• Sonuç bulunamadı

Yöntem

Bu bölümde araştırmanın modeli, çalışma grubu, veri toplama araçları, verilerin toplanması ve verilerin nasıl analiz edildiğine ilişkin bilgilere yer verilmiştir.

Bu araştırmada nicel araştırma yöntemlerinden tarama modeli kullanılmıştır.

Bu model belirli bir durumu olduğu gibi betimleyerek genel resmi ortaya koymayı amaçlayan araştırma yaklaşımı olarak ifade edilmektedir (Karasar, 2009). Ayrıca tarama deseni, katılımcıların çeşitli konulardaki eğilimlerini, tutumlarını yahut görüşlerini nicel ya da numerik olarak betimlemede kullanılmaktadır (Creswell, 2014).

Çalışma Grubu

Bu araştırmada, bireylerin çevrimiçi trol davranışlarda bulunma durumları araştırıldığı için araştırma grubunu Türkiye’deki İnternet kullanıcıları oluşturmaktadır. Bu doğrultuda çevrimiçi ortamlarda paylaşılan anket formuna geçerli cevap veren 1524 kişi çalışmanın katılımcı grubunu oluşturmaktadır.

Çalışma grubunun özellikleri. Araştırmaya katılan katılımcılara ilişkin çeşitli tanımlayıcı bilgiler Tablo 3’te sunulmuştur.

Tablo 3

Katılımcıların Cinsiyet, Yaş ve Eğitim Düzeyine Göre Dağılımı

Değişkenler Seçenekler f %

Cinsiyet

Kadın 896 58,8

Erkek 628 41,2

Toplam 1524 100

Yaş

12-18 arası 341 22,4

19-24 arası 639 41,9

25-30 arası 237 15,6

31-36 arası 161 10,6

37-62 arası 146 9,6

Toplam 1524 100

Eğitim Düzeyi

Ortaokul 27 1,8

Lise 279 18,3

Ön lisans 121 7,9

Lisans 780 51,2

Yüksek lisans 187 12,3

Doktora 130 8,5

Toplam 1524 100

39 Tablo 3 incelendiğinde araştırmaya katılan çalışma grubunun %58,8’inin kadın (n=896) ve %41,2’sinin erkek (n=628) olduğu görülmektedir. Katılımcılar yaşlarını kendileri girebilmekte olup çalışma neticesinde okunurluğun daha kolay olabilmesi için araştırmacı tarafından gruplandırma yapılmıştır. Katılımcıların yaşa göre dağılımları incelendiğinde en küçük katılımcının 12 en büyüğünün ise 62 yaşında olduğu gözlenmektedir. Öte yandan yaşa göre dağılım 12-18 arası yaş grubundakiler için %22,4 (n=341), 19-24 arası %41,9 (n=639), 25-30 arası %15,6 (n=237), 31-36 arası %10,6 (n=161), 37-62 arası %9,6 (n=146) şeklinde olup katılımcıların büyük çoğunluğunun gençlerden oluştuğu görülmektedir.

Katılımcıların eğitim düzeyine göre dağılımına bakıldığında ortaokul %1,8 (n=27 ), lise %18,3 (n=279), ön lisans %7,9 (n=121), lisans %51,2 (n=780), yüksek lisans

%12,3 (n=187), doktora %8,5 (n=130) şeklinde bir dağılımın olduğu ve katılımcıların önemli bir bölümünün eğitim düzeyinin lise ve lisans olduğu görülmektedir.

Tablo 4’te katılımcıların illere göre dağılımı verilmiştir. Buna göre Türkiye’nin 81 ilinden farklı oranlarda İnternet kullanıcılarının çalışmaya katıldığı görülmektedir.

Araştırmaya en fazla Ankara %18,8 (n=286) ve İstanbul’dan %16,1 (n=246) katılım sağlanmıştır. Bu durum Türkiye’de nüfusun illere göre dağılımıyla da bir ölçüde paralellik taşımaktadır.

