7. YENĠ DÜNYA DÜZENĠ
7.2. YENĠ DÜNYA DÜZENĠ ĠÇĠNDE ÇĠN ve ABD’NĠN KONUMU
Bretton Woods sisteminin geçerli olduğu 1960‟lı yıllardaki uluslararası sistemde ABD “merkez”, Avrupa ve Japonya “uydu/periferi (periphert)” konumunda, geliĢmekte olan ülkeler ise henüz siteme entegre olmamıĢlardı. Soğuk SavaĢ sonrasında ise, globalleĢmenin yayılması ve derinleĢmesiyle birlikte, merkez aynı kalmakla birlikte, periferiler değiĢmiĢti: Asya‟nın geliĢmekte olan ülkeleri
444
Ghani and Lockhart, s. 221
445 Ghani and Lockhart, s.222-224 446 Ghani anf Lockhart, s.225-231
“periferi”, mevcut ve olanaklarının üstünde yaĢayan ABD yine “merkez” konumundaydı. Bu geliĢme sonunda, periferi olmak için gerekli olanakları yetersiz olan ve olanaklarının ötesinde yaĢaması için gerekli olan “rezerv para ülkesi”olma iktidarından yoksun Avrupa ülkelerinin oluĢturduğu bir “üçüncü blok” doğmuĢtur.447
Çin ve Rusya arasındaki 26 Mart 2007 tarihli Deklerasyon‟da “global çok kutuplu düzen” olarak adlandırılan “yeni dünya düzeni”, önceden olduğu gibi Amerikan hegemonisi tarafından belirlenmeyip, “uluslararası iliĢkilerin demokratikleĢmesi” merkezli olacaktır.448Tarihçi Niall Ferguson‟un popüler deyimi “Chimerica” ile, yeni düzendeki değiĢimin ABD‟nin “monopol”ünden, ABD ve Çin‟in “düopol”üne doğru olacağı genelde kabul görmüĢ bir öngörü olup, literatürde bu iliĢkinin farklılık dereceleri görülmektedir.
Çin ekonomisinin yaklaĢık ABD ekonomisinin yarısı kadar olduğu ve yaklaĢık otuz yıl sonra Amerikan ekonomisini geçeceği gerçeğinin yanında,449
her ne kadar sermaye, iĢ gücü ve teknoloji tekelinde kalite ve hacimsel olarak aĢınma yaĢasa da, ABD‟nin tamamen kaybeden taraf olmayacağı; 2027 yılında ABD ortalama yurttaĢının refahını yakalayabileceği tahmin edilen Çin‟in kazanan, ABD‟nin kaybeden taraf olacağı “sıfır toplamlı oyun-zero sum game” yerine; “Pareto Düzelme Teorisi- The Pareto Improvement Theory”uyarınca, “süreç kimseye kaybettirmeyecek, sadece bir tarafa yardım edecek” hipotezinden hareketle, Çin ve belki ABD küçülmeden büyüyeceği, beki de ikisi birlikte büyüyecekleri de450kuvvetli bir olasılık olarak durmaktadır.
