• Sonuç bulunamadı

- UYGULANAN DEĞERLEME İLKELERİ/MUHASEBE POLİTİKALARI (Devamı)

1 OCAK - 31 ARALIK 2007 VE 2006 HESAP DÖNEMLERİNE AİT NAKİT AKIM TABLOLARI

DİPNOT 3 - UYGULANAN DEĞERLEME İLKELERİ/MUHASEBE POLİTİKALARI (Devamı)

3.19 Devlet Teşvik ve Yardımları

Makul değerleri ile izlenen parasal olmayan devlet teşvikleri de dahil olmak üzere tüm devlet teşvikleri, elde edilmesi için gerekli şartların Şirket tarafından yerine getirileceğine ve teşvikin Şirket tarafından elde edilebileceğine dair makul bir güvence oluştuğunda finansal tablolara alınır. Şirket, “Yatırımların ve İstihdamın Teşvik ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” kapsamında vergi, sigorta ve enerji teşvikinden yararlanmaktadır.

3.20 Yatırım Amaçlı Gayrimenkuller

Mal ve hizmet üretiminde ya da idari amaçla kullanılması veya normal iş akışı çerçevesinde satışa konu edilmesi yerine, kira ve/veya sermaye kazancı elde etmek amacıyla elde tutulan gayrimenkuller, yatırım amaçlı gayrimenkuller olarak sınıflandırılmaktadır. Bu varlıklar, elde etme maliyetleri üzerinden birikmiş amortisman ve mevcutsa kalıcı değer düşüklüğünün indirilmesi sonrasında oluşan net değeri ile finansal tablolara yansıtılmaktadır (Dipnot 18). Yatırım amaçlı gayrimenkuller (araziler hariç) doğrusal amortisman metoduyla amortismana tabi tutulmuştur. Yatırım amaçlı gayrimenkullerin amortisman dönemleri, tahmin edilen faydalı ömürleri esas alınarak, 50 yıl olarak belirlenmiştir. Şirket, yatırım amaçlı gayrimenkullerini amortisman yöntemi ile değerleme opsiyonunu seçmiştir; ancak sene sonu itibariyle makul değerleme çalışmasını yapıp ilgili dipnotlarda göstermektedir.

3.21 Kurum Kazancı Üzerinden Hesaplanan Vergiler

Dönemin kar veya zararı üzerindeki vergi yükümlülüğü, cari dönem vergisi ve ertelenen vergiyi içermektedir. Cari yıl vergi yükümlülüğü, dönem karının vergiye tabi olan kısmı üzerinden ve bilanço tarihi itibariyle geçerli olan vergi oranları ile yürürlükteki vergi mevzuatı uyarınca hesaplanan vergi yükümlülüğünü ve geçmiş yıllardaki vergi yükümlülüğü ile ilgili düzeltme kayıtlarını içermektedir.

Ertelenen vergi, yükümlülük yöntemi kullanılarak, varlık ve yükümlülüklerin bilançodaki kayıtlı değerleri ile vergi değerleri arasında oluşan geçici farklar üzerinden hesaplanır. Varlık ve yükümlülüklerin vergi değeri, vergi mevzuatı çerçevesinde söz konusu varlık ve yükümlülükler ile ilgili gelecek dönemlerde vergi matrahını etkileyecek tutarları ifade eder. Ertelenen vergi, yürürlükte olan veya bilanço tarihi itibariyle yürürlüğe giren vergi oranları ve vergi mevzuatı dikkate alınarak, vergi varlığının gerçekleşeceği veya yükümlülüğünün ifa edileceği dönemde uygulanması beklenen vergi oranları üzerinden hesaplanır.

Önemli geçici farklar, mahsup edilebilecek mali zararlardan, kıdem tazminatı yükümlülüğünden, maddi duran varlıklar, maddi olmayan varlıklar, stokların kayıtlı değeri ile vergi matrahları arasındaki farklardan doğmaktadır.

Ertelenen vergi varlığı veya yükümlülüğü, sözkonusu geçici farkların ortadan kalkacağı ilerideki dönemlerde ödenecek vergi tutarlarında yapacakları tahmin edilen artış ve azalış oranlarında finansal tablolara yansıtılmaktadırlar. Ertelenen vergi yükümlülüğü, tüm vergilendirilebilir geçici farklar için hesaplanırken ertelenen vergi varlığı gelecekte vergiye tabi kar elde etmek suretiyle indirilebilir geçici farklardan yararlanmanın kuvvetle muhtemel olması şartıyla finansal tablolara alınır. Ertelenen vergi varlığının bir kısmının veya tamamının sağlayacağı faydanın elde edilmesine imkan verecek düzeyde mali kar elde etmenin muhtemel olmadığı ölçüde, ertelenen vergi varlığının kayıtlı değeri azaltılır.

Aynı ülkenin vergi mevzuatına tabi olunması ve cari vergi varlıklarının cari vergi yükümlülüklerinden mahsup edilmesi konusunda yasal olarak uygulanabilir bir hakkın bulunması şartlarıyla ertelenen vergi varlıkları ve ertelenen vergi yükümlülükleri, karşılıklı olarak birbirinden mahsup edilir (Dipnot 14).