Tablo 4

Katılımcıların İllere Göre Dağılımı

İl Adı f % İl Adı f %

Adana 14 0,9 Kahramanmaraş 12 0,8

Adıyaman 9 0,6 Karabük 4 0,3

Afyonkarahisar 15 1,0 Karaman 8 0,5

Ağrı 8 0,5 Kars 8 0,5

Aksaray 6 0,4 Kastamonu 9 0,6

Amasya 13 0,9 Kayseri 12 0,8

Ankara 286 18,8 Kırıkkale 7 0,5

Antalya 47 3,1 Kırklareli 11 0,7

Ardahan 11 0,7 Kırşehir 45 3,0

Artvin 7 0,5 Kilis 10 0,7

Aydın 13 0,9 Kocaeli 24 1,6

Balıkesir 12 0,8 Konya 13 0,9

Bartın 9 0,6 Kütahya 11 0,7

Batman 5 0,3 Malatya 5 0,3

Bayburt 7 0,5 Manisa 21 1,4

Bilecik 5 0,3 Mardin 10 0,7

40

Bingöl 6 0,4 Mersin 11 0,7

Bitlis 7 0,5 Muğla 18 1,2

Bolu 35 2,3 Muş 6 0,4

Burdur 7 0,5 Nevşehir 7 0,5

Bursa 23 1,5 Niğde 2 0,1

Çanakkale 5 0,3 Ordu 5 0,3

Çankırı 6 0,4 Osmaniye 6 0,4

Çorum 9 0,6 Rize 4 0,3

Denizli 46 3,0 Sakarya 14 0,9

Diyarbakır 5 0,3 Samsun 18 1,2

Düzce 5 0,3 Siirt 10 0,7

Edirne 6 0,4 Sinop 13 0,9

Elazığ 10 0,7 Sivas 5 0,3

Erzincan 28 1,8 Şanlıurfa 9 0,6

Erzurum 16 1,0 Şırnak 10 0,7

Eskişehir 26 1,7 Tekirdağ 10 0,7

Gaziantep 10 0,7 Tokat 13 0,9

Giresun 4 0,3 Trabzon 10 0,7

Gümüşhane 13 0,9 Tunceli 13 0,9

Hakkâri 8 0,5 Uşak 8 0,5

Hatay 45 3,0 Van 21 1,4

Iğdır 6 0,4 Yalova 10 0,7

Isparta 10 0,7 Yozgat 4 0,3

İstanbul 246 16,1 Zonguldak 8 0,5

İzmir 21 1,4

Toplam 1524 100

Katılımcıların İnternet erişiminde kullandıkları araçlara ilişkin betimsel istatistikler. Katılımcıların İnternet’e erişimde kullandıkları araçları tanımlamak için soru sorulmuş ve Tablo 5’te katılımcıların İnternet’e erişmede kullandıkları araçların kullanım sıklığına göre oransal dağılımı verilmiştir.

Tablo 5

Katılımcıların İnternet Erişiminde Kullandıkları Araçlar ve Kullanım Sıklıkları

Kullanılan Araç Hiçbir

Zaman Nadiren Bazen Sık Sık

Her

Zaman Toplam Ortalama Bilgisayar

(Masaüstü-Dizüstü) f 73 221 401 415 414 1524

3,57

% 4,8 14,5 26,3 27,2 27,2 100

Tablet f 695 379 280 89 81 1524

2

% 45,6 24,9 18,4 5,8 5,3 100

Akıllı Telefon f 18 15 204 385 902 1524

4,4

% 1,2 1,0 13,4 25,3 59,2 100

41 Tablo 5’e göre İnternet erişiminde, katılımcıların %4,8’i (n=73) hiçbir zaman Bilgisayar (Masaüstü-Dizüstü) kullanmadıklarını, %14,5’i (n=221) ise nadiren kullandığını, %26,3’ü (n=401) bazen kullandığını, %27,2’si (n=415) sık sık kullandığını ve %27,2’si (n=414) her zaman kullandıklarını ifade etmişlerdir. İnternet erişiminde tablet kullanımında ise bu oranların daha düşük olduğu görünmektedir.

Katılımcıların %45,6’sı (n=695) hiçbir zaman tablet kullanmadığını, %24,9’u (n=379) nadiren tablet kullandığını, %18,4’ü (n=280) bazen tablet kullandığını, %5,8’i (n=89) sık sık tablet kullandığını, %5,3’ü (n=81) ise her zaman tablet kullandıklarını ifade etmişlerdir. İnternet erişiminde akıllı telefon kullanımına bakıldığında katılımcıların

%1,2’si (n=18) hiçbir zaman kullanmadığını, %1’i (n=15) nadiren kullandığını,

%13,4’ü (n=204) bazen kullandığını, %25,3’ü (n=385) sık sık kullandığını, %59,2’si (n=902) ise İnternet’e erişimde her zaman akıllı telefon kullandığını ifade etmiştir.

Tüm veriler ortak değerlendirildiğinde İnternet erişiminde akıllı telefon kullanımının (x̄=4,4) bilgisayar (x̄=3,57) ve tablet (x̄=2) kullanımından fazla olduğu görülmektedir.

Özellikle tablet kullanımındaki düşük yüzdelerin ortaya çıkması ve İnternet erişiminde mobil akıllı telefonların yaygın kullanıldığına dair yayınlanan raporlar da bu sonuçları destekler niteliktedir. Nitekim bu sonuçlar her yıl yayınlanan sosyal medya istatistikleri raporuyla da benzerlik göstermektedir (DataReportal, 2019).

