• Sonuç bulunamadı

2.4. Türkiye’de Turizm Sektörü

2.4.2. Turizmde pazarlamanın gerekliliği

Turizm sektörünün, birçok anlamda istihdam, refah ve verimlilik gibi olumlu katkılar sağlaması sebebinden dolayı, özellikle de ulusal anlamda turizm sektörü içerisinde gerçekleşen rekabet git gide sertleşmektedir (Pechlaner, 2000: 409). Türkiye’nin de içinde bulunduğu bu rekabet ortamında destinasyon farkını ortaya koyarak rakiplerine fark atmanın yollarını aramalıdır. Böylesine kızgın rekabet ortamından Türkiye’nin kazançlı çıkabilmesinin birkaç yolu vardır. Bunlar sahip olunan turizm zenginliklerini öne çıkartarak tanınmasını sağlamak ve mevcut değerlerim turizm pazarlama esaslarına dikkat edilerek ele alınmasının yanında bu değerlerin müşteri istek ve arzuları çerçevesinde rekreasyonel faaliyetlerin tamamında faydalanmayı arttırarak ilerletmek en önemli esaslardandır. Pazarlama stratejilerinin başında, diğerlerinden farklı olarak hangi imkânların sunulacağı ibaresi geçer. Türkiye’de bir turist hiçbir ülkede bulamayacağı birçok imkânla karşılaşması mümkündür. Çeşitli kültürel ve tarihi ve fiziki birçok bulunmaz özelliği bünyesinde barındıran Türkiye, turizm pazarlama gerekliliği stratejisi çerçevesinde rakiplerine fark atma noktasında bu özelliklerini ön plana çıkarmalıdır.

Dünya Turizm Örgütü’ne (WTO) göre turizm sektörü, 500 milyar doları aşan gelir ve katma değerle dünyanın en önde gelen endüstrisi konumuna gelerek önemini ortaya bir kez daha koymuştur. Dünden bu güne turizm endüstrisinde söz sahibi olan ülkeler, öncelikli olarak turistin yaptığı harcamaların bölgesel anlamda söz konusu katkıları ile gelişime katkı sağlayarak mevcut potansiyelini sürekli ilerletmesi kanaatindeydi. Sonrasında taban eksenli ekonomik nedenlerle turizmin, ülke için bir vitrin rolünü üstlendiği ve dünya ülkeleri içerisinde iyi bir imaj geliştirmesini desteklemesi sebebinden dolayı ciddi anlamda rekabet ortamını tetiklemektedir. (Crouch ve Ritchie, 1999: 144). Dünya’daki her ülke gibi Türkiye’de bu rekabet ortamında bütün turistik değerlerini ortaya koyacaktır ama rekabetin en şiddetle yaşandığı noktalar benzer destinasyonel faaliyetlerin gösterildiği, belirgin bir farkın

28

ortaya konamadığı durumlardır. Bu durumlarda benzer destinasyonel faaliyetlerin yanında turiste sunulması mümkün diğer olanaklar belirleyici olacaktır. Rekabet içinde bulunan her ülke gibi, Türkiye’de, bu rekabetten sadece kendine ait değerlerin yanında, turizm pazarlama olanaklarının tamamını söz konusu kılarak başarılı olacaktır. Bununla birlikte ülkenin ya da alt destinasyonlarının, rekabetçi kaynaklarının etkin pazarlama tekniklerini ortaya koyarak kullanılması ile mümkün olacaktır. Bu rekabet ortamında etkin turizm pazarlama faaliyetlerinde bulunmanın yollarından bir tanesi de, bugün dünyadaki turist hareketinin yönü ve tercihini en fazla etkileyen olgulardan biri haline gelen internettir. İnternet yolu ile yönlendirilen ciddi bir turizm hareketi ile gerçekleştirilen turistik faaliyetler, turistik imkânların etkinliğini artıran çok önemli etkenlerdendir. Çeşitli inovasyon teknoloji şirketlerinin kurduğu sistemsel pazarlama imkânları ile birlikte internet pazarlama sistemleri ile paket tur tanıtımları, tavsiye üzerine kurulan müşteri dedikodusu siteleri ile birlikte potansiyel turizm pazarlama stratejilerinin etkinleştirilmesi ile beraber rekabet ortamlarında bir adım öne çıkması sağlanmış olacaktır.