Amerikan tarafı, Çin‟in, özellikle ulusal parasının değerini düĢük tutarak Çin malı maliyetini düĢürmeleri ve Amerikan malının dünya piyasalarında daha pahalı hale getirmelerinden rahatsızlık duymakla birlikte; Çin‟in son” mali teĢvik programı-fiscal stimulus program” yoluyla ve sonucunda canlandırılan iç büyüme vasıtasıyla “global resesyon” ile mücadele etmesi nedeniyle, düĢman olarak görülmesi için zamanın uygun olmadığının farkındadır.451
Çin baĢta olmak üzere geliĢmekte olan Asya ülkelerinin Amerikan Doları cinsi rezerv tutma ve arttırma konusundaki istekleri sürdüğü sürece, Amerikan ekonomisinin “cari açık”‟a dayalı yapısının süreceği ve Amerikan Dolarının daha fazla değer yitirmesine gerek kalmayacağı; rezervleri için yatırım limanı arayan ve Amerikan Doları cinsi estrümanları yeğleyen Asya ülkelerinin bu istemlerini karĢılamak için ABD‟nin borçlanma kağıdı pompalamayı sürdüreceği452görüĢüne kısmen katılmaktayız. Çünkü mevcut yapının sonsuza
447
Eichengreen, s.1
448
6 Nisan 2007 tarihli Rusya-Çin Ġkili Deklarasyonu,
http://www.fmprc.gov.cn/eng/wjdt/2649/t309361.htm (02.01.2011); Bu görüĢü paylaĢan bir diğer kaynak da, Zheng Bijian, “China‟s “Peaceful Rise to Great-Power Status”, (Electronic
Version)Foreign Affairs (USA), September/October 2005,
http://www.irchina.org/en/news/view.asp?id=397 (20.12.2010)
449 Haass, agm. 450 Moyo, s.132,133 451
Helene Cooper, Michael Wines and David E.Sanger,” China‟s Role as Lender Alters Obama‟s Visit”, (Electronic Version)The New York Times, Nov.15, 2009,
http://www.nytimes.com/2009/11/15/world/asia/15china.html (09.12.2010)
kadar bu haliyle devamı olanaklı olmadığı gibi,453 daha sonra da belirteceğimiz gibi, Amerikan Dolarının değerinde yukarı doğru bir düzeltme, Çin‟in bazı çevre ülkeleri ile Renminbi cinsinden ticaret yapmasına454yol açabilecektir. Barry Eichengreen‟in tarif ettiği gibi455, Amerikan Dolarının rezerv para olması nedeniyle, ABD‟nin olanaklarının ötesinde, yabancı mal tüketimi, yabancı Ģirket alımı, yabancı ülkelerde askeri maceralar ile yaĢayıp, tüketim pazarı olma ekonomik konumuyla mevcut düzeni uzun süre devam ettirmesi olanaklı görülmemektedir. Zaten, dünya rezervlerinin yapısında aĢağıdaki 47 nolu Ģekilde özetlenen geliĢim de bu öngörüyü desteklemektedir. Ġçinde bulunduğumuz zaman diliminde Tunus, Mısır, Libya‟da yaĢanan, devamında da Suriye ve Ġran gibi gibi ülkelerde yaĢanacağını tahmin ettiğimiz “dıĢ müdahale” temelli yaĢananların gerisinde, ABD‟nin “dünya ekonomisinin pazar temeli olma” görevini azaltmanın yattığını düĢünmekteyiz. Çin rezervlerinin Ģimdilerde kullanıldığı Afrika‟ya ilave olarak, bu ülkelerin de Çin dıĢ yatırım alanlarına gireceği ve bu geliĢmenin de ABD-Çin bağımlılığında rahatlama yaratacağı olası görünmektedir.