Katılımcıların bilgisayar, İnternet ve sosyal medyayı günlük kullanım sürelerine ilişkin betimsel istatistikler. Katılımcılara Bilgisayar, İnternet ve sosyal medyayı günlük kullanma sürelerine ilişkin soru sorulmuş ve Tablo 6’da çalışmaya katılmış İnternet kullanıcılarının Bilgisayar, İnternet ve sosyal medyayı günlük kullanma sürelerine ilişkin bilgiler verilmiştir.

Tablo 6

Katılımcıların Bilgisayar, İnternet ve Sosyal Medyayı Günlük Kullanım Süreleri

Hiç Kullanmıyorum

1 saatten az

1-3 saat

4-6 saat

7 saat ve

üzeri Toplam Ortalama

Bilgisayar f 194 449 425 252 204 1524

2,88

% 12,7 29,5 27,9 16,5 13,4 100

İnternet f 6 138 490 503 387 1524

3,74

% 0,4 9,1 32,2 33 25,4 100

Sosyal Medya

f 57 310 630 333 194 1524

3,19

% 3,7 20,3 41,3 21,9 12,7 100

42 Tablo 6’daki verilere göre katılımcıların %12,7’si (n=194) hiç bilgisayar kullanmadığını, %29,5’i (n=449) 1 saatten az kullandığını, %27,9’u (n=425) 1-3 saat arasında kullandığını, %16,5’i (n=252) 4-6 saat arasında kullandığını, %13,4’ü (n=204) günlük 7 saat ve üzeri bilgisayar kullandığını ifade etmiştir. Katılımcıların İnternet’te geçirdikleri sürelere bakıldığında %0,4’ünün (n=6) İnternet’i hiç kullanmadığı, %9,1’inin (n=138) 1 saatten az kullandığı, %32,2’sinin (n=490) 1-3 saat arasında kullandığı, %33’ünün (n=503) 4-6 saat arasında kullandığı,

%25,4’ünün (n=387) ise günlük 7 saat ve üzeri kullandığı görülmektedir.

Çalışma grubunun günlük sosyal medya kullanma süreleri incelendiğinde

%3,7’sinin (n=57) hiç sosyal medya kullanmadığı, %20,3’ünün (n=310) 1 saatten az kullandığı, %41,3’ünün (n=630) 1-3 saat arasında kullandığı, %21,9’unun (n=333) 4-6 saat arasında kullandığı, %12,7’sinin (n=194) ise 7 saat ve üzeri sosyal medyayı kullandığı görülmektedir. Tüm veriler ortak değerlendirildiğinde İnternet kullanım süresinin (x̄=3,74) sosyal medya (x̄=3,19) ve bilgisayar (x̄=2,88) kullanım süresinden daha fazla olduğu görülmektedir. Ancak veriler karşılaştırıldığında katılımcılardan 1-3 saat altında İnternet kullandıklarını ifade edenlerin oranının aynı saat aralığındaki sosyal medya kullanımından daha düşük çıkması katılımcıların sosyal medya ve İnternet’i ayrı birer araç olarak değerlendirdikleri şeklinde yorumlanabilir. Sosyal medyada geçirilen zamanın İnternet’te geçirilen zamana eşit ya da daha düşük olması beklenir. Çünkü İnternet’e bağlanmadan sosyal medya kullanamayacakları düşünüldüğünde katılımcıların sosyal medya ve İnternet’i ayrı bağlamda değerlendirdikleri gözlenmektedir. Bu doğrultuda İnternet kullanıcılarının İnternet ve sosyal medya algılarının araştırılmasının faydalı olabileceği düşünülmektedir.

Katılımcıların sosyal medya ortamlarını kullanma sıklıklarına ilişkin betimsel istatistikler. Çalışma kapsamında katılımcıların farklı sosyal ağları kullanma sıklıklarına ilişkin değerlendirmeleri ele alınmış ve Tablo 7’de katılımcıların farklı sosyal medya ortamlarını kullanım sıklıkları verilmiştir.

Tablo 7’ye göre katılımcıların %30,6’sı (n=467) hiçbir zaman Facebook kullanmadığını, %8,9’u (n=136) yılda birkaç kez kullandığını, %11,6’sı (n=177) ayda birkaç kez kullandığını, %14’ü (n=213) haftada birkaç kez kullandığını, %11,9’u (n=181) günde bir kez kullandığını, %23’ü (n=350) günde birkaç kez Facebook

43 kullandığını ifade etmiştir. Twitter kullanımıyla ilgili olarak, katılımcıların %41,8’i (n=637) Twitter’ı hiçbir zaman kullanmadığını, %8,1’i (n=124) yılda birkaç kez kullandığını, %9,9’u (n=151) ayda birkaç kez kullandığını, %10,4’ü (n=159) haftada birkaç kez kullandığını, %8,9’u (n=135) günde bir kez kullandığını, %20,9’u (n=318) günde birkaç kez kullandığını belirtmiştir.

