• Sonuç bulunamadı

1. Türkiye Kadastrosunda Durum ve Beklentiler:

1.3. Yapılmış kadastronun önemli sorunları

Mülkiyet bilgileri, güncelleme gereksinimi

Yer Kontrol noktalarına (Nirengi ve poligona) dayalı olmayan üretimler ve yapılması gerekenler

Tapu ve kadastro işlemlerindeki hataların idari yollarla giderilmesine yönelik mevzuat çok dar ve lokal alan-ların hataalan-larının giderilmesi ile kısıtlıdır. Bu hataalan-ların giderilmesine yönelik mevcut mevzuat 2859 sayılı Tapulama ve Kadastro Paftalarının Yenilenmesi Hakkında Kanun ve 3402/22.a Kadastro Haritalarının Ye-niden Düzenlenmesi ve Tapu Sicilinde Gerekli Düzeltmelerin Yapılmasında Uyulacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmeliktir. Son yıllarda hizmet satın alma yolu ile Kadastro yapımına yönelik İhaleli kadastro çalışmalarına başlanmasıyla Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü (TKGM) kadastro işlerinde çalıştırılan elemanların göreve yeni alınmış personel olduğu, yeterince deney sahibi olmadıkları ve yeterince denetleme olanağı sağlanamaması sonucu, özellikle tasarruf ve sınırlandırma işlerinin yeterince inceleme ve araştırma

sonucu belirlenememiş olmasından kaynaklanan hukuksal problemler ortaya çıkmaktadır ve ileriki yıllarda da ortaya çıkacağı tahmin edilmektedir.

Bugünkü bazı aksaklıkların, kadastronun teknik yönü ihale sonucu yüklenici tarafından, hukuki yönü ise TKGM tarafından yürütüldüğünden iki işlemin eş zamanlı çalışma gereksiniminin tam gerçekleştirileme-mesinden kaynaklandığı görülmektedir. Nitelikli eleman temininde yaşanan sıkıntılar ve kontrol işlemleri-nin standardize edilmemiş olması nedeniyle, işin kalitesi yönünden sıkıntılar olmuştur. TKGM tarafından, bundan sonra yapılacak ihalelerde nitelikli eleman durumunun da değerlendirilerek iş planı yapılmasında yoğunluk ve süre ilişkisini dikkate alarak ihalelerin ileriki yıllara yayılması bununla birlikte özellikle yak-laşık maliyetin çok altında, aşırı düşük teklifler sonucu gündeme gelen yüksek kırımlı işlerin, kadastro çalış-malarında çok önemli olan ve bir çok yönüyle kalite sorunu yarattığı tespitinden hareketle bu tür sorunların önlenmesi için, gerekli düzenlemenin yapılmasında yarar olacağı görüşüne varılmıştır.

Ayrıca hizmet kalitesinin artırılması ve kadastrodan beklentilerin hatasız ve sorunsuz karşılanabilmesi bakı-mından, yüklenici personeli ile birlikte TKGM personelinin uzun süreli hizmet içi eğitime tabi tutulması bu sürecin Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası ile hayata geçirilmesi, belli bir program çerçevesinde gerek-sinimler iyi belirlenerek eğitim verilmesi, bu yapılanma sonucu nitelikli personel ile hizmet üretilmesinin yararlı olacağı düşüncesi benimsenmiştir.

2. Kadastronun 3402/22.a Maddesi Uyarınca Yenilenmesi

Kadastro planlarının, yapım dönemi ve dolayısıyla yöntem ve teknolojisinden kaynaklanan ve sonuçta yenilenmelerini, güncellenmelerini, hatalarının giderilmesini gerektiren önemli nedenler bulunmaktadır. Bu nedenler sonucu, 5304 sayılı Kanunla, 3402 sayılı Kadastro Kanunun 22. Maddesinde değişiklik yapılmış ve bazı durumlarda kadastronun yeniden yapımı imkanı sağlanmıştır. Bu düzenleme yanında, Türkiye Ka-dastrosu, aynı zamanda Mekânsal Bilgi Sisteminin alt yapısını oluşturmakla da görevli kılınmıştır. Kadast-ronun içereceği bilgiler yönünden çeşitlendirilmesi, vasıf belirlemesi ve arazi kullanımı ile ilgili çalışmalar için, yeni bir yapılandırmaya gidilmesi gerektiği görülmektedir.

