• Sonuç bulunamadı

Bu bölümde tez kapsamında elde edilen sonuçlar değerlendirilmiş ve sonuçların nedenleri üzerinde durulmuştur. Türkiye’de yapılan benzer çalışmalar değerlendirildiğinde, CBS ortamında genellikle olası bir deprem sonrası çalışma alanı içerisindeki vatandaşların toplanma alanı olarak kullanılacak alanların belirlenmesinde yöntem olarak öncelikle yüz ölçümü belli bir büyüklüğün üzerinde kentsel açık ve yeşil alanların tercih edildiği, yeterli gelmediği durumda kamu tesis alanları ve diğer boş alanlar çalışmaya dahil edilmiş. Alanların eğim, topografya ve çevresindeki risk teşkil eden çevresel etkenler dikkate alınarak uygun toplanma alanları tespit edilmeye çalışılmıştır. Çalışmalar özellikle Japon Uluslararası İşbirliği Ajansı (JICA) ve İstanbul Büyük Şehir Belediyesinin “İstanbul İli Sismik Mikro- Bölgeleme Dâhil Afet Önleme/Azaltma Temel Planı” başlıklı raporunda kullanılan kıstaslar dikkate alınarak örnek çalışma alanlarında uygulanmaya çalışılmıştır. Toplanma alanların seçiminde olası ikincil afetlerin risk değerlendirilmesinde genellikle katılmadığı görülmektedir.

Bu çalışmada benzer yapılan çalışmalar ve alana ait önceden yapılmış olan çalışmalarda dikkate alınarak toplanma alanı belirlenmesinde istenilen hedefe ulaşılmaya çalışılmıştır. Çalışma kapsamında coğrafi bilgi sistemi ortamında güncel veriler kullanılarak çalışmanın güvenirliliği ve güncelliği arttırılmaya çalışılmıştır. Afet durumunda çalışma alanı içerisinde vatandaşların kullanabileceği toplanma alanı olarak güvenilir alanların belirlemesi için çalışma alanın kendine özgü coğrafik ve topografik yapısı sebebiyle oluşabilecek risk haritaları çıkartılarak en uygun alanlar belirlenmeye çalışılmış, toplanma alanı yetersiz mahallelerde de belirlenen

hizmet alanı sınırları içerisine giren komşu mahallelerdeki nüfusun toplanma alanı olarak kullanma olasılıkları dikkate alınmadığı görülmektedir. Çalışmamıza göre artılarına baktığımızda belirlenen açık ve yeşil alanların seçiminde çevresindeki konutların yapısal özellikleri ile ilgili risk teşkil edip, etmediği konusunda yerinde inceleme ve değerlendirme yapması önemli bir durumdur. Çalışma sonucunda benzer olarak çalışma alanı içerisinde düzenli ve düzensiz yapılaşma olan alanlarda açık alan yetersizliği görülmektedir.

Korgavuş ve Ersoy (2015) çalışmasında çalışma alanı olarak İstanbul’un birinci derece deprem riski taşıyan, yüksek nüfus yoğunluğuna sahip Kadıköy İlçesinde toplanma, geçici barınma gibi ihtiyaçlarını mahalle ölçeğinde karşılanması için kentsel açık yeşil alanların nitelik ve nicelikleri açısından irdelenmeye çalışılmıştır. Çalışma yönteminde çalışmamızla benzer şekilde alandaki toplanma ve barınma alanı olarak hizmet edebilecek olan kentsel açık ve yeşil alanların tespit edilmiş, ikinci aşamada belirlenen toplanma alanlarının çalışma alanındaki yeterlilik analizi yapılmış, son olarak hizmet verebildiği bölgeleri göstermiştir. Toplanma alanlarının risk değerlendirmesinde alanların çevresel riskleri ve tsunami olasılığı dikkate alınarak toplanma alanı potansiyeline sahip alanlarda değerlendirme yapmıştır. Çalışma deprem afeti sonrası gerekli olan toplanma alanlarını belirlemede olası ikincil afetlerinde göz önüne alarak belirlemesi toplanma alanlarının güvenirliliği konusunda çalışmanın doğruluğunu arttırmaktadır. Çalışmamızla toplanma alanlarının belirlenmesinde ve uygulanan kriterlerle benzerlik gösteren çalışma da yine aynı şekilde bölgelerin ihtiyacı olan alan miktarının karşılanmadığı yada hiç olmadığı gözükmektedir.