Tablo 7

Katılımcıların Sosyal Medya Ortamlarını Kullanma Sıklıkları

Hiçbir Zaman

Yılda birkaç

kez

Ayda birkaç

kez

Haftada birkaç

kez

Günde bir kez

Günde birkaç kez

Toplam Ortalama

Facebook f 467 136 177 213 181 350 1524

3,36

% 30,6 8,9 11,6 14 11,9 23 100

Twitter f 637 124 151 159 135 318 1524

2,99

% 41,8 8,1 9,9 10,4 8,9 20,9 100

İnstagram f 176 19 42 94 140 1053 1524

5,07

% 11,5 1,2 2,8 6,2 9,2 69,1 100

YouTube f 14 16 64 287 239 904 1524

5,25

% 0,9 1 4,2 18,8 15,7 59,3 100

Son yıllarda gittikçe yaygınlaşan Instagram kullanımına yönelik veriler incelendiğinde katılımcıların %11,5’inin (n=176) hiçbir zaman Instagram kullanmadığı, %1,2’sinin (n=19) yılda birkaç kez kullandığı, %2,8’inin (n=42) ayda birkaç kez kullandığı, %6,2’sinin (n=94) haftada birkaç kez kullandığı, %9,2’sinin (n=140) günde bir kez kullandığı, %69,1’inin (n=1053) ise günde birkaç kez Instagram kullandıkları görülmektedir. YouTube kullanımına ilişkin verilere bakıldığında, katılımcıların %0,9’unun (n=14) hiçbir zaman youtube kullanmadığı,

%1’inin (n=16) yılda birkaç kez kullandığı, %4,2’sinin (n=64) ayda birkaç kez kullandığı, %18,8’inin (n=287) haftada birkaç kez kullandığı, %15,7’sinin (n=239) günde bir kez kullandığı, %59,3’ünün (n=904) günde birkaç kez youtube kullandığı anlaşılmaktadır. Bu bağlamda, sosyal medya ortamlarının kullanım durumları karşılaştırıldığında video paylaşım sitesi olarak kurulan ve giderek farklı sosyal etkileşim araçlarının eklendiği YouTube’un (x̄=5,25) ilk sırada, Instagram’ın (x̄=5,07) ise ikinci sırada yer aldığı anlaşılmaktadır. Daha sonra Facebook (x̄=3,36) ve Twitter (x̄=2,99) gelmektedir. Bu durum yayınlanan sosyal medya istatistiklerinde de benzer olup çalışmada elde edilen veriler ile alanyazının tutarlı olduğu söylenebilir (DataReportal, 2019).

44 Katılımcıların İnternet kullanım amaçlarına ilişkin betimsel istatistikler.

Çalışma kapsamında kullanıcılara İnternet kullanım amaçlarına ilişkin sorular yöneltilmiştir. Tablo 8’de bu sorulara verilen yanıtların frekans ve yüzdelik dağılımları sunulmuştur.

Tablo 8

Katılımcıların İnternet Kullanım Amaçları

Hiçbir

Zaman Nadiren Bazen Sık Sık

Her

Zaman Toplam Ortalama

Bilgi arama f 8 60 236 681 539 1524 4,1

% 0,5 3,9 15,5 44,7 35,4 100

Oyun oynama f 484 390 309 200 141 1524 2,43

% 31,8 25,6 20,3 13,1 9,3 100

Alışveriş yapma f 197 419 576 244 88 1524 2,74

% 12,9 27,5 37,8 16,0 5,8 100

Gazete ya da dergi okuma

f 228 352 429 348 167 1524 2,92

% 15 23,1 28,1 22,8 11 100

Video izleme f 9 81 299 653 482 1524 4

% 0,6 5,3 19,6 42,8 31,6 100

Müzik dinleme f 24 104 260 540 596 1524 4,04

% 1,6 6,8 17,1 35,4 39,1 100

Sosyal medya kullanma

f 54 111 170 506 683 1524 4,08

% 3,5 7,3 11,2 33,2 44,8 100

E-posta

gönderme/alma f 111 215 335 405 458 1524 3,58

% 7,3 14,1 22 26,6 30,1 100

Tablo 8’e göre, katılımcılar İnternet’i en az oyun oynamak için (x̄=2,43), en fazla sosyal medya için (x̄=4,08) kullanmaktadırlar. Öte yandan katılımcıların İnternet kullanım amaçları arasında bilgi arama (x̄ =4,1), video izleme (x̄=4) ve müzik dinleme (x̄=4,04) önemli yer tutmaktadır. Çevrimiçi alışveriş yapma (x̄=2,74), gazete ya da dergi okuma (x̄=2,92), e-posta gönderme/alma (x̄=3,58) ise katılımcıların İnternet kullanım amaçları arasında daha düşük ortalamaya sahiptir.

