• Sonuç bulunamadı

Zayıf Hadisler Karşısındaki Tutumu

2. EL-ĞUNYE’DE HADİS KULLANIMI

2.4. Zayıf Hadisler Karşısındaki Tutumu

Merdud hadisler kısmından olan zayıf hadisle amel konusunda âlimlerin farklı görüşleri vardır:

1. Âlimlerin bir kısmı, şer’i hükümlerde olsun fedail’de olsun hiçbir konuda zayıf hadislerle amel edilemeyeceğini savunurlar. Yahyâ b. Main (v. 233/848), Buhârî (v. 256/869), Müslim (v. 261/874), İbn Hazm (v. 456/1064), Ebû Bekir b. el-Arabî (v. 543/1148) ve Celâlüddin ed-Devvânî (v. 908/1502) bunlardandır.267

2. Bir kısmı zayıf hadisle mutlak olarak (amellerin faziletleri ve şer’i hükümlerde) amel edilebileceğini söylemektedir. Bu görüş Ebû Davûd (v. 275/888)

266 Beyhakî, Şuabü'l-Îmân, IV, 416 (no: 2741). krş. Geylânî, el-Ğunye, s. 438; Rivayet farklılıkları ile

ilgili diğer örnekler için bkz. Geylânî, el-Ğunye, s. 60, 83, 104, 106, 117, 133, 155, 223, 235, 423, 434, 438, 471 v.dğr.

267 el-Kâsımî, Muhammed Cemâluddîn, Kavâidü’t-Tahdîs min fünûni Mustalahi’l-Hadîs, thk.

Muhammed Behce el-Beytâr, Beyrût, Darü’n-Nefâis, 2010, s. 116-117; Itr, Nureddin, Menhecü’n-

ve Ahmed b.Hanbel’e (v. 241/855) nispet edilmektedir. Onlara göre zayıf hadis, re’yden iyidir.268

3. Âlimlerin çoğu ise fedâil konusunda amel edilebileceğini söylemişlerdir. Bu görüşü savunan âlimlerin bazıları şunlardır: Süfyan es-Sevrî (v. 161/778), Abdurrahmân b. Mehdî (v. 198/813-814), Ahmed b. Hanbel (v. 241/855), İbn Ebî Hâtim (v. 327/938), Sehâvî (v. 902/1497) ve Alî el-Kârî (1014/1605).269

İbn Hacer el-Askalânî (v. 852/1449), fedâil, terğib, terhib ve adab konularında zayıf hadisle amel edilebilmesi için bazı şartlar ileri sürmüştür:

1. Çok fazla zayıf olmayacak. Senedinde yalancı, yalanla itham edilmiş ve çok hata yapan ravîlerin bulunduğu hadislerin zayıflığı şiddetli kabul edilmiştir. Bu şart konusunda âlimlerin ittifakı vardır.

2. Sağlam kaynak ve delillerle ortaya konmuş bir hüküm veya kaidenin içine girecek, yeni bir hüküm koymayacak.

3. Bu hadislerle amel edilirken, Hz. Peygambere ait oluşu, ihtiyatla kabul edilecek.

Bu son iki şart İzz b. Abdisselâm (v. 660/1262) ve İbn Dakîk el-İyd (v. 702/1302)tarafından ilave edilmiştir.270

Bu görüşleri değerlendiren Leknevî’ye (v. 1886) göre zayıf hadisle ameli mutlak manada yasaklayan görüş zayıftır. Kayıtsız ve şartsız ameli uygun görenlerin görüşünde ise makul olmayan bir genişlik bulunmaktadır. Ona göre bazı şartlarla zayıf hadislerle amel etmeyi uygun gören görüş daha isabetlidir.”271

Abdülkâdir Geylânî el-Ğunye ile vaazlardan oluşan diğer eserlerinde çokça zayıf rivayet kullanmıştır. Onun zayıf hadisle amel noktasında pek titiz davrandığı söylenemez. Çünkü el-Ğunye’nin oluşturduğu beş bölümde de zayıf hadis kullanmıştır. Bu durumu örnekler içerisinde görebiliriz.

268 el-Kâsımî, a.g.e., s. 116; Itr, a.g.e., s. 291. 269 el-Kâsımî, a.g.e., s. 117; Itr, a.g.e., s. 292. 270

Sehâvî, Ebu’l-Hayr Muhammed b. Abdirrahman, el-Kavlü’l-Bedi’ fi’s-Salâti ala’l-Habîb eş-Şefi’ Dârü’r-Reyyân Li’t-Turâs, tsz. s. 255-56; el-Leknevî, el-Ecvibe, s.43-44.

