• Sonuç bulunamadı

1.7.1. Doğrudan Gözlemleme Metodu

Çoğu ailenin yaptığı gibi ve çoğu çalışmada da olduğu gibi doğal ortamında uyuyan bebeği doğrudan izleyerek bebeğin uykusu konusunda bilgi sahibi olunmaktadır. Bu gözlemde çocuğun uykusunun az bir kısmının aktif uyku olduğu ve uykusunun çoğunun sakin ve derin uykuda olduğu görülür.

1.7.2. Laboratuarda Uykuyu Gözlemleme Metodu

Uyku sırasında fizyolojik olarak neler olduğuyla ilgili detaylı bilgiler, laboratuvar ortamında yapılan gözlemler sayesinde elde edilebilmektedir. Çocuk aile tarafından akşam uyku laboratuvarına getirilir ve özellikle kayıt almak için çocuğun saçlı derisine elektrodlar yerleştirilir. Küçük çocukların aileleri dış faktörlerden dolayı gelişebilecek stresi azaltmak için çocuğun yanında bulunur. Pahallı bir yöntem olduğu için genellikle bir gece kayıt yapılabilmektedir. Oysaki çocukların uykusunda bir geceden diğer geceye büyük değişiklikler görülebilir. Gece çekilen polisomnografi (PSG) bu gün için uyku bozukluğuna yol açan solunum sıkıntıları ve diğer iç kaynaklı uyku bozukluklarını değerlendirmede altın standarttır. Uyku laboratuvarında ayrıca Elektroensefalogram, elektrookulogram, elektromiyogram, hava akımı, oksijen saturasyonu, end-tidal karbondioksid ve bacak kaslarının aktivitesi ölçülür. Polisomnografi; uyku apnesi, santral apne, alveolar hipoventilasyon, horlama ve üst solunum yolu direnci sendromu tanısı için gereklidir. Ayrıca periyodik bacak hareket bozuklukları tanısında ve gece nöbetleri ile parasomnileri değerlendirmek için de kullanılmaktadır.

Çocuklarda OUAS veya periyodik bacak hareket bozukluklarını düşündürtecek semptomlar olmadıkça, sıra dışı özelliği olan epizodik gece olayları veya açıklanamayan gündüz uyuklama halleri dışında gece boyunca laboratuvar değerlendirmesi pek gerekmemektedir (Owens,2011).

1.7.3. Evde Video Kaydı

Çocuğun beşiğinin başına konulan bir kamera ile doğal ortamında çocuğun uykusunu ve ailenin yaklaşımını, uygulamalarını gözlemlemeye olanak sağlayan bir yöntemdir.

1.7.4. Basınca Hassas Yatak

Basınca ve hareketlere hassas bir yatak sayesinde çocuğun doğal ortamındaki hareketleri ve solunum paterni kaydedilir.

1.7.5. Uyku Saati veya Aktigraf

Son yıllardaki uyku çalışmalarında sık kullanılan bir metottur. Dijital kol saatine benzer. Çocuğun kol veya bacağına takılmakta ve haftalarca kayıt tutabilmektedir. Uykuya dalma ve uyanma saatlerini, derin veya hafif uyu dönemlerini, gece uyanmalarını ve sıklıklarını ölçerek uyku bozukluklarını tanımlamayı sağlar.

1.7.6. Anket ve Uyku Günlüğü

Tüm teknolojik kaynaklara rağmen çocuğun uyku-uyanıklık paterni ve ilişkili davranışlarını öğrenmek için aileler en önemli bilgi kaynaklarıdır. Aileler çocuklarının uyuma-uyanma çizelgesi hakkında detaylı bilgi verebilirken uykunun kalitesi hakkında yeterli bilgileri bulunmamaktadır. Aileler gece uyandığında çeşitli seslerle veya ağlamakla uyaran veren çocuğun uyandığını fark edebilirler. Oysa gece uyandığı halde ses çıkarmayıp duran veya çeşitli sebeplerden dolayı uykusu bölünen ama tamamiyle uyanmayan çocukların gece uykusu objektif bir metod kullanılmadığı sürece aydınlatılamamaktadır (Gregory,2011; Ivanenko,2010; Sadeh,2001).

Özellikle Avi Sadeh tarafından geliştirilen Brief Infant Sleep Questionnaire (BISQ) geçerlilik ve güvenirliği aktigraf ve tutulan günlüklerle karşılaştırılarak kanıtlanmıştır. Anket veya günlüklerin, uyku sorunları veya uyku bozukluklarını tanımlamak için önemli bir yeri olduğu vurgulanmaktadır (Sadeh,2004).

Daha çok uyku sorunlarını sorgulamak için kullanılan BEARS (B= bedtime problems, E=excessive daytime sleepiness, A=awakenings during the night, R= regularity and duration of sleep, S= snoring), pediatristlerin vizitlerde çocuğun yaşına göre çocuğa veya ebeveyne sorabilecekleri 5 soru başlığından oluşan bir değerlendirme formudur. BEARS 2-18 yaş arası çocuklarda uygulanabilir (Mindell, 2005; Owens, 2011).

Pediastristlerin vizitlerde çocuk ve ergenlerde uyku sorunlarını taramaları ve tanımlaması çok önemlidir. Sağlıklı çocuk vizitleri, aileyi uyku hijyeni konusunda bilgilendirmek ve dolayısıyla uyku sorunları gelişmeden birincil koruma için veya kronikleşmişse ve hali hazırda uyku sorunu varsa davranışsal tedavi için bir fırsat oluşturmaktadır. Birincil korumada, çocuğun gelişimiyle eş zamanlı uyku taraması yapılarak sık karşılaşılabilecek uyku sorunları belirlenebilir ve ailenin davranışlarını düzenleyerek etkili koruyucu önlemler alınabilir. Aileler bazen uyku sorunlarının farkında olmayabilir veya sorunu normal olarak algılayabilir. Ailenin, beslenme, uyku ve diğer aktivitelerle ilgili rutininin olup olmadığı gözlemlenmelidir. Çocuğu değerlendirirken sadece uykusunu sorgulamak değil, çocuğun gün içi huysuzluğu, davranışları, zayıf dürtü kontrolü, dikkat eksikliği de değerlendirilmelidir. Davranışsal veya akademik problemleri olan çocuklarda uyku paterni ve olası uyku sorunları ilk değerlendirmenin bir parçası olarak sorgulanmalıdır (Owens, 2011).

Uyku sorunu olan bir çocuğun klinik değerlendirilmesi; uyku bozukluğunun allerji, eş zamanlı ilaç kullanımı veya akut ve kronik ağrı durumlarından kaynaklanıp kaynaklanmadığını değerlendirecek olası medikal bir öyküyü içermelidir. Çocuğun uyku sorunları, gelişimsel bozukluklar ve otizm spektrum bozuklukları ile yakından ilişkili olduğu için gelişimsel öyküsü de alınmalıdır. Çocuğun evdeki ve okuldaki şu anki durumu da uyku bozukluğunun olası ruh hali, davranış ve nörokognitif

sekellerini değerlendirmek için önem arz eder. Çocuğun uyku paterni (genel uyku süresi, uyuma-uyanma saatleri) özellikle aileye günlük tutturarak değerlendirilebilir. Ayrıca uyku öncesi rutinler, uykuyu etkileyecek çevresel faktörlerden uyku ortamı özellikle ses, ışık ve ısı derecesi, günlük kafein alımı sorgulanmalıdır. Ayrıca uyku sorununa yol açabilecek medikal problemler özellikle de OUAS, huzursuz bacak sendromu dışlanmalıdır (Owens, 2011).