• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 3: MATERYAL ve METOT

3.8. Verilerin Analizi

Veriler çalışmanın amaçları doğrultusunda analiz edilmeden önce veri setinin analize uygunluğu kontrol edilmiştir. 220 kişilik örneklemden elde edilen veri setinden çok fazla kayıp değer içeren ve özensiz doldurulduğu açık olan formlar çıkarıldıktan sonra veri setinde bulunan kişi sayısı 189‟a düşmüştür.

56

Anketin; birinci bölümünde yer alan tıbbi hataların raporlanmasının önünde engel olarak algılanan faktörlere ilişkin ifadelere ait tanımlayıcı istatistikler (yüzde, frekans, aritmetik ortalama ve standart sapma) hesaplanmıştır. Aynı şekilde sağlık çalışanlarının “tıbbi hataların raporlanmasının önündeki engel olarak görülen algılanan faktörlere ilişkin” yanıtlardan elde edilen verilerin cinsiyet, hata raporlama türü ve çalışılan hastane türü değişkenlerine göre anlamlı fark gösterip göstermedikleri bağımsız örneklem t-testi, eğitim düzeyi ve görev değişkenlerine göre anlamlı fark gösterip göstermedikleri ise ANOVA ile kontrol edilmiştir. Sağlık çalışanlarının “tıbbi hataların raporlanmasının önünde engel olarak algıladıkları faktörlere ilişkin” verdikleri yanıtların yaş ve meslekte toplam çalışma yılı değişkenleriyle ilişkisine Pearson korelasyon katsayısı hesaplanması yoluyla bakılmıştır.

Anketin ikinci bölümünde yer alan sağlık çalışanlarının tıbbi hataların raporlanmasının önünde engel olarak gördükleri faktörlere ilişkin algılarında değişikliğe sebep olabilecek yeni politika ve stratejilere ilişkin ifadelere ait tanımlayıcı istatistikler (yüzde, frekans, aritmetik ortalama ve standart sapma) hesaplanmıştır. Aynı şekilde sağlık çalışanlarının “kurumlarında uygulanacak yeni politika ve stratejilerle, tıbbi hataların raporlanmasının önündeki engel olarak görülen faktörlere ilişkin algılarında değişikliklerin olup olmayacağına” dair verdikleri yanıtlardan elde edilen verilerin cinsiyet, hata raporlama türü ve çalışılan hastane türü değişkenlerine göre t-testi, eğitim düzeyi ve görev değişkenlerine göre ANOVA ile kontrol edilmiştir. Sağlık çalışanlarının “kurumlarında uygulanacak yeni politika ve stratejilerle, tıbbi hataların raporlanmasının önündeki engel olarak görülen faktörlere ilişkin algılarında değişikliklerin olup olmayacağına” dair verdikleri yanıtlardan elde edilen verilerin yaş ve meslekte toplam çalışma yılı değişkenleriyle ilişkisine korelasyon katsayısı hesaplanması yoluyla bakılmıştır. Sağlık çalışanlarına göre tıbbi hataların en çok neden kaynaklandığının belirlenmesi ve kurumlarındaki güvenlik raporlama sistemi ve hata raporlamayla ilgili teşvik, politika ve prosedürlerle ilgili bilgilerinin ne durumda olduğunun belirlenmesi için ankete verilen yanıtların yüzde ve frekansları hesaplanmıştır.

Anketin üçüncü bölümünde yer alan sağlık çalışanlarının belli bazı durumlarda olay bildirimi yapmasına ilişkin ifadelere ait tanımlayıcı istatistikler (yüzde, frekans,

57

aritmetik ortalama ve standart sapma)hesaplanmıştır. Aynı şekilde sağlık çalışanlarının “belli bazı durumlarda olay bildirimi yapma konusunda katılım düzeylerinin” cinsiyet, hata raporlama türü ve çalışılan hastane türü değişkenlerine göre t-testi, eğitim düzeyi ve görev değişkenlerine göre ise ANOVA ile kontrol edilmiştir. Sağlık çalışanlarının “belli bazı durumlarda olay bildirimi yapma konusunda katılım düzeylerinin” yaş ve meslekte toplam çalışma yılı değişkenleriyle ilişkisine korelasyon katsayısı hesaplanması yoluyla bakılmıştır.