TKGM, bugüne kadar iki boyutlu kadastro bilgileri üretmiş ve bugün de halen böyle devam etmektedir. Ye-nileme, güncelleme ve sayısallaştırma çalışmaları sırasında, yükseklik bilgilerinin ve diğer tüm detayların yeniden bir harita yapılmasına gerek kalmayacak şekilde günümüz teknik standartlarına uygun biçimde, 5304 sayılı kanununun 1. ci maddesinde belirtilen “mekânsal bilgi sisteminin alt yapısını oluşturmak” ama-cını gerçekleştirecek biçimde ve yer altı, yer üstü, gökyüzü tesisleri ile irtifak haklarını kapsayacak şekilde üç boyutlu yapılmalıdır.

Tapu ve Kadastro Modernizasyonu Projesi kapsamında ve 3402/22.a uygulaması sonucu üretilecek kadast-ral verilerin hedefi Kadastro Kanunu’nun 1. inci Maddesinde belirtildiği üzere, “Mekânsal Bilgi Sistemi”nin altlığını oluşturmaktır. 5304 sayılı Yasa ile getirilen 22.a Maddesi, Türkiye’de kadastronun yeni bir içerikle

ele alınmasına ve gereksinim duyulan bilgileri kapsayacak bir içerikte üretilmesine olanak verecek nitelikte-dir. 22/a uygulamalarının sadece mevcut hataların giderilmesi şeklinde ele alınmasının, değişik 1. Maddesi ile çelişebileceği değerlendirilmeli, bu uygulamalar ile TAKBİS bünyesinde toplanması gereken bilgilerin analizleri yapılarak arşivde bulunmayanların toplanması, bulunanların güncellenmesi de hedeflenmelidir.

22-a uygulamalarının Teknik arşivin taranmasından TUTGA sistemine dönüşüm ve Harita Bilgi Bankası’na aktarılmasına kadar bu proje kapsamında ve tüm Kadastro Müdürlüklerinde ele alınmalıdır. Bu yönü ile TAKBİS’in veri altyapı modeli de yeniden irdelenmeli oluşabilecek değişik veri modellerini kapsayacak yeni düzenlemelerin yapılabilmesi yönünde esnek bir veritabanı/altyapı modeli oluşturulması sağlanmalı-dır.

Kadastronun tamamlanabilmesi için yapılan ihaleli işler kapsamında üretilen veriler tapu verileri (TAKBIS), kadastro verileri UVDF formatında teslim edilmesine karşın, TAKBIS sistemine geçmiş tapu müdürlükleri haricindeki tapu verileri ve tüm kadastro verileri, sitemin eksik kalması nedeniyle arşiv verisi olmaktan kur-tulamamış ve güncelliğini kaybetmiştir. Bu nedenle 22.a uygulaması kapsamında üretilecek verilerin teslim formatlarının sisteme doğrudan entegre edilebilir nitelikte olması gerekmektedir.

Kadastro yenilemesi çalışmalarının ilk adımda kentsel gelişme alanlarında yapılması hedeflenmiştir. Bu alanlarda yenileme çalışmaları ile birlikte değerleme yapılıp yapılamayacağı, yapılacaksa altyapısının ne olacağı, ilgili meslek dallarının ne olması gerektiği ve istihdamı gibi konulara ilişkin çalışmaların TKGM tarafından ele alınması bir beklenti olarak ortaya çıkmıştır.

