• Sonuç bulunamadı

Zaman ve Uzamın Ġndirgenmesi

2. BÖLÜM: GÜNÜMÜZDE DĠJĠTAL RESĠM

3.6. Zaman ve Uzamın Ġndirgenmesi

Son yıllardaki felsefi ve kültürel analizlerin ana temalarından biri güncel teknolojik süreçlerin, özellikle dijitalleşmenin getirdiği zaman ve uzamın indirgenmesiyle ilgilidir. Virilio‟ya göre mesaj ve imgelerin internet ağından gönderilmeleri zaman aralığı ya da gecikme kavramını yok etmiştir.73 Bilinen üç uzam boyutuna mevcut kendisi (present

itself) olarak yeni bir boyut daha eklenmiştir. Bu gün hem kişisel, hem de sosyal bellek büyük bir hızla üretilip tüketilen imgeden etkilenmektedir. Ağların içinde bekleyen, sürekli olarak yenileri üretilip eklenen imge ve bilgiler alışılmış zamansallığı, mekansallığı alt üst etmektedir. Virilio gerçek-zamanlı teknolojilerin, iletişimsel uzamda yarattığı tele-varlık için, buradaki ve şu andaki varlığından onu yalıtarak „şimdiki‟ zamanı öldürdüğü eleştirisini yapar.74 Daha önce sanatçı ve malzemeler arasında

oluşan sanat, yeni medya dünyasında değişmiş, malzemesi teknolojikleşmiştir ve bu bir sosyal kaymaya da yol açmıştır. Virillio‟ya göre 20. yy.lı niteleyen hız ve politika 21. yy.da yerini hız ve kitle kültürüne bırakmıştır ve kaybedilmekte olan şey de estetik duygusudur. Virilio, günümüz sanatının belleksiz kuralsızlığının bizi, duygularımızın dumura uğradığı, anlık iletişim sağlayan makinelere bağımlı bir tele-oluş içinde ciddi bir kültür kayması sorunuyla karşı karşıya getirdiğini savlar. Malzeme temelli sanatın yerini ışık olarak sanat almaktadır. Ve bu günışığının optik yansıması değil, ekranlardaki elektro-optik ışımadır. Ona göre 21. yüzyılda yeni savaş alanı ışık olarak sanat ile madde olarak sanat arasında gerçekleşecektir.

Baudrillard dijital resmin nesne ve özne arasında varolan kısa süreli bir yolculuk olmadığı kanısındadır; “dijitalde artık fotoğraf anına, negatif ana: filmin negatifine, fotoğrafın merkezindeki negatife, dalgınlığa, boşluğa, resmin kendi şüphesine sahip değiliz” der.75 Baudrillard interaktif ekran ortamının daha önce karşılıklı uçlarda yer

alan sahne-izleyici, özne-nesne, gerçek-kopya arasındaki sınırları yok ederek onları

72 Donald Kuspit, Sanatın Sonu, Çev. Yasemin Tezgiden, Metis, 2004, s.119,ISBN 975-342-541- 4

73

Paul Virilio “The Third Interval: A Critical Transition”, Rethinking Technologies içinde, Ed. Verena Andermatt Conley. Minnesota Press, 1993, s. 3-12 ISBN 0-8166-2215-9

74 Paul Virilio, Art as Far as the Eye can See , Çeviri: Julie Rose, Berg Press, 2007, s. 128

ISBN: 9781845206116

birleştirdiğini belirtir ve bu durumun ahlaki yargıyı engellediğini söyler.76 Uzaklığın ve

