• Sonuç bulunamadı

2. YAVAŞ YAŞAM AKIMLARI

2.7 Diğer Yavaş Yaşam Akımları

2.7.1 Yavaş seyehat

Dickinson ve Lumsdon (2010) yavaş seyahati şu şekilde tanımlamışlardır: “ Yavaş seyahat, az seyahat eden, seyahat ettikleri yerlerde fazla kalan, gezilerini yavaş yapan kişilere araba ve uçak seyahati yerine başka alternatifler sunan kavramsal bir yapı” olarak ortaya çıkmıştır.

Yavaş seyahatin temel amacı bilinçli seçimler yapmakla ilgilidir. Hızdan çok hızı azaltmayı hedeflemektedir. Yavaş seyehat ile varılan yeri tüketmektense yolculuktan zevk alarak, şehri yavaşça gezerek yerel halkın davrandığı gibi davranarak, onların gitmekten zevk aldığı yerleri ziyaret ederek yapmayı sevdikleri etkinliklere katılmayı öğütlemektedir.

2.7.2 Yavaş turizm

Yavaş turizm, bir diğer adı ile Eko-Gastronomik turizm, doğa, kültür, manzara, gastronomi tarihi ve geleneklerin tadının çıkarılması için, her bireyin haklarını savunan, sorumlu ve yenilikçi turizmin tanıtımını yapmayı hedeflemektedir. Yavaş Turizm ile halkın turizm değerlerini korumak ve kullanımının sağlanması için bilgilendirilerek, insani ve sosyal mirasa ait değerleri korumayı, doğal ve kültürel farklılıklara saygı duymaya teşvik ederek, konukseverlik politikası içinde sürdürülebilir bir bakış açısı ile turistik yerlerin çekiciliğinin arttırılmasını amaçlayan bir akımdır.

Şekil 2.7: Yavaş turizm ürünleri (Dall'Aglio, Nazzaruolo, Zago,2011)

Yukarıda ki şekilde yavaş turizmin kapsamı içerisine giren aktivitelerden anlaşılacağı üzere yavaş turizm daha aktif ve bireyselliği ön plana çıkaran bir yaklaşımdır.

2.7.3 Yavaş sanat

2008’de Phil Terry, New York Yahudi Müzesinde iki soyut resim olan Hans Hoffman’ın “Fantasia”’sı ve Jackson Pollock’un “Convergence” isimli tabloları üzerinde yoğunlaşarak bu kavramın ilk adımlarını atmıştır. Bu akımda da aynı yavaş yemek hareketinde olduğu gibi, sanat eserlerinin bilinçli bir şekilde, üzerinde tartışılarak tadının çıkarılmasını ve her birinin değeri hakkında farkındalık oluşturulması hedeflenmektedir (Slowartday, 2017).

Yavaş sanatın bir diğer anlamı ise sanatın yavaşça yaratılmasıdır. Detaylara özen göstermek, dönüşümlü materyaller kullanarak geçmişe değer vermek, küçük objeler yaratmak için zaman ayırmaktır. Yaratıcı yaratma sürecine düşüncelerini de katar. “Yavaş” bir varoluş biçimine dönüşür (Özkan, 2011).

2.7.4 Yavaş para

Geleneksel ekonomi teorisi ve küreselleşme süreci; ticarete dair sınırların ortadan kaldırılmasına, pazarda bulunan fakat etkin olmayanların ortadan kalkmasına ve kusursuz rekabet koşulları yaratarak tek bir küresel para biriminin oluşturulmasını amaçlamaktadır. Ancak sürdürülebilirlik kavramında yerel kaynakların, yerel topluluklar tarafından üretilmesi ve tüketilmesi önemlidir.