DİPNOT 3 - UYGULANAN DEĞERLEME İLKELERİ/MUHASEBE POLİTİKALARI (Devamı)

3.22 Çalışanlara Sağlanan Faydalar/Kıdem Tazminatları

Yürürlükteki kanunlara göre, Şirket, emeklilik dolayısıyla veya istifa ve İş Kanunu’nda belirtilen davranışlar dışındaki sebeplerle istihdamı sona eren çalışanlara belirli bir toplu ödeme yapmakla yükümlüdür. Kıdem tazminatı karşılığı, aktüeryel varsayımlar doğrultusunda tüm çalışanların emeklilikleri dolayısıyla ileride doğacak yükümlülük tutarlarının net bugünkü değerine göre hesaplanmış ve finansal tablolara yansıtılmıştır (Dipnot 23). Dönem içindeki artış ve azalışlar personel giderlerinin içinde muhasebeleştirilir.

3.23 Emeklilik Planları Yoktur.

3.24 Tarımsal Faaliyetler Yoktur.

3.25 Nakit Akım Tablosu

Nakit akım tablosunda, döneme ilişkin nakit akımları esas, yatırım ve finansman faaliyetlerine dayalı bir biçimde sınıflandırılarak raporlanır (Dipnot 43).

Esas faaliyetlerden kaynaklanan nakit akımları, Şirket’in faaliyetlerinden kaynaklanan nakit akımlarını gösterir.

Yatırım faaliyetleriyle ilgili nakit akımları, Şirket’in yatırım faaliyetlerinde (duran varlık yatırımları ve finansal yatırımlar) kullandığı ve elde ettiği nakit akımlarını gösterir.

Finansman faaliyetlerine ilişkin nakit akımları, Şirket’in finansman faaliyetlerinde kullandığı kaynakları ve bu kaynakların geri ödemelerini gösterir.

Nakit ve nakit benzeri değerler, nakit ve banka mevduatı ile tutarı belirli nakde kolayca çevrilebilen kısa vadeli, yüksek likiditeye sahip ve orjinal vadesi 3 ay veya daha kısa olan yatırımları içermektedir.

3.26 Alış ve Geri Satış Anlaşmaları (“Ters repo”) Yoktur.

DİPNOT 3 - UYGULANAN DEĞERLEME İLKELERİ/MUHASEBE POLİTİKALARI (Devamı) 3.27 Ticari Alacaklar ve Değer Düşüklüğü

Doğrudan bir borçluya mal veya hizmet tedariki ile oluşan Şirket kaynaklı ticari alacaklar, etkin faiz yöntemi kullanılarak iskonto edilmiş maliyeti üzerinden değerlendirilmiştir (Dipnot 7). Belirtilmiş bir faiz oranı bulunmayan kısa vadeli ticari alacaklar, faiz tahakkuk etkisinin önemsiz olması durumunda fatura tutarından değerlendirilmiştir.

Şirketin, ödenmesi gereken meblağları tahsil edemeyecek olduğunu gösteren bir durumun söz konusu olması halinde ticari alacaklar için bir alacak risk karşılığı oluşturulur. Söz konusu bu karşılığın tutarı, alacağın kayıtlı değeri ile tahsili mümkün tutar arasındaki farktır. Tahsili mümkün tutar, teminatlardan ve güvencelerden tahsil edilebilecek meblağlar da dahil olmak üzere tüm nakit akışlarının, oluşan ticari alacağın orijinal etkin faiz oranı esas alınarak iskonto edilen değeridir.

Değer düşüklüğü tutarı, zarar yazılmasından sonra oluşacak bir durum dolayısıyla azalırsa, söz konusu tutar, cari dönemde diğer gelirlere yansıtılır.

3.28 Sermaye ve Temettüler

Adi hisseler, sermaye olarak sınıflandırılır. Adi hisseler üzerinden dağıtılan temettüler, beyan edildiği dönemde birikmiş karlardan indirilerek kaydedilir.

3.29 Finansal Araçlar ve Finansal Risk Yönetimi

Şirket faaliyetlerinden dolayı çeşitli finansal risklere maruz kalmaktadır. Bu riskler, piyasa riski (kur riski, makul değer faiz oranı riski, fiyat risk ve nakit akım faiz oranı riskini içerir), kredi riski ve likidite riskidir.

Şirketin genel risk yönetimi programı, finansal piyasaların değişkenliğine ve muhtemel olumsuz etkilerin Şirket’in finansal performansı üzerindeki etkilerini asgari seviyeye indirmeye yoğunlaşmaktadır.

a) Piyasa riski Kur riski

Şirket uluslar arası alanda faaliyet göstermektedir ve yabancı para işlemlerinden ötürü kur riskine maruz kalmaktadır. Kur riski ileride oluşacak ticari işlemler, kayda alınan aktif ve pasifler sebebiyle ortaya çıkmaktadır. Şirket bu riski yabancı para varlık ve yükümlülüklerinin netleştirilmesi yolu ile oluşan doğal bir tedbir yolu ile kontrol etmektedir. Yönetim, Şirket’in döviz pozisyonunu analiz ederek takip etmekte ve sınırlandırmaktadır (Dipnot 29).