Türkiye’de yaklaşık 8 milyon parselin acilen yenilenmesi gerektiği tespit edilmiş ve ilk etapta Tapu ve Kadastro Modernizasyonu Projesi kapsamında, 4 yılda 4.1 milyon parselin yenilenmesi işlemleri özel sek-törden de hizmet satın almak suretiyle yapılacaktır. TKGM tarafından Çankaya ve Mamak Kadastro Mü-dürlükleri yetki alanında seçilen bir pilot bölgede 22-a uygulaması için araştırma ve deneme çalışmalarına başlanmıştır. Bu amaçla yürütülen pilot proje çalışmalarında edinilen deneyimlere değinilerek, yapılan yeni-lemeye halkı ikna etmenin gerekeceği bu nedenle bilgilendirme çalışma ve toplantılarının son derece önemli olduğu saptanmıştır. Bu deneme çalışmalarından elde edilen sonuçlar değerlendirilerek iş adımlarının ve ihale dokümanlarının geliştirileceği ve 2009 yılı içinde yaklaşık 1.1 milyon parselde ihaleli yenileme çalış-maları başlatılması programlandığı belirtilmiştir.

Yenileme çalışmaları özellik ve önem arz eden zor bir çalışma olduğundan, Harita Kadastro Özel Sektö-rünün de kadastro ihalelerinden elde ettiği deneyimle kendisini 22-a uygulamasına hazırlamasında ve bu konuda çalışmalara başlamasında yarar bulunmaktadır. Sadece TKGM personelinin meslek içi eğitimi değil aynı zamanda özel sektör personelinin de uygulama öncesinde eğitime tabi tutulması yönünde mevzuat oluşturulmasının zorunlu olduğu sonucuna varılmıştır.

Yenileme çalışmalarında (22.a uygulaması) yükseklik boyutu (ile beraber mekansal bilgi sistemine altlık olacak diğer detayların da alımının) göz önünde bulundurulması, kullanılması planlanan altlıkların (ka-dastro paftaları, ölçü krokileri, değişik yıllarda üretilmiş ortofotolar, farklı kurumların ürettiği halihazır vb.

haritalar) önceden temin edilmesi, nitelik ve nicelik olarak kullanılabilirliğinin belirlenmesi, elektronik

ortamda sayısallaştırma işlemlerinin kriterlerinin belirlenmesi, şartname aşamasında tespit edilecek anahtar personelin niteliklerinin bu çalışmalara uygun olarak düzenlenmesi, ihaleler planlanırken bu çalışmaların iş adımlarına ve yaklaşık maliyet hesaplarına yansıtılması gerekmektedir. 3402/22.a hükmü ile, bir anlamda Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğüne verilmiş olan kadastro yenileme yetkisinin geniş anlamda bir kadast-ro yapma yetkisi olarak kullanılmasında yarar hatta gereklilik bulunduğu görülmektedir.

22-a uygulaması ile taşınmaz malların değer boyutu da belirlenmelidir. Tapu ve Kadastro Modernizasyon projesinin bileşeni olarak yürütülmekte olan “Taşınmaz Değerleme” bileşeninin pilot uygulamasının yeni-leme yapılan alanlarda uygulanması yararlı olacaktır. Bu projenin takip/kontrol bileşenlerinin iyi kurgulan-ması ve deneyimli personeller ile pilot uygulamanın yapılkurgulan-ması, projenin HKMO’nun görevlendireceği bir deneyimli üyesi tarafından da izlenmesi benimsenmiştir. Değerleme bileşenini de içerecek şekilde kadastro yenileme çalışmalarının, hem kırsal alanda hem de kentsel alanda yapılması, Türkiye’de mülkiyetin her yönüyle kayıt altına alınması bakımından da önem arz etmektedir.

Bu kapsamda, kentsel alanlarda imar planlarıyla kadastro planları çakıştırılmak suretiyle, her parselin imar durumu ortaya konacak ve her parselin üzerindeki eklentilerin tespitleri yapılacaktır. Daha sonra her taşın-maz malın toplanan verilere göre değerlemesi yapılarak kadastro bilgi sistemine aktarılacaktır.

Kırsal alanda ise her parselin üzerindeki eklentileri ile o parselde yapılan tarım şekli ve arazinin tarımsal sınıfının tespiti gerekmektedir. Toplanan verilere göre her parselin değeri belirlenerek, kadastro bilgi

siste-mine aktarılmalıdır. Tapu’da yapılacak olan satışlarda gerçeğe uygun olan bu değerlemeler esas alınmalı, Emlak Vergisine esas olan vergilerin tahsilatında İmar Uygulamalarında, arazi toplulaştırma projelerinin uygulanmasında da yapılan değerlemeler esas alınabilmelidir.