Katılımcıların bilişim teknolojilerini ve İnternet’i kullanma konusunda kendilerini yeterli hissetme düzeylerine ilişkin betimsel istatistikler.

Katılımcıların bilişim teknolojileri ve İnternet kullanımı konusunda yeterliklerini kendi değerlendirmelerine göre ele almak için soru sorulmuş ve Tablo 9’da katılımcıların bilişim teknolojilerini ve İnternet’i kullanma konusunda kendilerini yeterli hissetme düzeylerine yer verilmiştir.

45 Tablo 9

Katılımcıların Bilişim teknolojilerini ve İnternet’i Kullanma Konusunda Kendilerini Yeterli Hissetme Düzeyleriyle İlgili Dağılımlar

Hiç Yeterli Değilim

Az Yeterliyim

Orta Düzeyde Yeterliyim

Yeterliyim Tamamen

Yeterliyim Toplam Ortalama Bilgisayar,

tablet vb.

teknolojiler

f 26 115 351 554 478 1524

3,88

% 1,7 7,5 23 36,4 31,4 100

İnternet f 7 46 267 642 562 1524 4,12

% 0,5 3 17,5 42,1 36,9 100

Sosyal Medya

f 28 82 291 586 537 1524 4

% 1,8 5,4 19,1 38,5 35,2 100

Tablo 9’a göre, katılımcıların %1,7’si (n=26) bilgisayar, tablet vb. teknolojileri kullanma konusunda hiç yeterli olmadığını, %7,5’inin (n=115) az yeterli olduğunu,

%23’ünün (n=351) orta düzeyde yeterli olduğunu, %36,4’ünün (n=554) yeterli olduğunu, %31,4’ünün (n=478) tamamen yeterli olduğunu belirtmişlerdir. İnternet kullanımı konusunda ise, katılımcıların %0,5’i (n=7) hiç yeterli olmadığını, %3’ü (n=46) az yeterli olduğunu, %17,5’inin (n=267), orta düzeyde yeterli olduğunu,

%42,1’i (n=642) yeterli olduğunu, %36,9’u ise (n=562) tamamen yeterli olduğunu ifade etmişlerdir. Bunların yanında, sosyal medya kullanımındaki yeterlik algı düzeylerine bakıldığında, katılımcıların %1,8’i (n=28) hiç yeterli olmadığı, %5,4’ün (n=82) az yeterli olduğu, %19,1’i (n=291) orta düzeyde yeterli olduğu, %38,5’ü (n=586) yeterli olduğu, %35,2’ü ise (n=537) tamamen yeterli olduğu şeklinde fikir beyan ettiği anlaşılmaktadır.

Kendi yeterliklerini ölçeklendirdiği bu bölümdeki ortalamalara bakıldığında, katılımcıların kendilerini en çok İnternet kullanımı konusunda yeterli hissettikleri (x̄=4,12) görülmektedir. Daha sonra sırasıyla sosyal medya kullanımı (x̄=4) ve bilgisayar, tablet ve benzeri teknolojiler (x̄=3,88) gelmektedir.

Veri Toplama Süreci

Çalışma kapsamında veriler çevrimiçi ortamda Google Formlar aracılığıyla toplanmıştır. Google Formlar ortamında hazırlanan anket formunun bağlantısı farklı illerdeki üniversite mezun grupları, WhatsApp, Facebook, Twitter, Instagram ve sözlük sayfaları gibi sosyal medya ortamlarında paylaşılarak katılımcıların Ekim 2018 – Ocak 2019 tarihleri arasında doldurması sağlanmıştır. Bu süreçte çalışmaya

46 maksimum düzeyde katılımcı sağlanması amacıyla zaman zaman hatırlatma mesajları gönderilmiş ve farklı sosyal ağlarda form bağlantısı tekrar paylaşılmıştır.

Veri Toplama Araçları

Bu çalışmada araştırmacı tarafından geliştirilen üç farklı araç veri toplamak amacıyla kullanılmıştır. Bu araçlar sırasıyla “kişisel bilgiler anketi”, “trol davranış ölçeği” ve “trol ve trolleme kavramlarına ilişkin farkındalık anketi”dir.

Kişisel bilgiler anketi. Araştırmacı tarafından hazırlanan kişisel bilgiler anketinde katılımcıların cinsiyet, yaş, eğitim düzeyi, bilgisayar ve İnternet kullanım sıklığı ve yeterliği gibi bilgilerin istendiği 9 madde bulunmaktadır (EK-A).

