• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 2: YENİLEME FONU

2.2. Yenileme Fonu Oluşturma Ve Kullanma Şartları

Yenileme fonu oluşturulması ve kullanılması için işletmelerin bazı şartları taşımaları gerekmektedir. Bunlar aşağıda maddeler halinde verilmiştir.

2.2.1. Bilanço Esasına Göre Defter Tutanlar

VUK 328 ve 329 maddelerinde yenileme fonu için ayrılacak karın pasifte geçici bir hesapta tutulacağı açıkça belirtilmiştir. Bilanço usulüne göre defter tutmayan işletmelerin pasif diye bir kavramı olmadığı için yenileme fonu kullanmaları mümkün değildir (Kaya, http://www.bursa-smmmo.org.tr/index.php?gid=18.1&vid=13 10.03.08).

Bu açıdan değerlendirildiğinde işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler ile kazancı basit usulde tespit edilen mükellefler ve serbest mesleki kazanç defteri tutan serbest meslek erbabının yenileme fonu ayırması mümkün görünmemektedir (Ufuk, 1997).

2.2.2. Yenileme Kararı Verilmiş Ve Teşebbüse Geçilmiş Olmalı

karlı olarak satılması halinde ortaya çıkan karın yenileme fonuna alınabilmesi için işletmeyi yönetenlerce karar alınmış ve teşebbüse geçilmiş olması şartı aranmaktadır.

2.2.3. Yenileme Zorunlu Olmalı

Duran varlığın doğal veya beşeri afetler (yangın, deprem, sel, kundaklama, kaza vb.) nedeniyle artık tamamen veya kısmen kullanılamaz hale gelmiş olması söz konusu olabilir. Sürekli arıza yapması gibi teknik nedenlerle işletme faaliyetlerinin aksamasına yol açması söz konusu olabilir. Teknolojik nedenlerden dolayı yenileme zorunlu hale gelebilir. Bu gibi nedenlerden dolayı yenilemenin zorunlu hale gelmesi durumunda yukarıda ifade edilen “yöneticilerin konuya ilişkin karar vermiş olmaları ve teşebbüse geçilmiş olması” şartı aranmaz.

2.2.4. Yenilenecek Duran Varlıklar Aynı Türden Olmalı

Yenilemenin bir şartı da yenilenecek varlıkların aynı türden olmasıdır. Aynı türden olma şartını aynı amaca yönelik olarak algılama daha doğru olabilir. Zira teknolojik gelişmeler ürünlerin teknik özelliklerini, kapasitelerini, çalışma mekanizmalarını günden güne olumlu yönde değiştirebilmektedir. Dolayısıyla yenilenecek olan bir duran varlık eskisiyle yüzde yüz aynı olmayabilir. Amaç yönünden aynı amaca hizmet eden eski duran varlık ile yenilenen duran varlığın aynı türden olduğu kabul edilmelidir (Kaya, http://www.bursa-smmmo.org.tr/index.php?gid=18.1&vid=13 10.03.08).

Ancak bu düşüncenin aynı işi gören duran varlıklar için geçerli olup, farklı işlevler yapan duran varlıkları kapsamadığı hemen belirtilmelidir.

Diğer yandan işletmeler çeşitli nedenlerden dolayı bazen faaliyet konularını değiştirmek durumunda kalabilirler. Böyle durumlarda eski faaliyetlerini yürütürken kullandığı duran varlıkların belki birçoğunu satıp, yeni faaliyetlerini yerine getirmek için ihtiyaç duyacağı yeni duran varlıklar almak durumunda kalacaktır. Bu noktada eski işinde kullandığı duran varlıkların satışından oluşan karlar ile yeni işinin gerektirdiği duran varlıkların alımı için yenileme fonu oluşturup oluşturamayacağı tartışma yaratmaktadır. Zira bu arada yenilenen duran varlıkların belki de birçoğu aynı türden olmayacaktır. Ancak esas faaliyet konusunda yapılacak değişikliğin yukarıda anlatılan zorunluluk hususu kapsamında ele alınması ve yenileme fonu oluşturulmasında yeni amaca uygun

duran varlıkları “ aynı tür” kabul edilmesinin yerinde olacağı düşünülmektedir.

2.2.5. Yenilenecek Duran Varlıklar Amortismana Tabi Olmalıdır

Yenileme fonu ayrılacak duran varlığın mutlaka amortismana tabi duran varlık olması gerekir. Örneğin, boş arsa ve arazilerin ömrü sonsuz kabul edildiği için amortismana tabi değillerdir. Aynı şekilde işletme için yapılmakta olan bir yatırım, mamul veya ticari mal niteliğinde olan (köprü, tünel, bina, tesisat, makine, vb) varlıklar da amortismana tabi olmadıklarından bunların satışından elde edilen kar ile yenileme fonu oluşturulamaz.

2.2.6. Yenileme Fonu Üç Yıl İçinde Kullanılmalıdır

Yenileme maksadıyla duran varlık satışından kaynaklanan karı pasifte yenileme fonunda alıkoyabilme süresi üç yıldır. Yenileme fonuna alınan karın üç yıl içinde kullanılması, her ne sebeple olursa olsun üç yıl içinde kullanılmamış olan fonların bu süre sonunda vergi matrahına eklenmesi gerekir. Ancak üç yıldan önce mücbir sebeplerle işin terki, devri veya işletmenin tasfiyesi halinde yenileme fonundaki karlar üç yılın dolması beklenmeden vergi matrahına eklenmek zorundadır. Bunun dışındaki durumlarda vergi matrahına eklenen karlar, sonraki yıllarda düzeltme yoluyla yenileme fonuna geri alınamaz.

2.2.7. Yenileme Fonuna Yalnızca Satış Kârı veya Tazminat Fazlalığı Ayrılmalı

Yenileme fonunun oluşumunda iki farklı kaynak söz konusu olabilir. Bu ya “satış kârı” ya da “tazminat fazlalığı”dır.

Satış kârı; yenileme gerekçesiyle duran varlığın satışından elde edilen kârdır. Bu kârın hesaplanmasında satılan varlığın net (defter) değeri esas alınır. Net (defter) değeri ise kayıtlı (defter) değer ile birikmiş amortisman arasındaki farktır. İşte maddi duran varlığın satış kârı, varlığın KDV hariç satış değeri ile net defter değeri arasındaki olumlu farktır:

• MDV Satış Kârı = Satış Değeri - Net Defter Değeri

uğradığı zarar dolayısıyla sigortadan alınan tazminattan kaynaklanan fazlalıktır. Bu fazlalık, zarara uğrayan maddi duran varlık için sigorta şirketince ödenecek tazminat tutarı ile varlığın net defter değeri arasındaki olumlu farktır.

MDV Tazminat Fazlası = Alınan Sigorta Tazminatı - Net Defter Değeri

Bunların dışında kalan gelir veya kârlar yenileme fonuna alınamaz. Örneğin yenilenmek amacıyla satılan duran varlığın satış bedelinin yabancı ülke parası (efektif) olarak tahsil edilmiş olması durumunda kur farkından kaynaklanan kambiyo kârları yenileme fonuna alınamaz. Aynı şekilde sözü edilen efektifin banka veya diğer finans kurumlarına yatırılmak suretiyle elde edilecek olan faiz vb. kazançları da yenileme fonuna alınamaz. Bunlar ilgili dönemin gelir tablosuna alınarak vergilendirilmesi gereken gelirlerdendir (Sürmen, 2005:171).