Bu konu ile ilgili halen özel sektör tarafından gerek kamuya (TCK, EPDK, DDY, BEDAŞ vb.) gerekse özel sektörde ise bankalara ve enerji projeleri yapan şirketlere değerleme hizmetleri verilmektedir. Hem özel sektörün ve hem de kamuda çalışan meslektaşlarımızın bu konuda yeterli bilgi birikimi ve deneyimi bulunmaktadır.

Kadastro Yenilemenin alt bileşeni olarak yenileme işleriyle birlikte taşınmazın değerinin belirlenmesi işi paralel yürütülmelidir. Toplu değerleme (Mass Valuation) ile öncelikle taşınmaz malların toprak bedeli ko-laylıkla belirlenebilir (eklentileri hariç).

Kadastro yenilemesiyle birlikte değerleme hizmetleri toplu olarak yapılacağından değerleme hizmetlerinin maliyeti düşecektir. Toplu değerleme (Mass Valuation) yapılacağından değerlemedeki hata payı da azala-caktır.

Yenileme çalışmaları, (22-a uygulaması) Kentsel Alan Düzenlemesi (18. madde uygulaması) ile Arazi Top-lulaştırma (AT) çalışmaları yapılan ve yapılması planlanan alanların dışında öncelikle Büyük Şehirlerde ve kentsel gelişme alanlarında başlatılacaktır.

22-a uygulamalarında ortofoto haritalardan karar destek mekanizması ve kalite kontrol (bütünlük kontrolü) çalışmalarında yararlanılacaktır.

Yenileme, İmar Uygulaması ve Arazi Toplulaştırma çalışmalarının yasal düzenleme yapılmadan birlikte yapılabilirliği mümkün görülmemektedir. Önemli olan, bu projelerde eşgüdümü sağlayan mekanizmaların oluşturulmasıdır.

Kadastro Yenileme hizmetlerine 2009 ‘un ilk yarısında başlanacağı ve jeodezik çalışmalarında TUSAGA-AKTİF (CORS-TR) teknolojisi’nin de kullanılacağı belirtilmektedir.

3. İmar Uygulama, Arazi Toplulaştırma ile Yenileme Çalışmaları Arasında Eşgüdüm

Kamu yatırımlarının verimli olabilmesi için HKMO’nun geçmişten beri savunduğu ve gelişmiş ülkelerdeki uygulamalara benzer şekilde tüm kamu yatırımları öncesinde toplulaştırma yönteminin uygulanmasının sos-yal ve idari yönden büyük yarar sağlayacağı, böylece karayolu, demiryolu, sulama, hava alanı gibi bayın-dırlık projeleri kamulaştırma uygulamalarının bugünkü uygulama yöntemine son verilmesi gerektiği, arazi toplulaştırma ile imar uygulama çalışmalarının, kadastronun yenilenmesini ve güncellenmesini sağlayan çalışmalar olduğu ve yenileme çalışmaları ile eşgüdüm içerisinde yapılabileceği açıktır.

Temelde İmar uygulaması, arazi toplulaştırma ve kadastro yenileme çalışmalarının sonucunda kadastro bilgi ve belgeleri yenilenmekte ve güncellenmektedir. Kadastro yenileme çalışmalarının sorumluluğunun TKGM’de, 3194/18. madde imar uygulama çalışmalarının sorumluluğunun belediye ve valiliklerde, ara-zi toplulaştırma çalışmalarının sorumluluğunun ise farklı idarelerde olması nedeniyle birlikte çalışmada zorluklar yaşanabilecektir. Sonuç olarak; toplulaştırma ve 18.madde uygulamaları çalışmalarının kadastro yenileme çalışmalarından ayrı olarak yürütülmesi, TKGM tarafından toplulaştırma ve 18.madde uygulama-larına gerekli desteğin verilmesi için bir çalışma yapılmasının uygun olduğu anlaşılmaktadır.