Trol davranış ölçeği. Bu ölçekte 25 maddeden oluşan trol davranış örnekleri yer almaktadır. Bu maddelerin her birine katılımcılar “Hiçbir Zaman”, “Nadiren”,

“Bazen”, “Sık Sık”, “Her Zaman” şeklinde yanıt verebilmektedirler. “Hiçbir Zaman”

seçeneği için 1 puan, “Her Zaman” seçeneği ise 5 puan şeklinde değerlendirilmektedir. Buna göre ölçekten en az 25, en çok ise 125 puan alınabilmektedir (EK-B).

Trol davranış ölçeğinin geliştirilmesi. Çalışma kapsamında İnternet kullanıcılarının trol davranış durumlarını ortaya koymak amacıyla bir ölçek geliştirilmiştir. Büyüköztürk’e (2005) göre ölçme aracı geliştirme dört aşamada gerçekleştirilmektedir.

Şekil 10. Ölçme aracı geliştirme süreci

Çalışmanın amacına yönelik veri toplama aracının geliştirilmesinde öncelikle alanyazın taraması yapılmış ve ilgili alanda yapılan çalışmalar incelenerek benzer amaca hizmet eden ölçme aracının olup olmadığı kontrol edilmiştir. Ülkemizde

1. Aşama

Problemin Tanımlaması 2. Aşama

Madde Havuzunun Oluşturulması 3. Aşama

Uzman Görüşlerinin Alınması 4. Aşama

Ankete Son Şeklinin Verilmesi

47 yapılan çalışmalar incelendiğinde trol davranışlara yönelik bir ölçme aracının geliştirilmediği görülmüştür. Konuyla ilgili olarak yabancı kaynaklarda iki farklı ölçme aracına ulaşılmıştır. Bunlardan Craker ve March (2016) tarafından geliştirilen ve Facebookta gerçekleşen trolleme davranışlarının değerlendirildiği bir ölçek ile Zezulka ve Seigfried-Spellar (2016) tarafından geliştirilen trol davranışlarda bulunma ölçeği, çalışma kapsamında geliştirilen trol davranış ölçeğinin maddelerinin referans kaynakları olmuştur. Ölçek maddeleri oluşturulurken trol davranışların ortaya çıkış biçimleri incelenmiş ve alanyazına uygun olarak bir madde havuzu oluşturulmuştur.

Çalışma kapsamında geliştirilen trol davranış ölçeğinin 8, 9, 10, 12, 14, 18, 20, 22, 25. maddeleri Zezulka ve Seigfried-Spellar’ın (2016) hazırlamış olduğu ölçme aracından; 3, 17, 19. maddeler ise Craker ve March (2016) tarafından geliştirilen ölçme aracından uyarlanmıştır.

Oluşturulan madde havuzuna yönelik 2 ölçme değerlendirme uzmanı, 2 dil uzmanı ve 12 alan uzmanından görüş istenmiştir. Uzmanlardan gelen görüşler doğrultusunda ölçme aracında düzeltmeler yapılmış ve çevrimiçi ortamda ön uygulaması yapılarak son şekli verilmiştir (EK-B).

Trol ve trolleme kavramlarına ilişkin farkındalık anketi. Bu çalışmada kullanılan üçüncü veri toplama aracı olan “trol ve trolleme kavramlarına ilişkin farkındalık anketi” başlıklı anket 3 sorudan oluşmaktadır. Bu ankette katılımcıların trol ve trolleme kavramlarına ilişkin düşüncelerini yazmaları istenmektedir. Ayrıca katılımcılara İnternet kullanıcılarının trolleme davranışında bulunma nedenleri ve bu davranışlarla karşılaştıklarında neler yaptıkları sorulmaktadır. Burada katılımcılar 5’li likert üzerinden “hiç katılmıyorum, katılmıyorum, orta derecede katılıyorum, katılıyorum, tamamen katılıyorum” gibi seçenekleri işaretleyebilmektedir. Anketin son bölümünde ise katılımcılar varsa eklemek istedikleri diğer hususları belirtebilmektedirler (EK-C).

Verilerin Analizi

Çalışma kapsamında elde edilen verilerin analizi yapılırken öncelikle kullanılacak testlerin sayıltıları sınanmıştır. Buna göre ilk olarak verilerin çeşitli alt değişkenlere göre normal dağılım gösterip göstermediği incelenmiştir.

48 Ölçeklerle toplanan puanların normallik kontrolü çarpıklık-basıklık değerleri, aritmetik ortalama, ortanca ve tepe değer gibi betimsel istatistiklerin yanı sıra, Q-Q grafiği ve kutu-çizgi grafikleri, z istatistiği gibi farklı yöntemlerle yapılabilmektedir.