31 Aralık 2007 tarihi itibariyle YTL Amerikan Doları (“ABD$”) karşısında %5 oranında değer kaybetseydi ve diğer tüm değişkenler sabit kalsaydı, ABD$ para biriminden olan hazır değerler, ticari alacaklar ve kredilerden oluşan kur farkı karı/zararı sonucu net kar 17.077 YTL (31 Aralık 2006: 42.575 YTL) daha yüksek olacaktı.

DİPNOT 3 - UYGULANAN DEĞERLEME İLKELERİ/MUHASEBE POLİTİKALARI (Devamı) 31 Aralık 2007 tarihi itibariyle YTL EURO karşısında %5 oranında değer kaybetseydi ve diğer tüm değişkenler sabit kalsaydı, EURO para biriminden olan hazır değerler, ticari alacaklar, ilişkili taraflardan alacaklar ve kredilerden oluşan kur farkı karı/zararı sonucu net kar 68.189 YTL (31 Aralık 2006: 37.437 YTL) daha yüksek olacaktı.

Fiyat riski

Şirket’in bilançosunda satılmaya hazır finansal varlık olarak sınıfladığı sermaye araçları aktif bir piyasada işlem görmemeleri sebebiyle fiyat riskine maruz kalmamaktadır.

Nakit akım ve makul değer faiz oranı riski

Şirket’in değişken faiz oranlı aldığı kredisi yoktur; bu sebeple Şirket’i nakit akım faiz oranı riskine maruz bırakmamaktadır. Ancak sabit oranlı alınan krediler makul değer faiz oranı riskine maruz bırakmaktadır.

Bu riski faiz oranına duyarlı varlık ve yükümlülüklerin birbirlerini dengelemesi yoluyla yönetilmektedir. 31 Aralık 2007 tarihi itibariyle yıllık kredi faiz oranları %5 oranında artsaydı ve diğer tüm değişkenler sabit kalsaydı, Şirket’in 31 Aralık 2007 tarihi itibariyle uzun ve kısa vadeli kredilerinden oluşan kredi faiz zararı sonucu net kar 13.429 YTL (31 Aralık 2006: 3.617 YTL) daha düşük olacaktı. 31 Aralık 2007 tarihi itibariyle yıllık kredi faiz oranları %5 oranında azalsaydı ve diğer tüm değişkenler sabit kalsaydı, Şirket’in 31 Aralık 2007 tarihi itibariyle uzun ve kısa vadeli kredilerinden oluşan kredi faiz zararı sonucu net kar 31.860 YTL (31 Aralık 2006: 3.621 YTL) daha yüksek olacaktı.

b) Kredi riski

Kredi riski, bankalarda tutulan mevduatlardan ve tahsil edilmemiş alacaklar ve taahhüt edilmiş işlemleri de kapsayan kredi riskine maruz kalan müşterilerden oluşmaktadır. Risk kontrolü müşterinin finansal pozisyonunu, geçmiş tecrübelerini ve diğer faktörleri dikkate alarak müşterinin kredi kalitesini değerlendirir.

Şirket yönetimi bu riskleri, her anlaşmada bulunan karşı taraf için ortalama riski kısıtlayarak ve gerektiği takdirde teminat alarak karşılamaktadır. Yönetim, tarafların performanslarını yerine getirmemesinden dolayı bir zarar beklememektedir.

c) Likidite riski

Likidite risk yönetimi, yeterli ölçüde nakit ve menkul kıymet tutmayı, yeterli miktarda kredi işlemleri ile fon kaynaklarının kullanabilirliğini ve piyasa pozisyonlarını kapatabilme gücünü ifade eder.

DİPNOT 3 - UYGULANAN DEĞERLEME İLKELERİ/MUHASEBE POLİTİKALARI (Devamı) Aşağıdaki tablolarda Şirket’in varlık ve yükümlülükleri, bilanço tarihi itibariyle sözleşmelerde yer alan vadeye kalan sürelerine göre gruplanmıştır.

3 aya 1 yıl ve

Toplam varlıklar 26.787.194 437.740 23.213 15.977.664 43.225.811

Kısa Vadeli Finansal Borçlar (net) (166.269) (5.974.667) - - (6.140.936) Uzun Vadeli Finansal Borçların Kısa

Vadeli Kısımları (net) (2.615.288) (430.100) - - (3.045.388)

Toplam yükümlülükler (6.739.733) (6.404.767) (2.185.131) (784.687) (16.114.318) 3 aya 1 yıl ve

Toplam varlıklar 21.664.792 1.456.441 409.16915.613.534 39.143.936

DİPNOT 3 - UYGULANAN DEĞERLEME İLKELERİ/MUHASEBE POLİTİKALARI (Devamı)

Benzer Belgeler