4. Kadastronun Değer Öğesi ve Türkiye’de Gereksinim

Kadastro, adil bir vergileme amacı ile oluşturulduğundan, başından itibaren taşınmaz değer öğesini kapsa-mıştır. Uluslar arası Haritacılar Birliği (FIG) ve bazı uluslararası sözlüklerin kadastro tanımları bu açıdan dikkat çekicidir:

✔ Uluslararası Haritacılar Birliği (FIG). Bir kadastronun oluşturulma amacını aşağıdaki gibi göster-mektedir:

“A Cadastre... established for fiscal purposes (e.g. valuation and equitable taxation), legal purposes (land transfers), to assist in the management of land and land use (e.g. for planning and other admi-nistrative purposes), and enables sustainable development and environmental protection.”

“Bir kadastro, vergileme (değerleme ve adil vergileme), hukuki amaçla (arazi piyasası), arazinin ve arazi kullanımının yönetimine yardımcı olma (planlama, ve diğer yönetim amaçları) ve sürdürüle-bilir gelişmeyi ve çevre korumayı mümkün kılmak amaçları için kurulur”.

Webster’s Revised Unabridged Dictionary:

a public register showing the details of ownership and value of land; made for the purpose of taxa-tion.

“Kadastro, vergileme amacıyla oluşturulan; arazinin mülkiyetinin ve değerinin ayrıntılarını göste-ren kamu sicilidir.”

Wikipedia ansiklopedisi,

“A cadastre is a comprehensive register of the metes and bounds real property of a country, and commonly includes details of the ownership, the tenure, the precise location, the dimensions, the cultivations if rural and the value of individual parcels of land.”

“Kadastro, bir ülkenin taşınmaz mallarının, genellikle mülkiyetin ve elinde bulundurmanın, kesin konumlarının ve boyutlarının içerdiği ayrıntıların geniş kapsamlı bir sicili, tarımsal arazilerin kültü-rel bilgileri ve ülke parsellerinin değerini gösteren geniş kapsamlı sicilidir.”

Şekil 1: 3 Boyutlu Gayrimülk Değerleri

Avrupa’da kadastro düşüncesinin oluşmasında etkin olduğu gözlenen ve 1715’li yıllarda ilk kadastro çalış-malarının yapıldığı görülen İspanya, 2004 yılında Kadastro Yasasını yeniden düzenlemiştir. 71 maddelik bu

yasanın 11 maddesi taşınmaz değeri (kadastral değer) konusunu düzenlemektedir. Kadastral değer tanımı değer belirleme kriterleri, kadastral değer tanımı, kırsal ve kentsel alanlarda değer belirleme ve güncelleme ilkeleri bu hükümlerde oldukça ayrıntılı biçimde açıklanmaktadır.

Şekil 2: Standart Zemin Değerleri

Şekil 3: Hannover ve Çevresi Arsa Fiyatları

Türkiye’de de 1925 yılında yürürlüğe konulan 658 sayılı Kadastro Kanunu’nda:

“… taşınmaz mal vergisinin belirlenmesine yarayacak defter ve belgelerin oluşturulması..”

öngörülmüş, ancak uygulamalarda ve daha sonra yürürlüğe konulan yasalarda, değer konusu dikkate alın-mamıştır. Türkiye, kendine özgü bir kadastro sistemi oluşturmuştur. Oysa, taşınmazların bir yetkili uzman kurum tarafından değerlemesi yapılmış olsa idi, günümüzde:

Mülkiyetin Belirlenmesi •

İhtilafların Giderilmesi •

Devlete ve Vatandaşa Ait Taşınmazların envanterinin elde edilmesi •

“İşleyen bir arazi kayıt sistemi” nin oluşturulması •

e- devlet, mekansal bilgi sistemlerinin altlığının oluşturulması •

Kamusal hizmetlerinin toprak ve mülkiyetle ilgili yasal altyapısının oluşturulması •

Ayrıca günümüzde;

* 3194 sayılı İmar Yasasının 18 inci maddesi uyarınca yapılan parselasyon planlarının düzenlenmesinde alan esası yerine değer esasına geçilebilmesi,

* Türkiye’nin gündeminde bulunan ”Kentsel Dönüşüm Projelerinin” sağlıklı, hızlı ve yeni sorunlar, yol-suzluklar, adaletsizlikler yaratmadan kişisel, grupsal rantlara dönüşmeden uygulanabilmesi de kadastronun taşınmaz değer boyutunu üstlenmesi ve izlemesine büyük ölçüde bağlıdır.