271el-Leknevî, Ebu’l-Hasenât Muhammed Abdülhayy el-Hindî, el-Ecvibetü’l-Fadile, ta’lik:

1- Geylânî’nin “güzel ahlakı” işlediği bölümde yer verdiği hadiste Hz. Peygamber ashâbına şöyle buyurmuştur: “Siz, mallarınızla insanları memnun edemezsiniz; bundan dolayı güler yüz ve güzel ahlakınızla memnun ediniz.”272

Bu rivayet Ebû Ya‘lâ el-Mevsılî (v. 307/919)’nin Müsned’inde yer alıp, muhakkik Hüseyin Selim Esed, hadisin senedinde yer alan Abdullah b. Said el- Makberî’nin metruku’l-hadis olduğunu, Ahmed b. İmran el-Ahnesî’nin ise zayıf olduğunu belirtir. Heysemî senedde bulunan Abdullah b. Said el-Makberî’nin zayıf olduğunu belirtir. Dolayısıyla hadisin senedinde yer alan zayıf ravilerden dolayı hadis zayıf kabul edilmiştir.

2- Geylânî’nin “akaid bölümünde” naklettiği hadiste Abdullah b. Abbas Hz. Peygamber’in (s) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: “Allah buyuruyor ki: “İyiliği de, kötülüğü de yaratan benim. Eliyle iyilik yarattığım kimseye ne mutlu! Eliyle kötülük yarattığım kimseye de ne yazık!”273

Rivayet Taberânî’nin el-Mu’cemü’l-Kebîr’inde yer almakta olup, Heysemî, rivayetin senedinde yer alan Malik b. Yahya en-Nukrî’nin zayıf olduğunu dolayısıyla hadisin zayıf olduğunu belirtmiştir.274

3- Geylânî “demir ve pirinç yüzüğün kerahetini” anlattığı fıkıh bölümünde Ebû Dâvûd’un Abdullah b. Büreyde’den, onun da babasının şöyle dediğini nakletmiştir: Allah Rasûlü’nün yanına biri geldi. Parmağından pirinç bir yüzük vardı. Hz. Peygamber ona, “Ben niye senin üzerinde putların kokusunu alıyorum?” buyurdu. Bunun üzerine adam, yüzüğünü çıkarıp attı. Bir zaman sonra demir bir yüzük takınmış olarak geldi. Hz. Peygamber (s), “Ben niye senin üzerinde cehennemliklerin takısını görüyorum” buyurdu. Bunun üzerine o, “Ey Allah’ın Rasûlü! Ne tür yüzük takınalım” dedi. Hz. Peygamber (s), “Gümüş yüzük takının, ama bir miskali (yaklaşık 4 gr) geçmesin” buyurdu.275

272 Ebû Ya‘lâ, Ahmed b. Alî b. el-Müsennâ et-Temîmî el-Mevsılî (v. 307/919), Müsned, thk. Hüseyin

Selim Esed, Dârü’l-Me’mûn Li’t-Turâs, Dımaşk, 1404/1984, IX, 428 (no: 6550); Heysemî,

Mecmeu’z-Zevâid, VIII, 49 ( no: 12675); krş. Geylânî, el-Ğunye, s. 651. 273

Taberânî, el-Mu’cemü’l-Kebîr, XII, 173 (no: 12797); krş. Geylânî, a.g.e., s. 120.

274 Heysemî, Mecmeu’z-Zevâid, VIII, 350 (no: 13712).

275 Ebû Dâvûd, Hâtem, 4; Tirmizî, Libâs, 43; Nesâî, Ziynet, 50; İbn Hibbân, es-Sahih, XII, 299 (no:

Şuayb Arnavûd rivayetin senedinde bulunan Abdullah b. Müslim es-Sülemî el-Mervezî’nin zayıf olduğunu belirttikten sonra hadisin zayıf olduğunu ifade eder.276

Mutasavvıfların delil olarak kullandıkları hadisler arasında, hadis ilminin kriterlerine göre zayıf, hatta mevzu olan birçok rivayetin bulunduğu bilinen bir husustur.277 Bu eser için de, aynı durum geçerlidir. Örneklerde görüldüğü gibi Geylânî, el-Ğunye’nin farklı bölümlerinde zayıf hadis kullanmıştır. Muhakkikin verdiği bilgilere el-Ğunye’de kullanılan hadislerin 178’i zayıf ve 61 tanesi de şiddetli zayıf olmak üzere toplam 239 zayıf hadis kullanılmıştır. Bu oran eser için oldukça fazladır. Bu hadislerin bir kısmı halk dilinde şöhret bulmuştur. Bu yüzden tasavvuf ve vaaz alanlarında yazılan eserlerden faydalanırken hadis olarak verilen yerlerde son derece dikkatli olunmalı ve tahkikli nüshalardan faydalanılmalıdır. Ayrıca bu tür eserlerdeki hadisler kullanılırken hadis kaynaklarına müracaat edilmelidir.