Günümüzdeki küresel ekonomideki ulusal ve uluslararası kurlar, merkeziyetçi kapitalleşmeye ve zengin ile fakir arasındaki farkın artmasına neden olmaktadır. Yavaş para uygulamaları ile hem yerel kimlikleri, toplulukları ve kültürleri desteklerken aynı zamanda elde edilen gelirlerin geniş çapta daha eşit dağılımının sağlanmasını amaçlanmaktadır. Bu şekilde yerel pazarlar gelişerek güçlendirilmektedir. Yavaş para sisteminin örneklerinden bir tanesi, New York’un dışında bulunan 29.952 nüfusa sahip küçük bir yerleşim olan Ithica’da uygulamaya başlatılmış Ithica Hours modelidir. Bu model ile tüketiciler Hours kullanarak ürünler alma ve satma hakkına sahiptirler. Model 1991 yılından beri 1300’den fazla üyesi ile 67.00 ABD Dolarının üzerindeki paraya eş değer olan kağıt para çıkartarak, ticaretin sosyal ve çevresel etkilerini kontrol etmeye başlamış bulunmaktadır. Sistemde, 1 Ithica Hours 10 ABD dolarına eşittir. Ithica hours ile marangozluk, hastabakıcılık, çocuk bakımı, tamircilik gibi işler satın alınabilmektedir. Bölgede bulunan tanınmış lokantalar, sinemalar, bowling salonları, ve süpermarkete kadar birçok satış birimi Ithica Hours’u kabul etmekte ve kullanmaktadır.

2.7.5 Yavaş işletmecilik

Yavaş işletmecilik felsefesinde, kişilerin yaşayabileceği kadarına sahip olmasının gerektiğini, aşırı servete karşı, yeterli olanın herkes için yeterli olacağını savunan, sektörde kar etmeyen alana değer verme ve kişilerin korkmadan çalışabileceği bir toplum yaratma gibi hedefleri olan bir yavaşlık hareketidir. Bu akım ile ekolojik, sosyo-kültürel ve ekonomik sistemlerin adil, iyi ve doğru bir şekilde yönetildiği takdirde bolluk elde edilebileceği ön görülmektedir.

Bolluk kavramı, içerisinde dayanışma gerektirir ve dayanışmacı bolluk, insanların tamamının yaşantısına etki ederek herkesin yaşam kalitesinin artmasını sağlamaktadır. Yavaş işletmeciliğin 3 ana temel kelimeden yola çıkmıştır; sürdürülebilirlik, adalet, paylaşma. Sürdürülebilirlik denildiğinde, doğa ve toplumlar arasındaki koşulların dengelenmiş olması gerektiği anlamı anlaşılmaktadır. Örneğin; zarar vermeyen tarım ilaçlarını kullanarak organik tarım uygulamaları ile üretilmiş olan organik ürünü tüketicinin güven içerisinde satın alabilmesi sağlanabilir.

Adalet denildiğinde, doğayı ve başkalarını kullanmak yerine, işi adil ilişkiler içinde yöneterek uygulamak anlamına gelmektedir.

Paylaşma denildiğinde ise, iş paylaşımı yapmak, doğanın verdiği nimetleri paylaşabilmek, karşılıklı anlayış, danışma, bilgi, eğlence ve zevk almak anlamına gelmektedir.

2.7.6 Yavaş şehirler

Dünya tarihine bakıldığında, insanoğlunun son yüzyıl içerisinde yaşamış olduğu evrim daha önceki dönemler ile karşılaştırıldığında en hızlı yüzyıl olarak kabul edilebilmektedir. Toplumların yaşamlarına yön veren icatların çıkması ile birlikte insan hayatına “zaman” kavramı değerlenmiş ve karşılığında da “hız” kavramı ortaya çıkmıştır.

Yavaş şehir, endüstri devrimi ile birlikte hız kavramına karşı “Slow Food” akımından temel alarak ortaya çıkarılmış olan ve günden güne süre gelen inovatif gelişmeler karşısında geleneklerin, kültürel mirasın, yerellik kavramının ve sürdürülebilirliğin önemini savunan bir yavaşlık hareketidir.

Yavaşlık anlayışı, dünya genelinde yaratılmış olan “hız” kavramına karşıt duruyor gibi gözükmektedir. Ancak, asıl olan hız kavramının adımını atmadığı pek çok alanda yavaşlık yaşamın normal akışı olarak anlaşılmaktadır. Günümüzde insanoğlu hız kavramı adı altında yapılmış olan hataların geçte olsa farkına varabilmiş ve daha bozulmamış olan gelenekleri kurtarmak karşısında bu felsefeyi bir çözüm yolu olarak yorumlamıştır.

Benzer Belgeler