile ilgili bilgi akn salama sorumluluunu üstlenebilmelidir [36].. 20.

(37) 3. BÖLÜM MATERYAL VE METOD 3.1. Aratrmann Tipi Her. iki. göze. katarakt. cerrahisi. uygulanan. hastalarn. ameliyat. esnasnda. deneyimledikleri ar ve anksiyete düzeylerinin belirlenmesi ve karlatrlmas amacyla yaplan bu aratrma, tanmlayc niteliktedir. 3.2. Aratrmann Yapld Yer ve Özellikleri Aratrma, Nevehir devlet hastanesi’nin göz hastalklar-cerrahisi poliklinii, ameliyathanede ve göz hastalklar-cerrahisi kliniklerinde yürütüldü. Hastane; 400 yatakl genel hastane binas içinde toplam 27 yatakl göz hastalklar ve cerrahisi klinii ile hizmet vermektedir. Klinikte bir sorumlu hemire ve yedi klinik hemiresi görev yapmaktadr. Hastanenin birinci katnda bulunan ameliyathanede toplamda dokuz ameliyat odas bulunmakta ve 34 hemire ameliyathanede bakm hizmetlerini yürütmektedir. Göz cerrahisine yönelik ameliyatlar, günübirlik cerrahi prosedürlerine göre yaplmakta olup, 5 poliklinikte 5 uzman doktor ile göz cerrahisi planlama süreci yönetilmektedir.. Hastalar. göz. hekimi. tarafndan. ameliyat. hakknda. bilgilendirilmektedir. 3.3. Aratrmann Evreni ve Örneklemi Aratrmann evrenini Ekim 2018- Temmuz 2019 tarihleri arasnda Nevehir Devlet Hastanesi’nin Göz Hastalklar- Cerrahisi Polikliniine bavuran ve katarakt nedeniyle bileteral fakoemülsifikasyon ameliyat uygulanan 128 hasta oluturdu. Ön uygulama yaplan 4 hasta, katarakt d göz hastal nedeni ile önceden ameliyat olan 9 hasta, ikinci göz ameliyatndan vazgeçen 17 hasta, ibirliine açk olmayan 28 hasta, ikinci göz ameliyat için farkl bir doktor tercihi yapan 4 hasta, ameliyat esnasnda komplikasyon gelien 1 hasta ve topikal anesteziye uygun olmayan 5 hasta çalma d brakld. Çalma 60 hasta ile tamamland. Aratrmann örneklem büyüklüü, birinci göz ile ikinci göz ameliyat arasnda VAS ar iddetinin en az 1 birimlik art istatistiksel olarak anlaml kabul edilerek ve Jiang 21.

(38) ve arkadalarnn aratrmas [18] referans alnarak G*Power 3.1.9.2 programnda hesapland. Post hoc güç analizi sonucunda çalmann, %1 Tip I Hata ile %99 güce sahip olduu belirlendi. 3.4. Aratrmaya Dahil Edilme ve Dlanma Kriterleri Aratrmann sonuçlarn etkileyebilecei düünüldüünden, literatür dorultusunda aratrmac tarafndan hastalarn çalmaya dahil edilme ölçütleri belirlendi [3,8,1315,18,25-28]. Aratrmaya alnma kriterleri: 9 18 ya ve üzerinde, aratrmaya katlmaya gönüllü olan, 9 letiim ve ibirliine açk olan, 9 Fakoemülsifikasyon cerrahi ilemi uygulanan, 9 Bileteral katarakt cerrahisi uygulanan, 9 Her iki göz ameliyat da ayn cerrah tarafndan yaplan, 9 Topikal anestezi altnda cerrahi ilem uygulanan, 9 Katarakt dnda geçirilmi oküler cerrahi, glokom, üveit ve keratokonus gibi göz hastal bulunmayan, 9 Psikiyatrik ve nörolojik tans bulunmayan hastalar aratrma kapsamna dahil edilmitir. Aratrma d braklma kriterleri: 9 birlii yapmaya uygun olmayan, 9 kinci göz ameliyat farkl bir cerrah tarafndan yaplan, 9 kinci göz ameliyat olmay reddeden, 9 Ameliyat esnasnda komplikasyon gelien, 9 Ameliyat esnasnda topikal anestezi yeterli olmayp, farkl intraoküler anestezi tercih edilmesi gereken hastalar, çalmann dlanma kriterlerini oluturdu.. 22.

(39) ÇALIMA ÖRNEKLEM Aratrmaya, dahil edilme ölçütleri içerisinde Ekim 2018- Temmuz 2019 tarihleri arasnda 128 hastaya ulald.. I. GÖZ Ekim 2018- Temmuz 2019 tarihleri arasnda 128 hastaya ulald. 4 hastaya ön uygulama yapld. 28 hastann ibirliine uygun olmad belirlendi. 3 hastann topikal anesteziye uygun olmad belirlendi. 9 hastann farkl bir göz cerrahisi geçirdii belirlendi.. II. GÖZ Ekim 2018- Temmuz 2019 tarihleri arasnda 88 hastaya ulald. 4 hastaya ön uygulama yapld. 17 hasta ikinci göz ameliyatndan vazgeçti. 4 hastann ikinci göz ameliyat farkl bir doktor tarafndan yapld. 1 hastada ameliyat esnasnda hifema geliti. 2 hastaya intraoküler enjeksiyon ile anestezi uyguland.. 84 hastayla tamamland.. 60 hastayla tamamland.. ekil 3.1. Örneklem Diyagram. 23.

Referanslar

Benzer Belgeler

Gruplar yaş, cinsiyet, katarakt morfolojisi, ameliyat tipi, arka kapsül açıl- ması, vitreus kaybı, zonül diyalizi ve lens gibi intraoperatif komplikasyonlar gruplar

Mikroinsizyonel katarakt cerrahisi, intraoperatif, postoperatif komplikasyonlar, görsel sonuçlar ve santral korneal kalınlığı açısından konvansiyonel fakoemülsifikasyon

Kırmızı reflenin azalması ya da alınamaması sebebiyle kapsüloreksis aşaması zorlaşır, vitrektomi sırasında globun manipüle edilmesiyle saydam korneal keside

Bu yazıda, ameliyat öncesinde veya ameliyat sırasında ön kamaranın sığ veya yok olduğu durumlarda, katarakt cerrahisi uygulanırken dikkat edilmesi gereken hususlar

Amaç: Lens korunarak pars plana vitrektomi (PPV) yapılmış ve sekonder katarakt gelişmiş gözlerde katarakt cerrahisinin ameliyat sırasında görülen komplikasyonları ve

Cho ve arkadaşları 16 da katarakt cerrahisi sonrası cerrahi öncesi kuru gözü olan olgularda kuru gözün alevlendiğini olmayan gözlerde ise kuru göz geliştiğini

Bu çal›flmada katarakt cerrahisi s›ras›nda arka kapsül ruptürü olup sonras›nda vitreus içine G‹L dislokasyonu geliflen olgularda 23-G TSV yöntemi kullan›lm›fl ve

edilen görme keskinli¤inin ameliyat öncesi de¤erlerden istatistiksel olarak anlaml› flekilde yüksek oldu¤u tespit edilmifltir (LASEK yap›lan gözlerde p=0.004, PRK yap›-