• Sonuç bulunamadı

Verimliliğin Sosyal ve Ekonomik Yönleri

2.1.12.1. Verimliliğin Sosyal Yönleri

Sanayileşmiş ülkeler ya da OECD ülkeleri arasındaki verimlilik farklarını açıklamak açısından ekonomik faktörler yeterli olabilecektir. Ancak gelişmiş ülkeler ile gelişmekte olan ülkeler arasında önemli verimlilik farkları vardır. Bu verimlilik farklarının sadece ekonomik yönden incelenmesi olanaksızdır. Bu açıdan verimliliğin sosyal yönü de önem kazanmaktadır (Uzay, 2005:40).

Aşağıda verimliliğin pek çok sosyal olguyla olan ilişkisinden demografik yapıyla olan ilişkisi incelenmiştir.

2.1.12.1.1. Verimliliğin Demografik Yapıyla Olan İlişkisi

Nüfus, kentleşme, çalışanların cinsiyeti, yaş, aile tipi ve büyüklüğü, çocuk sayısı gibi demografik unsurlar emek verimliliğini ulusal düzeyde etkilemektedir. Bu olgulardan en önemlisi nüfustur. Nüfus yapısının genç olması, tüketimin artmasına ve tasarrufların azalmasına yol açar. Ayrıca genç nüfus için yapılacak eğitim harcamaları da yine tasarrufların azalmasına neden olmaktadır. Nüfusun yapısı kadar artış hızı da önemlidir. Yüksek nüfus artışı beraberinde yüksek işsizlik gibi sorunları da getirecektir (Uzay, 2005:43).

2.1.12.2. Verimliliğin Ekonomik Yönleri

2.1.12.2.1. Verimliliğin Ücretle Olan İlişkisi

Küresel rekabette yer alabilmenin çok sayıda aracı bulunabilir. Ancak fiyat ve kalite açısından en önemli rekabet değişkenleri verimlilik ve ücretlerdir (Suiçmez, 2008:313).

Ücretler ve verimlilik arasındaki ilişki ücretlerin verimlilik üzerine etkisi ile açıklanabilir. Düşük ücretlerin neden olduğu düşük yaşam standardı, işgücünün verimliliğini arttırma konusunda önemli bir engel oluşturmaktadır. Besleneme, barınma, sağlık ve bunlar gibi zorunlu ihtiyaçlarını gerektiği gibi karşılayamayan bireyin üretime daha fazla katkı sağlaması da güçleşmektedir. Bu durum sadece işgücü verimliliği açısından değil toplam verimlilik açısından da oldukça önemlidir. Çünkü işgücü ile sermaye, üretim sürecinde birbirleriyle etkileşim halindedir. İşgücü girdisinde ortaya çıkan bir aksaklığın toplam verimlilikte de bir azalma meydana getirmesi kaçınılmazdır. İşgücü verimliliğinin arttırılamaması, üretim sürecinin teknik özelliklerine bağlı olarak, toplam verimliliği farklı düzeylerde etkileyecektir (Ünal, 1989:437).

2.1.12.2.2. Verimliliğin İktisadilik ve Karlılıkla Olan İlişkisi

Üretimden elde edilen mal veya hizmetlerin satışından elde edilen gelir miktarının, üretim sırasında meydana gelen maliyet giderleri miktarına oranı iktisadilik, satılan mallarla bu malların maliyeti arasındaki pozitif fark ise kar olarak tanımlanır. Bir işletmenin asıl amacının kar olduğu kabul edilse de, verimlilik ve iktisadiliğin arttırılması da işletme için çok önemlidir (Pekiner, 1971:19).

Bu kavramların birbirlerine olumlu ya da olumsuz etkileri olabilir. Verimlilik veya iktisadilikte meydana gelen artıştan karlılıkta olumlu yönde etkilenebilir. Ancak karlılıkta meydana gelen artışın verimliliği ve iktisadiliği aynı şekilde olumlu etkilemesi mümkün olamayabilmektedir. Mesela, verimlilik ve iktisadilik açısından hiçte iyi olmayacak bir girişim spekülatif faaliyetlerle dönem karını arttırarak karlılık oranını yükseltmiş olabilir. Böyle bir durumda ise karlılığın verimlilik ve iktisadiliğe olumsuz bir etkisi olacağı açıktır (Pekiner, 1971:23).