Japon Uluslararası İşbirliği Ajansı (JICA) ve İstanbul Büyük Şehir Belediyesinin “İstanbul İli Sismik Mikro-Bölgeleme Dâhil Afet Önleme/Azaltma Temel Planı” başlıklı raporunda CBS yazılımı kullanarak İstanbul’un olası bütün afetlere karşı risk analiz yapılarak alt yapı, üstyapı, fiziki, doğal zarar görebilirlik analizi yapılarak kapsamlı bir afet planı hazırlanmıştır. Toplanma alanlarının belirlenmesinde vatandaşların kentsel afette ikinci ve üçüncü artçı şoklardan ve afetlerden can kayıplarının azalması ve müdahale ekipleri ve acil yardım malzemelerin ulaştırılması

ve dağıtımının etkili yapılabilmesi için tahliye edilen halktan ön hasara ilişkin bilgi alınması konusunda acil tahliye sistemi önerilmiştir. Önerilen tahliye sistemi yerel ve bölgesel tahliye alanı olarak ikiye ayrılmıştır (JICA, 2002).

Çalışmamızda JICA yapmış olduğu raporu örnek alınarak alanımızda belirlediğimiz toplanma alanlarının risk durumlarının belirlenmesinde olabilecek riskler dikkate alınarak risk haritaları oluşturulmuştur. Alanımızda toplanma alanı olarak belirlenebilecek uygunluğa sahip kamusal alanlardaki altyapı ve üst yapıların özellikle deprem karşı dayanıklıları konusunda yerinde yapılacak incelemelerde JICA raporunda bahsedilen kıstaslarında dahil edilmesi gerekliliği çalışmamızın tutarlılığı açısından önemlidir.

Elde edilen araştırma bulgularına bakıldığında Kastamonu kenti ve çevresi açık ve yeşil alan dağılımının özellikle eski kent yerleşimi ve yakın çevresinde düzensiz ve yetersiz olduğu gözükmekte. Bu durum incelenen diğer çalışmalarda benzerlik göstermektedir. Tipik bir Anadolu kenti durumundaki Kastamonu Kenti eski yerleşim alanı dar sokakları, yetersiz altyapısı, ahşap ya da yarı-kargir yapıda konutların ağırlıkta olması ve bitişik nizam durumu, açık ve yeşil alanların mahalle bazında yeterli, erişilebilir ve homojen dağılım göstermemesi olası afetlerde fiziksel ve can kayıpların artacağını göstermektedir.

Çalışmada Kastamonu Valiliği İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğünün belirlediği toplanma alanları incelendiğinde Akmescit, Atabeygazi, Yavuzselim, Hisarardı, Kırkçeşme, Esentepe, Beyçelebi gibi mahallelerdeki vatandaşların erişebilecekleri bir toplanma alanı bulunmazken, Saraçlar ve Mehmet Akif Ersoy mahallelerindeki konut alanlarının önemli bir kısmının toplanma alanı bulunmamaktadır. Afet ve Acil

Çalışmamızda toplanma alanları için yapılan toplam afet riski haritası “İl Afet Müdahale Planı” kapsamında görev alacak hizmet gurubunda görev alacak kamu kurumları, özel sektör, sivil toplum kuruluşları, gerçek kişilerden oluşan personellerin ve il dışında gelecek yardım ekiplerinin müdahale planı kapsamında belirlenen afet sonrası toplanma ve konuşlanma alanlarının da güvenirliliğinin değerlendirilmesinde fayda sağlayacaktır.

Alan içerisinde yapılaşmaya müsait olmayan, parsel şekli biçimsiz olan, engebeli arazilerin imar planlarında plan kararların park alanları olarak gözükmesi toplanma alanı olarak kullanımını imkansız kılmaktadır. Yine ana kent ve semt parkları dışındaki park alanların büyük kısmında park düzenlemesi kısmında alanda sadece modüler çocuk oyun alanlarının kurulduğu, ışıklandırma ve afet sonrası kullanılabilecek fonksiyonlara sahip park mobilyalarından yoksun olduğu gözükmektedir.

Kastamonu’nun idari ve ticari merkezi durumundaki tarihi kentsel dokunun bulunduğu, Cebrail, Topçuoğlu, Hepkebirler, Yavuzselim, Aktekke, İsfendiyar Mahalleleri ve diğer yapı yoğunluğu yüksek, açık ve yeşil alan sıkıntısı olan mahallelerde kentsel dönüşüm süreci kapsamında riskli yapıların bulunduğu hem özel mülkiyet hem de kamuya ait taşınmazlarda yapı yoğunluğu ve barındırdığı nüfus artacak şekilde yapılaşma olduğu, mevcuttaki açık alanlarının daraltıldığı veya kaldırıldığı görülmektedir. Bu durum afet sonrası afetzedelerin ilk bulunduğu yapının açık alanları ve sonrasında güvenli toplanma alanı bulma aşamasında sıkıntı yaşamasına sebep olacaktır.

Benzer Belgeler