Anketin dördüncü bölümünde yer alan tıbbi hataların raporlanma sıklığına ilişkin ifadelere ait tanımlayıcı istatistikler (yüzde, frekans, aritmetik ortalama ve standart sapma)hesaplanmıştır. Aynı şekilde, sağlık çalışanlarının “tıbbi hataların raporlanma sıklığı” konusunda verdikleri yanıtların cinsiyet, hata raporlama türü ve çalışılan hastane türü değişkenlerine göre t-testi, eğitim düzeyi ve görev değişkenlerine göre anlamlı fark gösterip göstermedikleri ise ANOVA ile kontrol edilmiştir. Sağlık çalışanlarının “tıbbi hataların raporlanma sıklığı” konusunda verdikleri yanıtların yaş ve meslekte toplam çalışma yılı değişkenleriyle ilişkisine korelasyon katsayısı hesaplanması yoluyla bakılmıştır.

Anketin beşinci bölümünde yer alan hataların değerlendirilmesine ilişkin ifadelere ait tanımlayıcı istatistikler (yüzde, frekans, aritmetik ortalama ve standart sapma) hesaplanmıştır. Sağlık çalışanlarının “hataların değerlendirilmesi” konusunda verdikleri yanıtların cinsiyet, hata raporlama durumu ve çalışılan hastane türü değişkenlerine göre t-testi, eğitim düzeyi ve görev değişkenlerine göre ise ANOVA ile kontrol edilmiştir. Sağlık çalışanlarının “hataların değerlendirilmesi” konusunda verdikleri yanıtların yaş ve meslekte toplam çalışma yılı değişkenleriyle ilişkisine korelasyon katsayısı hesaplanması yoluyla bakılmıştır. Sağlık çalışanlarının hata raporlama durumları ile yaş ve meslekte toplam çalışma yılı arasında anlamlı bir ilişki olup olmadığı bağımsız örneklem t-testiyle ve sağlık çalışanlarının hata raporlama durumları ile cinsiyet, eğitim düzeyi, görev, çalışılan hastane türü değişkenleri Ki-kare testi ile kontrol edilmiştir. Analizler sırasında uygulanan bağımsız örneklem t-testi ve tek yönlü ANOVA‟nın varsayımlarından olan tek değişkenli normallik varsayımı basıklık ve çarpıklık katsayıları aracılığıyla kontrol edilmiştir. Çarpıklık ve basıklık değerlerinin [-2,2] aralığında olması tek değişkenli normallik varsayımının sağlandığını gösterir (George

58

ve Mallery, 2010:25). Anketin her bir bölümünde bulunan tüm maddeler için çarpıklık ve basıklık katsayısı değerlerinin [-2,2] arasında yer aldığı görülmüş ve bu durum tek değişkenli normallik varsayımının sağlandığı şeklinde yorumlanmıştır. Cinsiyet, hata raporlama durumu, çalışılan hastane türü, eğitim düzeyi ve görev değişkenlerinin her bir kategorisi için çarpıklık basıklık katsayılarının [-2,2] aralığında olduğu görülmüş ve bu durum tek değişkenli normallik varsayımının sağlandığı şeklinde yorumlanmıştır. Bunun dışında Tek Yönlü ANOVA testinin uygulaması için varyans homojenliği varsayımının bütün durumlarda sağlandığı görülmüş fakat bu varsayımın bazı bağımsız örneklem t testi uygulamalarında sağlanmadığı görülmüştür. Bu durumlarda da serbestlik derecesi varyans homojenliğinin sağlanmadığı göz önüne alınarak rapor edilmiştir.