Öte yandan grubun 50’den fazla olması halinde Kolmogorov-Smirnov (K-S) testi, puanların normalliğe uygunluğunu incelemede yaygın bir biçimde kullanılmaktadır.

K-S testi sonucunda α<.05 olması durumunda puanların normal dağılmadığı ve parametrik olmayan testlerin kullanılması gerektiği yorumu yapılmaktadır (Büyüköztürk, 2018).

Yapılan analizler sonucunda verilerin normal dağılım göstermediği saptanmış (EK-Ç) ve verileri normalleştirme yöntemlerinden karekök alma, tersini alma, logaritmik dönüşümler uygulanmıştır. Ancak veriler, bu dönüşümlere rağmen normal dağılım göstermemiştir.

Sonuç olarak araştırma kapsamında elde edilen verilerin analizinde araştırmanın alt problemleri doğrultusunda betimsel istatistik yöntemlerinden yüzde ve frekans hesaplamaları kullanılmıştır. Öte yandan katılımcıların trol davranış durumlarının cinsiyete, yaşa, eğitim düzeyi, bilgisayar, İnternet ve sosyal medyayı kullanım sıklığına göre farklılaşma durumuna bakılırken veriler normal dağılmadığından parametrik olmayan testlerden “Mann-Withney U” ve “Kruskal-Wallis” testi kullanılmıştır. Ayrıca cinsiyete ve eğitim düzeyine göre trol paylaşımlara gösterilen tepkilerin karşılaştırılmasında frekansa dayalı verilerde gruplar arası fark kontrolünde kullanılan ve parametrik olmayan ki kare testinden faydalanılmıştır.

Tarama araştırmalarında sıklıkla kullanılan ki kare testi sayesinde iki sınıflamalı değişkenin kategorilerine göre oluşan gözeneklerde gözlenen değerlerle beklenen değerler arasında farklılık olup olmadığı incelenir (Büyüköztürk, 2018). Belirtilen analizlerde IBM SPSS 20 paket programı kullanılmıştır. Ayrıca trol ve trolleme kavramlarının katılımcılarda çağrıştırdığı kelimelerin incelenmesinde içerik analizi yöntemi ve NVivo 10 paket programı kullanılarak trol davranışlara ilişkin kodlar ve kelime sıklıklarına bağlı olarak kelime bulutu oluşturulmuştur. Çalışma kapsamında ele alınan alt problemler, bu alt problemlere yanıt bulmak üzere kullanılan veri toplama araçları ile verilerin analizinde kullanılan testler Tablo 10’da sunulmuştur.

49 Tablo 10

Araştırma Problemleri, Kullanılan Veri Toplama Araçları ve Uygulanan Testler

No Alt Problemler Veri Toplama Aracı Yapılan Testler

1.

Çevrimiçi trol davranış ölçeği, katılımcıların trol davranışlarda bulunma durumlarını ölçmede geçerlik ölçütlerini sağlamakta mıdır?

Trol Davranış Ölçeği KMO ve Bartlett Testi

2.

Çevrimiçi trol davranış ölçeği, katılımcıların trol davranışlarda bulunma durumlarını ölçmede güvenirlik ölçütlerini sağlamakta mıdır?

Trol Davranış Ölçeği Cronbach Alpha Katsayısı

3 Katılımcıların trol davranışlarda bulunma

durumları nasıldır? Trol Davranış Ölçeği

Betimsel istatistikler (Frekans, yüzde, ortalama)

3.1

Katılımcıların trol davranışlarda bulunma durumları cinsiyete göre anlamlı farklılık göstermekte midir?

Kişisel/Demografik

Bilgiler (Soru 1) Mann-Withney U

3.2

Katılımcıların trol davranışlarda bulunma durumları yaşa göre anlamlı farklılık göstermekte midir?

Kişisel/Demografik Bilgiler (Soru 2, Trol

davranış ölçeği) Kruskal-Wallis

3.3

Katılımcıların trol davranışlarda bulunma durumları eğitim düzeyine göre anlamlı farklılık göstermekte midir?

Kişisel/Demografik Bilgiler (Soru 3, Trol davranış ölçeği)

Kruskal-Wallis

3.4

Katılımcıların trol davranışlarda bulunma durumları İnternet erişiminde kullandığı araçlara göre anlamlı farklılık göstermekte midir?

Kişisel/Demografik Bilgiler (Soru 5, Trol davranış ölçeği)

Kruskal-Wallis

3.5

Katılımcıların trol davranışlarda bulunma durumları bilgisayar, İnternet ve sosyal medyayı kullanım süresine göre anlamlı farklılık göstermekte midir?

Kişisel/Demografik Bilgiler (Soru 6, Trol

davranış ölçeği) Kruskal-Wallis

3.6

Katılımcıların trol davranışlarda bulunma durumları sosyal medya ortamlarını kullanma sıklığına göre anlamlı farklılık göstermekte midir?