Bu nedenlerle, Türkiye’de taşınmaz değerleme konusu önemli ve ertelemeden yapılması gereken bir çalış-madır. Türkiye’de bunun bir kurumun denetiminde yürütülmesi gereklidir. Türkiye genelinde taşınmazlar için yapılacak değerleme çalışmalarında yetkili tek kurum TKGM olmalıdır. Taşınmazın alt ve üst bileşen bilgilerini toplayan bir kurumun yine taşınmazın türev bilgisi sayılabilecek değerlemeyi de gerçekleştirme-si, TAKBİS’e aktarması son derece yararlı olacaktır.

Tapu ve Kadastro Modernizasyon projesi kapsamında Gayrimenkul Değerleme bileşeni altında bir pilot uygulama 2009 yılında yapılarak ülkemize en uygun“Değerleme Sistemi Modeli” oluşturulması amaç-lanmaktadır. Bu proje sonrasında, Türkiye’de taşınmaz değerlemesi için hukuki alt yapı ve yasal çerçeve HKMO’nca 2010 yılı içerisinde başta TKGM olmak üzere diğer ilgili kurum ve kuruluşlarında katkılarıyla

“Kırsal Kentsel Alan Düzenlemesi ve Taşınmaz Değerlemesi” konulu bir Kurultay yapılması önerisi çok önemli bir adım olarak görülmüştür.

22.a ile TKGM’ne verilen kadastro yenileme yetkisinin, taşınmaz mal değerlerinin belirlenmesi ve kadastro bilgileri arasına alınması biçiminde verilmiş bir yetki olarak kullanılmasının, kamusal ve toplumsal açıdan büyük yarar sağlayacağı kesindir.

Kadastro yenileme çalışmaları sırasında, taşınmaz malların değerlerini belirlemede etken olan faktörlerin de toplanarak sisteme aktarılması, taşınmaz değer değişimlerinin sistemden doğrudan ve güncel olarak yapıl-masına imkan vereceği düşünülmektedir.

5. Kadastro Dışı Bırakılmış Alanlar

1987 yılından yürürlüğe konulan 3402 sayılı Kadastro Kanunu’ndan önce kırsal alanlarda, özellikle özel mülkiyet konusu kültür arazilerinin bulunduğu alanlarda kadastro çalışmaları yapıldığından, kadastro ya da tapulama dışı alanlar kalmıştır. 1987 yılından sonra yapılan kadastro çalışmalarında böyle alanlar mevcut değildir.

Tescil harici bırakılan alanların da, kadastrosunun yapılması gerekli bulunmaktadır. Bunun için de özel sek-törden hizmet satın almak ve halihazır durumun tespitini bir an evvel yapmak gerekmektedir. 22/a yönetme-liği ile uygulama alanlarında bu tür tescil dışı kalmış alanların tescilleri sağlanabilecektir. Ancak uygulama yapılmayacak alanlarda da tescil dışı alanların bulunacağı mutlaktır. Bunların da tescillerinin sağlanması

yönünde Maliye Bakanlığı ile TKGM arasında protokol yapılarak ihale periyodunun başlatılması, bu alan-ların arazi planlamasını, korunmasını ve kamu yararına kullanılmasını sağlayacaktır.

6. 2/B Sahalarının Kontrol ve Tescili

1981 yılından önce Orman Kadastro Komisyonlarınca bilim ve fen bakımından orman niteliğini kaybeden yerlerin orman sınırı dışına çıkarılması için hazırlanan haritaların tescili özel sektörden hizmet satın almak suretiyle yaptırılacaktır. Yaklaşık 480 bin hektar 2B alanının %5 düzeyinde Kadastrosu yapılarak tescil işlemleri tamamlanmıştır. Bu konuda TKGM tarafından Orman Genel Müdürlüğü ile birlikte gerekli çalış-malar yapılmış ve TKGM ihale sürecini başlatmıştır.

