• Sonuç bulunamadı

1. ARAŞTIRMANIN KONUSU, AMACI, HİPOTEZİ VE YÖNTEMİ

2.4. Güç Türleri

2.4.2. Yumuşak Güç

Yumuşak güç kavramı ilk kez 1990 yılında Nye tarafından Bound to Leadadlı kitapta kavramsallaştırılmıştır. Nye çalışmasında Amerika’nın dünyada sadece ekonomik ve askeri açıdan üstün olmadığını, yumuşak güç açısından da lider olduğunu ifade etmiştir. (Nye, 2005: 7) Buradan da anlaşılmaktadır ki yumuşak güç, akademik olarak çalışma yapılmadan önce de devletlerin sahip olduğu bir güç kaynağıdır.

Nye; uluslararası ilişkilerdeki gücü şu şekilde tanımlar; “…istediğiniz sonuçları almak adına diğerlerini etkileme becerisidir.” Diğerlerini etkilemenin de üç türlü yolu olduğundan bahseder ( https://www.ted.com/talks/, 12.03.2018);

- Yaptırım tehdidi (sopa) - Ödemelerle (havuç)

- Diğerlerinin sizin istediğinizi sağlama (yumuşak güç).

Yumuşak güç bilinçli olarak kullanılırsa diğerlerini etkilemek için kullanılan diğer iki araç için daha az harcama yapılır. Bu da daha az masrafla daha çok istediğini yaptırma gücünün ortaya çıkmasını sağlar. Yumuşak güç pek çok farklı değişkene bağlı olarak oluşabilen bir kavramdır. Bu da kavramın tanımlanması, kaynakları, ölçülebilmesi gibi durumlarda üzerinde kesin bir tanım yapmayı zorlaştırmaktadır.

Yumuşak gücün bazı kaynakları vardır. Bunları kültür, siyasi değerler ve dış politika olarak ifade edilebilir. Yumuşak güç; belirli durumlarda doğrudan etkili olmasına rağmen, genelde ülkelerin ulaşmaya çalıştığı genel amaçlar üzerinde etkisi vardır. (Nye, 2005: 20-25).

Eğitimli bireyler arasında ortaya çıkan eğilimler kısa sürede toplumun daha geniş kesimlerine yayılır ve buna bağlı konularda toplumu ikna etmek çok daha kolay ve daha az maliyete yol açar. Amerika’nın Soğuk Savaş süresince yürüttüğü kampanyalar sayesinde, kendi değerlerini dünyanın kalanı için çekici hale gelmesine neden olmuştur. Coca–Cola, Mc Donalds, Microsoft, Apple, kovboy elbiseleri, jean pantolonlar, vs. gibi pek çok marka üzerine eklenen değerler Amerikan ürünleri ile dünyaya yayılmakta ve bütün dünyanın ilgisini çekerken Amerika’ya da bir hayranlık beslenmesine yol açmaktadır. Bu da Amerika’nın yumuşak gücünün aslında nereden kaynaklandığının gösteren önemli bir detaydır. Keza bu ve bunun gibi pek çok kavram nedeniyle “yumuşak güç” kavramının da Amerika’dan çıkması bir tesadüf değildir. Çünkü Amerika, 2000’li yılların başına kadar dünyada yumuşak güç kavramını en çok kullanan ülkelerin başında gelmekteydi.

Bazı durumlarda yumuşak gücün azalması sert gücün de etkisini zayıflatabilmektedir. Irak işgali sonrası Amerika’nın yaptıkları nedeniyle Türkiye’de oluşan olumsuz Amerikan düşüncelerinin bir etkisi olarak TBMM’den kara harekâtı için onay çıkmaması bu duruma örnek olarak gösterilebilir. Nye Amerika’nın yumuşak güç kaynaklarının sosyal, ekonomik, kültürel, bilimsel faktörler gibi pek çok farklı alanlardan oluştuğunu ve bunların çoğunda da dünyada lider konumda olmasının dünyada lider ülke olmasında önemli olduğunu ifade etmektedir. Ancak Nye bazı konularda da Amerika’nın geride olduğunu da belirtmektedir (Nye, 2005: 41). Ayrıca 2003 yılında Amerika’nın yumuşak gücünün hızlı bir biçimde azaldığını da ifade etmektedir (Nye, 2006: 34). Yumuşak güç pek çok kaynaktan etkilenen bir güç türüdür. Bu da yumuşak gücün kullanılmasını ve kontrol edilmesini zor hale getirmekte ve devletlerin yumuşak gücü kontrol etmede zorluklarla karşılaşmasına sebep olmaktadır.

