• Sonuç bulunamadı

2. GENEL BİLGİLER

2.3. ZİHİN KURAMI

2.3.3. Zihin Kuramının Bileşenleri

Birinci derece zihin kuramı: İlk gelişen ve en basit zihin kuramı becerisidir ve bir kişinin başkalarının yanlış inancını, düşüncesini anlama becerisi olarak tanımlanmaktadır. Birinci düzey zihin kuramı becerileri, birinci düzey yanlış inanç görevleriyle değerlendirilmektedir. Bu görevlerde bir karakterin yanlış inancına atıfta bulunulur ve kişinin bu karakterin davranışını doğru olarak öngörüp öngöremediği değerlendirilir.

ZK becerileri ilk kez Wimmer ve Perner tarafından çıkarsama yeteneğini ölçebilmek amacıyla “beklenmedik yer değiştirme testi” (unexpected transfer test) uygulanarak değerlendirilmiş, dört yaşından itibaren çocukların, başkalarının kendi fikirlerinden başka fikirlere sahip olabileceğini fark edebildiklerini, bu yaşın insanda ZK becerilerinin gelişmeye başladığı yaş olduğunu göstermişlerdir (104). Baron-Cohen ve arkadaşları tarafından birinci derece ZK becerilerini test etmek amacıyla Sally-Anne testi kullanılmıştır. Testin uygulanışı şu şekildedir:

“Sally ve Anne iki oyuncak kahramandır. İlk olarak Sally kendi sepetine bir bilye koyar ve sonra sahneyi terk eder. Anne bilyenin yerini değiştirerek kendi sepetine saklar. Sonra Sally geri gelir. Deneğe Sally’nin, bilyesini nerede arayacağı sorulur.”

Denek Sally’nin nesneyi aramak için nesnenin orijinal yerine bakacağını söylerse, Sally’nin gerçek durumdan farklı bir inanca sahip olduğunu (yani bir yanlış inancı olduğunu) ve bu inancın Sally’nin davranışını etkileyeceğini bildiğini göstererek birinci derece yanlış inanç görevinde başarılı olur. Eğer denek bilyenin şu anki yerini gösterirse, Sally’nin inancını hesaba katmadığı için başarısız olur. Bu testi geçebilmek için gerekli olan bilişsel kapasite, hikayedeki kahramanın zihinsel durumunu üst temsil (metarepresentation) etme yeteneğidir (112). Daha sonraları

25 başka çalışmacılar tarafından da oyuncak, kukla ya da insan tasvirleri kullanılarak uygulanan bu tarz yer değişim görevlerinin birinci derece yanlış inanç değerlendirmesinin bir standardı haline geldiği kabul edilmektedir (113).

İkinci derece zihin kuramı: İkinci sırada gelişen bu ZK becerisi bir bireyin başkasının bir durumla veya üçüncü bir kişinin düşünceleriyle ilgili inancı/düşüncesi hakkındaki inançlarını/düşüncelerini tanıma ve yanlış bir inanca sahip olduğunu anlayabilme becerisini ifade etmektedir. Wimmer ve Perner’e ve göre bu beceri

“inanç hakkındaki inanç” veya “düşünce hakkındaki düşünce” olarak tanımlanmaktadır (104).

İkinci derece ZK becerilerini test etmek amacıyla, ikinci düzey yanlış inanç görevleri kullanılmaktadır ve bu görevler birinci düzey yanlış inanç görevlerine göre daha karmaşıktır. Bu görevlerden ilki Wimmer ve Perner tarafından oluşturulmuştur.

John ve Mary isimli iki karakterden bahsedilen hikaye, parktaki dondurma minibüsünün beklenmedik yer değiştirmesi sonrası John’un Mary’nin inancı hakkında yanlış bir inanç oluşturması ve bu doğrultuda hareket etmesine dayanmaktadır (114). Daha sonra Stone ve arkadaşları tarafından ikinci derece ZK ölçmek amacıyla yeni bir hikaye tasarlanmştır. Hikayeye göre;

“Martha ve Oliver, mutfakta konuşmaktadır. Oliver kurabiye yemektedir.

Oliver odadan ayrılır. Martha kurabiye kutusunu kapatır ve dolaba kaldırır. Oliver ise, odanın dışındayken anahtar deliğinden bakmaktadır ve Martha’nın kurabiyelerin yerini değistirdiğini görmüştür. Martha yerine oturur. Sonra Oliver içeri girer.

Görevde Martha’nın, Oliver’ın kurabiyelerin nerede olduğunu düşündüğünü düşündüğü sorulmaktadır.”