Kişisel/Demografik Bilgiler (Soru 7, Trol davranış ölçeği)

Kruskal-Wallis

3.7

Katılımcıların trol davranışlarda bulunma durumları bilişim teknolojilerini ve İnternet’i kullanma konusunda kendilerini yeterli hissetme düzeylerine göre anlamlı farklılık göstermekte midir?

Kişisel/Demografik Bilgiler (Soru 9, Trol davranış ölçeği)

Kruskal-Wallis

4 Katılımcı değerlendirmelerine göre trollerin

amacı nedir? Bölüm 3 (Soru 2)

Betimsel istatistikler (Frekans, yüzde, ortalama)

5 Katılımcıların trol davranışlara yönelik

tepkileri nasıldır? Bölüm 3 (Soru 3)

Betimsel istatistikler (Frekans, yüzde, ortalama)

50

5.1

Katılımcıların trol davranışlara gösterdikleri tepkiler cinsiyete göre anlamlı farklılık göstermekte midir?

Kişisel/Demografik Bilgiler Bölüm 3 (Soru 3)

Ki-Kare

5.2

Katılımcıların trol davranışlara gösterdikleri tepkiler eğitim düzeyine göre anlamlı farklılık göstermekte midir?

Kişisel/Demografik Bilgiler Bölüm 3 (Soru 3)

Ki-Kare

6

Trol ve trolleme kavramlarının katılımcılarda çağrıştırdığı kelimeler nelerdir?

Bölüm 3 (Soru 1) İçerik analizi

Tablo 10’da çalışmanın alt problemleri doğrultusunda kullanılan veri toplama aracı ve yapılan analizlere ilişkin bilgiler yer almaktadır. Çalışma kapsamında cevap aranan 4 ana problem olmak üzere 13 farklı problem ifadesi için 5 farklı analiz uygulanmıştır.

Araştırmanın İç ve Dış Geçerliği

Bu bölümde araştırmanın iç ve dış geçerliğini sağlamak için yapılan işlemlere yer verilmiştir.

Araştırmanın iç geçerliği. Bilimsel araştırmalarda elde edilen sonuçların gerçekten bilinen nedenlerle açıklanabilme durumu iç geçerlik olarak ifade edilmektedir (Can, 2013; Karasar, 2009). Başka bir ifadeyle, iç gerçerlik bağımlı değişkendeki değişimlerin kaynağının, gerçekten bağımsız değişken olup olmadığının kontrol edilmesidir (Fraenkel, Wallen, & Hyun, 2012). İç geçerliğin artırılmasına yönelik bağımsız değişkenin dışında olup bağımlı değişkeni etkileme olasılığı bulunan değişkenlerin tamamen veya kısmen kontrol altına alınması gerekebilir. Genel olarak zaman, deneyden önce yapılan ölçme işlemleri, olgunlaşma, farklı ölçme araçlarıyla farklı süreçlerin işletilmesi, gruplamanın yansız yapılmaması gibi durumlar iç geçerliği etkileyen önemli değişkenler olarak ifade edilmektedir (Can, 2013; Fraenkel vd., 2012; Karasar, 2009). Bu doğrultuda çalışma kapsamında veri toplama aracının geçerli ve güvenilir bir araç olarak tasarlanması, kullanılan ölçme aracının çevrimiçi ortamda yayınlanarak çok sayıda kişiye ulaşılmış olması ve az sayıda denek kaybının yaşanması araştırmanın iç geçerliği adına oldukça önemlidir. Öte yandan ölçme aracında katılımcıların kimliğini açığa çıkaracak herhangi bir bilginin istenmemesi, deneklerin gerçek düşüncelerini yansıtmaları için olumlu olarak değerlendirilmektedir. Ayrıca farklı ortamlar üzerinden çeşitli nitelik ve profildeki İnternet kullanıcılarına ulaşılmış olması da iç geçerlik için yapılan işlemler arasındadır.

51 Araştırmanın dış geçerliği. Belirli bir grup üzerinde yapılan çalışmaların ana evrene genellenebilme durumu dış geçerlilik olarak kabul edilmektedir (Fraenkel vd., 2012; Karasar, 2009). Çalışma kapsamında örnekleme yoluna gidilmeyip çevrimiçi ortamda anketi dolduran katılımcı grup ile araştırmanın yürütülmesi dış geçerlik açısından sorun teşkil edebilir. Öte yandan farklı yaş gruplarından çeşitli eğitim düzeylerinde ve birçok ilden katılım sağlaması da dış geçerliği artırma bağlamında olumlu bir durum olarak değerlendirilebilir.

52

Benzer Belgeler