uzaklık duygulanımının (pathos) ortadan kalkmasıyla her şey hakkında karar verilemez hale gelir, alıcı ve kaynak birbirine böylesine zamansal ve uzamsal anlamda yakın olduğunda Larsen etkisi* olarak bilinen bir geri besleme oluşur. Olay geçmişinden ve bellekten soyulur, neyin asıl neyin sanal olduğu karışır. Baudrillard ekranın söz konusu olduğu durumlarda; sinema, fotoğraf ve resmin tersine, Mc Luhan‟ın televizyon için anlattığı bir tür içine girme, göbeksel bir bağ ve dokunsal bir etki ortaya çıktığını düşünür. Ona göre tıpkı bilimin bedenin kendisini dönüştürmek için genetik kodun içine girmesi gibi, imgeyi modifiye etmek isteyen de onun sıvı varlığının içine bir bakıma hücresel , bedensel olarak girer. Ağ uzamında istediğince hareket eder, imgeyi istediğince değiştirir. Baudrillard‟a göre ekran önünde oturan kişi oradaki metni de artık bir imge gibi görür. Herkesin oyuncu olduğu bu uzamda artık izleyici, oyun ve sahne yoktur. Bu durum estetik yanılsamanın sonudur. Baudrillard gerçeğin saf bilgiye dönüşmesinin ve sanal gerçeğin gerçeği klonlamasının altını çizer77. Ona göre sanalın,

dijitalin, ve ekranın teknolojisinin maddesizliğinin ardında yatan McLuhan‟ın televizyon ve medya imgesi için önerdiği güçlendirilmiş bir paylaşım ve bir çekicilik kazanan siber uzamda görülen kendinden geçmişliğe interaktif bir yatırımdır. Daldırma, içkinlik ve anındalık sanalı niteler. Artık bakış, sahneleme, düşlem, yanılsama ve hatta sıradışı, seyirlik yoktur; işlemsel fetiş dışsal, içsel ve hatta „gerçek zaman‟ işleminde zamanı absorbe eder. Aşkınlıklarını kaybeden nesneler artık yalnızca kendileridir. Artık sanat adına hoşlanılan şey sanatın kendisi değil düşüncesidir. Yani artık şeylerin uzamında değil, şeylerin düşüncesinde durulmaktadır. Hazır yapım üstünde taşıdığı banallik ve kavramsal olarak içerdiği sanat düşüncesiyle modern ve çağdaş sanatın ikili hastalığını taşımaktadır. Baudrillard gerçek zamanlı bir imgenin oluşturulduğu anla sonrası arasındaki zaman farkının imgenin gerçek dünyadan daha farklı görünmesine neden olduğunu söyler.78 Gerçek zamanda oluşan dijital imgelerin sahip olmadığı bu zaman

aralığı bir önceki zamanın gizemli çekiciliğini oluşturur. Ona göre bilgisayar imgelerinde gerçek zaten yok olmuştur ve bu yüzden imge sayılmazlar.

Kuspit‟in aktardığına göre André Breton ''sanat eseri, geleceğin refleksleriyle titreşimler geçirdiği ölçüde değer taşır" der.79 Kuspit her gelişmiş sanatsal biçimin üç gelişme

çizgisinin kesişme noktalarında yer aldığı saptamasını yapar; Önce teknik, belli bir

76 Jean Baudrillard,” Light Onwords / Light Onwards: Living Literacies”, Conference at York

University, Toronto, Canada November ,14-18, 2002

* Larsen etkisi: Yayınlanan sesin ana kaynağın sesiyle girişmesi

77 Jean Baudrillard, “Integral Reality”,2005, http://www.egs.edu/faculty/baudrillard/baudrillard-

integral-reality.html, (Erişim 19.4.2008)

78 Jean Baudrillard, “Photographies”, 1985-1998

http://www.egs.edu/faculty/baudrillard/baudrillard-photographies., (Erişim 19.4.2008)

79

sanat biçimine yönelik olarak işlerlik kazanır. Sanat biçimlerinin, gelişmelerinin belli evrelerinde, daha sonra yeni sanat biçimlerince zorlamasız hedeflenen etkileri elde etmek için büyük çaba harcandığına tanık olunur. Üçüncü olarak, çoğu kez belirgin olmayan, toplumsal değişimler, alımlama, daha sonra yeni sanat biçiminin işine yarayacak değişimlere yol açarlar. Günümüzde zaman ve uzam sınırları olmayan dijital teknolojilerin sanat alanında kullanımları açısından bu sürecin işleyeceği umulmalıdır.

Benzer Belgeler