Tüm bu görevlerde, hikayedeki bir karakter başka bir karakterin inancı hakkında yanlış bir inanç oluşturarak buna göre davranmaktadır. Görevde, bir kişinin diğer bir kişinin ne düşündüğünü anlama yeteneği test edilmektedir. İkinci-derece yanlış inanç görevinde başarılı olabilmek için cevaplayanın yalnızca karakterlerin zihinsel durumlarını temsil etmesi değil, ayrıca bir karakterin diğer karakterin inanç durumuna ilişkin yanlış inancını da temsil etmesi gerekmektedir (115). Artan çeşitlilikte yanlış inanç görevleri, gelişimsel araştırmalarda sıklıkla kullanılan bir araç haline gelmiştir.

26 Metafor ve ironi kavrama: Dilin soyut veya düz anlamını bir kenara koyarak yorumlanmasını ve konuşmacının gerçek niyetini pragmatik bir anlayış ile anlamamızı sağlayan daha karmaşık ve ince bir zihin kuramı becerisidir. İroni ve metafor gibi düz anlam içermeyen anlatımlarda, bu ifadelerin anlaşılması için kelime anlamının ötesine geçme kapasitesi gerekmektedir (6). ZK becerileri ile metafor ve ironi arasındaki ilişki gösterilmiştir, her ikisinin de ZK becerisi gerektirdiği ve ironinin metafordan daha karmaşık ZK becerileri gerektirdiği ortaya konmuştur.

Metafor anlamanın en azından birinci düzey zihin kuramı becerisi; ironi anlamanın ise ikinci düzey zihin kuramı becerisi gerektirdiği ileri sürülmektedir (116).

Yüksek düzey ZK becerilerini değerlendirmek için ironi ve metafor anlamayı gerektiren görevler kullanmıştır. Metafor ve ironi kavrama görevlerine bir örnek Happe tarafından geliştirilmiştir. Hikayede her iki yetenek de sırayla değerlendirilmektedir. Hikayeye göre;

“Robert, hiçbir şey hakkında karar verememektedir. Bu nedenle, Ian ve Carol ona bu akşam için sinemaya gelmek isteyip istemediğini sorduklarında, Robert karar verememiştir. Karar vermek için uzun süre düşündükten sonra, gitmeye karar verdiğinde filmin ilk yarısını kaçırmışlardır. Carol, Robert’a “Kaptansız bir gemi gibisin!” der. Ian “Robert, kararlar vermede gerçekten çok iyisin!” diye ekler. Buna göre Carol ne demek istemiştir? (metafor kavrama). Ian ne demek istemiştir? (imayı kavrama) (116). “

Faux pas kavrama: Türkçeye pot kırma ya da gaf yapma şeklinde çevrilebilecek bu kavram, konuşmacının dinleyicinin duymak istemeyebileceğini ya da rencide olabileceğini göz önünde bulundurmadan bir şeyi söylemesi durumunu ifade etmektedir. Faux pas’in fark edilmesi, hem konuşmacının bilgi durumu ile dinleyicinin bilgi durumu arasında bir fark olabileceğinin anlaşılmasını hem de durumun dinleyici üzerindeki duygusal etkisinin değerlendirilmesini kapsadığından daha gelişmiş bir ZK kapasitesini gerektirmektedir (117).

Faux pas görevlerinde, konuşmakta olan iki kişiden biri söylememesi gerektiğini bilmeden ya da fark etmeden söylememesi gereken bir şey söyler ve bununla ilgili bir dizi soru sorulur. Bu görevde, sırasıyla konuşmacının hatalı konuştuğunu fark etmediği, konuşmacının söylediği şeyi neden söylememesi

27 gerektiği ve dinleyenin niye aşağılanmış ya da incinmiş hissedeceği anlaşılmalıdır.

Faux pas kavrama becerisi kişinin kendisi ile başkasının zihinsel durumları arasındaki farkı anlayabilmeyi, durumun dinleyen kişi üzerindeki duygusal etkisini hissedebilmeyi içermektedir. Dolayısı ile empatik anlayış ile de ilişkilidir. Faux pas görevi, ince zihin kuramı bozukluklarının iyi bir ölçümü olarak kabul edilmektedir.

Faux pas görevi ilk olarak Baron-Cohen ve arkadaşları tarafından geliştirilen 10 ayrı hikaye şeklinde oluşturulmuş ve Asperger sendromu tanısı alan çocuklarda kullanılmıştur (117).

Ülkemizde geliştirilen ve Değirmencioğlu tarafından geçerlilik güvenilirliği yapılan Dokuz Eylül Zihin Kuramı Ölçeği literatürde kullanılmış olan ZK görevlerinden yararlanılarak geliştirilmiş ve ZK yeteneğinin barındırdığı düşünülen tüm yönlerini (birinci-derece yanlış inanç, ikinci-derece yanlış inanç, ironi, metafor, faux pas ve empatik anlayış yetenekleri) içeren hikaye ve resim görevlerinden oluşturulmuştur. Ölçeğin psikopatolojik semptomlar ile zihin kuramı arasındaki ilişkinin araştırılacağı çalışmalarda kullanılması önerilmektedir (118).

Benzer Belgeler