Yumuşak güç ABD ve Avrupa Birliği içerisinde, pasif bir kavramdan ziyade, ülkenin siyasi, ekonomik, kültürel, askeri gücü başta olmak üzere tüm güç kaynaklarının planlı olarak kullanıldığı ve ülkenin çıkarlarını destekleyecek işlevlere yönlendirilmesi kapsamında kullanılmaktadır. Günümüzde pek çok ülke askeri diplomasi ile karşılıklı eğitim programları düzenleyerek, savunma sanayisinde ortak hareket edip teknolojik antlaşmalar yaparak, bazı durumlarda askeri operasyonlar yaparak ya da ortak tatbikatlar düzenleyerek, ortak ticaret antlaşmaları yapmakta, çeşitli petrol hatları, köprüler, tren yolları yaparak daha çok ortak adım atmaktadırlar (Yılmaz, 2011:35). Bu bağlamda yumuşak güç gerektiği durumlarda ekonomik ve askeri gücün tamamlayıcı bir unsuru olarak da kullanılabilmektedir.

Bilgi çağında bir ülkenin yumuşak güce sahip olmak için şu kriterlere sahip olması gerekmektedir; küresel değerlere sahip kültür ve fikirler, uluslararası düzeyde gündem yaratabilecek iletişim kanalları, ülke içindeki ekonomik, sosyal ve kültürel araçlarla uluslararası arenada saygınlık uyandırma (Yılmaz, 2011: 35). Nye, popüler sporların ya da ünlü markaların, ekonomik ve askeri güçle beraber kullanıldıklarında ülkeler için birer yumuşak güç kaynağı olduklarını ifade etmektedir (Nye, 2005: 52- 54). Sert güç olarak görülen askeri güç, barış zamanında ülkeler arasında çeşitli

değişim, ortak tatbikatlar ve yardım programlarıyla yumuşak güç kaynağı olarak kullanılabilmektedir (Nye, 2005: 115).

Tablo 2. Sert Güç - Yumuşak Güç Kullanımı

Sert Güç Yumuşak Güç

Davranış Türü Zorlama - İkna Etme (Emir)

Gündem Yaratma – Cazibe (Yanına çekme) Kullanılan En Uygun Kaynaklar - Baskı - Ödemeler - Yaptırımlar - Rüşvet - Kurumlar - Kültür - Değerler - Politikalar

Kaynak: Joseph Nye, “Soft Power and Higher Education”, s.12, https://cdn.mashreghnews.ir/,

(04.04.2018).

Yumuşak güç kavramının tarihi çok eski olmamasına rağmen ülkelerin Nye’nin belirttiği yumuşak güç araçlarını kullanma tarihleri kavramın kendisinden çok daha eskilere gitmektedir. Yumuşak güç ülkelerin çıkarları için diğer ülkelerin istedikleri adımları atarken bir itirazla karşılaşmamalarını hedeflemek için o yapılan bütün faaliyetlerin yumuşak güç içerisindedir. Osmanlı’da fethedilecek yerlere önce tüccarlarını göndererek halka Osmanlı’nın gelişinin faydalı olacağını anlatması, fethedilen yerlerde halkın dinine karışılmaması gibi örnekler, yumuşak güç kavramının ortaya çıkmasından yüzyıllar önce de bu kavramın kullanıldığının bir göstergesidir (Yılmaz, 2011: 32).

