• Sonuç bulunamadı

Toplumsal Fayda ve Kişisel Çıkar

Belgede YEREL SİYASETTE ETİK (sayfa 41-43)

3. YEREL SİYASET VE ETİK İLİŞKİSİ

3.6 Toplumsal Fayda ve Kişisel Çıkar

Toplumsal fayda toplumun huzur ve mutluluğunu sağlamak amacıyla gösterilen gayret neticesinde ulaşılan menfaattir. Kişisel çıkarlar, toplumsal faydanın tam tersi olarak değerlendirebiliriz. Toplumun geneline yönelik değil, bireysel bir fayda sağlama ve menfaat teminidir. (Sandal, 2011).

3.6.1. Yolsuzluk ve Usulsüzlük

Yolsuzluk ve Usulsüzlük, resmi bir vazifenin veya idari bir makamın yasalara, toplumsal standartlara, kültürel değerlere etik ilkelere uygun düşmeyecek şekilde kişisel menfaatler doğrultusunda kullanılmasıdır. Bir devlet görevlisinin kendisine tevdi edilen görevi yerine getirirken şahsi amaçları doğrultusunda kullanmasını, hem etik ilkeler bakımından hem de hukuki açıdan usulsüz bir davranış olarak nitelendirebiliriz. Usulsüzlük yapan bir görevli aslında kendisine tevdi edilen göreve de ihanet etmiştir. Kişisel menfaat için yapılan usulsüzlükler, bir bakıma kişisel faydanın toplumsal faydaya tercih edilmesidir.

3.6.2. Etik İkilem

Etik ikilem, iki ya da ikiden çok birbirleriyle yarışan değerlerin çatışma durumunda olmasına denir. Eğer çatışma durumunda olan bu değerlerden biri tercih edilecek olursa, diğeri tercih edilememektedir. Bir ya da daha çoğunu tercih edebilmek için, diğerlerini tercih etmeme mecburiyeti vardır. Devlet çalışanlarının karşılaşabilecekleri dört tür etik ikilem söz konusudur.

19 3.6.2.1. Birinci Etik İkilem Türü

Görevlilerin bulundukları durumda karşılaştıkları alternatiflerin hiç birinin istenilen nitelikte ve nicelikte olmadığı zaman, mevcut alternatiflerden diğerlerine göre nispeten daha iyiyi tercih etme durumuna birinci etik ikilem türü diyebiliriz. Bu konuda bir örnek verecek olursak; Kamusal bir yatırım için, bir kamu ihalesi yapılacaktır. Yapılacak olan bu ihale için teklif veren şirketlerin hiç birisinin durumu ihale şartnamesine uymamaktadır. Fakat, kanunen ihalenin tekrarlanması için zaman kalmamıştır. Böyle bir durumda yetkili makamların, ihaleye teklif verdiği halde ihale şartnamesine durumları uymayan şirketler arasından, diğerlerine nazaran daha iyi olanı seçmesi gerekir.

3.6.2.2. İkinci Etik İkilem Türü

Karşılaşılan alternatiflerin en az ikisinin veya hepsinin istenilen nitelikte ve nicelikte, arzu edilen özelliklere sahip olduğu fakat, diğerlerinin elenerek, bunlar arasından sadece birinin tercih edilmesi durumudur. Böyle bir durumda yetkili devlet görevlisi, en uygun olanlar arasından bir tercih yapma durumundadır. Bu konuda bir örnek verecek olursak; Bir devlet kademesine yapılacak olan bir atama veya görevlendirmede, aynı üniversiteden mezun olmuş, yapılmış olan imtihanda aynı başarıyı göstermiş iki kişi arasından birinin seçilmesi durumu böyle zor bir değerlendirme sürecini ortaya koyar.

3.6.2.3.Üçüncü Etik İkilem Türü

Toplumun bir kesimi tarafından olumlu karşılanırken, diğer kesimlerince olumsuz karşılanan ve toplumun her kesiminde değişik etki ve neticeler ortaya çıkartan kararlardır. Bu durumda yapılması gereken, mümkün olduğu kadar en çok kişinin memnuniyetini sağlayacak kararın verilmesidir. Bu konuda bir örnek verecek olursak; Devlete ait bir gayrimenkulün, özel bir şirketin bir bölgede yatırım yapmasını teşvik etme maksadıyla karşılıksız olarak verilmesi durumunda bölgede yaşayan halkın bir kesimi çevresel hassasiyetler noktasında konuya olumsuz bakarken, diğer kesim bunu bir istihdam kaynağı olarak değerlendirmektedir. Verilen bu karar birileri için usulsüzlüktür, diğerlerine göre ise bölgenin kalkınması ve bölge ekonomisinin gelişmesi için atılmış olan bir adımdır.

20 3.6.2.4.Dördüncü Etik İkilem Türü

Görevlilerin vereceği her hangi bir karar neticesinde, bu karardan ailesinin ya da akrabalarının çıkar sağlaması veya zarar görmesi şeklinde açıklayabiliriz. Böylece bir menfaat ve çıkar durumu ortaya çıkmaktadır. Bunu örneklendirecek olursak; Bir belde belediyesi başkanının, kardeşinin sahip olduğu bir gayrimenkulün istimlak edilmesi için karar vermek amacıyla kurulan bir kurulda bulunması. Belediye başkanı böylece bir çıkar çatışması durumu ile karşı karşıya kalmaktadır. Menfaat ve Çıkar ilişkileri durumu, Etik sistem içerisinde önemli yer tutmaktadır. Bu konuda gereken önlemler alınmaz ise, bir takım usulsüzlükler ortaya çıkabilir. Böyle durumlarda, şahsi çıkarlar ve toplumsal çıkarlar birbirleriyle çakışır. Devlet memurları, çıkar ve menfaat sağlama durumlarında, kişisel olarak sorumluluk noktasındadır. Usulsüz ilişkilerin ortaya çıkabileceği durumları önceden bilip, bu konuda gereken hassasiyeti göstermek mecburiyetindedir. Devlet memurları çıkar ve menfaat sağlayacak ilişkilerden uzak durur, böyle bir durumla karşılaştığı anda bu durumu idari makamlara ulaştırır ve bu kapsamdaki çıkar ilişkilerinden bireysel olarak uzak dururlar. Çıkar ve menfaat ilişkisi konularının, etik ilkelere uygun düşmeyecek şekilde birçok yerde gerçekleştiğini görmekteyiz.

3.6.3 Hediyeleşme Yasaklarına Uyma

Kendisine sunulan bir hediyenin kabul edilmesi, genel olarak devlet memurunu memnun edebilir. Fakat kendisine sunulan bu hediye karşılığında bir takım beklentiler ortaya çıkabilir. Böylece hediyeyi kabul eden devlet memuru sıkıntılı bir duruma düşebilir. Bu konuda bir takım problemler yaşanabilir, ancak, devlet memuru bu durumda, kendisine sunulan hediyeyi bir ikram olarak ta değerlendirebilir. Bu da etik değerler ile örtüşmeyen bir durumdur. Bir devlet memuru kendisine sunulan bir hediyeyi kabul ederken, bu hediyenin kendisine bulunduğu görevde olmadan getirilip getirilmeyeceğini düşünerek hareket etmeli ve ölçüsü bu olmalıdır. Devlet memuru bulunduğu makamdan dolayı ve neticesinde bir menfaat beklentisi olan hiçbir hediye kabul etmemesi gerekir.

Belgede YEREL SİYASETTE ETİK (sayfa 41-43)

Benzer Belgeler