D. NÜFUS
4. Tekke, Zaviyeler Ve Türbeler
Osmanlı Devleti, kuruluĢ yıllarından baĢlamak üzere XVI. yüzyıla kadar, Batı Anadolu ve daha sonra Rumeli‟de mektep, medrese gibi eğitim kurumlarının yanında ülkede kendi kültürünü kökleĢtirmek için çok sayıda tekke ve zaviye yaptırmıĢ, bu yapılanmayı kolaylaĢtırıcı önlemler almıĢtır.205
Ancak asıl fonksiyonlarını tamamladıkları XVI. yüzyılın ikinci yarısından itibaren tekke ve zaviyelerin önemi gittikçe azalmıĢtır.206
Tekkelerin büyüklerine âsitâne, dergâh veya hankah, küçüklerine ise zaviye denirdi. Her tekkede eğitim, burada faaliyet gösteren tarikatın tasavvuf sistemine göre
202 K.K.S., No, 285, s. 287/1; No, 286, s. 102/3. 203 K.V.S., H.1299 (M.1882), s. 219.
204K.V.S., H.1286 (M.1869), H.1288 (M.1871), s. 96,97.
205Yusuf Küçükdağ, “Osmanlı Döneminde Konya’nın Tasavvufî Hayatına Kısa Bir BakıĢ”, Konya ġehrinin Fiziki ve Sosyo-Ekonomik Yapısı, Makaleler- I, Konya 2004, s. 135.
206Akif Erdoğdu, “Karaman Vilâyeti Zâviyeleri”, Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Ġncelemeleri Dergisi, Ġzmir 1994, say., IX s. 98-99.
78
yapılırdı. Özellikle medreselerin olmadığı yerlerde halkın eğitimi konusunda boĢluğu tekke ve zaviyeler doldururdu.207 Zaviyeler birkaç hücreden meydana gelir ve sürekli kalınmazdı.208
Ancak dergâh denen büyük tekkeler birer yatılı kurumdu. Tarikatlarca yönlendirildikleri için tekke ve zaviyeler, resmî ulemanınkinden farklı bir kültür geliĢtirmiĢlerdir. Bu anlamda, halkın dinî ve kültürel hayatı üzerinde çok büyük etkileri olmuĢtur. Ancak basta, zengin kiĢilerce kurulan vakıfların iĢlettiği tekke ve zaviyelerde olmak üzere, Ģeyhliklerinin zamanla babadan oğula hatta bazen kızlara geçer hale gelmesi bu kurumların yozlaĢmasına neden olmuĢtur.209
Bir dergâh, tarikat kurucusu Ģeyhin ölümünden sonra onun türbesinin etrafında inĢa edilirdi. “yatır” denen bu kiĢilerin türbelerinden baĢka, tekkede bir mezarlık, namazların kılındığı mescit, mutfak, su kuyusu ve hayvanlar için ahırlar bulunurdu.210 Karaman‟da 1530 yılında 10 adet tekke ve zaviye varken. Zamanla bunların sayısı artmıĢtır. XVIII. yüzyılda varlığı tespit edilen tekke ve zaviye sayısı 18 dir.211
Konya Vilayeti Sâlnâmeleri Karaman kazasına baktığımızda ise bir önce ki camilerde olduğu gibi burada da sadece tekke ve zaviyelerin sayısı verilmiĢtir. Buna göre 0ndört tekkeden ve dokuz zaviyeden bahsedilmiĢtir. Her ne kadar sâlnâmelerde tekke ve zaviyelerden ayrıntılı bahsetmese de Osmanlı arĢivlerinde, Kadı Sicil Kayıtlarında ve hurufat defterlerinde bahsedilmiĢtir. Buna göre aĢağıda bazı tekke ve zaviyeden bahsedilmiĢtir. 212
Yine H.1294 (M.1877) yılı sâlnâmesinde veliyullahtan Tapduk ve Yunus Emre, türbeleri, Mevlana‟nın annesi ve kardeĢlerinin türbeleri, Kettani Baba, Canbaz Gazi ve Ali Ġmran, Sultan Alâeddin sülalesinden Hande Hatun türbeleri bulunmaktadır.213 AĢağıda Karaman kazasında bulunan tekke ve zaviyelerden kısaca bahsedilmiĢtir.
207Ekmeleddin Ġhsanoğlu, “Osmanlı Eğitim ve Bilim Kurumları”, Osmanlı Devleti ve Medeniyeti Tarihi, Ed: Ekmeleddin Ġhsanoğlu, II, Ġstanbul 1998, s. 254.
208Yusuf Küçükdağ, “Konya’da Osmanlı Döneminde inĢa edilen Tekke ve Zâviyeler”, Makaleler-I, Konya 2004, s. 147.
209Bahaeddin Yediyıldız, Ġslam‟da Vakıf”, DoğuĢtan Günümüze Büyük Ġslâm Tarihi, Ġstanbul 1989, C. XIV s. 47–48.
