• Sonuç bulunamadı

Tehlikeli atık kaynaklarını belirlemek için atığın içerdiği maddeler, kimyasal aktiviteleri, fiziksel formları, yayılımları, kompozisyonu, yanıcı ve aşındırıcı olma özellikleri gibi tehlikeli atık kriterlerinden ve tehlikeli atık olup olmadıklarını belirten listeler yaklaşımından faydalanılmaktadır (Ünlü, H., 2006). Bu yöntemler doğrultusunda tehlikeli atıklar üretilen miktar yönünden iki kısımda incelemektedir.

 Küçük miktar tehlikeli atık üreticileri  Büyük miktar tehlikeli atık üreticileri

Tehlikeli atıklar kaynak açısından da temel olarak iki ana başlıkta sınıflandırılabilir.  Kaynağı belirsiz atıklar (Yayılı Kaynak)

14

Oluşum yeri belli olmayan tehlikeli atıklara örnek, siyanür içeren atıksu arıtma çamurları verilebildiği gibi noktasal kaynaklara ise koklaştırma tesislerinde kömürün pirolitik işlenmesinden kaynaklanan asit ziftleri örnek olarak gösterilebilir.

Dünyada meydana gelen tehlikeli atıkların büyük bölümü endüstriyel faaliyetler sonucunda oluşmaktadır. Bu yüzden en önemli kaynak bazında ayırım endüstriyel tehlikeli atıkların sınıflandırılmasıyla yapılmaktadır. Buna göre, zararlı atık kaynakları;

 Endüstriyel tehlikeli atık kaynakları

 Endüstriyel olmayan tehlikeli atık kaynakları

şeklinde iki ana başlık altında toplamak mümkündür (Yalav, D., 1997). 2.4.1 Endüstriyel tehlikeli atık kaynakları

Endüstriyel tehlikeli atık kaynaklarını, genel olarak ülkelerin sahip oldukları doğal kaynaklarla doğru orantılı olarak faaliyetlerini sürdürdüğü endüstriyel sektörler oluşturmaktadır. Ülke içindeki endüstriyel sektörlerin çeşitliliği ve yoğunluğundaki farklılıklar, o ülkenin tehlikeli atık üretim kaynaklarını belirlediği gibi tehlikeli atık üretim miktarlarını da belirleyen en önemli unsurlardan biridir.

Esas itibariyle bütün imalat prosesleri çeşitli üretim artıkları oluşturur. Çünkü hiçbir üretim prosesi girdi materyallerini tamamen ürüne veya hizmete dönüştüremediği gibi ekonomi ve diğer faktörlere bağlı olarak, yan ürünler ve ürün olmayan proses çıktıları da atık olarak açığa çıkabilir. Oluşan bu proses çıktılarının önemli bir bölümü tehlikeli atık sınıfına girmektedir. Örneğin otomobil yapımında kullanılmak üzere çelik, plastik, alüminyum ve diğer bileşenlere şekil verilirken açığa korozif maddeler ve yağlar çıkar. Tekstil endüstrisinde tehlikeli atık olarak oluşan ağır metal çözeltileri, boyalar ve solventler de örnek olarak verilebilir.

Amerika Birleşik Devletleri‟nde 1980‟li yılların sonlarında yapılan tehlikeli atık envanteri araştırmasında, tehlikeli atık üretim miktarı en yüksek olan sektörel kaynaklar; “kimyasal madde ürünleri imalatı” ile “kok kömürü, rafine edilmiş petrol ürünleri imalat” sektörleridir (Bouis, P. A. ve diğ., 1999). Bunların haricinde, birincil metallerin üretimi, metal kaplama, tekstil, kauçuk ve plastik üretim sektörleri tehlikeli atık oluşumuna en fazla katkıyı veren diğer endüstriyel sektörleri oluşturmaktadır (Uçaroğlu, S., 2002).

15

Tehlikeli atık üretim kaynaklarına Türkiye açısından baktığımızda ise yeterli bir tehlikeli atık envanterinin olmadığı görülmesine karşın son yıllarda yapılan Life- Hawaman projesi kapsamında Türkiye‟de üretilen sanayi kaynaklı tehlikeli atık üretim miktarının tahmin edilmesi için Alman uzmanlar tarafından bir envanter çalışması yürütülmüş ve bu envanter çalışması için işçi sayısı bazlı tehlikeli AÜF‟leri kullanılmıştır. Çalışma sırasında 21 ana atık kategorisi belirlenmiştir. Envanter için tehlikeli AÜF, Alman uzmanlar tarafından sağlanmış ve sektörel bazda işçi sayıları TOBB Sanayi Veri Tabanı‟ndan elde edilmiştir. Envanter tarafından kapsanan ana sektörler Çizelge 2.1‟de verilmiştir.

Çizelge 2.1 : Hawaman projesi envanterinde kapsanan sektörler.