Gelişmiş veya gelişmekte olan ülkeler, ellerimdeki önemli turistik imkânlar sebebi ile turizme yönelimleri daha fala olmuştur. Bundan dolayı da ulusal düzeyli tanıtım faaliyetleri yürüterek mevcut potansiyellerini arttırma yoluna gitmektedirler (Tosun ve Bilim, 2004: 126).Tanıtım faaliyetlerinde genel nitelik ve özelliklerinin reklamının yapılmasını ele alan faaliyetler olarak turizm tanıtım çalışmaları, ilgiyi çekmek konusunda etkili olabilmenin yanında, bölgenin yöresel nitelikli özelliklerini değerlendirme açısından da çok önemlidir. Turizm sektöründe söz sahibi olan ülkelerin, turistik çekim noktasında ortaya koyduğu faaliyetlerin etkili olmasına karşın turizmde rekabet gücünün artırılması noktasında ciddi anlamda önem taşımaktadır (Yavuz, 2007: 31). Turizm sektöründe tanıtım faaliyetleri, Türkiye’de ele alındığı şekilde, sınırlı içerikli, reklam çalışmaları biçiminde ele alınır ise, hem bölgesel anlamda hem de ulusal anlamda turistik değerlerin etkin bir biçimde pazarlanması açısından sıkıntı teşkil edecektir. Çünkü gerek ülke olsun gerekse bölgesel anlamda tanıtım faaliyetlerinin ele alınması, teknik olarak, herhangi bir alt destinasyonda mevcut olan çekiciliklere teferruatlı bir biçimde vurgu yapılamaz. Mevcut çekiciliklere vurgu yapacak ve özellikler etkin bir biçimde turist kitlelerine

29

anlatılamayacağı, iletilemeyeceği için de istenilen nicelik ve niteliklere sahip müşterinin elde edilmesi mümkün olamayacaktır (Yavuz, 2007: 34).

Türkiye‘nin turizm sektörü içerisinde bulunan imkânları itibari ile kendine has çekicilikleri olan ve bu çekiciliği kullanılabilir hale getirerek, turistlerin istek ve arzuları doğrultusunda tatminkârlığı maksimize edilmiş hali ile ve ilk elden müstakilen tanıtılması, pazarlanması, turizm pazarlaması açısından gereklilik haline gelmiştir. Daha açık söylemek gerekirse, yani kendi içerisinde bağımsız bir bütünlük sağlayarak bir turistik çekim gücü haline gelen her bir coğrafik alan veya yerin, öncelikle kendisi olarak dokusuna dokunulmadan, gerektiği gibi turistik tanıtımı ve pazarlanması yapılmalıdır. Bu alt destinasyonun, pazarlama iletişimi süreci içerisinde üst destinasyon markası tarafından desteklenmesi sinerjik bir destek de sağlayacaktır. Dünya turizm hareketleri değerlendirildiğinde turistlerin önemli bir kısmı Fransa, A.B.D., İspanya, İtalya ve Çin gibi ülkeleri tercih ettikleri görülmektedir. 2008 yılında tüm ülkeler arasında gelen turist sayısı bakımından Türkiye 8. Sırada yer almaktadır. Bunun yanında Türkiye dünya turizm gelirlerinin çok azına sahiptir. Türkiye’nin 2008 yılı itibari ile gelen turist sayısı bakımından 8. sırada olmasına karşın gelirde küçük bir pay almış olmasındaki en büyük nedenlerden biri de turizmin ucuz olmasıdır. Türkiye’ye gelen turistler dünya bazında ele alındığında aldığı hizmet karşısında ödediği miktarın düşük olması gelirleri önemli ölçüde azaltarak Türkiye’nin dünya genelindeki pay oranını da düşürmektedir. Türkiye’nin dünya genelindeki gelir oranının bu kadar düşük olmasındaki diğer önemli sebep ise turistik imkânlarını yeterince kullanmayarak o destinasyonlardan mahrum kalmasıdır. Türkiye’nin bütün turistik değerlerini faal hale getirerek en yüksek düzeyde faydalanma sağlanması durumunda dünya genelindeki gelir oranları artacak ve turistik alanlarda yatırımı arttırarak ekonomideki önemi de artması sağlanacaktır. Türkiye’nin turizm sektöründe, ulaşmayı hedeflediği başarı ve kazanımlara yönelik olarak ihtiyaç duyulan tanıtım faaliyetleri ve pazarlaması taktikleri için destinasyon temelli bir örgütlenme modelini geliştirerek, inovasyonel bir tarzda ortaya koyması gerekmektedir.

30

Benzer Belgeler