Nye’ye göre yumuşak güç işbirliği sağlamak için baskı ya da parayı değil, ortak değerlere çekme ve bu değerlere ulaşmaya katkıda bulunma ve bunun sorumluluğunda olmayı kullanır. Yumuşak güç, siyasi gündemi diğer insanların önceliklerini yönlendirecek biçimde belirleme yeteneğidir. Yumuşak güç; ayartma ve cezbetme yeteneğidir. Cezbetme de karşı tarafı genellikle gönüllü itaatkârlığa veya taklide sevk eder (Nye, 2005: 11-16).

Yumuşak güç Türk akademik çevrelerinde “ince güç” adıyla da ifade edilmektedir (Kalın, 2006). Kalın, Türkiye’nin yumuşak güce sahip olması gerektiğinin artık mecburi olduğunu ifade etmektedir. Bunu da iki nedenle

açıklamaktadır. Türkiye’nin bölgesel bir güç olması ve bölgesindeki ülkelerin Türkiye’nin bölgesel güç olmasından rahatsız olması nedeniyle o ülkelere karşı gücünü meşrulaştırmasının zorunlu olacağı gerçeğidir. Küresel dünyada devletlerin diğer devletler tarafından desteklenmesinin en önemli araçlarından birisi yumuşak gücünü kullanmasıdır. Bireyler tarafından desteklenmeyen olumsuz politikalar, ülkelerin imajlarının en değişken faktörüdür ancak kültür, coğrafi yakınlık gibi değerlerden oluşan olumlu kaynaklar ise, daha kalıcıdırlar (Nye, 2005: 43). Günümüzde bilginin yanında değerli bilgi giderek daha önemli hale gelmektedir. İnsanların her yerden bilgiyle kuşatılmış olmaları nedeniyle güvenilir kaynaklardan gelen bilgiler insanlar tarafından daha dikkate alınmaya başlanmaktadırlar. Bu durum da dünya siyasetinde itibarlı olmanın önemini arttıran bir etken olmuştur (Nye, 2005: 106-107).

Nye, Amerika’nın dünyanın tek süper askeri gücü olduğunu, ekonomik ve yumuşak güç olarak da en güçlü ülke olduğunu ancak, ekonomi ve yumuşak gücünün askeri gücü kadar mutlak olmadığını ifade etmektedir (Nye, 2005: 99). Günümüzde uluslararası ilişkiler giderek çok katmanlı bir süreç haline gelmektedir. Bu da ülkelerin yumuşak güçlerini artırmak zorunda kalacaklarını, günümüzde sadece askeri kaynaklarla ülkeleri ikna etmenin yeterli olmadığı görülmektedir. Artık ekonomik, kültürel, sosyal ortaklıklarla ülkeleri ikna etme yoluna tercih edilmekte, bu amaçla da yumuşak güç gittikçe daha da önem kazanmaktadır.

Yumuşak güç, ülkelerin kültürü ve politik fikirlerinin çekiciliğinden gelmektedir. Eğer ülkeler bir ülkenin politikasını meşru buluyorsa, destekliyorsa bu o ülke için yumuşak gücün olduğunu ve bunu aktif olarak kullanabildiği anlamına gelmektedir. Yumuşak gücün sert güçten en önemli ayrımı şudur; yumuşak gücü olan ülke, geleneksel güç kavramlarının üzerinde bir kontrol ve etki imkânı oluşturmasını sağlar (Yılmaz, 2011: 34). Yumuşak güç; pek çok farkı kaynağa dayanmaktadır. Bu nedenle de kontrol edilmesi, belirli bir hedefe yönlendirilmesi sert güce göre daha karmaşık ve zor olabilmektedir. Sert güç kaynaklarının çoğu (askeri kapasite, yaptırımlar, ekonomik yardımlar, vs.) devletin kontrolünde oldukları için yönlendirilmesi daha kolay ve daha az karmaşıktır.

Yumuşak güç için asıl önemli olan durum, karşı tarafa hangi mesajların yollandığı, karşı tarafın hangi şartlarda bu mesajları aldığı ve istediğimiz sonuçları almamızda etkisinin olup olmayacağıdır. Yumuşak güç, sürekliliği olan bir güç türü değildir (Nye, 2005:50). Şartlara göre değişkenlik gösterebilir.