Kapsanan Kapsanmayan

Gıda-İçki-Tütün Sanayi Madencilik Tekstil Örme, Konfeksiyon Ve

Deri Sanayi

İnşaat

Ağaç,Mantar Ürünleri Ve Mobilya Sanayi

Kirlenmiş topraklar/alanlar

Kâğıt,Kâğıt Ürünleri Sanayi Ömrünü tamamlamış araçlar Basım Ve Baskı Sanayi Oteller, ticari işletmeler ve ofisler

gibi hizmet sektörü (ayrı toplanan kısımlar içinde kısmen

kapsanmıştır) Kimya, Kimyasal Ürünler Sanayi

Petrol Rafinerileri

Lastik Ve Plastik Ürünleri Sanayi Lojistik/Ulaşım (araba tamiri kapsanmıştır)

Mineral Ürünler Sanayi (Örn. Çimento, Cam)

Metal İmalatı Sağlık

Metal İşleme PCB ve PCT‟ler

Elektrikli Makine Ve Aletlerin İmalatı

Atık elektrikli ve elektronik aletler

Elektrik Üretimi Kamu hizmetleri (örn. arıtma

çamurları, arıma ve bertaraf tesislerinden çıkan atıklar, ancak enerji santrallerinden çıkanlar kapsanmıştır )

Bunlara Ek Olarak:

 Ayrı Toplanan Kısımlar  Araba Tamiri ve Servisleri  Tarım

16

Envanterin sonucuna göre Çizelge 2.1‟de kapsanan sektörlerden kaynaklanan toplam tehlikeli atık üretim miktarı 1,35 milyon ton/yıldır. Dört ana gruba göre dağılımları şu şekildedir.

 Metal sanayi: 548,800 ton/yıl

 Kimya sanayi: 396,900 ton/yıl

 Diğer endüstriyel sektörler: 151,300 ton/yıl  Sanayi kaynaklı olmayan atıklar: 253,400 ton/yıl

ODTÜ Çevre Mühendisliği tarafından 2004 yılından beri tehlikeli atık üretiminin belirlenmesine yönelik çalışmalar sürdürülmektedir. Oluşturulan envanterin en son güncellenmesinin sonuçlarına göre Türkiye‟de literatürden ulaşılabilen atık üretim faktörlerine göre tehlikeli atıkların toplam üretim miktarı 1,7 milyon ton/yıldır. Bu rakamın 1,35 milyon tonu [A] Absulate (Kirletici konsantrasyonuna bakılmaksızın tehlikeli atık olarak kabul edilen atık türleri) kodlu atıklar, kalan 0,35 milyon tonu [M] Mirror (Kirletici konsantrasyonu belirli sınır değerleri aşması halinde tehlikeli atık olarak kabul edilen atık türleri) kodlu atıklardır.

AB Çevre mevzuatına uyum süresince Avrupa Atık Listesi baz alınarak T.C. Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından hazırlanan “Atık Yönetimi Genel Esaslarına İlişkin

Yönetmelik” Ek 4‟te verilen listedeki iki haneli kodlar genel olarak ekonomik

sektörlere denk gelmektedir. Ancak bazı durumlarda genel atık tiplerine iki haneli kodlar verildiği görülmektedir. Ek 4‟de verilen iki haneli kodlara göre tehlikeli atık dağılımı aşağıdaki tabloda verilmiştir.

ġekil 2.2 : İki haneli kodların tehlikeli atık üretimindeki payları.

0,00 5,00 10,00 15,00 20,00 25,00 30,00 01 03 05 06 07 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 % pay

17

Şekil 2.2‟de belirtilen veriler ışığında ülkemizde tehlikeli atık üretim kaynaklarını öncelikli olarak;

 Organik Kimya  Atık Yağ  Madencilik

 Metallerin İşlenmesi

 Enerji Santralleri ve Metal Üretimi

endüstriyel sektörler oluşturmaktadır. Ancak madencilik atıklarının çok büyük bir kısmı M kodlu atıklar kategorisindedir. Bu nedenle öncelikle bu atıkların tehlikelilik özelliklerinin analizlerle onaylanması gerektiği unutulmamalıdır. Burada organik kimya sektörü, boya, pigment, ilaç, plastik, organik bitki koruma ve biyositler alt kategorilerini içinde barındırmaktadır. Aynı şekilde metallerin işlenmesi ise kimyasal işlemler ve metal yüzey kaplama alt başlıklarını içine almaktadır. Atık yağlar ise bir sektör olamamasına rağmen bütün endüstriyel sektörler tarafından yüksek miktarlarda oluşması sonucunda ayrı bir kategori olarak ele alınmıştır (Yetiş, Ü., ve Yılmaz. Ö., 2009).

2.4.2 Endüstriyel olmayan tehlikeli atık kaynakları

Endüstriyel olmayan tehlikeli atık kaynaklarını, endüstrilerin yan sektörleri, hizmet sektörleri, iş alanlarındaki faaliyetler ve insanların yaşam alanları oluşturur.

Bunlar; kullanılmış varil ve bidon temizleme ve uzaklaştırma işlemleri, tarımsa hizmetler, kimyasal madde depoları, demiryolu taşımacılığı, oto tamirciliği ve benzin istasyonları, kişisel hizmetler, iş hizmetleri, diğer tamirat hizmetleri, sağlık hizmetleri, eğitim-öğretim hizmetleri olarak sınıflanabilir.

Demiryolu taşımacılığında tüm mekanik aksamın, yağlanma işlemlerinde kullanılan yağlar, tamiratlarda kullanılan boyalar ve katı atıklar, sağlık hizmetlerindeki röntgen bölümlerinin banyo artıkları, bazı teşhis öncesi ve sonrası kullanılan ilaç artıkları ve eğitim-öğretim hizmetlerinde eğitim laboratuarlarında kullanılan kimyasallar, matbaa artıkları, evlerden kaynaklanan piller, endüstriyel olmayan atıklara örnek olarak gösterilebilirler. (Uçaroğlu, S., 2002)

18