2.1.13. Düşük Verimliliğin Nedenleri, Sonuçları ve Yüksek Verimlilik İçin Öneriler

Gelişmemiş ve Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde özellikle ekonomik büyüme olması gerektiği gibi verimlilik artışından sağlanamamaktadır. Ülkemizde verimlilik ile ilgili çalışmaların yürütüldüğü Mili Prodüktivite Merkezi (MPM) ve birçok akademik çalışmada, verimliliğin bu durumu analiz edilirken belli saptamalarda bulunulmuştur. Yapılan bu çalışmalarda belirtilen düşük verimliliğin nedenleri, sonuçları ve yüksek verimlilik için önerileri aşağıdaki gibi özetleyebiliriz:

2.1.13.1. Düşük Verimliliğin Nedenleri

Kobu, düşük verimliliğin nedenlerini sıralarken teknolojinin önemini vurgulamıştır. Mal ve hizmet üretimine ilişkin işlemlerin gerçekleştirildiği üretim sürecindeki değişmeleri olumlu yönde etkileyen teknolojinin düşük yapıda olması ya da dışa bağımlı durumda olması verimliliğin düşmesine neden olmaktadır. AR-GE faaliyetlerinin yüksek maliyeti gibi nedenlerden dolayı ayrılan kaynakların az olması da diğer bir nedendir. Bürokratik yapıdaki yetersizlikler verimliliğe gereken önemin verilmemesine neden olurken ülkemizde MPM dışında verimliliğin gerektiği kadar dikkate alınmaması da düşük verimlilik sonucunu ortaya çıkarmaktadır. Yetersiz eğitim görmüş işgücü ve bunların iş ahlaklarının zayıflaması da yüksek verimliliğin elde edilmesine engel olmaktadır. Sermaye maliyetinin yüksek olması, kişi başına sabit sermaye stokunun azlığı ve tasarruf oranlarının düşük olması gibi sebepler de düşük verimliliğe yol açmaktadır (Kobu, 2006:583).

2.1.13.2. Düşük Verimliliğin Sonuçları

Verimliliğin düşük olması ekonomik gelişmeyi olumsuz etkileyen faktörlerden biridir. Düşük verimlilik ayrıca hayat standardının düşmesine, üretim potansiyelinin yeterince kullanılamamasına ve milyonlarca açık işsiz ve eksik istihdamın ortaya çıkmasına neden olacaktır. Yüksek enflasyon oranları, iç ve dış borcun sürdürülemez nitelikte olması, kişi başına düşen milli gelirin düşük seviyede kalması ve gelir dağılımının bozuk olması gibi sonuçların otaya çıkması yine düşük verimlilikle söz konusu olacaktır (Suiçmez, 2002:13).

2.1.13.3. Yüksek Verimlilik İçin Öneriler

Suiçmez’e göre, teşvik sistemi, teknoloji ve verimlilik düzeyi üzerinde sağlanan yoğunlaşma, yurt içi tasarrufların artırılması ve reel yatırım sürecini olumsuz etkileyen unsurlar ve gelişmelerin önlenmesi verimliliğin artmasını sağlayacaktır. Belirsizlikler yatırımların maliyet-kar analizlerini imkansızlaştırarak yatırım kararından caydırır. Bu yüzden belirsizlikleri azaltıcı, siyasi ve iktisadi güveni artırıcı önlemler alınması gerekmektedir. Eğitimin iyileştirilmesi, teknolojik ilerlemenin arttırılması ve inovasyon (yenilik) sağlanması da verimlilik artışını sağlayacaktır. Rekabetçi yapıyı geliştirici yasal, finansal, yönetsel tedbirler alınmalıdır. Kamu ve özel kesim kurum ve kuruluşlarında yönetsel ve organizasyonel etkenlikler, işbirliği ve koordinasyonlar yapılarak ve kayıt dışı ekonomi küçültülerek verimlilik artışı sağlanmaya çalışılmalıdır. Tüm kamu ve özel kuruluşlarda verimlilik ölçme ve izleme sistemi kurularak verimliliğin durumu takip edilmelidir. Toplumsal olarak verimlilik bilincinin yaygınlaştırılması ve MPM bünyesinde başlatılan ulusal verimlilik hareketine toplumsal bütün kesim ve kurumların desteğinin sağlanması ile verimlilik artışı için gerekli işbirliği ve eşgüdüm sağlanması durumunda olumlu sonuçlar ortaya çıkacaktır (Suiçmez, 2002:13).

Ayrıca Bulutay’da imalat sanayinde hızlı bir şekilde verimlilik artışının sağlanabilmesinin nedenlerini aşağıdaki gibi sıralamıştır:

- Yenilik yapma, makine kullanma, otomatik üretim süreci oluşturma imalat sanayinde daha kolaydır.

- Teknolojinin işgücü yerine geçmesi imalat sanayinde daha kolay ve etkindir.

- Ekonomiler giderek daha yüksek teknoloji kullanmaktadır.

- Düşük teknolojili, katma değerli işler gelişmekte olan ülkelere aktarılmaktadır (Bulutay, 2005:41).

Benzer Belgeler