Tablo : 34 YABANCI PARA REZERVLERĠNĠN YAPISI
Kaynak : Barry Eichengreen, Global Imbalances and The Lessons of Bretton Woods, s.135
Yirmibirinci Yüzyılın likit ve düĢük faiz oranlı, gevĢek kurallı mali sistemi (bunun yakın bir gelecekte değiĢeceğini düĢünüyoruz) içinde ihracat güdümlü
453 Dünyanın en zengin ülkesi olan ABD‟nin, daha fakir ülkelerden günlük 2 milyar USD
borçlanmasının sürdürülebilir olmadığını söylemektedir Joseph E.Stiglitz, Making Globalization
Work, New York: Norton&Company, 2007, s.245
454 Eichengreen, s.143-145
model uygulamaya çalıĢan Çin ve diğer geliĢen Asya ülkelerinde, hizmet (software, back office hizmetleri, finansman aracılığı) ve gayrimenkul sektöründe de baĢlamıĢ olan canlanmanın süreceği456
ve bu geliĢmenin bir tür hedging etkisi göreceğini söyleyebiliriz. Bunun davamında, eğitim ve konfor yatırımı ve harcamalarının artması, kurlardaki devlet müdahalesinin azalması ve daha kurumsal bir yapıya doğru geçiĢ beklenebilir. Öte yandan, Çin‟in mevcut uluslararası sisteme etkin olarak katılıp katılmayacağı bağlamında, G.John Ikenberry tarafından savunulan, “bunun Çin‟in, ABD tarafından kuralları belirlenmiĢ olan mevcut sisteme katılma konusundaki Çin‟in istekli olup olmamasın bağlı olduğu savına katılmakla birlikte;457
bunun, kendi mevcut ve demokratik ve ekonomik yönden de liberal olma yönünde mevcut eksiklikleriyle kucaklayacak bir uluslararası sistem ile olanaklı olduğu görüĢündeyiz. Aksi halde, mevcut sistemde, istediği yöndeki değiĢiklikleri gerçekleĢtirmek amacıyla mevcut gücünün verdiği olanakları sonuna kadar kullanacağını düĢünmekteyiz. Bir önceki paragrafta belirtildiği gibi, Amerikan Dolarının daha fazla değer kaybetmesi, daha önce de değindiğimiz “global ödeme dengesizliği” üzerinde düzeltici etki yapacaktır. ġöyle ki, iç talebi konntrol altına almak isteyen FED faizleri yükseltecek (bunun 2011 son çeyrek veya 2012 ilk yarısında yapılması beklenmektedir) ve böylece Amerikan yönetimi, ülkenin uzun vadeli mali problemi için fırsat kazanmıĢ olacaktır.458
ABD‟nin askeri ve rejim koruması, ve mali yardım; Çin‟in, koĢulsuz ve tüm sevisleri ihtiva eden iliĢkiler sunduğu459bugünün dünyasının, öncesine göre daha karmaĢık, rekabet ve kutupluluğun daha daha çok olduğu kesin. Yukardaki açıklamalarımızdan da ortaya çıktığı gibi, ABD‟nin “süper güç” olarak geleneksel dönemden daha yapıcı, iĢbirlikçi ve uzlaĢmacı bir “merkez oyuncu” olması gerektiği460
görüĢüne katıldığımız gibi, ABD ve Çin tarafının önümüzdeki dönemde “ülke içi sorun ve baskılar”ın ön plana çıkacağı ve her iki tarafın birbirine karĢı uyguladığı “yumuĢak güç”ü etkileyebileceğini, bu konuda en önemli görevin merkezi yönetimlere düĢeceğini de eklemeliyiz.
Yeni dünya düzenini en önemli ekseninin ABD ve Çin olacağı kesindir. Ancak, yaĢlansa ve mevcut yapısında revizyona gitse de AB; BRIC (veya BRICS), geliĢmekte olan diğer G20 üyeleri, Orta Asya ülkelerinin dahil olduğu ve Çin‟in baĢını çektiği “Çin liderliğinde geliĢmekte olan ülkeler” ve ABD ve Japonya‟dan oluĢan ABD cephesi olarak da katagorize edilebileceği461gibi; “denge” olgusunun da bu üç taraftan da, bundan böyle oynanacak “jeopolitik” oyunun kurallarının birlikte saptanmasını talep ettiği462
de ayrı bir gerçek olarak önümüzde durmaktadır.
456 Eichengreen, s.30,31
457 G.John Ikenbery, The Rise of China and The Future of The West, Foreign
Affairs,Jan./Fab.2008
458 Eichengreen, s.33
459 Parag Khanna, The Second World-How Emerging Powers are Redefining Global Competition
in The Twenty-first Century, New York:Random House, 2008, s.325
460
Zakaria, s.233
461 David Miliband, agm; “Three-way Split” baĢlıklı agm makale (The Economist)