7. Genel olarak Arazi Bilgi Sistemi Anlayışı

e-devlet projelerinin hepsinde de coğrafi boyutun olması kaçınılmaz bir gereklilik olarak ortaya çıkmakta-dır. Bu kapsamda, öncelikle coğrafi verilerin, tüm kullanıcı kurumların ihtiyaçlarına yanıt verecek şekilde içerik standartları oluşturulması, coğrafi veri değişim standartları belirlenmesi, kamu kurum ve kuruluşları-nın sorumlusu oldukları coğrafi bilgileri ortak altyapı üzerinden kullanıcılara sunabilmelerinin sağlanması amaçlarıyla Ulusal Konumsal Veri Altyapısının bir an evvel hayata geçirilmesi gerekmektedir. Bununla

beraber, Tapu ve Kadastro Bilgi Sisteminin (TAKBİS) hem tapu hem de kadastro ayağıyla çalışır duruma getirilmesi de ülkemiz bilgi toplumu stratejisinin en önemli hedeflerinden biri haline gelmiştir.

Ulusal düzeyde mekânsal veri oluşturulması sorumluluğu DPT tarafından Eylem 36, 47 ve 75 kapsamında TKGM’ne verilmiş olup proje bazlı çalışmalar devam etmektedir.

Türkiye Ulusal Coğrafi Bilgi Sistemi Altyapısının bir an önce oluşturulması gerekmektedir. Bir şemsiye proje olan TUCBS-A ile getirilecek standartlar, idari ve hukuksal yaklaşımlar tüm sektörü olduğu kadar kadastro çalışmalarını da çok yakından ilgilendirmektedir.

Kadastro bugün tüm dünyada planlı kalkınma ve çevresel gelişimi sağlamak için yeniden tasarlanmaktadır.

Ülkemiz için dünyadaki ve Avrupa ülkelerindeki çağdaş düzeyle uyumlu çok amaçlı bir kadastro sisteminin oluşturulması, “arazi kayıt sistemi”, “tarım bilgi sistemi”, “coğrafi bilgi sistemi”, “kent bilgi sistemi”, ”e –Devlet” çalışmaları açısından da öncelikli ve zorunludur.

5304 sayılı Yasa ile öngörülen “Mekansal Bilgi Sisteminin Altyapısını oluşturma” görevi nedeniyle de, bir arazi bilgi sistemi olması gereği nedeniyle de, Türkiye Kadastrosu’nun yükseklik (kot) bilgilerini de içeren, şimdilik üç boyutlu, bir mekan bilgi sistemine kavuşturulması temel hedef olarak hep ön planda tutulmalı-dır.

Sonuç itibariyla; tapu kütükleri ve kadastro planlarının Arşivler Genel Müdürlüğüne aktarılacağı, tapu ve kadastroya yönelik her türlü işlemin elektronik ortamda yapılacağı Tapu ve Kadastro Bilgi Sisteminin oluş-turulabilmesi nihai hedeftir. Bu hedef doğrultusunda; teknik, yasal ve idari her türlü tedbirin alınmasına bir an önce başlanması ve konunun sektöre açılması hususu da öncelik arz etmektedir.

8. Türkiye Kadastrosu ve FIG

Türkiye, kendi kadastrosunu geliştirme çabalarını bilimsel ve teknik gelişmelere paralel olarak sürdürmeli-dir. Yeni modelini belirlemede Uluslararası Haritacılar Birliği (FIG) Avrupa ve gelişmiş ülkelerin

Türkiye, kendi kadastrosunu geliştirme çabalarını bilimsel ve teknik gelişmelere paralel olarak sürdürmeli-dir. Yeni modelini belirlemede Uluslararası Haritacılar Birliği (FIG) Avrupa ve gelişmiş ülkelerin

Benzer Belgeler