Yumuşak güç sahibi olmak, onun her zaman doğru kullanıldığı anlamına da gelmemektedir. Yumuşak gücün etkin kullanılabilmesi için bazı koşulların oluşturulması elzemdir. Bir ülkeye ambargo uygularken ya da askeri gücü aşırı kullanırken yumuşak gücün etkisinden söz edebilmek güçtür.

Yumuşak güç, uluslararası ilişkilerde devletlerin çıkarları için istedikleri sonuçları elde etmek için kullanılan araçlardan birisidir. Günümüzde de bu aracın önemi, küreselleşme, iletişim araçlarının yaygınlaşması bilginin daha kolay ulaşılabilir hale gelmesi nedeniyle daha da önemli hale gelmektedir.

Yumuşak güç görüldüğü üzere, diğer güç kaynaklarından bağımsız bir güç kavramından ziyade, diğer güç kavramının günümüz koşullarında optimum seviyede kullanılmasıyla ortaya çıkabilecek ve ancak sistematik bir çaba sonucunda amacına ulaşabilecek bir kavramdır. Bu tanım yumuşak gücün iki önemli özelliğini ifade etmektedir:

- Yumuşak güç, şartlara göre farklı kaynaklardan oluşabilir.

- Yumuşak gücün hedefine ulaşabilmesi için programlı bir yapıda kullanılması elzemdir.

Yumuşak güç bu iki şarttan birisinden eksik olarak ortaya çıkarılırsa yumuşak gücün başarılı olamayacağı, hatta bunun için harcanan çabanın da bir anlamının olmayacağı aşikârdır.

Günümüzde ülkeler arasındaki rekabet ülkelerin adıyla değil yarattıkları şirketler, değerler, kurumlar aracılığıyla olmaktadır. Yumuşak güç kaynakları da doğal olarak bu değerler üzerinden diğer ülkeleri etkilemektedir. Amerika - Almanya rekabeti günümüzde Ford-Audi ya da Amerika-Japonya yerine Apple-Sony rekabeti olarak görülmektedir. Veya İngiltere- Almanya rekabeti Manchester United-Bayern München rekabeti olarak da görülmektedir. Bu örnekler, ülkeler arasındaki çıkar

mücadelelerinin günümüzde şirketler veya kurumlar aracılığıyla yapıldığının göstergesidir. Ünlü bir sanatçı ya da sporcu da benzer durumda ülkesi için yumuşak güç kaynağı olarak görülebilmektedir (Dossary, 2018).

Yumuşak gücün kullanılmasında bazı güçlükler de mevcuttur. İlk engel, yumuşak güç kaynaklarının bir bölümü devletlerin kontrolü dışındadır. Diğer bir güçlük, yumuşak güçle istenen sonuçların elde edilmesi genellikle kısa sürede olmamakta, bu etkinin ortaya çıkması uzun yıllar alabilmektedir. Diğer bir güçlük, yumuşak güçle yaratılmak istenen etkinin sağlanabilmesi için ülkelere göre programlı analizlere ve kaynakların koordineli kullanımı zorunludur. Bu da hemen hemen her ülke için farklı bir değerlendirme yapılmasına, üzerinde detaylı bir düşünme sürecinin mecburi olduğu anlamına gelmektedir (Yılmaz, 2011:36). Tüm bu güçlükler yumuşak gücün göründüğünden daha karmaşık yapıda olduğunu ve etkilerinin çok yönlü olduğunun bir göstergesidir.

Günümüzde yumuşak güç; iletişim ve ulaşım araçlarının yaygınlaşmasıyla turizm, ticaret, uluslararası eğitim öğretim gibi araçlarla başka ülkelere taşınmakta ve global olarak cazibe merkezi olan ülkelere nitelikli bireylerin gidip orada yaşama isteklerini de arttırmaktadır.

Benzer Belgeler