210Yusuf Küçükdağ, “Konya‟da Söylemez Zaviyesi ve Vakfiyeleri”, Konya ġehrinin Fiziki ve Sosyo- Ekonomik Yapısı, Makaleler I, Konya 2004, s. 306–312
211GümüĢçü, a.g.e., s. 84.
212K.V.S., H.1294 (M.1877), s. 114. 213K.V.S., H.1294 (M.1877), s. 114.
79
4.1. Alâeddin Zaviyesi
Siyahser Mahallesi‟ndeki Alâeddin Zaviyesi, Alâeddin Camii‟nin yanındaydı. 29 Safer 1158 (02 Nisan 1745) tarihli bir belgede, türbenin ġeyh Alâeddin tarafından yaptırıldığı yazılmıĢtır. Eyce‟ye; göre Alâeddin Bey, Karamanoğulları soyundandır. Yapı XIV. yüzyıl sonlarında inĢa edilmiĢtir. Türbeye bitiĢik olan cami bilinmeyen bir tarihte yıkılarak ortadan kalkmıĢ, son derece bakımsız kalan türbe, ise zamanla büyük ölçüde tahribe uğramıĢtır.214
4.2. Mansur Dede Zaviyesi
Mansur Dede Zaviyesi, Seki ÇeĢme Mahallesi‟ndeydi. Adına bir de mahallesi olan Mansur Dede Konyalı‟ya göre Horasan‟dan gelmiĢ, bu zaviyeyi 1354 tarihinde inĢa ettirmistir1042. Fatih Sultan Mehmet dönemi vakıf kayıtlarında ve Kanuni‟nin ilk dönemlerinde mevcut olduğu tespit edilen Karaman zaviyeleri arasında mevcuttur. XVI. yüzyıl Karaman vakıf kayıtlarında Mansur Dede Zaviyesi olarak geçmektedir.215
4.3. Mevlevihane
Mevleviler, Osmanlı padiĢah ve devlet adamları tarafından ciddi Ģekilde desteklenmiĢ, sağlanan maddi imkânlarla Mevlevihane adı verilen tekkeler açmıĢlardır. Tarikatlar içinde merkeziyetçilik geleneği en kuvvetli olan Mevlevilik‟ti. Osmanlı Devleti‟nin her yanına dağılmıĢ olan Celaliye Vakıflarına ait gayrimenkullerin gelirleri, Mevlânâ neslinden gelen ve bu vakfın mütevellisi olan bir çelebinin postniĢin olduğu Konya Mevlevihane‟sinde toplanır ve buradan tekkelere ihtiyaçlarına göre dağıtılırdı.216
Karaman‟da Valide Sultan Tekkesi, Kalemiye Zaviyesi, Aktekke, Mader-i Mevlânâ Türbesi olarak da geçen Mevlevi Tekkesi, Mevleviliğin Karaman‟daki merkeziydi. Karaman Mevlevihanesi, Ali Sahne Mahallesi‟nde, Mevlânâ Celalettin-i Rumi‟nin 1224 yılında vefat eden annesiyle ağabeyinin gömülü olduğu yerde, XIV. yüzyılda tesis edilmiĢtir.217
Mevlânâ Celalettin-i Rumi‟nin annesiyle bazı aile yakınlarının gömülü olması, Mevlevi zaviyeleri arasında Karaman Mevlevihane‟sinin
214 Cengiz, a.g.e., s. 98. 215Cengiz, a.g.e., s.101. 216Cengiz, a.g.e., s.101. 217Cengiz, a.g.e., s.102.
80
önemli bir yere sahip olmasını sağlamıĢ, Mevlevilerce ziyaret edilmesi gereken bir makam olarak görülmüĢtür. Karaman‟ın bugün Ali ġahane Mahallesi‟nde, GazipaĢa ile Mehmet Bey caddeleri arasında yer almaktadır.218
4.4. Yunus Emre Tekkesi
Yunus Emre Tekkesi‟nin, büyük halk Ģairi Yunus Emre adına yaptırıldığı tahmin edilmektedir. Yunus Emre‟nin nereli olduğu konusu tartıĢmalıdır. Gülcan, 1240 yıllarında Karaman‟da doğduğunu, bir süre EskiĢehir‟de bulunan piri Tapduk Emre‟nin yanında kaldığını, sonra Karaman‟a gelerek dedesinden kalan tekkede yasadığını ve 82 yaĢında yine Karaman‟da vefat ettiğini ileri sürmektedir.219
Karaman‟da bugün olduğu gibi eskiden de var olan KiriĢçi Baba Mahallesi‟nde adı geçen KiriĢçi Baba, belgelere göre Yunus Emre‟dir. Zaten Yunus Emre Zaviyesinin bir adı KiriĢçi Baba Zaviyesi veya KiriĢçi Baba Tekkesi‟dir220